Arama

Anlayana - Sayfa 185

Güncelleme: 26 Kasım 2018 Gösterim: 626.610 Cevap: 3.995
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
15 Kasım 2008       Mesaj #1841
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Öyle Bir Suçun Var Ki

Sponsorlu Bağlantılar




- Ağır yüküm, gönlüme...-

Ey yasak meyvelerin çiçek verdiği gönül
Hüsranı yar bilenin hasret derdiği gönül.

Öyle bir suçun var ki hem yaktın hem yanansın
Hem devasız bir dertsin, hem derdi aşk sanansın.

Öyle bir suçun var ki söndürdün meşalemi
Alnına namert yazmış levh-î mahfuz kalemi.

Hem bir Anka düşünde doğduğun külü yaktın
Hem baharı yok saydın hem hazansız bıraktın.

Hem oğlunu katlettin hem kızına hasımsın
Hem bitmiş masalımsın hem tükenmez yasımsın.

Hem maktulsün hem şahit, hem cinayet sanığı
Hem Ebu Cehil soyu hem bin ayet tanığı.

Öyle bir suçun var ki tüm kâinata ibret
Cezası büyük olur Rabbim büyüktür sabret.

Öyle bir suçun var ki vahasız çöle döndüm
Yalancı bir bahara aldanmış güle döndüm.

Hem içinde bir ateş durmadan körükledin
Hem dışında bir meczup meçhule sürükledin.

Hem onmaz bir illettin hem yara saran oldun
Hem ömür talan ettin yıktın şahmeran oldun.

Hem dilde bedduaydın hem cana son nefestin
Hem eyvah demiş ömrün duyduğu en son sestin.

Öyle bir suçun var ki yorgun bir an ağlattın
Hüznüne canan demiş kırgın bir can ağlattın.

Öyle bir suçun var ki maviydin siyah oldun
Sevdalar baş tacıyken şimdi bir seyyah oldun.

Hem Kerbela çölüsün hem mavi nehirsin sen
Hem canın cananına katletmiş zehirsin sen.

Hem zamansız bir özlem hem illegâl bir düşsün
Hem vuslat erbabısın hem hesapsız dönüşsün.

Hem ömrümdür adresin hem hakkım haram sana
Öyle bir suçun var ki ödüldür yaram sana.

Öyle bir suçun var ki affı ne mümkün artık
Bin ağıtla süslendi tükendi öykün artık.


Yavuz Doğan

HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
18 Kasım 2008       Mesaj #1842
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Buluşmak Üzere

Sponsorlu Bağlantılar
Diyelim yağmura tutuldun bir gün,
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek,
Öbür yanda güneş kendi keyfinde,
Ne de olsa yaz yağmuru,
Pırıl pırıl düşüyor damlalar,
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın,
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına,
İşte o evin kapısında bulacaksın beni.

Diyelim için çekti bir sabah vakti,
Erkenceden denize gireyim dedin,
Kulaç attıkça sen,
Patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan,
Ege denizi bu, efendi deniz,
Seslenmiyor
Derken bi de dibe dalayım diyorsun,
İçine doğdu belki de,
İşte çil çil koşuşan balıklar,
Lapinalar gümüşler var ya,
Eylim eylim salınan yosunlar,
Onların arasında bulacaksın beni.

Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya,
Çakmak çakmak gözleri,
Meydan ya Taksim ya Beyazıt meydanı,
Herkes orda sen de ordasın,
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından,
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim,
Özgürlüğe mutluluğa doğru,
Her işin başında sevgi diyor,
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili,
Bi de başını çeviriyorsun ki,
Yanında ben varım.

Can Yücel
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
18 Kasım 2008       Mesaj #1843
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Ben Şimdi Sensiz Mi Kaldım?



Sana söylemiştim,ruhum ve yüreğimle...
Gidersen dönemezsin;dönen hiç olmadı diye,
Duymamazdan geldi beni,sımsıkı tuttuğum ellerin,
Ardına bile bakmadan,acımadan çekti gitti gözlerin,
Hiç istemesem bile doğru çıktı işte,söylediğim,
Kaç mevsim,kaç yıl geçti sayamadım;sen dönmedin.

Yani...
Ben şimdi sensiz mi kaldım?
Sensiz...
Yersiz...

Sana güvenip de sevda iskelene sıkıca bağladığım,
Sıcak mutlu gönül teknem,gittiğin de oldu alabora...
Talihin en kör yerine denk gelseydim de anlamasaydım,
Yazık!Sen değmezmişsin buna...

Yani...
Ben şimdi sensiz mi kaldım?
Sensiz...
Sevgisiz...

