Arama

Moğol (Cengiz) İmparatorluğu

Güncelleme: 30 Kasım 2015 Gösterim: 28.905 Cevap: 4
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Aralık 2006       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Büyük Moğol İmparatorluğu
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar
Ad:  Genghis_Khan.jpg
Gösterim: 689
Boyut:  31.7 KB
Cengiz Han
Kısaca Cengiz Han'ın Hayatı
Cengiz Han (ya da doğum adıyla Temuçin) (d. 1162 - 18 Ağustos 1227) Moğol politikacı ve ordu lideri ya da kağanıydı. Moğol kabilelerini buyruğu altında birleştirerek Moğol İmparatorluğu'nu (1206-1368) kurmuştur. Bu imparatorluk Dünya tarihinin en büyük bitişik sınırlara sahip olan imparatorluğudur. Timuçin ismiyle Moğol Devleti hükümdarı akrabası olarak doğmuş, meritokratik (yeteğene bağlı) oldukça güçlü bir ordu kurmuş; ve tarihin en başarılı ordu liderlerinden biri olmuştur.
Kuzey Çin'deki Batı Şia Hanedanlığı'nı ve Çin Hanedanlığı'nı ele geçirmiş, İran'da Harzemşahlar Devleti de dahil olmak üzere bir çok yere fethetmiştir. Avrupa ve Asya'daki hakimiyeti; radikal olarak bu bölgelerin demografisini ve jeopolitikasını değiştirmiştir. Moğolistan İmparatorluğu; günümüze göre bakacak olursak; Çin, Moğolistan, Rusya, Azerbeycan, Ermenistan, Gürcistan, Irak, Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Pakistan, Tajikistan, Afganistan, Türkmenistan, Moldova ve Kuveyt'in büyük bir bölümünü ele geçirmiştir.
Hayatının ilk yılları hakkında az bilgi vardır, ve oldukça az kaynaklar bize o döneme değin temel bilgiler vermektedir. Küçük bir kabilede doğmuş, ve babası O'na Temuçin ismini Temuçin Uge isminde bir Tatar liderini yakaladığı için verdiği ileri görülür. Başka bir deyişe göre de, elinde bir kan pıhtısıyla doğduğudur. Tahminen 1162 ila 1167 arasında Moğolistan'ın Burhan Haldun'un dağları arasında, Onon ve Herlen ırmakları yakınında doğmuştur. Efsaneye göre, Temuçin elini sıkarak bir kan pıhtısı yaratmış, bu da O'nun büyük işler yapacağının kaderinde olduğunu göstermiştir. Moğol Devleti'nin son hükümdarı Kutala'nın yeğeni, Borjigin'in lideri Yeşügey'in büyük oğludur, Annesi Helin (Hoelun), Olkunut (Olkhunu) kabilesindendi. Merkezi Asya'da yaşayan tüm Türk ve Moğollar gibi göçebe hayatı yaşıyorlardı.
Temuçin babası tarafından Kabul Han, Ambagai ve Kutula Han'ın akrabasıydı. Bulundukları Moğol Devleti, Çin Hanedanlığı altındaydı ve Tatarları desteklemeleriyle 1161'da Kabul Han yokedildi. Babası Yeşügey dağılan Moğol kabilerin başına geçmiş, ancak Tayiçyut kabilesi ile rekabet yaşıyordu. 1161'den sonra Tatarlar çok güçlenince, Çin desteğini Tatarlardan Keraitlere çevirdi.
Temuçin'in 3 erkek kardeşi Kasar, Kajun ve Temuçe'nin yanı sıra bir kız kardeşi Temulin vardı. Bunun yanı sıra, Behter ve Belgutei isimli iki üvey kardeşi vardı.
Cengiz Han'ın imparatoriçesi ve ilk karısı Börte'den 4 çocuğu oldu; Cuci (d. 1185 - 1226), Çağatay ( ? - 1241), Ögeday (? - 1241), Tuli (d. 1190 - ö. 1232). Cengiz Han'ın ayrıca bir çok diğer eşinden bir çok çocuğu oldu ama onlar yerini almaktan muaf tutuldular, kızlarının ise kaç kişi olduğuna değin bir bilgi yoktur. Cengiz Han'ın en büyük oğlu Cuci'nin babasının kim olduğuna değin hep sorular olmuş; ve Cengiz Han sonrasında da bu tartışmalar İmparatorlukta devam etmiştir. Temuçin ile Börte evlendikten sonra; Börte Merkitler tarafından kaçırılmış ve bir adamın karısı yapılmıştır. Kurtarıldıktan yaklaşık dokuz ay sonra da doğum yapmış; Cengizhan da emin olamadığı için oğluna Moğolca "konuk" manasına gelen Cuci ismini koymuştur. Yine de Cuci'ye her zaman öz oğlu gibi davranmıştır.
Geleneksel tarih kayıtlarına göre, Cuci'nin babasının kim olmadığı Çağatay tarafından tartışılmış ve ortaya koyulmuştur. Moğolistan'ın gizli tarihi'ne göre; Çağatay Harzemşahlar'a sefer öncesinde; Cuci'nin Cengiz Han'ın yerine geçmesini asla kabul edemeyeceğini söylemiş; bunun karşılığında ikisi de Cengiz Han'ın yerine geçememiş Ögeday kağan olmuş ve Cengiz Han öldükten sonra yeni imparator olmuştur. Yine de Cuci 1226'da babasından önce ölmüştür.
Efsanelere ve daha sonraki yazarlara göre, Temuçin'in çocukluğu oldukça zor geçti. Henüz 9 yaşınndayken, görücü usülü evliliğine göre babası Yeşügey, Temuçin'i eşi Börte'nin Onkırat kabilesinden olan ailesine verdi. Burada evlilik yaşı olan, 12 yaşına gelene kadar Deiseçen'e; evin reisine hizmet etti.
Evine dönerken babası tatarlar tarafından zehirlenmişti. Bunun sebebi de onlara karşı yaptığı seferler ve saldırılardı. Bu sayede Temuçin kabilenin reisi olmuştu, ancak kabilenin üyeleri küçük bir çocuğun liderliğini kabul etmediler ve Temuçin'i ve ailesini terkettiler.
Devam eden yıllarda, Temuçin ve ailesi doğada göçebe hayatı yaşadı. Ağaçlardaki meyvalardan ve doğadaki hayvanları avlayarak yaşıyorlardı. Bir seferinde de, Temuçin üvey kardeşi Bekter'i avladıkları hayvanı bölüşürken anlaşamadığı için öldürdü. Annesi karşı çıksa da, öldürmek üzerine hiç bir zaman pişmanlık göstermedi. Bu olay ayrıca o'nu ailenin reisi yapmıştı. 1182'deki başka bir olayda da, eski kabilesi tarafından saldırıya uğramış ve esir düşmüştü. Tayiçyutlara esir düştüğünde, gelecekte generallerinden biri olacak Çilayun'un yardımı ile kaçtı. Annesi Helin Temuçin'e hayatta kalabilmesi için bir çok ders verdi. Moğolistan'ın politikasından, diğer kabilelerle ittifak kurmaya, ve zor tabiat koşullarına kadar. Bu gelecekte Temuçin'in anlayışını da bir şekle sokar. Gelecekteki generallerinden Cebe Noyan ve Borçu da bu dönemde Temuçin'e katılırlar. Kardeşleriyle beraber, ilk gelişme ve diplomasi için insan gücünü temsil ettiler.
Temuçin Börte ile 16 yaşındayken evlilik düğünü yaptı. Daha sonra Merkit kabilesi tarafından kaçırıldı, Temuçin de Börte'yi o dönemdeki arkadaşı daha sonra da düşmanı olan Camuha'nın yardımıyla kurtardı. Börte hep tek imparatoriçeydi, ama Temuçin geleneklere uyarak morganatik eşleri oldu. Börte'nin ilk çocuğu Cuci, Merkit kabilesinden kaçırıldıktan 9 ay sonra doğdu; böylece de babasının kim olduğu hakkında hep soruları da beraberinde getirdi.
Temuçin Camuha ile kankardeş oldu, böylece birbirlerine sonsuza kadar bağlılık yemini ettiler.
İmparatorluğa Doğru
Orta Asya'nın birleşmesi

