Arama

Dünya Kentleri: Salamanca

Güncelleme: 29 Eylül 2011 Gösterim: 3.513 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
29 Eylül 2011       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Salamanca Tarihi Şehri
Salamanca, İspanya'nın Kastilya Leon bölgesinde bir şehirdir. Şehrin tarihi eski bölgesi 1988 yılında UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi'ne kabul edilmiştir.
Sponsorlu Bağlantılar
Şehir Romalılardan önce bölgede yaşayan Kelt - İber halkları tarafından Helmántica adıyla kurulmuştur. MÖ 3. yüzyılda şehir Kartacalı Hannibal tarafından kuşatılmıştır. Şehrin tekrar Romalılar eline geçmesiyle ismi de Salamanca'ya dönüşmüştür.

Şehir Bilgileri
Bayrak
120px Bandera de Salamancasvg
Amblem
120px Escudo de Salamancasvg
  • Koordinatlar: 40°58′N 5°40′W
  • Ülke: İspanya
  • Bölge: Kastilya ve Leon
  • Yüz ölçümü:
    • - Toplam 38,6 km² (14,9 sq mi)
  • Rakım: 802 m (2.631 ft)
  • Nüfus (2008):
    • - Toplam: 155.740
    • - Yoğunluk: 4.034/km² (10.448/sq mi)
  • Zaman dilimi: CET (+1)
    • - Yaz (YSU): CEST (+2)
  • Posta kodu: 37001-37010
  • Alan kodu: 34 (İspanya) + 923 (Salamance)
  • Website: www.salamanca.es
Madrid’in kuzeybatısında önemli bir üniversite kenti olan Salamanca, ilk olarak MÖ. 3. yüzyılda Kartacalılar tarafından ele geçirilmiştir. Ardından, Faslıların yönetimine geçmeden önce 11. yüzyıla dek bir Roma yerleşimi olarak kalmıştır. Avrupa’daki en eski üniversitelerden biri olan bu üniversite en parlak dönemini Salamanca’nın altın çağı sırasında yaşamıştır. Rönesans ve Plateresk mimarisinin İspanya’daki en önemli örneklerine sahip olan şehrin tarihi merkezinde, önemli Romanesk, Gotik, Fas, Rönesans ve Barok eserleri vardır.

Eski Katedral
DM 381 Ispanya Salamanca 01

Salamanca’da yüzyıllardır inşa edilen tüm yapılar, Villa Mayor Köyü’nde çıkan kehribar sarısı taştan yapıldığından şehir hiç bitmeyecekmiş gibi aynı tonda ve güzellikte devam eder. Bu binalar Salamanca’nın “La Ciudad Dorada (Altın Şehir)” takma adını almasını sağlamıştır. Şehrin kalbi Plaza Mayor’da atar. Bir zamanlar boğa güreşlerinin yapıldığı meydanda barok tarzında inşa edilmiş Belediye Sarayı ve geçmişte kraliyet ailesinin meydanı gözlediği Kraliyet Pavyonu bulunur. Plaza Mayor, galerileri ve çarşılarıyla da özellikle etkileyicidir.
Okullar Meydanı’nda (Patio de las Escuelas) yer alan üniversite binası 1218’e tarihlenmektedir. Yeni ve eski katedraller, San Esteban Kilisesi, duvarlarında yer alan deniz taraklarından ismini alan Casa de las Conchas, İrlanda Kolej binası, ön cephesindeki kafatasları ile Casa de las Muertes, 1480 yılında inşa edilen Alcantara Tarikatı muhafızlarının adını alan meşhur Clavero Kulesi ve tarihi Roma Köprüsü eski şehrin görülmeye değer yerleridir.

Clavero Kulesi
450px Torre del Clavero

Salamanca, yüzyıllardır olduğu gibi, İspanya’nın ve dünyanın dört bir yanından eğitim ve özellikle İspanyolca öğrenmek için gelen öğrencilerin akınına uğramaktadır. İspanya’da en akıcı ve temiz İspanyolca’nın Salamanca’da konuşulduğu söylenmektedir.

