Arama

Astronomi (Uzay) Haberleri - Sayfa 32

Güncelleme: 15 Ekim 2018 Gösterim: 201.510 Cevap: 523
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
14 Ocak 2012       Mesaj #311
Avatarı yok
Yasaklı
Amerikalıları Uzaya Tito Göndermiş

Sponsorlu Bağlantılar
Slovenya'da hazırlanan bir belgesele göre, eski Yugoslavya'nın lideri Tito uzay merkezi kurdu ve 1961 yılında Amerikalılar Tito'ya uzay teknolojisinin alımı için 2,5 milyar dolar ödedi. Slovenya'da, 'Houston, we have a problem' (Houston, bir sorun var) adlı belgeselde, uzay merkezi kuran eski Yugoslavya'nın lideri Mareşal Yosip Broz Tito'ya, Amerikalıların 1961 yılında uzay teknolojisinin alımı için 2,5 milyar dolar ödediği iddia ediliyor.

Sloven yapımcı kardeşler Boştyana ve Jige Virca tarafından hazırlanan ve 2013 yılında yayımlanması hedeflenen belgeselin tanıtım fragmanları, "soğuk savaş döneminde uzay yarışının ve Yugoslav uzay programının" en büyük sırlarını konu alıyor.

'İlk Uzay Merkezi Jelyava'daydı'

Konuları zaman zaman komedi tarzında işleyen belgeselde, şaşırtan bilgilere rastlandığına dikkati çekiliyor. Belgeselde, Avrupa'daki ilk uzay merkezinin Tito tarafından Hırvatistan'la Bosna-Hersek arasında kalan askeri hava üssü olan Jelyava'da ''Obje 505'' adıyla inşa edildiği belirtiliyor.

Amerikan Haber Alma Ajansı'nın (CIA) 1960 yılında bu yeri keşfettiği belirtilen belgeselde, ABD'nin 1961'de, uzaya uçuş teknolojisinin alımı için Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'ne 2,5 milyar dolar ödediği iddia ediliyor.

Belgeselde, aynı yıl ABD devlet başkanı John Kennedy'nin ülkesinin uzaya astronot gönderebileceğini açıkladığı görüntülere yer veriliyor.

'Tito'ya Ay Toprağı Getirdiler'

Sloven yapımcılar, belgeselde, eski Yugoslavya topraklarında dünyaya gelen, Avusturya-Macaristan ordusunda havacı yüzbaşı olarak görev yapan ve Viyana'da 1928 yılında ölen Herman Potoçnik'in gerçek tarihsel kişiliğini esas aldıklarına vurgu yapıyor.

Belgeselde, Yüzbaşı Potoçnik'in 1928'de "Uzaya uçma sorunları ve roket motorları" (Das Problem der Befahrung des Weltraums - der Raketen Motor) adıyla kendisi için yazdığı, modül uzay istasyonları ve benzeri konularla işlediği kitabının 1947 yılında Tito'nun yakınında bulunanlarca ele geçirildiği ifade ediliyor.

Tito'nun 1948'de Stalin'le çatışmasından sonra Potoçnik'in açıklanmayan gizli teknik çözümlerine dayanarak gizli uzay programının esasını oluşturduğu ve bu yönde hızlı bir çalışma başlattığı belirtilen belgeselde, Yugoslavya'nın böylece uzay konusunda hızlı bir ilerleme kaydettiği ifade ediliyor.

Belgeselde, Ay'a inen ''Apollo 11'' mürettebatının 1970 yılında Tito'yu da ziyaret ederek, Ay'dan kendisine toprak takdim ettiğine de vurgu yapılıyor.

Uzay Yarışının Tarihi

Uzay yarışı, ABD ve SSCB arasında 1957'den 1975'e kadar rekabet olarak sürdü. Soğuk savaşın bir parçası olan uzay yarışının başlangıcı, II. Dünya Savaşı'ndan kalma roket teknolojisine, savaştan sonra ortaya çıkan uluslararası gerginliğe ve Sovyetlerin 4 Ekim 1957'de ''Sputnik 1'' adlı ilk yapay uyduyu fırlatmasına dayanıyor.

