Arama

Türkiye ve Avrupa Birliği - Sayfa 2

Güncelleme: 13 Ekim 2006 Gösterim: 22.214 Cevap: 27
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ekim 2005       Mesaj #11
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Avrupa Birliği 5'inci kez genişliyor

Sponsorlu Bağlantılar
Fransa, Almanya, İtalya, Belçika, Hollanda ve Lüksemburg'un 1957'de temelini attıkları Avrupa Birliği, kuruluşundan beri beşinci kez genişlemeye hazırlanıyor.


2004'te 10 yeni üyeyi Birliğe katacak genişleme sürecindeki önemlitarihler şöyle sıralanıyor:

-1973: Danimarka, İrlanda ve İngiltere,
-1981: Yunanistan,
-1986: Portekiz ve İspanya,
-1995: Avusturya, Finlandiya ve İsveç AB'ye katıldı.
-Norveç, 1972 ve 1994'te yapılan referandumlarla AB üyeliğini reddetti.

BEŞİNCİ GENİŞLEME SÜRECİ

1989'da Berlin Duvarı yıkıldı
-Aralık 1991: Macaristan ve Polonya ile ilk ortaklık anlaşmaları imzalandı. Diğer ortaklık anlaşmalarının imzalanması 1996'ya kadar devam etti. Türkiye ile 1963'te ortaklık anlaşması imzanırken, 1970'teMalta, 1972'de de Kıbrıs Rum kesimiyle ortaklık anlaşmaları imzalandı.
-Haziran 1993: Kopenhag'da yapılan zirvede aday ülkelerin uymalarıgereken temel kriterler tanımlandı. Bu kriterler, insan hakları ve demokrasiye saygı, kurumların istikrarı, serbest pazar ekonomisine sahip olma ve rekabet gücüyle ayakta kalabilme gibi özetlenirken, AB'nin Doğu'ya doğru genişlemesi teoride somut bir perspektif kazanmış oldu.
-Mart 1998: Çek Cumhuriyeti, Estonya, Macaristan, Polonya, Slovenya ve Kıbrıs Rum kesimi ile üyelik müzakereleri başladı.
-Aralık 1999: Helsinki zirvesinde Türkiye'ye aday ülke statüsü verildi.
-Şubat 2000: Bulgaristan, Letonya, Litvanya, Malta, Romanya ve Slovakya ile üyelik müzakereleri başladı.
-Aralık 2001: Belçika'nın Laeken kentindeki zirvede 10 aday ülkenin 2004'te tam üye olabilmeleri için müzakereleri Aralık 2002'de tamamlamaları öngörüldü. Bu ülkeler; Polonya, Macaristan, Litvanya, Letonya, Estonya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Slovenya, Malta ve KıbrısRum kesimi olarak açıklandı. Çok geç kalan Romanya ve Bulgaristan'ın ise daha sonraki tarihte ele alınması kararlaştırıldı.
-Ekim 2002: Brüksel'deki zirvede Laeken zirvesinde belirlenen 10 ülkenin siyasi kriterleri yerine getirdikleri, ekonomik kriterleri ise2004'te tam üye olabilecekleri şekilde yerine getirmekte oldukları belirtildi.

-Aralık 2002: Kopenhag'da 12-13 Aralık'ta yapılacak zirveye kadar 10 aday ülkenin üyelik müzakerelerinin tamamlanması öngörüldü.

TÜRKİYE

Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, 4 Aralık'ta Almanya BaşbakanıGerhard Schröder ve 5 Aralık'ta AB dönem başkanı Danimarka'nın Başbakanı Anders Fogh Rasmussen ile yaptığı görüşmelerden sonra, Türkiye ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, 2004 Aralık ayına kadar Türkiye'nin bütün kriterleri yerine getirmesini bekleyeceklerini, Ankara'nın bu kriterleri yerine getirmesi halinde 2005 Temmuz ayında Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasını istediklerini söyledi.


Kaynak : hurriyet.com.tr

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ekim 2005       Mesaj #12
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Türkiye-AB ilişkileri kronolojisi
1959
Sponsorlu Bağlantılar
31 Temmuz: Türkiye, AET ye ortaklık için başvurdu.
11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi, Ankara ve Atina nın Ortaklık başvurularını kabul etti.
28-30 Eylül: Avrupa Toplulukları Komisyonu ile Türkiye arasındaki ilk hazırlık görüşmesi yapıldı.


1963
12 Eylül: Türkiye ile AET yi Gümrük Birliği ne götürecek ve tam üyeliği sağlayacak olan Ortaklık Anlaşması (Ankara Anlaşması) imzalandı.
12 Eylül: I. Mali Protokol imzalandı.

1964
1 Aralık: Türkiye-AET Ankara Anlaşması yürürlüğe girdi. Birinci Ortaklık Konseyi toplantısı yapıldı.

1966
16-17 Mayıs: Birinci Türkiye-AET Karma Parlamento Komisyonu Brüksel de toplandı.

1968
9 Aralık: Katma Protokol görüşmeleri başladı.


1970
26 Ekim: İlk Gümrük İşbirliği Komitesi toplantısı yapıldı.
19 Kasım: Ortaklık Konseyi nde Katma Protokol metni kabul edildi.
23 Kasım: Katma Protokol Brüksel de imzalandı.
23 Kasım: II. Mali Protokol imzalandı.


1971
5 Temmuz: Katma Protokol, TBMM de 69 a karşı 149 oyla kabul edildi.
22 Temmuz: Senato, Katma Protokol ü kabul etti.
1 Eylül: Katma Protokol ün ticari hükümleri Geçici Anlaşma ile yürürlüğe konuldu.

1972
13 Ocak: Ortaklık Anlaşması nın Topluluğa katılacak yeni ülkelerce de kabulünü sağlayacak Türkiye - AET müzakereleri başladı.
20 Temmuz: Ortaklık Konseyi, 1.9.1972 tarihinde sona erecek olan Geçici Anlaşma süresini yıl sonuna kadar uzattı.

1973
1 Ocak: Katma Protokol yürürlüğe girdi. Birinci gümrük indirimi ve konsolide liberasyon listesi uyumu yapıldı.
21 Mayıs: Türkiye - AET genişleme görüşmeleri mutabakat ile sonuçlandı.
30 Haziran: I. Genişleme Anlaşması (Tamamlayıcı Protokol) Ankara da imzalandı.


1974
1 Ocak: Tamamlayıcı Protokol ile ilgili geçici anlaşma yürürlüğe kondu.

1976
1 Ocak: Türkiye, Katma Protokol den kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirerek ikinci gümrük indirimi ve konsolide liberasyon listesi uyumunu gerçekleştirdi.

1977
12 Mayıs: III. Mali Protokol Brüksel de imzalandı.
1 Temmuz: Topluluk tarafindan Türkiye ye tanınan yeni tarım tavizleri yürürlüğe kondu.

1978
4-11 Ekim: Türkiye, Dördüncü Beş Yıllık Plan süresince yükümlülüklerinin dondurulması ve aynı dönem için yaklaşık 8 milyar dolarlık yardım yapılması talebinde bulundu.
30 Ekim: III. Mali Protokol ün onay işlemleri tamamlandı.

1980
30 Haziran: Ortaklık Konseyi tarım ürünlerinin tamamına yakın bir kısmında Türkiye ye uygulanan gümrük vergilerinin 1987 yılına kadar sıfıra indirilmesini kararlaştırdı. (1/80 sayılı Karar)

1981
25 Mart: Milli Güvenlik Konseyi, AT na tam üyelik başvurusu yapmak üzere hazırlıkların başlatılması kararı aldı.

1982
22 Ocak: Avrupa Topluluğu, Türkiye ile ilişkilerini dondurma kararı aldı.

1986
16 Eylül: Türkiye - AET Ortaklık Konseyi toplandı. Böylece 12 Eylül 1980 tarihinden itibaren dondurulmuş bulunan Türkiye-AET ilişkilerinin canlandırılması süreci başladı.

1987
14 Nisan: Türkiye, AT ye, Roma Antlaşması nın 237 nci, AKÇT Antlaşması nın 98 inci ve EURATOM Antlaşması nın 205 inci maddelerine istinaden tam üye olmak üzere müracaat etti.
27 Nisan: Türkiye nin tam üyelik talebi Topluluk Bakanlar Konseyi tarafindan incelenmek üzere Komisyon a havale edildi.

1988
7 Kasım: Türkiye -AET arasındaki ticari ve iktisadi sorunların ele alınması amacıyla oluşturulan Ad- Hoc Komite, birinci toplantısını gerçekleştirdi.
20-21 Aralık: Ad-Hoc Komite ikinci kez toplandı ve Türkiye, 1978 yılında askıya aldığı yükümlülüklerini yerine getirmek üzere, hızlandırılmış bir takvimi Topluluğa verdi ve bu takvime işlerlik kazandırdı.

1989
18 Aralık: AT Komisyonu, Türkiye nin tam üyelik başvurusu konusundaki Görüş ünde (Avis), Topluluğun, kendi iç pazarını tamamlayabilme sürecinden önce (1992) yeni bir üyeyi kabul edemeyeceği ve Türkiye nin katılmadan önce, ekonomik, sosyal ve siyasal alanda gelişmesine ihtiyaç duyulduğu hususlarına yer verdi.

1990
6 Haziran: Topluluklar Komisyonu, Türkiye ile her alanda işbirliğinin başlatılması ve hızlandırılması konusundaki önlemleri içeren bir İşbirliği Paketi ni hazırlayarak Konsey in oluruna sundu.

1991
30 Eylül: Ortaklık Konseyi 1986 yılından sonra ilk kez toplandı.
6 Aralık: Ortaklık Konseyi gibi bir ortaklık organı olan Türkiye - AT Ortaklık Komitesi de 1986 dan sonra ilk kez toplandı.

1992
21 Ocak: Türkiye - AT arasında bir Teknik İşbirliği Programı imzalandı.
9 Kasım: Türkiye - AT Ortaklık Konseyi nin 33 üncü dönem toplantısı yapıldı.
3 Aralık: Türkiye - AT ilişkilerinin yürütülmesinde ortaya çıkan ticaret ve gümrüklerle ilgili teknik sorunların çözümü için kurulmuş olan ve 12 Kasım 1982 den beri toplanamayan Gümrük İşbirliği Komitesi, 10 uncu dönem toplantısını gerçekleştirdi.

1993
24-25 Şubat: 9 Kasım 1992 tarihli Ortaklık Konseyi nde, Ortaklık Komitesi gözetimi altında çalışması kararlaştırılan teknik komitelerden Gümrük Birliği Alt Komitesi toplantısı Brüksel de yapıldı.
15 Temmuz: Avrupa Parlamentosu PKK yı bir terör örgütü olarak kınadı.
11-13 Eylül: Türkiye ile AT Komisyon ve Konsey yetkilileri arasında işbirliğini geliştirici önemli görüşmeler yapıldı.

