Arama

Türkçedeki yabancı kelimeler nelerdir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 25 Kasım 2012 Gösterim: 63.345 Cevap: 39
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
23 Kasım 2008       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
turkcedekı yabancı kelımeler
EN İYİ CEVABI Misafir verdi
türkçede kelimenin ortasında iki sessiz yanyana gelmez yabanncı kelimeler spor vbb
Sponsorlu Bağlantılar
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
23 Kasım 2008       Mesaj #2
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
TÜRKÇEDE YENİ KAVRAMLARI KARŞILAMA YOLLARI
Türkçede yeni varlıkları ve kavramları karşılamak için birkaç yol vardır. İhtiyaç hasıl olduğunda bu yollardan birine baş vurulmaktadır.
A. KELİME TÜRETMEK
Türkçenin en tabii, en işlek, en geniş yeni kelime kazanma yoludur. Kelime türetmek köklerden yapım ekleri ile görevden yapmak demektir. Eklemeli bir dil olan Türkçenin çok zengin bir kelime yapma mekanizması vardır. Türkçenin her tipte pek çok olan yapım ekleri ile sayısız kelimeler yapılabilir. Türkçenin bu imkânı her zaman açıktır. Ancak bu imkânın iyi, doğru ve yerli yerinde kullanılması gerekir. Bu husustaki ölçü yeni yapılan kelimede hiç bir sunilik bulunmaması, hissedilmemesidir. Böyle bir kelimeyi ilk defa elbette bir şahıs yapmış ve dile sürmüştür. Fakat kaidelere ve şartlara öyle uygun yapılmıştır ki, herkes onun yeni değil eskiden beri var olan bir kelime olduğunu zanneder. Demek ki, yeni kelimenin sağlam olması için dilde yadırganmaması, yapma hissini uyandırmaması, tereddütler yaratmaması, itiraz ve isyan sesleri doğurmaması gerekir. Dil, onu sanki kendiliğinden ortaya çıkarmış gibi olmalıdır.
Türemiş kelimeler, bir kelime kökü ile bir veya birkaç yapım ekinden meydana gelir. Çekim sırasında yeni kelimeler meydana getirilirken, kök asla değişmez. Kelime kökünden önce, başka dillerde olduğu gibi ön ekler getirilmez. Dilimizde kelime türetmesi ancak köklerin sonuna birtakım ekler getirilmek suretiyle yapılabilir.
Kelime kökleri isim veya fiil olduğuna göre, türetme ekleri isme ilave edilenler ve fiile getirilenler olmak üzere iki büyük bölüme ayrılırlar. Sonra bunlar, meydana getirdikleri kelimenin isim veya fiil oluşlarına göre de ikiye bölünürler. Böylece kelime yapma ekleri;
a.isimden isim yapma ekleri
b.isimden fiil yapma ekleri
c.fiilden isim yapma ekleri
d.fiileden fiil yapma ekleri
olarak dört gruba ayrılır.
Ekler ayrıca, işlek (canlı), az işlek ve işlek olmayan olmak üzere üçe ayrılırlar. Bir dilde yeni kelimeler ancak canlı eklerle meydana getirilebilirler. Bu durum dil ilminin değişmez prensibidir. Bazen az işlek bir ekin canlılık kazandığı görülebilir. Fakat bu nadir bir haldir ve şahısların eseri değildir. Halkın bilmeden fark etmeden yaptığı, dil kanunlarına uygun olarak kendiliğinden meydana gelen bir keyfiyettir.
Yeni teşkil edilen kelimeler dil kurallarına uygun oldukları yani canlı eklerle ve ekin fonksiyonu ile manasına aykırı olmadan meydana getirildikleri takdirde doğrudurlar.
B. KELİME GRUBU YAPMAK
Dilde yeni kavramları karşılamanın bir yolu da kelime grubu yapmaktır. Bu yol, dilde var olan kelimelerden bir terkip yaparak yeni ihtiyaçları karşılama yoludur. Bu yol, dilin yeni kavramları karşılamada kullandığı çok tabii ve güzel bir yoldur. Ancak bunda varlığı veya kavramı tek kelime ile değil, birden fazla kelime ile ifade etme durumu vardır. Tabii her nesne de böyle iki kelime ile karşılanmaya uygun olmayabilir. Onun için kelime grubu yapma yolu, imkânları geniş olmayan bir yoldur:
Demiryolu bilirkişi uçaksavar gecekondu su yılanı