ABD ile SSCB arasında yaşanan uzaya uydu fırlatma yarışında, Rus astronot Yuri Gagarin 12 Nisan 1961'de ''Vostok 1'' aracıyla yaptığı uçuşla Dünya yörüngesine başarıyla ulaşan ilk insan oldu. ABD'nin ise yörüngeye girebilen ilk insanlı uçuşu, 20 Şubat 1962 yılında, John Glenn yönetimindeki Mercury-4 aracı ile gerçekleşti. ABD ile SSCB arasında devam eden uzay yarışında Amerikalı Neil Armstrong ''Apollo 11'' ile yaptığı yolculukta Ay'a ilk ayak basan insan unvanını kazanmıştı.


Kaynak:AA(12 Ocak 2012,12:29)

Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
19 Ocak 2012       Mesaj #312
Avatarı yok
Yasaklı
Mars’tan Kopan Göktaşı Fas’a Düştü!

Sponsorlu Bağlantılar
Bilim adamları Fas’ta bulunan bir uzay taşının meteor sağnağı sırasında Dünya'ya Mars’tan düştüğünü doğruladı. Tarih boyunca sadece beş kez düşerken insanlar tarafından görülen meteorların, Mars’tan geldiği kimyasal olarak doğrulandı. Altı ay önce gökyüzünde ateş topu görülmüş ama meteor parçaları aralık ayının sonuna dek bulunamamıştı. Bunun, Mars’ın yaşam açısından potansiyelini öğrenmeye çalışan bilim adamları için önemli ve bulunmaz bir fırsat olduğu belirtiliyor.

Şimdiye dek ne NASA, ne de Rus uzay araçları Mars’tan parçalar getirmeyi başaramadılar ve bilim adamlarının inceleyebilecekleri tek örnek meteor sağnağında Dünya'ya düşen taşlar. Meteor parçalarının bulunması, bilim adamları ve kolleksiyoncuları heyecanlandırdı, çünkü Dünya'da çok nadir bulunan altından daha nadir olan bu parçalar çok büyük fiyatlara satılabiliyor.Bulunan en büyük kaya parçasının yaklaşık 10 kg ağırlığında olduğu belirtildi.


Kaynak: CNN (18 Ocak 2012,17:58)

Son düzenleyen nötrino; 26 Şubat 2016 20:16
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
22 Ocak 2012       Mesaj #313
Avatarı yok
Yasaklı
ABD, Arızalanarak Düşen Rus Uzay Aracı İle İlgili İddiaları Reddetti

Amerikan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Victoria Nuland, ülkesinin Phobos-Grunt'un başarısız olması için birşey yapmadığını, hatta uzay aracının kurtarılması için Rusya'nın talebine yanıt verdiğini kaydetti.

Nuland, ABD'nin yörüngeden çıkan uzay aracıyla yeniden bağlantı kurulması çabalarına yardım ettiğini, Phobos-Grunt'u kurtarma çabalarının başarısız olmasından sonra da uzay aracının nihai rotasının izlenmesi ve kontrolsüz olarak atmosfere girmesi sırasında da Rusya'ya yardım ettiklerini belirtti.

Rusya'da yayımlanan Kommerstant gazetesi, Rusya Uzay Ajansı'ndan (Roskosmos) adını açıklamadığı bir kaynağa dayandırarak yayımladığı haberde, Rus hükümeti tarafından kurulan soruşturma komisyonunun arıza için birkaç değişik olasılık üzerinde durduğunu belirtmiş, bu olasılıklar arasında ABD'nin Pasifik'teki Marshal Adaları'nda bulunan radar üssündeki güçlü dalgalar yüzünden düşmesi olasılığının da gözardı edilmediğini yazmıştı.

