Arama

Madde bağımlısı insanların ruhsal ve sosyal yaşamı nasıldır? - Sayfa 2

En İyi Cevap Var Güncelleme: 27 Nisan 2015 Gösterim: 40.800 Cevap: 17
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Mart 2011       Mesaj #11
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İYi de ßiz maddenin ruhsal bakımdan zararlarını istiyoruz da siz hep aynı şeyleri paylaşmışşınız bi cevap veren olursa sevinirim ruhsal açıdan zararlarına.
Sponsorlu Bağlantılar
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
embesil - avatarı
embesil
Ziyaretçi
19 Ekim 2011       Mesaj #12
embesil - avatarı
Ziyaretçi
yarın götürmem gerekiyor lütfen kısaca anlatın 2 cümle
Sponsorlu Bağlantılar
kzy htc - avatarı
kzy htc
Ziyaretçi
31 Ekim 2011       Mesaj #13
kzy htc - avatarı
Ziyaretçi
bağımlılığa sebepolan maddelerin bireyin ruhsal ve sosyal yaşamı nasıl etkiler
kuzey and to - avatarı
kuzey and to
Ziyaretçi
31 Ekim 2011       Mesaj #14
kuzey and to - avatarı
Ziyaretçi
bağımlılığa sebep olan maddelerin bireyin ruhsal ve sosyal yaşamı üzerindeki etkileri
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Kasım 2011       Mesaj #15
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yaaaa kısa ve öz biLqi werirmisiniz
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2011       Mesaj #16
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Türkiye''de ve dünyada hızla alkol ve uyuşturucu madde alım oranları artmakta maddeye başlama yaşları ise tüyler ürpertici bir şekilde gittikçe düşmektedir. Kişinin bedensel ruhsal ve sosyal hayatını yok eden insanı insan olmaktan çıkaran uyuşturucu maddelerle mücadele etmek geleceğimiz olan çocuklarımızı bu maddelerden korumak ancak iyi bir koruyucu halk sağlığı yaklaşımıyla olabilecektir. Ancak koruyamadığımız ve bir şekilde maddeyle karşılaşmış kişilerin maddeden kurtarılması için iyi bir psikiyatrik tedavi protokolünün olması zorunludur.
Bu kişilerin iyileşebileceğine maddeden kurtulabileceğine öncelikle biz sağlıkçıların inanması gerekmektedir. Madde tedavisini “ya tutarsa “ mantığıyla karşılamak ve kişilere bu mantıkla yaklaşmak tabii ki başarı şansını daha baştan azaltacaktır. Haliyle psikiyatr psikolog sosyal hizmet uzmanları rehber öğretmenler aileler yakın arkadaşlar ve bağımlı kişiler işbirliği içinde olmalı bir ekip çalışması halinde sorunun üzerine gitmelidir.

Amerika Birleşik Devletleri''nde toplumun % 90''ı yaşamının bir döneminde alkol aldığı erişkinlerin % 60-70''inin ise sıkça alkol almakta olduğu tespit edilmiştir. Kalp hastalığı ve kanserden sonra alkole bağlı sağlık sorunları Üçüncü sırada yer almaktadır. Erişkinlerin % 30-45''i yaşamının bir döneminde en az bir kez aşırı alkol almaya bağlı bir sorunla (yasal trafik iş okul) karşılaşmıştır. Hala yılda 200.000 kişi alkole bağlı bir sorundan ölmektedir.
Otomobil kazalarında % 75 kazadan ölümlerde % 50 adam öldürmelerde % 50 intiharlarda % 25 oranında alkol sorumlu tutulmuştur. Ortalama yaşam süresini en az 10 yıl kısaltmakta olan alkol bağımlılık yapan diğer uyuşturucu maddelere de öncülük etmektedir.
Kentlerde kırsala göre daha yaygın olan alkolizm birinci derece akrabalarında alkol bağımlılığı olanlarda 7 kat daha fazla görülmektedir.

Madde Kullanımı ve Bağımlılığı
Öte yandan uyuşturucu madde kullanımı ise gittikçe büyüyen bir insanlık meselesi haline gelmektedir. Mesela 1962 yılında Amerika''da hayatı boyunca uyuşturucu madde ile karşılaşan insan sayısı nüfusun % 4''ü iken bu oran şimdi %33''e kadar ilerlemiştir. Uyuşturucu madde kullanımının yaşı da gittikçe düşmektedir. Önceden erişkinlerde görülen bu durum şimdi çocuklarda bile görülebilmektedir.