Başkent olağanüstü bilgisayar sivrisinek ses uyumu
C. YABANCI KELİME ALMAK
Yabancı kelime almak yeni bir nesnenin veya kavramın, geldiği yerden ismini de beraber almak demektir. Alınan yabancı kelime ya dilde karşılığı hiç olmayan kelimedir ya da dilde karşılığı olan fazladan bir kelimedir.
Birinci halde, yeni bir nesne veya kavramla karşılaşılır. Dilde onun kelimesi yoktur. Bu durumda ilk tabii yol onun ismini de beraber almaktır:
Ayet gazel cami otomobil radyo telefon
Televizyon motor banka posta telekom
Özellikle eşyaların beraberinde getirdiği kelimelerin dile süratle girme ve yayılma gücü vardır. Eğer adını önceden hazırlamamış ve o adla girişi sağlamamışsanız, eşyanın kendi kelimesini beraber getirmesine engel olamazsınız. Zaten hazırlıklı olmak da kolay değildir. Yenilik ve kelime çok defa dili ansızın bastırır.
İkinci olarak dilde, karşılığı mevcut olsa da yine fazladan kelime girebilir. Böyle kelimelerde çeşitli etkenler rol oynar. Bunların başlıcaları çeşit ve değişiklik arzusu, özenme, taklit, nüans, kısalık, yaygınlık, kibarlık ve tesadüf olarak sıralanabilir. Fakat hepsinin ortak bir sebebi vardır ki o da kültür ilişkileri, dil alış-verişleridir. Kültür ve medeniyet tesirlerinden kaçmak mümkün değildir. Şüphesiz en iyisi bir dilin kendi kaynağından beslenmesidir. Ancak dile yabancı kelime girmiş diye yakınmaya da lüzum yoktur. Yabancı kelime almak değil, yabancı gramer kuralı almak tehlikelidir.
Esasen yüzde yüz saf dil yoktur. Dillerde yabancı asıllı kelimeler daima bulunur. Ayrıca dil o kelimeleri kendi yapısına uydurur:
Hendese-geometri teşekkür-mersi yemiş-meyve
Siyaset-politika teminat-garanti iktisat-ekonomi
Türkiye Türkçesi için cumhuriyetten sonra Arapça ve Farsçadan kelime alma yolu tamamıyla kapanmıştır. Buna karşılık bugün batıdan gelen kelimelere karşı açıktır.
Yabancı kelime almak son derece kolay bir yoldur. Onun için de bu kestirme yolun önüne kolay kolay geçilememektedir. İstense de istenmese de her dile bu yolla pek çok kelime girmektedir. Hele günümüzdeki iletişim teknolojisi bunu iyice artırmış bulunmaktadır.
Ç. KELİME DİRİLTMEK VE DERLEMEK
Dilde yeni kelime için başvurulabilecek iki kaynak daha vardır. Bunlardan biri, eski yazı dili devreleri, diğeri yaşayan şiveler, ağızlardır.
Eski yazı dilinin unutulmuş kelimeleri tekrar dile kazandırılabilir:
Kamu subay yargı nitelik tartışmak görkem
Savcı tanık köken nicelik arıtmak sonuç
Diğer taraftan kültür dilinde bulunmayan fakat ağızlarda yaşayan bazı kelimeler de yazı diline alınabilir:
aylak onarmak deprenmek asalak yitirmek
doruk yozlaşmak denetlemek alan güleç
Ancak bu diriltme ve derleme yolu sanıldığı kadar kolay bir yol değildir. Eski kelimeler çok defa ölmüşlerdir. Ayrıca metinlerden çıkarılan şekilleri, eski devrin fonetik değerini taşır. Böylece bugünkü dil için işlenmiş sayılmazlar. Bu sebeple onların diriltilmesi çok güçtür, büyük gayret ister. Bu, bütün millete yeniden kelime öğretmek demektir.
Ağızlardan edebî dile kelime geçirmek de öyle pek kütle halinde ve kolay olmamaktadır. Çünkü bir ağızda bir şekil, başka bir ağızda başka bir şekil vardır. Ayrıca yazı dili kelimeleri gibi her bölge için geçerli olacak uygun ve fazla kelime bulmak da kolay değildir. Ve bu da bütün milletin yeniden kelime öğrenmesi demektir.
Kısacası her iki kaynaktan faydalanmak da ancak sınırlı bir ölçüde mümkündür. Fakat dil inkılabı ile Türkçemize her iki kaynaktan bir hayli kelime kazandırıldığını da unutmamak gerekir. Gerçi sadeleştirme çalışmaları sırasındaki ihtiyaç dolayısıyla netice alınması mümkün olmuştur.