Bu dönemde Temuçin'in birleştirdiği Orta Asya'daki başlıca konfederasyonlar şunlardı:
  • Naymanlar
  • Merkitler
  • Uygurlar
  • Tatarlar
  • Moğollar
  • Keraitler
1100'lü yıllarda Moğolların başlıca rakipleri, batıda Naymanlar, kuzeyde Merkitler, güneyde Tangutlar, doğuda da Çin ve Tatarlardı. 1190'da Temuçin ve danışmanları sadece Moğol konfedarasyonunu birleşti. Mutlak hakimiyeti ve insanların kanunlarına uygulaması için bir anayasa da yazıldı, bunun ismi "Yasa" idi ve halk arasında "Yasak" olarak biliniyordu. Bu kelimeler Türkçe'de de aynı manaya gelmektedir ve bu kelimelerin kaynağı Cengiz Han'ın kanunlarıdır. Bu kanunlarda halkın ve savaşçıların saldırılardan pay alacağı da yazıyordu, ancak gizli bir yasa olduğu için tamamı bilinmiyordu ve hiç bir zaman bir kopyasını yaratmadı. Cengiz Han'ın oğlu Çağatay da bu kanunların uygulanmasından sorumluydu.
Bu yasanın kanunları oldukça ağırdı, ve hemen hemen herşeyin cezası ölümdü. Örnek olarak, eğer ki bir asker önündeki insandan düşen bir şeyi o kişiye vermezse öldürülüyordu. Bu kanunname'de geçenler tam olarak belli değildir.