1994
Temmuz: AT Komisyonu, Gümrük Birliği nin, Türkiye-AT arasında 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması nda belirtildiği şekilde gerçekleşmesini sağlayıcı ilkeleri tespit etti.

1995
6 Mart: Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği nin gerçekleştirilmesi ile ilgili ve Gümrük Birliği döneminde uygulanacak usul, esas ve süreleri belirleyen 1/95 ve 2/95 sayılı kararlar Ortaklık Konseyi nin 36 ncı dönem toplantısında kabul edildi.
30 Ekim: Ortaklık Konseyi, 1/95 sayılı Gümrük Birliği Kararı çerçevesinde, Türkiye nin Gümrük Birliği nin iyi işlemesi için gerekli teknik koşulları yerine getirdiğini tesbit eden 37 nci toplantısını gerçekleştirdi.
13 Aralık: 1/95 Sayılı Türkiye-AB Ortaklık Konseyi Kararı Avrupa Parlamentosu tarafindan onaylandı (343 Kabul, 149 Red, 36 Çekimser).
21 Aralık: AB ile Türkiye arasinda, AKÇT ürünlerini kapsayan Serbest Ticaret Anlaşması parafe edildi.

1996
1 Ocak: Türkiye, AB ile entegrasyonunda 22 yıl süren Geçiş Dönemi ni 31 Aralık 1995 tarihinde tamamlayarak, 1.1.1996 tarihi itibariyle, tam üyelik sürecinde Son Dönem e, sanayi ürünlerinde ve işlenmiş tarım ürünlerinde sağlanan Gümrük Birliği ile girdi.
7-15 Şubat: AT Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu Türkiye-Yunanistan arasındaki Kardak (İmnia) adası nedeni ile yaşanan sorunun barışçı yollardan çözümü çağrısında bulundu.
19 Şubat: Gümrük Birliği Ortak Komitesi 1 inci dönem toplantısı yapıldı.
24-26 Nisan: AT Komisyon ve Konsey yetkilileri Türk Cumhurbaşkanı ve Başbakanı nı ziyaret ederek görüş alışverişinde bulundu.
4 Haziran: Türk Başbakanı, AT Komisyon Başkanı nı Brüksel de ziyaret ederek insan hakları ve terörist faaliyetler hakkında görüşmelerde bulundu.
25 Temmuz: Türkiye-AB AKÇT Anlaşması Brüksel de imzalandı.
1 Ağustos: Türkiye-AB AKÇT Anlaşması TCRG de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
30 Ekim: AT Komisyonu hazırlamış olduğu raporda, Türkiye-AT Gümrük Birliği ilişkisinin son derece başarılı biçimde gerçekleşmekte olduğunu vurguladı. Fakat raporda, Türkiye nin ekonomik ve demokratik reformlar açısından aynı başarıyı
gösteremediği; insan hakları ihlallerinin devam ettiği belirtildi.
13-14 Aralık: Dublin de gerçekleştirilen Avrupa Zirvesi nde, AT nin Türkiye ile ilişkilerini daha da geliştirmesinin önemine değinilmekle birlikte; insan hakları konusu ile Kıbrıs ve Ege sorunlarının da altı çizildi.

1997
14-16 Nisan: Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu 40 ıncı dönem toplantısı yapıldı.
29 Nisan: Türkiye-AT Ortaklık Konseyi Lüksemburg da toplandı; Konsey Başkanı Türkiye nin AT üyeliğine ehil olduğunu ve diğer tam üyeliğe başvuran ülkelerle birlikte, aynı kriterler altında değerlendirileceğini vurguladı.
30 Mayıs: Gümrük İşbirliği Komitesi nin 19 uncu dönem toplantısı yapıldı.
15 Temmuz: AT Komisyonu Daha Güçlü ve Daha Geniş bir Birlik için Gündem 2000 isimli bir rapor yayımladı. Bu raporda, tam üyelik başvurusu yapan 10 Doğu ve Merkezi Avrupa ülkesi ile Kıbrıs ın, Avrupa Birliği ne katılabilme konumları incelendi.
15 Temmuz: AT Komisyonu, Türkiye-AT ilişkilerinin Gümrük Birliği ilişkisinin ötesinde daha da geliştirilmesi dileği ve önerisini içeren bir karar aldı.
17 Temmuz: Avrupa Parlamentosu, Türkiye nin Kuzey Irak ta, yaptığı askerî manevraları eleştiren bir karar aldı.
23 Temmuz: Gümrük Birliği Ortak Komitesi 6 ncı dönem toplantısı yapıldı.
30 Ekim - 27 Kasım: AT Konsey ve Komisyon yetkilileri Türkiye ye resmi ziyaretlerde bulundu.
21 Kasım: Türkiye - AT Gümrük İşbirliği Komitesi, 20. Dönem toplantısını gerçekleştirdi.
5 Aralık: Türkiye insan hakları, Kıbrıs, Ege gibi başlıkları içeren siyasî konuları AT ile hiçbir şekilde görüşmeyeceğini; ilişkisini Gümrük Birliği çizgisinde sürdüreceğini bildirdi.
12-13 Aralık: Avrupa Birliği nin Lüksemburg ta gerçekleştirdiği devlet ve hükümet başkanları zirvesi sonucunda Çek Cumhuriyeti, Slovak Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya, Slovenya, Romanya, Bulgaristan, Litvanya, Letonya, Estonya ve Kıbrıs Rum Yönetimi tam üyelik için aday ülkeler olarak belirlendi. Türkiye ise aday ülkeler arasında zikredilmedi, tam üyeliğe ehil olduğu teyid edildi.

1998
1 Ocak: Türkiye ile AB arasında karşılıklı tarım tavizlerine ilişkin 1/98 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı yürürlüğe girdi.
21 Ocak: Türkiye-AT Ekonomik ve Sosyal Karma İstişare Komitesi Brüksel de toplandı.
3 Mart: Türkiye-AB ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik olarak AB Komisyonu tarafından hazırlanan European Strategy for Turkey başlıklı belge açıklandı.
12 Mart: AB üyesi devletler ile tam üyeliğe aday 11 devlet Londra da Avrupa Konferansı çerçevesinde toplandı. Türkiye nin kendi seçimi nedeni ile katılmadığı toplantıda, Fransa, Belçika ve İngiltere devlet ve hükümet başkanları; Türkiye nin, Avrupa nın geleceğinin bir parçası olduğunu ve bu tür toplantılarda Türkiye yi de görmek istediklerini vurguladı.
20-22 Nisan: Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu 42 nci dönem toplantısı yapıldı.
27 Nisan: İngiltere Dışişleri Bakanı nın başkanlığında toplanan AB Konseyi, 25 Mayıs 1998 tarihinde yapılması öngörülen Türkiye-AB Ortaklık Konseyi toplantısını da gündeme aldı ve stratejinin uygulanması gereği vurgulandı. Yunanistan Dışişleri Bakanı, vetosunu sürdüreceğini beyan etti.
25 Mayıs: Türkiye-AB Ortaklık Konseyi, Türkiye nin, ilişkilerin seyrinden duyduğu memnuniyetsizlik nedeni ile toplanmadı.
24 Haziran: Avrupa Parlamentosu Türkiye ile siyasî diyaloğun yeniden başlatılmasını vurgulayan bir raporu kabul etti.
22 Temmuz: Türkiye, AB politikasının özünü oluşturacak şekilde hazırlamış olduğu Türkiye AB ilişkilerini Geliştirme Stratejisi başlıklı raporunu bir nota eşliğinde, AB Komisyonu ve dönem başkanlığına (Konsey e) gönderdi.
16 Eylül: Avrupa Parlamentosu nun muhafakazar kanadından milletvekili McMillan Scott un Türkiye-AB ilişkilerini konu alan raporu Avrupa Parlamentosu nda tartışıldı.
22 Ekim: AB Komisyonu, Yunanistan vetosu nedeniyle engellenen mali desteğin verilebilmesi ve Türkiye için Avrupa Stratejisi nin uygulamaya sokulabilmesi amaçlarıyla yeni bir mali işbirliği önerisi sundu.
4 Kasım: AB Komisyonu tarafından hazırlanan ve AB ye üyelik için belirlenmiş olan Kopenhag kriterleri ışığında kaydedilen gelişmelere ilişkin Komisyon görüşlerini içeren İlerleme Raporu yayımlandı.
23 Kasım: Avrupa Birliği Konsey Dönem Başkanlığı adına Avusturya, yasadışı bölücü terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ın İtalya tarafından Türkiye ye iadesi hususunda, AB nin İtalya ile dayanışma içinde bulunduğunu belirten bir deklarasyon yayımladı.
10 Aralık: TC heyeti ile Avusturya nın Konsey Dönem Başkanlığı nı yaptığı AB heyeti arasında ikinci kez adalet ve içişleri konularında işbirliği toplantısı Ankara da gerçekleştirildi.
18 Aralık: AB Komisyonu, Türkiye deki beş ekonomik ve sosyal amaçlı proje için toplam 133 milyon ECU tutarındaki yardımın MEDA fonlarından Türkiye ye aktarılması için gereken onayı verdi.