Sponsorlu Bağlantılar
Alıntıdır...

Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
23 Kasım 2008       Mesaj #3
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
İşte size birkaç örnek:

CD: çok yoğunlaştırılmış tekerlek çalar


Tren: alttan ittirmeli, üstten tüttürmeli, çok oturgaçlı götürgeç


Yumurta: tavuksal fırlatgaç


Restaurant: sosyal otlangaç


Hostes: gök götürü konuksal avrat


Fotoğraf makinesi: şekil çeken


Milli marş: ulusal düttürü

otobüs: oturgaçlı götürgeç

Minibüs: kaptıkaçtı

sizce bunları kullanmalımıyız yada böyle ifadeler uydurulmalımı Msn Happy

Türkçeye Giren Yabancı KelimelerCbazilari)


--------------------------------------------------------------------------------
Günler:
1- Pazar:Farsça, Kürtçe & irani diller
2- Pazartesi: Pazar-ertesi
3- Salı: Farsça, Kürtçe & irani diller
4- Çarşamba: Farsça, Kürtçe & irani diller
5- Perşembe: Farsça, Kürtçe & irani diller
6- Cuma: Arapça
7- Cumartesi: Cuma-ertesi

Aylar:
1- Ocak: "Ocak" (ateş yakılan yer, ev yuva)
2- Şubat: Süryanice
3- Mart: Latince
4- Nisan: Süryanice
5- Mayis: Latince
6- Haziran: Süryanice
7- Temmuz: Sümer ve ibranice
8- Agustos: Latince
9- Eylül: Süryanice
10- Ekim: Türkçe "ekme" Tarlaların sürülüp ekildiği ay...
11- Kasım: (Eski Türkçe) Yine de tartışmaya açık..
12- Aralık: Türkçe'deki "aralık" sözünden geliyor. Tartışılır.

Renkler:
1- siyah: Farsça
2- kahverengi: Anlami açık
3- gri: Fransızca
4- kurşuni: Kurşun madeninin renginde
5- kırmızı: "kırmıs" Arapça olabilir.Böcek ismi.
6- bordo: Bordeaux: Fransa'da bir şehir
7- turuncu: meyve renginden; turunc-u...
8- pembe: Farsça
9- yeşil: Türkçe'deki "yas" (diri) sözcügünden geliyor. Tartışılır
10- turkuaz: "Turkuaz" taşının rengi
11- mavi: Arapça
12- lacivert: Farsça
13- yavruağzı: kuş yavrularının ağız rengi
14- menekşe: Farsça
15- mor: Arapça
16- leylak: Yine bir çiçek rengi...
17- bej: Fransızca
18- kara: Diğer dillerde o kadar çok anlamı var ki en iyisi hiç bulaşmamak..
19- haki: Arapça
20- eflatun: ?



