Arama

Anlayana - Sayfa 55

Güncelleme: 26 Kasım 2018 Gösterim: 624.107 Cevap: 3.995
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
11 Aralık 2006       Mesaj #541
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Şayet Aşk…

Sponsorlu Bağlantılar
III
Ebemkuşakları altında
Bilmem dikkat ettin mi
Uzakların güzelliği
Yaz yağmurundan sonra…

Şayet aşkın rahmeti
Gün olur kesilirse
Altın kemerler gibi
Hatıralar önümüzde…

Hadi ve ellerini
Ufkumdan esen samyellerine
Karışsın ellerinle…

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Aralık 2006       Mesaj #542
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yıldızları süpürürsün
Güneş kucağındadır, bilemezsin
Sponsorlu Bağlantılar
Bir çocuk gözlerine bakar, arkan dönüktür.
Ciğerinde kuruludur orkestra, duymazsın.
Koca bir sevdadır yaşamakta olduğun, anlamazsın.
Uçar gider, koşsan da tutamazsın

William SHAKESPEARE
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #543
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hani erken inerdi karanlık,
Hani yağmur yağardı inceden,
Hani okuldan, işten dönerken,
Işıklar yanardı evlerde,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani ay herkese gülümserken,
Mevsimler kimseyi dinlemezken,
Hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani hepimiz arkadaşken,
Hani oyunlar tükenmemişken,
Henüz kimse bize ihanet etmemiş,
Biz kimseyi aldatmamışken,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani şarkılar bizi bu kadar incitmezken,
Hani körkütük sarhoşken gençliğimizden,
Daha biz kimseye küsmemiş,
Daha kimse ölmemişken,
Eskidendi, çok eskiden.

Şimdi ay usul, yıldızlar eski
Hatıralar gökyüzü gibi gitmiyor üstümüzden
Geçen geçti,
Geçen geçti,
Geceyi söndür kalbim
Geceler de gençlik gibi eskidendi
Şimdi uykusuzluk vakti.

featherMurathan MUNGAN
AriThmetiCs - avatarı
AriThmetiCs
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #544
AriThmetiCs - avatarı
Ziyaretçi
Bir gün uzaklara gitme hevesi gelirse içine
Uzaklarda arama, aradığın yanı başında…
Belki gerçekten kilometreler var aramızda
Belki de ülkeler, kıtalar, dağlar…
Ama bir gün mesafeler olsa da
Kader bağlayınca,
Hayat adlı yolculuğun bir kıyısında,
Bir limanında
Ya da bir durakta
Kaderde varsan, bir gün yollarımız çakışır mutlaka
Uzaklara gitmek hevesi gelince yüreğine
Tutma kendini
Çünkü o gün, sevgili yolcu
Yollarımız kesişir.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #545
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için, sevmekten korkuyor.
Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için.
Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için.
Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için.
Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için.
Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için.
Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi birşey vermedigi için.
Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için.
feather
William Shakespeare
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #546
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
S a a t i D i n l e r k e n

Saten yastıkta dudak baskıları
Gene habersiz elveda öpücükleri
Bizimkisi çıtkırıldım
bir tuhaf geçimsizlik
Sıcaklığın yanımda sen yoksun
Guguklu saatim kime kalk diyeyim

Sebzeleri şunu bunu ayıkladım
Merak etme titizliğinle hazırladım
Sade çorba zeytin ezmesi taze peynir
Tuzsuz pide dilimleri sebzeli pilav
Göbekte kuzu kızartması
m e y v e l e r
i ç e c e k l e r
Kaşık çatal bıçak bardaklar
El bezi peçeteler
Eften püften başka şeyler

Geçemedim masaya sandalyen boş
Ne vardı aramızda sana göre
Guguklu saatin gugukları mı
Öteye kilime yaydım soframı
Salçalı tava aşı bir tas ayran
y e ş i l s o ğ a n