1999
1 Ocak: Türkiye Pan Avrupa Menşe Kümülasyonu sistemine dahil oldu.
18 Ocak: Göç ve sığınma hakkı konularında Avrupa Birliği ne egemenlik devrine imkân veren anayasa değişikliğini gerçekleştirdi.
26 Ocak: Türkiye deki insan hakları ihlallerini öne sürerek iki yıldan beri Türk öğrencilerin AB nin eğitim ve gençlik programlarından yararlanmasını önleyen Avrupa Parlamentosu nun Kültür, Eğitim ve Gençlik Komisyonu görüş değişikliğine gitti ve bu konuda Türkiye ye yeşil ışık yakan Alman Parlamenter Renate Heinish ın raporunu kabul etti.
23 Şubat: Türkiye-AKÇT Ortak Komitesi nin Çalışma Usulleri nin kabul edildiği ilk toplantısı yapıldı.
24 Şubat: Öğrenci ve öğretim elemanlarının eğitimi ve değişimi amacına hizmet eden AB nin Socrates ve Avrupa Gençliği programlarına Türkiye nin de katılımı konusunda Avrupa Parlamentosu nda yapılan oylamada, büyük bir çoğunlukla olumlu karar alındı. (Ancak bu konudaki nihai karar yetkisi Konsey in olacaktır.)
26 Şubat: Türkiye-AB Gümrük Birliği Ortak Komitesi nin 8 inci toplantısı yapıldı.
28 Şubat: AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi ve gümrük birliğinin derinleştirilmesi amacını taşıyan Türkiye için Avrupa Strateji sinin hayata geçirilmesi amacıyla yapılan teknik görüşmelerin üçüncüsü Bonn da gerçekleştirildi.
4-5 Mart: AB ye dahil 15 ülkenin Tarım Bakanları Berlin de yapılan Avrupa Konseyi çerçevesinde toplanarak, Ortak Tarım Politikası reformu üzerinde büyük oranda uzlaştılar ve tarım harcamalarına bütçeden ayrılan miktarın azaltılması ve bunun oranları hususunda görüş birliğine ulaştılar.
9 Mart: Türkiye deki ve AB deki ekonomik ve sosyal çevrelerin entegrasyon sürecinde birbirini tanıması ve anlamasına yönelik diyalog ortamının yaratılmasını amaçlayan ECOSOC Karma İstişare Komitesi nin, 7 nci toplantısı Brüksel de yapıldı.
1 Mayıs: Amsterdam Antlaşması yürürlüğe girdi. 2 Ekim 1997 tarihinde 15 AB ülkesi tarafından imzalanan ve üye devletlerin onay sürecini geçen Amsterdam Antlaşması, 1 Mayıs 1999 tarihinden itibaren, AB ye dahil tüm devletlerde uygulanmaya başlandı.
8 Temmuz: Türkiye-AKÇT Ortak Komitesi nin ikinci toplantısında Türkiye-AKÇT Serbest Ticaret Anlaşması nın Menşe Protokolü nde Türkiye nin 1 Ocak 1999 tarihi itibariyle Pan-Avrupa Menşe Kümülasyonu Sistemi ne dahil olması çerçevesinde gerekli değişiklikler yapıldı.
4-5 Eylül: Finlandiya da yapılan AB Dışişleri Bakanları toplantısında, deprem nedeni ile tekrar gündeme gelen Türkiye ile mali işbirliği konusu ve AB nin genişlemesi bağlamında Türkiye nin adaylığı ele alındı.
13 Ekim: AB Komisyonu tarafından hazırlanan ve AB ye üyelik için belirlenmiş olan Kopenhag kriterleri ışığında kaydedilen gelişmelere ilişkin Komisyon görüşlerini içeren ikinci İlerleme Raporu yayımlandı.
26 Ekim: Adalet Divanı tarafından üye ülkelerdeki silahlı kuvvetlerin idaresi ve organizasyonu ile ilgili alınan kararlarda, kadın erkek eşitliğinin gözetilmesine dair bir karar verildi.
11-12 Aralık: Helsinki de gerçekleştirilen Avrupa Konseyi Zirve Toplantısı nda Türkiye ye adaylık statüsü tanındı.
13 Aralık: Türkiye-AB Gümrük İşbirliği Komitesi 24 üncü dönem toplantısı yapıldı.

2000
24-25 Ocak: Avrupa Birliği ve Türk heyetleri arasında Adalet ve İçişleri konularında katılım ortaklığı stratejisi ile malî yardımları saptama amaçlı görüşmeler gerçekleştirildi.
23-24 Mart: AB Konseyi Olağanüstü Zirvesi Dönem Başkanı
5-6 Haziran: Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu nun 45. Dönem Toplantısı yapıldı.
13 Haziran: Türkiye-AB Gümrük İşbirliği Komitesi nin 25 inci dönem toplantısı yapıldı.
4 Temmuz: Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, 4 Temmuz 2000 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 4587 sayılı Kanun la, Başbakanlığa bağlı olarak kuruldu. Kanuna göre amaç, Türkiye nin Avrupa Birliği üyeliğine hazırlanmasına yönelik faaliyetler çerçevesinde kamu kurum ve kuruluşlarının yapacakları hazırlık ve çalışmalarda iç koordinasyon ve uyumun plân ve programlara uygun olarak yönlendirilmesi ve yürütülmesini sağlamaktı. Avrupa Birliği Genel Sekreterliği görevine ise Büyükelçi Volkan Vural atandı.
26 Temmuz: Avrupa Komisyonu, Türkiye için 450 milyon EURO tutarında bir kredi finansman paketini onayladı. (Türkiye ye yönelik bir özel eylem programı şeklinde olacak 450 milyon EURO tutarındaki bu finansman 2000-2004 döneminde Avrupa Yatırım Bankası tarafından idare edilecektir.)
18-28 Eylül: AB Komisyonu ndan bir heyet, Adalet ve İçişleri konusunda Türkiye nin kaydettiği gelişmeleri izlemek üzere 10 günlük inceleme ziyaretinde bulundu.
13 Ekim: Avrupa Komisyonu Türkiye için 3. İlerleme Raporu nu açıkladı.
17-18 Ekim: Türkiye ile AB arasında Hizmetler ve Kamu Alımları alanlarında müzakerelere başlandı.
8 Kasım: AB Komisyonu Türkiye hakkındaki İlerleme Raporları ndan 3 üncüsünü, Katılım Ortaklığı Belgesi Taslağı nı ve Genişleme Stratejisi ni açıkladı.
15 Kasım: Türkiye nin ekonomik ve sosyal reform programını desteklemek amacıyla AB Komisyonu MEDA programı çerçevesinde 150 milyon EURO tutarında olan ve 2001 yılı içerisinde ödenmesi tamamlanacak olan bir hibe yardımına onay verdi.
21-22 Kasım: Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu nun 46 ncı toplantısı yapıldı.
4 Aralık: Genel İşler Konseyi Türkiye için Katılım Ortaklığı taslağını kabul etti.
7-9 Aralık: Nice te toplanan Avrupa Konseyi, Nice Antlaşması nı kabul ederek, üye ülkelerin genişleme sürecinde AB kurumlarındaki temsil güçlerinde değişikliğe gitti.

2001
4 Ocak: AB Konseyi Türkiye ye 2001-2003 yılları içinde verilecek olan toplam 135 milyon EURO tutarındaki hibeyi onayladı.
18-19 Ocak: Hizmetler ve Kamu Alımları müzakerelerinin ikinci turu gerçekleştirildi.
26 Şubat: Katılım Ortaklığı na ilişkin usuller ile Katılım Ortaklığı çerçevesinde ülkemizin alacağı yardımların temelini oluşturacak Çerçeve Yönetmelik, Genel İşler Konseyi nin toplantısında kabul edildi.
8 Mart: AB Bakanlar Konseyi, Türkiye için Katılım Ortaklığı Belgesi ni kabul etti.
19 Mart: TBMM Topluluk Müktesebatının Üstlenilmesine İlişkin Türkiye Ulusal Programı nı kabul etti.
26 Haziran: Türkiye-AB Ortaklık Konseyi nin 40 ıncı dönem toplantısı yapıldı.
26-27 Haziran: Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu nun 47 nci toplantısı yapıldı.
2-3 Temmuz: AB-Türkiye Gümrükler, Vergilendirme, Uyuşturucu ve Kara Para Aklama Alt Komite Toplantısı Ankara da gerçekleştirildi.
5 Eylül: Avrupa Birliği Parlamentosu, Kıbrıs konusunda Jacque Paas tarafından hazırlanan raporu kabul etti. Raporda Kıbrıs ta bir çözümün bulunamayışının sorumlusu olarak Türkiye gösterilirken, 2004 yılında bir çözüm olmasa dahi Kıbrıs ın üyeliğinin gerçekleşeceği belirtilmişti.
13 Kasım: 4 üncü İlerleme Raporu yayınlandı.
14-15 Aralık: Avrupa Konseyi Belçika nın Leaken kentinde toplandı. Zirvenin sonucunda Türkiye nin katılım müzakerelerine yaklaştığı ve AB nin geleceği ile ilgili konvansiyon çalışmalarına katılacağı ilan edildi.

2002
21-22 Haziran: Seville zirvesinde devlet ve hükümet başkanları Türkiye nin gerçekleştirdiği reformların memnuniyet verici olduğunu vurguladılar. Liderler yapılan reformların yürürlüğe sokulmasının Türkiye nin üyelik perspektifini pekiştireceğini hatırlattılar.
3 Ağustos: 14 madden oluşan III. Uyum Paketi yürürlüğe girdi. TBMM de kabul edilen yasayla, savaş ve yakın savaş tehdidi dışında idam cezası kaldırıldı, Kürtçe de dahil farklı anadil ve lehçede yayına izin verildi, anadilde öğrenim serbest bırakıldı, azınlık vakıflarına gayrimenkul edinme, kendi taşınmazları üzerinde tasarrufta bulunma hakkı tanındı.
8 Ağustos: Cumhurbaşkanı Sezer, Avrupa Birliği ne uyum yasa paketini onayladı.
11 Ağustos: Kopenhag siyasi kriterleri ile Anayasa ya uyum çerçevesinde hazırlanan ve çeşitli yasalarda değişiklik öngören yasa tasarısının, yürütme ve yürürlük maddeleri dışındaki tüm maddeleri, TBMM Genel Kurulu nda kabul edildi.
9 Ekim: Avrupa Komisyonu AB ye aday 13 ülke hakkında birer ilerleme raporu yayınladı. İlerleme raporuyle birlikte aday ülkelerle ilişkilerin geleceğini belirlemek için üye ülkelere önerilerde bulunuldu. Komisyon, Türkiye nin gerçekleştirdiği Anayasa değişiklikleri ile AB uyum paketinin Kopenhag kriterlerine doğru önemli adımlar olduğunu belirtti.
24-25 Ekim: Olağanüstü Brüksel zirvesinde AB ye üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları Avrupa Komisyonu nun ilerleme raporunda belirttiği reformlardan duydukları memnuniyeti dile getirdiler ve Türkiye nin katılım müzakerelerine yaklaştığı vurgulandı. Türkiye nin reformlara devam etmesi gerektiğini belirten sonuç bildirgesinde, Kopenhag zirvesinde, Avrupa Komisyonu nun ilerleme raporunu esas alarak, Helsinki ve Seville zirvelerinin sonuç bildirgesinde belirtilen görüş ışığında, Türkiye nin adaylığının bir sonraki aşaması konusunda karar alacaklarını bildirildi.
28 Ekim:Avrupa Anayasası taslağı Avrupa Konvansiyonu nun genel oturumunda Başkan Valéry Giscard d Estaing tarafından sunuldu.
12-13 Aralık:Kopenhag Avrupa Konseyi Zirvesi sonucunda 10 aday ülkenin 1 Mayıs 2004 itibariyle üye olmaları kararı verildi. Zirve nin Sonuç Bildirgesi nin Türkiye bölümünde Konsey in 2004 yılı İlerleme Raporu ve Komisyon un görüşleri ışığında, Aralık 2004 tarihli Zirve de Türkiye nin Kopenhag siyasi kriterlerini karşıladığı kararını alması halinde müzakerelerin gecikmeden başlatılacağı belirtildi.

