Arama

Tokat

Güncelleme: 26 Mayıs 2015 Gösterim: 38.223 Cevap: 9
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
18 Ekim 2006       Mesaj #1
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
Tokat
Bilindiği gibi 19. yüzyılın ikinci yansın­da sanayinin gelişmesi, sömürgecilik ve diplomatik ilişkilerin hızlanmasına neden oldu. Bu durum ise aynı zamanda büyük devletler arasında siyasi rekabet, ekonomik çıkar çatışmaları ve anlaşmazlıkları meydana getirdi. I. Dünya savaşı öncesi karışıklıklar merkezi durumuna gelen Avrupa, adeta bir barut fıçısından farksızdı.
Sponsorlu Bağlantılar

Teknik üstünlük kompleksine kapılan Avrupa, Osmanlı Devleti''''ne "Hasta Adam" gözüyle bakıyor ve onu sömürülecek bir devlet; Türk Milleti''''ni de idare edilmeye muhtaç bir millet olarak görüyordu.
Osmanlı Devleti''''ne gelince; I. Dünya Savaşından önce 1911 yılında girdiği Trablusgarb Savaşı''''nda son Afrika topraklarını İtal­ya''''ya kaptırmış, 1912-1913 yıllarındaki Balkan Savaşları''''nda aldığı mağlubiyetle de Rumeli''''deki nüfuzunu kaybetmiştir.

Çanakkale mucizesine rağmen I. Dünya Savaşı''''ndan da yenik ayrılan Osmanlı Devleti, Mondros Mütarekesi gibi haysiyet kırıcı bir antlaşmayı imzalamak mecburiyetinde bırakılmıştır.

Türk Milleti''''ne esaret zinciri vurmaya yönelik mütarekenin imzalanmasıyla Osmanlı Devleti artık resmen değilse bile, fiilen yıkılmış sayılmakta idi.

Türk Milleti, maddi ve manevi bakımdan iyice sarsılmıştı. Memlekette, açlık, sefalet, asayişsizlik ve gelecek konusunda ise ümitsizlik hakimdi.

Ancak, bütün bu olumsuzluklara rağmen, millet egemenliğine dayalı yeni bir Türk Devle­ti kurma fikri ile yola çıkan Mustafa Kemal, Türk Milleti''''nin kurtuluşu yönünde hiç bir za­man ümitsizliğe kapılmadı. O, Türk Milletinin vatanı, bağımsızlığı, bayrağı, namusu... gibi kutsal saydığı değerleri korumada her türlü fe­dakârlıktan kaçınmayacağını çok iyi biliyordu.

Türk Milleti''''ne olan güvenini her fırsatta ifade eden Mustafa Kemal, bilindiği gibi 19 Mayıs 1919 günü Samsun''''a çıkarak Kurtuluş Savaşımız yolunda ilk adımı atmış oldu. Samsun''''da başlayan bu yolculuk Kavak, Havza, Amasya ve Tokat istikametinde devam edecek­tir.

Tokat, Birinci Dünya Savaşı sonlarında Sivas vilayetine bağlı bir sancak merkezi duru­munda idi. Bu tarihlerde nüfusu yüz bini aşan Tokat Sancağı''''nda, Türkler çoğunlukta, Rum ve Ermeniler ise azınlık durumunda idi. Zile, Reşadiye, Niksar ve Erbaa Tokat''''a bağlı kazalardı.

Mondros Mütarekesi''''nin imzalandığı günlerde ve hemen sonrasında Anadolu''''da baş gösteren sıkıntı, şüphesiz Tokat Sancağı halkını da üzmüş ve gelecek hakkında endişeye düşür­müştür. Bilhassa, Tokat''''ta azınlık durumunda olan Rumların, merkezi Samsun olmak üzere Tokat''''ı da içine alan bölgede Pontus Devleti kurmak istemeleri, Tokat halkının tedirginliğini daha da artırmakta idi. Bu durum karşısında Tokat''''ta yaşayan Müslümanlar tedbir amacı ile 25 Şubat 1919 tarihinde "Karadeniz Türkleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" Tokat şubesini kurdular. Bu şubenin bir ay sonra da merkezi İstanbul''''da olan "Vilayeti Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti''''ne" bağlandığı bilinmektedir.

Tokat Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti''''nin yaptığı hizmetler konusunda araştırmacı merhum Halis CİNLİOĞLU''''nun tespitleri şöyledir:

Erzurum Kongresi''''ne gönderilen Rıfat Bey''''in 800 liralık yol harcını ödediler. (O zamanın Müdafaa-i Hukuk Heyeti bu parayı hiç bir yardım görmeden yalnız kendi keselerinden verdiler).

Maraş ve izmir''''de çatışan yurttaşlarımıza "iane" toplandı. Çamaşırlar diktirildi.

Bir yerden diğer yere taşınan "Darüleytâm" talebesine yardım edildi.

Genci harpten dönen esirlerimizin yurtlarına kavuşmalarına çalışıldı.

Şehir içinde yaya Kuva-yı Milliye kuruldu. Çoğu bu gibi işlere yeni atılan gençlerden ibaret olarak bu kuvvet, ihtiyat zabitleri kumandasına verildi.

Şehir dışı için Mütevellioğlu Nuri Bey kumandasında süvari "Kuva-yı Milliye" kurul­du.

Numara kullanan, adlarını ve sayılarını saklayan adamları vasıtasıyla olan biten işlerden haber alınmaya çalışıldı.

Tokat Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti İdare Heyeti''''nde görev alanlar: Tahir Rüştü. Hacı Hüsnü, Rıfat (Hamamcıoğlu), Nuri (Mütevelli­oğlu), Mehmet (Yağcıoğlu), Vahap (Baloğlu). İbrahim (Yoğurtçuoğlu), Fuat (Evliyaoğlu), Hacı Mustafa (Müftükâtipoğlu), Hafız Agah (Emekli Komiser), İzzet (Gençağaoğlu). Remzi (Doktor), Fehmi (Celepoğlu), Şevki (Emekli Binbaşı), Vehbi (Muhasebecioğlu) ve Salih (Bekçioğlu) beylerdir.

15 Mayıs 1919''''da Yunanlıların İzmir''''i işgal etmeleri Tokat halkı tarafından tepkiyle karşılanır. Tokat ve kazalarında Redd-i İlhak Cemiyetleri kuruldu. Yunan işgalini protesto et­mek amacıyla da 20 Haziran 1919 günü Niksar''''da miting yapıldı. Niksar halkı nümayiş (miting) sonunda alınan kararları "Redd-i İlhak Cemiyeti Reisi Mahir" imzasıyla itilaf Devletleri temsilcileri ile A.B.D. Cumhurbaşkanı Wilson''''a gönderir. Bu kararlarda "Biz Türk olan her vatan parçasının Türk kalmasını istiyoruz. Siz de buna söz vermiş idiniz. Şimdi ise sözü­nüzde durmadığınızı görüyoruz. Anadolu''''ya uzatılacak bir tecavüz bizi öldürmek için uzatılan bir adımdır. İnsaniyet ve adalet namına suikastten vazgeçiniz." denilmektedir.

Bu arada, 1. Dünya Savaşı''''ndan dönen ihtiyat Zabitleri Tokat''''ta "İhtiyat Zabitleri Teavün Cemiyeti" adı altında bir cemiyet kurdular. Bu cemiyeti kuranlar hem kendi aralarında yardımlaşmayı sağlamak hem de memleket davalarıyla ilgilenmek amacıyla ortaya çıkmışlardır. Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti''''nin çalışmalarını yeterli görmeyen ihtiyat Zabitleri: "Memleketin derin yaralarını saracak vatanperver adamları göremiyoruz. Kuvvetli bir heyet yoktur ki, Tokat''''ı bu hususta tanıtabilsin. Kendilerini idareden aciz adamlar, bu tehlikeli zamanlarda Tokat halkım nasıl yönetecekler?" diyerek Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti İdari Hey eti''''ne gençlerin de alınmasını istemişlerdi. Sonunda istekleri yerine getirilerek gençlerin de Müdafa-i Hukuk Cemiyeti''''ne girmeleri sağlanmıştır. Bu durum Tokat''''taki mücadele azmine daha da güç kazandırmıştır.

