Arama

Karanlık Madde - Sayfa 2

Güncelleme: 14 Nisan 2015 Gösterim: 13.495 Cevap: 18
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
15 Şubat 2012       Mesaj #11
Avatarı yok
Yasaklı
Karanlık Madde Her Yerde

Sponsorlu Bağlantılar
Bir grup Japon bilim insanı, evrenin yüzde 83’ünü kapladığına inanılan ve ne tür bir madde olduğu hala anlaşılamayan karanlık maddenin, galaksileri bir örümcek ağı gibi sardığını öne sürdü.


Nagoya Üniversitesi’nden Şogo Masaki ve Tokyo Üniversitesi Evren Fizik ve Matematik Enstitüsü’ndeki meslektaşları, bilgisayar simülasyonları kullanarak 24 milyon galaksi üzerinde inceleme yaptı.

Japon bilim insanları, galaksilerden uzaya yayılan ışığın, Dünya’ya doğru ilerlerken karanlık madde nedeniyle nasıl büküldüğünü inceledi. Böylece, ışınların bükülmesini sağlayan karanlık maddenin nerede olduğu tesbit edildi.

The Astrophysical Journal dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, karanlık maddenin, incelenen her bir galaksiden genişleyerek galaksilerarası uzaya yayıldığı anlaşıldı.

Galaksilerarası Uzay Tanımı Yanlış

Yapılan araştırma, “galaksilerarası uzay” tanımının yanlış bir tanımlama olduğunu öne sürdü. Bunun nedeni, galaksilerin sınırları çok iyi belirlenmiş, aralarında milyarlarca ışık yılı mesafe bulunan bölgelerden oluşmadığının anlaşılması oldu. Tersine, galaksilerin, merkezinde görülebilen madde kümesi bulundurduğu ve karanlık maddenin de bu madde kümesini sardığı anlaşıldı. Ayrıca, karanlık maddenin buluduğu galaksinin dışına çıkarak, neredeyse komşu galaksilere kadar uzandığı ifade edildi.

Japon araştırmacılar, karanlık maddenin, incelenen her galaksinin merkezinden itibaren 100 milyon ışık yılı mesafeye nasıl dağıldığını inceledi. Sonuçta, dağılımın oldukça düzenli, hatta “iyi organize edilmiş” şekilde olduğu görüldü.

Sırrı Hala Çözülemedi

Işıkla etkileşime girmeyen karanlık madde, bu nedenle astronotlar ve teleskoplar tarafından görülemiyor. Karanlık madde, sadece görülebilen madde üzerine uyguladığı yerçekimsel güç sayesinde dolaylı yoldan tesbit edilebiliyor.

Bilim insanları, yerçekimsel etkileşime dayanarak karanlık maddenin evrendeki kütle enerjinin yüzde 22’sini oluşturduğu sonucuna varmıştı. Tesbit edilebilen madde ise evrenin sadece yüzde 4,5’ini kapsıyor.

Dünyanın dört bir yanında karanlık madde üzerinde çok sayıda araştırma yürütülüyor. Bilim insanları, görülemeyen ve elle tutulamayan maddenin WIMP, yani “zayıfça etkileşen dev parçacıklar” içerdiğini düşünüyor. Bu parçacıklar protonlardan kat kat daha ağır olduğu gibi sadece yerçekimi aracılığıyla zayıf nükleer güçle etkileşime giriyor.


Kaynak:Ntvmsnbc/The Astrophysical Journal Dergisi(15 Şubat 2012,11:05)

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 3 Nisan 2016 21:46
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
20 Haziran 2012       Mesaj #12
Avatarı yok
Yasaklı
“Karanlık Enerji” Gizemli Anti Yerçekimsel Güç Gerçekten Var Olabilir mi?

Sponsorlu Bağlantılar
Uzay zaman sürekliliği diye bir şey duydunuz mu hiç? Ya denklemdeki zaman kısmı yok olursa? Yeni kanıtlar gösteriyor ki; bir gün tamamıyla yok olacak. Bu sıra dışı teori bilim adamlarının yıllardır akıllarının durduğu, evrensel gizemi açıklayabilir.