2003
11 Ocak: Dördüncü Uyum Paketi Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Söz konusu paketle başta Siyasi Partiler Kanunu, Basın Kanunu, Dernekler Kanunu olmak üzere toplam 16 ayrı yasada değişiklik yapıldı.
23 Ocak: AB ye uyum çalışmaları çerçevesinde hazırlanan Beşinci Uyum Paketi yürürlüğe girdi. Paket, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu nda AİHM kararları doğrultusunda yargılamanın iadesine gidebilme konusunda önemli değişiklikler getirdi. Ayrıca Beşinci Uyum Paketi ile daha önce Üçüncü Uyum Paketi nde yer almış hükümlerin kapsamı genişletildi.
31 Ocak: AB Troikası (AB Dönem Başkanı Yunanistan, müteakip Dönem Başkanı İtalya nın Dışişleri Bakanları ve AB Komisyonu nu temsilen Genişlemeden Sorumlu Komisyon Üyesi Günter Verheugen den oluşan) Türkiye yi ziyaret etti.
1 Şubat: AB nin tarihindeki en büyük genişlemenin yolunu açarak gerekli kurumsal yapılanmayı düzenleyen Nice Antlaşması yürürlüğe girdi.
19 Mart: Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Genişletilmiş Başkanlık Divanı toplantısı Brüksel de gerçekleştirildi.
26 Mart: Avrupa Birliği Komisyonu Türkiye için gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi taslak metnini ve katılım öncesi mali yardıma ilişkin önerisini sundu.
2 Nisan: Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Yatırım Bankası (AYB) arasında toplam 350 milyon Euro tutarında iki kredi anlaşması yapıldı.
15 Nisan: Türkiye-Avrupa Birliği Ortaklık Konseyi nin 42. toplantısı Lüksemburg da yapılmıştır. Toplantıda Avrupa Birliği tarafı Türkiye ye gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi ni sundu.
19 Nisan: Türkiye Büyük Millet Meclisi nde AB Komisyonu kurulmuştur. Türkiye nin Avrupa Birliği ne katılım sürecine ilişkin gelişmeleri izlemek ve müzakere etmekle görevlendirilen sözkonusu Komisyon aynı zamanda TBMM ye sunulan kanun tasarı ve teklifler ile kanun hükmünde kararnamelerin AB mevzuatına uygunluğunu inceleyecek ve ihtisas komisyonlarına görüş sunacaktır.
5 Haziran: Avrupa Halk Partisi-Hıristiyan Demokrat Grup üyesi Arie Oostlander tarafından Türkiye ye ilişkin olarak hazırlanan rapor Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu nda kabul edildi.
12 Haziran: Türkiye için Gözden Geçirilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi 12 Haziran 2003 tarih ve L 145 sayılı Avrupa Birliği Resmi Gazetesi nde yayınlanarak geçerlilik kazandı.
16-17 Haziran: AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu 50. toplantısını İstanbul da gerçekleştirmiştir. Toplantıda Türkiye-AB ilişkilerinin yanı sıra Türkiye nin AB ye katılımının önündeki sorunlar, Türkiye için katılım öncesi stratejisinin uygulanması, Avrupa nın geleceğine ilişkin Konvansiyon çalışmaları ve Avrupa Parlamentosu ile TBMM arasındaki işbirliği görüşüldü.
19 Haziran: 6. Uyum Paketi TBMM de kabul edildi. Paket ile Terörle Mücadele Yasası nda değişiklik yapılarak terör suçu yeniden tanımlandı ve farklı dil ve lehçelerde yayın hakkı getirildi.
30 Temmuz: Düşünce ve ifade özgürlüğünün kapsamının genişletilmesi amacıyla Türk Ceza Kanunu nda (TCK) değişiklikler öngören 7. Uyum Paketi TBMM Genel Kurulu nda kabul edildi. 7. Uyum Paketi çerçevesinde MGK ve MGK Genel Sekreterliği Kanunu nun çeşitli maddelerinde de değişiklik yapıldı. Yasanın 4. maddesinde yapılan değişiklikle MGK nın görevleri yeniden tanımlandı.
15 Ağustos: Türkiye tarafından hazırlanan 2003-2006 dönemine ilişkin 3. Katılım Öncesi Ekonomik Program Avrupa Komisyonu na sunuldu.
8 Ekim: Avrupa Birliği nden sağlanacak mali yardımların etkin bir şekilde kullanılabilmesi için kurulan Merkezi Olmayan Mali Yapılanma onaylanmış böylece AB mali yardımlarının yönetimi Türkiye ye geçti.
16-17 Ekim: Avrupa Birliği Brüksel Zirvesi ve 15 Birlik üyesinin yanı sıra 1 Mayıs 2004 tarihinde AB tam üyesi olacak 10 aday ülke ile Romanya, Bulgaristan ve Türkiye nin gözlemci statüsü ile katıldığı Hükümetlerarası Konferans toplantısı gerçekleştirildi.
5 Kasım: AB Komisyonu Türkiye nin üyelik yönünde attığı adımları siyasi, ekonomik ve müktesebat uyumu kriterleri açısından değerlendiren 2003 Türkiye İlerleme Raporunu ve Strateji Belgesi ni yayınlandı.
12-13 Aralık: Avrupa Birliği Zirve toplantısı Brüksel de gerçekleşmiştir. Konsey, Komisyon un raporu ve tavsiyeleri temelinde, 2004 Aralık ayında yapılacak olan Zirve de alınacak karar ışığında Türkiye ile birlikte çalışacağı taahhüdünü vurgulamıştır. Ayrıca Konsey, tam üyelik müzakerelerine başlanabilmesi içim yapılan hazırlıklar çerçevesinde kaydedilen önemli ilerlemelere dayanarak Türkiye yi teşvik ettiğini vurgulamaktadır.
15 Aralık: Türkiye ile AB mali işbirliği çerçevesinde finanse edilen projelerin değerlendirmesinin yapıldığı Ortak İzleme Komitesi Toplantısı Avrupa Birliği Genel Sekreterliği nde gerçekleştirilmiştir. Türkiye de aday ülke statüsünde ilk kez yapılan toplantı sonuçları mali yardımları kullanmada bir atılım olduğunu göstermektedir.

2004
9 Ocak: İdam cezasının kaldırılmasını öngören Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 13. protokolü Türkiye tarafından Strazburg da imzalandı.
9 Şubat: İnterreg III/A kapsamında Türkiye-Yunanistan Sınır Ötesi İşbirliği Programı onaylandı.
19 Şubat: Annan Planı çerçevesinde görüşme konusunda uzlaşmaya varan taraflar, Kıbrıs ta müzakerelere başladı.
31 Mart: Türkiye-Bulgaristan Sınır Ötesi İşbirliği Programının stratejik çerçevesi tamamlandı.
1 Nisan: Avrupa Parlamentosu da Türkiye hakkında Arie Oostlander in Raporu onayandı.
15 Nisan: Türkiye ile Avrupa Komisyonu arasında Türkiye nin AB Eğitim ve Gençlik Programlarına katılımına ilişkin Mutabakat Zaptı imzalandı..
24 Nisan: Kıbrıs ta referandum yapılmıştır. Kıbrıs Türk halkının yüzde 64.9 u Annan Planını onaylarken Kıbrıs Rum kesiminde ise halkın yüzde 75.83 ü planı reddetti.
29 Nisan: Avrupa Birliği Konseyi Kıbrıs Tüzüğü nü onaylamıştır. Tüzükle, Kıbrıs ta yapılan referandumun ardından sorunun çözüme ulaşmaması üzerine mevcut duruma ve özellikle malların dolaşımına ilişkin önlemler alındı.
7 Mayıs: Anayasa Reform Paketi TBMM de kabul edildi.
22 Haziran: Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi Türkiye üzerindeki denetim sürecini sona erdirdi.
1 Temmuz: Hollanda AB dönem başkanlığını üstlendi.
7 Temmuz: Avrupa Komisyonu Kıbrıslı Türklerin izolasyonunu sona erdirmek içim kapsamlı öneriler açıkladı.
6 Ekim: Avrupa Komisyonu, 2004 Türkiye İlerleme Raporu ve rapora bağlı tavsiye belgesini yayımladı. Söz konusu belgelerde Türkiye nin siyasi kriterleri gerekli ölçüde karşıladığı belirtilerek, birliğe katılım müzakerelerinin başlatılması tavsiyesinde bulunuldu.
16-17 Aralık: Avrupa Parlamentosu, Hollandalı Hıristiyan demokrat parlamenter Camiel Eurlings in hazırladığı, AB nin Türkiye ile 3 Ekim 2005 te tam üyelik müzakerelerini başlamasını tavsiye eden raporunu 262 ye 402 oyla kabul etti.

2005
7 Mart: AB-Türkiye Troyka toplantısı Ankara da gerçekleşti. Toplantıda siyasi kriterlere uyum öncelikli olmak üzere Türkiye ve AB arasındaki ilişkiler gözden geçirildi.
1 Haziran: Türk ceza sisteminde köklü değişiklikler getiren Yeni Türk Ceza Kanunu yürürlüğe girerek AB uyum sürecine ilişkin önemli bir adım daha atıldı.
13 Haziran: Lüksemburg da toplanan AB Dışişleri Bakanları, Ankara Anlaşması nı G.Kıbrıs ı da kapsayacak şekilde genişleten Protokolü onaylandı.
16-17 Haziran: AB Hükümet ve Devlet Başkanları Zirvesi nin sonuç bildirgesinde Türkiye ye ilişkin doğrudan bir ifade yer almamakla birlikte, önceki Zirve Kararlarına atıfta bulunarak, bu kararların tam olarak uygulanması gerektiğini vurgulandı.
29 Haziran: Avrupa Komisyonu, 2005 yılı içinde Türkiye ye yönelik olarak hazırlanması öngörülen belgelerden, Türkiye İçin Katılım Müzakereleri Çerçevesi Taslağı nı açıkladı. Taslakta, müzakereleri düzenleyen genel ilkeler, müzakerelerin içeriği, müzakere prosedürleri ve müzakere başlıklarına ilişkin taslak liste yer aldı.
18 Temmuz: AB Dışişleri Bakanları Konseyi Brüksel de toplandı. Ayrıca Genişlemeden sorumlu Komisyon üyesi Olli Rehn Türkiye nin üyelik müzakerelerine yönelik çerçeveyi belirleyen Komisyon önerisini Konsey e sunmuştur. Ancak, Türkiye nin Katma Protokolü 10 yeni üyeyi kapsayacak şekilde genişletecek olan protokolü henüz imzalamaması nedeniyle çerçevenin tartışılması 1-2 Eylül de yapılacak olan gayriresmi Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi ne bırakıldı.
30 Temmuz: Türkiye, AB ile ilişkilerinin hukuki temelini oluşturan 1963 tarihli Ankara Antlaşması nı, 1 Mayıs 2004 tarihinde AB üyesi olan 10 ülkeyi kapsayacak şekilde genişleten Ek Protokol ü imzaladı. Türkiye bu imzayı takiben, Ek Protokol ü imzalamasının, Protokol de Kıbrıs Cumhuriyeti adıyla ifade edilen Rum Kesimi ni tanıdığı anlamına gelmeyeceğine yönelik deklarasyonu yayınladı.
3 Ekim: Lüksemburg da alınan kararla AB, Türkiye ile tam üyelik müzakerelerini başlattı.

Kaynak: Avrupa Birliği Genel Sekreterliği
Son düzenleyen Daisy-BT; 21 Şubat 2011 23:19
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ekim 2005       Mesaj #13
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Müzakere heyetinde yer alan kilit kurum ve isimlerin rahatsızlıkları devam ediyor. Sıkıntıların temel nedeni ise başmüzakereci Ali Babacan ın koordinasyon için belli bir kurumu görevlendirmemesi.

