Arama

Bisiklet Sporu Nedir? Bisiklet Sporu

Güncelleme: 26 Temmuz 2016 Gösterim: 24.527 Cevap: 6
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
8 Ekim 2009       Mesaj #1
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

Bisiklet Sporu Nedir?


Ad:  Bisiklet Sporu-2.jpg
Gösterim: 7499
Boyut:  34.8 KB
Bisiklet, iki tekerlekli bisikletin gelişmesi sonucunda ortaya çıkmış bir spor dalıdır. Eğlence, ulaşım ve yarışma amacıyla bisiklet sürmenin giderek yaygınlaşması bisiklet sporunu daha da geliştirmiştir. Ama bu yaygınlaşmada, bisikletin yeni gelişmelerle daha rahat ve kolay kullanılır bir araç haline gelmesinin de etkisi olmuştur.
Sponsorlu Bağlantılar

Bisiklet kısa yolculuklarda kullanışlı ve ekonomik bir araçtır. Bisikletle yapılan günlük geziler ve tatil turları da çok eğlencelidir. Birçok ülkede turlarla ilgili bilgi sağlayan ve toplu bisiklet gezileri düzenleyen bisiklet kulüpleri vardır.

Bisikletle yola çıkmadan önce, bisikletin kullanıma uygun durumda olup olmadığı kontrol edilmelidir. Güvenli ve keyifli bir sürüş için her zaman bisikletin temiz tutulması, işleyen bölümlerinin yağlanması, gerekli ayarların yapılması, lastikler iyice şişirilmesi ve hepsinden de önemlisi frenlerinin denetlenmesi gerekir.

Ad:  Bisiklet Sporu.jpg
Gösterim: 6689
Boyut:  16.7 KB

Bisiklet Türleri


En çok satışı yapılan ve tercih edilen bisiklet türleri aşağıdaki gibidir.

Şehir Bisikleti
Günlük yaşamın vazgeçilmezleri arasında yer alan Şehir Bisikletleri kısa süreli kullanımlarda tercih edilmektedir. Daha çok asfalt vb. yollarda tercih edilen bu bisiklet ailesi temelde konforlu ve eşya taşımaya müsait bir yapıdadır.

Bu bisiklet ailesinde
  • Su sıçramalarını önlemek amaçlı çamurluk,
  • Eşya taşımayı kolaylaştırmak adına sepet veya bagaj,
  • Gece kullanımlarında güvenliği sağlamak adına lamba,
  • Gündüz kullanımlarda trafikte daha rahat sürüş sağlamak için de ayna,
gibi aksesuarlar tercih edilmektedir.

MTB (MounTain Bike – Dağ Bisikleti)
Sağlamlığı arttırılmış, gereksiz aksesuarlardan arındırılmış, zorlu yol ve hava koşullarında rahatlıkla kullanılabilen bisiklet ailesidir.

Çift amortisör sistemi, hafifletilmiş malzemesi ve dayanıklı fren sistemleri ile özellikle bisikleti bir alternatif spor olarak gören ya da kırsal kesimlerde bisiklet kullananlar için hazırlanmış bir ürün ailesidir.

Ad:  Bisiklet Yarışları-4.jpg
Gösterim: 6736
Boyut:  38.1 KB
Yarış Bisikleti
Sürüş konforundan ziyade, hıza ve yarışmaya odaklı olan bu bisiklet ailesinde kullanıcının maksimum hıza ve minimum sürtünme direncine ulaşmasını sağlamak amaçlı çalışmalar yapılmıştır. Bu sebeple daha ince tekerlek yapısı, daha kuvvetli frenler ve sürücüyü en az seviyede yoracak gidon yapısı benimsenmiştir.

BMX
Bir marka ve bir gösteri bisikleti olan BMX ürünleri temelde gençlerin gösteri amaçları için kullandığı, standart bisiklet ailesinden çok daha küçük yapıya sahip olan bisikletlerdir. Dayanıklılık üst düzeyde olup kullanıcıların kendilerine göre geliştirdikleri yapıda bir üründür. Günlük kullanıma pek uygun değildir.

Büyük Bisiklet Yarışları


Genellikle ülkeler arasında gerçekleştirilen Bisiklet Yarışlarında herkesin bildiği en önemli yarış, tabi ki Dünyanın dikkatini çekmeyi başaran zorlu Fransa Bisiklet Turu ilk sıradadır.
Bölgesel olarak gerçekleştirilen yarışların dışında bilinen en büyük Bisiklet Yarışları şu şekildedir.
  • Fransa Bisiklet Turu
  • İtalya Bisiklet Turu
  • İspanya Turu
  • Dünya Şampiyonası
  • Coupe de France
Ad:  Bisiklet Yarışları-5.jpg
Gösterim: 6770
Boyut:  78.2 KB

Bisiklet Yarışı Kuralları


Bisiklet yarışı kuralları, Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI) tarafından belirleniyor ve yarışın türüne göre değişiklik gösteriyor. Bunlara ayrı ayrı göz atacak olursak;

Bisiklet Yol Yarışı Kuralları:
Yol yarışları; zamana karşı düzenlenebildiği gibi, tek günlük yarışlar şeklinde de organize edilebiliyor. Bazen de, çok etaplı turlar şeklinde düzenleniyor. Amaç her daim aynı: bitiş çizgisine ilk olarak ulaşmak. Zamana karşı olan yarışlarda toplam süre dikkate alınırken, diğerlerinde bitiş çizgisini ilk olarak geçmek yetiyor. Ayrıca zamana karşı yarışlar bireysel şekilde yapılırken, tek günlük yarışlar veya turlar grup halinde gerçekleştiriliyor. Bazı turlar, 21 gün dahi sürebiliyor – örneğin meşhur Fransa Bisiklet Turu tam 21 gün sürüyor ve toplam 4.000 kilometrelik bir rota boyunca yapılıyor.

Yol yarışı boyunca harici yardım almak yasak – sadece belirli noktalardan su ve gıda alınabiliyor. Her sporcu bir sırt numarası taşıyor ve yarış boyunca da takip ediliyor. Kask ve diğer güvenlik malzemelerini kullanmamak (veya yarış sırasında çıkarmak) kesin diskalifiye sebebi. Haberleşme araçları (cep telefonu, telsiz vs.) kullanılamıyor. Rota dışına çıkmak, harici yardım almak diğer bisikletçileri kasten engellemek, diskalifiye olmak veya ciddi para cezaları ödemek ile sonuçlanıyor.

