Krizin rengi bu kez Turkuaz
Fenerbahçe'nin turkuaz renkli formaları, Futbol Federasyonu'na büyük darbe vurdu.
08.08.2007
Fenerbahçe’den Futbol Federasyonu’na altın gol! Aziz Yıldırım ve kurmaylarının yeni sezon için Adidas’a hazırlattığı ve geçtiğimiz günlerde tanıtımı yaptığı turkuaz renkli formalar, federasyon ile Nike’ın yaklaşık 14 aylık çalışmasına büyük darbe vurdu. Çünkü, uzun süren çalışmalar sonunda Milli Takım’ın deplasmanlarda beyaz üzerine turkuaz renkli forma giymesinin karara bağlandığı ortaya çıktı. Ulusoy Yönetimi, gelişmeleri ‘suni bir gündem’ olarak değerlendirirken, geri adım atmayacaklarını vurguladı. Ancak Süper Kupa Finali öncesi yaşanan ‘Logo krizi’ hâlâ akıllarda ve Fenerbahçe dışındaki kulüplerin, A Milli Takım’ın yeni forma rengine vereceği tepki merakla bekleniyor.
Yasin`i aldık, bitti
Asbaşkan Mahmut Uslu, Başkan Yıldırım'ın, 'Bir futbolcu daha alacağız' demesinden sonra Yasin'i kadroya kattıklarını belirtip, 'Transfer bitti' dedi.
08.08.2007
Zico istemeyince
Daha düne kadar iyi bir golcü peşinde koşan yöneticiler, Beşiktaş ile oynanan Süper Kupa maçından sonra fikir değiştirdi. Teknik direktör Zico’nun “Kadrom yeterli” demesi ve gönderilecek ilk oyuncu olan Deivid’in müthiş bir performans sergilemesiyle, transfer şimdilik rafa kaldırıldı. Başkanvekili Nihat Özdemir, bunu “Gündemimizde transfer yok” sözleriyle açıklarken, Asbaşkan Mahmut Uslu, “Başkanımız bir oyuncu daha alabileceğimizi söylemişti. Yasin’i aldık, iş bitti” diye konuştu.
Yöneticiler memnun
Yönetimin transferden birden fikir değiştirmesinde, Beşiktaş maçındaki iyi oyunun da etkili olduğu öğrenildi. Özellikle ilk yarıda göze hoş gelen bir futbol oynadıklarını ifade eden Başkanvekili Nihat Özdemir, “Bu takıma daha Lugano, Appiah, Tümer gibi yıldızlar girecek. Onların yanısıra geleceğin yıldızları genç oyuncular da kadromuzda. Hem Süper Lig hem de Avrupa Kupaları’nda başarılı olacağımız konusunda çok umutluyuz. Yönetim olarak takımımıza güveniyoruz” açıklamasını yaptı.
Yıldırım’ın büyük iddiası
Fenerbahçe Başkanı, Lugano ile Edu’nun, bu sezon Avrupa’nın ünlü kulüplerini peşlerinden koşturacaklarını ileri sürdü.
08.08.2007
Süper Kupa maçı sonrası sağlık kontrollerini yaptırmak üzere Amerika’ya uçan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, ilginç bir iddiada bulundu. Medyanın bir yıldır Edu ile Lugano’yu eleştirdiğini söyleyen Yıldırım, “Geçen yıl, bu iki oyuncumuzu, başta ünlü İtalyan ekipleri olmak üzere birçok Avrupa kulübü transfer etmek için uğraş verdi. Sizler çok eleştiriyorsunuz ama bu sezon da Avrupa’nın gözü Edu ile Lugano’da olacak. Çünkü ikisi de uyum dönemini atlattı ve çok daha iyi bir performans sergileyecek. İtalyan, İngiliz ve İspanyol kulüpleri bu iki oyuncumuzun peşinde koşacak. Onların nasıl oyuncular olduğunu herkes daha iyi anlayacak” diye konuştu.
Carlos terlikleri ve ev kramponları
Taraftarlar için takımlarının renklerinde terlikler üreten Twigy’den Fenerbahçeliler’e özel Roberto Carlos ürünleri.
08.08.2007
Taraftarlar için takımlarının renklerinde terlikler üreten Twigy’den Fenerbahçeliler’e özel Roberto Carlos ürünleri. Sarı-Lacivert şeritli, üzerinde yaldızlı harflerle R.Carlos yazan 3 numaralı Twigy taraftar terliği ile Roberto Carlos yazan ev kramponu satışa sunuldu. 30’dan 46 numaraya kadar üretilen Carlos ürünleri 25 ile 29.90 YTL fiyatlarla Feneriumlar ile Ayakkabı Dünyası, Boyner ve Twigy mağazalarında taraftarı bekliyor.