Tarama sürecinin başlamasına rağmen, Türkiye adına Avrupa Birliği ile müzakereleri yürütecek heyetteki kilit kurumlar, konumlarından rahatsız. Müzakerelerin koordinasyonu için, belli bir kurumun görevlendirilmemesi nedeni ile yetki ve protokol karmaşası yaşanacağı belirtiliyor. Toplantılarda, oturma düzenini dahi gerginliklere yol açıyor.
3 Ekim öncesinde Avrupa Birliği konusundaki hazırlıkları yürüten AB Genel Sekreterliği, belirsizliğin yaşandığı kurumların başında geliyor. Büyükelçi Oğuz Demiralp genel sekreterliğe getirilmiş olsa da, alt kadrolarda kurumun işlevini yitirmeye başlayacağı endişesi hakim. Genel sekreterliğin yeni teşkilat yasasının uzun zamandır hükümet tarafından bekletiliyor olması da bu endişeyi körükleyen etkenler arasında.

OTURMA DÜZENİ TARTIŞMA KONUSU
Müzakere heyetinin Ankara da kendi içinde ve Brüksel de AB yetkilileri ile yaptığı toplantılarda oturma düzeninin dahi gerginliklere neden olduğu öğrenildi. Edinilen bilgilere göre, ilk tarama toplantısında dışişleri bürokratlarının ön plana çıkması diğer kurumların müsteşar yardımcılarını rahatsız etti. Kurumların şikayetleri başmüzakereci Ali Babacan a da iletildi. Ancak Babacan ın, şu an için yapıyı değiştirmek niyetinde olmadığı belirtiliyor.

AB Komisyonu yetkilileri ise, müzakere heyetinin etkin olup olmadığının süreç içinde ortaya çıkacağı görüşünde. Ancak AB yetkilileri, tüm bakanlıkların ve kurumların temsil edildiği bu mekanizmanın ağır işleyen yeni bir bürokratik yapıya dönüşmesinden kaygılı.
Son düzenleyen Daisy-BT; 21 Şubat 2011 23:20
CANCER_TURK - avatarı
CANCER_TURK
Ziyaretçi
29 Ekim 2005       Mesaj #14
CANCER_TURK - avatarı
Ziyaretçi
BARIS MANCONUN CANLI YAYINDA KÜSTAH FRANSIZ SPIKERINE VERDIGI DERS


Baris Manço Fransa'da bir televizyon kanalinin canli yayinina konuktur... Küstah bir spiker vardir ve Baris Manço ile dalga geçmektedir... Sürekli, "iste Türk, yani barbar, vahsi vs..." demektedir... Baris Manço daha fazla dayanamaz ve spikere ;
"Yaninizda kâgit para var mi?" diye sorar.!
Bu soruya spiker sasirir ve "evet var ama n'olacak" der...
Baris Manço israr edince spiker cebindeki kâgit paraları çikartir... Bu olaydan az önce Baris Manço canli yayinda "Anahtar" adlı sarkisini söylemiştir... Bu sarkinin bir bölümü söyledir: "Bes Akif- bir Saat Kulesi, iki Kule-bir Fatih, bes Fatih-bir Mevlana, iki Mevlana-bir Sinan" (Baris Manço / Anahtar sarkisi / Darisi Basiniza Albümü / 1992)
Bu sarki bir matematik sorusudur ve sarkida adi geçen kisiler o dönemdeki Türk parası olan banknotlarin arkasinda fotografi olan kisilerdir...
Baris Manço spikere sorar: "Bu paranizda fotografi olan kisi kim?"
Spiker: "General......." Baris Manço diger paralardaki fotograflari olan kisileri de sorar, spikerin verdigi cevaplar hep aynidir,
"General.......", "Amiral...........", "Komutan............."
Spikerin bu "falanca General, falanca Amiral, falanca Komutan cevabından sonra, bu sefer de Baris Manço cebinden Türk paralarini çikarir...
Spikere der ki: "Bu parada fotografi olan kisi Mehmet Akif Ersoy'dur. Sairdir... Bu fotograftaki kisi Mevlana'dir. Düsünürdür... Bu paradaki fotografi olan kisi Fatih Sultan Mehmet'dir. Adaletin sembolüdür... Bu paradaki kisi ise Atatürk'tür. "Yurtta baris, dünyada baris" diyen kisidir... Bizim paralarimiz bunlar... Biz Türkler ince ruhlu, kibar, medeni insanlar olduğumuz için paralarimizin arkasına "sairlerimizin", "düsünürlerimizin", "bilim adamalarimizin" fotograflarini bastik... Siz Fransizlar kendiniz barbar, vahsi oldugunuz için paralarinizin arkasina hep savas adamlarinin fotograflarini basmisiniz!" der... Baris Manço'nun bu müthis cevabindan sonra televizyon yöneticileri canli yayini keserler ve spikeri oradan kovarlar, baska bir spiker yerine gelir ve canli yayin yeniden baslar, yeni spiker Baris Manço'dan ve Türklerden özür diler, programa böylece devam edilir...


TÜRKLER NASIL BARBAR OLABİLİR Kİ...

Turkiye NE MUTLU TÜRKİM DİYENETurkiye
Son düzenleyen Blue Blood; 7 Kasım 2005 17:26
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Kasım 2005       Mesaj #15
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Avrupa Birliği Genişleme Haritası
 
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Kasım 2005       Mesaj #16
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AB BAYRAĞI ve 12 YILDIZ IN SİMGELEDİKLERİ

1 Mayıs tan itibaren 25 ülkenin üye olduğu, 450 milyon insanın yaşadığı Avrupa Birliği nin bayrağındaki 12 yıldız sayısının değişmeyeceği, bilenler bu 12 yıldızın Mükkemmeliği ve birliği simgelediğini söylüyorlar.

Avrupa Birliği nin internet sayfalarından öğrendiğimize göre 12 yıldızlı bayrağın tarihi 1955 yılında başlıyor, o tarihte, bugünkü Avrupa Birliği nin çekirdeği olan Avrupa Kömür ve Çelik Birliği , bir de bundan önce kurulan, üye sayısı biraz daha fazla olan Kültürel ve İnsan Hakları ağırlıklı Avrupa Konseyi bulunuyor.
Konsey bugünkü 12 yıldızlı bayrağı kabul ediyor.

Değişik söylencelere göre 12 yıldız bütünlük ü simgeliyor.
Ayrıca 12 sayısı yılın 12 ayını, saatin kadranındaki 12 yi, daire ise birliği simgelemekte.

Gazeteler de aşağı yukarı bunları yazıyorlar.
Aşağıda 26.02.1998 tarihli Alman Die Welt gazetesinden alınan, Thomas Pinzka imzalı, 12 yıldız ın BİR BAŞKA serüvenini anlatan bir yazıyı bilgilerinize sunuyoruz.

Anlatılan olayın doğruluk derecesini bilmiyoruz, sadece yazının aracısıyız.
Yazının Almancasını http://www.wansleben.de/body_sterne.html adresinden okuyabilirsiniz.

Yıldız çelenek, bir adağın sonucu. Avrupa bayrağı düşüncesini bir Belçikalının kafasında 1955 yılında bir Meryem heykeli doğurdu.

Ve gökte büyük bir alamet, güneşle giyinmiş
ve ayakları altında ay ve başı üzerinde on iki
yıldızdan tacı olan bir kadın göründü"
(Yuhanna'nın Vahyi, 12:1).

Berlin- O bir süreden beri birçok kamu binasında Alman bayrağının yanında asılı: Koyu mavi zemin üzerinde on iki altın sarısı yıldızlı Avrupa Bayrağı .

Bu 12 yıldızın ne anlama geldiği sorulduğunda, değişik cevaplar veriliyor.
Birçoklarının bu soruya cevabı bile yok, sadece omuz silkiyorlar.
Başkaları, Avrupa Birliği'nin vaktiyle on iki üyeden oluştuğunu hatırlıyor ve bununla sorunun cevabını bulduklarını sanıyorlar.

Fakat bu doğru değil. Bayrağın kökeni İkinci Dünya Savaşı yıllarına uzanıyor.
Paul Levi adında Musevi asıllı bir Belçikalı o tarihlerde Leuven'de, Gestapo'nun karanlık bir geleceğe gönderdiği Yahudilerle dolu çok sayıda trenin kalktığını korku içinde izliyordu.

İşte o an Levi, savaşa ve Nasyonal Sosyalizm'e rağmen hayatta kalacak olursa, Katolik Kilisesi ne geçeceğine yemin etti. Levi hayatta kaldı ve katolik oldu.

5 Mayıs 1949 günü Londra'da Avrupa Konseyi kuruldu ve Paul Levi, Avrupa Konseyi Kültür Şubesi'nin başkanlığına getirildi.

Altı yıl sonra, 1955'te temsilciler ortak bir bayrak konusunu görüşmeye başladılar. İskandinav bayrakları örnek alınarak önerilen ve haç motifi içeren taslakların tümünü sosyalistler ideolojik ve Hıristiyanca olduğu gerekçesiyle reddettiler.

Günün birinde Levi gezerken yıldız çelenkli bir Meryem heykelinin önünden geçti. Güneşin ışığı altında altın sarısı yıldızlar masmavi gökyüzünde parlamaktaydı.

Levi derhal o sırada Avrupa Konseyi genel sekreterliği görevini yürüten Venedikli Hıristiyan Demokrat Kont Benvenuti'yi aradı ve mavi zemin üzerinde on iki altın sarısı yıldızı Avrupa bayrağı olarak kendisine önerdi.

Benvenuti bu düşünceye bayıldı. Daha sonra teklif genel kabul gördü ve Meryem'in yıldız çelenki bugün(de) Avrupa Birliği ülkelerinin tamamını süslüyor.
On iki yıldız İsrail'in on iki kabilesini (Tekvin, 37:9), dolayısıyla Tanrı'nın seçilmiş halkını simgelemektedir.

Çelenk ise başarı ve zaferin sembolü olarak kadının yenilmezliğini ifade etmektedir. "Vahiy"de Yuhanna sadece bir "kadın"dan söz ediyor, fakat ona Meryem demiyor. Vahiy'de geçen "kadın" Katolik tefsirlerinde bir süre Meryem'le özdeşleştirilmişti. Vahiy kitabında bir iki bab sonra, bu kadının Mesih'i doğuracağı bildirildiğinden, onun İsa'nın annesi Meryem olması gerektiğine inanılmıştı.

Ne var ki, "kadın"ın Vahiy'de (12:17) "Hıristiyanların annesi" olarak nitelenmesi, bu görüşle çelişiyor. O nedenle söz konusu "kadın"ı -bir din bilimcisinin deyimiyle- Eski ve Yeni Ahit'te geçen Tanrı Halkı nın sembolü olarak görmek daha makuldür.