Rusya Savunma Bakanlığı, Phobos-Grunt'un parçalarının Pasifik Okyanusu'nun güneyinde yer alan Wellington Adası'nın bin 250 kilometre batısına düştüğünü bildirmişti.


Kaynak:Margiana(19 Ocak 2012,07:27)
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
25 Ocak 2012       Mesaj #314
Avatarı yok
Yasaklı
Uzay Mekiği Discovery Artık Müzede Sergilenecek

Uzaydaki görevi Ocak 2011'de sona eren Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'ne (NASA) ait Uzay Mekiği Discovery artık müzede sergilenecek.

Smithsonian Enstitüsü'nün ABD'nin Virginia eyaletindeki National Air and Space Museum adlı müzede sergilenecek uzay aracı hakkında açıklamada bulunan Smithsonian Enstitüsü yöneticisi Wayne Clough, Uzay Mekiği Discovery'nin Nisan ayında Boeing 707 tipi bir uçakla Washington Dulles Uluslararası Havaalanına getirileceğini daha sonra da müzenin Virginia eyaletinin kuzeyindeki dev hangarında yerini alacağını belirtti.

Uzay aracının 17 Nisan'da müzenin Virginia eyaletindeki tesisine gelmesinin planlandığını kaydeden Clough, Uzay Mekiği Discovery için müzeye bağlı Udvar-Hazy Merkezi'nde 19 Nisanda resmi bir karşılama töreni yapılacağını kaydetti.

Tüm dünyada 19 müze, 9 araştırma merkezi ve 140'dan fazla kendisiyle bağlantılı müzesi bulunan Smithsonian Enstitüsü dünyanın en büyük müze ve araştırma kompleksi konumunda.

NASA'nın uzay filosunun lideri olan Uzay Mekiği Discovery ilk seferini yaptığı tarih olan 30 Ağustos 1984 yılından, 9 Mart 2011'de Kennedy Uzay Merkezine yaptığı son seferine kadar 27 yılı aşkın bir süre boyunca 39 başarılı uzay görevine imza attı.


Kaynak:AA(24 Ocak 2012,13:36)
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
28 Ocak 2012       Mesaj #315
Avatarı yok
Yasaklı
Liselilerin Lego Adamı Uzayda

Kanada'nın Toronto kentinden iki lise öğrencisi, meteoroloji balonuna bağladıkları lego adamı uzayın sınırına gönderdi ve bunu kameraya çekti.Görüntü, paylaşım sitesi YouTube'de yayımlanmasıyla en çok izlenen videolardan biri haline geldi.

Uzayın sınırında Kanada bayrağı taşıdığı görülen plastik astronotun harika seyahatini, her ikisi de 17 yaşında olan Esad Muhammed ve Mathew Ho planladı ve organize etti.

Kanada basınında yer alan haberlere göre, lego adamın 97 dakikalık macerasını görüntülemek için iki liseli balona bağladıkları kutuya dört kamera ve GPS özellikli bir cep telefonu yerleştirdi.

Gençler, daha sonra Muhammed'in annesinin dikiş makinesinde diktikleri bir paraşütü lego adamın güvenle Dünya'ya inmesi için eklediler.Liseliler, balonu helyumla şişirdikten sonra Toronto'daki bir parktan gökyüzüne saldı.

Lego adamı taşıyan balonun yaklaşık 7 km irtifada cep telefonu menzilinin çıkmasından sonra GPS sinyalinin kesilmesinin ardından gençler eve gidip beklemeye başladılar.

Plastik astronot atmosfere girip de Ho'nun iPad'i bipleyince gençler fırlatma noktasının yaklaşık 120 km uzağında lego adamı buldular.