9. Ordu Müfettişi olarak Anadolu''''ya gön­derilen Mustafa Kemal Paşa, 26/27 Haziran 1919 gecesini Tokat''''ta geçirdi ve ertesi sabah Sivas''''a hareket etti. Mustafa Kemal Tokat''''a geldiğinde Belediye binasında şehrin ileri ge­lenleriyle bir toplantı yaparak memleketin duru­mu hakkında genel bilgi verdikten sonra Milli Mücadele''''nin kaçınılmaz olduğu konusunda Tokatlıları ikna etti. Tabii bu arada Mustafa Ke­mal Paşa''''nın bazı engellerle karşılaştığımı belirt­mek gerekir. Mesela, Sivas''''a hareketi sırasında Sivas Valisi Reşit Paşa, Mustafa Kemal''''i tevkif etmesi için özel olarak görevlendirilir. Ancak Mustafa Kemal Paşa, tedbirliliği ve ince zekâsı sayesinde bu engelleri aşmayı başarmıştır.

23 Temmuz 1919''''da toplanan Erzurum Kongresi''''nde vatanın bütünlüğü ve milletin is­tiklâli ile ilgili kararların alındığı bilinmektedir. Bu kongreye Tokat''''tan Rıfat (Hamamcıoğlu) Bey ile Sabri Efendi (Emekli Askeri Kâtip) katılmışlardır. Rıfat Bey, kongrede yaptığı konuş­mada davalarının "Hak ve istiklal" davası olduğunu belirtmiştir. Sivas Kongresi''''ne Tokat''''tan temsilci katılmamasına rağmen, Erzurum Kongresi''''nde Temsil Heyeti üyeliğine seçilen Bekir Sami Bey''''in Tokatlı olmasından dolayı Tokat''''ın Sivas Kongresi''''nde temsil edilmiş ol­duğunu söyleyebiliriz.

Sivas Kongresi sona erdikten hemen sonra Temsil Heyeti, Damat Ferid Paşa hükümetini istifaya zorlamak amacıyla İstanbul ile haberleşmeyi kesme kararı aldı. Alınan bu karara Tokat da aynen uymuştur. 12 Ocak 1920''''de açılan son Osmanlı Mebusan Meclisi''''nde Tokat, Ahmet ve Şevki Beyler ile Ömer Fevzi Efendi tarafından temsil edilmiştir.

İstanbul''''un İngilizler tarafından işgal edilmesi ve İngilizlerin Meclis-i Mebusan''''ı basarak bazı Mebusları tutuklayıp sürgüne göndermeleri, diğer illerde olduğu gibi Tokat''''ta da nefretle karşılandı. Türk Milleti''''ne yapılan bu haksızlıkları protesto etmek için Tokat ve kazalarında mitingler tertip edildi. Ayrıca, bu vahim olayı kınamak amacıyla itilaf Devletleri mümessillerine telgraflar çekildi.

İstanbul''''un işgali ve Mebuslar Meclisi''''nin dağıtılmasından sonra artık İstanbul''''un dışında yeni bir hükümet kurma fikri iyice kuvvet kazanmaya başladı. Nihayet, 23 Nisan 1920''''de Ankara''''da açılan TBMM İstanbul''''u tanımadığını ilan etmek suretiyle Türk Milleti''''nin kurtarılması görevini üzerine almış oldu. Açılan bu yeni mecliste Tokat''''ı temsil eden milletvekilleri ise; Rıfat (Hamamcıoğlu) Bey, Hamdi (Mütevellioğlu) Bey, Mustafa Vasfi (Süsoy) Bey, Nazım (Eski Harput Valisi) Bey ve İzzet (Gençağaoğlu) Bey''''dir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi''''nin açıl­ması kararını tepkiyle karşılayan İstanbul Hü­kümeti, Şeyhülislam Dürrizade Abdullah Efen­di''''ye 11 Nisan 1920''''de bir fetva verdirerek bu yolla Kuva-yı Milliye ruhunu yok etmeye çalış­tı. Anadolu''''nun her tarafına duyurulan bu fetva bazı bölgelerde etkisini göstererek isyanların çıkmasına sebep oldu. Nitekim, 14 Mayıs 1920 günü Postacı Nazım adında biri, Sivas''''ın Yıldızeli kazasına bağlı Kaman köyünde isyan etti. Bu isyana karşı tedbir maksadıyla Tokat''''ta 50 kişilik Kuva-yı Milliye kuruldu. Ayrıca Köprü­başı, Niksar Yolu, Çay, Beybağı ve Erenler ma­hallelerinde dışarıdan gelebilecek bir tehlikeye karşı kuvvet bulunduruldu. Bu arada Niksar ve nahiyelerinden de yardım sağlandı.

9 Mayıs 1920''''de Postacı Nazım Yenihan Kaymakamlığı''''na gönderdiği mektupta: "Kavak''''ta verilen söze itimadan milletçe muhafaza! sükuna karar verilmişken, 50 kişilik bir müfre­zenin sevk edilmesinden arada itimat kalmadı. İsteklerimize tahriri cevap alamaz isek muhafa­za! sükunu mevcut kuvvetimizle ihlâl edeceğiz" diyordu. Bu isyanın bastırılması için Mustafa Kemal, Zile''''de bulunan 3. Kolordu Komutanı

Sefahattin Bey''''i görevlendirdi. Merkezi Amas­ya''''da bulunan 5. Kafkas tümeni Komutanı Yarbay Cemil Cahit (Toydemir) 3. Kolordu''''dan al­dığı emir üzerine bir tabur askeri Zile yoluyla Artova''''ya, bir başka taburu da Tokat''''tan Yıldızeli''''ne gönderdi. Ancak, gönderilen bu birlikler asiler karşısında başırılı olamadılar. Bu durumdan iyice cesaret alan asiler Zile''''yi işgal ettiler. Tümen komutanı Yarbay Cemil Cahit, Yıldızeli''''nde bulunan askeri birliğin de desteği ile Zile''''ye girdi ve burayı işgalden kurtardı. Suçlular ve asiler yakalanarak ağır şekilde cezalandırıldı. Postacı Nazım, Samsun bölgesinde yakalanarak Amasya''''ya getirildi ve idam edildi.


*

Son düzenleyen _Yağmur_; 12 Aralık 2012 13:50 Sebep: kırık link silindi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Aralık 2006       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İLİMİZ COĞRAFİ YAPISI

Sponsorlu Bağlantılar
Tokat’ın merkez ilçesi güneyde yüksek kesim, orta kesim ve kuzeyde aşağı kesim olmak üzere üç bölüm halinde kümelenmiştir.

Tokat, 1923 yılında il olmuş, Erbaa, Niksar, Reşadiye, Zile ilçeleri bağlanmış, 1943 yılında Taşova, 1944’te Artova ve Turhal, 1954 yılında Almus, 1987 yılında Pazar ve Yeşilyurt, 1990 yılında Sulusaray ve Başçiftlik ilçeleri kurulmuştur.Tokat’a bağlı Taşova ilçesi, 1953 yılında Amasya’ya bağlanmıştır.

İlimizde merkez ilçe dahil 12 ilçenin yanında 65 belde ve 609 köy mevcuttur.2000 yılında yapılan nüfus sayımına göre il toplam nüfusu 828027 olup, bu nüfusun 113.100’ü merkez ilçede yaşamaktadır.