On iki rakamı insanlar için her zaman özel bir anlam ifade etmişti. Eski Mısırlılara göre alt dünyanın on iki kapısı vardı. Yunan mitolojisinde Herakles on iki ödev yapmak zorundaydı; Romalılar hukuk düzenlerini on iki levha üzerinde yazılı bir yasaya dayandırmışlardı. İsa, İncil'lerde adı geçen "on iki havari"sini yandaşları arasından seçerken İsrail'in Eski Ahit'e bahsi geçen on iki kabilesine dayanıyordu (atıfta bulunuyordu).

Bunun dışında Vahiy kitabında Kudüs, Tanrı'nın kemale ermiş halkının yurdu olarak nitelenir: "Şehrin on iki kapısı ve üzerlerinde on iki melek bulunan büyük ve yüksek duvarları var. Kapıların üzerinde isimler yazılı: İsrail kabilelerinden on iki oğulun adları...Şehir duvarının on iki temeli var, onların üzerinde Kuzu'nun (İsa) on iki havarisinin adları bulunmakta". Burada da Eski Ahit'in İsrail kabileleriyle Yeni Ahit'in on iki havarisi arasında bir bağlantı görülmekte. "On iki"nin bir başka anlamı, onun üç ün ve dört ün türevi olmasında yatmaktadır. "Üç", Tanrı'nın Baba, Oğul ve Ruh'taki üçlüğünü; dört ise, dört yönü sembolize etmektedir.

Thomas Pinzka
Kaynak: Die Welt, 26.02.98
Son düzenleyen Daisy-BT; 21 Şubat 2011 23:20
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Kasım 2005       Mesaj #17
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Katılım Ortaklığı Belgesi

Kısa Vadeli Öncelikler (2001)

Siyasi Ölçütler
* Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesi doğrultusunda, ifade özgürlüğü hakkı için Yasal ve anayasal güvenceleri güçlendirmek. Bu bağlamda şiddet içermeyen görüşlerini açıklamaktan hapis cezası verilen kişilerin durumuna işaret etmek.
* Dernek kurma özgürlüğü ve barışçıl toplantı hakkı ve sivil toplumun gelişmesini cesaretlendirmek için yasal ve anayasal güvenceleri güçlendirmek.
* İşkence uygulamalarına karşı mücadeleyi pekiştirmek için yasal hükümleri güçlendirmek ve bu yönde gereken bütün tedbirleri almak ve Avrupa İşkenceyi Önleme Sözleşmesine uyumu sağlamak.
* Mahkeme öncesi gözaltı ile ilgili yasal uygulamaları (prosedürleri), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümleri ve İşkenceyi Önleme Komitesi tavsiyeleri doğrultusunda daha fazla uyumlulaştırmak.
* Her türlü insan haklari ihlaline karşı hukuki islah olanaklarınını güçlendirilmesi
* Diğer ülkeler ve uluslararası örgütlerle işbirliği içinde kanun uygulayıcı yetkililerin insan hakları konusunda yoğun olarak eğitimi.
* Yargının - Devlet Güvenlik Mahkemeleri de dahil olmak üzere - işleyiş ve etkinliğini uluslararası standartlara uygun olarak iyileştirmek. Özellikle, hakim ve savcıların Avrupa Birliği mevzuatı - insan hakları alanı dahil olmak üzere - eğitimlerini güçlendirmek.
* Ölüm cezası ile ilgili fiili moratoryumun devam etmesi.
* Türk vatandaşlarının kendi anadillerinde televizyon ve radyo yayını yapmalarını yasaklayan her türlü yasal hükmün kaldırılması.
* Bütün vatandaşların ekonomik, sosyal ve kültürel olanaklarını artırıcı bir bakış açısıyla, bölgesel dengesizliklerin azaltılmasına yönelik, ve özellikle Güneydoğudaki durumun iyileştirilmesi için kapsamlı bir yaklaşım geliştirmek.
* Siyasi diyalog bağlamında Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'nin Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulma sürecinin başarılı bir biçimde sonuçlanması yolunda gösterdiği çabalara güçlü destek vermek .

Ekonomik Ölçütler
* Özellikle kamu harcamalarının denetim altına alınmasına ilişkin olarak IMF ve Dünya Bankası ile üzerinde mutabık kalınan hali hazırdaki enflasyonla mücadele ve yapısal reform programının uygulanmasının sağlanması.
* Saydamlığın ve izlemenin güvenceye alınması amacına yönelik olarak mali sektör reformunun uygulanmasına süratle başlanması.
* AB usulleri ve Katılım Öncesi Ekonomik Programın (KÖEP) sunulması ile uyumlu olmak üzere, yıllık mali durum bildirimini içeren bir katılım öncesi mali izleme yöntemi hazırlanması. Katılım Öncesi Ekonomik Programın (KÖEP). KÖEP, ülkenin kapsamlı bir ekonomik program yoluyla AB'ye katılıma hazırlanması amaçlamaktadır.
* Tarımsal reformların sürdürülmesi.
* Sosyal unsur dikkate alınarak devlet işletmelerinin özelleştirilmesine devam edilmesi.

İç Pazar
* Fikri ve sınai haklar: Fikri haklar mevzuatı uyumuna devam edilmesi ve korsanlıkla mücadelenin güçlendirilmesi.
* Malların serbest dolaşımı: Avrupa standartları, belgelendirme ve uygunluk değerlendirmesi ve markalama konularında uyumun hızlandırılması; mevcut piyasa izleme ve değerlendirme yapılarının teçhizat ve eğitim ile desteklenerek güçlendirilmeye başlanması; Yeni ve Küresel Yaklaşım ilkelerinin iç hukuka aktarılmasını sağlayacak belirli sektörlere (gıda, ilaç, kozmetik, tekstil) ve çerçeve mevzuata ilişkin çalışmaların hızlandırılması ve uygun idari yapılar oluşturulması; ticaret önündeki teknik engelerin kaldırılması.
* Rekabet: Saydamlık ve devlet yardımının düzenli takibinin sağlanmasına temel teşkil etmek için devlet yardımının kontrolü konusundaki sorumluluğu belirtecek mevzuatın kabulü,
* Kamu alımları: Özellikle alım sisteminin daha saydam ve hesap verebilir hale getirilerek Topluluk müktesebatı ile uyumua başlanması.

Vergilendirme
* Özellikle oranlar, işlem muafiyeti kapsamı, vergilendirme kapsamı ve vergi yapısı olmak üzere tüketim vergileri ve KDV konularında uyuma başlanması; yeni vergi önlemlerinin Kurumlar Vergisi İşleyiş Prensipleri ile uyumlu olmasının güvenceye alınması ve ayrımcı önlemlerin elenmesi.
* Ulusal mevzuatın AB müktesabatı ile uyumuna başlanması.

Tarım
* İşleyen bir tapu kayıt sisteminin, hayvan tanımlama sistemlerinin ve bitki geçiş izin sistemlerinin geliştirilmesi ve tarımsal piyasaların izlenmesi, yapısal ve kırsal gelişime yönelik önlemlerin uygulanması amacıyla idari yapıların iyileştirilmesi.
* Hayvan ve bitki hastalıkları ile mücadele mevzuatı uyumu öncelikli olmak üzere, hayvan ve bitki sağlığı konusundaki Topluluk mevzuatı için uygun bir uyum stratejisi oluşturulması ve özellikle laboratuvar testlerine, kontrol düzenlemelerine ve kuruluşlarına mahsus uygulama kapasitesinin artırılması.

Balıkçılık
* Balıkçılık kaynaklarının kullanımı, piyasa ve yapısal gelişmelerin bir kaynak yönetimi politikası ile izlenmesi, denetim ve kontrol önlemleri ve balıkçılık filosu sicilinin iyileştirilmesi için idari yapıların oluşturulması.

Taşımacılık
* Taşımacılık alanındaki AB müktesabatının iç hukuka yansıtılması için bir program kabul edilmesi.
* Denizcilik güvenlik standartlarına ilişkin mevzuatın uyumuna başlanması ve güvenlik standartlarının uygulanması.
* Sınıflandırma kuruluşlarının izlenmesi ve Türk bandıra sicilinin performansının artırılması konularında deniz taşımacılığı için bir eylem planının kabul edilmesi.
* Denizcilik idaresinin, özellikle devlet bandıra denetiminin, güçlendirilmeye başlanması.

İstatistik
* Özellikle nüfus ve sosyal istatistikler, bölgesel istatistikler, iş istatistikleri, dış ticaret ve tarım istatistikleri olmak üzere istatistiklerin daha fazla geliştirilmesi için bir strateji benimsenmesi.
* Ticari kayıtların AB standartları ile aynı düzeye getirilmesi.

İstihdam ve Sosyal Konular
* AB müktesabatı ile uyum için bir strateji ve ayrıntılı bir program benimsenmesi.
* Çocuk işgücü sorunu ile mücadele için yapılan çabaların daha güçlendirilmesi.
* Diğerlerinin yanı sıra, sendikal haklara saygı duyulması ve sendikal eylemler üzerindeki kısıtlayıcı hükümlerin kaldırılarak etken ve özerk sosyal diyalog için gerekli koşulların güvenceye alınması.
* AB müktesabatının geliştirilmesi ve uygulanmasına yönelik sosyal ortakların kapasite oluşturma çalışmalarının desteklenmesi.

Enerji
* Enerji sektöründeki AB müktesabatının kabulü için bir programın uygulamaya konması.
* Elektrik ve gaz sektörleri için bağımsız bir düzenleyici kurum oluşturulması: bu kurumun görevlerini etkin bir biçimde yapmasını sağlayacak yetki ve araçların verilmesi.
* Başta elektrik ve gaz yönergeleri ile piyasaların açılması olmak üzere, iç enerji piyasasının kuruluşuna yönelik hazırlıkların yapılması.

Telekomünikasyon
* Ruhsatlandırma, karşılıklı bağlantı ve evrensel hizmet alanlarında AB müktesabatı ile uyumun sağlanması; serbestleştirme ihtiyaçlarının daha da irdelenmesi;
* Bağımsız düzenleyici kurumun kapasite oluşturmasının güçlendirilmesi, bir başka deyişle mevzuatı uygulama yeteneğinin güçlendirilmesi.

Bölgesel politika ve yapısal araçların eşgüdümü
* Topluluk kurallarına uygun bir NUTs sınıflandırmasının hazırlanması.
* Etkili bir bölgesel politikanın geliştirilmesi için bir strateji benimsenmesi.
* Türkiye'nin planlama sürecinde projelerin seçiminde bölgesel politika ölçütlerini kullanıma başlaması.

Kültür ve Görsel-İşitsel Sektör Politikası
* Özellikle Sınırsız Televizyon Yönergesi ile ilgili olmak üzere, görsel-işitsel politika alandaki mevzuatın uyumuna başlanması.

Çevre
* Müktesabatın uyumu için ayrıntılı yönerge özelinde bir programın kabulü.
* Çevresel Etki Değerlendirme yönergesinin yasalaştırılması.
* Her yıl için gerçekçi kamu ve özel sektör finansman kaynakları ile uyum maliyeti tahminlerine dayanan yatırımların finansmanı konusunda bir plan geliştirilmesi (yönerge özelinde).

