Sadreddin Konevi (ks) Hazretlerinden
40 Hadis-i Şerif Şerhi
Allah'a hamd olsun..
Ki O, zâtı ile zâtında ve zâtı için esma ve sıfat tecellileriyle tecelli eder.
Ve O, sıfatının çokluğu ile, zâtının birliğinde zâhir olur.
Sonra O nimetlerinin ve iyiliklerinin zuhur yerlerinde isim ve sıfatlarının gömleklerine bürünür de görünür.
Yine O, öyle bir zattır ki, kendi kendini gizlemiştir ve saklanmıştır."Nerede?" derseniz; deriz ki, “Gayb hali tekliğinde... hem de şanına yakışan bir gizlilikle.”Delilini isterseniz; işte O'nun kavli:"Ben gizli bir hazine idim. Bilinmemi istedim. Halkı, bilinmem için yarattım... “ En kâmil, en tam bir mazhar olana Allah-ü Teala'dan salât... Ki O en faziletli ve bu fazileti umuma şamil bir tecelligahtır. Ve O en güzel duyan olup, keza mana kokusunu da en çok alandır. Madde ve mana arasında, tam nailiyete eren, O olmuştur. Madde ve mana suretine yine haiz olan O'dur. Nüsha-i kübra ile, nüsha-i suğra'yı câmi bir zattır. Yani, dünya ile ukbayı temsil eden zat...
Onun ismi şerifi Muhammed'dir. İşte, Allah-ü Teâlâ'dan salat ve selam dileğimiz bu zâtadır.
Salât ve selam bütün âline, pek keremli ve şerefli ashabına da olsun.
Şimdi kısaca derim ki:
Bu eser; Hadis-i Erbain'dir, Kırk Hadis'tir...
Hepsinden nübüvvet kokusu gelir. Mustafa buğusu tüter.
Bu Hadis-i Şerifler benim virdimdi.
Hepsini topladım, şerhettim. Ama bu şerhim, sofıye meşrebi üzerine oldu. Yani, Tasavvuf...
Başarı dileğimi, yüce Allah'a arz ederim.