O halde...
Bir daha çıkmasın sakın,gökte ışıldayan yıldızlar,
Umurum değil yağmasın hiç,sağanak yağmurlar,
Zaten her yer karanlık,olmasın artık sabahlar...
Olacaksa da olsun,alsın savursun beni deli poyrazlar.

Doğru...
Ben şimdi sensiz kaldım....
Ben şimdi bensiz kaldım...

Bİr de,ben senden...
Kapanmayacak bir yara emanet aldım.


Metin Çalışkan
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
19 Kasım 2008       Mesaj #1844
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Bana Sen Yasak



cehennemden fırlamış zebanilerde, yollarıma nöbete duruyor
kötülüklerine son halka,beni bekliyorlar
ağız birliği etmiş.tüm *****ler
bana sen yasak., bana aşkın yasak
aynı gemide değilmiyiz , hepimiz nihayetinde
ne var benden üç stasyon önce indiyse
ister leylek de, ister melek ,her kim getirdiyse
adını yasak koymuş, bana sen yasak, bana aşkın yasak

hasretin içimde kor , yangın yeri gönlüm
isyansa töreye, isyan, tez gelsin ölüm
beni senden caydıracaksa üç beş iblis ...., gülüm
yasağa ne gerek . ben zaten ölmüşüm

sıkılmış yüreğim ,kalleşlere inat hayattayım
hodri meydan aşksızlar ben burdayım
yar gönlümde son nefesim son duam
sensizlik yok gülüm ; vuslat ya burada ya mezarda..


Erhan Bilici
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
22 Kasım 2008       Mesaj #1845
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Sen De Ben



Sen beni hiç tanımadın ki
Ben yazıların da can bulurum
Kelimelerinle koklaşır
Noktalarında kaybolurum
Kim olduğum bilinmez
Kimsesizlik olgusuyum
Virgülde nefes alır
Üç noktada soyutlaşırım
Ben, senin acemi telaşın
Yüreğin de yeşeren kuru dal
Ben tamlamalarla tamamlanan
İçinde kabaran kelimelerle coşan
Elinde can bulan yazınım
Şiirlerdeki diri ruh
Vermeye çalıştığın duygu ben
Ben ,senin göremediğin gölgen
Aynada ki sonsuzluğun
Beyin fırtınası yıpranmaların
Kısaca ben, engin düşüncelerinin doğurduğu
yazılarınım...

Ufuk Yıldız
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
26 Kasım 2008       Mesaj #1846
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
SaNa BaKmAkkk...

s her şey yapılabilir
bir beyaz kağıtla
uçak örneğin uçurtma mesela
altına konabilir
bir ayağı ötekilerden kısa olduğu için
sallanan bir masanın
veya şiir yazılabilir
süresi ötekilerden kısa
bir ömür üzerine
bir beyaz kağıda
her şey yazılabilir
senin dışında
güzelliğine benzetme bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan
her şeyden
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
belki tabiattadır çaresi
senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin
ve benim
bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim
anlarım bitkiden filan ama anlatamam
toprağın güneşle konuşmasını
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla

sen bana ışık ver yeter
bende filiz çok
köklerim içimde gizlidir
gelen giden açan soran bere budak yok

bir şiir istersin
"içinde benzetmeler olan" kusura bakma sevgilim
heybemde sana benzeyecek kadar
güzel bir şey yok.
Uzun bir yoldan gelen
Tedariksiz katıksız bir yolcuyum
Yaralı yarasız sevdalardan geçtim
Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu
Her seyı anlattım
Olan olmayan acıtan sancıtan
Bilsem ki sana varmak içindi
Bütün mola sancıları
Bütün stabilize arkadaşlıklar
Daha hızlı koşardım
Sever adım gelirdim
Gözlerinin mercan maviliğine
Sana bakmak
Suya bakmaktır
Sana bakmak
Bir mucizeyi anlamaktır
Sana sola bakmadan yürüdüğüm
yollar tanıktır
Aşk sorgusunda şahanem
Yalnız kelepçeler sanıktır
Ne yazsam olmuyor
Çünkü bilenler hatırlar
Hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar
Bahçıvanlar değil tüccarlardır
Sen öyle göz
Sen öyle toprak ve güneş ortaklığı
Sen teninde cennet kayganlığı iken
Sana şiir yazmak ahmaklıktır

Bir tek söz kalır
Dişlerimin arasından
Ben sana gülüm derim
Gülün ömrü uzamaya başlar
Verdiğim bütün sözler
Sende kalsın isterim
Ben sana gülüm derim
Gül sana benzediği için ölümsüz
Yazdığım bütün şiirler
Sana başlayan bir kitap için önsöz
Sana bakmak
Bir beyaz kağıda bakmaktır
Her şey olmaya hazır
Sana bakmak
Suya bakmaktır
Gördüğün suretten utanmak
Sana bakmak
Bütün rastlantıları reddedip
Bir mucizeyi anlamaktır
Sana bakmak
Allah'a inanmaktır .