Temuçin'den Cengiz Han'a
Temuçin'in yavaşça yükselişi; babasının kan kardeşi Tuğrul Han'ın yardımıyla gerçekleşti. Çin Hanedanı'nın Kerait Hanını Tuğrul olarak atamasından sonra, Temuçin'in Börte'yi kurtarışında yardımcı olan Tuğrul'un da vasalı olmuştu. Tuğrul Han 20000 Kerait savaşçısını Temuçin'in yardımına vermiş; Camuha da bu saldırı ardından kendi kabilesi olan Caciratları kurmuştu. Merkitlerle olan savaş sonrasında da çocukluk arkadaşları olan Temuçin ve Camuha da ayrı düştüler.
Tuğrul Han'ın oğlu Sengum; Temuçin'in büyüyen gücünü kıskanmış ve o'na suikast planı yapmıştı. Tuğrul Han da oğlunun önerisine izin vermiş ve Temuçin'in karşısına gizli de olsa geçmişti. Temuçin Sengum'un isteklerini öğrenince, O'nu ve yandaşlarını mağlup etti. Tuğrul Han ve Temuçin arasındaki uzaklaşma ise, Tuğrul Han'ın kızını Temuçin'in oğlu Cuci'ye vermek istememesiyle başladı. Bununla da beraber ayrı düşen Tuğrul Han ve Temuçin aralarında savaş doğdu. Tuğrul Camuha ile ittifak olarak Temuçin'e karşı geldiler. İttifakın kabilelerinden bir çok üyenin de Temuçin'in saflarında yer almasıyla; Tuğrul bozguna uğratıldı. Bu bozgun sonunda da Kerait kabilesi tamamen yokoldu.
Bir sonraki tehdit ise Naymanlardan geldi. Camuha savaş sonrası buraya kaçmış ve takipçileri ile beraber sığınmıştı. Naymanlar Temuçin'e karşı teslim olmadılar, ama yeteri kadar birlikleri Temuçin'i desteklemeyi tercih ettiler. 1201'de Kurultay Camuha'yı Gür Han, kainatsal yönetici, olarak seçti. Camuha'nın bu hareketi Temuçin karşısındaki en son taşkınlığı oldu. Camuha Temuçin karşısındaki kabileler ile bir koalisyon kurup Temuçin'e karşı tekrar savaş açtı. Bu sorundan önce, yine de, bazı generalleri Camuha'dan ayrıldı; aralarında Temuçin'in generallerinden Cebe Noyan'ın tanınan kardeşi Sübüdey Noyan da vardı. Bir kaç muharebe sonrasında, Camuha'nun orduları tamamen yenildi ve Temuçin'e esir düştü.
Gizli Tarih'e göre, Temuçin Camuha'ya tekrar arkadaş olmalarını ve yanında olmasını teklif etti. Camuha bunu redetti ve onurlu bir ölüm (kansız, boynu kırılarak) istediğini iletti. Naymanlarla olan Merkit kabileleri de Sübüdey Noyan tarafından bozguna uğratıldı ve tamamı öldürüldü. Sübüdey daha sonda da Cengiz Han'ın en büyük kumandanlarından biri oldu. Naymanların yenilmesi Cengiz Han'ı Moğolistan'daki tek hükümdar yaptı. Tüm konfederasyonlar birleşerek Moğollar oldular.
1206'da, Temuçin Merkitleri, Naymanları, Moğolları, Uygurları, Keraitleri, Tatarları ve diğer küçük kabileleri liderliği, arzusu ve isteğiyle birleştirdi. Bu uzun süredir Çin imparatorluklarına karşı birleşemeyen Moğolları birleştirmiş, ve tarihi bir an olmuştur. Kurultay'ın tekrar toplanmasıyla, Temuçin Cengiz Han ismini aldı. Cengiz Han öldükten sonraya kadar Kağan ünvanını alamasa da; oğlu Ögeday bu ünvanı alınca babasına verdi. Bu birleşme ile Cengiz Han uzun süredir aralarında savaşan kabileler arasında bir barış sağlamış olsa da, Moğol İmparatorluğu'nun Dünya ile olan savaşı ömrünün son gününe kadar devam etti. Birleşmenin olduğu dönemde; Moğolistan'da 200,000 kişi yaşarken, bunlardan 70,000'i asker idi.

Ad:  300px-Mongol_Empire_map_2.gif
Gösterim: 780
Boyut:  164.8 KB
Moğolistan İmparatorlu'ğunun genişlemesi