Devam ediyoruz

Biz de şöyle bir baksak:

Çiçek: Farsça (Çeçek)
Nebat: Arapça
Sebz: Farsça; yeşil anlamında
Hububat: Arapça
Bakla: Arapça
Bakliyat: Arapça
Baklava: Arapça
Gül: Farsça, Kürtçe
Müge: Fr; Muguet
Menekçe: Farsça-Kürtçe; Binevş
Sümbül: Farsça
Glayöl: Fr-İng
Lale: Farsça
Kakûle: Farsça
Zencefil: Arapça; Zencebil
Tarçın: Arapça
Domates: Meksika yerlilerinin dilinden
Çay: Çince
Kahve: Arapça
Şeker: Hint-Avrupa dillerinden
Reyhan: Arapça-Farsça
Turunç: Farsça
Portakal-Mandalin: Hint-Avrupa dillerinden
Narenc-Narenciye: Farsça
Greyfurt: İng; Grape-fruit
Brokoli: İtalyanca
Şebboy: Farsça (Şeb: Gece kelimesinden mülhem)
Kaktüs: Amerika yerli dilinden
Safran: Farsça
Nişasta: Farsça
Limon: Hint-Avrupa dilleri’nden
Kivi: Avustralya yerli dili
Avokado: Güney Amerika yerli dili
Hoş, güzel gonca anlamında,Gonca: Farsça
Şeftali: Farsça (Şeftalû)
Gülnar: Farsça; Nar çiçeği anlamında
Zeytin: Arapça; Zeytûn,
Meşe: Farsça
Ve daha binlercesi yabancı


Çoğu Yunanca olan Meyve, Sebze ve Bitki isimleri

Açelya Azalea
Ananas Ananas
Anemon Anemonis
Bamya Bamia
Barbunya Barbunia
Biber Piperi
Bulgur Bligouri
Fasulye Fasoulia
Fulya Fulia
Ispanak Spanaki
Karanfil Karafilli
Kayısı Kaisi
Kestane Kastano
Kiraz Kerasi
Krizantem Krisantemi
Köknar Kukunari
Lahana Lahano
Limon Lemoni
Mandalina Mandarini
Manolya Manolia
Mantar Manitari
Marul Maruli
Maydanoz Maidanos
Muşmula Mousmoula
Ökaliptus Ev Kalips
Papatya Papadia
Patates Patates
Patlıcan Patlatzani
Pırasa Praso
Portakal Portokali
Sümbül Zoumbouli
Vişne Visine
Yasemin Yasemi


Peki hayvanların?

Hayvan: Arapça, "Ayakta kalan, diri kalan, hayy kalan anlamında,
Akreb: Ar
Fâre: Arapça
Kedi: Hint-Avrupa dillerinden
Beygir: Farsça-Kürtçe: Bergir
Akbaba: Farsça-Arapça: Uqab
Öküz: Hint-Avrupa dillerinden
Zürafa: Arapça
Fil: Arapça
Timsah: Arapça
Krokodil: Yunanca,
Piton: Yunanca
Boa: Güney Amerika yerli dili
Jaguar: Güney Amerika yerli dilinde “Orman’ın Hayâleti” anlamında
Kukumav: Yunanca; Kukuvaya,
Papağan: Latin Amerika yerli dilleri
Kalkan: Yunanca
Kefal: Yunanca
Lüfer: Yunanca
İzmarit-İstavrit-İspari-İspendik-Levrek-İspermeçet-İspinoz-İskorpit: Yunanca.
Hepsini buraya çağırsam sığmazlar!