D A Ğ L A R I
Genellikle ırmakların açıldıkları yerlerde ova ve yaylalar, yaklaştıkları yerlerde ise Karedenize parelel uzanan sıradağlar şeklinde devam ederler. Doğuya doğru gidildikçe dağlar birbirlerine çok yaklaşırlar ve yükseklikleri de artar. Rakımı 188 m. den 2870 m. ye kadar değişen yükseklikler arasında yer alan dağlar;


Mamu(1779 m.),Yaylacık(1620 m.),Deveci(1892 m.),Bugalı(1945m) Dumanlı (2200 m.),Çamlıbel (2020 m.),Akdağ (1900 m.)

O V A L A R I

Her türlü tarım yapılabilen bereketli ovalar, ilin dört bir yanına dağılmıştır.

~KAZOVA :Tokat Turhal arasında, yer alan ve Yeşilırmağın suladığı ova 20.000 hektardır.

~OMALA OVASI: Gümenek regülatörü ile Omala köyü arasında kalan, 3200 hektar genişliğindeki sulak alandır.

~TURHAL OVASI: Turhal ve civarında, Yeşilırmağın geniş kıvrımlar yaparak Amasya istikametinde daraldığı, Dazya deresi önlerine kadar devam eder. 4500 hektar genişliğindedir.

~NİKSAR OVASI: Kelkit ırmağının Fatlı kesiminde, Mansap istikametinde, talazan köprü boğazına kadar devam eder, 8000 hektar genişliğindedir.

~ERBAA OVASI:Kelkit ırmağının Tepekışla önünden başlayıp, Kale boğazına kadar devam eder. 6500 hektar genişliğindedir.

~ARTOVA OVASI:Günçalı köyü boğazından başlıyarak, Çekerek suyunun Çamlıbel bucağını takiben, Sulusaray önlerine kadar devam eden büyük bir ovadır. 15.000 hektar genişliğindedir.

~ZİLE OVASI:2000 hektarlık Maşat ovası, 2000 hektarlık Iğdır ovası ve Yeşilırmak'ın kolu Hotan deresinin iki yanında yer alan, 6000 hektarlık ovalarla birlikte toplam 10.000 hektardır.

Bu ovalarda tahıl, şekerpancarı, tütün başta olmak üzere her çeşit meyve, sebze ve ayçiçeği yetiştirilmektedir.

YAYLALARI

Tokat ilindeki yaylalar, Devlet orman sınırları içerisinde korumaya alınan alanlar içerisinde yer almaktadır.

Bunların başlıcaları, Tokat'ta, Topçam, Batmantaş, Muhat ve Dumanlı yaylaları, Reşadiye'de Seleman, Bozçalı ve Kızılcaören yaylaları ile Niksar'da Çamiçi yaylasıdır.

BARAJ ve GÖLLERİ





ALMUS BARAJI:

Baraj yeri İlçenin en verimli arazileri üzerinde bulunmaktadır. Vadinin aşağı kısımlarına doğru kaya mütecanis massif ve ince taneli andezidik lavlardan müteşekkildir. Bu andezitler genellikle kütle halinde olup, üst kısımlarına doğru iyice tabakalaşmış, lav akıntıları breş,konglemera ve tüfleri ihtiva etmektedir.

Almus Baraj Gölünde su tutulmaya Ekim 1966 da başlanmış olup yüzölçümü 3130 Ha. dır.





~ZİNAV GÖLÜ: Reşadiye ilçesinin Yolüstü (Meğedüm) köyüne 3 km. mesafede tatlı sulu bir göldür. Gölü besleyen bir dere vardır. Yüzeyi takribi 1,5. km".dir. Mansap'tan boşalan ayakla Kelkit ırmağına ulaşır. Batak yerleri yoktur. Ortalama derinlik 10-15 m. arasında değişmektedir. Etrafı korunmaya alınmış ormandır. Kızılkanat denilen çok lezzetli balıkları vardır.

~GÜLLÜKÖY GÖLÜ: Reşadiye ilçesinin aynı isimle anılan köyündedir. Büyük bir göl olup, yüzeyi 16.5 km".dir. Yan derelerden gelen sızıntı sular ve kış suları ile beslenir. Ortalama derinlik 7 m. dir. Suyu tatlıdır.

Bunun dışında Almus Barajı Belpınar, Bozpınar, Bedirkale, Akbelen, Akınköy , Sulugöl, Koçaş, Aşagığüçlü, Ortaören, Boldacı, Üçyol, Kızık, Güzelbeyli, Büğet göl ve barajları bulunmaktadır.

AKARSULARI

Tokat ili topraklarını Yeşilırmak ve kolları sulamaktadır.

TOZANLI KOLU: Köse dağının 2801 m. rakımlı batı versanlarından çıkar. Karacan ve Tekeli dağları arasındaki vadilerden geçerken, birçok yan dereleri alarak 365 km. de Almus Baraj gölüne gelir. Daha sonra Dönek ve Mamu dağları arasındaki 12 km. lik boğazdan geçerek Omala ovasına girer. Buradan Kazova'ya açılır. Gümenek regülatöründen Turhal'a kadar birçok yan dereleri alır. (Behzat deresi gibi.) Kazova'dan sonra Turhal ovasına girer. Burada Gülüt ve Hotan yan derelerini alır. Turhal ovasından sonra takriben 30 km. lik bir boğaza girer. Amasya ilinde Gendingen ovasında Çekerek kolu ile birleşir. Uzunluğu 468 km. dir.

KELKİT KOLU: Erzincan'ın Kuzeyinde Sipikör, pülür, Otlukbeli, Sarhan ve Balaban dağlarından doğan ufak derelerin, Kelkit kasabası civarında birleşmesi ile meydana gelir. Yusuf Bey köprüsü ile Tokat'a girer. Fatlı köprüsüne kadar dar bir vadide kuzeybatı doğrultusunda akarak, Niksar ovasına girer. Kuzeybatı doğrultusunda akmaya devam edip, Erbaa ovasını katederek bu ovanın kuzeyindeki kale boğazında, Kale köyü güneyinde Yeşilırmakla birleşir. Boğazdan Samsun İline geçer Uzunluğu 373 km. dir.

ÇEKEREK KOLU:Çamlıbel dağlarından doğan Kızık, Dinar, Çalı ve Kavak tepelerinden doğan Finize derelerinin Çamlıbel bucağı dolaylarında birleşmesi ile meydana gelir. Artova'da güneybatı doğrultusunda akar. Musaköy civarında güneyden gelen Karadere kolunu alır. Sulusaray'dan itibaren, dik yamaçlı dar bir boğaza girip, buralarda Gergümez, Gündelen, ve Akdağmadeni dereleri ile birleşir. Yangı köyünden kuzeye dönüp, Çellokışla önünde İsa deresi ile birleşip, Kaleboğazı baraj yeri ve daha sonrada Kazankaya baraj yerine gelir. Buradan sonra vadisi genişler ve Geldigen ovasına açılır. Bekdemir köprüsü civarında Çorum'dan gelen Çat deresi ile birleşir. Amasya Kayabaşı mevkiinde, Yeşiilırmak ile birleşip Karadeniz'e ulaşır. Uzunluğu 276 km.dir.

İKLİMİ

Tokat ili Karadeniz kıyısı ile İç Anadolu arasında geçit alanı durumunda olup, bölgede değişik yörelerde değişik iklim tipleri görmekteyiz.

Kelkit vadisinde kışlar ılık ve yazlar sıcak geçerken, Reşadiye'nin güneyinde akdeniz bölgesi iklimini andıran bir iklim görülmektedir. Tozanlı vadisinde kışlar ılık, yazlar serin geçerken, Çekerek bölümünde, yayla karakteri sert kışlar, serin yazlar görülür.