Adalet ve içişleri
* Adalet ve içişleri alanında Avrupa Birliğindeki mevzuat ve uygulamalar konularında bilgilendirme ve bilinçlendirme programları geliştirilmesi.
* Organize suçlar, uyuşturucu ticareti ve yolsuzlukla mücadelenin iyileştirilmesi ve kara para aklama ile mücadele için kapasitesinin güçlendirilmesi.

Gümrükler
* Serbest bölgeler ile ilgili mevzuatın uyumuna devam edilmesi ve yeni Gümrük Kanunu ve uygulama hükümlerinin uygulanmasının güvenceye alınması.

İdari ve adli kapasitenin pekiştirilmesi
* Kamu idaresinin müktesabatı yürürlüğe koyma ve yönetme kapasitesinin, özellikle eğitim yoluyla ve yasadışı göçün ve insan ve uyuşturucu ticaretinin önlenmesine yönelik etkin sınır denetiminin geliştirilmesi dahil olmak üzere ilgili bakanlıklar arasında uygun koordinasyon yoluyla iyileştirilmesi.
* İlgili idari kurumların güçlendirilmesi dahil kamu idaresinin modernizasyonunun hızlandırılması.
* Mali kontrol işlevlerinin güçlendirilmesi, gümrüklerin verimliliğinin artırılması, vergi idarisinin modernize edilmesi ve kaçakçılıkla mücadele kapasitesinin artırılması; sınırlarda yapılan hayvan ve bitki sağlığı denetimlerinin güçlendirilmesi, gıda denetim idaresinin yeniden yapılandırılması ve kalitesinin iyileştirilmesi, adli sistemin işlerliğinin geliştirilmesi ve Topluluk hukuku ve uygulaması konularında yargı mensuplarının eğitiminin daha fazla teşvik edilmesi.
* Program yönetimi için hukuki, idari ve bütçe çerçevesinin kabulü (denetim elkitabı ve denetim takibi).

ORTA VADELİ ÖNCELİKLER

Siyasi ölçütler
* Hiçbir ayırıma tabi tutulmaksızın ve dil, ırk, renk, cinsiyet, politik düşünce, felsefi inanç veya dinlerine bakılmaksızın tüm bireylerin bütün insan hakları ve temel özgürlüklerden tam olarak yararlanmalarının güvence altına alınması. Düşünce, vicdan ve din özgürlüklerinden yararlanma koşullarının daha da geliştirilmesi.
* Türk Anayasasının ve diğer ilgili mevzuatın, bütün Türk vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini Avrupa İnsan Haklarının Korunması Sözleşmesinde belirtildiği gibi güvence altına alan bir bakış açısıyla, tekrar gözden geçirilmesi ve bu tür yasal reformların uygulanmasının ve Avrupa Birliği Üye Devletlerinin uygulamalarıyla uyumun sağlanması.
* Ölüm cezasının kaldırılması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6 No.lu Protokolü'nün imzalanması ve onaylanması.
* Uluslararası Medenî ve Siyasî Haklar Sözleşmesi ve tercihli Protokolü'nün, ve Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi'nin onaylanması.
* Cezaevlerindeki gözaltı koşullarının Birleşmiş Milletler Hükümlü ve Tutukluların Muamelesinde Gözetilecek Standard Asgari Kurallar ve diğer uluslararası normlara uygun hale gelecek şekilde düzeltilmesi.
* Milli Güvenlik Kurulunun hükümete bir danışma organı niteliğindeki Anayasal rolünün Avrupa Birliği üye ülkelerinin uygulamalarına uyumlulaştırılması.
* Güneydoğu'da halen devam etmekte olan Olağanüstü Hal'in kaldırılması.
* Kültürel çeşitliliğin sağlanması ve kökenlerine bakılmaksızın tüm vatandaşların kültürel haklarının güvence altına alınması. Bu hakların kullanılmasını engelleyen her türlü yasal hüküm - eğitim alanındakiler de dahil olmak üzere - kaldırılmalıdır.

Ekonomik ölçütler
* Özelleştirme sürecinin tamamlanması.
* Tarım ve mali sektör reformlarının tamamlanması.
* Emeklilik ve sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğinin güvenceye alınması.
* Genç kuşağa ve dezavantajlı bölgelere özel önem verilerek genel eğitim ve sağlık düzeyinin yükseltilmesinin sağlanması.

İç pazar
* Malların serbest dolaşımı: AB müktesebatı ile uyumun tamamlanması; Avrupa standartları ile uyumun tamamlanması; mevcut belgelendirme, piyasa denetimi ve uygunluk denetimi yapılarının güçlendirilmesinin tamalanması.
* Şirketler hukuku: AB müktesabatı ile bağdaşmanın tamamlanması.
* Verilerin korunması: mevzuat uyumu ve uygulamanın tamamlanması.
* Sermayenin serbest dolaşımı: Özellikle yabancı yatırımcılar için kısıtlamaların kaldırılarak uyumun tamamlanması.
* Rekabet: bölgesel yardım projeleri dahil olmak üzere devlet yardımlarına ilişkin AB müktesabatı ile uyumun tamamlanması ve tekeller ve özel haklardan yararlanan şirketler ile ilgili mevzuatın uyumu.
* Kamu ihaleleri: AB müktesabatı ile uyumun tamamlanması; etkin uygulamanın güvenceye alınması.

Vergilendirme
* Ulusal mevzuatın AB müktesabatı ile uyumunun tamamlanması.

Tarım
* Tarımsal ve kırsal gelişme politikalarında müktesabat için hazırlıkların tamamlanması.
* Gıda işleme kuruluşlarının (et, süt işleme tesisleri) AB hijyen ve halk Sağlığı standartlarına uyacak şekilde modernizasyonu ve test ve teşhis tesislerinin daha fazla kurulması.

Balıkçılık
* Ortak balıkçılık politikasının yürürlüğe konması ve uygulanmasına ilişkin kapasite geliştirilmesinin tamamlanması.
* Türkiye'deki balıkçılık ürünülerinin toplam kalite standartları ve güvenliğinin geliştirilmesine devam edilmesi.

Taşımacılık
* Kara taşımacılığı (piyasaya giriş, yol güvenliği, tehlikeli maddeler kuralları ve vergilendirme), demir yolları, hava taşımacılığı (özellikle hava güvenliği ve hava trafiği yönetimi) ve iç su yollarına (tekneler için teknik gerekler) mevzuatılarına ilişkin uyumun tamamlanması.
* Denizcilik güvenliği başta olmak üzere taşımacılık mevzuatının etkin biçimde yürürlüğe konması ve uygulanmasının sağlanması.
* Türk ticaret filosunun (özellikle denizcilik ve kara taşımacılığı) İç Pazarla tam bütünleşmesini sağlayacak teknik normlar için hazırlanması.
* [Kıbrıs'ın ticaretinde kullanılan gemiler ile Kıbrıs bandıralı gemiler üzerindeki kısıtlamaların kaldırılması.]

Ekonomik ve Parasal Birlik
* Merkez Bankası kanununun Avrupa Merkez Bankaları Sistemi'ne (ESCB) katılımı mümkün kılacak şekilde değiştirilmesi.
* Merkez Bankasının hükümetten bağımsızlaştırılmasının tamamlanması.

İstatistikler
* Özellikle GSYİH tahmini, uyumlaştırılmış tüketici fiyat endeksleri, kısa vadeli göstergeler, sosyal istatistikler, ticaret sicili ve ödemeler dengesi alanlarında AB ile uyumlu istatistiksel yöntem ve uygulamaların kabulü.
* Makroekonomik istatistiklerin istatik alanındaki müktesabat ile daha fazla uyumu.
* Personelin yeterli eğitiminin sağlanması ve idari kapasitenin geliştirilmesi.

İstihdam ve sosyal işler
* Kadınlara karşı ayrımcılığın geride kalan biçimleri ile cinsiyet, ırk veya etnik köken, din veya inanç, sakatlık, yaş veya cinsi yönelim temelindeki her türlü ayrımcılığın kaldırılması.
* İş hukuku, kadın ve erkeklere eşit muamele, mesleki sağlık ve güvenlik ve halk sağlığı alanlarındaki AB mevzuatının iç hukuka aktarılması, ilgili idari yapılar ve sosyal güvenliğin eşgüdümü için gerekli olan yapıların güçlendirilmesi.
* Sosyal politika ve ve istihdam alanındaki AB müktesabatının etkin biçimde yürürlüğe konmasının ve uygulanmasının sağlanması.
* Ortak istihdam incelemesinin başlatılması da dahil olmak üzere, ileride Avrupa İstihdam Stratejisine katılım perspektifi ile ulusal istihdam stratejisinin hazırlanması ve bu bağlamda, özellikle devam eden ve hızlanan yapısal değişimin etkisi olmak üzere, işgücü piyasası ve sosyal gelişmeleri izleme kapasitesinin geliştirilmesi.
* Özellikle sosyal güvenlik sisteminin mali açıdan sürdürülebilir hale getirilmesi gözetilerek yeniden yapılanması yoluyla sosyal korumanın daha da geliştirilmesi ve sosyal güvenlik ağının güçlendirilmesi.

Enerji
* Enerji kuruluşlarının yeniden yapılandırılması ve muhtelif sektörlere girişin daha da serbestleştirilmesi; idari ve düzenleyici yapıların güçlendirilmesi.
* Petrol stoklarının izlenmesi ve kontroluyla görevli kuruluşun güçlendirilmesi.
* Ulusal mevzuatın enerji sektöründeki AB müktesabatına uyumunun tamamlanması.

Telekomünikasyon
* Topluluk mevzuatının iç hukuka yansıtılmasının tamamlanması.
* Tüm iletişim sektörü için kapsamlı bir politikanın geliştirilmesi.

Bölgeler politikası ve yapısal araçların koordinasyonu
* Birden çok yılı kapsayan bütçe hazırlama usulleri ve değerlendirmenin izlenmesini sağlayan yapıların kurulması da dahil olmak üzere, ülke içi farklılıklarının azaltılmasına yönelik ulusal bir politikanın geliştirilmesi.

Kültür ve görsel-işitsel iletişim politikası
* Görsel-işitsel iletişim mevzuatının uyumunun tamamlanması ve bağımsız televizyon/radyo düzenleyici kurum kapasitelerinin güçlendirilmesi.

Çevre
* Kurumsal, idari ve izleme kapasitesinin çevrenin korunmasını güvence altına alacak şekilde güçlendirilirken, özellikle çerçeve mevzuatın ve sektör mevzuatının geliştirilmesi yoluyla AB'nin çevre konusudaki müktesabatının yürürlüğe konması ve uygulanması.
* Mevzuatın, özellikle çerçeve mevzuat ve yatay mevzuat ile doğa korunması, su kalitesinin korunması ve atık yönetimi konularındaki mevzuatın, özel önem ile uygulanması; bir atık yönetimi stratejisinin uygulanması.
* İzleme ağları ve izin usullerinin yanı sıra veri toplama dahil çevre müfettişlikleri kurulması.
* Bütün diğer sektörel politikaların tanım ve uygulamasının sürdürelebilir gelişme ilkeleri ile bütünleştirilmesi.
* Çevresel Etki Değerlendirme yönergesinin yürürlüğe konması ve uygulanması.

