Arama

Asla Bitmeyen Konu - Sayfa 20

Güncelleme: 22 Kasım 2018 Gösterim: 456.147 Cevap: 3.537
nobody34 - avatarı
nobody34
Ziyaretçi
9 Temmuz 2006       Mesaj #191
nobody34 - avatarı
Ziyaretçi
Aşk bittiği zaman 2 yoldan hangisini seçersiniz??

Sponsorlu Bağlantılar
Aşk denilen şeyin aslında bir idealizasyondan ibaret olduğunu düşünmüşümdür
hep... Aslında hepimizin kafasında hayatımızın erkeği veya hayatımızın
kadını ile ilgili bir kriterler dizini var.

Aşk denilen şeyin aslında bir idealizasyondan ibaret olduğunu düşünmüşümdür
hep...

Aslında hepimizin kafasında hayatımızın erkeği veya hayatımızın kadını ile
ilgili bir kriterler dizini var. Bir gün bir yerlerde birileriyle karşı
karşıya gelir ve karşımızdakinde, o kafamızdaki dizindeki diyelim ki yüz
maddeden otuz tanesini buluruz.

Geriye kalan yetmiş taneyi de sanki o kişi bunlara da sahipmiş gibi ona
yansıtırız..

Birdenbire o kişi hayatımızın odağı oluverir. Aradıklarımızın tümünün onda
olduğunu düşünürüz. Onu sıradışı ve özel görürüz.

Onunla bir ilişkiye ve paylaşıma adım atarız. Ayaklarımız yerden kesilmiş
gibidir. Onunla aramızdaki tüm engelleri kaldırarak ona daha yaklaştığımız
ve bütünleştiğimiz duygusuna kapılırız. Aşığızdır.

İşte bu andan itibaren idealizasyon yerini realizasyona bırakmaya başlar.
Onda varolmayan, ama bizim kendi beklentimizin onun üzerine yansımasıyla
varolduğunu sandığımız şeylerin, aslında varolmadığını keşfederiz.

Onu bildiğimiz ve keşfettiğimiz duygusu, artık üstesinden gelinecek başkaca
bir engel kalmadığı duygusu ile birlikte yaşanmaya başlar.

Kendi zihnimizde yarattığımız hayal, birliktelik uzadıkça, mutlaka
oluşturduğumuz gerçekle buluşuyor.

Yani idealizasyon bitiyor.
Yani her şey realize oluyor.
Yani aşk bitiyor.

YENİ BİR AŞK YOLU
Aşkın bittiği andan itibaren insanlar iki yoldan birini seçerler.

Birincisi "Tak sepeti koluna, herkes kendi yoluna" durumudur. Bu birinci
yolu seçenler genelde, daha çok ergenler veya yaşı ne olursa olsun hâlâ
ergenliğini aşamamış kişilerdir. Aşk bitmiş ise yenisini bulmak ve aramak
üzere yola çıkılır. Sonucun her defasında uzun vadede hayal kırıklığı ve
tatminsizlik olması kaçınılmazdır.

Aşk hep tüketilir ve her tüketiş, yeni arayışların başlangıcı olur.
Bazılarımız bu başlangıçlar adına içlerinde bulundukları ilişkileri
terkedip, ne yazık ki muhtemelen aynı sonu yaşayacakları yeni ilişkilere
yelken açarlar. Bazılarımız ise ilişkiyi terkedebilmek için gerekli alt
yapıya sahip olmadığı için mutsuzluğu ile yaşamaya, katlanmaya ve kendisine
kimi zaman çok da ahlaki olmayabilecek küçük kaçış yolları yaratmaya
çalışır.

HERŞEYE RAĞMEN YOLU
İkinci yol ise, "Her şeye rağmen..." yoludur, idealizasyon realize olmuştur,
aşk bitmiştir. Fakat buna rağmen karşımızdaki ile ilişkiyi devam
ettirebilmek için bir emek vermeye başlarız.

Verdiğimiz emeğin büyüklüğü, aslında karşımızdakine yaptığımız yatırımın
büyüklüğünü oluşturur. Bu yatırımın adı sevgidir. Kalıcıdır. Ona
güvenebilirsiniz.

Aşkın kalıcılık sihiri işte tamda buradadır. Karşımızdaki insanın
kişiliğinin sonsuzluğunu algılama becerimiz varsa o insanı tüketmeyiz,
tüketemeyiz. Tam tersine onda her gün yeni bir şeyler keşfetmenin zevkine
varırız. Aynı insanla tekrar tekrar aşk yaşayabiliriz.

