Arama

Dünya Tiyatrolar Günü

Güncelleme: 27 Mart 2013 Gösterim: 6.803 Cevap: 4
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Nisan 2007       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Dünya Tiyatrolar Günü
MsXLabs.org & Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar
Ad:  480px-Drama-icon.svg.png
Gösterim: 335
Boyut:  18.9 KB
Dünya Tiyatro Günü 1961’de Uluslararası Tiyatrolar Birliği (International Theatre Institute) tarafından yaratıldı. Her yıl 27 Mart günü ITI merkezleri ve dünya çapında tiyatro grupları tarafından kutlanmaktadır. Pek çok ulusal ve uluslararası etkinlik kutlamalarda yer almaktadır. En önemli etkinliklerden biri, dünya çapında başarı kazanmış bir tiyatro oyuncusu, yönetmeni veya yazarın yazdığı evrensel bildirgedir. İlk bildirge 1962’de Jean Cocteau (Fransa) tarafından yazılmıştır.

Kabulü
Dönemin ITI başkanı olan Arvi Kivimaa tarafından önce Helsinki, sonra da Viyana’da yapılan 9. ITI Konferansında ortaya atılan ‘tiyatrolar günü’ fikri, İskandinav ülkelerinden gelen desteğin de etkisiyle hayata geçirildi. Kabul edilişinden sonra her yıl, Paris’te 1962 tarihli Uluslar Tiyatrosu’nun (Theatre of Nations) da açılış günü olan 27 Mart günü, ITI’nin şu an sayısı 100’ü bulan dünya çapındaki merkezlerinde çeşitli etkinliklerle kutlanmaya başlandı.

Hedefi
UNESCO tarafından kurulan ITI’nin “sahne sanatları bağlamında, dünya çapında bilgi ve uygulama alışverişini arttırmak, gelişim sürecinde sanatsal yaratıcılığın ve üretimin gerekliliği konusunda toplumsal bilinci uyandırmak, insanlar arasındaki barış ve dostluğun sağlanması ve artmasını gerçekleştirmek adına karşılıklı anlayışı geliştirmek, UNESCO’nun hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunmak” gibi hedefleri, Dünya Tiyatrolar Günü’nde bir kez daha hatırlatılmaktadır. Her yıl tiyatro ve tiyatroyla ortak çalışan diğer sanat disiplinlerinden gelen üstün başarılı bir sanatçı bu gün için bir konuşma yapmaya davet edilmektedir. Uluslararası Bildirge olarak görülen bu konuşmanın metni 20’den fazla dile çevrilmekte, pek çok gazetede yayınlanmakta ve dünya üzerindeki pek çok tiyatro grubunun oyunundan önce okunmaktadır. Pek çok televizyon ve radyo kanalı bu bildirgeyi 5 kıtanın her köşesindeki dinleyicilere ulaştırmaktadır.
Dünya Tiyatrolar Günü tiyatro dünyasındaki insanlar için sahne sanatlarının insanları bir araya getirici gücünü kutlamak, seyirciyle daha iyi bir iletişim kurmak ve insanlar arasındaki anlayış ve barışı arttırmak için bir fırsat olarak görülmektedir. Dünya Tiyatrolar Günü’nde yapılan etkinlikler, uluslararası işlevlerinin yanı sıra ulusal ve bölgesel tiyatro gruplarının bir araya gelmesinde de rol oynamaktadır.

Dünya Tiyatrolar Günü Uluslararası Bildirgesi
Jean Cocteau ilk bildirgenin yazarıdır. 1993’te Venezüella ITI Merkezi 1962’den 1993’e kadar yayınlanan tüm bildirgeleri biri özgün dillerinde, diğeri İspanyolca olmak üzere iki antoloji halinde yayımlamıştır.
Uluslararası Bildirge’nin yanı sıra, ITI dünyanın hemen her yerinde büyük gösteriler ve festivaller düzenlemektedir. Bu etkinliklerin tamamı ITI Resmi Sitesi'nde
görülebilir.
descartes - avatarı
descartes
Ziyaretçi
27 Mart 2010       Mesaj #2
descartes - avatarı
Ziyaretçi
27 Mart Dünya Tiyatro Günü Bildirisi

Sponsorlu Bağlantılar
Önce kaos vardı. Kozmos kaostan doğdu. İlk patlama, ilk yıldız, ilk galaksi, evrene dağılan yıldız tozları, elementler, hayat...