İlde yağmurlar batı rüzgarları ile gelir. Yağmur daha çok baharda yağar. Yaz aylarında, akşam üzerleri kuzeyde, denizden meltem rüzgarları, kışında doğudan soğuk rüzgarlar eser.

BİTKİ ÖRTÜSÜ

Tokat yurdumuzun sayılı orman bölgelerinden biridir. Kuzeyde ve güneyde il topraklarına giren dağların hemen hepsi ormanlıktır. Bölge ormanlarının genişliği iller içinde altıncı gelir.

Tokat'ta narenciye hariç diğer bütün bitki ve ağaçları görmek mümkündür. Erbaa ilçesinde Kozlu, Meydandüzü ve Osmanköy civarında yabani çay, Kale köyü civarıda Çatalan ormanları ile Reşadiye ilçesi Kazalapa yakınlarındaki orman serileri içeriside Lübnan sediri ve Erbaa Doğanyurt (Hayati) ve Niksar Kümbetli (Herkümbet) ve merkez arasında kalan alanlarda yabani zeytinlikler ve aynı zamanda bu dolaylarda nar ve incir doğal şekilde yetişmektedir.

TOPÇAM YAYLASI

Tokat il merkezine 15.km ve 1600 metre yükseklikteki Topçam yaylası temiz havası ve gür ormanları ile olağanüstü bir güzelliğe sahiptir.Yazın yayla evlerinde kalan insanların sıcak konukseverliği misafirleri memnun etmektedir.

SELEMEN YAYLASI

Tarih, kültür ve doğal zenginliğin bir arada en üst seviyeye ulaştığı yaylamızdır.1514 yılında çaldıran seferine çıkan Yavuz Sultan Selim, ordusu ile bu yaylada konaklamış ve Cuma namazını bu yaylada kılmıştır.O günden günümüze kadar ilkbahardan itibaren ilk kar düşene kadar her Cuma günü Selemen ‘de yayla pazarı kurulmaktadır.Kurulan pazarda hala mübadele usulü alışverişin yapılıyor olması, yörenin kültürel zenginliğini gösterir.

BATMANTAŞ YAYLASI

İl merkezine 28 km uzaklıkta ve 1850 metre yükseklikteki Batmantaş Yaylası sık ve gür çam ormanları tertemiz yayla havası ve buz gibi suları ile yayla turizminde hizmet etmeyi beklemektedir.

AKBELEN ( BİZERİ) YAYLASI

Tokat il merkezine 29 km uzaklıktadır.Çevrenin en büyük yaylasıdır.(1740 metre).Çim kayağına uygun geniş kırsal alanı, çam ve kayın ağaçlarından oluşan muhteşem manzaralı ormanlarla çevrilidir.

DUMANLI YAYLASI

İl merkezine 70 km. uzaklıkta ve 2578 metre yükseklikteki Dumanlı yaylasında rengarenk yayla çiçeklerinin görüntüsü, insanın yaşam sevincini bir kat daha arttırmaktadır.Dumanlı yaylası zinciri çevresinde başta Çatak Yaylası olmak üzere 40 dan fazla yayla bulunmaktadır.

ÇAMİ İÇİ YAYLASI

Tokat’ın Karadeniz’ e açılan dağları üzerinde bulunan Çamiçi yaylası yazın insanlara konaklama hizmeti vermektedir.Her yıl Niksar Belediyesince Çamiçi yayla şenlikleri burada düzenlenmektedir.Çamiçi yaylasında Turizm Bakanlığından yatırım belgeli tesis yanında nitelikli apart konaklama yerleri ve lokantalar yaz kış hizmet sunmaktadır.

ZİNAV GÖLÜ

Reşadiye İlçesinin Yolüstü ( Meğedün) Köyüne 3 Km uzaklıktadır.Gölün suları tatlıdır.Göl bir dere ve küçük sularla beslenir.Ortalama 1.5 km2 alana sahiptir.Gideğeninden ( Gölyalağından) boşalan sular, Kelkit Çayı’na ulaşır.Kenarında bataklık yerler yoktur.Ortalama derinlik 10-15 m. Civarındadır.Etrafı korunmaya alınmış orman alanıdır.Gölde kızılkanat denilen çok lezzetli bir tatlı su balık türü yaşamaktadır.

KAZ GÖLÜ

Tamamına yakını sazlıklarla kaplı olan Kaz Gölünün kıyısında akşam güneşinin batışını seyretmek yeterde artar bile .Saksağan, akleylek, angıt, alaca balıkçıl, akkuyruk, sallayan, karatavuk, küçük batağan gibi onlarca çeşit kuşu barındıran Kaz gölünde sazlar arasında ilkel sallarla gezinti yapmanın heyecanını yaşamak apayrı bir zevktir.Orman Bakanlığınca Kaz Gölü Yaban Hayatı Koruma Sahası olarak tefrik edilerek avlanma yasaklandıktan sonra kuş türleri artmıştır.

GÖLLÜ KÖY GÖLÜ

Reşadiye ilçesinin aynı isimle anılan köyü sınırları içerisinde yer alan göl doğal bir güzelliğe sahiptir.

Gıj gıj tepesi: Tüm haşmetiyle Tokat’ın bir bölümünü kuşatan gıj gıj tepesi, özellikle sıcak havalarda Tokatlıların serinlemek için çıktıkları, çam kokularının buram buram yayıldığı, Tokat’ı adeta uçaktan seyrediyor havası veren olağanüstü güzellikte bir mesire yeridir.

Gümenek: tarihi Komana Pontika yerleşim yeri üzerinde yer alır.Tokat’a 10 km .mesafededir.Tozanlı çayının etrafını çevreleyen asırlık ulu ağaçların altında serinleyerek piknik yapmanın zevki bambaşkadır.Özellikle hafta sonları Tokatlıların ilk uğrak yeridir.

Belediye Şehitler Parkı : Şehir merkezinde Tozanlı deresinin etrafında belediyece düzenlenmiş şehitler parkı, özellikle akşam saatlerinde Tokalıların semaverde çay içme keyfini yaşadığı güzel bir mekandır.

Ayrıca : Topçam Tekmezar, Batmantaş Yaylası, Alan yaylası, Gözova Regülatörü, Gökçeyol Göleti, Almus Orman evleri, Almus Belediye Parkı, Çatak Yaylası, Niksar Çamiçi Yaylası, Ayvaz Parkı, Erbaa Düden Gölü, Reşadiye Zinav Gölü, Kurt Gölü, Selemen Yaylası, Zile-Şeyh Ahmet, Esvap Çayı, Başçiftlik Düden Yaylası, Sulusaray-Kaplıcalar, Artova Alçakgedik, Baraj bölgemizin mesire yerlerinin başında gelir.

Tokat, Orta Karadeniz Bölgesinin iç kesiminde yer alan, tarihi kültürel ve doğal güzelliklerini koruyarak günümüze kadar taşıyan ender bir Anadolu şehridir.

Kuzeyinde Samsun, Kuzeydoğusunda Ordu, Güney ve Güney Doğusunda Sivas, Güneybatısında Yozgat, Batısında Amasya, topraklarıyla çevrili olan ilimiz, Yeşilırmak’ın bereketli vadisinin üzerinde kurulmuş olmasının verdiği avantajıyla, tarihi boyunca önemli bir yerleşim merkezi olma özelliğini göstermiştir.
DrAm3vLH - avatarı
DrAm3vLH
Ziyaretçi
10 Haziran 2007       Mesaj #3
DrAm3vLH - avatarı
Ziyaretçi
tokat2

tokat
Son düzenleyen DrAm3vLH; 10 Haziran 2007 20:20 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
3 Temmuz 2007       Mesaj #4
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Mağaranin Bulundugu Yer: BALLICA MAĞARASI...

