Arama

Kariyerinizi Etkileyecek Hatalar

Güncelleme: 18 Ağustos 2013 Gösterim: 5.030 Cevap: 1
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Ekim 2008       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kariyerinizi Etkileyecek Hatalar
Yetenekli, hırslı ve teknik deneyime sahip olabilirsiniz; ancak başarılı bir profesyonel olmak için sadece işi bilmek, deneyim sahibi, hırslı ve yetenekli olmak yetmiyor. İşe uygun bir imaj sergilemeniz de bu konuda çok önemli. Örneğin; sakız çiğneyen, iki lafından biri “tamam ya” olan biri sizce ne kadar etkili olabilir? Teknik açıdan başarılı pek çok çalışan, sosyal açıdan zayıf olarak görülüyor.
Sponsorlu Bağlantılar


Etkileyiciliğinizdeki ufak pürüzler iş yaşantınızda size pahalıya mal olabilir. “Anadolu Hayat” internet sitesinde, çalışanları bu konuda uyararak, kariyerinizi olumsuz etkileyebilecek 10 hata hakkında bilgi ve öneriler veriyor.

1-HEYECAN BELİRTİLERİ
Saçınızla ya da üzerinizdeki takılarla oynamak, ayaklarınızı otururken sallamak, ayaktayken yere vurmak gibi hareketler size heyecanını kontrol edemeyen bir kişi görünümü verir.
Öneri: Otururken ayaklarınızın tabanını yere bitişik koyun ve ellerinizi kucağınızda ve rahat bir konumda tutun. Saçınız gözlerinize düşerse, zarif bir hareketle kulağınızın arkasına atın ve saçınızla kesinlikle oynamayın.

2-KABA HAREKETLER
Sık sık argo kullanmak, uygunsuz fıkralar anlatmak, iş arkadaşlarınıza komik olduğunuzu düşündürebilir; ama size itici bir izlenim de verebilir. Patronunuz ise firmayı temsil edecek ciddiyete ve olgunluğa sahip olmadığınızı düşünecektir.
Öneri: Küfürlere ve fıkralara son verin, sağlık problemlerinizden de sadece doktorun ofisinde söz edin. Sevgiliniz ise iş ortamı için uygun bir konu değildir.

3-GECİKMELER
İşe ve toplantılara sürekli geç kalmak saygısızlık olarak görülür ve patronunuzun, iş arkadaşlarınızın öfkelerini üzerinize çeker. Bu davranışınız “Kendimden başka hiç kimseyi ve hiç bir şeyi umusamıyorum” havasını yaratır.
Öneri: Bir yere zamanında ulaşmanız için gerekli olan zamanı hesaplarken gerçekçi olun. Kendinize 20 dakikalık bir avans verin. Beklerken sıkılıyorsanız, yanınızda yapacak işler bulundurun. Bazı durumlarda, beklemek bekletmekten daha iyidir.

4-GEREKSİZ YERE SAVUNMAYA GEÇMEK
Eleştiriler karşısında mazeretler uydurmak ya da ters cevaplar vermek; sinirli ve ters bir insan olduğunuz izlenimini yaratır. Bu tür bir davranış, patronunuzla aranızda bir uçurum yaratabilir; çünkü kavgacı bir tavır sergilediğinizde, patronunuz sizinle konuşmaktan rahatsızlık duyabilir. Ayrıca haklı eleştirilere ters tepkiler veren bir kişinin, kendisiyle barışık bir insan olmadığı düşünülür.
Öneri: Yaptıklarınızın sorumluluğunu yüklenmeyi bilin. Sözlerinizle kimseye saldırmayın. Surat asmak yerine gülümseyin. Gülümseme her kapıyı açar.

5-İŞLERİ AĞIRDAN ALMAK
İşlerinizi bitirebilecek olmanıza rağmen ağırdan almanız, yeteneksiz biri olduğunuz izlenimini yaratır. Bunun nedeni mükemmeliyetçi olmanız olabilir; ancak ‘işleri neden sürekli ertelediğiniz’ sorusu, diğerlerinin kafasında, tembel olduğunuz ya da bitirebilecek güce sahip olmadığınız cevabını getirebilecektir. Psikologlara göre; işi ağırdan alanlar, risk almaktan korkuyor ve büyük ihtimalle bu yüzden hatalar yapıyorlar; bu kişilerdeki başarısızlık korkusu, işe bir an önce başlamalarını engelliyor, bu nedenle de hiçbir iş vaktinde sonuçlanmıyor ve işler birikiyor.
Öneri: Büyük görevleri ufak ve hata payı daha düşük parçalara bölün ve her gün bir parçayı belirli bir zamanda bitirin. Mükemmele ulaşmanın kolay olmadığını hatırlayarak biraz rahat edin. Unutmayın, bir işi hızlı yapmak kadar doğru yapmak da önemli.