Uçsuz bucaksız uzayın boşluğunda orta boy bir yıldız, ateşten bir küre... Biraz uzağında masmavi bir top. Ama bir yüzü hep karanlıkta. O karanlığın içinde bir yerlerde, sönük, titrek bir ışık. Bir mağarada yakılmış bir ateş. Dans eden alevlerin çevresinde toplanmış bir insan topluluğu. Duvara düşen ve bir uzayıp bir kısalan gölgelerin arasında ertesi günkü geyik avını canlandıran, hem geyiği hem onu kovalayanları oynayan tecrübeli bir avcı.


Yeraltını yeryüzüne bağlayan mağara, gökkubbede yıldızlar, ortada bir ateş ve hem avcı hem oyuncu insan. İlk ritüel, ilk müzik, ilk dans, ilk resim, ilk mitos...


Evrende karanlık olağan, ışık istisnadır. Tiyatro karanlığa düşürülen bir ışıktır insan eliyle.


Evrende değişmeyen tek şey değişimin kendisi ve birbirlerini karşılıklı var eden kaos ile kozmos, karanlık ile ışık arasındaki sonu gelmez köşe kapmacadır.


Kökleri ritüellerle mitosların buluştuğu alana uzanan tiyatro değişimin hem tanığı hem belleğidir. Çağa ve insana tanıklık, vazgeçilmez bir toplumsal işlev ve ihtiyaç olduğu gibi, insanlık serüvenini tüm renkliliği, çeşitliliği içinde kucaklayan, sahiplenen yüzüdür tiyatronun. Bellek çabasının bir yanında, kimliği oluşturan, "bizi biz yapan" kökleri unutmama kaygısı vardır. Diğer yanda ise, ummanda bir su damlası misali, birey olarak varolan insanın her şeyi tüketen zamana karşı direnişi... Hatırlamak, dünyaya ve kendi yaşamına anlam yükleme, anlam katma sürecinin en önemli köşetaşıdır.


Her gelen günün bir öncekini, her yeni haberin eskisini kovaladığı, anlam aramanın değil anlamdan kaçmanın öne çıktığı günümüz dünyasında tiyatronun en vazgeçilmez işlevlerinden biri anlamlandırmaktır. "Ne içindeyim zamanın / ne de büsbütün dışında / yekpare geniş bir ânın / parçalanmaz akışında" diyebilmektir.


Bin yıllar boyunca sayısız uygarlığa ve kültüre, onların oluşturduğu sentezlere ev sahipliği yapan Anadolu, güneşin doğduğu yer, ortak insanlık mirasının en önemli sahnelerinden biridir. Hayat-ölüm-yeniden doğum döngüsünde şekillenmiş mitosların ve ritüellerin vatanıdır Anadolu. Destanlar ve efsaneler diyarıdır. "Dörtnala gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket" öyle bir kültür ve sanat potasıdır ki, her karış toprağında insana ve âleme dair söylenmiş bir söz, yazılmış bir dize, bir replik, mermere dökülmüş bir gözyaşı, minyatürlere, ikonalara sığdırılmış bir ışık zerreciği gizlidir mutlaka.


Anadolu’da yaşayıp dünyayı sadece kendinden ibaret sanmak, bu topraklardaki zenginliği, çeşitliliği, yaşanmış sentezleri görmemek… Veya tam aksine, kültürlerarası bir potaya dökülmenin tek yolunun kendi köklerini, kimliğini, birikimlerini umursamamaktan geçtiğini düşünmek… Bu yaklaşımlar aynı anlam yitimi, aynı belleksizleşme sürecinin iki yüzüdür aslında.


Oysa Anadolu’da yaşayıp kültürü, sanatı, insanı, hayatı dünden bugüne var eden çabaları görebilmek, sahiplenebilmek o kadar da zor olmasa gerek. Bu memleketin her köşesinde 2000 yıl öncesinden bize bakan ve sayıları yüzü geçen antik tiyatro yapılarını görmek, onları yeniden oyunlarla buluşturmak o kadar zor değil. Kökleri çok derinlere uzanan çınarın günümüzde Cumhuriyet kazanımları ve kurumlarıyla ayakta kaldığını bilmek o kadar zor değil.