Bütün dünyada sıklığı artan madde kullanımının ve bağımlılığının yaygınlığı ülkemizde de günden güne artmaktadır. Yeniden Sağlık ve Eğitim Derneği''nce Türkiye''nin uyuşturucu konusundaki ilk karşılaştırmalı araştırması niteliğini de taşıyan İstanbul''un 15 ilçesindeki 43 okulda 104 sınıfta eğitim gören 3 bin 168 lise 2 öğrencisi ile yapılan bir araştırmanın sonuçlarında:
Tütün kullanımının 2004 yılında 2001''e göre yüzde 72.7 alkol kullanımının da yüzde 17.6 oranında düştüğü esrar kullanımının ise 2001 yılına göre yüzde 75 artış gösterdiği Uçucu madde kullanımının yüzde 40.5 yeşil reçete ile satılan yatıştırıcı hap kullanımının yüzde 15.8 uyuşturucu hap kullanımının yüzde 184.6 sentetik hap kullanımının yüzde 287.5 eroin kullanımının yüzde 100 artış gösterdiği madde kullanımının erkeklerde kızlara göre daha yaygın olduğu ancak son yıllarda kızlarda da artış kaydedildiği en kolay bulunabilen zararlı maddenin 2001''de uçucu maddeler iken 2004''te esrar olduğunu bulunabilirliği en fazla olan maddenin de sentetik hap olan ecstasy olduğu kaydedilmiştir.



Genel Sebepler

1. Kişilik sorunları; özellikle aşırı güvensiz bağımlı engellenmeye dayanma tahammülü olmayanlar depresif ve içe dönük kişilerde madde kullanımı daha sık görülmektedir.

2. Çevresel etkenler; Ailesinde madde kullanımı olan bireylerde risk daha çoktur. Mesela birinci derece akrabalarında alkol bağımlılığı olanlarda alkol bağımlılığı riski 7 kat daha fazladır.

3. Çevrede madde kullanımının yaygın olması da riski artırmaktadır (arkadaş komşu v.s.). Genellikle özenti şeklinde başlayan madde kullanımı bağımlılığa kadar gitmektedir.

4. Stres etkenlerinin olması riski artırır. Eğer kişide bir psikiyatrik rahatsızlık varsa madde kullanım riski artmaktadır. Mesela toplum önünde etkinliklerde bulunmaktan korkma şeklinde giden sosyal fobide alkol bağımlılığı %19 uyuşturucu madde bağımlılığı %13 oranında görülmektedir.

5. Aile içi iletişim ve paylaşım sorunlarının olması kişileri maddeye iten önemli bir etken olmaktadır.

Bir kişinin madde aldığından şüphelendiren şeyler nelerdir?

Madde kullanımının en korkulan sosyal sonucu gençlerde yaygınlığının artmakta olduğudur. Madde kullanan bir genci tanımak için dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır:

• Geceleri çok sık dışarı çıkması ve bar disko gibi eğlence yerlerine çok sık gitmeye başlaması

• Eski arkadaşlarını bir bir ve kısa sürede terk edip yeni ve çok sık beraber olduğu yeni arkadaşlıklar kurması ve kim olduklarından ailesine bahsetmemesi

• Gece saatleri bile olsa gelen bir telefonla apar topar dışarı çıkması veya cevapsız telefonların sayısında belirgin artış olması

• Çok para harcamaya veya istemeye başlaması

• Ona ait olmadığını bildiğiniz eşyalarla gelmesi ve bunları bir daha görememeniz

• Ani kilo kayıpları ve iştah sorunlarının olması

• Uyku düzeninin bozulması

• Göz çevresinde kızarmalar donuk bakışlar olması

• Elde ve vücutta daha önce görmediğiniz titremelerin olması ve daha birçok aniden değişen sosyal ve fiziksel şartların olması.

Birimimizde bu bilgilerin ışığında nasıl bir yaklaşım sergilenmektedir?

