Arama

Atatürk'ün çocuk sevgisiyle ilgili anılarına örnek verir misiniz? - Sayfa 4

En İyi Cevap Var Güncelleme: 19 Mayıs 2014 Gösterim: 221.458 Cevap: 101
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Ekim 2010       Mesaj #31
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yıl 1934 o dönemde milli eğitim bakanlığı ulus'tadır. Bakan

Sponsorlu Bağlantılar
ise niğdeli abidin özmen'dir. Bakan makamında çalışmaktadır.

Kapı çalınır. Bakanın gür sesi "giriniz" atatürk'ün yaverlerinden

biri yanında iki çocukla makama girerler.



Hoşbeşten sonra yaver bey bakan abidin özmen'e bir zarf uzatır.

Konuklara yer gösterir ve zarfı açar. Atatürk'ten gelen bir

mektuptur bu : "bay abidin özmen milli eğitim bakanı...." abidin

özmen zarfı özenle açar ve mektubu dikkatle okur : "yaver bey'le

size iki fakir ve kimsesiz çocuk gönderiyorum. Bu çocukları uygun

göreceğiniz bir liseye (parasız yatılı olarak) kaydını yaptırıp..."



bu atatürk'ün bir emridir. Kesinlikle yerine getirilecektir. Bakan

abidin özmen ortaöğretim genel müdürü'nü çağırtır ve şu direktifi

verir: "yaver bey'in yanındaki bu iki çocuğun evraklarını alınız ve

bu çocukları h.p.lisesi'ne paralı yatılı olarak kaydını yaptırıp

her ikisi için de üçer yıllık paralı yatılı makbuzlarının veli ve

ödeyen hanesine atatürk'ün ismini yazdırarak' bana getiriniz" der.

bakanın emri yerine getirilmiştir. Abidin özmen de kısa bir mektup

yazarak yaver bey'le atatürk'e yollar. Mektubun içeriği şöyle :

"muhterem atatürk yaver bey'le göndermiş olduğunuz iki çocuk

hakkında emirlerinizi aldım. Ancak arkasında türkiye cumhuriyeti

'nin kurucusu ve cumhurbaskanı atatürk gibi birisinin bulunduğu

için bu iki çocuğu fakir ve kimsesiz olarak kabul etmeme hem

yasalarımız hem de mantığımız izin vermedi. Bu nedenle her iki

çocuğun da emirleriniz gereği h.p.lisesi'ne paralı yatılı olarak

kayıtlarını yaptırdım. çocukların üçer yıllık okul taksitlerine

ait makbuzları ekte takdim....."



atatürk bu mektup üzerine devrin başbakanı ismet inönü'ye telefon

ederek: "bak" demiş "senin milli eğitim bakanın bana ne yaptı"

diyerek olayı anlatmış. Inönü bakan'ı adına özür diler. Atatürk :

"yok" der "özür dileme. çok memnun oldum. Keşke her devlet adamı bu

medeni cesarete sahip olabilse ve gösterebilse..."
site kurucusu - avatarı
site kurucusu
Ziyaretçi
9 Ekim 2010       Mesaj #32
site kurucusu - avatarı
Ziyaretçi
UYARI: Tıbbi konularda verilen cevaplar tamamen tavsiye niteliğindedir.

Sponsorlu Bağlantılar
DİKKAT
Sorunuzu anlaşılır bir dille, kısaltmadan yazmanız cevap almanızı kolaylaştıracaktır. Sorunuzun yer aldığı konuyu takip etmeyip yeniden aynı soruyu sormak adına konu açarsanız, verilen cevapları gözden kaçırabilirsiniz. Ayrıca aynı soruyu içeren konuların mesajları en eski konuya taşınmaktadır...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Ekim 2010       Mesaj #33
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
atatürk çocuk gözüyle ilgili
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Ekim 2010       Mesaj #34
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk bir okula gitmişti.her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardı. hepsi sevinç içinde onu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk;bir kenara çekilmiş,ilgisiz gibi duruyordu bu durum Atatürk'ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı:
- ''Çocuğum,neden durgunsun? Bir derdin mi var? Hasta mısın?'' dedi.
Çocuk:
- ''Bir şeyim yok efendim'' dedi.Arkasını döndü, gözlerinden akan yaşları gizlice sildi.
Atatürk:
- ''Niçin ağlıyorsun yavrum? Sen ağlayınca ben çok üzülüyorum'' dedi.
Küçük çocuk,o vakit yaşlı gözlerini Atatürk'e çevirdi:
- ''Atam,seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin,gördük,sevindik. Ama artık sıramızı savdık.Bir daha seni ne zaman göreceğiz? Ona ağlıyorum.''
Atatürk oradaki çocuklara baktı:
- ''Beni ne zaman görmek isterseniz,aynaya bakın.Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız.Bende sizin'' dedi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Ekim 2010       Mesaj #35
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
dersim var o yuzden kisa yazmam gerekiyor
batmer - avatarı
batmer
Ziyaretçi
17 Ekim 2010       Mesaj #36
batmer - avatarı
Ziyaretçi
Düğün, O'nun varlığı ile son sınırına ulaşan bir neşe içinde geçmişti. Ata, ayrılmak üzere ayağa kalkınca kendisini uğurlamak için halk iki sıra diziliverdi. Sevecen bakışlarını sağa sola yönelterek yavaş yavaş ilerlerken bir yerde durakladı, sonra durdu, elini yedi sekiz yaşlarında bir kız çocuğunun başına uzattı. Çocuğun arkasında yer alan ve anası ile babası olduğu belli olan çifte yavaşça seslendi:
- "Öpeyim mi?"