Bisiklet Pist Yarışı Kuralları: İsminden de anlaşılabileceği gibi, pist yarışları kısa mesafeli oluyor ve oval şeklindeki pistlerde gerçekleştiriliyor. Pistler, 250 metreden başlayıp 1 kilometre uzunluğa dek çıkabiliyor. Bir çay fincanını andıran pistler, dönüşlerde bisikletçilerin savrulmaması için özellikle bu şekilde inşa ediliyor. Pist çevresinde, 1 ile 80 adet arasında tur atılıyor. Bisikletçilerin harici yardım alması, haberleşme cihazları kullanması veya diğer bisikletçileri kasten engellemesi, diskalifiye sebebi sayılıyor.

Bisiklet Krosu Kuralları: Bisiklet krosu zorlayıcı bir spor, zira hem bisiklete binmek ve hem de onu taşıyarak kır koşusu yapmak gerekiyor! Bozuk yollarda yapılıyor ve yarışçıların sık sık bisikletlerini omuzlarına alarak taşımaları gerekiyor. Kuralları, yol yarışları ile hemen hemen aynı. Parkurlar, ortalama 90 kilometre uzunluğunda oluyor. (Olimpik yarışlarda ise en fazla 9 kilometre oluyor.) Tahmin edilebileceği üzere, bisiklet krosu dağ bisikletleri kullanılarak yapılıyor.

Bisiklete Binmenin Faydaları Nelerdir?

  • Eklemler üzerine aşırı bir yük bindirmez. Gene de bisikletçilerin çoğu aynı zamanda joggingcidir.
  • Kilo verme konusunda mükemmeldir.
  • Oldukça kolaydır, başlangıçta bile saatte 30 km hız yapabilirsiniz.
  • Diğer egzersizlere göre hiç sıkıcı değildir, istediğiniz zaman yolunuzu değiştirebilir, yeni yollar keşfedebilirsiniz.
  • Bisiklet sporu için önce elbette bisiklet edinmek gerekir. Market işi bisiklet 100 TL, hatta daha ucuza satın alınabilir. Ancak iyi bir bisiklet için 500-700 TL'yi gözden çıkarmak gerekir. Birkaç bin TL'ye ulaşan bisikletler varsa da bunlar özel meraklıları için anlam taşır.
  • Dağ bisikleti ve yol bisikleti olmak üzere başlıca iki türü vardır. Bisikleti kullanacağınız yer kırsal, engebeli yollar, patikalar ise dağ bisikletini tercih etmelisiniz. İki tür bisikleti bir araya getiren orta bisikletler de vardır. Kaliteli bisikletlerde bedene uygun medium, large gibi tipler de mevcuttur.
  • Güvenliğiniz için mutlaka kask kullanmalısınız. Zaten birçok ülkede emniyet kemen takmadan otomobil kullanamadığınız gibi, kask takmadan bisiklete binemezsiniz. Herhangi bir düşme, çarpma anında kafanızı darbeden koruyacağı için önemlidir. Ayrıca eldiven takmanız uygun olabilir, daha konforlu olur ve elinizi yaralanmaktan korur. Gözlerinizi tozdan, rüzgârdan vb. korumak için bisiklet gözlüğü takmanız tavsiye edilir. Destekli bisiklet şortu ve yansıtıcılı (kedigözü) elbise ile daha konforlu ve güvenli olursunuz.
  • Nispeten basit ve kolay olmakla birlikte bisiklet egzersizinde dikkat edilmesi gereken konular vardır. Sele ve gidon boyları bedeninize uygun yüksekliğe getirilmelidir. Yoksa yorucu olur, bel ve sırt ağrılarına yol açar. El pozisyonu zaman zaman değiştirilmelidir, yoksa eliniz uyuşabilir, kramp girebilir.
  • Gidonu her iki elinizle aynı kuvvetle tutmanız gerekir. Vitesleri yerinde kullanmalısınız. Temel ilke ritminize göre vitesi küçültmek ve büyütmektir. Belirli bir ritmi korumak gerekir. Yoksa yorulursunuz ve sıkılırsınız.
MsXLabs.org
-derlemedir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen _Yağmur_; 26 Temmuz 2016 12:59
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
ölmez fenerli - avatarı
ölmez fenerli
Ziyaretçi
5 Aralık 2012       Mesaj #2
ölmez fenerli - avatarı
Ziyaretçi
Bisiklet Sporu Hakkında Bilgiler
İnsan gücünü ise çeviren, pedal veya benzeri bir mekanizma ile çalışan iki tekerlekli motorsuz taşıt aracıyla, özel pistte, yolda veya açık arazide ferdi ve takım halinde yapılan spor dalı. 19.yüzyılda ortaya çıkan ilk bisiklet örnekleriyle başladı. 1690′da Fransız asilzadelerden Sivrac’ın yaptığı ve “Celerifere” adını verdiği iki tahta tekerlekli pedalsız bisiklettir. 1834′te İskoç Kirkpatrick McMillan pedalı icat etti. 1866′da bisiklet yaygınlaşmaya başladı. Bisiklet 1896 da ilk olimpiyatlarda yer aldı. Saate karşı yarış ise 1900′de yapıldı ve halen yarışma olarak kabul edilir.
Sponsorlu Bağlantılar


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Şubat 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  bisiklet1.jpg
Gösterim: 7041
Boyut:  57.5 KB
Ad:  bisiklet3.jpg
Gösterim: 6512
Boyut:  285.3 KB

BİSİKLET SPORU


iki tekerlekli bisikletin gelişmesi sonucu ortaya çıkmıştır. Bisiklete binmek en basit mekanik ulaşım biçimidir. Ritmik hareketler gerektirdiğinden sağlığa çok yararlıdır. Rahatlatıcı ve gevşetici etkisi vardır. Bisiklete binmek keyifli bir iştir. Bisikletin yapısını ve tarihteki gelişimini Bİ­SİKLET maddesinde bulabilirsiniz.
Bisiklet alırken, hem bisikletin büyüklü­ğüne hem de sele ile pedal, sele ile gidon, gi­don ile pedal uzaklığının bisikleti kullanacak kişiye uygun olup olmadığına dikkat etmek gerekir. Bisiklete binmeyi öğrenmek zor de­ğildir; tek başına başarılabilir. Gene de dene­yimli bir kişinin izlemesi ve yardımcı olmasın­da yarar vardır. Başlangıçta seleyi alçaltarak, gerektiği zaman ayakların rahatça yere basa-bilmesi sağlanmalıdır. İyice öğreninceye ka­dar, kalabalık olmayan bir yolda ya da uygun bir oyun alanında çalışmak gerekir.

