Arama

Obezite - Sayfa 2

Güncelleme: 30 Ekim 2015 Gösterim: 23.237 Cevap: 15
HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
17 Eylül 2008       Mesaj #11
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
İngilizce "Obese" Kelimesinden gelen "Obezite" vücutta depolanan yağ miktarının çok fazla olması biçiminde tanımlanıyor. Obezite vücudun fiziksel yapısına uymayacak ölçülerde aşırı derecede yağ depolanması sonucunda oluşur.

Sponsorlu Bağlantılar
Uzman doktorlar obeziteyi Klinik olarak tanımlamak için kilonun boyun karesine oranlanması (kg/m2) ile elde edilen Vücut Kitle indeksi (VKI) ya da İngilizce adıyla "Body Mass Index"(BMI)değerini kullanıyorlar. Buna göre erişkinlerde vücut kütle indeksi (VKİ)'nin 25'in üzerinde olduğu kişiler aşırı kilolu, 30'un üzerinde olanlar obez olarak tanımlanıyor.
phoenix_tr - avatarı
phoenix_tr
Ziyaretçi
11 Ekim 2009       Mesaj #12
phoenix_tr - avatarı
Ziyaretçi
obezktuuttu

Sponsorlu Bağlantılar
Kilo sorunu kadınlarda erkeklere oranla daha fazla.

Modern yaşamda beslenme alışkanlıklarının değişmesi sonucu ortaya çıkan obezitenin kalp ve yüksek tansiyon hastalıklarını artırdığı bildirilirken, Türkiye'de her 3 kişiden birinin obez olduğu belirtildi. Dr. Azime Bilgiç, Sağlık Bakanlığı'nın 2004 yılında yaptığı bir araştırmaya göre her 3 kişiden birinin obez olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Kadınlarda erkeklere göre iki kat daha fazla obezite görüldüğünü ifade eden Bilgiç, "Düzenli spor yapma olanağı olmayanlar, her gün 30 dakika hızlı tempoda yürüyüş yapmalı, özel araç yerine toplu taşıma araçlarını tercih etmeli" dedi.
Düzenli spor yapmanın çocukları ve gençleri dengeli beslenmeye yönelttiğini, sigara, alkol gibi kötü alışkanlıklardan uzak durmalarını sağladığını belirten Dr. Azime Bilgiç, ailelerin çocuklarını düzenli spor yapmaya yönlendirmeleri gerektiğini söyledi. Dr. Azime Bilgiç, çocuklarda dengesiz beslenmenin önemli nedenlerinden birinin de reklamlarla gelen beslenme alışkanlıkları ve bilgisayar başında geçen uzun zaman dilimindeki atıştırma tarzındaki beslenmeler olduğuna dikkat çekti.
"Çocuklar reklamlardan çok fazla etkileniyor" diyen Bilgiç, çocukların hamburger, patates cipsi, şekerleme ve asitli içecekler gibi çok yüksek kalori içeren besinleri tükettiklerini belirten Doktor Azime Bilgiç, bilgisayar başında hareketsiz, tekdüze yaşam tarzının da obezite ile beraber pek çok hastalığa zemin hazırladığını kaydetti.

habertürk.com


Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
29 Mayıs 2012       Mesaj #13
Avatarı yok
Yasaklı
Obezite ile Savaşta Mango Meyvesinin Rolü

Mango kabuğu, adipojenezi (yağ hücrelerinin oluşması) azaltmakta etli kısma göre daha iyi.Avustralya'daki araştırmacılar, belirli mango türlerinin kabuğunda (ama etli kısmında değil), yağ hücrelerinin oluşmasını engelleyen kimyasallar tesbit etti.Obezite (aşırı şişmanlık), şeker hastalığı, kalp hastalığı ve kanser gibi pek çok karmaşık sağlık sorunu ile ilişkilendirilen küresel bir sağlık durumudur. Yağ dokusu (adipoz) vücutta oluşturulur, yağ hücrelerinin (adiposit) sayısı ile artar ve bu hücrelerin içindeki lipid miktarı da yükselir. Adipositler adipojenez adı verilen ve pre-adiposit hücrelerinin ve lipid birikmesinin oluşmasını sağlayan bir proses ile gelişiyor. Bu prosesi bozarak, vücutta yağ birikmesini azaltmak mümkün.

Tropikal meyvelerde farklı miktarlarda ve karışımlar halinde fitokimyasallar (bitkilerde doğal olarak bulunan kimyasallar) bulunmaktadır, bunlardan bazılarının adipojenezi azalttığı gösterilmiştir. Mango meyvesi fitokimyasallardan zengin olması ve gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde popüler bir meyve olması nedeniyle Queensland Üniversitesi'nden araştırmacılar üç farklı mango çeşidinin adipojenezi durdurma yeteneğini çalışmak istedi. Grup ayrıca sarı etli kısım ile kabuğu karşılaştırdı.

İki mango türü olan Irwin ve Nam Doc Mai'nin adipojenezi başarı ile durdurduğu gösterildi. Takımın başındaki kişi olan Greg Monteith, şöyle konuştu: “Her bir kabuk ekstraktına özgü biyoaktif bileşiklerin karmaşık bir görünümü farkın nedeni olabilir, yani tek bir bileşikten ziyade karmaşık bir ilişki söz konusudur”. Garip bir şekilde, Kensington Pride isimli üçüncü bir türün hafif bir artmaya neden olduğu bulundu. Araştırmacılar yalnızca Kensington Pride kabuğuna özgü bazı kimyasallar tanımladı, bunlar lipid birikmesinin artmasından sorumlu gibi görünüyor. Bütün türlerin etli kısmı incelendiğinde durdurucu bir etki ortaya çıkmadı. Bunun sebebi yine etli kısım ve kabukta farklı kimyasalların bulunmasına bağlanıyor.