Bilim adamları daha önce uzaklarda patlayan yıldızların yaydıkları ışığı ölçerek, evrenin hızlanarak genişlediğini göstermişlerdi. Ayrıca bilim adamları bu süpernovaların evrenin yaşlandıkça daha hızlı yayıldığını varsaymışlardı. Fizikçiler ayrıca galaksi boyunca anti-yerçekimsel bir kuvvetin uygulandığını ve bu tanımlanamayan kuvvetin “karanlık enerji” olarak adlandırdıkları bir kuvvet olduğunu varsaydılar.

Bask Ülkesi Üniversitesi, Bilbao ve Salamanca Üniversitesi'nden profesör Jose Senovilla, Marc Mars ve Raul Vera tarafından, bu fikirle zamanın kendi kendine milyarlarca yıl içinde ve her şeyin dönmesinin duracağı ileri sürüldü. Bununla beraber, kimse gerçekten karanlık enerjinin gerçekten ne olduğunu veya nereden geldiğini bilmiyor. Profesör Senovilla ve meslektaşları inanılmaz görünen bu fikri öne sürdü. Öne sürdükleri ise, orada karanlık enerji benzerinin olmadığı ve her şeyin geçmişine bakacakları.

Senovilla evrenin genişlemesinin hızlandığını düşünerek hepimizin yanıldığını, gerçekte ise zamanın kendi kendine yavaşladığını öne sürüyor. Günlük seviyede değişimin anlaşılamadığını belirtiyor. Değişimin insan gözüyle son derece yavaş olduğu ve kozmik açıdan eski milyarlarca yıl ötesinden gelen ışığı ölçerek değişimin kolaylıkla gözlenebileceği söyleniyor.

Takımın öne sürdüğü karanlık enerjinin kurgu olmadığını belirten teori, Physical Review dergisinde basıldı. Senovilla, "Evrenin genişlediğini bir illüzyon olarak varsaymıyoruz. Sadece genişleme hızının muhtemelen arttığını söyleyebiliriz" dedi.

Bununla beraber, bu ölçümlerin doğruluğu evren boyunca zamana bağlı olarak değişebilir. Bu yeni teoriye göre eğer zaman yavaşlıyorsa, tek zaman boyutu da zamanla yavaşlayarak yeni bir uzay boyutuna geçer. Bu nedenle uzak mesafelerdeki yıldızlar bizim istediğimiz perspeftikte hızlanıyormuş gibi gözükür.

Senovilla New Scientist dergisine verdiği demeçte şöyle dedi; “Her şey durduğu zaman sanki bir anlık fotoğraf çekilmiş gibi olacak ve o zaman dünya çoktan yok olmuş olacak.” Cambridge Üniversitesi'nden Kozmolojist Gary Gibbons bu iddiaların boş olmadığını Büyük Patlama’yla zamanın bir anda oluştuğu ve tersi bir etkiyle bir anda da yok olabileceğini belirtti.



Kaynak : dailygalaxy / Physical Review (16 Haziran 2012)

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 3 Nisan 2016 21:53
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
21 Haziran 2012       Mesaj #13
Avatarı yok
Yasaklı
Evrenin Karanlık Yanına Teleskop

BBC'nin verdiği bilgiye göre, Avrupa Uzay Ajansı'na (ESA) üye ülkelerin temsilcilerinden oluşan Bilim Programı Komitesi'nin Fransa'nın başkenti Paris'te yaptığı toplantıda, karanlık madde ve karanlık enerjinin doğası ile ilgili ipuçları bulmak için kozmozun derinliklerini araştırması planlanan Öklid Teleskobu ile ilgili anlaşma kabul edildi.

760 milyon dolara mal olması beklenen Öklid Teleskobu'nun 2019'da uzaya fırlatılması planlanıyor.Teleskop, şimdiye kadar uzaya gönderilmiş en büyük optik dijital kameralardan birini taşıyacak. Kamera, Hubble teleskobundaki kameradan 100 kat daha fazla büyütülebilen fotoğraflar gönderecek.

Proje'de ABD'nin de yer alması bekleniyor. ESA, önümüzdeki günlerde Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile bir mutabakat zaptı imzalayacak.Öklid'in yapımı için açılacak ihaleye Avrupa'nın en büyük uzay şirketlerinden Astrium ve Thales Alenia'nın da katılması bekleniyor.

