Arama

Durkheim'in Sosyal Sınıflar Anlayışı ve İntihar Olgusu Hakkında

En İyi Cevap Var Güncelleme: 26 Kasım 2009 Gösterim: 6.143 Cevap: 1
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Kasım 2009       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
DURKHEİM İN SOSYAL SINIFLAR ANLAYIŞI VE İNTİHAR OLGUSU HAKKINDA BİLGİ VERİNİZ
EN İYİ CEVABI Daisy-BT verdi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

DURKHEİM İN SOSYAL SINIFLAR ANLAYIŞI VE İNTİHAR OLGUSU HAKKINDA BİLGİ VERİNİZ

Durkheim toplumbilimi kendi olgularını kendi ön dayanaklarıyla işleyen bir bilim durumuna getirdi. Auguste Comte'un fiziği, Herbert Spencer'in biyolojiyi örnek alıp inceledikleri toplumsal olaylar ona göre yalnız kendi türünden olaylarla açıklanabilir, "toplumsal olay" bireye bağlı ve bireyle başlayıp biten bir süreç değildir. Toplumsal olay bireyi aşkındır, birey ona katılır. Her birey için toplumsal olaya katılmak kaçınılmaz bir zorunluktur. Çünkü toplumsal olaylar; genel zorunlu bireyi ve bireyler arası ilişkileri belirleyen din, ekonomi, hukuk, ahlâk, siyaset, bilim ve sanat türünden olaylardır. Durkheim bireyi bireyselliği toplum içinde tümüyle eritmez. İnsanın kendine özgü bireyliğini ve topluma özgü toplumsallığını saptar. İnsan genel doğruları hazırca, tartışıp araştırmadan toplumdan alır. Bu doğrular: bireyin, kendisi, başkaları, insanlar arası ilişkiler, doğa, evren olguları üzerine yargılarına temel dayanak olur. Toplum bir başka yanıyla da insana ilişkin her kurumun temeli olup doğal bir bileşimdir. Kurumlar örneğin din ve Tanrı anlayışı da topluma bağlıdır ve onunla birlikte gelişip evrimleşir.
Durkheim bilgi anlayışında toplumun görüşünü örnek alır. Bilgide en genel kavramlar tek tek şeylerin tümünden bağımsız olmayıp tersine onlara uygulanabilen, topluma ilişkin kavramlar olduklarından en geçerli kavramlardır. Bunların mutlak, öncesiz sonrasızca doğru ve kesin kavramlar oldukları da söylenemez. Bilginin temel taşları olan genel kavramlar toplumla birlikte zaman ve uzam bağlamında değişip gelişen kavramlardır.
Sponsorlu Baglantilar
Din sosyolojisi ile ciddi olarak ilgilenen Durkheim'in eserlerinin bir kısmı Türkçe'ye çevrilmiştir. Comte'un takipçisidir. Toplumu, Tanrı yerine koymuştur. Burada kasıt inançlı bir kimse davranışlarda bulunurken Tanrı'sını nasıl gözetirse 'birey'inde davranışlarda bulunurken toplumu aynı şekilde gözettiğidir.