Alkol ve madde kullanım bozuklukları psikiyatri dünyasında hekimin çaresiz kaldığı ve sınırlı imkanlara sahip olduğu hissini veren bozukluklardır. Bu kategoride yer alan kişiler genellikle tedavi edilemeyecek derecede kişiliği bozuk bireyler olarak algılanır. Hatta sağlıkçıların arasında bile bu kişiler için farkına varılmayan bir damgalama yaklaşımı vardır. “Madde kullanım bozuklukları zaten tedavi edilemeyen bozukluklardır madde alan kişiler genellikle problemli olduklarından uyumları da bozuktur.
Dolayısıyla bir şeyler yapmaya çalışalım ama pek sonuç alınabileceğini sanmıyorum” düşünceleri birçok defa zihinlerden geçmektedir. Hâlbuki iflah olmaz diye nitelendirilen kişilik bozuklukları madde kullananların sadece %30''unu oluşturmaktadır. Geri kalan %70''lik kesim tedavi potansiyeli olan kişilerdir. Bu bilginin ihmal edildiği bu yaklaşım tarzı haliyle tedavi başarısını olumsuz yönde etkilemekte ve daha yolun başında ümitsizliği körüklemekte madde kullanım bozukluklarının tedavisinde en önemli etken olan cesareti baltalamaktadır.
Madde tedavisinin birinci kuralı hekimin hastasını iyileştireceğine inanması hastasına inanması hastanın da hekimine ve iyileşeceğine inanmasıdır.
Tedavide başköşeyi tutan bu duygusal aşamayı başarıyla geçtikten sonra maddeyle somut mücadele başlamaktadır.

Maddeyle mücadele her şeyden önce bir ekip işidir. Bir psikiyatri uzmanının yönettiği bu ekibin içinde psikolog sosyal hizmet uzmanı sanat terapisti spor uzmanı müzikterapist hemşire hasta bakıcı ve yakın çevreden kişiler yer almalıdır. Ayrıca madde kullanım bozuklukları bedensel hastalıklara ve bozukluklara sebep olduğu için bir dâhiliye uzmanı ve nöroloji uzmanının da danışman hekimler olarak ekipte yer alması gerekmektedir.
Böyle bir ekiple madde kullanım bozukluğu içindeki kişi tedavi boyunca yalnız bırakılmamakta ve maddeye yenik düşmesinin engellenmesine çalışılmaktadır. Madde kullanım bozukluğunun tedavisi çoğu zaman bir klinikte başlar ama hayatın içinde devam eder. O yüzden klinik harici hayatının tanziminde ve mücadelesinde yardımcı olmadaki etkililik tedavi başarısını büyük ölçüde artırmaktadır.


derinliklerinde ifade edilemeyen ruhsal acıların ve ihtiyaçların olması söz konusudur. Müzikle tedavi bunları yüzeye çıkarmada ve uygun bir şekilde müdahale etmede çok başarılı olmuştur. Özellikle şarkı yazma ve şiir yorumlama seanslar esnasında kişilerin duygularını ortaya çıkarmada başarılı bulunmuştur.

Şarkı yazma veya şiir yorumlama etkinlikleri sosyal iletişimi artırmakta kişinin özgüvenini geliştirmektedir. Ergenlerde uyuşturucu kullanımına yatkınlığı artıran sebepler arasında yeterince bilgi sahibi olmamak yatmaktadır. Bilgilendirmenin eğitmenin bilinçlendirmenin madde kullanımını azalttığı bilinmektedir. Madde kullanımı olan ergenler üzerinde yapılan bir çalışmada alınan maddeyle ilgili şarkılar seçilmiş kaydedilmiş ve sözleri yazılmış.
Sonra bu şarkılar ergenlere dinletilmiş yazdırılmış; şiirler de yorumlatılmış. Bu sayede ergenlerin maddelerle ilgili konuları anlamalarına yardımcı olunmuş ve kontrol kaybı fiziksel yıkım bağımlılık artışı gibi sorunların farkına varmaları sağlanmıştır. Müzikle tedavi sayesinde ergenler günlük stresle başa çıkmanın alternatif yollarını öğrenmişler ve uyuşturucu konusunda bilinçlenmişlerdir (113). Gevşeme eğitimi şiir yorumlama ve şarkı yazma gibi müzikle tedavi girişimleri duygudurumu olumlu şekilde etkiledikleri gibi zihinsel performansı da artırmaktadır.