Masada torunum kilimde dedem

Aslında hazırlamadım yemekleri
İlgili sözcüklere yedirdim sofraları
Saatin guguklarını dinlerken.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #547
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ŞARKI SÖZLERİ
MEDYA
BANKALAR
BULMACA
ANKETLER
TOP 10
BURÇLAR
ÜNİVERSİTELER
SERİ İLANLAR
ŞİİRLER
SİNEMA
TELEFON KODLARI
OTOMOBİL
KOMİK FIKRALAR
SAYISAL LOTO
DERNEKLER
SPOR
LİNKLER
Herşeye rağmen düşmana inat yaşayacağız.Yarın bizim çünkü...
Biz öleceğiz ama çocuklarımız bırakacağımız mirasi taşıyacaklar yüreklerinde...
Ve onların yürekleri bizim altında ezildiğimiz korkuları taşımayacak........

Yılmaz Güney
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2006       Mesaj #548
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Meleklerden Uzak


Eşsizdi dünyalarım, durmadıkça
Sensizlik, uyumak gibi
Biri uyumaktan korkar sanki
Olacaksa böyle olsun...

Neyin ispatında bu beden, kayıplar büyük
Üzdüğün yüzlerde, üzüldükçe üzülen
Buğulanıp yansımak gibi önce
Kanayan ellerimde, kırılan aynalar gibi...

Kaybolur gözlerimden, hatırlamak güçleşir
Sahipsiz sözlerden usanmak gibi, ben hep çok yorgun
Güçlenir sanmıştı o eller, gözlerinle birleşince
Bir mum daha, sönmüş gibi...

Çoğu zaman ağlattığım bir melek gibi
Bir sen kalacaksın buralarda, bir hayalden öte bir şey bu
Yaklaştıkça daha da soğuk
Korkup kaçtığın aşklar gibi...

Kaç hayalim vardı ki, borcunu ödeyemediğim için sorgusuz
Nehirlerde yetişen çiçeklerle, bir nehir daha kurutmak gibi
Hiç bozulmamış aşklar vardır elbet ve eskiyenler
Doğuverirsen bir gün melekler gibi, ben meleklerden nefret eder gibi...