Moğol İmparatorluğu'nun Kuruluşu ve Savaşları
1206 yılında Moğol kabilelerinin birleşmesiyle kurulan Moğol İmparatorluğu Cengiz Han'ın önderliğinde seferlere dayalı bir savaş ve ekonomi politikası izledi. İlk defa Naymanlarda mühür ve yazı kullanıldığını görünce, Nayman hizmetindeki Uygur mühürdarlarını da hizmetine aldı. Akabinde, Uygur yazısı tüm Moğol İmparatorluğu'nda kullanılmaya başlandı. İlk yıllarda Moğol İmparatorluğu'nun devlet işleyişinin belli bir düzene geçmiştir.
Hint Tangutları himayesine alan Cengiz Han, daha sonra Kuzey Çin'deki Kin devletine savaş açarak Pekin'i 1211 yılında kuşattı. Kin hükümdarı barış için Çinli prenseslerden birini Cengiz Han ile evlendirse de, barış uzun sürmedi. 1215'de oldukça kanlı geçen bir savaş sonrasında Çin'i himayesi altına aldı.
Harzemşah Mehmed, Cengiz Han'ın Çin'i ele geçirdiğinden emin olmak için Seyyid Bahaüddin-i Razi yönetiminde bir heyet gönderdi. Gelen heyetle barış görüşmeleri yapan Cengiz Han, Mehmed'e elçilerini gönderdi. Anlaşma doğrultusunda hazırlanan Kervan, Harzemşahlar Devleti'nin Otrar şehrinde 1218 yılında hücuma uğradı. Cengiz Han bunun üzerine Otrar valisi Kayır Han'ın teslim olmasını istedi. Mehmed, Cengiz Han'ın bu teklifini ileten elçilerini öldürerek Harzemşahlar Devleti'nin de sonunu hazırladı.
Cengiz Han öncelikle yol üzerindeki naymanlı Güçlük Han'ı ortadan kaldırmak için; Cebe Noyan komutundasında bir ordu gönderdi. Güçlük Han korkarak Kaşgar'a kaçtı ancak Sarı Göl yakınlarında yakalanarak öldürüldü.
Hazermşah Mehmed de korkuya kapılıp kalelerini korumaya alıp, dağlık bir bölgeye çekildi. Cengiz Han bazı kaynaklara göre kolaylıkla, başka bir bakış açısına göre de barbarca tüm şehir ve kaleleri ele geçirdi. 1220 yılında Otrar'daki kuşatma uzun sürünce, oğulları Ögeday ve Çağatay kontrolündeki orduları bırada bıraktı ve Buhara'ya geçti. Yolunun üzerindeki Zernuk kalesi de teslim oldu ve bu şehire Gu-Balık ismini koydu.
Tekrar yol üzerindeki Nur şehri de Cengiz Han'ın korkusuyla teslim oldu. Akabinde 1220'de Buhara'yı kuşattı. Şehrin garzinonun Horasan'a çekilmesiyle, 12'inci gününde şehir Cengiz Han'ın oldu. Aradan 5 ay geçtikten sonra da Otrar şehri teslim oldu. Cengiz Han'ın elçilerini öldürten Otrar valisi de, ağzına eritilmiş gümüş dökülerek öldürüldü.
Cengiz Han'ın yolculuğu Semerkant'da da devam etti. Burada Göksaray şehrini kuşatmasının ardından şehir teslim oldu. Cengiz Han'ın generalleri de Siriderya'daki Sığnak, Cend, Barçınlığkent'i ele geçirdi.
Hazermşah Mehmed kaçışına devam ederken, peşinden yetenekli generallerinden Cebe Noyan ve Sübüdey Noyan'ı gönderdi. 30 bin kişilik bu ordu Irak'a kadar kovaladı. Cengiz Han oğlu Çağatay'ın kumandasındaki orduyu da Hazermşahlar Devleti'nin merkezi Ürgenç'e gönderdi. Daha sonra da büyük oğlu Cuci'yi buraya gönderdi. 6 ay kuşatmadan sonra, şehir tamamen yokedildi. Böylece de Harizm, Maveraünnehir, Horasan ve bütün doğu İslam ülkeleri de Cengiz Han'ın imparatorluğunun bir parçası oldu.
Cengiz Han'ın savaşlarına değin bir çok değişik bakış açısı vardır. Türk olmayan devletler dışındaki İran, Irak, Afganistan ve Pakistan gibi ülkeler hala Cengiz Han'ı bir barbar ve soykırımcı olarak görmektedirler. [1] Ancak Türkler müslümanların da Cengiz Han'a destek olduğunu iletir, ve köklerinin dayandığı Moğollara ve Cengiz Han'a büyük saygı duyarlar. Batı dünyası ise, Cengiz Han'ı "türk-moğolu" diye tanımlar, ve barbar olarak nitelendirir.

Moğol İmparatorluğu'nun Yönetiminin Öğeday'a Verilmesi

Ad:  200px-Ogadai_Khan.jpg
Gösterim: 585
Boyut:  12.1 KB
Öğeday Han

Moğol geleneklerine göre Cengiz Han hayattayken topraklarını oğulları arasında pay etti. Yerine Cuci ve Çağatay arasındaki tartışma yüzünden ikisini de uygun görmezken, Öğeday bu göreve layık oldu. Cuci avcıbaşı, Çağatay örf ve hukuk uygulayıcısı, Tuli de savaş bakanı oldu.
Cuci'nin arası Tuli ile de açılmıştı, ancak batı ülkelerin fethinde önemli rol oynadı. Cuci bilinen tüm yerleşik batı ülkelerini ele geçirdikten sonra Moğolistan'a dönmedi. Ancak aradaki mesafe oldukça uzundu ve bir haber alınamıyordu. Bunu bir kopma olarak Cengiz Han ordularını hazırlarken oğlu Cuci'nin ölüm haberini aldı.