Tiyatro hatırlayarak tanıklık etmektir.


Bilimin ve iletişimin vardığı noktadan, değişimin içinden evrene, dünyaya, insana bakarken, onunla gülüp onunla ağlarken, kozmosun katlarını ritüeliyle birbirine bağlayan şaman gibi kendi köklerini güne ve geleceğe taşıyabilmektir.


Tiyatronun söyleyecek sözü vardır halden bilene, bu söz onun bin yıllardır süregelen gücüdür. Sözünden, anlamından, anlamlandırma işlevinden vazgeçmek ölümdür tiyatro için. Dünyayı kaplayan görüntü selleri içinde kendini ve köklerini hatırlayarak var olmak, piyasa kurallarına değil kendi altın zincirinin halkalarına sadık kalmak, değişimin içinde yer alırken kendine ve her şeye dışarıdan bakabilme yeteneğini korumak, o yekpare geniş ânın parçalanmaz akışını duyumsamak...


Uçsuz bucaksız uzayın sonsuzluğu içinde narin, minik, mavi bir nokta. Bir yüzü karanlıkta. O karanlığın içinde bir yerlerde ışıklar yanıyor birden. Ve perde...



Ayşe Emel Mesci

15.03.2010
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
byseus - avatarı
byseus
Kayıtlı Üye
27 Mart 2012       Mesaj #3
byseus - avatarı
Kayıtlı Üye
353470 3 4 000f1

51. Dünya Tiyatro Gününüz Kutlu Olsun.

Dünya Tiyatro Günü 1961’de Uluslararası Tiyatrolar Birliği (International Theatre Institute) tarafından yaratıldı. Her yıl 27 Mart günü ITI merkezleri ve dünya çapında tiyatro grupları tarafından kutlanmaktadır. Pek çok ulusal ve uluslararası etkinlik kutlamalarda yer almaktadır. En önemli etkinliklerden biri, dünya çapında başarı kazanmış bir tiyatro oyuncusu, yönetmeni veya yazarın yazdığı evrensel bildirgedir. İlk bildirge 1962’de Jean Cocteau (Fransa) tarafından yazılmıştır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
28 Mart 2012       Mesaj #4
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
'Yılın Tiyatro Ödülü' 'Karıncalar'ın
Tiyatro Eleştirmenler Birliğince, Dünya Tiyatrolar Günü kapsamında verilen 'Yılın Tiyatro Ödülü'ne Ankara Devlet Tiyatrosu yapımı 'Karıncalar' layık görüldü.

120337karC4B1ncalarhlarge

Tiyatro Eleştirmenler Birliği, Dünya Tiyatrolar Günü kapsamında 'Yılın Tiyatro Ödülü'nü Ankara Devlet Tiyatrosu yapımı 'Karıncalar'a verdi. Devlet Tiyatroları'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, ''Karıncalar'', Eskişehir Şehir Tiyatroları'ndan Basri Albayrak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'ndan Gökhan Aktemur, Ankara Devlet Tiyatrosu'ndan Umut Toprak tarafından John Steinbeck ve Boris Vian'ın eserlerinden oyunlaştırıldı.
Ödül, Nisan ayı içindeki bir temsil öncesinde verilecek.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Sen sadece aynasin...
sanar - avatarı
sanar
Kayıtlı Üye
27 Mart 2013       Mesaj #5
sanar - avatarı
Kayıtlı Üye
Evrenselliği içinde en çok barındıran sanat dallarından birisi olan tiyatronun varlığını sürdürmesine katkıda bulunan değerli tiyatro sanatçılarımızın Dünya Tiyatrolar Günü’nü kutluyor, saygılar sunuyorum.


tiyatrohatakabuletmez20

Benzer Konular

23 Şubat 2010 / ThinkerBeLL Genel Mesajlar
5 Ekim 2010 / Daisy-BT Mimarlık
16 Temmuz 2009 / Daisy-BT Deniz Bilimleri