Arama

Bölgelerimize göre en fazla görülen doğal afetler hangileridir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 13 Ocak 2013 Gösterim: 10.788 Cevap: 2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Ocak 2013       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bölgelerimizin hangisinde hangi afet en çok görülür? arkadaşlar sosyal ödevim var yardımcı olurmusunuz? örnek: ''marmara bölgesinde en çok deprem görülür.'' bu örnek gibi. yazarsanız sevinirim.
EN İYİ CEVABI Electrify verdi
ETKİNLİK (Depremler)

Sponsorlu Bağlantılar
Türkiye’de Depremlerin Dağılışı:

Türkiye deprem haritası incelendiğinde Türkiye’nin büyük bir bölümünde şiddetli depremlerin olduğu görülmektedir.

Özellikle Kuzey Anadolu Fay Kuşağı, Batı Anadolu Fay Kuşağı, Doğu Anadolu Fay Kuşağı ve yakın çevresinde büyük depremler olmuştur.

Depremler ile Yer Şekillerinin İlişkisi:

Fay hatları dağlar ile çöküntü alanlarının kesiştiği yerlerden geçmektedir. Dolayısı ile dağların uzanışı ile fayların uzanışı paralellik göstermektedir. Türkiye’deki Dağlar ile fay hatları genel olarak doğu-batı uzanışlıdır.

Türkiye’nin 1.derece aktif fayları Kuzey Anadolu Dağları, Batı Anadolu Dağları ve Güneydoğu Toros dağlarına paralel uzanmaktadır.

Her yerde aynı şiddette deprem olmamasının sebepleri:

Fayların türü ve fayların uzunluğu her yerde farklı şiddette deprem üretmektedir.



ETKİNLİK (Orman Yangınları)

Ormanların yoğun, yangınların az olduğu yerler:

Türkiye’nin Kuzey kıyıları: Karadeniz bölgesi, özellikle doğu ve batı Karadeniz bölümleri ile Marmara bölgesinde Yıldız dağlarının kuzey yamaçları.

Kuzeydoğu Anadolu; Kars ve Ardahan çevresi

Türkiye’de Orman yangınlarının az olduğu yerlerde yangın azlığının sebepleri:

Buralarda yaz kuraklığının olmaması, sıcaklıkların fazla yükselmemesi, ağaçların ve orman altı otlarının sürekli yeşil yanmaya dirençli olması. Havanın genelikle nemli ve yağışlı olması yangınlara karşı dirençli olmasını sağlamaktadır.

1937-2000 Arası orman yangın sayısı ve yanan alan ilişkisi:

1937-2000 yılları arasındaki orman yangınları sayısı ile yangın alanları arasında istikrarsız bir ilişki vardır. Yani bazı yıllar az yangınlarda daha fazla alan kaplayan orman yanmıştır.

Günümüze doğru orman yangınları sayısı genel orak artmakta iken, yanan orman alanı ise azalmaktadır.

Nedeni: Orman yangınlarını önlemeye yönelik tedbirlerin etkili olmasıdır.

Yangınlarla mücadelede başarılı olunurken, yangın oluşumunu önlemede başarısızlık vardır.

Yangınlara karşı en iyi mücadele yangının oluşumunu önlemektir. Bu nedenle bütün insanlarımız yangıların olmaması için gerekli bilince ve davranışa sahip olmalıdır.



ETKİNLİK (Çığ )




Türkiye'de En Çok Çığ Olan Yerler

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü



Çığ felaketi olan yerlerin coğrafi özellikleri:

Çığ felaketi özellikle yer şekillerinin dağlık ve engebeli olduğu, çok eğimli yüzeylerin fazla olduğu yerler ile kar yağışının çok olduğu yüksek yerlerde meydana gelmektedir.

Genel olarak buralarda bitki örtüsü fakirdir.

Bu özellikler; en etkili çığ felaketi olan Tunceli, Bingöl, Bitlis gibi Doğu Anadolu Bölgesinin doğu kesimlerinde etkili olmasına sebep olmaktadır.

