Arama

Hüseyin Zekai Paşa

Güncelleme: 1 Ağustos 2016 Gösterim: 9.598 Cevap: 1
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
21 Haziran 2008       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!

Hüseyin Zekâi Paşa

( d. 1860 Üsküdar ö. 1919) Türk ressam, Asker ressam
Türkiye’de batılı anlayışta çalışan ilk ressamlardan biri. İlköğrenimini tamamladıktan sonra Kuleli Askeri İdadisi’ne girdi. Aralarında Hoca Ali Rıza’nın da bulunduğu birkaç öğrenci arkadaşıyla birlikte özel bir resim atölyesi kurulması için okul yönetimine başvurdu. Bu atölyede Osman Nuri Paşa ve Süleyman Seyyid’in öğrencisi oldu. Mezun olduktan sonra Mekteb-i Harbiye’ye girdi. Orada öğrenciyken yaptığı, Boğaziçi’ndeki donanma gecelerinden birini canlandıran resmi, Abdülhamid tarafından beğenilince, 1883 yılında mezun olduktan sonra teğmen rütbesiyle Şeker Ahmet Paşa’nın yanına hünkâr yaverliğine getirildi. Bu yıllarda Askeri İnşaat Komisyonu başkanlığı görevini üstlendi, Alman imparatoru II. Wilhelm’in Suriye gezisi sırasında, eski yapıtlar uzmanı olarak ona eşlik etti. Şeker Ahmed Paşa’nın ölümü üzerine 1906’da saray ressamlığına ve yabancı konuklar teşrifatçılığına getirildi. Bu günkü Askeri Müze’nin kuruluş çalışmalarına katıldı. 1908’de 1. Tugay Komutanlığından emekli olduktan sonra ölümüne değin Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Sanayi-i Nefise Encümeni üyeliğini sürdürdü.
Sponsorlu Bağlantılar

Hüseyin Zekâi Paşa, Avrupa’da resim öğrenimi görmemesine karşın, orada öğrenim görmüş ressamların yapıtlarını yakından incelemek suretiyle batılı bir anlayışta çalıştı. İlk dönem resimleri, fotoğrafik denebilecek bir gerçekçilikteydi. “Yıldız Sarayı Bahçesinden Peyzaj”[[4]] (Mimar Sinan Üniversitesi İstanbul Resim ve Heykel Müzesi) gibi bu yıllarda gerçekleştirdiği yapıtları, ince boya hamuru ve duru renkleriyle 19. yüzyıl manzara geleneğine bağlıydı.
1910’dan sonra katıldığı Galatasaray sergileri, Hüseyin Zekâi Paşa’nın Osmanlı Ressamlar Cemiyeti’yle ilişki kurmasını sağladı. Bu tarihten sonra fotoğrafik gerçekçi anlatım yerine, daha kalın firça vuruşlarının egemen olduğu izlenimci bir anlayışa yöneldi. Bugün Mimar Sinan Üniversitesi İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nde bulunan “Cami”, “Ayasofya Camisi Hünkâr Mahfili” gibi en önemli yapıtlarını gerçekçi ve izlenimci anlayışları özümseyerek oluşturdu. Duyarlı bir anlatımla ele aldığı bu resimlerinde izlenimci renk anlayışını kompozisyonun bütünselliğini yok etmeyen bir ayrıntı işçiliğiyle birleştirdi. Manzara türünün yanı sıra portre ve figürler de yaptı. Yapıtlarından örnekler İstanbul, İzmir ve Ankara Devlet Resim ve Heykel müzeleriyle Dolmabahçe ve Topkapı saraylarında bulunmaktadır. Hüseyin Zekai Paşa, saray çevresi dışında Üsküdar Doğancılar'da bulunan ve bugün yeri tespit edilemeyen konağında, dönemin sanatçılarıyla toplantılar yaptığı sıralarda İstanbul'u ziyarete gelen yabancı sanatçılarıdan biri olan Paul Signac'ı burada ağırladı.. Bu konağı ziyaret edenlerden Sami Yetik, burada edindiği izlenimlerini şöyle aktarmaktadır: Zekai Paşa, eski Türk eserlerine ve nefis eşyaya son derece meraklı bir ressamdı. Türk eşyalarıyla süslü atölyesi, kendilerini ziyaret ettiğim gün bana o zamana kadar görmediğim bir müzede bulunuyorum hissini vermişti. Eski nakş sanatımızın ve eşyalarımızın hayranı olan üstat, atalarımızın güzel sanatlara karşı beslediği sevgiyi oymalar, yazılar, tezhibler ve birçok güzel sanat eserleri taşıyarak bana birer birer anlatmış, bu konuda bilgilenmemi sağlamıştı. Der. Hüseyin Zekai Paşa'nın ressamlığının ve koleksiyonerliğinin yanı sıra yazarlık yönünün de olduğu bilinmektedir.