Daha fazla bilgi için bakınız:
Emile Durkheim

İntihar üzerine araştırmalarda bulunmuş kendisi ve intihar sebeplerini üç sebeple açıklamıştır.
  1. Bencil (Egoistic) İntiharlar: Bireyin bağlı olduğu din, politik zümre, aile vb. tarafından korunulmamış olmasından kaynaklanır. Yani, toplumsal bağlar gevşek olduğu, birey kendini yalnız hissettiği zaman belirir. Bireyin bağlı olduğu grup bağları zayıfladıkça ve gruba bağımlılığı azaldıkça, birey, kendi özel ilgileriyle başbaşa kalır; yalnızlık hisseder. Kişi için hayat anlamını yitirir; oysa, o topluma bağlı olarak yaşamak ihtiyacındadır. Avrupa toplumlarının intihar istatistiklerine bakıldığında Katolik toplumlarda intihar oranı düşük, protestan toplumlarda ise yüksektir.Politik zümre de insanı korur. Politik kargaşalıkların ve büyük toplumssal bunalımların intihar oranını düşürdüğünü belirtir. Bu dönemlerde toplumsal hayat yoğunlaşır, bireyin ruhunu sımsıkı sarar, birey kendini yalnız hissetmez. Bu nedenle de bencil intiharlar azalır.[kalibre'nin notu: Lan sakın ülkemizde intihar oranlarının düşük olma sebebi Durkheim'in yukarıda belirttiği son cümleyle alakalı olmasın.Politik kargaşalıkların ve büyük toplumsal bunalımların intihar oranını düşürdüğünü belirtiyor.E ülkeme bakıyorsun,politik kargaşadan bol ne var.Seçimler çoğu kez zamanında yapılmıyor,sürekli politik atraksiyon var,seçim çalışmalarından,politik kulislerden intihara zaman kalmıyor sanırım..]
  2. Elcil (Altruistic) İntiharlar: Birey sadece toplumdan koptuğu, kendini yalnız hissettiği zaman değil, topluma çok bağlı olduğu zaman da intihar eder. Durkheim buna örnek olarak, Hindistan’da eşi ölen kadınların, eşlerinin cenazesinde kendilerini yakmalarını (suttee) gösterir.Bu intihar türünde kendini öldüren kişi, toplumsal bir ödevi yerine getirmek amcıyla bu eylemi gerçekleştirir. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen kimse onursuzlukla suçlanır, çoğu zaman da dinsel cezalara çarptırılır. Kısaca, bu gibi kişilerin üzerine toplum bütün ağırlığı ile çökmekte, baskı yapmakta, onu intihara sürüklemeye çalışmaktadır. Elcil intiharlarda kişi için, hayatı anlamını yitirmemiş, hayatından daha üstün gördüğü bir amaç için hayatını feda etmiştir; bu eyleminin mükafatını göreceğini umar.Bugün elcil intiharların hâlâ sürüp gittiği özel bir toplumsal çevre vardır, o da ordudur. Durkheim’a göre; ordudaki intihar ilkel toplumlardaki intiharın bir artakalımıdır. Çünkü askerlik ahlakı bazı yönleriyle ilkel ahlakın bir artakalımıdır.[kalibre'nin notu:Elcil intiharlara en iyi örnek olarak Japon geleneğindeki onurlu intihar yöntemi olan harakiri'yi ya da onursuz olan seppuku'yu örnek verebiliriz.İkisi de toplum için yapılmıştır.Ayrıca Durkheim yaşasaydı ve günümüzdeki "intihar bombacılarını" görseydi tespitindeki doğruluk üzerine eminim gözleri yaşarırdı,sonuçta intihar bombacıları da kendi görüşüne göre,kendi toplumu için kendini feda ediyor,oysa nice canlara kıyıyor]
  3. Anomik (Anomic) İntiharlar: Bu tür intiharlar, bir takım toplumsal bunalımlar sonucu, toplumun yapısında meydana gelen değişiklerle bireyin yaşam biçiminin, değerlerinin alt-üst olması sonucu gerçekleşen intiharlardır.Bazı görüşlerin tersine Durkheim sefaletin tek başına intiharlara neden olmadığını belirtir. Çünkü, yoksulluk düşük intihar oranları ile birlikte bulunmuştur. Ekonomik krizlerin intihara neden olduğunu belirten Durkheim, bunun nedeninin zenginlik ya da fakirlik değil; toplumsal yapıdaki değişiklik olduğunu belirtir. Meydana gelen bu değişiklik toplum için yararlı ya da zararlı olsun, bunun hiçbir önemi yoktur. Önemli olan toplumda meydana gelen değişikliğin bireyin yaşam koşullarını alt-üst etmiş olmasıdır. İşte, intiharın nedeni bu anomi (kargaşalık) halidir.Durkheim, çağdaş toplumların en belirgin bir özelliği olarak nitelediği anomik intihar tipine özel bir ilgi göstermektedir. Anomik hâl ve buna bağlı olarak artan intiharlar, bireyin toplum arasındaki bağların zayıflaması ve toplumsal çözülmenin giderek gelişmesi, yeni çağdaş toplumun evrensel bunalımıdır.Hemen hemen her toplumda boşanmışlarda intihar oranı, değil evlilerden, dullardan, bekârlardan bile daha fazladır.[kalibre'nin notu:Avrupa toplumlarında boşanma oranının çok yüksek olduğu göze alınırsa ve ülkemizdeki boşanma sayısının azlığı dikkate alınırsa(Gerçi son yıllarda coşmuş gidiyor boşanma vakaları) intiharla boşanma arasında kurduğu bağın doğruluğu sebebiyle,Durkheim'a "ver o mübarek elini öpeyim" demek gerekir]
Emile Durkheim’ın çalışmalarından yola çıkarak ülkemizde görülen intihar vakaları,özellikle bu ekonomik krizler sebebiyle(Misal 2001 Krizi) Anomik İntihar tipine girmektedir.Ama Durkheim’ın dediği gibi,intihar sebebi sadece ekonomik sorun kaynaklı değil.Bireyin istekleriyle toplumun sundukları arasındaki farklılık sonucu,kendini tatmin edemeyen birey intihar edebilir.Sanırım Amerika’daki ekonomik güce rağmen,intihar oranlarının fazla olması nedeni bu olsa gerek.Bir nevi tatmin olamama durumu.Amerikan Toplumunda bir tatminsizlik var.
Yararlanılan Kaynak: Intihar.de sitesi