Kaynak: Gençbilim / BBC (20 Haziran 2012,18:17)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 3 Nisan 2016 21:51
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
22 Kasım 2012       Mesaj #14
Avatarı yok
Yasaklı
Altın Madeninde 'Karanlık Madde' Aranacak

ABD'li bilim insanları eski bir altın madeninin derinliklerinde karanlık madde aramaya hazırlanıyorlar.ABD'nin Güney Dakota eyaletindeki eski bir altın madeninin derinliklerinde karanlık maddeyi aramaya hazırlanan bilim insanları, ilk verileri Şubat ayında almaya başlayacaklarını söyledi.Yaklaşık 265 bin litrelik bir su tankı içine yerleştirdikleri dünyanın en hassas karanlık madde dedektörünü yüzeyin 1,6 kilometre derinliklerine gönderen ekip, her şeyin planlandığı gibi gitmesi durumunda evren ve evrenin kökenleri ile ilgili yüzyıllardır merak edilen sorulara yanıt bulabileceklerini ileri sürüyor.California Üniversitesi Fizik Bölümü'nden Prof. Harry Nelson, Büyük Yeraltı Ksenon Deneyi adı verilen projenin yaklaşık 10 milyon dolara mal olacağını söyledi.

Karanlık maddenin varlığı, yerçekimsel gücü nedeniyle sadece teorik olarak biliniyor. Normal madde ve antimaddelerden çok farklı özelliklere sahip karanlık madde, yaydığı kozmik radyasyon nedeniyle yer yüzeyinden tesbit edilemiyor.Evrenin, yüzde 74'ünün insanlık için bir başka büyük gizem olan karanlık enerjiden, yüzde 23'ünün karanlık maddeden ve sadece yüzde 4'ünün de insanoğlunun bildiği tür maddelerden oluştuğu sanılıyor.

Karanlık enerjinin varlığıyla ilgili çalışma, 2011'de Saul Perlmutter, Brian Schmidt ve Adam Riess'a Nobel Ödülü getirmişti.Perlmutter, Schmidt ve Riess, ''Süpernova'' adı verilen yıldız patlamalarını izleyerek, evrenin sürekli genişlediğini keşfetmişti.Dedektörün içinde bulunan hem sıvı hem de gaz haldeki ksenon elementi, tıpkı diyaliz makinesi gibi çalışan bir arıtma sisteminde dolaşarak karanlık maddeyi içine çekecek, içindeki yabancı maddeleri temizledikten sonra dedektörde depolayacak ve insanoğlunun bilinmeze duyduğu merakı gidermek üzere yeryüzüne çıkarılacak.



Kaynak : AA (21 Kasım 2012,12:02)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
4 Nisan 2013       Mesaj #15
Avatarı yok
Yasaklı
Karanlık Maddenin İzi Bulundu

Bilimadamları daha önceden doğrudan hiç gözlemlenemeyen ve evrenin en gizemli temel taşlarından biri olan 'karanlık madde'nin izini bulduklarını açıkladı. Chicago Üniversitesi'nden Michael Turner, bulguyu "cezbedici bir ipucu" olarak nitelendirdi. Bilim adamlarından oluşan uluslararası ekip, Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki 2 milyar dolarlık deneyde, kozmik ışın algılayıcısının, daha önce doğrudan hiç gözlemlenemeyen karanlık maddenin ilk ipucunu bulduğunu açıkladılar.

Ekip, iki yıl önce uzaya gönderilen Alfa Manyetik Spektometresi'nden elde edilen ilk bulguların, yeni bir fizik fenomeninin kanıtını ortaya koyduğunu belirtirken, Avrupa Parçacık Fiziği laboratuvarındaki ekibin Nobel ödüllü lideri Samuel Ting, konuyla ilgili olarak gelecek aylarda daha kesin bulgular elde etmeyi umduğunu söyledi. Chicago Üniversitesi'nde görevli, karanlık madde alanında iyi bir isim olan Michael Turner, "Bu 80 yıllık bir dedektiflik öyküsü ve sona yaklaşıyoruz" diyerek, bulguyu "cezbedici bir ipucu" olarak nitelendirdi.

Sırrı Hala Çözülemedi

Işıkla etkileşime girmeyen karanlık madde, bu nedenle astronotlar ve teleskoplar tarafından görülemiyor. Karanlık madde, sadece görülebilen madde üzerine uyguladığı yerçekimsel güç sayesinde dolaylı yoldan tespit edilebiliyor. Bilim insanları, yerçekimsel etkileşime dayanarak karanlık maddenin evrendeki kütle-enerjinin yüzde 22’sini oluşturduğu sonucuna varmıştı. Tespit edilebilen madde ise evrenin sadece yüzde 4,5’ini kapsıyor.