Ballica Mağarasi, Tokat’in 26 km. güneybatisinda bulunan ilçemizin 7 km. güneydogusundadir. Tokat-Magara arasi 33 km.’dir.
Magaranin Ilk Bulunusu ve Daha Önce Yapilan Arastirmalar:
Türkiye Magara Arastirma Dernegi’nin devami olan, Ankara’daki Magara Arastirma Dernegi MAD’in speleolog-lari 1987 yilinin kasim ayinda ilk incelemelerini, 1990 yili aralik ayinda da ikinci incelemelerini yapmislar ve magaranin haritasini çikarmislardir (MAD Bülteni, sayi 8, Kasim 1991).
Ballica Magarasi’nin ilk bilimsel incelemesini, Tokat Valiligi’nin istemesiyle Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi’nden Prof. Dr. Baki Canik ve Arastirma Görevlisi Mehmet Çelik’ten olusan bir ekip, 13-15 Ocak 1992 tarihinde yapmislardir. Ballica Magarasi’nin en kapsamli speleolojik arastirmasi, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü Jeolojik Etüdler Dairesi’ne bagli Magara Arastirmalari Bölümü’nden Dr. Jeomorfolog Lütfi Nazik baskanligindaki Bekir Aksoy, Emrullah Özel ve Hamdi Mengi’den olusan ekip tarafindan 1994 yilinda yapilmistir. MTA Magaracilik Bölümü’nün yaptigi bu ayrintili arastirmada mimari ve uygulamali elektrik ve isiklandirma projeleri de yer almistir.


KISA BILGILER
Ballica Magarasi kristallesmis kireçtaslarindan meydana gelmistir.Sinirli kireçtasi olusumu göz önüne alindiginda, magaranin hacmi inanilmaz derecede büyüktür.Buradaki kireçtaslarinin yatagi yoktur;özürlü ve kirilmistir ayrica çatlaklar kalsiyum karbonatla doldurulmustur.
Kireçtasi %96 kalsiyum karbonattan olusmustur.Bu tasin karstik yapisi karsit çukurlari, yutak delikleri, ara-likli satihlarda olusmus havalandirma bacalari ve klintleri içerir.Kireçtasinin kirik yapisi ve kimyasal olusumu karstiklesme kontrolünün ve magaradaki sütun,sarkit ve dikitlerin sekillenmesinin ana faktörleridir.Magara (KD-GB(l) ve KB-GD(2)) Kuzeydogu-Güneybati(l) ve Kuzeybati- Güneydogu(2) istikametine yönelen iki ana galeriyi ve bu galerilere açilan oda ve salonlari kapsar.2.Kattaki galerinin normal fay serilerine bagli olarak kademe kademe seviyesi azalirken 1.Galeri tasdamlali bir zeminden olusur.Magaradaki düsmüs bloklar bölgesel depremler sonucu kirilmis olabilir, l .Galeride sarkitlar, dikitler, kolonlar, sarkan taslar, perdeler, makarna biçimli sarkitlar, damlataslari, havuz-lar ve magara incileri bulunur.Bütün bu magara olusumu tipleri ve (benzersiz dikitlerle) 6.5 metrelik bir sarkiti da kapsayan birçok farkli çesitteki sarkit sekilleri 2.Galeride de bulunur.
Arka arkaya olusan karstik ve tektonik depremlerin magarayi bütünüyle etkiledigine dair kanitlar bulun-mustur.En belirgin bulgular ise:
a)Magara içerisinde sizinti sulardan kaynaklandigina inanilan yüzeysel travertenlerin varligi;
b)Fay boyunca devam eden magara girisi;
c)Magaradaki düsmüs bloklar;
d)Kalm sütunlardaki yatay kirik izleri;
e)Uzun zamandir Çöküntü Salonu seviyesinde kalan yeralti suyu ve duvar içlerindeki görülebilen yatay çizgilerin isaret ettigi ikincil maden olusumlari;
f)Yeni Salonun asagi bölümlerindeki serbest sarkitlar ve uzun dikitlerdir.
Ballica magarasi büyük bir olasilikla 3.4 milyon yil önce olusmaya baslamis ve bölgesel iklim sartlarina bagli olarak son zamanlara kadar gelisimini devam ettirmistir.

TANITIM
Ballica Magarasi Orta Karadeniz Bölgesinde bulunan Tokat’in bir kasabasi olan Pazar’in güneyinde 8km boyunca uzanir.
Yüzey jeolojisi ve magara haritalandirma çalismalari Ocak 1992′de baslamis ve Ocak 1995′te tamamlamistir.Magara galerileri Magara Arastirma Dernegi tarafindan 1992′de haritalandirilmistir. Sonraki hari-talandirmalar, Türkiye Maden Tetkik ve Arastirma’nin (MTA)genel yönetimi altinda, 1994′te Magara Arastirma Projesi’ne bagli bir takim tarafindan yürütülmüstür.Tamamlanmamis orijinal harita yapilirken derlenen MTA haritasindan destek alinmistir.
Ballica Magarasi Tokat Dagi’nin baskalasmis sistleri üzerinde uzanan karstik kristal kireçtasiyla olusmustur.Magaranin içerisinde yer alan kristallesmis kireçtasi kütlesinin yüzey alani yaklasik 30 hektardir.Tektonizm ve karstiklesmenin sonucu olarak, bu olusumun derin yerlerindeki çözelti bosluklari magaraya bir yükselti saglamistir.Kireçtaslarinin sinirli yüzey boyutuna ragmen bilinen magara 680m. uzunlugunda ve genis kapsamli karstiklesme gösteren 6.500 metrekarelik bir alani kaplamaktadir.
Bu çalisma Ballica Magarasinin hidrojeolojik ve magara özelliklerini test etmek üzere baslatilmistir. Çalismalarin sadece bu safhasinin tamamlanmasina ragmen, magara birçok ziyaretçiyi çekmeye devam edecektir, çünkü magaranin her bölümü magara sekilleri açisindan oldukça zengindir.

COGRAFI YAPI
Pazar kasabasinin kuzeyinden akan bölgenin en genis irmagi,Yesil irmak’tir.Diger irmaklarda Yesilirmaga karismaktadir.Magaranin 50m. güneybatisindaki Inderesi kisa ömürlüdür ve magaranin yer alti suyunu besler.Magaranin kireçtasindan ibaret olan tepesinin en yüksek noktasi 1.306m’dir.Magara giris yükseltisi 1.085m’dir.Bölgenin en yüksek tepesi Akdag ise 1.916m’dir.
Çalisma alam çayir bitkileriyle kaplidir ve bu bitki örtüsü aralikli kayaliklar boyunca magaraya süzülen yagmur suyunun COi açisindan zenginlesmesine sebep olur.Tokat ,Turhal’daki Meteoroloji Rasathanesi’nden alinan verilere göre alana düsen yillik yagis miktari ortalamasi (1933-1990 arasi) 413.4mm’dir.