6-UNUTKANLIK
İsimleri, telefon numaralarını ve iş teslim tarihlerini unutmanız; bunları fazla önemsemediğinizi ya da aşırı derecede unutkan bir kişi olduğunuzu düşündürecektir. Unutkanlığınız, patronunuz üzerinde düzensiz, ilgisiz ve yeteneksiz bir kişi olduğunuz izlenimini bırakır. Bu durum da yükselmenize engel olacaktır.
Öneri: Tanışma anlarında, insanlar kendilerini tanıtırken onları dikkatle dinleyin ve yüzlerini inceleyip isimlerini tekrar edin. Eğer uygunsa kartvizitlerini isteyin. Randevuları ve tarihleri aklınızda tutmak için günlük bir “yapılacaklar listesi” çıkartın ve yanınızda taşıyın. Diğer işlere geçmeden önce, bitirdiğiniz her işin üstünü çizin.

7-YEMEK YERKEN TELEFONDA KONUŞMAK
İşinizin yoğunluğundan dolayı yemek yiyemediyseniz ve çalışırken bir şeyler atıştırmak zorunda kaldıysanız bile asla telefon konuşmalarınız sırasında atıştırmayın ya da ağzınızda bir şey varken telefonu almayın. Bu durum size çok laubali bir görünüm verecektir.
Öneri: Masanızda yemek yemek zorunda kalırsanız, asistanınıza 20 dakika için telefon alamayacağınızı söyleyebilir ya da gelen telefonları telesekretere kaydebilirsiniz. Yemek yedikten sonra diş temizliğini de sakın unutmayın.

8-ÖNCELİKLERİ BELİRLEYEMEME
Bitirilmesi gereken bir işe asılmak yerine dikkatinizi başka şeylere vererek işleri yarım bırakmanız, öncelikleri göremediğiniz anlamına gelir. Yaptığınız işlerin hem sayısı hem kalitesi düşecektir. İş hayatında yükselmeyi önemsiyorsanız; yerine getirmeniz gereken görevler için zamanında, yeterli çaba ve emeği göstermeye dikkat edin.
Öneri: Günün 2 - 3 saatini en öncelikli işlere, örneğin başka bir işe başlamadan önce bitirmeniz gereken projelere ayırın. Dikkatinizin dağılmasına izin vermeyin ve konsantre olun. Konsantrasyon, yapacağınız işlerde hata yapma riskinizi en aza düşürür.

9-YAZIM HATALARI
İş hayatında yazım hataları, önemsiz gibi görünse de aksine önemlidir. Notlarda, iş mektuplarında ve özgeçmişlerde yaptığınız yazım hataları; özensiz ve dikkatsiz bir kişi olarak görünmenize neden olur, detaylara verdiğiniz önem konusunda da kuşku uyandırır.
Öneri: Dökümanları yazdırmadan önce yazım hatalarını mutlaka kontrol edin, yazdıklarınızın üzerinden dikkatle geçin ve bir arkadaşınıza da kontrol ettirin.

10-OLGUN OLMAYAN TAVIRLAR
Sempati kazanmak için takındığınız ‘genç’ tavırlar arada sırada hoşa gidebilir; ancak antipati kazanmanıza da neden olabilir. Yaşınızdan genç davranmak güvenilirliğinizi yok edebilir.
Öneri: Psikologların uyarısına göre; eğer bir yetişkin gibi davranmazsanız, size bir yetişkinmişsiniz gibi davranılmaz.

_AERYU_ - avatarı
_AERYU_
Ziyaretçi
18 Ağustos 2013       Mesaj #2
_AERYU_ - avatarı
Ziyaretçi
Kariyerinizi Etkileyecek Hatalar
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

Kendini tanımak, kendini tanıtmak!

Eleman seçme ve işe alma görüşmeleri yapan insan kaynakları yöneticilerinin çok yaygın karşılaştıkları bir durum vardır. Adaya “kendinizden bahseder misiniz? Siz nasıl bir insansınız?” tarzında bir soru sorduklarında genellikle aldıkları cevap, “vallahi ne desem bilmem ki…, yani nasıl söylesem…, arkadaşlarım benim çok (sevecen, çalışkan, dürüst, özverili, ekip çalışmasına yatkın vs. ) olduğumu söylerler” şeklinde bir cevap alırlar.

Bu durum, adayın kendisi hakkında tarafsız olamayacağı ve bu nedenle inandırıcılığının zayıf kalacağı endişesi ile fazla konuşmak istemediğini düşündürebilir. Kendisi hakkında konuşmamak alçak gönüllülük olarak da algılanabilir. Ancak, gerçekte durum, çoğu kez adayın kendisini iyi tanımamasından ve doğru bir şekilde tanıtacak ifade yeteneğine sahip olmamasından kaynaklanır.