Ad:  Genghis_khan_empire_at_his_death.jpg
Gösterim: 617
Boyut:  66.7 KB
Cengiz Han öldüğünde Moğol İmparatorluğu

1223 ve 1224 yıllarını Kulan-Başın ve İrtiş'de geçiren Cengiz Han; 1225'de Hsia devletine karşı sefere çıktı. Hsia merkezinin teslim olmadan iki gün önce günümüz Kansu'sunda Tangut seferi sırasında hastalanarak 1227 yılının 18 Ağustos'unda öldü.
Moğol geleneği uyarınca mezarı gizli tutulsa da, cesedi Onon ve Kerulen kaynakları yakınında, Burhan-Haldun dağları arasında bir yere gömüldü. Ondan sonra gelenler de buraya gömüldü ve heykelleri dikildi.
Genelde bilinenin aksine, Cengiz Han Moğol İmparatorluğu'nun tamamını ele geçirmemiştir. Döneminde Hazar Denizi'nden Japon Denizi'ne kadar ilerlemiştir. İmparatorluğun genişlemesi 1227 yılından sonra Öğeday'ın yönetiminde olmuştur. Moğol orduları İran'ın tamamını, Çin'in tamamını da 1279 yılında ele geçirmiştir. 1230'lu yılların sonunda, Cuci'nin oğlu Batu Han Avrupa'ya sefere çıkmış; Rusya'yı ele geçirmiş ve Orta Avrupa'ya kadar ilerlemiştir. Sübüdey Noyan'ın da desteğiyle o dönemdeki en güçlü Avrupa ordusu olan Polonyalı, Alman ve Macar ordularını 2 gün içinde bozguna uğratmış; Avrupa'nın da orduya bakış açısını değiştirmiştir.
Tuli'nin oğlu Hülagû Han Orta Doğu'da günümüz Filistin topraklarına kadar ulaşmış, Abbasi Halife'sini ise öldürmesi günümüzde bile Iraklıların Moğolları hala sevmemesine neden olmuştur.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
kolon kare
8nis06sabancimuzesi
Cengiz Han ve Mirasçıları: Büyük Moğol İmparatorluğu kolon kare

Sponsorlu Bağlantılar
Yer: Sakıp Sabancı Müzesi
Tarihler: 07.12.2006~08.04.2007
Telefon: 0 212 277 22 00
Adres: Sakıp Sabancı Cad. No:22 Emirgan

kolon kare

Sakıp Sabancı Müzesi’nden Dev Bir Sergi Daha...
Cengiz Han ve Mirasçıları

S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), Moğol İmparatorluğu’nun Cengiz Han tarafından kuruluşunun 800. yıldönümünde, Cengiz Han ve Mirasçıları: Büyük Moğol İmparatorluğu sergisine ev sahipliği yapacak. Garanti Bankası’nın sponsorluğunda 7 Aralık 2006’da kapılarını açacak sergi, Moğol İmparatorluğu’nun, kültürler ve kıtalar arasında kurduğu bağı gözler önüne serecek.
Konuyla ilgili bilgi veren SSM Müdürü Dr. Nazan Ölçer, “Picasso ve Rodin gibi Batılı ustaların sergileriyle, Türkiye’nin kültür ve sanat yaşamında önemli ilklere imza attık. Bu kez rotamızı doğuya çeviriyoruz. Cengiz Han ve varislerinin kurduğu devletler, Moğol egemenliği altına giren ülkeler kadar, girmeyen bölgeleri de etkileyerek geri dönülmez değişimlere yol açtı. Sergi, dünya tarihine önemli bir damga vuran Cengiz Han’la Moğol İmparatorluğu’nun kültürler ve kıtalar arasında kurduğu bağı daha iyi anlamamıza yardımcı olacak. Proje için, kültür ve sanat alanında ülkemizin önemli sponsorlarından Garanti Bankası’yla işbirliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi. Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen ise “Bugünü doğru yorumlamak ve yarınları doğru tasarlamak için, geçmişi iyi bilmek gerektiğine inanıyoruz. 2005 yılında Londra’da gerçekleştirilen Türkler: Bin Yılın Yolculuğu: 600-1600 sergisine destek vererek, geçmişe bir ışık tutmaya çalışmıştık. Şimdi de bankamızın 60. kuruluş yıldönümünde, SSM gibi başarılı bir ortakla bu misyonu sürdürdüğümüz için mutluyuz.” dedi. 8 Nisan 2007’ye kadar açık kalacak sergide, Moğolistan’ın en önemli müzeleriyle Doğu Asya ve Avrupa’nın başlıca koleksiyonlarından ve Türkiye’deki çeşitli müzelerden derlenen, bazıları ilk kez gün ışığına çıkacak 600 eser yer alacak. Konferanslar, atölye çalışmaları, çocuk eğitim programları ve galeri sohbetleriyle zenginleştirilecek sergi, Kunst und Ausstellungshalle der Bundesrepublik Deutschland (Bonn), Staatliches Museum für Völkerkunde (Münih), Kunsthistorisches Museum (Viyana) ve Aşağı Avusturya Eyaleti Eğitim, Bilim ve Sanat Federal Bakanlığı’nın işbirliğiyle düzenleniyor.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
dolayli_tumlec - avatarı
dolayli_tumlec
Ziyaretçi
23 Temmuz 2011       Mesaj #3
dolayli_tumlec - avatarı
Ziyaretçi
Çocuk yaşlarda köpekten çok korktugunu okumustum.
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
11 Haziran 2012       Mesaj #4
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
Cengiz İmparatorluğu

