Ziyaretçi
Kültürel Müzikoloji
Kültürel yapıda ve bu yapı içinde değişimlerle oluşan kavram ve değerlerin saptanmasıyla, toplumsal ve tarihsel değişmenin niteliği ortaya çıkar. İnsanın nasıl düşündüğü, duyduğu, yaptığı, istediği, kendisine nasıl baktığı, özünü nasıl gördüğü, değerlerini, isteklerini nasıl düzenlediği hususları kültürün öğeleridir.
Kültür kavramının tarihçesi uzun bir geçmişe dayanır. İlk yönelimler din ve mitolojiden gelmektedir. Hesiodosun şiirinde değişim ve kültürün zaman içindeki görünümleri üzerine ilk değerlendirmeleri yapmış olması kültür felsefesinin M.Ö.VIII. yüzyıllara götürülmesinde etken
olmuştur. Günümüze dek kültür olaylarını açıklama çabaları devam etmiştir.
Bir kültürel sistemin çözümlenmesi, sistem içindeki anlam ve değerlerin ortaya çıkarılmasıdır. Müzik, kültürün bir parçasıdır. Müzik ve kültürel sistem arasındaki denge ve dengesizliği çözümleme çalışmaları, toplumdaki felsefî temeli, ses sistemini, dil örgüsünü öğrenme ve
öğretmede ışık tutar. Elde edilen bulgular toplumsal ve müziksel davranışları düzenlemede yeni ölçütler oluşturabilir ve müziksel değişme ile toplumsal değişme arasındaki ilişkiyi kavramada katkı sağlayabilir.
Ses, müzik ve konuşma bir davranış oluşturur. Davranış ve konuşma, iletişimi güçlendirir, bir bütün olarak insanları ortak duygu ve düşünce etrafında toplayabilir ya da ayırabilir. Bu özellikler, düşünürlerin ilgisini müzik ve sosyal yapıya çekmiştir. Ancak, bakış açısına göre bazıları müziğinin gücünü, işlevini, etkisini, eğitimdeki yerini, toplumsal yönünü, kişi ve toplum ruhunu ve benzeri özellikleri temel alarak tanımlamaya çalışmışlardır. Kimileri sanat açısından yola çıkarak müziği, yaratı ortaya koyma olarak tanımlamaya çalışmışlardır.
Belli bir yeteneğe erişmiş olma yoluyla, müziğin kendi iç değerlerini, yasalarını, özgürce biçimlemeye ve eserlerle insanı ölümsüzleştirmeye yönelik yaratıcı gücünü temel almışlardır. Bunlar müziğin hem sanat hem de bilim olarak değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.
Geçen yüzyılın başlarında, sistematik müzikolojinin bir alt dalı olarak başlayan ve antropoloji tarafından geliştirilen kavramları kullanan etnomüzikoloji, bir insan bilimi ( antropoloji) olarak gelişmiştir. Antropolojinin müzikle ilgili dalına ya da müzik bilimlerinin kültürle ilgii alt dalına bugün etnomüzikoloji veya Kültürel müzikoloji adı verilmektedir. Etnomüzikoloji, müziğin anlam ve değeri ile birlikte müzik hakkındaki her şei içerir. Ancak, etnomüzikoloji çoğunlukla, müzik türünün kültür içinde anlamını ve müziksel aktivitenin toplumdaki değerini inceleyen bir bilim dalı sayılır. 1950 yılında karşılaştırmalı müzikolojinin yerini alan etnomüzikoloji bugün de yaygın olarak kullanılmaktadır. Gilbert Chase 1972 yılında müzikolojide sosyokültürel yaklaşım içim kültürel antropolojiyle analoji oluşturan kültürel müzikoloji terimini önermiştir. Kapsamı günümüzde bile tartışılan etnomüzikoloji disiplini için 1998 yılında ABD Etnomüzikoloji Derneğince sosyomüzikoloji terimi önerildiyse de o da benimsenmemiş, ortak ve kesin bir tanım içim uyuşmazlık giderilememiştir.