Yemek-tatlı-içki isimleri

Çorba; Farsça; Zırbe (Sarmısak çorbası anlamında)
Yahnî: Farsça
Lahmacun : Arapça
Kebab: Arapça
Biryan-Büryan (Püryan): Farsça; Kebab, pişmiş et anlamında
Lokum: Arapça
Peş Melba: Fr; Pêche Maelba (Melba Şeftalisi anlamında, Avusturya’daki Maelba düşesine ithaf edileb şeftalili bir tatlı)
Lalanga: Yunanca; Lalaga (Kızartma anlamında)
Nuriye: Arapça
Şŭbiyet: Arapça
Makarna: İtalyanca Makaroni
Spagetti: İtalyanca
Pizza: İtalyanca
Pasta: İtalyanca
Hamburger; İng-Alm
Bira: İtalyanca
Şarab: Arapça, Farsça, Kürtçe
Konyak: Fransızca
Whisky: İng
Keşkül: Farsça (dilenci kabı anlamında)
Milfőy (Mille-feuilles): Fr (Bin yaprak, bin tabaka anlamında)
Şerbet: Arapça
Şurub: Arapça
Şıra (Şire): Farsça
Şirden (Şirdan): Farsça
Likőr (Liqueur Fr, Liquor-Lat)
Krem Karamel: Fr
Gulaş (Guyaş); Macarca.


Çoğu Yunanca olan ve Günlük kullanılan Malzeme, Eşya ve Alet isimleri

Anahtar Anahtari
Cımbız Tsimpida
Çengel Tsingeli
Çember Tsemperi
Fener Fanari
Fırın Fournos
Fincan flitzani
Fıçı Foutsi
Fırça Fırtsas
Halat Halati
İskemle İskemle
Istaka Steka
Izgara Skara
Kavanoz Kavanos
Kiler Kelari
Kilit Klidi
Kiremit Keramidi
Kundak Kontaki
Kova Kouvas
Kümes Koumesi
Kutu Kouti
Lamba Lampa
Makara Makaras
Masa Maso
Mangal Mangali
Pabuç Papoutsi
Patik Patiki
Sünger Sfungari
Semer Samari
Teneke Tenekes
Tepsi Tapsi
Vernik Verniki
Quo vadis?
babu123 - avatarı
babu123
Ziyaretçi
30 Mart 2009       Mesaj #4
babu123 - avatarı
Ziyaretçi
Türkçemize giren yabancı kelimeler ile ilgili özlü sözler bulmak istiyorum .yardım ederseniz sevinirimm
babu123 - avatarı
babu123
Ziyaretçi
30 Mart 2009       Mesaj #5
babu123 - avatarı
Ziyaretçi
ya abicim //ablacım bu konuyla ilgili Türkçemize giren yabancı kelimelere karşın güzel bir söz yok mu ya da siz yazamazmısınız yaa:'(
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
30 Mart 2009       Mesaj #6
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
turkcebannergx48faky3 Dİkkat! TÜrkÇemİzİ Dogru Kullanalim! Kullanmayanlari Uyaralim!
rydox3
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
30 Mart 2009       Mesaj #7
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
benimle TURKCHE konuşma!




Son günlerde artan Türk-İlizce çılgınlığına dur diyen bir toplumsal tokat olmadığı gibi gün geçtikçe çığ gibi büyüyor. Değerli arkadaşlarımdan Evren hepimizin ortak düşüncelesi olan bir yazı kaleme almış. Çok beğendim. Günler önce benim “Dilimiz Turkcheleshiyor!” başlığı ile başlayıp bıraktığım yazımın ana düşüncesine benziyor… İşte yazı :
1166382822yenilogo
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
30 Mart 2009       Mesaj #8
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Turkce    Turkche by osurukchichei
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
31 Mart 2009       Mesaj #9
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
turkceninbireksigiyokbymw4
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
31 Mart 2009       Mesaj #10
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
nedenturkcekonusmuyorsubi8
Quo vadis?

Benzer Konular

17 Aralık 2012 / Misafir Soru-Cevap
24 Kasım 2008 / Ziyaretçi Soru-Cevap
8 Mayıs 2010 / Misafir Soru-Cevap
28 Kasım 2011 / Misafir Soru-Cevap