Ziyaretçi

Kadınla-Erkeğin arkadaşlığı, KELEBEĞİN ATEŞLE DANSI GİBİDİR. Her kadın, erkekle olan arkadaşlığında, erkeğin birincil öncülünün cinsellik olduğunu bilir. Bunu gerçekten bilmeyen kadın, ya çok safdiriktir, ya da bilmiyor görünüp başka emeller peşinde koşuyordur. Bunlara yani niyeti bozuk ve oynayan kadınlara TAKTİSYEN kadınlar diyoruz. Kadın ve Erkeğin birbirine yaşatacağı cinsel, psiklojik, karşılıklı onay ve benzeri duyguları, ancak meşru zeminde, EVLİLİKTE bulabilir ve evlilikte tatmin edebilirsiniz.
Sponsorlu Bağlantılar
Yüzlerce flörtün akibetini biliyorum. Bu insanlar birbirine karşı, gerçekci davranmıyor... Rol yapıyor... Ayrıca mutlaka cinsel yararlanma oluyor... Sonra fiziksel, cinsel açıdan kirlenmiş bu insanlar, temiz kalabilmiş insanların hayatlarına girmeye ne hakları var ki? Bir çok düğün konvoyunun önündeki gelin arabasında yazan yazıyı görmüşsünüzdür:
-ELVEDA KIZLAR.
Pekiyi kız da ayrı bir arabaya aynı yazıyı yazsa:
-ELVEDA ERKEKLER.
Bu insanlar kendilerini ne kadar alt düzeyde varettiklerinin farkındalar mı acaba? Bu insanlar akşam olunca aynada gözlerinin içine bakamayan insanlardır. Bakışlarını kendilerinden kaçıran insanlardır. Açık ve net olarak söylüyorum ki, evlilik niyetli olmayan her kız-erkek görüşmesi flörttür. Dileyen dilediği fıkıh uzmanına sorabilir. Kendini dindar tanımlayan bir çok insanda bu hatayı yapıyor. Nette bir kızla, bol bol sohbet yapıyor. Bu sohbetin nette olması sıkıntıları gidermiyor. Dinin yasakladığı bir şeye din süsü verilmesi, kişinin sadece kendini kandırmasından ibarettir. Bu tarz görüşmeler bekar bir insanın, nikahlı ve kendisine haram olan bir kadınla başbaşa kalması gibi keffaret gerektirir diyen alimlerimiz vardır. Bu hususlara çok dikkat edilmesi gerekir. Ayrıca fiziksel bekaretin yanında ruhsal bekarette çok önemlidir. Ruhsallığı, duyguları, latifeleri, gönlü; haram sesler, haram dokunuşlar,haram bakmalar, haram hayallerle çöplüğe dönüştürülmüş bir insan ne kadar bakiredir? Afedersiniz ama, kendisini yürüyen, konuşan bir çöp bidonuna dönüştüren bir insan ne kadar bakiredir? Bakirelik hem erkek, hem kadın için geçerlilir. Çünkü, bakire demek iffetli demektir. Aklını nefsine ipotek etmemiş her insan, evleneceği insanda iffet arar, ruhsallık arar; berraklık, temizlik, kirlenmemişlik arar. Şunu da söylemeden geçmek istemiyorum: Bir genç kız, yırtılan kızlık zarını tekrar diktirebilir. Ama RUHUNDAKİ KOCAMAN YIRTIĞI, nasıl ve neyle dikecek?
Ayrıca şu hususu, iki gözümüzün önünde uçan bir yazı olarak, sürekli bulundurmalıyız:
BİR İNSANIN HAYA ZARI YIRTILMADAN, İFFET ZARI YIRTILMADAN, KIZLIK ZARI (gayri meşru dairede)YIRTILMAZ.
Çünkü, dişin minesi bir delinmeye görsün, çürüme hızlanır. O yüzden insan sefahate bir anda düşmez. Çürüme yavaş yavaş olur. Zamanın her bir anı, bu çürümüde rol alır. İnsan bir gün aynaya baktığında, karşısında hiç tanımadığı bir yabancı görür. İşte bu, o insanın ruhsallığının sukut ettiği andır.
O yüzden, evlilik öncesi korsan yaklaşımlara dikkat etmek gerekir. Kirlenmiş bir vicdan, insanın yakasını bırakmaz, hep suçluluk duygusu yükler. Bu feryatlardan kendimizi kurtaramayız. Şu basit, kısa dünya hayatını; ak ve temiz bir alınla, pırıl pırıl duygularla tamamlamaktan daha önemli ne olabilir? Kaçamayacağımız en büyük otorite vicdandır. Eğer kediye satılmadıysa, insan, sadece vicdanını terazi yapsa, yine doğru yolu bulabilir.
Flört veya dini kılıf geçirilmiş, dini sohbet içerikli flörtler, insanları kesinlikle kirletir. Kişinin evlilikte yaşayacağı duyguları, öne alır. Yaratıcının kırmızı çizgilerine tecavüz etmiş olur. Sözlerimi bir Allah Dostunun sözleriyle bitirmek isterim:
"ŞAŞARIM ŞU İNSANLARIN AKLINA Kİ, BEŞ DAKİKALIK BİR ZEVK İÇİN EBEDİ CEHENNEMİ SATIN ALIRLAR."