Binmeden önce her zaman, bisikletin kulla­nıma uygun durumda olup olmadığına bakıl­malıdır. Bisiklet temiz tutulmalı, işleyen bö­lümleri yağlanmış, gerektiği gibi ayarlanmış ve tüm vidaları sıkıştırılmış olmalıdır. Lastik­ler iyice şişirilmeli ve hepsinden önemlisi frenler denetlenmelidir.
Bisiklet kısa yolculuklarda kullanışlı ve ekonomiktir. Ayrıca bisikletle yapılan günlük geziler ve tatil turları da çok eğlencelidir. Birçok ülkede bisiklet kulüpleri turlarla ilgi­li bilgi sağlar ve toplu bisiklet gezileri düzen­ler.

Bisiklet Yarışı


100 yıldan daha eski olan bisiklet sporu özellikle Avrupa'da çok sevilir. Amatör ve profesyonel bisikletçiler için çeşitli yarışlar düzenlenir. Bisiklet yarışları ya oval biçimli özel pistlerde ya da yollarda yapılır.
Bisiklet pistlerindeki yarışlar görece kısa mesafelidir; bir tur 333,3 metre ya da 250 metredir. Yarışların yapıldığı pistler, dış ke­narı yüksek olacak biçimde içe doğru fincan tabağı gibi eğimlidir. Böylece, yarışçıların köşeleri hızla dönerken savrulmaları önlen­miş olur . 500-1.000 metre arasındaki kısa mesafeli yarışlarda, sürücüler uygun bir fırsat yakalamak için, birbirlerini atmaca gibi kollayarak yarışa çok yavaş başlarlar. Sonra sürücülerden biri, ya arkadan ya da önden, rakiplerini şaşırtarak ansızın ileri atılır. Bu yarışlarda, bitişteki hız saatte 65 kilometreye ulaşır. Takip yarışları 4.000-5.000 metre arasında yapılır. Orta me­safe yarışları ise 5, 10 ya da 20 kilometredir. İki kişilik bisikletlerle yapılan yarışlar da vardır.

Yolda yapılan, zamana karşı yarışlarda her yarışmacı kısa aralarla peş peşe yarışa başlar. Yol yarışının öbür biçimlerinde, tüm sürücü­ler yarışa aynı anda başlar. Kazanan, bitiş çizgisine ilk ulaşandır. Toplu çıkışlı bu yarışla­rın en ünlüsü, ilki 1903'te yapılan Fransa Turu'dur. Klasikleşmiş bir yol yarışı olan Fransa Turu birer günlük 21 etapta yapılır ve yaklaşık üç hafta sürer. Bisikletçiler, Fransa' nın çeşitli yerlerinde 4.000 km dolayında bir yol boyunca yarışırlar. Bu yarışta, Alpler'in ve Pireneler'in sarp yollarında yorucu tırma­nışlar da yer alır. Başka ülkelerde de benzer yarışlar düzenlenir.

Bisiklet sporu, 1896'dan beri Olimpiyat Oyunları arasındadır. Olimpiyat Oyunları'ndaki bisiklet karşı­laşmaları, zamana karşı 1.000 metre yarışı; zamana karşı 100 km takım yarışı; kısa mesafe yarışı; ikili bisiklet 2.000 metre yarışı; bireysel 4.000 metre yarışı; orta mesafe takım yarışı ve bireysel yol yarışıdır.
Havanın direncini azaltmak bisikletin hız kazanmasında özel bir önem taşır. Eğer hava engeli bir yolla kaldırılabilirse bisikletçinin hızı artar. Bu gibi yarışlarda kırılan rekorlara, hızlandırılmış rekor denir. Örneğin, 1889'da ABD'li Charles Murphy, bir trenin arkasın­dan bisikletle giderek 1.600 metreyi bir daki­kadan kısa sürede aldı. Bunun için raylar arasına tahtadan bir yol yapılmış ve trenin arkasına dev bir otomobil camı takılmıştı. Daha sonraları motosiklet arkasından gide­rek, bu tür hızlandırılmış rekorlar kırıldı. Hızlandırılmış ve hızlandırılmamış rekorlar arasında çok büyük fark vardır. Hızlandırıl­mamış yarışta ulaşılan hız saatte 49,431 km, motosiklet arkasından gidilerek yapılan hız­landırılmış yarışta ulaşılan hız ise saatte 94,016 kilometredir. Şimdiye kadar bir bisik­letçinin ulaştığı en yüksek hız saatte 226,10 kilometredir. Bu hızı 1973'te ABD'li Dr. Allan Abbott, üzerine ek rüzgârlık takılmış bir arabanın arkasında giderek elde etmiştir.

Öbür Bisiklet Sporları

Öbür bisiklet sporları arasında bisiklet yarı­sıyla kros (kır koşusu) sporunun bir bileşimi olan bisiklet krosu vardır. Bu sporda bisiklet­çiler, sık sık bisikletten inmek ve bisikletlerini dereler, ırmaklar, çitler ve benzer engeller­den omuzlarında taşıyarak geçirmek zorunda kalırlar. Bisiklet krosu genç sürücüler ara­sında çok yaygınlaşmıştır. Koruyucu elbise ve başlık giymiş genç yarışçılar, bozuk toprak yollarda sıçraya, atlaya, tüm becerilerini gös­tererek bisikletleriyle birbirlerini kovalarlar. Bir başka çağdaş bisiklet sporu da, dağ sürücülüğüdür; kros bisikletlerinin her arazi­ye uyabilen 18 vitesli özel bir türüyle yapılır. Bu bisikletler kayalık yamaçlarda, sürülmüş tarlalarda gidebilir, dereler aşabilir. Son za­manlarda bisiklet maratonları da yaygınlaş­mıştır.

Türkiye'de Bisiklet Sporu


1897'de ilk kez Selanik'te yapılan bisiklet yarışları daha sonra bisiklet satıcılarının girişi­miyle İstanbul'da da düzenlendi. Bir ara yasaklandıysa da, II. Meşrutiyet'in ilanından sonra Fenerbahçe Kulübü'nün öncülüğünde yeniden canlandı.
1923'ten başlayarak, o yıllarda kurulmuş olan Bisiklet Federasyonu bölgeleri gezmeyi amaçlayan bisiklet gezileri düzenlemeye baş­ladı.