Çığ Felaketinin Yerleşmelere zarar vermesinin sebepleri:

Yerleşmelerin dik yamaçların eteklerinde kurulması,

Eğimli yüzeylerde yol açılması

Yamaçlardaki bitki örtüsünün tahrip edilmesi

Yerleşmeleri çığ felaketine karşı koruyacak tedbirlerin alınmaması

Türkiye’de Çığ felaketinin en az en çok olacağı iki örnek şehir:

En az: İzmir, kar yağışının olmaması, eğimli yüzeylerin azlığı

En Fazla: Hakkari, Eğimli yüzeylerin çok olması, kar yağışının çok olması ve uzun süre yerde kalması.

_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
13 Ocak 2013       Mesaj #2
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
TÜRKİYE’DEKİ DOĞAL AFETLER
TC3BCrkiyede
Sponsorlu Bağlantılar
Türkiye arazi yapısı, yer şekilleri ve meteorolojik koşullarının olumsuzluğu sebebiyle sık sık büyük doğal afetlerle karşı karşıyadır.

Doğal afetler ülkemizin ekonomik ve sosyal yapısında önemli yaralar açmaktadır.

Hızlı nüfus artışı ve yerleşme yerlerindeki düzensiz gelişmeler doğal afet zararlarını artırmaktadır.

DEPREM ÜLKESİ TÜRKİYE
Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsması olayına "DEPREM" denir.

Depremlerin insana ve çevreye verdiği zararlar değişiktir. Bazı depremler çok hasar yaptığı halde bazılarını insanlar çoğu zaman hissetmezler.

Depremlerin yeryüzündeki hasar derecesi sadece depremin şiddetine bağlı değildir. Ayrıca yerin yapısı, depremin merkezinin şehir merkezine olan uzaklığı ve binalarda kullanılan yapı malzemesi de etkilidir.

Depremler büyük ölçüde can ve mal kaybına yol açar.

Deprem Sonucunda;

Camlar kırılabilir

Binalar çökebilir.

Yangınlar çıkabilir

Tsunami görülebilir.

Heyelanlar görülebilir.

Salgın hastalıklar görülebilir.

Temel gıda maddelerinin ve temel ihtiyaç maddelerinin temininde zorluklar görülebilir.

İnsanlar psikolojik ve ruhsal zarar görebilir.

Yurdumuz yeryüzünün aktif deprem deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya kıvrım sisteminin Akdeniz deprem kuşağında yer almaktadır.


Deprem Bölgeleri Haritası'na göre,
Yurdumuzun %92‘si

nüfusumuzun %95'i

büyük sanayi merkezlerinin %98'i

ve barajlarımızın %93'ü deprem bölgesinde bulunmaktadır.

Türkiye’de deprem bölgelerinin dağılışı ile fay (Kırık) hatlarının dağılışı arasında paralellik vardır.

Bu fay hatlarının oluşmasında Anadolu Yarımadası’nın Avrasya, Arap ve Afrika levhaları arasında bulunması önemli bir etkendir.

Ülkemizdeki ana fay hatlarının oluşmasında özellikle Arap levhasının Anadolu Yarımadası’nı sıkıştırması etkili olmuştur.

TÜRKİYE'DE DEPREM BÖLGELERİ




trdeprem
Kuzey Anadolu Deprem Kuşağı: Saros Körfezinden başlar, Marmara denizinden geçtikten sonra Kuzey Anadolu Dağlarının güneyini takip ederek Van Gölünün kuzeyine doğru uzanır.

Batı Anadolu Deprem Kuşağı: Güney Marmara’dan başlar Ege Bölgesi’ndeki çöküntü ovalarını takip eder.

Güney Anadolu Deprem Kuşağı: Hatay’dan başlar, Güney Anadolu Toroslar'ını takip ederek Van gölünün güneyine doğru devam eder.



DEPREM TEHLİKESİNİN AZ OLDUĞU YERLER

Konya, Karaman, Taşeli Platosu ve İçel çevresi.

Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nin güneyi (Mardin-Ş. Urfa çevresi)

Trakya'da Ergene havzası ve Yıldız Dağları,

Doğu Karadeniz kıyıları ve Batı Karadeniz’de Sinop çevresi deprem tehlikesinin az olduğu yerlerdir.



KÜTLE HAREKETLERİ

Türkiye’de doğal afetlerin yaklaşık % 20’sini kütle hareketleri oluşturur.

Kütle hareketi, çeşitli nedenlerden dolayı geniş veya dar bir arazi parçasının yer değiştirmesi olayıdır.

Kütle hareketlerinin en önemlileri heyelan ve kaya düşmesidir.

KÜTLE HAREKETLERİNDE ETKİLİ FAKTÖRLER
Heyyalan

Eğimin fazla olması: Eğimlerin fazla olduğu sahalarda heyelan riski artmaktadır

Su ile doygunluk: Heyelanlar yağışlı veya zeminin ıslak olduğu mevsimlerde meydana gelirler.

Kaya Yapısı: geçirimliliği az olan killi ve tüflü depoların yaygın olduğu sahalarda heyelan çok fazla görülür. Buna karşılık kalker ve bazalt gibi kayalarda heyelan seyrek görülmektedir.

Bitki örtüsünün tahrip edilmesi,

Tabakalar eğime paralel ise heyelan daha fazla görülür.

Yol yapım çalışmaları ile yamaç denge profilinin bozulması.

Depremler



Yurdumuzda heyelanlar en çok Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu ile Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay Kuşaklarında görülmektedir

En fazla görüldüğü dönem ilkbahardır. Sebebi, kar erimeleri ile toprağın suya doygun hale gelmesidir.

En çok kaya düşmesi olayına ise Nevşehir, Kayseri ve Erzincan dolaylarında rastlanmaktadır.



SEL ve TAŞKIN


selll
Ülkemizde depremlerden sonra en büyük ekonomik kayıplara neden olan doğal afetler sel ve taşkınlardır.

Bu olayların oluşumunu ve şiddetini etkileyen en önemli etken yağıştır.



SEL ve TAŞKIN OLAYININ NEDENLERİ;
Kısa sürede çok fazla miktarda yağan sağanak karakterli yağışlar.

Karların hızla erimesi

Toprak özelliklerinin yağış ile gelen suyun zemine sızmasını azaltan yapıda olması,

Yüzey şekillerinin ve özellikle eğim şartlarının sel ve taşkın için uygun olması,

Akarsu yataklarının su akışını önleyecek şekilde kullanılması,

Sel ve taşkın riski olan yerlerin yerleşime açılması,

Orman ve meraların tahrip edilmesi,

Akarsu havzalarına kurulan sanayi tesisleri ile arazinin yapısının değiştirilmektedir.

Yerleşim birimlerindeki kuru dere yataklarının doldurularak yol haline getirilmesi

Akarsu yataklarına çöp- moloz dökülmesi ile akarsu yataklarının daraltılması sel ve taşkın felaketlerinde öne çıkan nedenlerdir.

Ülkemizde sel ve taşkın olayı en fazla Karadeniz Bölgesi’nde görülür. Bu durum üzerinde her mevsim bol yağışın olması ve arazinin engebeli olması etkilidir.

Büyük şehirlerimizde de sel ve taşkın olayları fazla görülmektedir. Bu durumun başlıca nedeni aşırı nüfus artışı ve yetersiz alt yapıdır.



TÜRKİYE’DE ÇIĞ SORUNU
C3A7C4B1C49F

Çığ, genellikle bitki örtüsü olmayan engebeli, dağlık arazilerde, vadi yamaçlarında tabakalar halinde birikmiş olan kar kütlesinin iç veya dış kuvvetlerin etkisi ile yamaç eğim yönünde gösterdiği akma hareketidir.



TÜRKİYE’DE ÇIĞ OLAYININ MEYDANA GELMESİNDE;

Kar örtüsü üzerine yağmurun yağması,

Mevcut kar örtüsü üzerine bir defada 20-25 cm' den fazla kar yağması,

Şiddetli tipi sonrası 36 saatten uzun süren ılık bir havanın esmesi,

Yamaç eğiminin fazla olması, En riskli eğim değerleri 28 - 45 dereceler arasıdır.