*alıntı.
zade - avatarı
zade
Ziyaretçi
26 Kasım 2008       Mesaj #1847
zade - avatarı
Ziyaretçi
gidişinle..........!
daha dokunmadan kurudu irem
çöllere bir türlü yağamıyorum
yeni bir koşunun başlangıcında
biraz deprem sonrası
biraz şehir hülyası
bir kalp yangınından geriye kalan
siyah gözlerine beni de götür
artık bu yerlere sığamıyorum.

pembe uçurtmalar yolladığından beri
sarardı tiryaki menekşeleri
sonbaharın tozlu kafeslerinde
sevgi turnaları yakalıyorum
turnalar gidiyor;ben kalıyorum
avareyim,asudeyim,yorgunum
bilmiyorum neden sana vurgunum
erzurum garında banklar üstünde
uyku tutmuyor karanlıkları
yitik düşlerimi kovalıyorum
gölgeler gidiyor;ben kalıyorum.
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
26 Kasım 2008       Mesaj #1848
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
BEN SENİ SEVDİM Mİ

Ben seni sevdim mi yıldızlar kayardı
Gökyüzüne dualarımdın birtanem
Her gece içimden bir sen kopardı
Gözyaşlarım durmaz felaketim olurdu

Ben seni sevdim mi küçük bir çocuk gibi
Canım hep sevdanı çekerdi uslanmaz
Kahve gözlerine düşmüş bir tuzak gibi
Resimlerin karşımda laf dinlemez

Ben seni sevdim mi bu şehirde
Sabahlar hiç olmazdı geceler avare
Bir şarkı çınlardı kulağımda
Aşkını haykırırdı hece hece

Ben seni sevdim mi korkusuz
Gelecek içimde bir nehir
Zaman su gibi akardı bilinmez
Yüreğim ardından dalgın bir düş gibi
Umursamaz bir tavırla ederdi seyir

Ben seni sevdim mi rüyalarda hayalin
Uykular küserdi,sabahlar giderdi
Başucumda sensizliğim
Senden kalan son hediyemdi ...

Gülşah Kılıç
zade - avatarı
zade
Ziyaretçi
26 Kasım 2008       Mesaj #1849
zade - avatarı
Ziyaretçi
en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
ben sokakta rastlasam bile tanımayım diye
en güzel günlerimin bu üç mel'un adamını
yer yer tırnaklarımla kazıdım
hatıralarımın camını..
en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi..
düşmanımdır ikisi..
sana gelince.
yazıyorsun..
okuyorum..
kanlı bıçaklı düşmanım bile olsa, insanın
bu rütbe alçalabilmesinden korkuyorum..
ne yazık! ..
ne kadar
beraber geçmiş günlerimiz var;
senin
ve benim
en güzel günlerimiz..
kalbimin kanıyla götüreceğim
ebediyete
ben o günleri..
sana gelince, sen o günleri -
kendi oğluyla yatan,
kızlarının körpe etini satan
bir ana gibi satıyorsun! .
satıyorsun:
günde on kaat,
bir çift rugan pabuç,
sıcak bir döşek
ve üç yüz papellik rahat için.
en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi.
kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi.
sana gelince.
ne ben sezarım,
ne de sen brütüssün.
ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün..
artık seninle biz,
düşman bile değiliz..
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
26 Kasım 2008       Mesaj #1850
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Hadi Git Artik



Yokluğun değil mi, gönlüme esen,
Şimdi kim duyacak, pişmanım desen,
Kim affeder günah, doluysa kesen,
Yerin silinmeden, hadi, git artık.

Ellerim elinde, üşürdü neden,
Yanındayken yalnız, kaldı bu beden,
Emanet gelişin, beni yok eden,
Sona gelinmeden, hadi, git artık.

Kar beyaz düşlerim, sırra giderken
Hep deşifre ettin, saklarım derken
Beklemezdim senden, bu kadar erken
Bize gülünmeden, hadi, git artık.

Mis gibi kokardı, inan saçların,
Nede yakışırdı gülden taçların,
Ama senin gibi, gözü açların,
Adı bilinmeden, hadi, git artık.

Ben yaptıklarına, şaşamam bile
Sırat çizdin aşka, aşamam bile
Bir mucize şimdi, yaşamam bile
Sona kalınmadan, hadi git artık.

Kimi eleştirdi, kimi kınadı
Farkındamısın aşk, bizi sınadı
Bırak şimdi lafı, bırak inadı
Gerçek alınmadan , hadi, git artık.

Sorsam gidişine var mı yanıtın
Gelişin olacak sanma kanıtın
Yüreğimde dim dik kaldı anıtın
Mazi çalınmadan, hadi, git artık.


Gökhan Bodur