1924 Olimpiyatlarına hazırlanan bir ekip, bisiklet bulamadığı için katılamadı. Türkiye' nin yer aldığı ilk uluslararası karşılaşma 1927'de Bulgaristan'da gerçekleşti.
1928'de yapılan Ege Turu yarışmasından sonra, 1938'den başlayarak 1939, 1941 ve 1942'de İstanbul-Edirne-İstanbul bisiklet ya­rışları yapıldı.
1963'teki Marmara Turu'ndan sonra, 1966'da Marmara Turu uluslararası nitelik kazandı ve 1968'de Uluslararası Cumhurbaş­kanlığı Bisiklet Turu adını aldı. 1970'de de ilk kez Esen Bisiklet Kulübü adıyla bir bayan takımı oluştu.
Türk bisikletçileri 1971'de İzmir'de yapılan Akdeniz Oyunları'nda dereceye girdiler. Erol Küçükbakırcı 1973'te Balkan şampiyonu ol­du; 1975'te ise Libya ve Suudi Arabistan turlarını kazandı. Hasan Can 1977'de Fransa Tour L'avenir Ödülü'nü aldı. Her yıl yapılan Uluslararası Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nda 1989'da Türk takımı üçüncü oldu.

Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 25 Temmuz 2016 23:20
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Şubat 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  bisiklet2.jpg
Gösterim: 6485
Boyut:  182.6 KB

Spor.


Deneme niteliğindeki ilk bisiklet yarışı 1868’de Saint-Cloud'da Pierre Michaux’nun, üzerine iki pedal kolu eklediği velosipetlerle yapıldı. Bu yarışı, İngiliz James Moore kazandı. Ertesi yıl aynı yarışçı, Paris-Rouen arasındaki 120 kilometrelik yol yarışını, 10 saat 34 dakikada tamamladı. Günden güne gelişme gösteren velosipete bağlananların sayısı da gittikçe çoğaldı; velosipet kulüpleri kuruldu. 1881'de Paris ve taşradaki kulüp yöneticileri bir araya geldiler ve bisiklet sporunu yönlendirecek olan Fransa Velosipet birliği'ni kurdular (1941'den sonra bu birlik, “Fransız bisiklet federasyonu" adını aldı).

1881'de Birlik bir sürat yarışı düzenledi. Ertesi yıl bir yarjşma yönetmeliği (regleman) hazırladı. Ön tekerleği pedal gücüyle döndürülen bisiklet, zincirli aktarma sistemi ve havalı lastiğin bulunuşuyla yavaş yavaş bugünkü bisiklete dönüştü. Havalı lastikli bisikletlerle yapılan ilk deneme yarışı, 1889’da Belfast’ta düzenlendi ve çağdaş koşullara uygun ilk Fransa mukavemet yarışı 100 km’lik mesafede 1890’da yapıldı. 1891' de ise, uzun etaplı turların ilk önemli örneği olarak bilinen Bordeaux-Paris yarışı (580 kilometrelik yarış 26 saat 34' 54” lik bir dereceyle İngiliz Mills tarafından kazanıldı) ve daha sonra Paris-Brest-Parıs (1200 km’lik yarış 71 saat 22 dakikada Charles Terront tarafından tamamlandı) yarışı yapıldı. Düzenlenen birçok yeni yarıştan sonra, 1903’te Henri Desgrange ve L’Auto dergisi, uluslararası bisiklet yarışlarının en büyüğü olan Fransa turu’nu gerçekleştirdiler; bu yarış, bisiklet sporunun en büyük atılımıdır.

Avrupa’da (ve Japonya’da) çok gelişen bisiklet sporu, "yol” ve “pist" olmak üzere iki tür yarışmaya ayrılır. Yol yarışları, tek etap yarışları (Paris-Roubaix, Flandres turu, Milano-San Remo, Lombardia turu), çok etaplı yarışlar (Fransa turu, İtalya turu, ispanya turu) ve saate karşı yarışlar (Uluslar büyük ödülü) yer alır. Daha çeşitli olan pist yarışları arasında da: sürat, yarım mukavemet, altı gün, takip, saate karşı gibi yarışlar sayılabilir.

Bu yarışlarda çeşitli rekorlar elde edildi; bunlardan en çok ilgi uyandıranı zaman dünya rekorudur; bu rekor ilk kez 1893’te Henri Desgrange tarafından saatte 35,325 km’ye ulaşılarak kırıldı ve 1972’de bu hız belçikalı Merckx tarafından saatte 49,431 km’ye çıkarıldı. Başlangıçta bisiklet yarışçıları amatördüler. Sonradan profesyonel de (hiç değilse Batı Avrupa’da) oldular ve genellikle bir ticaret firmasını temsil ederek yarıştılar.

Her yıl, bisiklet yarışlarının her dalında ulusal ve dünya şampiyonlukları yarışmaları yapılmaktadır (dünya şampiyonluğu yarışları 1900 yılında kurulan Uluslararası bisikletçiler birliği tarafından düzenlenir). Bisiklet sporu (amatör olanı) geleneksel olarak Olimpiyat oyunları arasında yer alır. Profesyoneller ile Doğu Avrupa’nın en iyi amatörleri arasında, çoğu zaman yapay olarak yapıian ayrım, 1981 de gerçekleştirilen ''Tour de l’avenir" gibi büyük yol yarışlarının hem amatörlere, hem profesyonellere açık tutulmasıyla kısmen de olsa kaldırılma yolundadır.

Türkiye’de bu spor dalındaki ilk yarışmalar ikinci meşrutiyetin ilanından (1908) hemen önce yapılmaya başlandı. Selanik’teki yarış pistinden iyi gelir sağlandığını gören özel girişimciler ve bisiklet ithalatçıları, İstanbul’da Tepebaşı semtinde yaptırdıkları bir velodromda yarışlar düzenlediler. Selanik’teki ilk yarıştan (1897) sonra Nobile ve Meydano efendilerle Enver Paşazade Mustafa Bey, adlarını duyuran bisikletçiler oldular. İstanbul’ da bisiklet ithalatçısı Leon Efendi ve ortağı Papazyan'ın düzenlediği yarışlar bir süre sonra yasaklandı, ikinci meşrutiyetin ardından yeniden canlanan bu spor dalına yer veren ilk kulüp Fenerbahçe oldu. İlk yol yarışları Fenerbahçe, Maslak ve Bakırköy’de; pist yarışlarıysa eski Fenerbahçe stadı’nda yapılmaya başlandı. 1923'te kurularak Türkiye idman cemiyetleri ittifakı na bağlanan Bisiklet federasyonu, bisiklet sporunun yurt çapında gelişmesine katkıda bulundu. Federasyon başkanlığına bu sporun Türkiye'deki temellerini atan Muvaffak Bey (Menemencioğlu) getirildi. Bu dönemde parlayan Cambaz Fahri, Cavit ve Raif beylerden kurulu milli takım 1924 Paris olimpiyatlarına götürüldüyse de bisiklet bulunamadığından yarışlara katlamadılar.