Kırgızların Orhun-Yenisey'deki Uygurları 840 yılında ortadan kaldırması ve ardından kendilerinin de Moğol hâkimiyetine girmeleriyle beraber, en eski Türk yurdu Moğolların eline geçmişti. Artık X. yüzyıldan itibaren gittikçe güçlenen Moğol kabileleri, Türklerin siyasî bir birlik oluşturamamasından da yararlanarak, faaliyetlerini artırmışlar, ancak kendileri de güçlü bir siyasî birlik oluşturamadıkları gibi üstelik birbirleriyle sürekli mücadele etmişlerdir. XII. yüzyılda en güçlü Moğol kabileleri Orhun-Tula boylarında yaşayan Kerayitler, Baykal gölünün güneyindeki Merkitler, İrtiş civarındaki Naymanlar idi. Bu sırada Karahıtaylar da Maverâünnehir'de Harezmşahlarla mücadele halindeydi. Cengiz Han'ın mensubu olduğu Kıyat kabilesi ve diğer Moğol kabileleri ise Onon-Kerülen boylarında dağınık hâlde yaşamaktaydılar.1155 yılında dünyaya gelen Cengiz (asıl adı Temuçin), henüz çocuk iken Kıyat kabilesinin han sülalesi Borcigidlerden gelen babası Yesügey Bahadır'ın, Tatarlar tarafından öldürülmesiyle, kendini zorlu bir mücadelenin içinde bulmuştur. Kahramanlığı ve zekasıyla kısa zamanda sivrilen Cengiz, 20 yaşındayken, bölgede önemli bir güce sahip Kerayitlerin beyi Tuğrul'un himayesini kabul edip, Cacirat beyi Camuka ile de kan kardeşlik kurarak nüfuzunu ve gücünü artırmıştır. kongrat kabilesi beyinin kızı Börte ile yaptığı evlilik ise mücadelesinde ona büyük bir üstünlük sağlamıştır. Nitekim karısını kaçıran Merkitleri, Kerayit ve Caciratların yardımıyla yenilgiye uğratmış, ardından Buirnor Tatarlarını ezmiştir (1198). Cengiz'in, Tuğrul Han ile birlikte Moğolistan'da hâkimiyet kurmaya çalışmasına Camuka karşı çıkmışsa da, 1201'de yapılan savaşta Cengiz galip gelmiştir. Ardından Cengiz, Çağan ve Alçı Tatarları üzerine yürümüş, yenilgiye uğrayan Tatarların çoğu katledilmiştir
Temuçin'in gittikçe güçlenmesini kendi hâkimiyeti için tehlikeli bulan Kerayit hanı Tuğrul, ittifakı bozarak Temuçin'e karşı harekete geçmiş fakat yenilerek itaat altına alınmıştır (1203). Aynı yıl içinde Camuka'nın da katıldığı, Naymanların öncülüğündeki, Merkit, Oyrat, Tatar, gibi kabilelerin oluşturduğu ittifakla mücadeleye girişen Temuçin, uzun mücadelelerden sonra galip gelip, bütün Moğol kabilelerine hâkimiyetini kabul ettirmiştir(1206).

1206 ilkbaharında, Türk ve Moğol kabilelerinin katıldığı bir kurultayda Temuçin, Cengiz (Çingiz) adını alarak büyük kağan ilân edildi. Bu tarihten itibaren Cengiz, sıradan bir Moğol kabile lideri olmaktan çıkarak, cihanşümul bir devletin kurucusu ve hanı olmuştur. Özellikle devletin yeniden teşkilâtlanmasında, kendisine gönüllü katılan İdikut Uygurlarının ve Öngütlerin büyük tesiri vardır. Askerî sahada, devlet teşkilâtında ve daha sonraki dönemlerde tebarüz edecek olan kültür hayatında Türk tesiri açıktır. Nitekim Cengiz'in oğulları tarafından kurulacak çoğu devlet kısa zamanda Türkleşmiştir.
Büyük bir imparatorluk kurmayı hedefleyen Cengiz, ilkin, Kansu ve Ordos bölgesine hakim olan Tibet kökenli Tangut devleti'ni itaat altına almış (1209) ardından, Kuzey Çin'deki Kin hanedanlığının merkezi durumundaki Pekin'i uzun süren savaşlar neticesinde yerle bir etmiştir (1215).
Tibet ve Çin' hâkimiyetinden sonra Cengiz batıya yönelmiş ve önünden kaçarak sığındığı Kara Hıtay Devleti'ni sonradan eline geçiren Nayman prensi Küçlük'ün üzerine komutanı Cebe Noyan'ı takiple görevlendirmiştir. Nihayet Cebe Noyan 1218'de Küçlük'ü öldürmüş ve böylece Karahıtayları devletine katan Cengiz, Harzemşahlar ile komşu olmuştur. Büyük Selçukluların vârisi durumundaki Harezmşahlar ile Cengiz başlangıçta bir dostluk anlaşması imzalamışlar ise de Sultan Muhammed'in, Cengiz aleyhine Merkitleri desteklemesi ve Otrar şehrinde Moğol elçilik heyetinin esir alınıp, öldürülmesi üzerine anlaşma bozulur.