Ayten Kaplan'dan kısaca alıntıdır..
Sponsorlu Bağlantılar
Kültür kavramının tarihçesi uzun bir geçmişe dayanır. İlk yönelimler din ve mitolojiden gelmektedir. Hesiodosun şiirinde değişim ve kültürün zaman içindeki görünümleri üzerine ilk değerlendirmeleri yapmış olması kültür felsefesinin M.Ö.VIII. yüzyıllara götürülmesinde etken
olmuştur. Günümüze dek kültür olaylarını açıklama çabaları devam etmiştir.
Bir kültürel sistemin çözümlenmesi, sistem içindeki anlam ve değerlerin ortaya çıkarılmasıdır. Müzik, kültürün bir parçasıdır. Müzik ve kültürel sistem arasındaki denge ve dengesizliği çözümleme çalışmaları, toplumdaki felsefî temeli, ses sistemini, dil örgüsünü öğrenme ve
öğretmede ışık tutar. Elde edilen bulgular toplumsal ve müziksel davranışları düzenlemede yeni ölçütler oluşturabilir ve müziksel değişme ile toplumsal değişme arasındaki ilişkiyi kavramada katkı sağlayabilir.
Ses, müzik ve konuşma bir davranış oluşturur. Davranış ve konuşma, iletişimi güçlendirir, bir bütün olarak insanları ortak duygu ve düşünce etrafında toplayabilir ya da ayırabilir. Bu özellikler, düşünürlerin ilgisini müzik ve sosyal yapıya çekmiştir. Ancak, bakış açısına göre bazıları müziğinin gücünü, işlevini, etkisini, eğitimdeki yerini, toplumsal yönünü, kişi ve toplum ruhunu ve benzeri özellikleri temel alarak tanımlamaya çalışmışlardır. Kimileri sanat açısından yola çıkarak müziği, yaratı ortaya koyma olarak tanımlamaya çalışmışlardır.
Belli bir yeteneğe erişmiş olma yoluyla, müziğin kendi iç değerlerini, yasalarını, özgürce biçimlemeye ve eserlerle insanı ölümsüzleştirmeye yönelik yaratıcı gücünü temel almışlardır. Bunlar müziğin hem sanat hem de bilim olarak değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.
Geçen yüzyılın başlarında, sistematik müzikolojinin bir alt dalı olarak başlayan ve antropoloji tarafından geliştirilen kavramları kullanan etnomüzikoloji, bir insan bilimi ( antropoloji) olarak gelişmiştir. Antropolojinin müzikle ilgili dalına ya da müzik bilimlerinin kültürle ilgii alt dalına bugün etnomüzikoloji veya Kültürel müzikoloji adı verilmektedir. Etnomüzikoloji, müziğin anlam ve değeri ile birlikte müzik hakkındaki her şei içerir. Ancak, etnomüzikoloji çoğunlukla, müzik türünün kültür içinde anlamını ve müziksel aktivitenin toplumdaki değerini inceleyen bir bilim dalı sayılır. 1950 yılında karşılaştırmalı müzikolojinin yerini alan etnomüzikoloji bugün de yaygın olarak kullanılmaktadır. Gilbert Chase 1972 yılında müzikolojide sosyokültürel yaklaşım içim kültürel antropolojiyle analoji oluşturan kültürel müzikoloji terimini önermiştir. Kapsamı günümüzde bile tartışılan etnomüzikoloji disiplini için 1998 yılında ABD Etnomüzikoloji Derneğince sosyomüzikoloji terimi önerildiyse de o da benimsenmemiş, ortak ve kesin bir tanım içim uyuşmazlık giderilememiştir.
Ayten Kaplan'dan kısaca alıntıdır..

Kültürel Müzikoloji