Bisiklet» teki ilk milli karşılaşma, 1927’de Taksim stadı pistinde Bulgaristan ile yapıldı. Cavit (Cav), Galip (Cav), Yunus (Unat), Ta- cettin (Baştürkmen) beylerden kurulu milli takım, federasyon başkanı Muvaffak Bey’in sağladığı olanakla Paris'te hazırlanarak 1928 Amsterdam olimpiyatları’na katıldı. Türkiye’nin ilk uzun etaplı turu ise, olimpiyat dönüşü yapılan Ege turu oldu. 1929’da federasyonun kapatılmasıyla bisiklet sporu duraklama dönemi geçirdi, idman cemiyetleri ittifakı’nın 1933'teki kongre kararıyla Hüsnü Bey (Seden) başkanlığında ve Cavit Bey (Cav) asbaşkanlığında yeniden örgütlenen federasyon, özellikle Cavit Bey’in çabalarıyla yeni bir atılım dönemine girdi. 1935 Romanya turu'nda ve 1936 Berlin olimpiyatlarında Orhan Suda, Kirkor Cambaz, Talat Tuncalp, Kâzım Bingen ve Eyüp Yılmaz’dan kurulu milli takım, başarılı yarışlar çıkardı. Bükreş'te kazanılan iki gümüş madalya Balkanlar’da elde edilen ilk madalyalar oldu. 1948 Londra olimpiyatları’nın ardından yaşanan durgunluk dönemi, 1953’te yapılan uluslararası İstanbul - Edirne - istanbul yarışları adıyla başlayan, daha sonra Marmara turu (1966’dan sonra uluslararası nitelik aldı) ve Cumhurbaşkanlığı uluslararası Türkiye turu adını alan Türkiye'nin en büyük bisiklet yol yarışı, federasyonca A kategorisine alındı.

Bu yarışlarda Rıfat Çalışkan (1963), Haşan Kılıç (1964), Ali Hüryılmaz (1973-1974), Seyit Kırmızı (1975) birincilik kazandılar. Akdeniz oyunlarında ise 4 km'lik pist yarışında elde edilen üçüncülük (1971), bu “ oyunlarda kazanılan ilk derece oldu. Erd: gun Hiçyılmazve İbrahim Esenli’nin girişimiyle Esen bisiklet ihtisas kulübü’nde ilk kez bayan takımı oluşturuldu. Uluslararası turlara katılan ilk kulüp takımı da, Ergun Hiçyılmazln teknik direktörlüğünü yaptığı Meriç Tekstil kulübü oldu (Uluslararası Akdeniz turu birinciliği [1975]). Son yıllarda da uluslararası yarışmalarda başarılı sonuçlar alındı (İbrahim Pekcan'ın Balkan ikinciliği, Haşan Çan’ın Uluslararası Atatürk bisiklet yarışı birinciliği).

Kaynak: Büyük Larousse
Ad:  bisiklet4.jpg
Gösterim: 6901
Boyut:  241.7 KB
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 25 Temmuz 2016 23:40
SİLENTİUM EST AURUM
perlina - avatarı
perlina
Ziyaretçi
14 Haziran 2016       Mesaj #5
perlina - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  torku.jpg
Gösterim: 8239
Boyut:  67.0 KB
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
14 Haziran 2016       Mesaj #6
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Ad:  Bisiklet Sporu.jpg
Gösterim: 6275
Boyut:  35.6 KB

Türkiye’de Bisiklet Sporu


Bisikletin Türkiye’de bir spor dalı olarak benimsenmesi 20. yüzyılın başlarına dayanır. 1910’da Türkiye’de bisiklet sporunun başladığı görülür. Bu spor dalına etkinlikleri arasında yer veren ilk kulüp Fenerbahçe oldu. Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın kuruluşundan sonra (1923) oluşturulan Bisiklet Federasyonu’nun başkanlığına, Türkiye’ de bisiklet sporunun temelini atan Muvaffak Menemencioğlu getirildi. Bisiklet Milli Takımı 1924 Paris Olimpiyatları’na götürüldü. Bu tarihten sonra Türkiye’de bisiklet sporunda, Batılı anlamda yepyeni bir dönem açıldı. Bu arada Türkiye’de ilk İstanbul ve Türkiye bisiklet şampiyonaları düzenlendi. Cavit Cav, hem hız ve hem de dayanıklılıkla İstanbul ve Türkiye şampiyonluklarını kazandı. 1927’de İstanbul Taksim Stadı’nda, Bulgarlarla yapılan yarışma, Türkiye’de düzenlenen ilk uluslararası bisiklet yarışması oldu.

1928 Amsterdam Olimpiyat Oyunları’ nda, Galip-Cavit Cav kardeşler,Taceddin, Yunus Nüzhet Ayyıldızlı formayı temsil ettiler, 1929’da kaldırılan Bisiklet Federasyonu; 1933’te yeniden kuruldu. 1948 Londra Olimpiyat Oyunları, yeni bir dönem başlattı. 1953’te düzenlenen Ankara-İstanbul Uluslararası Yarışması, bu dalda önemli bir atılımın başlangıcını oluşturdu. Uluslararası İstanbul-Ankara Yarışması’nın yerini daha sonra Marmara ve Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet turları aldı. Bu dönemde, Mustafa Palaska, Mustafa Ertan, Bedri Sakarya, Nusret Ergül, Rıfat Çalışkan, Çetin Yüce, Nazmi Ayvalı, Ertuğrul Arlı, Erol Küçükbakırcı vb yeni adlar yetişti.

Rıfat Çalışkan, 1966 Almanya Bisiklet Turu’nda bir etap kazanarak Türk bisiklet sporunda büyük bir başarı sağladı. İstanbul ve Ankara dışında, Konya da bisiklet sporunda olumlu etkinlikleriyle dikkat çeken bölgelerden biri oldu. Türkiye’de, Konya ve Balıkesir’de iki velodramda pist yarışmaları düzenlenir. Türk bisikletçileri, genelde pist yarışmalarından çok, yolda yapılan dayanıklılık yarışlarında daha başarılı olmaktadır.

Ülkemizde düzenlenen en önemli yarışma ise Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Yarışmasıdır.

Yarış Esnasında Giyilen Ekipmanlar


Kask bisiklet sporcusunun olmazsa olmazıdır. Uzun süre hareketli olmayı gerektiren ve terlemeye neden olan branşta sporcular, bedeni saran ve terin soğumasını sağlayan özel şort, tişört veya mayo giyerler. Terleyen ellerin kaymasını önlemek amacıyla, yarış eldiveni de sporcunun müsabaka esnasında en büyük yardımcısıdır. Gözlük ve ayakkabılar da kullanılan diğer eşyalardır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
25 Temmuz 2016       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM

bisiklet sporu


iki tekerlekli bisikletin giderek gelişmesi sonucunda ortaya çıkan spor dalı.