Son düzenleyen Daisy-BT; 26 Kasım 2009 18:15
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
26 Kasım 2009       Mesaj #2
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

DURKHEİM İN SOSYAL SINIFLAR ANLAYIŞI VE İNTİHAR OLGUSU HAKKINDA BİLGİ VERİNİZ

Durkheim toplumbilimi kendi olgularını kendi ön dayanaklarıyla işleyen bir bilim durumuna getirdi. Auguste Comte'un fiziği, Herbert Spencer'in biyolojiyi örnek alıp inceledikleri toplumsal olaylar ona göre yalnız kendi türünden olaylarla açıklanabilir, "toplumsal olay" bireye bağlı ve bireyle başlayıp biten bir süreç değildir. Toplumsal olay bireyi aşkındır, birey ona katılır. Her birey için toplumsal olaya katılmak kaçınılmaz bir zorunluktur. Çünkü toplumsal olaylar; genel zorunlu bireyi ve bireyler arası ilişkileri belirleyen din, ekonomi, hukuk, ahlâk, siyaset, bilim ve sanat türünden olaylardır. Durkheim bireyi bireyselliği toplum içinde tümüyle eritmez. İnsanın kendine özgü bireyliğini ve topluma özgü toplumsallığını saptar. İnsan genel doğruları hazırca, tartışıp araştırmadan toplumdan alır. Bu doğrular: bireyin, kendisi, başkaları, insanlar arası ilişkiler, doğa, evren olguları üzerine yargılarına temel dayanak olur. Toplum bir başka yanıyla da insana ilişkin her kurumun temeli olup doğal bir bileşimdir. Kurumlar örneğin din ve Tanrı anlayışı da topluma bağlıdır ve onunla birlikte gelişip evrimleşir.
Durkheim bilgi anlayışında toplumun görüşünü örnek alır. Bilgide en genel kavramlar tek tek şeylerin tümünden bağımsız olmayıp tersine onlara uygulanabilen, topluma ilişkin kavramlar olduklarından en geçerli kavramlardır. Bunların mutlak, öncesiz sonrasızca doğru ve kesin kavramlar oldukları da söylenemez. Bilginin temel taşları olan genel kavramlar toplumla birlikte zaman ve uzam bağlamında değişip gelişen kavramlardır.
Sponsorlu Bağlantılar
Din sosyolojisi ile ciddi olarak ilgilenen Durkheim'in eserlerinin bir kısmı Türkçe'ye çevrilmiştir. Comte'un takipçisidir. Toplumu, Tanrı yerine koymuştur. Burada kasıt inançlı bir kimse davranışlarda bulunurken Tanrı'sını nasıl gözetirse 'birey'inde davranışlarda bulunurken toplumu aynı şekilde gözettiğidir.