Bitki örtüsünün zayıf olması,

Deprem ve beşeri nedenlere bağlı titreşimler (kayakçı, silah, araç gürültüsü gibi) çığa neden olmaktadır.

Türkiye’de çığ olayı Doğu ve G.Doğu Anadolu Bölgeleri ile Karadeniz Bölgesi’nin iç kesimlerinde fazladır.

Bu bölgelerdeki mezra tipi yerleşim birimlerinin çoğu çığ tehdidi altındadır.

Ülkemizde hemen her yıl görülen çığ olayları can ve mal kayıplarına, yolların kapanmasına, doğal ekosistemlerin zarar görmesine, enerji ve iletişim hatlarının kopmasına yol açmaktadır.



TÜRKİYE’DE ÇIĞLARIN ZARARLARINDAN KORUNMAK İÇİN;

Orman tahribatı önlenmeli,

Yamaçlar ağaçlandırılmalı ve çeşitli setler inşa edilmeli,

Çığ tahmin ve erken uyarı sistemi oluşturulmalı,

Çığ tehlikesi olan bölgeler belirlenmeli ve haritalandırılmalı,

İnsanlar çığ tehlikesine karşı eğitilmeli,

Çığ sonrası arama kurtarma ekiplerinin oluşturulması gerekir.



ORMAN YANGINLARI


ormanyan

Ülkemiz ormanlarının büyük bir bölümü bulunduğu coğrafya ve sahip olduğu iklim özellikleri sebebi ile yoğun bir yangın tehdidi altında bulunmaktadır.

Akdeniz ve Ege Sahillerinden İstanbul’a kadar uzanan kıyı bandı orman yangınları bakımından en riskli bölgedir.

Ülkemizdeki orman yangınlarının % 90’ ı bu bölgede meydana gelmektedir.

Orman yangınlarının meydana gelmesinde, şiddeti ve süresi üzerinde meteorolojik koşullar önemli bir rol oynamaktadır.

Ormanlarımızın % 60 ‘ı yangın riski altındadır.

Ülkemizde orman yangınları sıcaklığın yüksek buna karşılık nemin düşük olduğu yaz mevsiminde artış göstermektedir.

Yangınların % 80’i Haziran - Ekim döneminde çıkmaktadır.

Ülkemizde orman yangınlarının fazla çıktığı Akdeniz ve Ege Bölgelerinde yangın sezonunda tam bir kuraklık etkisi sürmekte ve orman yangınları için büyük bir risk ortaya çıkmaktadır.

Türkiye'de yangınların, yüzde 96'sı insan eliyle çıkmakta, yüzde 4'ü ise doğal nedenlerden (yıldırım) kaynaklanmaktadır.

Orman içinde şeritler halinde ağaçsız alanlar oluşturulmalı,

Kısa sürede yangına müdahele edecek ekiplerin yetiştirilmesi,

Ormanda denetlenen alanlar dışında piknik yapılmasına müsaade edilmemesi,

Orman yangını riski fazla olan alanlarda söndürme uçakları bulundurulmalı,

Ormanlardan geçen ve yangına neden olan enerji nakil hatlarının yeraltına alınması gibi önlemler alınmalıdır.

Yangın ihtimali fazla olan yerlerde havadan söndürme yapmak için uçak-helikopter olmalı. Bunun için su imkanı olmayan yerlerde havuzlar oluşturulmalı.
Electrify - avatarı
Electrify
Ziyaretçi
13 Ocak 2013       Mesaj #3
Electrify - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
ETKİNLİK (Depremler)

Türkiye’de Depremlerin Dağılışı:

Türkiye deprem haritası incelendiğinde Türkiye’nin büyük bir bölümünde şiddetli depremlerin olduğu görülmektedir.

Özellikle Kuzey Anadolu Fay Kuşağı, Batı Anadolu Fay Kuşağı, Doğu Anadolu Fay Kuşağı ve yakın çevresinde büyük depremler olmuştur.