Geçmişte özellikle eğlence amacıyla yapılan bisiklet sporunda üç tekerlekli bisiklet ile iki sürücü için ayrı oturma yerleri ve pedalları bulunan iki kişilik bisiklet de (tandem) kullanılırdı.
Bisiklet sporunda klasikleşmiş profesyonel yarışmalar özellikle Avrupa’da düzenlenmektedir; eğlence ve ulaşım amacıyla bisiklet kullanımı da en çok Avrupa’da görülür. Bisiklet sporu hemen tüm dünyada yaygın olmakla birlikte gene en çok Avrupa ülkeleri, Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda, ABD, Japonya ve Batı Hint Adalarında yapılmaktadır.

İlk dönemler.


İlk resmî bisiklet yarışı, 31 Mayıs 1868’de Paris yakınlarındaki Saint - Cloud Parkı’nda 1.200 m mesafede düzenlendi. İngiltere’de ise ilk yarış ertesi gün Middlesex’teki Hendon’da yapıldı. 1868’deki Saint-Cloud yarışını kazanan İngiliz bisikletçi James Moore 1869’da Rouen-Paris arasında koşulan 133,57 km’lik ilk kentlerarası yarışı da kazandı. Kara Avrupa’sında daha çok yol yarışı yapılıyordu; buna karşılık Ingiltere’nin bozuk yolları bisiklet yarışı için uygun değildi. 1871’den sonra profesyonel yarışların artmasıyla pist yarışları daha yaygın hale geldi. 1878’de kurulan Ulusal Bisikletçiler Birliği’nin (NCU) girişimiyle (1959’dan sonra İngiliz Bisiklet Federasyonu), 1892’de Uluslararası Bisikletçiler Demeği (IÇA) oluşturuldu. Demeğin kumcu üyeleri İngiltere, Belçika, Danimarka, Almanya, Fransa, Hollanda, ABD ve Kanada’ydı. ICA’da Ingiltere’nin çok ağırlıklı olduğu düşüncesiyle 1900’de Uluslararası Bisikletçiler Birliği (UCI) kuruldu; İngiltere de birkaç yıl sonra UCI’ya katıldı.

ABD’de bisiklet yarışları 1878’de başladı; 1800’lerde hem yol, hem pist yarışları yaygınlaştı. 1880’de kurulan Amerikan Bisikletçiler Ligi (LAW) hem amatör yarışları yöneten, hem de eğlence amacıyla bisiklet kullanımını özendiren ilk kuruluştu. LA W içinde amatörlük profesyonellik ölçütleri konusunda çıkan anlaşmazlık 1898’de Ulusal Bisiklet Derneği’nin (NCA) kurulmasına yol açtı. LAW daha sonra etkinliklerini bisiklet turlarıyla sınırladı. 1921’de Amerikan Amatör Bisiklet Birliği adıyla kurulan ABD Bisiklet Federasyonu amatör yarışların yönetimini üstlendi. ABD’de altı günlük ilk bisiklet yarışı 1891’de New York kentindeki Madison Square Garden’ın geniş pistinde düzenlendi. 1878’de de İngiltere’de altı günlük bir yarış yapılmıştı. Bu yarış türü 1930’lara değin çok yaygındı; daha sonra da 1961’e değin zaman zaman uygulandı. Önceleri tek sürücüler arasında yapılan bu yarışlar 1899’dan sonra iki kişilik takımlar arasında da düzenlenmeye başladı. Altı gün yarışı 20. yüzyılda Avrupa’da yeniden ortaya çıktı. ABD’de gözden düştükten sonra bir yandan Almanya, Belçika, Fransa, İngiltere ve Hollanda’da gözde hale gelirken, bir yandan da Kanada ve Avustralya’da yaygınlaştı.

20. yüzyıl başlarından sonra ABD ve İngiltere’de bir ölçüde otomobilin yaygınlaşmasına bağlı olarak bisiklet yarışları geriledi. Bu iki ülke Avrupa’daki bisiklet yarışlarından uzun süre uzak kaldı. NCU, kara Avrupa’sında yaygın olan yol yarışlarını yasakladı. İngiltere’de yarışlar temelde amatörler arasında, Avrupa’da ise hem amatörler, hem profesyoneller arasında yapılıyordu.
Ad:  bisiklet2.JPG
Gösterim: 5891
Boyut:  39.3 KB

Eğlence amacına yönelik bisiklet sporu, resmî yarışların başlamasından kısa süre sonra ortaya çıktı. İngiltere’de 1878’de kurulan Bisiklet Tur Kulübü’nün 20. yüzyıl başlarında 60 bin, 1980’lerde ise 25 bin kadar üyesi vardı. Özellikle 1880’lerde, güvenlik düzeneği bulunan Rover bisikletinin geliştirilmesinden sonra kadın ve erkek bisikletçiler ilk kez eşlik amacı olmaksızın her yerde bir arada spor yapmaya başladılar. Gerek bu yüzden ahlaki bir karmaşa doğacağı korkusu, gerek kadın sporcuların bisiklet giysilerinin giderek daha erkeksi hale gelmesi kamuoyunda tepkilere yol açtı.

Modern yarışlar.


Bisiklet yarışları 1890’larda Avrupa’nın pek çok ülkesinde en çok tutulan yaz sporu durumuna geldi. Bordeaux-Paris, Paris-Ronbaix ve Liege- Bastogne-Liege gibi, savaşlar dışında her yıl yapılan klasik yarışlar bu yıllarda başladı, ilk klasik yol yarışı olan Fransa Turu’nun birincisi 1903’te düzenlendi ve bu tür, savaş yıllarındaki kesintiler dışında süreklileşti. Ingiltere’de yol yarışının yasak olması, yasanın boşluklarından yararlanan yeni bir yarış türünün, zamana karşı yarışların doğmasına yol açtı. Bu türde yarışçılar, aynı anda başlayarak belirli bir uzaklığı tek başlarına en kısa zamanda koşuyordu. İngiltere’de toplu çıkışlı ilk yol yarışı 1942’de yapıldı. İlk İngiltere Turu 1951’de düzenlendi, 1958’den sonra Süt Yarışı (Milk Race) adıyla her yıl koşuldu. Profesyonel bisiklet sporu 1965’te başladı.