Salamanca ve Katedrali

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
29 Eylül 2011       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
İspanya’nın bilim kenti Salamanca özenle korunmuş tarihi yapıları sayesinde 1988’den bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde.
Salamanca’nın tarihi çok eskiye dayanıyor. Güneyinden geçen Tormes Nehri’ndeki Roma döneminden kalma köprü bunun en açık kanıtı. Ama kent özellikle Ortaçağ ve Rönesans mimarisinin iyi korunmuş örnekleri olan yapılarıyla dikkat çekiyor. Çoğu kentin tarihi bölgesinin merkezi kabul edilen Plaza Mayor’un çevresinde. Bu yapılar sayesinde kent 1988’de UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildi. 2002’de Belçika’nın Brugge kentiyle birlikte “Avrupa Kültür Kenti” seçildi. Kentin sahip olduğu bu iki değerli ünvana ilişkin amblemler herkesin rahatlıkla görebileceği şekilde Plaza Mayor’un zeminine kazınmış.
Sponsorlu Bağlantılar

1788274484 1c2e5452ac z?zz1
Meydanlarında, binalarında kullanılan Villamayor taşı ona “Altın Şehir” ismini kazandırmış. Ünlü dil okulları her yıl tüm dünyadan İspanyolca öğrenmek isteyen 25 bin kişiyi ağırlıyor. Öğrenci nüfusu şehirdekilerle birleşince 60 bine ulaşıyor. Bu nedenle Salamanca her daim genç bir şehir. Sokakları cıvıl cıvıl, gece hayatı renkli.
Salamanca tam bir öğrenci kenti. Ülkenin en eski, meşhur, prestijli üniversitesi ile çok iyi eğitim veren dil okulları kente dünyanın dört bir yanından öğrenci çekiyor. Salamanca, ülkenin en geniş özerk bölgesi Kastilya ve Leon’un ikinci büyük kenti. Aynı zamanda kendi adını taşıyan eyaletin başkenti. 200 bin nüfuslu eyalette 35 bin öğrenci bulunuyor. Bunlara her yıl dil öğrenmek için kısa süreli gelenler eklenince öğrenci sayısı 60 bine ulaşıyor. Salamanca’nın gördüğü rağbet, eğitim alanında sahip olduğu önemin göstergesi.
Salamanca, İspanyolca öğrenmek için en ideal kent. Öğretmenlerin öğrencilere yakın ilgisini, İspanyolcayı sevdirmek, öğretmek için gösterdikleri çabayı unutmam mümkün değil. Kentteki öğrenci yoğunluğu pansiyonculuğu da geliştirmiş. Aileler odalarını kiraya veriyor, evler kısa dönemli kiralanabiliyor.

Kentin kalbi Plaza Mayor'da atıyor...
Plaza Mayor, 19’uncu yüzyılın ortalarına kadar boğa güreşlerinin yapıldığı ve aynı zamanda ticaretin döndüğü bir mekanmış. Meydanı çeviren yapıların balkonları boğa güreşlerini seyretmeye yararmış. Günümüzde ise bu yapılar içinde en önemlisi, meydanın kuzey cephesini oluşturan iki katlı Belediye Binası.
Plaza Mayor, günümüzde Avrupa’nın en güzel, zarif meydanlarından biri. Avrupa’da barok mimarinin hakim olduğu 18’inci yüzyılda, Salamanca Eyaleti’ne bağlı Villamayor yerleşimindeki bir taş ocağından getirilen altın sarısı taşlarla inşa edilmiş. Zaten bu taşları tarihi bölgedeki diğer yapılarında da görmek mümkün. Bu nedenle Salamanca eski dönemde “Altın Kent” diye anılırmış. Devasa meydanı üç katlı balkonlu yapılar çevreliyor. En aşağıda ise dört yanda toplam 88 kemerden oluşan revaklı kısım yer alıyor. Kemerler arasındaki madalyonlarda eski dönem krallarının ve ünlü kişilerinin tasvirleri var. Avila’dan sonra 830 metrelik rakımla bölgenin en yüksek ikinci kenti olan Salamanca’da kışlar oldukça sert ve yağışlı geçtiğinden, bu revaklı kısım insanları yağmur ve soğuktan korumaya yarıyor.
Yaklaşık 400 yıllık tarihinde başından geçmeyen kalmamış bu meydanın. En büyüğü 1790 yılında olmak üzere üç büyük yangın geçirmiş ve büyük yangından sonra da yeniden inşa edilerek bugünkü neoklasik mimarisine kavuşmuş. Defalarca isim değiştirmiş ve sonunda dört köşesi binalarla çevrili, dokuz kapılı, 129 metre uzunluğunda ve 94 metre genişliğindeki bu devasa “avlu” meydan kendine en yakışan güncel ismini bulmuş; Plaza Mayor yani Büyük Meydan.
Burası tarihte farklı şekillerde kullanılmış. İlk önce pazar yeriymiş. Sonraları futbol maçları ve boğa güreşleri için kullanılmış. Asiller gösteriyi meydanı dört köşe çevreleyen binaların balkonlarından seyrederlermiş. 1931'de Ventas Arenası açıldıktan sonra, kanlı boğa güreşlerinden yakayı kurtarmış meydan. Ama kan sadece boğa güreşlerinde akmıyormuş ne yazık ki.
İspanyol Engizisyonu döneminde “Autos de Fe” yani Engizisyon mahkemelerinin din karşıtı olduğu için ölüme mahkum ettiği kişilerin halka açık infazları da burada yapılıyormuş. Aşağıda bugün Prado Müzesi'nde sergilenen, Francisco Ricci'nin “Autos de Fe” isimli tablosunda işte Plaza Mayor'daki o anlar resmedilmiş.