Günümüzde, kendi özelliklerini, üstün ve zayıf yönlerini, genel eğilimlerini, temel tercihlerini, yaşamına yön veren inanç ve değerleri tam ve doğru olarak bilmeyen çok sayıda genç insan -ne yazık ki- iddialı bir şekilde iş aramaktadır. İş ve meslek seçmek ve bir kariyer yapmak isteyen insanların her şeyden önce kendilerini tanıması gerekir. Bu belki kolay bir süreç değildir. Ancak, iş yaşamında başarılı olmak, sağlıklı ve sürekli iş ilişkileri kurmak, genel anlamda huzurlu ve güvenli bir hayat yaşamak açısından son derece önemlidir.

Kendisini iyi tanımadığı için özelliklerini, yeteneklerini, değerlerini ikna edici bir şekilde ortaya koyacak cümleleri kuramayan, uygun sıfatları bulamayan insanlar çoğu kez olduklarından daha az değerli görülürler. Bu nedenle de hak ettikleri ve gerçekten etkili olacakları iş fırsatlarını kaçırırlar. Diğer taraftan, kendilerini gerçekte olduklarından daha farklı ve üstün gören ve gösteren ve bu konuda oldukça başarılı olan insanlar da vardır. Kendilerini olduklarından farklı gösterme çabalarında başarılı olmalarının temel bir nedeni buna kendilerinin de inanmalarıdır. Diğer bir ifadeyle, bu insanlar da kendilerini doğru tanımamakta, zayıf yönlerini görmemekte, üstün yönlerini ise abartmaktadırlar.

İş mülakatlarından sonra çoğu yöneticinin beklentilerinin gerçekleşmediğini görmesi ve hayal kırıklığı yaşaması, kendisini iyi ifade edemeyen değerli adayları kaçırmasından ve buna karşın kendisini olduğundan daha değerli olarak pazarlayan adaylara inanması ve daha sonra aldatıldığını düşünmesinden kaynaklanmaktadır. Kendi değerlerinin farkında olmayan, bunları anlatamayan ve bu nedenle iyi iş fırsatlarını kaçıran çok sayıda adayın yanı sıra kendisini olduğundan farklı göstererek işe alınan adaylara da sıkça rastlanmaktadır. Bu insanlardan sahip olduklarını söyledikleri yeteneklerini kullanmaları istendiğinde, ya da kendilerini kanıtlamaları gerektiğini hissettiklerinde çeşitli bahaneler / senaryolar uydurulmaktadır. Çok sıkıştırıldıklarında da bu insanlar ya işten ayrılmakta ya da işten çıkarılmaktadırlar.

Bir insanın kendini tanıması, tarafsız bir şekilde değerlendirmesi ve bunu açık bir şekilde ifade etmeyi öğrenmesi çoğu zaman kolay ve hızlı olmayan bir süreçtir. Bazı durumlarda da cesaret gerektirir. Bazen, bir insanın kendisine bile açık ve dürüst olması kolay değildir. Gerçeklerle yüzleşmek, eksik ve zayıf yönlerini kabul etmek, gerçekte ne olduğunu ve ne olmadığını yüksek sesle dile getirmek cesaret isteyebilir. Ancak, uzun dönemli beklentiler, sağlıklı ve sürekli ilişkiler söz konusu olduğunda yapılması gereken budur.

Bir insanın kendini tanıması için en az dört konuda tam ve doğru bilgi sahibi olması gerekir. Bunlar; bilgileri, becerileri, istekleri ve inançları ile ilgili bilgilerdir.

Bir insan, her şeyden önce, ne bildiğini (ve ne bilmediğini) bilmelidir. Eğitimle ya da yaşayarak öğrendiklerinin neler olduğunun gerçek anlamda farkında olmalıdır. Diğer bir ifadeye, yüzeysel olarak değil, gerçekten anladığı, özümlediği ve uyguladığı bilgileri bilmelidir.
Yapabildiklerini (ve yapamadıklarını) bilmelidir. Doğuştan ya da sonradan kazandığı yeteneklerle, deneyerek geliştirdiği becerilerle neler yapabileceğinin farkında olmalıdır.
İsteklerini ve ihtiyaçlarını bilmelidir. İşinde ve özel yaşamında neyin peşinde olduğunun, hangi ihtiyaçları karşılandığında heves ve heyecan duyduğunu doğru belirlemelidir.
İnançlarını ve değerlerini bilmelidir. Yaşamını yönlendiren, kararlarının ve uygulamalarının temelinde yatan inançların ve temel değerlerin neler olduğunun farkında olmalıdır.
Bunları doğru tanımlayan, açık ve dürüst bir şekilde ifade eden, karşısındakine anlatırken doğru sözcükleri seçerek kendi değerini azaltmayan ya da abartmayan bir kişi işinde ve sosyal ilişkilerinde çok daha başarılı, mutlu, huzurlu ve güvenli olacaktır.



Benzer Konular

22 Şubat 2012 / Ziyaretçi Taslak Konular
26 Kasım 2018 / NeutralizeR Site ve Forum Hakkında