II. Dünya Savaşı’na değin Avrupa yol yarışları bisiklet üreticilerinin desteğiyle yapılırdı. Daha sonra bu sanayi gerileme gösterince akaryakıt, içki ve tütün şirketleri yarışları desteklemeyi üstlendi. Günümüzde profesyonel mevsim ilkbaharda önce Akdeniz bölgesinde başlar, ulusal ve bölgesel yarışlarla birlikte sonbaharda kuzeyde sona erer. Amatör mevsim de aynı takvimi izler.

1896’daki ilk modem oyunlardan bu yana bisiklet dalında amatör yol yarışları (yalnızca erkekler için) Olimpiyat Oyunları arasında yer almaktadır. Pist yarışları da 1900’den bu yana olimpiyat dallan arasındadır (bak. Oümpiyat Oyunlan). Hem amatör hem de profesyonel bisiklet sporculan arasında dünya şampiyonalan da düzenlenmektedir. 1892’de ÎCA’nın kurulmasından önce gayri resmî düzenlenen amatör şampiyonalar, 1893’ten bu yana resmî nitelikte sürdürülmektedir. I. Dünya Savaşı sonrasına değin bu şampiyonalarda Ingiltere üstün durumdaydı; Ingiltere’ye ancak Fransa, Almanya ve ABD rakip olabiliyordu. II. Dünya Savaşı’ndan sonra üstünlük Avrupa ülkeleri arasında daha yaygın dağılmaya başladı. İlk profesyonel şampiyonalar 1920’lerde düzenlendi. Profesyonel-amatör ayrımının giderek zorlaşması nedeniyle Uluslararası Olimpiyat Komitesi 1965’te bisiklet yarışlarının oyunlardan çıkarılabileceğini açıkladı. Bunun üzerine UCI’ya bağlı ila yeni örgüt kuruldu: Uluslararası Profesyonel Bisiklet Federasyonu’na tümü Avrupalı 10 ülke üyeydi; Uluslararası Amatör Bisiklet Federasyonu’nun ise tüm dünyada 100’ü aşkın üyesi vardı. Dünya amatör bisiklet şampiyonalarını ve olimpiyat yarışlarını düzenlemeyi UCI sürdürdü. Ulusal şampiyonalar ulusal kuruluşlarca, öteki yarışlar ise özel organizatörlerce düzenlenmektedir.

Yarışmalar.


Amatör bisiklet yarışları, Olimpiyat Oyunlan dışında hem erkeklerde hem de kadınlarda yerel, bölgesel ve ulusal düzeylerde, küçükler (12-13 yaş), yıldızlar (14-15 yaş), genç yıldızlar (16-17 yaş), gençler (18-20 yaş) ve büyükler kategorilerinde yapılır. Yalnızca bireysel düzeyde yapılan zamana karşı yanşlar dışındaki yol yanşlannda takım yanşlan iki ana kategoridedir. Kriteryum adı verilen ilk kategori kapalı bir parkurda, görece kısa mesafede (4-5 km) koşulur. Yanşçılar önceden belirlenmiş sayıda tur koşarlar ve turlan ilk tamamlayan bisikletçi yanşı kazanır. İkinci kategorideki yanşlar açık yolda yapılır ve noktadan noktaya yanş, tur yanşı ve etaplı yanşlar olmak üzere türlere aynlır. Noktadan noktaya ve turlu yanşlar genellikle birer günlük yanşlardır. Profesyonellerde 240 km’den 280 km’ye, amatörlerde 180 km’den 220 km’ye kadar değişen uzunlukta koşulur. Fransa Turu etap yarışları, ağırlıklı olarak, art arda birkaç günde koşulan, bir dizi noktadan noktaya yarıştan oluşur. Ama bu yarışta bir günde koşulan uzaklık, günlük yarışlarda koşulandan daha kısadır. Tüm etapları en düşük toplam zamanda tamamlayan bisikletçi yarışı kazanır.
Ad:  bisiklet3.JPG
Gösterim: 5667
Boyut:  34.5 KB

Pist yarışları, sürat (erkeklerde 1.000 m; kadınlarda 500 m), takip (4.000-5.000 m), orta mesafe (5, 10 ya da 20 km), zamana karşı yarış ve motor eşliğinde yarış türlerini içerir.
Bisiklet krosu yanşlan, genellikle bisikletçinin bisikletinden inerek, bisikletiyle birlikte koşmasını da gerektirir; açık arazide ve bozuk yollarda yapılır. Bu spor ilk kez 20. yüzyılda Fransa’da yapılmaya başladı. Giderek tüm Batı Avrupa’da ve ABD’de sevildi. 1925’te ilk dünya şampiyonluğu düzenlendi. 1950’de UCI tarafından bisiklet yarışları arasına katılması kabul edildi. 1967’den sonra yarışmalarda amatör ve profesyonel ayrımı getirildi.

16-24 km’lik kros parkuru etaplardan oluşur ve genellikle 60-75 dakikada tamamlanır. Yarış parkurunda hendekler, çamur, devrilmiş ağaçlar, dereler, yokuşlar, çitler gibi engeller bulunur. Yarışı zorlaştırmak için doğal koşu parkuruna yapay engeller de konur. Sert kış koşullarının yarışı zorlaştırması için, yarışlar genellikle eylül ile mart arasında yapılır.
Yarış sırasında yarışçıların ikiden fazlasının yan yana gelmesi kurallara aykırıdır. Yardımcılar yedek bisikletlerle parkurun kenarında bekler, bisikletlerin arızalanması ya da çamura saplanması gibi durumlarda yarışmacıya yeni bisiklet verirler.

Bisiklet türleri.


İlk dönemlerde yarış bisikletlerinin ön tekerlekleri büyüktü. 1890’larda bunların yerini güvenlik düzeneği olan bisikletler aldı. Günümüzde yarış bisikletlerinin iki türü vardır: Hafif, çelik alaşımlı bir iskeleti, iki zincir dişlisi (serbest tekerlek), çok sayıda vitesi, ince boru biçiminde lastikleri ve hafif tekerlekleri olan çamurluksuz yol yarışı bisikleti; iskeleti ve lastikleri daha da hafif, frensiz, vitessiz ve iki zincir dişlisi yerine sabit bir zincir dişlisi bulunan pist yarışı bisikleti.
ilaç sorunu. Uyarıcı ve yorgunluk önleyici ilaçların kullanımı, daha öbür sporlarda görülmeden önce hem amatör hem de profesyonel bisiklet sporcuları arasında yaygınlaşmıştı. Bunun üzerine kullanımı yasak ilaçların bir listesi oluşturuldu ve gaz kromatografisi yoluyla kan testi uygulanmaya başladı. 1967’de Fransa Turu’nda İngiliz bisikletçi Tom Simpson’un geçirdiği ve ölümle sonuçlanan kazanın ilaç kullanımından ileri geldiği sanılmaktadır.
Ad:  bisiklet4.JPG
Gösterim: 5626
Boyut:  22.6 KB

Son dönemlerde eğlence amaçlı bisiklet kullanımı.