Daha fazla bilgi için bakınız:
Emile Durkheim

İntihar üzerine araştırmalarda bulunmuş kendisi ve intihar sebeplerini üç sebeple açıklamıştır.
  1. Bencil (Egoistic) İntiharlar: Bireyin bağlı olduğu din, politik zümre, aile vb. tarafından korunulmamış olmasından kaynaklanır. Yani, toplumsal bağlar gevşek olduğu, birey kendini yalnız hissettiği zaman belirir. Bireyin bağlı olduğu grup bağları zayıfladıkça ve gruba bağımlılığı azaldıkça, birey, kendi özel ilgileriyle başbaşa kalır; yalnızlık hisseder. Kişi için hayat anlamını yitirir; oysa, o topluma bağlı olarak yaşamak ihtiyacındadır. Avrupa toplumlarının intihar istatistiklerine bakıldığında Katolik toplumlarda intihar oranı düşük, protestan toplumlarda ise yüksektir.Politik zümre de insanı korur. Politik kargaşalıkların ve büyük toplumssal bunalımların intihar oranını düşürdüğünü belirtir. Bu dönemlerde toplumsal hayat yoğunlaşır, bireyin ruhunu sımsıkı sarar, birey kendini yalnız hissetmez. Bu nedenle de bencil intiharlar azalır.[kalibre'nin notu: Lan sakın ülkemizde intihar oranlarının düşük olma sebebi Durkheim'in yukarıda belirttiği son cümleyle alakalı olmasın.Politik kargaşalıkların ve büyük toplumsal bunalımların intihar oranını düşürdüğünü belirtiyor.E ülkeme bakıyorsun,politik kargaşadan bol ne var.Seçimler çoğu kez zamanında yapılmıyor,sürekli politik atraksiyon var,seçim çalışmalarından,politik kulislerden intihara zaman kalmıyor sanırım..]
  2. Elcil (Altruistic) İntiharlar: Birey sadece toplumdan koptuğu, kendini yalnız hissettiği zaman değil, topluma çok bağlı olduğu zaman da intihar eder. Durkheim buna örnek olarak, Hindistan’da eşi ölen kadınların, eşlerinin cenazesinde kendilerini yakmalarını (suttee) gösterir.Bu intihar türünde kendini öldüren kişi, toplumsal bir ödevi yerine getirmek amcıyla bu eylemi gerçekleştirir. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen kimse onursuzlukla suçlanır, çoğu zaman da dinsel cezalara çarptırılır. Kısaca, bu gibi kişilerin üzerine toplum bütün ağırlığı ile çökmekte, baskı yapmakta, onu intihara sürüklemeye çalışmaktadır. Elcil intiharlarda kişi için, hayatı anlamını yitirmemiş, hayatından daha üstün gördüğü bir amaç için hayatını feda etmiştir; bu eyleminin mükafatını göreceğini umar.Bugün elcil intiharların hâlâ sürüp gittiği özel bir toplumsal çevre vardır, o da ordudur. Durkheim’a göre; ordudaki intihar ilkel toplumlardaki intiharın bir artakalımıdır. Çünkü askerlik ahlakı bazı yönleriyle ilkel ahlakın bir artakalımıdır.[kalibre'nin notu:Elcil intiharlara en iyi örnek olarak Japon geleneğindeki onurlu intihar yöntemi olan harakiri'yi ya da onursuz olan seppuku'yu örnek verebiliriz.İkisi de toplum için yapılmıştır.Ayrıca Durkheim yaşasaydı ve günümüzdeki "intihar bombacılarını" görseydi tespitindeki doğruluk üzerine eminim gözleri yaşarırdı,sonuçta intihar bombacıları da kendi görüşüne göre,kendi toplumu için kendini feda ediyor,oysa nice canlara kıyıyor]
  3. Anomik (Anomic) İntiharlar: Bu tür intiharlar, bir takım toplumsal bunalımlar sonucu, toplumun yapısında meydana gelen değişiklerle bireyin yaşam biçiminin, değerlerinin alt-üst olması sonucu gerçekleşen intiharlardır.Bazı görüşlerin tersine Durkheim sefaletin tek başına intiharlara neden olmadığını belirtir. Çünkü, yoksulluk düşük intihar oranları ile birlikte bulunmuştur. Ekonomik krizlerin intihara neden olduğunu belirten Durkheim, bunun nedeninin zenginlik ya da fakirlik değil; toplumsal yapıdaki değişiklik olduğunu belirtir. Meydana gelen bu değişiklik toplum için yararlı ya da zararlı olsun, bunun hiçbir önemi yoktur. Önemli olan toplumda meydana gelen değişikliğin bireyin yaşam koşullarını alt-üst etmiş olmasıdır. İşte, intiharın nedeni bu anomi (kargaşalık) halidir.Durkheim, çağdaş toplumların en belirgin bir özelliği olarak nitelediği anomik intihar tipine özel bir ilgi göstermektedir. Anomik hâl ve buna bağlı olarak artan intiharlar, bireyin toplum arasındaki bağların zayıflaması ve toplumsal çözülmenin giderek gelişmesi, yeni çağdaş toplumun evrensel bunalımıdır.Hemen hemen her toplumda boşanmışlarda intihar oranı, değil evlilerden, dullardan, bekârlardan bile daha fazladır.[kalibre'nin notu:Avrupa toplumlarında boşanma oranının çok yüksek olduğu göze alınırsa ve ülkemizdeki boşanma sayısının azlığı dikkate alınırsa(Gerçi son yıllarda coşmuş gidiyor boşanma vakaları) intiharla boşanma arasında kurduğu bağın doğruluğu sebebiyle,Durkheim'a "ver o mübarek elini öpeyim" demek gerekir]
Emile Durkheim’ın çalışmalarından yola çıkarak ülkemizde görülen intihar vakaları,özellikle bu ekonomik krizler sebebiyle(Misal 2001 Krizi) Anomik İntihar tipine girmektedir.Ama Durkheim’ın dediği gibi,intihar sebebi sadece ekonomik sorun kaynaklı değil.Bireyin istekleriyle toplumun sundukları arasındaki farklılık sonucu,kendini tatmin edemeyen birey intihar edebilir.Sanırım Amerika’daki ekonomik güce rağmen,intihar oranlarının fazla olması nedeni bu olsa gerek.Bir nevi tatmin olamama durumu.Amerikan Toplumunda bir tatminsizlik var.
Yararlanılan Kaynak: Intihar.de sitesi


Benzer Konular

1 Mart 2013 / KisukE UraharA Felsefe ww
27 Mayıs 2008 / Bia Sosyoloji
8 Mayıs 2011 / ßuSrA Soru-Cevap
29 Kasım 2011 / Misafir Soru-Cevap