JEOLOJIK YAPI
Paleozoik Tokat Dagi’nin kahverengi,yesil-sari ve siyah sistleri Ballica magarasi’nin etrafindaki alanin büyük bir bölümünü kaplar. Birimdeki sistli yüzey yatagindan farklidir.Sistler lepidogranoblastik bir dokuya sahiptir ve genelde fîlit, klorit,kuvarz,sist ve kalk sist tipleri vardir (Abbas Novinpour,1993).Bunlar temel olarak basinçtan dolayi bükülen kalsiyum karbonatla kuvarz kalsiyum karbonat, klorit ve serisit madenleri içerir.Kuvarz kristalleri katalistik bir doku gösteren kismen ince çatlaklar halindedir.Kirik ve çatlaklar ikincil kalsiyum karbonatla doldurulmustur.
Kristal kireçtaslari beyaz,bej ve soluk gri’dir. Bunlarin çogunlukla sistlerin üzerine uzandiklari gözlemlenir,ama bazi durumlarda da takoz seklinde olusurlar. Yatak yüzeyleri bulaniktir ve kireçtaslari kirik yapilarla doludur. Çok yogun bir sekilde karstiklesmislerdir.Karstiklesmeyi yönlendiren kiriklar yagmur suyunun kendine çok derinlere nüfuz ederek bir rota belirlemesinden dolayi genellikle dikeydir. K30°B(1) ve K47° D(2) seklinde siralanmis iki ana kirik sistemi kireçtaslan figüründe haritalandirilmistir.
Eski karstik yapilar tarafindan sekillendirilen traverten tortulan ayni zamanda magaranin etrafindada bulunmustur.Traverten tortu egimleri, topografik eyimler, eski kaynak su akintilariyla birlikte devamli güney batiya dogru yönelir.Ballica köyü etrafinda olusurlar...
Son düzenleyen _Yağmur_; 12 Aralık 2012 13:29 Sebep: sayfa düzeni
YavuzX - avatarı
YavuzX
Ziyaretçi
3 Ekim 2007       Mesaj #5
YavuzX - avatarı
Ziyaretçi
TURHALDAN BİR KAÇ RESİM

b 122955 tokatturhal
Son düzenleyen _Yağmur_; 12 Aralık 2012 13:28
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
12 Şubat 2009       Mesaj #6
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
TokatKalesi

tokatkalesieb7
volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
1 Ocak 2010       Mesaj #7
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Tokat Şehri Karadeniz Bölgesi'nin Orta kesimlerinde İç Anadolu Bölgesinin Kuzey kesimlerinde kalmaktadır. Karadeniz Bölgesinin tipiksel özelliğini taşıyan bir şehir olma özelliğindedir. Şehir yeşilin hakimiyetindedir. Tokat İlinin İlçeleri Almus , Erbaa, Niksar, Pazar, Reşadiye, Sulusaray, Turhal, Yeşilyurt, Zile, Artova, Başçiftlik ilçeleridir. Tokatta gezilecek yerler arasında Ballıca Mağarası, Sulusaray, Reşadiye Kaplıcaları, Yeşilırmak köprüsü , Turhal Kalesi, Zile Kalesi, Tokat Müzesi, Gökmedrese, Mevlevihane, Mahperi Hatun Kervansarayı sayılabilir.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
26 Ağustos 2010       Mesaj #8
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Tokat İli Tarihi Ve Turizmi

TOKAT İLİ HAKKINDA
tokat
GENEL BİLGİLER
Yüzölçümü: 9.958 km²
Nüfus: 719.251 (1990)
İl Trafik No: 60
Tokat Hdrlk kprs
İLÇELER:
Tokat ilinin ilçeleri; Almus, Artova, Başçiftlik, Erbaa, Niksar, Pazar, Reşadiye, Sulusaray, Turhal, Yeşilyurt ve Zile’dir.


Almus: İlçe, Almus Baraj Gölü ile mükemmel bir görüntüye ulaşmış, yeşil ve mavinin kaynaştığı cennetten bir köşe görünümünü kazanmıştır. Almus Baraj Gölünün su sporlarına uygun bir alan olması, barajda yapılabilecek olta balıkçılığı, başta Dumanlı Yaylalar zinciri ve Çatak Yaylası olmak üzere yayla turizmi için ideal yapıya sahip olan Almus doğal bir turizm cennetidir.

Erbaa: Horoztepe Ören Yeri, Kale Köyünde bulunan Boğazkesen Kalesi, Yer Köprü en önemli tarihi yerleridir. Ayrıca Fidi Köyünde bulunan Silahtar Ömer Paşa Camii ahşap mimarinin en önemli örneklerinden biri sayılır.

Niksar: Tokat merkezine 60 Km. uzaklıktadır.
Niksar tamamı ile bir ören şehir konumundadır. Hitit döneminden başlayan tarihi boyunca üzerinde barındırdığı tüm uygarlıklardan kalan eserler Niksar’a daha da ilginç bir yöre haline getirmiştir. Danişmend Devletine başşehirlik yapan ilçede önemli ölçüde Selçuklu, Danişmend ve Osmanlı eserleri mevcuttur. Leylekli Köprü, Çöreğibüyük Camii, Ulu Camii, Niksar Kalesi, Kırkkızlar Türbesi, Danişmend Melik Ahmet Gazi Türbesi bu eserlerden bazılarıdır.
Ayrıca dünyanın en hafif suyu olan Niksar Ayvaz Suyu da ilçenin tanıtımına önemli bir katkı sağlamaktadır.


Pazar: Tokat’a 25 Km. uzaklıktadır. İlçe sınırları içerisinde bulunan Ballıca Mağarası ilçe turizmine önemli bir canlılık getirmiştir. Bunun yanında Selçuklu dönemlerinden kalma Pazar Köprüsü, Mahperi Hatun Kervansarayı gibi tarihi eserler ilçeye önem kazandırmaktadır.

Sulusaray: İl merkezine 68 Km. uzaklıktadır. Günümüzde Sulusaray bir açık alan müzesi görünümündedir. Burada bulunan antik yerleşim yerinin adı Sebestapolis’dir. Sulusaray’ın MÖ. 3000 yılında Eski Tunç MÖ 2000 yılında Hitit, MÖ 1000 yılında Frigler zamanında iskan edilmiş olduğu, kazılarda ortaya çıkan pişmiş toprak eserlerle tespit edilmiş olup çıkan bu eserler Tokat müzesinde sergilenmektedir. Antik kentte sur duvarları, bir kilise kalıntısı, bir hamam ve ayrıca tabanı mozaiklerle kaplı sağlık merkezinin varlığı tespit edilmiştir.
Sulusaray ilçesinde bulunan kaplıca tesisleri iç turizm açısından ilçede önemli bir hareketlilik sağlamaktadır.


Turhal: Turhal, Orta Karadeniz Bölgesinde yer alır. İlçenin etrafı dağlarla çevrilidir, şehrin ortasında Turhal kalesi yer almaktadır. Kalenin üzerinde eski bir şatodan kalma iki burç ve bir de yeraltı geçidi bulunmaktadır.
İlçede Turhal kalesinin yanında Kesikbaş Camii, Ulu Camii, Kova Camii, Ahi Yusuf Baba, Şeyh Şehabettin, Nurullah Efendi Türbeleri bulunmaktadır.


Zile: Hitit, Frig, Pers, Roma ve Bizans kültürlerinin yaşadığı Zile’de bugün Hititlere, Friglere, Perslere, Roma ve Bizanslılara, İlhanlı Danişmend, Selçuklu ve Osmanlılara ait tarihi eserleri görmek mümkündür. Bu eserler içerisinde Zile Kalesi, kalenin doğu yönündeki kayaların oyulmasıyla yapılan ve Roma döneminden kaldığı anlaşılan Tiyatro, Kalenin Kuzey Doğu tarafında bulunan Kaya Mezarı, Çay Pınarı, İmam Melikiddin Türbesi, Şeyh Musa Fakih Türbesi, Ulu Camii, Elbaşoğlu Camii, Çifte Hamam, Yeni Hamam, Masat Höyük, Hisar Kale, Anzavur Mağaraları, Hacı Boz Köprüsü, Koç Taşı ve Kuru Çaydaki manastır harabeleri görülmeye değer tarihi eserler arasındadır.
Roma İmparatoru J. Sezar Zile’de yaptığı tarihi savaştan sonra başarısını ünlü ” Veni, Vidi, Vici” (Geldim, Gördüm, Yendim.) şeklindeki mesajını Dünyaya buradan duyurmuştur. Bu sözünün yazıldığı taş halen Zile Kalesinde bulunmaktadır.