-Öpüşmek ve benzeri cinsel ilişkiler, sahih bir nikah olursa, nafile ibadet boyutundadır.
-Şu hususa, özellikle dikkatinizi çekmek isterim
(Allah’a ve ahrete inanan bir mümin için) Nikahsız cinsellik, insana kendisini bir nevi hayvan gibi hissettirir. Bana gelen yüzlerce itiraf, bu yöndedir. Ama İlahi ölçüler içinde yaşayan bir Müslümanın cinselliği ise, ne kadar ilginç ki, ibadet kapsamındadır. İnsanda suçluluk, duyguları uyandırmaz. Meşru dairede alıncak zevki fazlasıyla alırsınız. Haramlar, haram ilişkiden aldığınız zevkleri bile sansürler. Daha zevk almadan vicdanınız feryada başlar. Yani gayri meşru dairenin insana sunacağı bir zevk yoktur, buna inanın lütfen. Bu zevkler hem elemlidir, hem çok kısadır, hemde ahiretimizi kaybettirir, Allah Korusun. Haram zevkler, ZEHİRLİ BİR BAL gibidir. Önce çok az, ama çok az tattırır, sonra sürekli kıvrandırır. Buna değmez. Meşru daire keyfe kafidir. Harama girmeye lüzum yoktur.
Unutmak için yapacağınız tek şey, samimi, içten bir tevbedir. Maddi kirleri suyla, manevi kirleri gözyaşıyla temizleyebilirsiniz. Allah, tevbelerimizi kabul buyurur inşaAllah.

ÖYLE GÜNAHLAR VARDIR Kİ, DAHA ONU İŞLEMEDEN AĞLADIN,AMA İŞLEMEKTEN YİNE GERİ KALMADIN.

İşte, felçli bir irade kanserli bir uzuvdan daha tehlikelidir. Bunun için iradeyi sürekli beslemek, güçlendirmek gerekir. Bunun içinde bol bol okumak, bilenlerden dinlemek, araştırmak-sormak gerekir. Bu konuda Muhammed Bozdağ Beyin; "SONSUZLUK YOLCULUĞU" isimli kitabını ve bu kitabın içinde, cennet ve cennetteki cinsellikle ilgili bölümü özellikle okumanızı tavsiye ederim. 
(Nusret Kardelen)

İslam Dininde Kadınla Erkeğin Arkadaşlığı
diyor. Evlenmek niyeti temiz ise de, yapılan işler kirlidir. Evliliği, böyle kirli işler, günahlar üzerine kurmak doğru değildir. Günah mefhumuna inanmayan veya günaha önem vermeyen kimselerle evlenmek doğru değildir. Çünkü onlar evlendikten sonra da günah işlemekten korkmazlar. Onların tek korkusu başkalarının ayıplamalarıdır. Kimsenin olmadığı yerde eğer kanun korkusu da yoksa, hiçbir şeyden çekinmezler. 