Süper Kupa özel yerinde
100. yıl kupalarının sergilendiği F.Bahçe Müzesi'nde Süper Kupa da yerini aldı.
08.08.2007
Almanya’nın Köln kentinde oynanan karşılaşmada Beşiktaş’ı 2-1 mağlup eden Fenerbahçe’nin kazandığı Süper Kupa da, Fenerbahçe Müzesi’ndeki yerini aldı. Kulübün kuruluşunun 100. yılında lig şampiyonluğundan sonra elde ettikleri bu ikinci kupanın mutluluğunu doyasıya yaşayan Sarı-Lacivertliler, İstanbul’a dönüşte kupayı müzeye teslim etti. Yetkililer de, Şükrü Saracoğlu Stadı’nda özel olarak hazırlanan yere kupayı koydu. Şükrü Saracoğlu Stadı içindeki Fenerbahçe Müzesi’nde ahzırlanan özel yerde, bu sezon futbol başta olmak üzere, basketbol, masa tenisi gibi branşlarda kazanılan kupalar sergileniyor. Müzeyi gezen taraftarların en çok ilgi gösterdiği yerlerin başında da bu bölüm geliyor.
Fener dünya markası
Almanya Milli Takımı'nın patronu Löw konuşuyor: 'Fenerbahçe, Dünya'daki en iyi 10 marka arasında. Roberto Carlos kesinlikle olağanüstü transfer...'
08.08.2007
Türk futbolseverler onu Fenerbahçe ile tanıdı. Ancak Türkiye macerası bir çok meslektaşı gibi kısa sürdü. Hakkında hep şu yorum yapıldı: “Fener’de kalmalıydı. Geleceğin takımını kuracaktı...” Yıllar geçti ve zaman onu hak ettiği yere, zirveye çıkardı. Şimdilerde Almanya Milli Takımı Teknik Direktörü, ama hâlâ, “Hayatımın en güzel günlerini Fenerbahçe’de geçirdim” diyor. Kırgın değil, üstelik Sarı-Lacivertli camiaya bakın nasıl övgü yağdırıyor. Mehmet Demircan soruyor, Joachim Löw yanıtlıyor:
Klinsmann’dan sonra görevin size verilmesini bekliyor muydunuz?
Açıkçası görevi bana devredeceklerini hiç tahmin etmedim. Zaten kamuoyu ve basının da bu yönde bir beklentisi yoktu. Hepimiz için sürpriz oldu. Yine de beni aradıkları gece düşünmek için 2 güne ihtiyaç duyduğumu söyledim. Çünkü benim de bazı şartlarım vardı. Sonuçta anlaştık ve galiba iyi yoldayız.
Türkiye’nin 2008 şansını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Terim ve ekibinin; Avusturya ve İsviçre’de olacaklarına inanıyorum. Çünkü Türkiye o gruptan çıkmayı hak ediyor. Almanya’daki finallere gelmemeniz zaten büyük şanssızlıktı. Türkiye katılmış olsaydı, buradaki atmosferin daha iyisi yaşanırdı.
Yıldıray varsa sorun yok
Türk Milli Takımı’nda hangi oyuncuları beğeniyorsunuz?
Kesinlikle Yıldıray Baştürk... Hep derim; ‘Yıldıray varsa, problem yok...’ Tuncay’ın yeteneklerine de hayranım. Altıntop kardeşler ve Necati’nin kalitesi de ortada. Gençleriniz de gösteriyor ki, Türkiye’nin geleceği parlak.
Eskilerden kimler var beğendiğiniz?
Fenerbahçe’yi çalıştırdığım dönemde Tugay’ın oyun zekasına bayılıyordum. O kadar iyi bir futbol ustasıydı ki, hâlâ İngiltere’de oynaması tesadüf değil. Bir de Sergen vardı tabii ki. Almanya maçında Matthaeus’a attığı çalımdan sonra bir çok kulüp yetkilisi beni arayıp ‘Bu kim? Onu alabilir miyiz?’ diye sormuştu. Futbola biraz ciddi baksa Dünya’nın en iyisi olurdu.
Almanya’daki gençlere nasıl yaklaşıyorsunuz?