Hepimizin sevgiye ihtiyacı var. Hepimiz hayatımızda sevgi olsun istiyoruz.
Fakat sevgiye sahip olunamaz , sevgi ancak yaşanır.

Bazı erkekler bunu hiçbir zaman bilemezler. Aşka sahip olabilmek için
karşılarındaki kadına sahip olmak isterler. Kadın da sahip olmayı bedenine
sahip olmak olarak algılarlar.

Bazı kadınlar da bunu hiçbir zaman bilemezler. Aşka sahip olabilmek için
karşılarındaki adama sahip olmak isterler. Erkeğe sahip olmayı ise, onun
beğenisine ve maddi gücüne sahip olmak olarak algılarlar.

Büyük aşkı yakalamış olmak, sizin kendinizi mutlu ve güvende hissetmenize
yetmeyecektir. Büyük aşkları, emek vererek büyük sevgi yatırımlarına
çevirebilmek, kalıcı ve sürekli bir ilişkinin anahtarıdır.
Hepinize, aşkınıza emek verdiğiniz mutlu bir hafta diliyorum..
vatan gazetesinden
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Temmuz 2006       Mesaj #192
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Değiştirebildiğini değiştir, değiştiremediğini kabullen..
Ve farkları görmekte akıllı davran..
Sponsorlu Bağlantılar

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
13 Temmuz 2006       Mesaj #193
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
asla bitmez....

Saçımı kestireyim mi?

Karı-koca diyaloğu
Kadın - Saçımı kestireyim mi?
Erkek - Olur.
K - Ama kıyamıyorum.
E - Öyleyse kestirme.
K - Canim değişiklik istiyor...
E - O halde kestir.
K - Bana akıl vermeyi bırak, delilere verir gibi.
E - Eğer nasıl hoşuma gittiğini bilmek istiyorsan, sana derim ki uzun saçlı. Bunu biliyorsun.
K - Beni tanıdığında kısaydı.
E - Ve sana tam olarak ne dediğimi hatırlıyorum: 'Ne güzel olurdun uzun saçla'.
K - Ama herkes kesmemi söylüyor.
E - Bu durumda kuaföre git ve bırak uyuyayım lütfen. Bunu senden Allah rızası için istiyorum.
K - Peki nasıl kestireyim? Kat kat mi yoksa perçemli mi?
E - Kat kat.
K - Bana yakışacağını sanmıyorum, çünkü saçım çok düz.
E - Bırak perçemli olsun.
K - Çok yorucu.
E - Yorduğu zaman tekrar kestirirsin.
K - O zaman asla uzatamam.
E - Uzatmak istiyorsan kestirme güzelim.
K - Bana güzelim deme!!!!!!!
E - ?!?!?!?!!


