Arama

Christo ve Jeanne-Claude

Güncelleme: 30 Kasım 2011 Gösterim: 5.155 Cevap: 0
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
30 Kasım 2011       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Christo ve Jeanne-Claude
Ad:  christo_Jeanne_claude.jpg
Gösterim: 1124
Boyut:  29.9 KB
Christo ve Jeanne-Claude, dünyaca ünlü çevre ile ilgili enstalasyon projeleri gerçekleştirmiş sanatçı bir çifttir. Genellikle hazırlıkları uzun süre ve yoğun emek isteyen ve farkındalık yaratacak projelere imza atmışlardır. Sanatçılar Paris'in en eski köprüsü Pont-Neuf'ü parlak kumaşla sarıp sarmalamış, Kaliforniya ve Japonya'da tarlaları sarı ve mavi şemsiyelerle kaplamış, Berlin'de Parlamento binasını gümüş rengi kumaşla paketlemişti.
Sponsorlu Bağlantılar
Christo (orijinal ismi Christo Vladimirov Javacheff, Gabrovo, Bulgaristan, d. 13 Haziran 1935) ve Jeanne-Claude (orijinal ismi Jeanne-Claude Denat de Guillebon, 13 Haziran 1935, Kazablanka, Fas – ö. 18 Kasım 2009, New York, ABD) çiftinin dünyaca ünlü projeleri arasında Berlin’de yer alan Reichstag’ın ve Paris’te yer alan Pont-Neuf Köprüsü'nün paketlenmesi veya New York City’deki Central Park’taki "Kapılar" projesi gösterilebilir.
Tesadüfen aynı senede ve aynı günde doğan Christo ve Jeanne-Claude çifti, 1958 yılında Paris’te tanıştılar. Jeanne-Claude’un ölümüne kadar, 45 yıl New York’ta yaşadılar.
Jeanne-Claude'un 18 Kasım 2009 günü beyin anevrizması nedeniyle ölümünün ardından Christo birlikte başladıkları projeleri yürütmeye devam ediyor.
Amaçları çevre bilincini artırmak
Christo-Jeanne Claude ikilisi 'toplum sanatı' sergilemekle ünlü bir çift. 1985'te Paris'te Pont Neuf Köprü'sü kemerlerini altın rengi plastik kumaşla kapatmışlar. 1991'de aynı günde Los Angeles'ta 1760 sarı, Japon kenti İbaraki'de 1340 mavi dev şemsiye açmışlar. On yıl önce Berlin Meclis binasını tepeden tabana üç yüz bin metrekare kalın plastikle ambalajlamışlar.
Pont-Neuf Köprüsü, Paris, 1985
Ad:  71.jpg
Gösterim: 1700
Boyut:  46.6 KB

Şemsiye Projesi, Japonya, 1991
Ad:  christo_umbrellas.jpg
Gösterim: 895
Boyut:  35.9 KB