Francisco Ricci'nin “Autos de Fe”
800px Francisco Ricci   Auto de Fe 252816832529

Meydanın en önemli binaları, üzeri sonradan yapılmış resimlerle bezeli “la Casa de la Panadería” (Fırın Evi) ve meydanın diğer binaları gibi kızıl renkli “la Casa de la Carnicería” (Kasap Evi). Birisi kuzeyde diğeri güneyde olmak üzere karşı karşıya dururlar. İsimleri eskiden hizmet verdikleri sektörlerden gelir. Tam merkezinde Felipe III'ün at üzerinde heykeli yükselir.

La Casa de la Panadería
Casa de la PanaderC3ADa 28Plaza Mayor de Madrid29 02

La Casa de la Panadería'nın yapımı 1619 yılında tamamlanmış. O zamanlar giriş katında halk fırını işletiliyormuş ve bodrum katı da fırıncıların atları için ahır görevi görüyormuş. Birinci kat Kraliyet Salonu olarak, kralların özel kullanımına ayrılmış. Krallar diledikleri zaman buraya gelir, dinlenir, misafirlerini ağırlar ve balkonlarından meydandaki kutlamalara katılırlarmış. Binanın tepesinde, onun kraliyet ile olan ilişkisini yansıtan bir taç asılıdır. Bina bugün Turizm Bakanlığı'na ait.
La Casa de la Carnicería'nın yapıldığı tarihin ilk yangın sonrası, 1631 olduğu sanılıyor. Tarz olarak la Casa de la Panadería örnek alınarak yapılmış. Yapımı bittiğinde mezbaha olarak kullanılmış. Bugün ise Belediye Meclis Binası.

La Casa de la Carnicería (Belediye Binası) ve Plaza Mayor
Casa Carniceria 004

Meydana bakan restoran ve kafeler güzel havalarda Salamancalılar ve turistler tarafından dolup taşar. Özellikle buraya dil öğrenmek amacıyla gelen yabancı öğrencilerin İspanya’nın güneşinden faydalanmak için bu meydanda yere oturup sohbet ettiği sıkça görülen bir manzaradır. O nedenle güzel havalarda bu meydan günün her saati cıvıl cıvıldır. Plaza Mayor insanların günümüzde buluşma yeridir. Herkes birbirine randevuyu bu meydandaki saatin altında verir. Eski kentin merkezindeki bu meydandan her tarafa yürüyerek kısa sürede ulaşılır. Burada kaldığım iki ay boyunca tüm kenti yürüyerek gezdiğimi söyleyebilirim.
Meydana açılan Toro, Mayor ve Zamora sokakları mağazaların yoğun olarak bulunduğu kentin en canlı yaya yollarıdır.
Buraya kadar gelip de, Plaza Mayor'un la Casa de la Carnicería tarafındaki orta kapısının açıldığı Calle De Cuchilleros, 17 numaradaki, İspanya'nın olmazsa olmaz duraklarından, Guinness Rekorlar Kitabı'nca “dünyanın ilk restoranı” olarak kayda geçmiştir, 1725 yılından bu yana hizmet vermekte olup; Hemingway'in “Çanlar Kimim İçin Çalıyor” adlı kitabının bazı satırlarını yazdığı, bu en sevdiği restorana, yani Casa Botin'e gitmemek olmaz.

Casa Botin
Casa BotC3ADn Madrid 2009

Kentin önemli yapıları
Salamanca birbirinden güzel tarihi yapıları içinde barındırır. Ama bunlar içinde şüphesiz en önemlisi kentin katedralidir. Eski ve yeni olmak üzere iki bölümden oluşan katedral, ilk kez 1140 - 1230 yılları arasında romanesk mimari tarzında inşa edilmiş. Mihrap kısmı İsa Peygamber’in hayatının tasvir edildiği çok güzel panolarla süslenmiş. Katedralin içindeki 1334 yılında inşa edilen Azize Barbara Şapeli'nde ise 19’uncu yüzyıl ortalarına kadar üniversite sınavlarının yapıldığı biliniyor. Profesörlerin karşılıklı sıralandığı o dönemden kalma taş sıra ve öğrencinin oturduğu koltuk bugüne kadar çok iyi korunmuş. Katedralin bu eski kısmı 4 Euro karşılığında gezilebiliyor.