Kaynak:BBC Türkçe(26 Ocak 2012,20:13)

Son düzenleyen nötrino; 28 Şubat 2016 11:56
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
3 Şubat 2012       Mesaj #316
Avatarı yok
Yasaklı
Dünya Büyük Bir Tehlikeyi Daha Atlattı

Güneş sisteminde bu cisimleri izleyen Minor Planet Center'dan Gareth Williams, 2012 BX34 adı verilen göktaşının, 6 ila 19 metre çapında olduğunu belirtti.Williams, göktaşının Arizona'daki bir teleskop tarafından saptandığını ve bir çarpışmanın az farkla önlendiğini kaydetti.

Williams, göktaşının boyunun küçük olmasından dolayı yeryüzüne çok yakın bir mesafede fark edildiğini, göktaşının Dünya'nın yakınından geçmesinin sürpriz olmasına karşın, bunun tam olarak alışılmadık bir durum olmadığını, geçen sene Ay yörüngesinden geçen yaklaşık 30 cisim gözlendiğini açıkladı.

Amerikan Uzay Ajansı, önceki günlerde Twitter'den ''göktaşının 27 Ocak'ta, yeryüzünün yanından sorunsuz bir şekilde geçeceğini'' açıklamıştı.


Kaynak:Haber365 / Bilim Teknoloji(30 Ocak 2012,09:48)
Son düzenleyen nötrino; 28 Şubat 2016 11:57
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
5 Şubat 2012       Mesaj #317
Avatarı yok
Yasaklı
Güneş Sisteminde Bir İlk

Yaşamın oluşmasını sağlayan elementleri içeren bir madde, galaksinin bilinmeyen bir köşesinden Güneş Sistemi’ne sürüklendi. Bilim dünyasında eşi benzeri olmayan gelişme, galaksinin sırlarının anlaşılmasında uzay bilimcilere yeni ipuçları verecek.

Dünya’nın 332 bin kilometre üzerinde bulunan ve Güneş Sistemi’nin en uç noktalarını inceleyen IBEX (Yıldızlararası Sınır Kâşifi) uydusu, dış galaksilerden Güneş Sistemine giren ve yaşamın oluşması için temel elementleri taşıyan bir madde tespit etti.Maddenin, yıldızlar, gezegenler ve Dünya’daki yaşamın oluşmasını sağlayan oksijen, helyum, hidrojen ve neon elementlerini içerdiği ve evrenin herhangi bir köşesinden gelmiş olabileceği belirtildi.Maddenin içeriğini oluşturan elementlerin, süpernova patlamasıyla yok olan yıldızların galaksinin dört bir yanına saçılmış parçacıkları olduğu ifade edildi. Süpernova patlamasıyla ortaya çıkan madde, yıldızlararası rüzgârlar sayesinde Güneş Sistemi’ne kadar sürüklendi.

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) Güneybatı Araştırma Enstitüsünden David McComas, “Güneş Sistemi’ne yabancı olan yıldızlararası bu maddenin iyi analiz edilebilmesi, galaksinin geri kalanı hakkında yeni bilgiler edinebilmemiz adına büyük önem taşıyor” dedi.

Oksijen Nereye Gitti?

Samanyolu Galaksisi’nin bilinmeyen bir köşesinden gelen madde üzerindeki ilk analiz IBEX uydusu tarafından gerçekleştirildi. Maddenin içeriğindeki elementlerin birbirlerine oranlarını tesbit eden uydu, maddenin içinde her 20 neon atomuna karşılık 74 oksijen atomu bulunduğunu tesbit etti. Normalde, Güneş Sistemi’nde her 20 neon atomuna karşılık 111 oksijen atomu bulunuyor.

Gök bilimciler, bu tesbitle, Güneş Sistemi’ne kıyasla yıldızlararası boşlukta daha az oksijen bulunduğunu tesbit etti. Analizler, gezegenlerin ve gezegenler üzerindeki hayatın oluşmasında çok önemli bir role sahip olan oksijen ve hidrojenin Güneş Sistemi’nde yeterince bulunduğu bir kez daha ortaya koyarken, yıldızlararası boşlukta neden oksijenin az bulunduğu sorusunu da beraberinde getirdi.