Christo Vladimirof Javacheff 1935'te Gabrovo'da doğmuştur. 1953'te Sofya'daki Bulgar Akademisi'nde resim, heykel ve mimarlık öğrenimine başlar. "Sosyalist Gerçekçilik" o günlerin eğilimidir Bulgaristan'da. Komünist ülkeler arasında en hızlı Stalinci olan Bulgaristan'da sanat ortamı çok bunaltıcıdır. Her sanatçının olduğu gibi, Paris'e gitmek genç Javacheff'in de en büyük hayalidir.
İlk durağı, Çekoslovakya'nın başkenti Prag olur. Burada büyük modern çalışmaların ilk örnekleriyle tanışmak olanağını bulur. Oradan, bazı arkadaşlarıyla birlikte sınırı aşarak Viyana'ya kaçar. Babasının eski bir arkadaşının yardımıyla girdiği Viyana Güzel Sanatlar Akademisi'nde yalnızca bir yarıyıl kaldıktan sonra Cenevre'ye geçer. Cenevre'de bir süre portreler yaparak yaşamını sürdürdükten sonra Mart 1958'de ver elini Paris..
Paris, Christo'nun yaşamında yeni bir sayfa açar ve kısa bir süre sonra, 2. Dünya Savaşı kahramanı bir Fransız Generalin kızı olan Jeanne-Claude'la evlenir. O tarihlerde resimlerindeki adı hâlâ Javacheff'tir. Evlilikten sonra bu Slav kökenli adı bırakarak ilk adı olan, bugün artık bütün dünya sanat kamuoyunun tanıdığı adını, Christo'yu kullanmaya başlar. Paris'te birinci adım olan evlenmek ve ad değiştirmeden sonra, ikinci adım, yeni çalışma tarzı "sarıp sarmalama" oldu. Önce kutuları, şişeleri, sandalyeleri, elarabalarını, motosikletleri, bir volkswagen arabayı, kısaca, bulduğu herşeyi, her gün karşılaşılan, özel bir güzellik ya da herhangi bir ilgi ışığı taşımayan nesneleri sarıp sarmalamaya başladı. Sarıp sarmaladığı nesneleri iplerle, halatlarla bağlayıp, kimi zaman da boyayarak gözler önüne çıkarıyordu. Bir bakıma pop sanatçıları gibi davranıyordu. Sarmalanmış küçük nesnelerin koleksiyonculara satışından, gelecekteki büyük projelerinin gerçekleşmesine kaynak sağlayacak ciddi bir gelir elde etmeye başlamıştı.
David Bourdon 1970'te Christo'nun sanatını "Gizlilik içinde ifşaat" olarak tanımlıyordu. Christo, Dünyayı şaşırtarak, hayrete düşürerek etkiliyor ve zamanımızın görsel dünyasına ustaca bir sadelikle katkılar getiriyordu.
Christo'nun ilk Paris yıllarında 1960'larda Yeni Gerçekçilik gözdeydi. Christo da Yeni Gerçekçiler grubunun kurucusu, arkadaşı Pierre Rastany'nin başını çektiği bu akıma yatkındı. Yeni Gerçekçilerin Paris Manifestosu'nu imzalamadığı halde onların 1963'teki Münih ve Milano sergilerinin yanısıra daha sonraki başka sergilerine de katılmaktan geri kalmadı.
1961'de Berlin'i ikiye bölen duvarı protesto etmek için Paris'te Visconti Sokağı'nda variller kullanarak örmeyi önerdiği "demirperde projesi" yetkililerce reddedildi; ancak 1962'de söz konusu yeri bir oldubittiyle, yağ varilleri kullanarak sekiz saatliğine kapattı. Daha sonra, Florida'da bazı adaları pembe renkli yüzer bir örtüyle çevirmesi, Japonya'daki ve California'daki şemsiyeleri, Paris'teki Pont-Neuf'ü paketleyen uygulamalarıyla dikkatleri üzerine çekti.
Çevrilmiş Adalar, Biscayne Koyu, Miami, Florida, 1983
Ad:  surrounded-islands-by-christo-jeanne-claude.jpg
Gösterim: 1067
Boyut:  32.5 KB

Paketlenen parlamento binası

Reichstag Binası, Christo'nun amaçladığı en önemli projelerden biriydi. 23 yıllık bir düşün gerçekleşmesi için gerekli, yaklaşık 8 milyon dolarlık finansman, tümüyle Christo'nun bu projeyle ilgili çizimlerinin, kolajlarının ve maketlerinin satış gelirlerinden sağlanacaktı. İşin teknik yönü ve lojistiği bütün ayrıntılarıyla düşünülmüştü. Sarma işlemine 17 Haziran'da başlanıp 23 Haziran'da bitirilecekti ve örtüyü taşıyacak, cephenin 1-2 m açığında kalacak çelik konstrüksiyon için 200 demir işçisi çalışacaktı. Kaplanacak örtü, uzun araştırmalardan sonra seçilmişti. Sert kıvrımlar yapabilecek türden seçilen örtü, alüminyum tozuyla gümüş rengine getirilmiş, uygulanmadan önce her türlü hava ve ışık koşulunda denenmiş, rüzgardaki titreşimleri bile incelenmişti.
Almanya'nın eski Parlamento Binası Reichstag, 1995
Ad:  Reichstag.jpg
Gösterim: 1239
Boyut:  85.7 KB

Sık sık değişen hava koşullarına ve şiddetli rüzgâra karşın sekiz günde bitirilen çalışmada örtü malzemesi olarak alüminyum tozu kaplı 75.000 m² polipropilen, 8.000 m mavi propilen halat ve 200 ton çelik kullanıldı.
Sonuçta Berlin'deki eski Parlamento Binası sarılıp sarmalandı ve 25 Haziran-6 Temmuz arasında Berlinlilere ve Dünya kamuoyuna çok görkemli bir şekilde sunuldu. Bina bu kez, bir şelâleyi andırıyor ve içerisini tümüyle gizlemeyen yarı saydam görüntüsüyle yepyeni bir bütünlük oluşturuyordu.
Medyada büyük bir ilgi, onbinlerce turist. Ve yıllarca anlatılacak bir olay...
"Bu, sanat mıdır, değil midir?" sorusu tartışma konusudur. Bergson "sanat hayret değil, hayranlık uyandırmalıdır" der. Christo'nun yaptıkları hayranlıktan çok hayret uyandırıyor.