Gümrükler
* Serbest bölgeler, çift kullanımlı mallar ve teknolojiler, uyuşturucu üretiminde kullanılan maddeler (precursors) sahte ve krosan mallar başta olmak üzere mevzuat uyumunun tamalanması.

Adalet ve içişleri
* Topluluk Hukuku ile adalet ve içişleri alanlarında AB müktesabatı uygulamaları konularında eğitim programları geliştirilmesi.
* Özellikle polisin hesap verme sorumluluğunun güvenceye alınmasına yönelik olarak adalet ve içişleri kurumlarının daha da geliştirilmesi ve güçlendirilmesi.
* Schengen Bilgi Sistemi ve Europol'a tam olarak katılımın mümkün olması için veri koruma alanındaki AB müktesabatının kabulü;
* Vize mevzuatı ve uygulamasının AB mevzuatına uygun hale getirilmesine başlanması.
* Yasadışı göçün önlenmesine yönelik olarak, göç konusundaki AB müktesabatının ve eylemlerinin (kabul, yeniden kabul, sınır dışı etme) kabul edilmesi ve uygulanması.
* Sınır yönetiminin güçlendirilmeye devam edilmesi ve Schengen Sözleşmesinin tam olarak uygulanması için hazırlık yapılması.
* İltica konusundaki 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesine konulan coğrafi çekincenin kaldırılması ve mülteciler için konaklama tesisleri ve sosyal destek mekanizmaları geliştirilmesi.
* Yolsuzluk, uyuşturucuyla mücadele, organize suçlar, kara para aklanması ve ceza hukuku ve medeni hukuk alanlarında adli işbirliği konularında AB müktesabatının kabulü ve uygulanması; bu alanlardaki uluslararası işbirliğinin daha da yoğunlaştırılması.

İdari ve adli kapasitenin güçlendirilmesi
* AB politikalarının verimli yönetiminin sağlanması için, sınır yönetiminin güçlendirilmesi ve Schengen Sözleşmesinin tam olarak uygulanmasına hazırlık dahil olmak üzere kamu idaresinin modernizasyonuna yönelik reformun tamamlanması.
* İç ve bağımsız mali kontrol için yasal çerçevenin tamamlanması; iç denetim/kontrol işlevlerinin uyumu için hükümet içinde merkezi bir kuruluşun kurulmasının tamamlanması; harcama merkezlerinde iç denetim/kontrol ünitelerinin kuruluşunun tamamlanması; ulusal iç hesap kontrolörleri/denetçileri için merkezi ve yerel düzeyde ve öncel (ex-ante) mali denetim düzeyinde "işlevsel bağımsızlığın" sonuçlandırılması; AB fonlarının kontrolu için bir denetim elkitabı hazırlanması ve hesap denetimi takibi geliştirilmesi.
* Bölgesel reformunun tamamlanarak bölge ve belediye yönetimi kavramlarının geliştirilmesi.
* Bölgesel düzeyde işler yapıların oluşturulması ve bölgesel gelişmeyle ilgili mevcut idari yapıların güçlendirilmesi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Kasım 2005       Mesaj #18
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AB Ciddiyet Düzeyi


Türkiye'ye son bir yıl içinde AB'ye üyelik hayali karşılığında imzalatılan bir dizi AB belgesi var. Örneğin: İlerleme Raporu, Etki Raporu, Tavsiye Raporu, 17 Aralık Kararları, Ortak Tutum Belgesi, Uyum Protokolü, Deklarasyon, Karşı Deklarasyon, Müzakere Çerçeve Belgesi... Hepsini toplasanız aslında 200 sayfayı bulmaz... Bu belgeler vuruşmadan kaybedilmiş bir savaşın teslim anlaşmasıdır. Önümüzdeki 10 yılda hiçbir şey almadan vereceklerimizi kapsamaktadır. Türkiye'nin tam üyelik yolunu tıkamakta, buna karşılık Kıbrıs Rumlarını tanı, KKTC'yi tanımaktan vazgeç, ruhban okulunu aç, Güneydoğu'nun ekonomik durumunu iyileştir, ordunun etkisini azalt gibi kesin koşullar öne sürmektedir. Çok ilginç ve vahim olan... Bir vatandaş hatta bir milletvekilinin ne kadar araştırsa bu belgelere ulaşamamasıdır.

Türkiye'nin geleceğini belirleyen belgeleri toplu olarak bulacağınız bir internet sitesi yoktur. Ne Dışişleri Bakanlığı ne AB Bilgi Merkezi ne AB ile ilgili diğer kuruluşlarda bu belgeleri toplu halde bulamazsınız. Kimi belgenin sadece İngilizcesi vardır. Kimisinin İngilizcesi de ortada yoktur.

Arkadaşımız Fahrettin Fidan, dün TBMM'de basınla sohbet toplantısı düzenleyen AKP Grup Başkan Vekili Eyüp Fatsa'ya:

- Hükümetinizin AB ile imzaladığı Ek Protokol'de neler olduğunu, ne sözlerin verildiğini 25 AB üyesi ülke biliyor... Onların milletvekilleri biliyor... Bilmeyen bir tek bizim halkımız ve milletvekillerimiz. Ne diyorsunuz buna?" diye sorunca şu zarif yanıt geldi:
- Bizde gizli kapaklı hiçbir şey olmaz arkadaşım.
- Peki, örneğin siz... Ek Protokol'ü okudunuz mu? İçinde ne olduğunu biliyor musunuz?
Fatsa, bir süre düşündükten sonra ağzından şu sözler çıktı;
- Eee, biz de bir şeyler biliyoruz herhalde!
Ne biliyor, nereden biliyor derseniz. Meçhul. Çünkü Ek Protokol'ü arasa da bulamaz.
Türkiye zavallı duruma düşürmüştür kendini.


Melih Asik
dazlak - avatarı
dazlak
Ziyaretçi
13 Kasım 2005       Mesaj #19
dazlak - avatarı
Ziyaretçi
Daha açık nasıl söylesin?
Bu Valeri Jiskardesten i (Valery Giscard d Estaing) iyice dinlememiz gerekiyor.
AB içinde önemli bir kişi... AB Konvansiyonu nun başkanı... AB nin geleceğinin nasıl olacağını planlayan kurulun başkanı...
Konvansiyonun projesine göre AB Tek Devlet durumuna gelecek. Tek başkan, tek meclis, tek devlet yapısı... Diyor ki V. G: Türkiye kültür ve yaşama biçimi olarak bir Avrupa ülkesi değildir. Türkiye nin üyeliğini savunanlar (ABD ve İngiltere) zaten AB ye karşıdırlar... Türkiye gelecekte AB ye üye alınamaz... AB ülkeleri Türkiye nin AB ye üyeliğine karşıdırlar, ama açıkça söylemiyorlar...
Bay Jiskardesten buna benzer sözleri daha önce de söylemişti: Türkiye ye gerçek durum söylenmiyor. Türkiye nin adaylığını kabul edelim diyenlerin gerçek eğilimi, Türkiye nin AB ye asla üye olmayacağı yönünde. Onların Türkiye ile ilişkilerini başından beri dürüstlük ve vekar içinde sürdürmediklerini görüyorum... Avrupalı yöneticilerin büyük bölümü Türkiye nin bu projede yerinin olmadığını biliyorlar ve bir araya geldiklerinde kendi aralarında bunu dile getiriyorlar. Katılımı halinde Türkiye birliğin ikinci büyük ülkesi olacak. Bu bile durumun yarattığı çelişkiyi gözler önüne seriyor... Yunanistan bu fırsatı ikili sorunları çözmek için kullandı.
Daha ne desin V.G....
Gerçekte birçok AB yetkilisinin benzer sözleri çok.
Türkiye de herkesin artık bilmesi gereken gerçek budur. AB projesinin hiçbir safhasında Türkiye nin yeri yoktur. Varmış gibi davranmak ise Türkiye ye itibar ve zaman kaybettirmekten başka hiçbir işe yaramaz.
Türkiye yi yönetenler ve yöneltenler, gerçekten içtenlikli iseler artık bu rüyadan uyanmalıdırlar. Türkiye yi uyutmak isteyenlerin oyunları bozulmalıdır.
Türkiye kamuoyu, üzerindeki ağır baskıdan gecikmeden kurtulmalıdır. Ağır baskıyı uygulayan güçler aslında kağıttan kaplanlardır. Ağırlıkları kağıtları kadardır. Bunlar AB projesi içinde Türkiye nin olmadığını bilmez değildirler. Baskılarının amacı Türkiye yi AB nin üyesi değil, uydusu yapmaktır. Çünkü onların çıkarlarına ve yapay dünyalarına uygun olan budur. Bu bir kirli oyundur ve bu oyun bozulmalıdır.
Son düzenleyen Daisy-BT; 21 Şubat 2011 23:21
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Kasım 2005       Mesaj #20
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından yayınlanan 2005 Yılı İlerleme Raporu nda, Türkiye nin çevre konusunda bir hayli sorunlar yaşadığı tespit edildi.

AB müktesebatına uyumda Türkiye için en zor birkaç başlık arasında sayılan çevre de durum, Çevreyle ilgili müktesebatın iç hukuka aktarımının genel düzeyi düşüktür. sözleriyle özetlendi.

AB Komisyonu, Türkiye nin bu konuda yalnızca atık yönetimi, doğanın korunması ve gürültü alanında bazı ilerlemeler sağladığını tespit etti. Komisyon, Türkiye den, AB nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve müktesebatta yer alan sınır aşan sorunlara özel önem vermesini istedi. İlerleme Raporu nda, Türkiye nin çevrenin korunması gereksinimlerini tüm diğer politikaların tanımlanmaları ve uygulanmaları ile bütünleştirmesi gerekmektedir. Ayrıca, idari kapasiteyle çevre politikalarının uygulanmasına müdahil kurumlar arasındaki eşgüdümü sağlayan mekanizmaların güçlendirilmesine özel önem verilmesi gerekmektedir. denildi.

Rapor, çevre müktesebatının uygulanmasının temini için önemli ölçüde yatırım yapılması gerektiğini bir kez daha aktardı ve Bu bağlamda, bütün yeni yatırım projelerinin AB çevre müktesebatı ile uyumlu olması gerektiğinin altı çizilmelidir. uyarısında bulundu. Türk uzmanlar, söz konusu yatırım miktarını 50-60 milyar Euro olarak hesaplıyor.
Son düzenleyen Daisy-BT; 21 Şubat 2011 23:22

Benzer Konular

2 Haziran 2011 / Misafir Sosyoloji
20 Eylül 2015 / Misafir Soru-Cevap