Herkesi derinden duygulandıran bu isteği ana babanın nasıl yerinde bir minnetle karşıladıkları kestirilebilir.

Atatürk, çocuğu iki eliyle kaldırdı, öptü ve bıraktı. Fakat sahne bununla kapanmış olmadı.

Uyanık ve duygulu çocuk:
- "Ben de öpeyim, ne olursunuz Atatürk, ben de sizi öpeyim." diye direndi.

Ata, belki de hiç ummadığı halde kendisine babalık mutluluğu tattıran bu içten davranışı, çocuğu bir daha yerden alarak yüzüne yaklaştırmakla karşıladı.

Bilmiyorum, halk bu dokunaklı sahneyi, gözleri yaşlı alkışlayarak kutlu kılarken, o çelik iradeli insanın da iki damla gözyaşını tutamadığını görebilmiş mi idi?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Ekim 2010       Mesaj #37
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
atatürk birgün bir okula gider bütün çocuklar onun etrafına gelirler ama bir çocuk köşede durgunca oturur atatürk yanına gider noldu evladım bir derdin mi var der çocuk hayır efendim der ama ağlamaya başlar atatürk sorar derdini söle olum der çocuk sizi görmek istedik ördük sevindik ama bidaha nerede görecez dedi atatürte aynaya bak görürsün çünkü siz benim bir parçamsınız der
İŞTE ÖZET BÖLEE ÇIKARILIRRRRRRRRR
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Ekim 2010       Mesaj #38
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk bir okula gitmişti.her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardı. hepsi sevinç içinde onu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk;bir kenara çekilmiş,ilgisiz gibi duruyordu bu durum Atatürk'ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı:
- ''Çocuğum,neden durgunsun? Bir derdin mi var? Hasta mısın?'' dedi.
Çocuk:
- ''Bir şeyim yok efendim'' dedi.Arkasını döndü, gözlerinden akan yaşları gizlice sildi.
Atatürk:
- ''Niçin ağlıyorsun yavrum? Sen ağlayınca ben çok üzülüyorum'' dedi.
Küçük çocuk,o vakit yaşlı gözlerini Atatürk'e çevirdi:
- ''Atam,seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin,gördük,sevindik. Ama artık sıramızı savdık.Bir daha seni ne zaman göreceğiz? Ona ağlıyorum.''
Atatürk oradaki çocuklara baktı:
- ''Beni ne zaman görmek isterseniz,aynaya bakın.Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız.Bende sizin'' dedi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Ekim 2010       Mesaj #39
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ataturk atatur orman cıflıgınde gezerken bır adamın agacı kestıgını gormus.adama sormus neden o agacı kesıyosun dıye adam mahcup olmus.birdaha agac kesmıyecegıne soz vermıs
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Ekim 2010       Mesaj #40
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
atatürk ve çoban çocuk


bir gün atatürk uzun bir seyahate çıkarken yolda bir türkü sesi duyuldu atatürk kim olduğunu buldu ona bisss yani beğendim tekrar söyle dedi çocuk tekrar söyledi aonra ataürk ona elli lira verdi ama çok gğzel di onu okla yolladı subay yaptı onu milletvekili yaptı yolunun son kısmındaki son sawaşta çocuk hayatını kaybetti bu bir çoban çocuktu hayatı nerden nereye ulaşmıştıki son dutrakta haytını yitirdi Msn SadMsn SadMsn Sad

Benzer Konular

25 Aralık 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
10 Aralık 2012 / elbistanlı Soru-Cevap
19 Nisan 2009 / VELİ ŞAHİN Soru-Cevap
2 Ekim 2012 / iCarly Soru-Cevap
28 Nisan 2012 / aşığım Soru-Cevap