Geçim kaynağı Kolajlar
Uluslararası anlamda isimlerini ilk kez 1962 yılında duyuran sanatçıların yegane gelir kaynağı daha önce yaptıkları işlerle ilgili kolajlar. Dosya kağıdı boyundaki imzalı kolajlar 30 bin dolara, büyük boylar ise 600 bin dolara satılıyor. Christo güleryüzlü bir adam. Öncelikle bu projenin diğer projelerden farklı olarak daha özel, küçük ve insani ölçekli olduğunu söylüyor. Projelerinde çoğunlukla farklı tiplerde de olsa daima kumaş kullandığını çünkü kumaşın dinamik ve dokununca karşılık veren bir materyal olduğunu, ayrıca en ufak bir esintide bile hareketlendiğini anlatıyor. Christo, bugüne kadar yaptıkları tüm projelerde kullandıkları her türlü malzemenin yeniden işlenebilen malzemeler olmasına özellikle dikkat ettiklerini ve proje bitimiyle birlikte en ufak parçasına kadar tüm malzemenin endüstriyel amaçla yeniden çevirime sokulduğunu belirtiyor. "Her şeyden önemlisi kendimi tatmin etmeyi amaçlıyorum" dedikten sonra ekliyor:
"İnsanların kendilerine ve çevrelerine daha bilinçli yaklaşmalarına yardımcı olmaya çalışıyorum. Bir projeye başladığımda sonucunun nasıl olacağını tam olarak bilmiyorum. Her zaman kendi bütçemle çalışıyorum, bu özgürlüğüm için şart!"
Parkın değeri artacak
Central Park'taki 'Kapılar' olayına giriştikleri tarih ise 1979. Oysa New York Belediyesi izin vermediği için bu yıla kadar gerçekleşmemiş bu proje. Sanatsever milyarder belediye başkanı Michael Bloomberg'in yeşil ışıl yakmasıyla Christo ve eşi kolları sıvayıp işe koyulmuşlar.
2005 Şubat'ında New York-Central Park'ta 7503 adet safran rengi portal inşa ederek 20 yıllık bir projeyi hayata geçirmişler.
Kapılar (The Gates), New York City,2005
Ad:  thegates.jpg
Gösterim: 1079
Boyut:  61.1 KB

Açık havadaki sergide 7 bin 500 'kapı' var. Kapılarda kullanılan çelik 5 bin 290 ton. Çelik boruları kaplayan muşamba kılıfların uzunluğu 100 km. Kapıların toprağa çakılı temel levha sayısı 15 bin. Tüm yapıda kullanılan civata adedi 165 bin. Kapı tepesinden aşağıya sarkan safran perde dilimlerinin uzunluğu 185 bin km.
Christo 'Kapılar' sergisi için 2005 yılında şunları söylemiş:
"Parkta kapıları dolaşan izleyiciler kendilerini altın rengi bir tünelde yürüyormuş gibi hissedecek. Çevredeki binalardan bakıldığında ise rüzgarla hareket eden kumaşlar, karla kaplı parkın içinde akan altın rengi bir nehre benzeyecek. Kapıların rüzgarla dalgalanan kumaş bölümleri parkın organik yapısını, kumaş perdeyi taşıyan dikdörtgen vinil direkler ise şehrin geometrik silüetini temsil ediyor. Bu sergi Central Park'ın güzelliğiyle yarışmayacak, onun değerine katkıda bulunacak."
Diğer bazı önemli projeleri
  • 1969 - Paketlenmiş Sahil Şeridi, Avusturalya
Ad:  wrapped_coas.jpg
Gösterim: 1078
Boyut:  45.3 KB

  • 1972 - Vadi Perdesi (Valley Curtain), Colorado, ABD
Ad:  67.jpg
Gösterim: 1076
Boyut:  54.1 KB

  • 1997 - Ağaçlar, İsviçre
Ad:  Wrapped_trees.jpg
Gösterim: 1158
Boyut:  64.7 KB
Derlemedir.

Biyografi Konusu: Christo ve Jeanne-Claude nereli hayatı kimdir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!

Benzer Konular

19 Nisan 2017 / ThinkerBeLL Asker ww
5 Ocak 2012 / Ziyaretserrr Soru-Cevap
1 Ekim 2007 / Misafir Mimarlık
23 Kasım 2011 / ThinkerBeLL Sanat ww
15 Mart 2007 / Misafir Hayali Karakterler