Kitapları

  • 1914 Mübeccel hazineler
  • 1919 Bedayi-i Asar- ı Osmaniye

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Jumong; 1 Ağustos 2016 15:22
Biyografi Konusu: Hüseyin Zekai Paşa nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
1 Ağustos 2016       Mesaj #2
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi

Hüseyin Zekâi Paşa



Sponsorlu Bağlantılar
Ad:  Hüseyinzekaipaşa.jpg
Gösterim: 686
Boyut:  105.6 KB
Hüseyin Zekâi Paşa (d. 1860 İstanbul ö. 1919)

II. Mahmud döneminde, öğretime başlayan Mekteb - i Harbiye - i Şahane' den yetişen Hüseyin Zekai Paşa 19. yüzyılda kullanım olanakları artan fotoğraftan yararlanan sanatçılardan biridir.

1860 yılında İstanbul'da Üsküdar'da doğan İbrahim Efendi'nin oğlu Hüseyin Zekai Paşa Kuleli Askeri Lisesi'ndeki öğrenciliği sırasında resimle ilgilenmeye başlar. Kendisi gibi resme meraklı olan birkaç arkadaşı ile birlikte bunların arasında Hoca Ali Rıza da bulunmaktadır- lisede bir resim atölyesinin kurulmasına ön ayak olurlar. Hüseyin Zekai Paşa ve arkadaşlarının girişimiyle kurulan bu atölyede Süleyman Seyit ve Osman Nuri Paşa'nın resim dersleri verdiği bilinmektedir.

Hüseyin Zekai Paşa yurt dışına hiç çıkmamış ancak döneminin sanatçılarını, özelliklede Süleyman Seyyit ve Ahmet Ali Paşanın yapıtlarını inceleme olanağını bulmuştur. 19.yy manzara resmi geleneği içinde yer alan yapıtları, en çok bu iki sanatçının üslubuyla benzerlikler taşır. Boyayı çok ince ve temiz, renkleri duru ve dengeli karşıtlıklarla kullanmıştır. 1910' larda, özellikle Galatasaray sergilerinin başlamasından sonra, Osmanlı Ressamlar Cemiyeti üyesi ressamlarla kurduğu ilişkiler sonunda izlenimci (empresyonist) tutumla çalışmaya başlamıştır. Ancak bu tür resimler yapması onun bir akıma bağlılığından çok açık havada çalışma isteğinin ve ışık renklerini arayışının sonucudur. Klasik ölçüler içinde, temiz bir işçilikle, resmin her tümünde, hemde ayrıntılarda bir güzellik duygusu vermiş, 19.yy'ın öbür Türk ressamlar gibi doğaya benzetme, hoş güzel bir sonuç yaratma kaygısıyla çalışmıştır.

Ad:  hüseyinzekaipaşa1.jpg
Gösterim: 1263
Boyut:  106.9 KB
Askeri okullarda aldığı resim eğitimi, Şeker Ahmet Paşa ve Hoca Ali Rıza gibi isimlerle yakın ilişkileri dışında, eski eserler üzerine çalışmaları ve bilgisi ve Askeri İnşaat Komisyonu reisliği gibi görevleri de onun sanatsal kimliğinin gelişimine etki etmiştir. Hüseyin Zekai Paşa, yurt dışına giderek burada eğitim alma fırsatı bulmamış olmasına karşın, resme olan yeteneğini sürekli öğrenme ve kendini aşma isteğiyle geliştirmiş ve çağdaş Türk resminde belli bir yere gelmeyi başarmış bir sanatçıdır.
1908 yılında I. Redif Liva Kumandanı iken emekliye ayrılan sanatçı, bu tarihten sonra resim çalışmalarına yoğunlaşma imkanı bulmuştur: "Üsküdar Doğancılar'daki evinde, eski yapıtlarla süslü atölyesinde sessiz çalışmayı seviyordu. Avrupa'da eğitim görmediği halde, sanat bilgi ve görgüsünü 'üstat eserlerinden, üstat nasihatlerinden aldığı terbiye ve ilham üzerine kurmuş' olduğuna P. Boyar kitabında değiniyor."[ÖZSEZGİN, Kaya; Türk Plastik Sanatçıları, s.185] Sami Yetik ise, onun Avrupa müzelerini gezmiş, görmüş meraklı bir tarih-i sanat mütehassısı gibi malumatlı olduğunu belirtmektedir.

Hüseyin Zekai Paşa'nın ressamlığının ve koleksiyonerliğinin yanı sıra yazarlık yönünün de olduğu bilinmektedir. 1914 yılında yazmış olduğu Mübeccel Hazineler ve 1919 tarihli Bedâyi-i Asâr-ı Osmaniye adlı sanat tarihi kitapları, sanatçının aydın kimliğinin göstergesi olarak Türk Plastik Sanatlar Tarihi'ndeki yerlerini almıştır.

Derlemedir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.

Benzer Konular

11 Ağustos 2015 / ThinkerBeLL Bilim tr
28 Haziran 2012 / asla_asla_deme Siyaset tr
19 Mart 2016 / KisukE UraharA Asker tr
25 Kasım 2006 / Kral_Aslan Siyaset tr
9 Nisan 2011 / Daisy-BT Siyaset tr