Depremler ile Yer Şekillerinin İlişkisi:

Fay hatları dağlar ile çöküntü alanlarının kesiştiği yerlerden geçmektedir. Dolayısı ile dağların uzanışı ile fayların uzanışı paralellik göstermektedir. Türkiye’deki Dağlar ile fay hatları genel olarak doğu-batı uzanışlıdır.

Türkiye’nin 1.derece aktif fayları Kuzey Anadolu Dağları, Batı Anadolu Dağları ve Güneydoğu Toros dağlarına paralel uzanmaktadır.

Her yerde aynı şiddette deprem olmamasının sebepleri:

Fayların türü ve fayların uzunluğu her yerde farklı şiddette deprem üretmektedir.



ETKİNLİK (Orman Yangınları)

Ormanların yoğun, yangınların az olduğu yerler:

Türkiye’nin Kuzey kıyıları: Karadeniz bölgesi, özellikle doğu ve batı Karadeniz bölümleri ile Marmara bölgesinde Yıldız dağlarının kuzey yamaçları.

Kuzeydoğu Anadolu; Kars ve Ardahan çevresi

Türkiye’de Orman yangınlarının az olduğu yerlerde yangın azlığının sebepleri:

Buralarda yaz kuraklığının olmaması, sıcaklıkların fazla yükselmemesi, ağaçların ve orman altı otlarının sürekli yeşil yanmaya dirençli olması. Havanın genelikle nemli ve yağışlı olması yangınlara karşı dirençli olmasını sağlamaktadır.

1937-2000 Arası orman yangın sayısı ve yanan alan ilişkisi:

1937-2000 yılları arasındaki orman yangınları sayısı ile yangın alanları arasında istikrarsız bir ilişki vardır. Yani bazı yıllar az yangınlarda daha fazla alan kaplayan orman yanmıştır.

Günümüze doğru orman yangınları sayısı genel orak artmakta iken, yanan orman alanı ise azalmaktadır.

Nedeni: Orman yangınlarını önlemeye yönelik tedbirlerin etkili olmasıdır.

Yangınlarla mücadelede başarılı olunurken, yangın oluşumunu önlemede başarısızlık vardır.

Yangınlara karşı en iyi mücadele yangının oluşumunu önlemektir. Bu nedenle bütün insanlarımız yangıların olmaması için gerekli bilince ve davranışa sahip olmalıdır.



ETKİNLİK (Çığ )




Türkiye'de En Çok Çığ Olan Yerler

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü



Çığ felaketi olan yerlerin coğrafi özellikleri:

Çığ felaketi özellikle yer şekillerinin dağlık ve engebeli olduğu, çok eğimli yüzeylerin fazla olduğu yerler ile kar yağışının çok olduğu yüksek yerlerde meydana gelmektedir.

Genel olarak buralarda bitki örtüsü fakirdir.

Bu özellikler; en etkili çığ felaketi olan Tunceli, Bingöl, Bitlis gibi Doğu Anadolu Bölgesinin doğu kesimlerinde etkili olmasına sebep olmaktadır.

Çığ Felaketinin Yerleşmelere zarar vermesinin sebepleri:

Yerleşmelerin dik yamaçların eteklerinde kurulması,

Eğimli yüzeylerde yol açılması

Yamaçlardaki bitki örtüsünün tahrip edilmesi

Yerleşmeleri çığ felaketine karşı koruyacak tedbirlerin alınmaması

Türkiye’de Çığ felaketinin en az en çok olacağı iki örnek şehir:

En az: İzmir, kar yağışının olmaması, eğimli yüzeylerin azlığı

En Fazla: Hakkari, Eğimli yüzeylerin çok olması, kar yağışının çok olması ve uzun süre yerde kalması.

Benzer Konular

18 Mart 2018 / Misafir Çevre Bilimleri
24 Ağustos 2019 / Misafir Cevaplanmış
3 Ocak 2017 / Misafir123 Cevaplanmış
29 Nisan 2014 / Misafir Cevaplanmış