atalay turhan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2006       Mesaj #549
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Bazen aşk gider... ve hayatta gider onun peşinden terk edildiğin yerde öylece kalakalırsın bir sabah uyanırsın ki gözünü açtığın ömür senin ömrün değildir.
Aynada tek parça görünen bedenin aslında lime limedir nefes diye içine çektiğin ciğerlerinde parçalanmış aşkının cam kırıklarıdır her sabah ölmeyip neden uyandığına lanet edersin bazen aşk gider önünde bir kadeh rakı küllükte bir ölüm dolusu izmarit öylece bakakalırsın arkasından..kulağın hiç çalmayacak olan telefondadır zaman dursun saatler hiç geçmesin istersin tanrım ne olur gerçek olmasın ne olur güneş doğmadan geri dönsün teninde baksa tenin kokusunu getirse bile dönsün yeter ki hiçbir şey sormam ona bu geceyi yaşanmamış sayarım unuturum yeter ki aşık olmasın...içimde durmaksızın çığlık atar dualar ama bazen aşk gider ve o çaresizce yalvardığın tanrı bile gider peşinden sonra sabah olur güneş doğar aşkın gelmez bir türlü bir gecede değişir ömrün o bir türlü inanmak istemediğin kader seninle alay eder gibidir...ömürünü adadığın yıllarını önüne serdiğin aşkın bir gecede başka bir hayata karışmıştır işte bir gecede bir başkasının aşkı olmuştur İNANAMAZSIN!
Bazen aşk gider..Ve sen yıllardır içinde yaşadığın yürekten valizler dolusu anılarla kendi yalnızlığına taşınırsın... Elin varmaya varmaya boşaltırsın dolapları...
Çekmeceden çıkan her giysi parçası onunla geçirdiğin anıların tarihiyle ağırlaştıkça ağırlaşır... Onun kollarında geceler boyu cennet uykularına karıştığın yatak sen giderken utancından bakamaz yüzüne bakamaz Doğmamış bebegin yerine koyup büyüttügün cam önündeki o küçük mor menekşe yapraklarına kondurduğun veda öpücüğüyle büker boynunu.. Valizlerini kapının önüne yığıp yüzün sırılsıklam son bir sigara içip yığılırsın koltuğa Gidiyorsundur işte...
Aşkını kendi ellerinle bir başka aşka teslim edip... Ömrünü onun ömrüne, hayallerini onun hayallerine, sevdanı onun sevdasına ekleyip... Bazen aşk gider... Ve adresi değişir evinin... Sesinin tonu değişir, yüzünün rengi... Yastığının sıcaklığı, yedigin yemeğin tadı uykuların değişir Ve rüyalarin her aksam açıp girdiğin kapıdan başka bir sevda giriyordur artık... Her gün oturduğun koltukta o bakmaya doyamadığın gözlerin ışığında bir başka sevda oturuyordur Yıllardır evinde ağırladığın, masalarına konuk olduğun, hayatlarını paylaştığın dostlarının kahkahaları arasına bir başka ses karışıyordur artık... Senin gölgene alışkın duvarlar bile çoktan kabullenmiştir yokluğunu Her gece uyuduğun yastığa bir başka sevda bırakıyordur kokusunu..
O öpmeye kıyamadığın dudaklarda bir başka sevdanın adı Aşkının o tek cennet bildiğin uykularında bir başka sevdanın rüyaları Bazen aşk gider ve anılarda gider peşinden... Siz hiç o yüreğinize sığdıramadığınız aşkınızı bir başka sevda için ağlarken gördünüz mü?... Ben gördüm!... Kör oldu gözlerim onunla sevdasına ağlamaktan Bir alev topu gibi onun için çığlık çığlık yanarken siz hiç aşkınızın önünde diz çöküp "Bu kadar çok seviyorsan bırakma onu, sana kıyamam ne olur git," diye yalvardınız mı?... Onu bir başkasınınn kollarında düşünürken siz hiç geceler boyu aklınızı kaçırmamak için kendi kendinize bağırdınız mı: "Unut onu, unut onu, unut onu ya da ÖL!..." içinizdeki o durmak bilmeyen yanğının acısını dindirsin diye kanatıncaya kadar bileklerinizi ısırdınız mı?...
Göz yaşları içinde yastığınıza gömülüp her Tanrı'ya sığınmak istediğinizde artık başka bir yüreğe sevdalı olan aşkınızı ondan geri istemekten utanıp dua etmekten vazgeçtiğiniz oldu mu hiç?... Siz hiç yana yana sevdiginiz bir sevgilinin yanına
gençliginizi serip güle güle baska bir aşka uğurladınız mı?...
Bazen aşk gider!...
Ama ölüm gelmez bir türlü... Ne yapsanız öfke duyamazsınız, giderken bir kibrit aleviyle ateşe verdiği ömrünün alevleri içinde eriyip giden yüzünüze silinip giden kokunuza, kül olan yüreğinize dönüp bir kez bile bakmayan o sevdanıza...
Anlarsınız aşktır bu, öfkeyi bir türlü yurduna kabul etmeyen.. Vefasız bir unutusa kurban olsa da solup gitmeyen Hayattan soğutup size ölümü özleten...
Ölü bir bedende canlı kalmakta direnen... Anlarsınız aşktır bu...
Bazen aşk gider...
Günler geçer ardından ve aylar...
Bazen de yıllar...
Bebekler büyür, insanlar yaşlanır, insanlar ölür eşyalar eskir, evler yıkılır, kurur ağaçlar... Sokakların adı değişir...
Acılar belleğin acımasızlığına teslim olur...
Sevilen unutur, seven yanar..
Bazen aşk gider...
Ya da siz gittiğini sanırsınız...
featherCezmi ERSÖZ
AriThmetiCs - avatarı
AriThmetiCs
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #550
AriThmetiCs - avatarı
Ziyaretçi
Korkularına yenildin, bekleme beni...Hadi şimdi dön geriye; güvenli ama bensiz geleceğine yürü sarsak adımlarınla. Bir yangının en kor yerinde misin, yoksa o yangını söndüreceğin inancınla rahatlamış eğri büğrü bir huzurun içinde misin bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum. Çünkü sen korkularına yenildin, bekleme beni...