1220 yılında Cengiz'e bağlı kuvvetler Otrar'dan başlayarak Sığnak, Urkent, Barçınlıgkent'i ele geçirerek elçilik heyetinin intikamını kanlı bir şekilde aldılar. Buhara ve Semerkant gibi önemli şehirlerin ardından devletin merkezi olan Harezm bölgesindeki Gürgenç'te tahrip edildi. Böylece Harzemşah toprakları tamamen Cengiz'in eline geçmiş oldu (1221). Harzemşahların ortadan kalkmasıyla bütün Maveraünnehir, Afganistan ve Horasan imparatorluğa dahil olurken bu bölgelerdeki yerleşik ve konar göçer Türk nüfusunun bir kısmı Moğol istilâsından kaçarak, Anadolu'ya Malazgirt'ten sonraki ikinci büyük Türk göçünü başlatmıştır.
Cebe Noyan ve Sebutey gibi komutanları vasıtasıyla Kafkasya ve Güney Rusya'ya seferler düzenleyen Cengiz Han, 1227 yılında yeni bir Çin seferine bizzat çıktığı sırada Kansu yakınlarında ölmüştür. Cengiz Han, Onon ve Kerülen ırmaklarının kaynağında, Burhan Haldun Dağları'nda gizli bir yere gömülürken, geride Karadeniz'den Büyük Okyanusa uzanan büyük bir devlet bırakmıştır.
Cengiz Han daha sağlığında,Türk-Moğol devlet anlayışına uygun olarak, ülke topraklarını oğulları arasında taksim etmiştir. Bu paylaşmaya göre büyük oğlu Cuci Deşt-i Kıpçak'ın, Çağatay Türkistan'ın, Ögeday doğu bölgelerinin ve küçük oğlu Toluy Moğolistan'ın hâkimi olacaktır.
Ancak Cengiz'in ölümü ve merkezi kağanlığın zayıflaması ile beraber bu bölgelerde müstakil devletler kurulmuştur:
  • Kubilay Hanlığı,
  • İlhanlılar,
  • Çağatay Hanlığı
  • Altın Orda.

In science we trust.
KEN - avatarı
KEN
Ziyaretçi
30 Kasım 2015       Mesaj #5
KEN - avatarı
Ziyaretçi
Cengiz Han

-Büyük Moğol imparatoru Cengiz Han, 1161 yılında Moğolistan’da dünyaya geldi. Gerçek ismiyle Temuçin olan Cengiz Han, kara sınırı olarak gelmiş geçmiş en büyük 2. devleti kuran kişi olarak dünya tarihine geçti. Cengiz Han, Moğol kabilelerini buyruğu altında birleştirerek, Moğol İmparatorluğu'nu 1206-1294 tarihleri arasında kurdu. Bu imparatorluk, dünya tarihinin bitişik sınırlara sahip en büyük imparatorluğu olarak tanındı. Tüm dünyada acımasız ve kana susamış bir lider olarak tanınsa da Cengiz Han, Moğolistan'da oldukça sevilen bir semboldür.

-Cengiz Han, Moğolistan'ın babası olarak görülür. Kağan olmadan önce Doğu Asya ve Orta Asya'daki birçok göçebe topluluğu yenmiş ya da birleştirmiş ve onları ‘Moğol’ sosyal kimliğine taşımıştır. Orta Asya'daki Kara Hıtay, Kuzey Çin'deki Batı Xia ve Jin Hanedanı'nı ele geçirmiş, İran'daki Harzemşahlar Devleti de dahil olmak üzere birçok yeri fethetmiştir.

-Zorlu hayat şartları altında bir çocukluk geçiren Cengiz Han, daha 9 yaşındayken gelenekleri gereği başka bir kabilenin kızıyla sözlü olarak evlendirildi. Babası Yesügüy Bahadır, bu yoluculuktan evine dönerken, Tatarlar tarafından zehirlendi. Bunun sebebi de onlara karşı yaptığı seferler ve saldırılardı. Bu sayede Temuçin kabilenin reisi olmuştu, ancak kabilenin üyeleri küçük bir çocuğun liderliğini kabul etmedi ve Temuçin'i ve ailesini terk etti. Devam eden yıllarda, Temuçin ve ailesi doğada göçebe hayatı yaşadı.

-Cengiz Han, 1182'deki başka bir olayda da, eski kabilesi tarafından saldırıya uğramış ve esir düşmüştü. Tayiçyutlar'a esir düştüğünde, gelecekte generallerinden biri olacak olan Çilayun'un yardımı ile kaçtı. Annesi Helin Temuçin'e hayatta kalabilmesi için oğluna, Moğolistan'ın politikasından, diğer kabilelerle ittifak kurmaya ve zor tabiat koşullarına kadar birçok ders verdi. Gelecekteki generallerinden Cebe ve Borçu da bu dönemde Temuçin'e katıldı.