Madde bağımlılarında maddenin bırakıldığı aşamalarda en önemli problemin aşırı içme duygusunun yarattığı kaygı ve sıkıntılar olduğundan bahsetmiştik. Müzikle tedavide uygulanan hayal kurma ve gevşeme teknikleri madde bağımlısı olan kişilerde hem kısa vadede hem de uzun vadede algılanan stresi ve bunaltıyı azaltmakta etkilidir.
Stresin ve sıkıntının azaltılması maddeyi bırakmadaki başarıyı etkileyen en önemli parametredir. Eğer kişiye bu sıkıntılı devrede yardımcı olamazsanız maddeye gidişini önlemeniz neredeyse imkânsız hale gelir. Bu yüzden uzman sık sık gevşeme eğitimi vermeli ve bağımlının bunu seans harici zamanlarda da kullanmasını sağlamalıdır.

Müzikle tedavi kişinin kendilik kavramını düzeltir ki madde bağımlılarında kendine güven ileri derecede azalmıştır. Çoğunda artık işe yaramayacakları ömürlerinin böyle geçip gideceği inancı gelişmiştir. Araştırmalarda görülmüştür ki müzikle tedavi işe yarama duygusunu yeniden uyandırmakta unutulmuş olan birey olma idrakini yeniden oluşturmaktadır.

Madde bağımlıları kendileri ve çevreleri için bir şeyler üretebilmek için maddenin şart olduğuna inanırlar. Bu yüzden madde alabilmek maksadıyla kendilerini toplumdan geri çekerler. Madde bağımlılarında görülen sosyal geri çekilmeyi ortadan kaldırmak için şiir ve ritim içerikli doğaçlama yöntemi kullanılmıştır. Böylece katıldıkları etkinlikler sayesinde elde ettikleri kazanımların kaybettiklerini düşündükleri şeylerden çok daha fazla olduğu kendilerine gösterilmiştir

Yapılan çalışmalar ışığında görüyoruz ki müzikle tedavi duygusal boşluklarını maddeyle doldurmaya çalışan bağımlılar için maddeye karşı güçlü ve etkili bir alternatif olmaktadır. Bu da tedavide başarı şansını artırmaktadır.

Merkezimizde uygun olan hastalar için haftada iki seans müzikterapi seansları tertip edilmektedir. Ayrıca her hasta için müzik saatleri oluşturulup bu saatlerde kişilerin eğlenmeleri şarkı söylemeleri şarkı dinlemeleri oynamaları dans etmeleri sağlanmaktadır.

Sosyal terapiler: Kişinin hastanedeki arındırma tedavisinden sonra hayatında yeni bir sayfa açması ve kendisi için güvenli ve huzur verici bir ortam oluşturulması çok önemlidir. Bunun için hastane ortamında kazandırılmış beceriler sanat ve meşguliyet faaliyetlerinin yardımıyla boş zaman etkinliklerine yönlendirilir ve kişinin çevresine yönelik bilgilendirme ve rehabilitasyon etkinliklerine başlanır.
Hasta yakınlarına madde ile mücadele seminerleri tertip edilir grup terapileri için gruplar oluşturulur. Ayrıca belki de en önemli etkinlik olacağını düşündüğümüz ‘hastanın arkadaşlarını bilgilendirme rehabilite etme ve gerekirse grup etkinlikleri içine dahil etme'' programı tertip edilir. Çünkü madde kullanımı beraberinde bir kültür halini almakta ona göre bir çevre oluşmaktadır ve bu çevre yeniden içmeyi teşvik edici olmaktadır. Bu çevreden ve bu kültürden uzaklaşmak tedavinin en önemli aşamasıdır.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2013       Mesaj #17
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Ziyaretçi adlı kullanıcıdan alıntı

sebebi ne insanlara

https://www.facebook.com/gelecegimizesahipcikalim
Neden - avatarı
Neden
Ziyaretçi
27 Nisan 2015       Mesaj #18
Neden - avatarı
Ziyaretçi
İnsanlar neden uyuşturucu kullanır? Bugüne kadar çok düşündüm ama henüz kesin cevap bulamadım.
Son düzenleyen nötrino; 27 Nisan 2015 16:01 Sebep: Mesaj düzeni!

Benzer Konular

6 Mart 2015 / ZİYARETÇİİİ Soru-Cevap
8 Şubat 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap
21 Aralık 2009 / Misafir Cevaplanmış