Msn Confused Msn Grin Msn Confused
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Temmuz 2006       Mesaj #194
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Suyun yedi rengi1) Su hayatımızdır.
Su cansızdır olabilir ama can susuz olamaz. Canlı olan herşeyin kaderi su üzerine yazılmıştır. Nerede can varsa orada bir su arayışı vardır. Madde sanki suyun dudağından emer gibidir hayatı. Hayat ateşi, önce suyun duru ayinesine düşer, öylece görünür olur. Onun içindir ki, bir canlıya baktığımızda yarıdan fazla suyu görürüz aslında. Her canlı bedeni su üzerine yazılmış yazı gibidir. Öyle ki yüreğimizin yüreğinde her an bir su şelalesinin ritmik akışını duyarız, beynimizin çeperlerinde suya yazan bir kalemin vuruşlarını ağırlarız. Şah damarımızdadır su. Şah damarımızdır su. Su kanımızdır. Su, yüreğimizde can suyumuzdur. Su hayatımızdır. Ab-ı hayatımızdır. Su, Muhyiden ihya dokunuşu, Hayyden diriliş nefhasıdır.
2)Su yakınımızdır.
Tohumlar bir damla suyun dokunuşu ile uyanır. İnsan günışığına suyun dokunuşu ile uzanır. Su bizi bize yakınlaştırır, eşyayı birbirine yakın eyler. Su varoluşumuzun ele avuca gelmez ilmeği gibidir. Suyun aktığı yerde, suyun coştuğu yerde, suyun uğradığı yere yakın durur hayat; suya tutunur ve yeşeriverir, canlanır ve neşelenir. Suyun yokluğu eşyayı birbirine uzak eyler, canlıları tarif edilmez bir ayrılığa düşürür, bitimsiz bir boşluğa iter. Su yakınlıktır. Tüm dağılmışlıklar suyun billur dokunuşunda kristalleşir, tüm uzaklıklar suyun serin yüzünde son bulur. Su varlığın tanıdık sahili, buluşmaların şeffaf gülü, birleşmelerin tanıdık köprüsüdür. Su sahilimiz, gülümüz, köprümüzdür. Yakınlığı aramızdan su sızmıyor diye tarife kalkanlar, aramızda su olmasaydı bütün yakınlıkların, birleşmelerin ve buluşmaların eriyeceğini hatırlamalı.. Su, Mahbubdan yakınlık müjdesi, Veduddan dostluk habercidir.
3)Su rengimizdir
Renksizdir su ancak tüm renklerin boyalarını ödünç aldığı da sudur. Suyun olmadığı bir dünyada rengin elbette sözü edilemez. Gülün alı, yaprağın yeşili, göğün mavisi.. hepsi suyun yüzünde gerçekleşir. Suların çekildiği yerde renkler ölür. Su varoluşun rengi ve ahengidir. Tüm renkler su üzerine yazılmış gibidir. Rengahengimizdir su... Su, Mülevvinden gözümüze gökkuşağı, Musavvirden gönlümüze ahenk boyasıdır.
4)Su suretimizdir
Su biçimsizdir ancak biçimlerin biçimlendiği kalıptır. Suyun olmadığı yerde bozulma, çürüme, pörsüme, erime başlar. Su hiç biçime girmese de, eşyanın biçimlenmesinde ve suretlerin güzelleşmesinde vazgeçilmezdir. Su, girdiği her kabın biçimini alırken, kalıbımızı giyinmeye hazırlanır, kalbimizi okşamaya koşar. Yüzümüzün güzelliği suyun gezinişiyledir, gözümüzün nuru suyun yoklayışıyladır, kalbimizin kalbi suyun akışıyladır, kalıbımızın kalıbı suyun suretiyledir. Su, Cemil den güzellik dokunuşu, Latiften estetik okşayışıdır.
5)Su lezzetimizdir.
Tadı tuzu yoktur, ancak hayatın tadı tuzu suyla gelir. Tuz suda kıvama erişir, şeker suda tadını bulur. Hayatın tüm lezzetleri suyla gerçekleşir, suyla hissedilir hale gelir. Hiç bir lezzet suya uğramadan gelmez damağımıza.. Dudağımıza kurulmuş sofra, dilimize sunulmuş çeşni gibidir su. Her nimet bu sofraya uğrar, her lezzet bu çeşniye katılır. Eşsiz baharatımız, vazgeçilmez katığımızdır su. Su, Rezzaktan dilimize çeşni lütfu, Rahmandan cismimize tat sunağıdır.
6)Su şiirimizdir.
Su sadedir, ancak karmaşanın buluştuğu yerdir. Su çoktur, ancak eşsizdir. Kolay elde edilebilir gibidir ancak tek bir damlası bile taklit edilmez bir cevherdir. Bir şiir gibi, sade ama bi tanedir, sehl-i mümteni söyleyişi gibi basitlik içinde kainatın en karmaşık ilişkilerini anlatır gibidir. Sadelik ve güzellik suda buluşmuşlar ve orada öylece beraber kalmış gibidirler. Şiir söze su verip onu çelikleştirmek ise, su da sözün kılıç gibi keskin ve elle tutulur halidir. Su şiiri anlatmaya yeter belki, ama henüz hiçbir şiir suyu anlatabilmiş değildir. Oysa, su kâinattaki her olayın kafiyesi, varlığın gözümüz önünde akıp duran şiirinin doyumsuz nakaratıdır. Su kainatın konuşmasının ahengi, varoluşumuzun şiirli üslubudur. Su Mütekellim-i Ezelî den dudağımıza dökülmüş cismanî bir şiir, Rahman-ı Rahim den yüreğimize indirilmiş müşfik bir sözdür.
7)Su her şeyimizdir.
Su hiçbirşeye benzemez ama herşeye de benzer. Herkese yakındır, herkesledir. Herşeyin yanındadır ve herşeyin özüne girer, herşeyin yüreğine sokulur, herşeyin cisminde bekler.. Bununla birlikte herşeyden ayrı kalır, ayrık durur. Hiçbir şey suyu bulandırmaz; hiçbirşeyin kiri onun duruluğuna dokunmaz. Yine su olarak kalır, bozunmaz, dağılmaz, özünü bulandırmaz. Herşeyin yanında durur, ancak herşeyden duru kalır su. İnsan yüreğini her an yokladığı gibi, gökleri dolaşıp el değmedik coğrafyalara uğrar. İşte böylesine herşeydir su. Herkesle ortaklık kurmaya hazırdır ancak bi tanedir. Herbirimizin yanında ancak herbirimiz için özeldir. Su, Ehadden boynumuza dolanmış eşsiz incidir, Samed den gözümüze takılmış paha biçilmez pırlantadır.
DR. SENAİ DEMİRCİ
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Temmuz 2006       Mesaj #195
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kursun sesi kadar hizli geçer yasamak;

Öyle zordur ki, kursunu havada, sevgiyi de yürekte tutmak!