Avrupa’da, özellikle Fransa, Belçika, İtalya ve İngiltere’de günümüzde çok sayıda bisiklet ve tur kulübü vardır. Bisiklet turları genellikle uluslararası düzeyde düzenlenir. Bisiklete binmenin sağlığa yararlı olduğu yolundaki görüş, bisiklet turlarındaki artışın nedenlerinden biridir. Günümüzde dünyada yaklaşık 50 milyon kişi düzenli olarak bisiklet kullanmaktadır. 1932’de 200 bin olan yıllık bisiklet satışı 1980’lerde 10 milyona yükselmiştir. Birçok ülkede kent caddelerinde, ulusal parklarda ve belediye parklarında bisiklet yolları ayrılmıştır.

Türkiye'de bisiklet sporu.


Osmanlı döneminde ilk bisiklet yarışları 1897’de Selanik’ te düzenlendi. Bisiklet satıcılarının yanş pisti yaparak tamtıma yönelmesi öteki girişimcileri de harekete geçirdi. Bazı girişimciler, İstanbul’da Tepebaşı’nda yaptırdıklan velodromda yarışlar düzenlçdi. 1908 öncesindeki yarışların ünlüleri Mustafa Bey ile Nobile ve Medyano efendilerdi. Leon ve Papazyan adlı bisiklet ithalatçılarının düzenlediği bu yarışlar daha sonra yasaklandı.

İstanbul’da bisiklet yarışları II. Meşrutiyet’ in ilanından sonra yeniden canlandı. Fenerbahçe Kulübü bu spor dalma ağırlık veren ilk kuruluş olarak Fenerbahçe, Maslak ve Bakırköy’de yapılan yol yarışlarında etkinlik gösterdi.

İdman Cemiyetleri İttifakı’nın kurulduğu 1923’ten sonra bisiklet sporu yaygınlık kazandı. Bu kuruluşun içinde etkinlik gösteren Bisiklet Federasyonu, ilk başkan Muvaffak Menemencioğlu ile daha çok bölgeleri kapsayan bisiklet gezilerine (tur) önem verdi. Cambaz Fahri, Cavit Cav ve Raif Bey bu dönemin ilk milli takımını oluşturdular. 1924 Olimpiyat Oyunları’na hazırlanan bu takım bisiklet bulunamadığı için olimpiyatlara katılamadı. Bisiklet ulusal takımı uluslararası alandaki ilk karşılaşmasını 1927’de Bulgaristan ile yaptı; bu karşılaşmada Cavit ve Galip Cav, Yunus Unat ve Tacettin Baştürkmen yarıştılar.

Türkiye’de ilk uzun etaplı yarışlar
1928 Olimpiyat Oyunları sonrasında Ege Turu adıyla düzenlendi. İstanbul-Edirne-Istanbul Turu uluslararası kurallara uygun olarak 1938’de 10 etap halinde, 1.112 km üzerinden yapıldı. O yıl birinciliği elde eden Eyüp Yılmaz, İstanbul-Edirne-îstanbul yarışını 17 saat 44 dakika 15 saniyede bitirdi. Bu yarış 1939, 1941 ve 1942’de tekrarlandı, Yarışların öteki başarılı sporcuları arasında Orhan Suda, Kirkor Cambaz, Osman Pak, Ali Çetiner ve Bayram Adıvar bulunuyordu. İlki 1941’de yapılan 8 etaplı 882 km’lik Ankara-İzmir Turu da Türkiye’deki klasik bisiklet yarışları arasındaydı.

Talat Tuncalp’ın Marmara adıyla 1963’te başlattığı ve Marmara çevresini dolaşan, 1.000 km’nin altındaki 8 etaplık tur önceleri bölgesel nitelik taşıyordu; 1966’dan sonra uluslararası nitelik kazandı. Marmara Turu’nda “san mayo”yu giyen ilk bisikletçi Rıfat Çalışkan oldu. Tur 1968’de Cumhurbaşkanlığı Türkiye Turu adını aldı. Etap sayısı 10’u geçen, mesafesi ise 1.000 km’nin üzerine çıkan bu yarışın başlıca özelliği cumhurbaşkanının .desteğinde yapılması ve güzergâha Ankara-İstanbul arasındaki etaplann da eklenmesiydi. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda Ali Hüryılmaz, Erol Küçükbakırcı, Seyit Kırmızı, Cengiz Özdoğan, Nusret Ergül, Yusuf Ecevit ve Haluk Günözgen en çok etap kazanan bisikletçiler arasında yer aldılar. Uluslararası Cumhurbaşkanlığı Bisiklet turlannda ise SSCB, Bulgaristan ve Polonya en çok takım birinciliği kazandı. Türk bisikletçileri Akdeniz Oyunlarındaki ilk derecelerini 1971’de İzmir’de elde ettiler (4 km pist-takım).

Kurum ve ihtisas kulüplerinin kurulması bisiklet sporuna canlılık getirdi. Meriç Tekstil Kulübü (1973) uluslararası alandaki turlara katılan ilk kulüp oldu. Meriç Tekstil, Cezayir Turu yokuş birinciliğini (Seyit Kırmızı), Voyvodina Turu genel ferdi ikinciliğini (Ali Hüryılmaz) ve Akdeniz Turu takım ve genel ferdi birinciliğini (Seyit Kırmızı) kazandı. 1970’te kurulan Esen Bisiklet Kulübü ise Türkiye’nin ilk bayan takımını oluşturdu. 1977’de Fransa Tour L’avenir Ödülü’nü alan Haşan Can; 1973’ te Balkan şampiyonu olan, 1975 Libya ve Suudi Arabistan turlarını kazanan Erol Küçükbakırcı bu spor dalının önemli adları arasına girdiler.
Türkiye’de pist yarışları için Balıkesir ve Konya velodromlan hizmet vermektedir. Bisiklet sporunda en etkin bölgeler Konya, Ankara, İzmir, İstanbul ve Bursa’dır. En önemli yarış olan Uluslararası Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu genelde ekimde düzenlenir. Türkiye, tura genellikle A takımının dışında B ve Ümit milli takımlarıyla katılır. Davetli ülkeler yarışta ulusal ya da temsili düzeydeki ekipleriyle yer alırlar.

kaynak: Ana Britannica
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

8 Haziran 2016 / Kral_Aslan Spor
9 Aralık 2016 / _Yağmur_ Spor
14 Haziran 2016 / _Yağmur_ Spor