Güneş Yer Değiştirdi

Bazı gök bilimciler, Güneş’in uzayda çok az oksijen bulunan bir noktada oluştuğunu, geride kalan milyonlarca yıl içinde bugünkü konumuna geldiğini öne sürüyor. Diğerleri ise yıldızlararası boşluktaki oksijenin buzul kütlelerin veya toz bulutlarının içinde hapsolmuş olabileceğini savunuyor.NASA’nın Goddard Uzay Uçuşu Merkezi’nden Eric Christian, “Güneş Sistemi’nin dışındaki basıncın ve buradan gelen materyallerin incelenmesiyle, içinde bulunduğumuz sistemin büyüklüğünü ve şeklini daha iyi anlayabiliriz” dedi.


Kaynak:Ntvmsnbc(01 Şubat 2012,16:03)
Son düzenleyen nötrino; 28 Şubat 2016 11:59
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
10 Şubat 2012       Mesaj #318
Avatarı yok
Yasaklı
Gökyüzünde Ne Kadar Uydu Var?

Uzayda yaklaşık 2 bin 500 ile 3 bin civarında kullanıma hazır uydu bulunurken, bunun 10 katı kadar da uzay çöplüğü denilen görevi bitmiş uydular, roket parçaları gibi başı boş dolaşan nesne bulunuyor.

Teknoloji geliştikçe, uzaya daha fazla uydu fırlatıldıkça uzay çöplüğü sorunu büyümeye devam edecek.BBC Focus dergisinde yer alan habere göre, şu sıralarda Dünya'nın çevresinde başı boş dönen ve boyutları birkaç santimetreden büyük tahminen 25 bin parça bulunuyor. Amerikan Uzay Gözlem Ağı (Space Surveillance Network- SSN) görevinin bir parçası olarak boyu birkaç santimetreden büyük olan Dünya'ya yakın bir uzaklıkta dönen bu nesneleri takip ediyor.

Soğuk savaş döneminde kurulan Uzay Gözlem Ağı (SSN), bugüne kadar yaklaşık 25 bin cismi takip ediyor. Ellerinde hali hazırda 22 binden fazla nesneden oluşan bir katalog bulunuyor. Bu nesneler arasında birkaç santimetre boyutundaki enkazın en küçük parçasından biri ya da büyük iletişim uyduları ile Uluslararası Uzay İstasyonları yer alıyor.

Yörüngede tahminen 2 bin 500 ile 3 bin arasında kullanıma hazır uydu bulunurken, Uzay Gözlem Ağı küresel bir sensör ve radar istasyonlarıyla dünyayı tehdit edebilecek cisimleri izliyor. Bu cisimlerden herhangi biri diğer uzay gemilerini ya da Dünya'yı tehdit eder gibi görünürse, sistem alarma geçiyor. Aynı zamanda sistem bir objenin atmosfere tekrar ne zaman ve nerede gireceğini tahmin edebiliyor.


Kaynak:Gençbilim/BBC Focus(09 Şubat 2012,11:06)
Son düzenleyen nötrino; 28 Şubat 2016 12:01
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
13 Şubat 2012       Mesaj #319
Avatarı yok
Yasaklı
Uzayda Ameliyat

Popular Science dergisinde yer alan habere göre, Mars'a ve diğer gezegenlere giden astronotların her türlü tıbbi problemine çözüm bulmak için geliştirilen zenginleştirilmiş gerçeklik sistemi sayesinde astronotlar, dünyadaki doktorlar vesilesiyle sağlıklarına kavuşacak.

"Bilgisayar Destekli Tıbbi Teşhis ve Cerrahi Sistemi (CAMDASS)" olarak isimlendirilen sistem, doktorun kullanacağı bir başlık ve üç boyutlu yönlendirme sisteminden meydana geliyor. Şu anda uzay istasyonunda bulunan ultrason cihazı ile birlikte uyumlu olarak çalışabilen sistemin ileride daha da genişletilmesi düşünülüyor.