Salamanca Katedrali ve Roma Köprüsü
Salamanca20Spain201188211197

16. yüzyılda daha büyük bir katedrale ihtiyaç duyulduğunda, yeni kısım eskisine eklenerek yapı büyütülmüş. Katedralin arkasında 110 metrelik çan kulesi yer alıyor. 3,5 Euro ödeyerek çıkabileceğiniz bu kuleden şehri panoramik olarak görebilirsiniz.
Diğer önemli yapı Casa de las Conchas, ismini dış cephesindeki deniz kabukları süslemesinden alıyor. 1495’te geç gotik stilde yapılmış ve içinde öğrencilerin çalışabileceği büyük bir kütüphanesi var.

Casa de las Conchas
casa de las conchas salamanca

Görülmesi gereken diğer yapılar: 1539’da Rönesans mimarisiyle yapılan Monterrey Sarayı, 12.yüzyıla tarihlenen romanesk kiliseler San Marcos ve San Martin, Rönesans dönemi eserlerinden San Esteban manastır ve kilisesi.
Çok sayıda kilisenin yer aldığı Salamanca’da nisandaki, “Kutsal Hafta” yani paskalya sırasında çok sayıda tören yapılıyor. Sokaklardan geçmişin dünyasını çağrıştıran kortejler geçiyor.

Gece hayatı çok renkli
Genç nüfusu sayesinde kentin gece hayatı her zaman hareketli. Böylesine küçük bir kentte ilk defa bu kadar çok sayıda kafe, bar ve diskoya rastladım. Eğlence yerleri özellikle hafta sonları hınca hınç doluyor. Gençler gecede birkaç eğlence yeri değiştiriyor, eğlence sabahın ilk saatlerine kadar devam ediyor. Genellikle İspanya’da akşam yemeği geç yendiği için, barlar ve diskolar da gece saat birden sonra dolmaya başlıyor. Salamanca’nın gece hayatı Avrupa’nın pek çok büyük kentinden daha renkli. İspanyollar eğlenmeyi gerçekten çok seviyor.

spain salamanca plaza mayor2

Salamanca’da yemek için seçenekler çok fazla. Kentin tarihi bölgesinde sayısız restoran var. Birçok restoran, öğlen ve akşam 10-11 Euro’ya özel mönü sunuyor. Bunun yanı sıra “tapas barlar” uygun fiyata farklı meze çeşitlerini denemek için ideal mekanlar. Yanında küçük bardakta sifon birayla servis edilen çok fazla çeşidi olan bu tapaslardan birkaç tane yediğinizde açlığınızı bastırıyorsunuz. Bazı bar ve restoranlarda “tapas” içkinin yanında ikram olarak veriliyor.
İspanya’da yaygın olan bir alışkanlık ise, geçmişi Mayalara, Azteklere kadar dayanan sıcak çikolata içme keyfi. Sabah kahvaltısında ya da günün belli saatlerinde, hatta sabaha karşı eğlence dönüşlerinde sıcak çikolata içip yanında bir tür hamur tatlısı olan “churros” yemek burada çok yaygın bir alışkanlık.

Nasıl gidilir?
Salamanca başkent Madrid’in kuzey batısında, karayoluyla 210 kilometre uzaklıkta. Madrid’den Salamanca’ya her gün düzenli otobüs ve tren seferleri var. Her gün Mendez Alvaro terminalinden saat 07.00’den 22.00’ye kadar saat başı Salamanca’ya otobüs kalkıyor. Seyahat 2 saat 30 dakika sürüyor. Chamartin Garı’ndan kalkan tren de aynı saatte Salamanca’ya ulaşıyor. Ama tren saatleri otobüse göre daha seyrek, günde sadece 6 sefer var. Bu nedenle otobüs daha çok tercih ediliyor. Madrid’in Barajas Havalimanı’ndan otobüs terminali ile tren istasyonuna metro ile ulaşılabiliyor.



Derlemedir.

Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!

Benzer Konular

22 Şubat 2014 / Zopir Turizm
8 Şubat 2014 / Jumong Turizm
1 Eylül 2010 / LaSalle Taslak Konular
17 Nisan 2010 / LaSalle Turizm