Aşkın belki de en elle tutulabilir yanıdır korkuların karşısında dimdik durabilmek. Karşına çıkan ilk korkuluğa çarparsan yolunu şaşırmış bir karga gibi, ulaşmaya çalıştığın aşka en büyük engel olur o dipsiz kuyu gibi korku, tam gözbebeğindeki. Aş cesaret ister, korkak yürekleri birleştirmez Eros’un ateşli oku. Tünelin ucunda hiçbir ışık görünmediği zaman bile, o ışığı hayal edebilmektir aşk. Tutunmaktır kimi zaman imkansıza, imkansızla savaşacak cesaretin yoksa asla çıkmamalısın aşk yoluna.

Korku aşkın en büyük düşmanıdır sevgili. Bir kez girdi mi tutku dolu damarlara, kızıl bir alev gibi dolaşan aşkı kurutur tüm vücudunda. Aşkın da bir kimyası vardır unutma. Bulaştı mı korku mikrobu aşkın hayallerle dolu saflığına, iflah olmaz o aşk bir daha..Aşk susabilmektir kimi zaman çığlık çığlığa. En dolu dolu taştığın zamanlarda ket vurabilmektir dilindeki silaha. Ama korkudan değil sevgili, korkudan asla değil. Tam tersine korkudan korkmamak adına kelimelerin diken dolu zırhlarını hapsedebilmektir ağız dolusu öfkenin kucağında. Ama onurluca, ama yüreklice...Asla korkakça değil...

Karşısına çıkan ilk engebede ayağı takılınca yere düşüp kalkamayan bir sevgili hangi sevgiliye güven telkin edebilir ki? Parçalanan bir diz de olabilir yola devam etmenin bedeli, buz gibi yüreklerin karşısında dikilmekte olabilir alevden bir kalkan gibi...Kim bilebilir ki? Her aşkın farklıdır engelleri. Tıpkı her aşkın birbirinden farklı olması gibi. Belki de ortak paydalarındaki tek şey korkusuzluktur tüm sevgilerin. Aşk meydan okumaktır aslında başlı başına. Kimi zaman kurallara, kimi zaman zamana hatta kimi zaman aşık olduğun insana. Güç ister aşk. Mücadeledir çünkü o kimi zaman aşkı tanımayan koskoca bir evrenle, kimi zaman da daha zoru olan kendinle...

Eğer dimdik duracak cesaretin yoksa aynanın karşısında bir başına, hiç niyetlenmemelisin bir aşkta aşkı paylaşan olmaya. Aşk kolay görünse de zor olandır. Hayatımızdaki en keskin virajlarda hiç beklenmedik bir dönemeçte karşımıza çıkan trafik ışıklarındaki kırmızıdır. Frene basabilmenin en zor olduğu yerde durabilmek; duramayacaksan uçurumun dibindekini de göze alıp gaza yeniden basabilecek gücü bulabilmektir. Yeşil kolaydır unutma sevgili sana düşünmen için bir seçenek sunmaz çünkü. Dingin, aynı hızda devam edebilirsin yoluna. Aşk kırmızıdır, ummadığın bir anda frene basmakla, gaza basmak arasındaki çelişkidir. Karar verebilme gücüdür. Karar verebilmekse korkusuzluğu gerektirir. İşte tam bu virajda kaybettin beni sevgili...Korkularına yenildin bekleme beni..