Biliyorsunuz, daha önce yetenekli Türk gençlere Alman Milli Takımı formasını giydirmek için çok uğraş verdik. Hatta o dönem bunun için özel kurul bile vardı. Ancak Türk yetkililer bizden çok çalıştı ve Yıldıray, Altıntop kardeşler, Nuri Şahin gibi yıldızları bünyesine kattı. Şimdi politikamızı değiştirdik. Artık dayatma yok, oyuncular kararlarını kendileri veriyor. Teklifimizi yapıyoruz ve aradan çekiliyoruz.
O günleri çok özledim...
A Milli Takım için takip ettiğiniz adaylar var mı?
Evet, var. Onları Mattias Sammer ile Dieter Eiltz’ten oluşan heyetimiz izliyor. Schalkeli Mesut Özdil 21 yaşaltı takımda harikalar yaratıyor. Ancak A Milli takım için henüz erken. İleride ona başvuracağım. Stuttgart’ta Serdar Taşçı, Hertha Berlin’de Malik Fathi var. Malik’in ailesi ile konuştuk. Kendisi Türkçe bilmiyor ve Türkiye’yi seçmesi bence çok zor.
Türkiye’ye dönelim...
Fenerbahçe’yi özlediniz mi?
Orada muhteşem günlerim geçti. Fenerbahçe gibi bir takımda çalışmak benim için büyük bir onurdu. Çünkü o zamanlar gençtim ve Stuttgart’tan sonra çalıştırdığım 2. büyük takımdı. Hayatımın en güzel günleriydi. Ama biraz haksızlık yapıldığını da halen düşünüyorum.
İnanılmaz çekici bir kulüp Ne tür bir haksızlık?
Fenerbahçe’de bir yıl daha kalmalıydım, erken ayrıldım. Zaten az bir bütçeyle, orta sınıf oyuncular almıştık. Takım yeni yeni kendini bulmuştu. Bir kaç iyi takviyeyle ligin canına okuyabilirdik, ama olmadı. Bu konuda hep üzülmüşümdür. Çünkü kendimden ve takımdan çok emindim. O dönem takımım iyi futbol oynuyordu. Bunu herkes kabul etmişti.
Fenerbahçe’de sürekli değişen teknik heyet konusunda düşünceniz?
Zaten Türkiye’deki en büyük sorun bu. Takımlar istikrarı yakalayamıyor, çünkü her defasında değişim yaşanıyor. Fenerbahçe’de bu çok yaşandı. Ancak son yıllarda bakıyorum da takım inanılmaz bir çıkış içine geçti. Başarı mutlaka gelecektir.
Fenerbahçe’yi şu an nasıl görüyorsunuz?
Müthiş bir kurumsallaşmanın başlangıcını yaptılar. Zaten Fenerbahçe stadıyla, camiasıyla çok özel, inanılmaz çekici bir kulüp. Bana göre Fenerbahçe, Dünya’nın marka kulübü sayılabilecek 10 takımı arasına girer. Çünkü marka değeri çok yüksek.
Yeni sezonda Türkiye’de hangi takımı şanslı görüyorsunuz?
Bana göre Türkiye’de dengeler çok değişecek. Galatasaray ve Beşiktaş’ın Fenerbahçe’yi yakalayacağını zannediyorum. Fakat şu da bir gerçek, geçen yıl olduğu gibi yine Fenerbahçe’nin maçlarını büyük bir zevkle izleyeceğim.
‘Sergen her şeyi hallederdi’
Löw, övgüler yağdırdığı Sergen ile ilgili olarak da şunları söyledi: O, müthiş soğukkanlı bir oyuncuydu. Bir derbiye çıkacağız, maç öncesi soyunma odasında konuşuyoruz. Herkesi uyardıktan sonra Sergen’in yanına gittim ve ‘Bak Sergen. Bu maç çok önemli. Biraz daha fazla mücadele etmeni istiyorum’ dedim. Verdiği yanıt neydi biliyor musunuz? ‘Hocam rahat ol. Hallederiz...’ Onun rahat çıktığı her maçı kazanırdık.
‘Carlos süper transfer’
Alman teknik adam, Roberto Carlos transferini de şu sözlerle değerlendirdi: Olağanüstü bir transfer. Çünkü Dünya onu tanıyor ve onu tanıyanlar Fenerbahçe’yi de tanıyacak. Fenerbahçe bu transferle marketing konusunda müthiş bir iş yaptı. Roberto Carlos sahada da iyi performans gösterirse müthiş olur. En önemlisi de gençler ondan çok şey öğrenecektir.
MEHMET DEMİRCAN (Fotomaç)
Fenerbahçe Cumhuriyeti / 34 FB 1907