NASIL GİDİLİR?
Karayolu: Tokat’a ülkenin her yerinden ulaşmak mümkündür.
Otogar Tel: (+90-356) 214 22 21
Havayolu: Tokat-Turhal karayolunun 17. Km. sinde yer alan Tokat Havalimanından İstanbul – Ankara bağlantılı tarifeli uçak seferi düzenlenmektedir.
Havaalanı Tel: (+90-356) 238 72 68
Demiryolu: Sivas – Samsun hattında çalışan DDY bağlantılı trenler Artova, Zile ve Turhal ilçelerinden yolcu almaktadır.

GEZİLECEK YERLER
Müzeler ve Örenyerleri

Müzeler
Tokat Müzesi
Adres: GOP Bulvarı No: 143 – Tokat
Tel: (356) 214 15 09

Örenyerleri
Tokat Müzesi
Maşathöyük- Zile – Yalınyazı
Ulutepe -Tural – Ulutepe
Niksar – Niksar
Sebastapolis – Sulusaray


Masat Höyük: Tokat’ın Zile İlçesi Yalınyazı Kasabasında yer alan Masat Höyük’de M.Ö.3000′de Eski Tunç Çağı, M.Ö. 2000′de Hitit çağı, M.Ö. 1000′de Frig Çağını yaşayan 3 dönem mevcuttur. Masat Höyükte Kayseri’de Hitit imparatorluğuna bağlı bir uç beyinin sarayı bulunmuştur. Pişmiş toprak, metal ve cam eserlerin yanında Hitit Hiyeroglif (Resim Yazısı) yazısı ile yazılmış tablet en önemli eserdir.

Sulusaray (Sebastapolis): Sulusaray Tokat’ın 68. Km. güneybatısında bulunmaktadır. Höyüğün M.Ö. 3000 yılında Eski Tunç, M.Ö. 2000 yılında Hitit, M.Ö. 1000 yılında Frigler zamanında iskan edilmiş olduğu, kazılarda ortaya çıkan pişmiş toprak eserlerle tespit edilmiş olup, çıkan bu eserler Tokat Müzesinde sergilenmektedir. Ayrıca Antik kentte yapılan çalışmalarda antik kentin sur duvarları, bir kilise kalıntısı, bir hamam ayrıca tabanı mozaiklerle kaplı olan sağlık merkezinin varlığı tespit edilmiştir. Bu mozaikler Sulusaray’da kapalı bir salonda teşhir edilmektedir.
Diğer arkeolojik alanlar ve antik yerleşim yerleri arasında, Horoztepe, Niksar, Tufantepe, Komana Pontika sayılabilir.

Mağaralar

Ballıca Mağarası : Pazar ilçesinde bulunan Ballıca Mağarası 680 Metre uzunluğu ve 94 metre yüksekliği ile Dünyanın en gösterişli mağaraları içerisinde yer almaktadır.

Cami ve Medreseler

İlde bulunan camiler, Ali Paşa, Hatuniye, Meydan, Takyeciler, Ulu Camii, Çöreğibüyük Camii, Silahtar Ömer Paşa Camii, Elbaşoğlu Camiidir. Çukur Medrese, Gökmedrese, Mevlevihane ilin önemli medreseleridir.

Hanlar ve Kervansaraylar

Taşhan, Bedestenler Hanı, Yazmacılar Hanı, Mahperi Hatun Kervansarayı görülebilecek yerlerdendir.


Kaplıcalar
Sulusaray Kaplıcası: Tarihi Nice Polis Harabeleri arasında kaynayan Sulusaray Kaplıcaları ilde ve bölgede en önemli kaplıcadır. Kaplıca suyu 55 °c.dir. Minarellerine göre tuzlu, sülfatlı-hafif acı su olarak isimlendirilmiştir. Sulusaray Kaplıcası şu an romatizmal hastalıklardan rahatsız olanlara şifa vermektedir. Kaplıcanın bulunduğu yerde, sezon süresinde kiraya verilen pansiyon, Konaklama yerleri ve çadırları ile gelerek kamp kurmak isteyenlere de kamp yerleri verilmektedir.
Reşadiye Kaplıcası: Reşadiye ilçesinde yer almaktadır. Ortalama sıcaklığı 40- 41 °c. dir. Romatizma, felçli hastalıklara ve kireçlenmelere karşı tedavi edici bir özelliği vardır. Kaplıca son derece modern motel, yıkanma havuzları ve tesislere sahiptir.


Yaylalar
Tokat’ta, Çamiçi, Topçam, Bizeri, Gürlevik, Batmantaş, Dumanlı Yaylaları yöre halkı tarafından ilgi çekmektedir.


Sportif Etkinlikler
Kamp-Karavan : Gümenek, Sulusaray Kaplıcası, Gıj gıj Dağı kamp ve karavan turizmi için doğal ortamlardır.
Trekking : Alan Yaylası-Akdağ Zirvesi (2000 m.) Ballıca Mağarası arası trekking sporunu sevenler için mükemmel bir alandır.


Kuş Gözlem Alanı : Kaz Gölü onlarca çeşit kuşun yuvalandığı, beslendiği sazlıkları ve görüntüsü ile tam bur kuş cenneti konumundadır.
Olta Balıkçılığı : İl, akarsu ve göllerinin yoğun olması nedeni ile olta avcılığı için ideal bir mekandır. Almus Baraj Gölü her türlü su sporlarına uygun doğal bir oluşumdur.


COĞRAFYA
Akdağ ve Çamlıbel dağlarının oluşturduğu vadiler arasında bulunan Tokat’ta, Deveci Dağı, Dumanlı Dağı, Canik Dağları olarak sıralayabileceğimiz dağlık alanlar mevcuttur. İlde bulunan ovalardan, Kazova, Turhal Ovası, Erbaa Ovası, Niksar Ovası, Omala Ovası, Artova Ovası ve Zile Ovalarında önemli ölçüde tarım meyve ve sebzecilik yapılmaktadır. Yapılan araştırmalarda kiraz ve vişnenin en önemli gen kaynaklarının Tokat yöresinde olduğu ve Tokat’a özgü “Cerasus İnkana” adlı kiraz türünün endemik bir bitki olduğu görülmüştür.
Tokat’ta iklim hem Karadeniz iklimi hem de İç Anadolu’ daki kara ikliminin etkisi altındadır. İlde Tozanlı, Kelkit ve Çekerek Çayı akmaktadır. Zinav Gölü , Güllü Köy Gölü, Kaz Gölü ve Almus Baraj Gölleri ilin doğasına ayrı bir güzellik katmaktadır. Kaz Gölü kuş cenneti konumuna uygun bir göl olup, Almus Baraj Gölü de su sporları için ideal bir parkur alanı oluşturmaktadır.


TARİHÇE
Tokat, Kelkit, Yeşilırmak ve Çekerek Nehri boyunca kurulan Hitit, Frig yerleşim alanları M.Ö. 4000- 2500 yılları arasında yüksek düzeyde kültür ve sanat yaşamına sahip olmuştur. Roma ve Bizans dönemlerinden sonra Danişmend, Selçuklu, İlhanlı ve Osmanlı dönemlerini yaşamıştır.


NE YENİR?
Tokat’ın yemek kültürü de oldukça zengin ve iştah açıcıdır. Tokat Kebabı, Etli Dolma, Bakla Dolması, Keşkek, Gendüme Çorbası, Bacaklı Çorba, Cevizli Çörek, Bezli Sucuk, Bat gibi yemekleri sofralara ayrı bir renk katmaktadır.

NE ALINIR?

Yazmacılar Çarşısı, Bakırcı, Zurnacı, Çarıkçı gibi el sanatlarının üretildiği çarşılarda pek çok hediyelik eşya alınabilir. En ünlüsü tahta baskı ile boyalı yazmalardır.