Bazen duygularimiz bizden erken yaslanir ve bizden hayatin geri
kalanini alir.

Hayatin, kendini anlayanlari cezalandirmasidir bu.

Durup, durup ardina bakan kadinlar vardir.

Geçmisi düsünmekten simdiyi yasayamazlar.

Her seyi didikleyip duran, mazisinin gölgesinden, anilarinin
yükünden bir türlü kurtulamayan, gözleri ufuk yorgunu kadinlar.

Güçlü, köklü bir biçimde yeni arkadas edinecek yaslari geride
biraktiysan eger, hasar görmüs eski arkadasliklari onaracak çagi da
geride birakmis oluyorsun.

Zaman ilerledikçe birçok sey, daha zor olmaya baslar.

Beklentisi yüksek olan kadinlarin yalnizligi daha koyu oluyor.

Büyük laflarin gölgesinde geçen hayatlar, bir daha iflah olmuyor,
geçip gittigiyle kaliyor.

Zaman, ask......her sey!

Ayriliklari ayrintilar acitir.

Kadinlari mahveden erkekler degil, ayrintilardir.

Erkekler, erkekliklerinin tadini alabildigine çikartirken,
kadinlar bu konuda da umutsuzdurlar.

Çünkü kadinlik bekler.

Ummak ve beklemek kadinliga verilmis iki cezadir.

Murathan MUNGAN
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
NeutralizeR - avatarı
NeutralizeR
ADM Webmaster
16 Temmuz 2006       Mesaj #196
NeutralizeR - avatarı
ADM Webmaster
Bu konunun hiç bitmeyeceğini unutmuşum...

Yavaş ilerleyen ama güzel ve etkili projelerin yolda olduğunu buraya not geçeyim...
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son derece gururlu insanlar, susmayı ve yalnızlığı sever.
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
16 Temmuz 2006       Mesaj #197
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
TÜrkçe En uzun kelime

"MUVAFFAKİYETSİZLEŞTİRİCİLEŞTİRİVEREMEYEBİLECEKLER İMİZDENMİŞCESİNE"


BİRde Güsel Bİr SÖz
Söyleyen kişi Vehbi KOÇ olunca biraz daha anlam kazanıyor bu cümle... as as scratch1 scratch1


Dostum,

Evin varsa bir sıfır koymalısın varlıklar hanene, İşin varsa bir sıfır daha koymalısın, İş seninse üç sıfır daha koymalısın, İşin iyi gidiyorsa üç sıfır daha, Araban varsa bir sıfır, Yazlığın varsa bir sıfır daha, Daha sıralanabilir sıfırlar hanesi...
Ancak, Sağlığın varsa bir koyarsın başına, bütün sıfırlar anlamlı bir değere ulaşır. Yoksa sonuç sıfırdır, hiç uğraşmayasın boş yere..."

GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
17 Temmuz 2006       Mesaj #198
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
A = 1
B = 2
C = 3
Ç = 4
D = 5
E = 6
F = 7
G = 8
Ğ = 9
H = 10
I = 11
İ = 12
J = 13
K = 14
L = 15
M = 16
N = 17
O = 18
Ö = 19
P = 20
R = 21
S = 22
Ş = 23
T = 24
U = 25
Ü = 26
V = 27
Y = 28
Z= 29



Z =29
E = 6
K =14
A = 1
BAŞARI = % 50

Ç =4
A = 1
L =15
I =11
Ş =23
M =26
A = 1
K =14
BAŞARI = % 95


D = 5
E =6
N =17
E =6
Y =28
İ =12
M =16
BAŞARI = % 90




Y =28
A = 1
L =15
A = 1
K =14
A = 1
L =15
I =11
K =14
BAŞARI = % 100


T =24
o =18
R =21
P =20
İ =12
L =15
BAŞARI = % 110


Msn Party Msn Party
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Temmuz 2006       Mesaj #199
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kader, cesur olanların yüzüne güler..
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Temmuz 2006       Mesaj #200
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hayaller tehlikelidir; kusursuzdurlar çünkü..
Benim de bir hayalim var; kusursuz.. Asla gerçekleşmeyecek olması da tehlikeli yanı..
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.

Benzer Konular

7 Ocak 2018 / ahmetseydi Forum Oyunları
29 Kasım 2016 / Kral_Aslan X-Sözlük