Uzun süren uzay yolculuklarında, sağlıkla ilgili problem çıktığında müdahale edebilmesi için doktor bulundurulması gerekiyor. Ancak uzaydaki fazladan bir personelin maliyeti oldukça yüksek oluyor. Bu nedenle, sistem uzay istasyonundan stereo görüş sağlayan başlık ve kızılötesi kamera ile takip edilen yönlendirme aleti sayesinde doktorların dünyadan ayrılmadan astronotları tedavi etmesine imkan tanıyacak.

Hastanın vücuduna yerleştirilen kılavuz işaretleri sisteme hasta olan bölgeyi tanıtıyor, daha sonra bu bölge doktorun önündeki mankenin üzerinde belirleniyor. Doktor elindeki aleti hareket ettirdiğinde kaydedilen hareket uzayda bulunan hasta üstünde tekrarlanıyor.

Benzer şekilde, Avrupa Uzay Ajansı'nın geliştirdiği bu cihaz Mars'a gitmeden önce de faydalı olabilir. Gelişmekte olan ülkelerde ya da Antarktika araştırma istasyonu gibi uzak yerlerde teşhislerin kolaylaştırılmasına yardım edebilir.


Kaynak:Gençbilim/Science(11 Şubat 2012,23:14)
Son düzenleyen nötrino; 28 Şubat 2016 12:01
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
14 Şubat 2012       Mesaj #320
Avatarı yok
Yasaklı
Uzayda Karbon Oluşumu Tespit Edildi

10 milyon santigrat derecedeki süpernova bulutunda karbonmonoksit bulundu.Bilim adamı Jeonghee Rho başkanlığındaki ekibin, The Astrophysical Journal Letters'da yayımlanan keşfinin, uzaydaki karbon oluşumuyla ilgili mevcut modeli tartışmaya açması bekleniyor.

Bilim adamları, Akari teleskobuyla 11 bin ışık yılı uzaktaki süpernova patlama bulutu Cas A'yı incelerken, karbonmonoksidin oluşturduğu hava kabarcıklarını gördü.Rho, uzayın sürprizlerle dolu olduğu yorumunu yaptı.

Süpernova patlamaları, uzaydaki ağır kimyasal elementlerin en önemli kaynağı. Karbon, silisyum, demir ve diğer ağır elementler ancak çekirdek füzyonuyla süpernova patlamaları esnasında oluşuyor. Uzayda daha önce de bir karbon ve oksijen atomundan oluşan karbonmonoksit moleküllerine rastlanmıştı. Ancak bunlar soğuk ortamda ve ağırlıklı olarak yıldızlar arasındaki gazın içerisinde bulunuyordu.

Süpernova patlama bulutunun çok sıcak olduğunu belirten bilim adamları, keşfin, karbonmonoksit moleküllerinin süpernova bulutlarında nasıl şekillendiği ve geliştiği yönündeki teorileri gözden geçirmeye iteceğini ifade etti.

Şimdi bilim adamları, "karbonmonoksit molekülleri süpernova patlamasından sonra mı oluştu", "geçen sürede hayatta kalmayı nasıl başardı", "kabarcıklar içinde mi korundu", "yoksa sıcak karbonmonoksit patlama sonrasındaki bulutta değişikliğe mi uğradı" gibi soruların cevaplarını arıyor.


Kaynak:Gençbilim/Haber10(14 Şubat 2012,10:24)
Son düzenleyen nötrino; 28 Şubat 2016 12:02

Benzer Konular

5 Ağustos 2018 / nötrino Uzay Bilimleri
15 Eylül 2011 / nünü Uzay Bilimleri
2 Haziran 2015 / nötrino Uzay Bilimleri
1 Mart 2018 / Misafir Cevaplanmış