YAPMADAN DÖNME
Ballıca Mağarasını gitmeden,
Gökmedrese, Latifoğlu Konağı, Beysokağı, Sentemur Türbesi, Taşhan, Ali Paşa, Meydan Camileri, Hıdırlık Köprüsünü görmeden,
Enfes bir doğa harikası olan Kaz Gölü, Reşadiye Zinav Gölü, Almus Baraj Gölü, Topçam, Gürnlevik, Çamiçi gibi doğal mesire yerlerini gezip görmeden,
Tahta baskı ürünlerinin yapıldığı Yazmacılar Çarşısı, Bakırcı, Zurnacı, Çarıkçı gibi el sanatlarının yapıldığı yerleri gezmeden,
EI dokuma kumaşların ve otantik yöresel giyim kültürünün sergilendiği köyler ziyaret edilmeden,
Tahta baskı yazma almadan,
Tarihi Tokat hamamlarının birinde Türk Hamamının özelliklerini tanımadan,
Tokat yemeklerinden, özellikle Tokat kebabından yemeden
Dünyaca ünlü Niksar Ayvaz Suyunu Kaynağından içmeden,
….Dönmeyin.

Son düzenleyen _Yağmur_; 12 Aralık 2012 13:27 Sebep: kırık link kaldırıldı
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
12 Aralık 2012       Mesaj #9
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
TOKAT
MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & Vikipedi

Orta Karadeniz bölümünün iç kesiminde il ve bu ilin merkezi olan kent. Kuzeyde Ordu, Samsun, batıda Amasya, güneyde Yozgat ve özellikle Sivas, doğuda da yine Sivas ve Ordu illeriyle sınırlanır. Yüzölçümü 9.958 km2'dir.

Yeryüzü Şekilleri
Yer şekilleri bakımından Orta Karadeniz bölümünün komşu illerinde de olduğu gibi, Yeşilırmak ve başlıca kolları olan Kelkit, Çekerek, Tozanlı (ya da Yukarı Yeşilırmak) sularının yer yer genişleyerek oluşturduğu ova düzlükleri ya da derin vadi oluklarıyla parçalanmış, genellikle az yüksek dağlarla engebelenmiştir.

Dağların belli bir uzanış yönleri yoktur ve daha çok, yukarıda adı geçen ırmakların vadileri arasında bloklar oluştururlar. Kuzeyde Canik Dağları'nın güney yamaçları; Yeşilırmak'ın geniş dirseği ile Kelkit arasında kalan Sakarat, Yaylacık Dağları (2.000 m.den az) ve ilin güneyinde (Tokat ve Zile güneyinde) Deveci Dağları (en yüksek yeri 1.907 m.) gibi. İlin hemen bütün suları, ana akarsu Yeşilırmak ile Karadeniz'e yönelir.

Kelkit Irmağı, Koyulhisar ile Reşadiye arasında Tokat ili topraklarına girer. Niksar'ın güneyine kadar dar bir vadi oluğu içinde akan Kelkit, buradan sonra genişler ve özellikle Erbaa dolaylarında Kızılırmak ile birleşerek geniş Taşova'yı oluşturur. Bu ovanın batı kesimi komşu Amasya ilinde kalır.

Daha güneyde Kelkit'e paralel olarak, doğudan batıya akan Tozanlı (Yeşilırmak'ın yukarı bölümünün yöredeki adı), Almus'un batısından başlayıp Tokat-Zile ve Turhal arasında ilin en geniş ova düzlüğü olan Kazova'yı oluşturur. Daha güneyde, Çekerek Vadisi'nde yer alan Artova, ilin ova düzlüklerinin en yükseğidir.

İklimi

Tokat ili iklimi, Orta Karadeniz kıyılarıyla İç Anadolu arasında tipik bir geçiş iklimi niteliğindedir. Örneğin, il merkezinde en soğuk ayın ortalaması 2,5, en sıcak ayınkiyse 22,2 derecedir. Görüldüğü gibi, en soğuk ay 2,5 dereceye kadar düşmekle birlikte, sıcaklık rejimi bakımından yine Karadeniz kıyılarına benzer; fakat yıllık yağışlar 500 mm.nin altına düşer (Tokat 461 mm.) ve bu bakımdan İç Anadolu koşulları belirir. Tokat, orman bakımından oldukça zengin bir ilimizdir.

Ormanlar dağlık yörelerde yaygındır. Tozanlı'nın kolu Behzat Suyu vadisinde kurulmuş olan il merkezi Tokat, Karadeniz'in öteki illerine göre anayolların biraz sapağında kalması nedeniyle fazla gelişememiştir. 1927'de 20.000 kadar olan kent nüfusu, 1950'lere kadar hemen hemen değişmemiştir. Bunda, geçici ya da sürekli olarak Türkiye'nin öteki illerine gidenlerin rölü büyüktür. Ancak 1950'den sonra nüfus artışı hızlanmış, 1980'de 60.000'i geçerek üç kattan fazla artmıştır.

Ekonomi
Tokat'ta sanayi fazla gelişmemiştir; yeraltı kaynakları da linyit, antimon gibi bazı yataklar dışında zengin sayılmaz. Başlıca sanayi kurumları şunlardır: Turhal Şeker Fabrikası (Türkiye'nin ilk dört şeker fabrikasından biri), Tokat şarap, konserve, kereste, tuğla imalathaneleri; Almus Barajı (alanı 31,3 km2). Tarım ürünleri bakımından Karadeniz Bölgesi'nden çok, İç Anadolu illerini hatırlatır; Karadeniz Bölgesi'nin esas ürünleri ya tamamen ortadan kalkar ya da üretimleri önemsiz bir düzeye düşer.

Tarım
Tahıl, özellikle buğday baş üründür. Baklagiller içinde birinci sırayı nohut ve mercimek alır. Sanayi bitkileri içinde, tütün, az miktarda kenevir ve şekerpancarı bulunmaktadır. Meyve üretiminde İç Anadolu türleri egemendir. Toplam meyve üretimi içinde üzüm, elma ve erik başta gelir; fındık yok gibidir.

Hayvancılık
Hayvan sayısı ve yıllık süt üretimiyle orta düzeyde gelen illerimiz arasındadır.

Ulaşım
Tokat ili ulaşımda demiryollarından az yararlanır. Sivas-Samsun demiryolu ilin batısından, Artova-Zile-Turhal ilçelerinden geçer. Ulaşımda asıl önemli rol oynayan, karayollarıdır. En önemli iki yol; Sivas-Yıldızeli üzerinden gelerek il merkezinden geçen, burada biryandan kuzeyde Niksar'da Kelkit Vadisi'ne, öte yandan da batıda Turhal üzerinden Amasya ve Samsun'a bağlanan şose ile, ili doğu-batı yönünde kesen ve Reşadiye'den başlayarak Niksar (burada, Ünye'de Karadeniz'e inen yollar birleşir), Erbaa, Taşova üzerinden Amasya-Samsun şosesine bağlanan yoldur.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
26 Mayıs 2015       Mesaj #10
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
Aktepe
MsXLabs & Büyük L.

AKTEPE, esk. Bolos, Tokat’ın merkez ilçesinde, Çamlıbel bucağına bağlı köy; 978 nüf. (1990). Tokat yöresinin önemli hitit yerleşmelerindendir. Kılıç Kökten'in (1947) ve Tokat müzesi'nden Birsel Öz- can’ın (1976) Aktepe höyüğünde yaptıkları yüzey araştırmalarıyla yerleşmenin ilk tunç çağ, demir çağ, hellenistik, roma, bizans dönemlerini kapsadığı saptandı.
🌘 🚀

Benzer Konular

11 Eylül 2008 / Bia Taslak Konular
8 Ocak 2007 / MaKaLeLe Müzik tr
25 Ocak 2012 / ThinkerBeLL Türkiye Coğrafyası
18 Ağustos 2015 / ThinkerBeLL X-Sözlük