Georgia Üniversitesi (ABD)'de obezite karşıtı farmasötiklerin uzmanı olan Srujana Rayalam, mango kabuğunun etli kısmına göre antioksidanlar açısından daha zengin olduğunu ve bu çalışmanın sonuçlarının bunu iyi yansıttığını söyledi. Rayalam, Monteith'e kabuk ve etli kısmın fitokimyasal bileşiminin daha ileri analiz edilmesi sonucunda mangoya dayalı yiyecek ürünlerinin gelişmesinin sağlanacağı konusunda katılıyor.

Bu araştırmaya yönelik bir de uyarı var: Adipojenezin bu şekilde durdurulması daha büyük adipoz hücrelerine yol açabilir ve tip 2 şeker hastalığının gelişmesi ile sonuçlanabilir. In vivo çalışmalar, bu kimyasalların obezite tedavisindeki faydasını gösterecek. Uzun vadede, Monteith'in ekibi mangoların farklı fitokimyasal bileşimlerini oluşturmakta hangi genlerin önemli olduğunu anlamak istiyor.


Kaynak : RSC (M-W Taing et al, Food Funct / 25 Mayıs 2012)



Son düzenleyen nötrino; 6 Kasım 2015 20:15
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
11 Haziran 2012       Mesaj #14
Avatarı yok
Yasaklı
Açlığı Frenleyen Gen Bulundu

ABD’deki Columbia Üniversitesi Tıp Merkezi’nde görevli bilim insanları, obeziteyi tarihe gömebilecek bir araştırmaya imza attı. Uzmanlar, açlığı frenleyen bir gen buldu.Dünyada 400 milyon obez olmasından yola çıkan ve sayının giderek artmasından endişe eden bilim insanları zayıflatmak için her yolu deniyor.

Verilen bilgiye göre, fareler üzerinde yapılan araştırmada “Gpr17” adlı resöptere sahip olanların daha fazla yemek yediği belirlendi. Araştırmanın başında bulunan Prof. Domenico Accili, “Bu reseptör insanlarda da var. Bu nedenle zayıflama ilaçları hazırlarken bu reseptörü hedef alabiliriz. Bunu bloke edecek maddelerle üretilecek ilaç iştahı azaltır ve hastaları kısa sürede zayıflatır. Üstelik bunun yan etkisi de yok” ifadesini kullandı.

Yan Etkisi Olmayan İlaç Geliştirilecek

Prof. Accili “Piyasada birçok zayıflama ilacı var. Ancak bunların yan etkisi çok. Oysa bu reseptörü harekete geçirmenin şu ana kadar bilinen bir yan etkisi yok. Üstelik reseptör aktive edildiğinde kalp hastalığı ve inme riski taşıyanlar içinde faydalı olacak” diye konuştu. İlacın 5 yıl içinde piyasada olacağı belirtildi.


Kaynak : Ntvmsnbc / Habertürk (11 Haziran 2012,10:52)
Mira - avatarı
Mira
VIP VIP Üye
5 Eylül 2012       Mesaj #15
Mira - avatarı
VIP VIP Üye
Şişmanlık
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Alınan kalorinin harcanandan fazla olması nedeniyle vücutta yağ birikmesidir. Alınan besinlerin yakılandan fazlası yağ biçiminde, yağ hücrelerinde depolanır. Yağ en fazla derialtı dokusunda, ayrıca böbrek, kalp vb. iç organlar çevresinde birikir. Şişmanlığın nedenleri çeşitlidir. Bunlar aşırı beslenme gibi dış ve hormon bozuklukları gibi iç nedenler olabilir. Kimileriyse şişmanlığın kalıtsal da olabileceğini ileri sürmektedirler. Aşırı beslenme, ailenin beslenme geleneklerine bağlı olarak ortaya çıkabileceği gibi, nedeni çoğu zaman psikolojik olan fazla iştahlılıktan da kaynaklanabilir. Duygusal sarsıntılar, sinir-hormon dengesizlikleri, ergenlik ve menopoz gibi geçit devreleri hipotalamustaki acıkmayı düzenleyen merkezleri etkileyerek normalden fazla besin alınmasına yol açarlar. Hormonların neden olduğu şişmanlıklar en fazla hipotalamusta, hipofiz bezinde ve böbreküstü bezinde oluşan tümörlere bağlı olarak ortaya çıkar. Şişmanlık aslında başlı başına bir hastalık değildir. Ancak birçok hastalığın belirmesini kolaylaştıran bir etkendir. Örneğin şeker hastalığı, kalp hastalıkları, hareket sistemi bozuklukları, nefes darlığı, damla hastalığı vb. şişman kişilerde daha çok görülür. Hormonlara bağlı olarak ortaya çıkan şişmanlık türüyse genellikle başka bozukluklarla beraberdir. Örneğin zekâ geriliği, görme bozukluğu, kadınlarda kıllanma gibi. Ayrıca istatistiklere göre şişmanlar daha az yaşamaktadır. Şişmanlığın giderilmesi uygun beslenme rejimleriyle olur. Bu arada metabolizmayı ve iştahı etkileyici ilâçlara mümkün olduğu kadar az başvurmak gerekir.
theMira
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
30 Ekim 2015       Mesaj #16
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Obezite aslında çocukluk yıllarından itibaren çocuklarımıza doğru beslenme alışkanlıklarını edindirerek aşılması gereken bir konu. Bu yaşlardaki obezite vakaları kalıcı rahatsızlıklara sebep olabiliyor. Medicana'dan Diyetisyen Fatmagül Yılmaz'ın konu hakkında detaylı bir röportajı konu hakkında detaylı bilgiler içermekte.
Çocuklarda Obezite Giderek Artıyor - Milliyet Haber