-Temuçin'in kendinin göstermesi ise Keraitler'in güçlü kralı Tuğrul Han'ın yardımıyla gerçekleşti. Temuçin, Tula kıyısındaki Kreaitlerin kralına hürmetlerini ve bağlılığını bildirmeye gitmişti. Vaktiyle Timuçin'in babası tarafından yardım gördüğünü hatırlayan Tuğrul Han, genç adamı himayesine aldı. Tuğrul Han ile Temuçin, müttefik olmuşlar ama Temuçin kesin şekilde Tuğrul'un himayesine girmiştir. Tuğrul Han'ın Kin hanedanının desteği ile babasını öldüren Tatarlar'a karşı kazandığı zaferde Temuçin de Keraitlerin yanında savaşmıştır. Tuğrul Han, bu savaşta "Wang-han" ünvanını almıştır. Tuğrul Han'ın kızını Temuçin'in oğlu Cuci'ye vermek istememesiyle birlikte ikili arasında da ayrılıklar oluşmaya başlar. Tuğrul Han ve Temuçin aralarında daha sonra bir savaş bile çıkar ancak Tuğrul, bozguna uğratılır.

-Temuçin, 1206 yılında Merkitler'i, Naymanlar'ı, Moğollar'ı, Uygurlar'ı, Keraitler'i, Tatarlar'ı ve diğer küçük kabileleri birleştirdi. Bu, uzun süredir Çin imparatorluklarına karşı birleşemeyen Moğollar için tarihi bir gelişme oldu. Moğol Kurultay'ın toplanmasıyla birlikte Temuçin, ‘Cengiz Han’ ismini aldı. Cengiz Han, Avrupa ve Asya'daki hakimiyeti, radikal olarak bu bölgelerin demografisini ve jeopolitikasını değiştirdi.

-Moğol kabilelerinin birleşmesiyle kurulan Moğol İmparatorluğu Cengiz Han'ın önderliğinde seferlere dayalı bir savaş ve ekonomi politikası izledi. Tangutları himayesine alan Cengiz Han, daha sonra Kuzey Çin'deki Jin Hanedanı'na savaş açarak, Pekin'i 1211 yılında kuşattı. Çin hükümdarı barış için Çin'li prenseslerden birini Cengiz Han ile evlendirse de, barış uzun sürmedi. 1215'de oldukça kanlı geçen bir savaş sonrasında ise Çin'i himayesi altına aldı. Cengiz Han, Orta Asya'daki Kara Hıtay, Kuzey Çin'deki Batı Xia ve Jin Hanedanı'nı ele geçirmiş, İran'daki Harzemşahlar Devleti de dahil olmak üzere birçok yeri fethetmiştir.

-Moğol geleneklerine göre Cengiz Han, hayattayken topraklarını oğulları arasında paylaştırdı. Cengiz Han, yerine Cuci ve Çağatay arasındaki tartışma yüzünden ikisini de uygun görmezken, Ögeday bu göreve layık oldu. Cuci, avcıbaşı, Çağatay örf ve hukuk uygulayıcısı, Tului de savaş bakanı oldu. Cuci'nin arası Tului ile de açılmıştı, ancak batı ülkelerin fethinde önemli rol oynadı. Cuci bilinen tüm yerleşik batı ülkelerini ele geçirdikten sonra Moğolistan'a dönmedi. Ancak aradaki mesafe oldukça uzundu ve bir haber alınamıyordu. Bunu bir kopma olarak alan Cengiz Han, ordularını hazırlarken oğlu Cuci'nin ölüm haberini aldı.

-Cengiz Han; 1225'de Batı Xia Hanedanı'na karşı sefere çıktı. Hsia merkezinin teslim olmadan iki gün önce günümüz Gansu'sunda Tangut seferi sırasında hastalanarak, 1227 yılının 18 Ağustos'unda öldü. Moğol geleneği uyarınca mezarı gizli tutulsa da, cesedinin Onon ve Kerulen kaynakları yakınında Burhan-Haldun dağları arasında bir yere gömüldüğüne inanılıyor.

Tarihte Bıraktığı İzler
-Yaşamış en büyük hükümdarlardandır.
-Son 1000 yıla ismini yazdırmış kişilerdendir.
-Kurduğu imparatorluk en büyük 2. Kara sınırlarına sahiptir.
-En fazla ırkı devam eden kişide Cengiz Han’dır.
-Asya’yı ve Avrupa’yı kısa süreliğine de olsa birleştirmeyi başarmıştır ve ticaret artmıştır.
-Avrupa’nın askeri sistemini değiştirmiştir.
-Gittiği yerler de pusula ve abaküsün kullanımını yaygınlaştırmıştır.


Konuyla ilgili bir video:

Benzer Konular

29 Aralık 2016 / Misafir Tarih
9 Mayıs 2011 / ThinkerBeLL Taslak Konular
26 Mart 2012 / Mira Edebiyat
5 Mayıs 2014 / _EKSELANS_ Taslak Konular
21 Ocak 2016 / Safi X-Sözlük