Dünya'nın dört bir yanında karanlık madde üzerinde çok sayıda araştırma yürütülüyor. Bilim insanları, görülemeyen ve elle tutulamayan maddenin WIMP, yani “zayıfça etkileşen dev parçacıklar” içerdiğini düşünüyor. Bu parçacıklar protonlardan katlarca daha ağır olduğu gibi sadece yerçekimi aracılığıyla zayıf nükleer güçle etkileşime giriyor.


Kaynak: AA (03 Nisan 2013,19:41)


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
18 Nisan 2013       Mesaj #16
Avatarı yok
Yasaklı
‘Karanlık Madde 700 Metre Derinlikte Olabilir'

ABD’li bilim insanları, Minnesota eyaletinde yerin derinliklerinde bulunan bir laboratuvarda Evren’in büyük kısmını kapladığı düşünülen ve kısa bir süre önce Uluslararası Uzay İstasyonu (UUİ) tarafından ilk izleri yakalanan karanlık maddeye ait yeni izler bulduklarını açıkladı.Uzay boşluğunun yüzde 30’unu kapladığına inanılan ancak yapısı hakkında bir bilgi bulunmadığı gibi bugüne kadar kesin olarak tespit edilemeyen karanlık madde, yavaş yavaş yüzünü bilim insanlarına gösteriyor olabilir.

Minnesota’da yeraltında bulunan laboratuvarda karanlık maddenin parçacıklarına rastlamış olabileceklerini açıklayan araştırmacılar, yine de elde edilen sonuçların bir keşif olarak tanımlanması için erken olduğunu belirtti. Araştırma ekibinde yer alan, Texas A&M Üniversitesi’nden Rupak Mahapatra, “Karanlık maddeyi bulduğumuz anlamına gelen bir keşif yapmadık... Şu an sadece başlangıç aşamasındayız... Daha çok dedektör yapmalı ve onları çalıştırmalıyız” dedi.

NBCNews’e konuşan Mahapatra, sonuçların doğrulanması halinde, ‘zayıf etkileşimli büyük parçacık’a (WIMP) ait izleri tespit edeceklerini, böylece Evren’in yüzde 27-29’unu kapladığı düşünülen karanlık maddenin varlığını onaylayabileceklerini belirtti. Karanlık madde, Evren’in yaklaşık yüzde 30’unu oluştururken, karanlık enerji yüzde 68’ini, geride kalan yaklaşık yüzde 5’lik kısım ise etramızda gördüğümüz her yapı ve nesneyi temsil eden normal maddeyi temsil ediyor. Karanlık madde, görünmediği için bilim insanlarınca yerçekimsel gücü aracılığıyla tespit edilmeye çalışılıyor. Karanlık maddeyi tespit etme çalışmaları, 1930’lardan bu yana devam ediyor.

İpuçları Güçleniyor

ABD’nin California Üniversitesi tarafından karanlık maddeyi WIMP formunda tespit etmeye çalışan Cryogenic Karanlık Madde Araştırması (CDMS), 2008 yılında Minnesota’da yerin 713 metre altındaki Soudan madeninde bulunan laboratuvarda üç yüksek enerji olayını tespit etmeyi başardı. Madenin yüzlerce metre derinlikte olmasının sebebi, karanlık madde etkileşimlerini engelleyebilecek kozmik ışınları bloke etmek.

CDMS tarafından yapılan tespit, WIMP’ların tahminen 8.6 milyar elektron volt kütlesinde, yani bir protonun yaklaşık 9 katı büyüklüğünde olduğuna işaret etti. Araştırmacılar, yaptıkları tespitlerin belirme sıklığına bakarak sonuçların gerçek bir bulgu ortaya koyma olasılığını yüzde 99.8 olarak belirtti. Ancak bu çok yüksek bir oran olsa da, bir keşif yapıldığını göstermiyor.

NBCNews’e konuşan Mahapatra, “Eğer bir ilaçsanız ve hastaların yüzde 99.8’ini iyileştiriyorsanız bu başarılıdır ancak yüksek enerjili fizikte aynısı geçerli değil... Yüzde 99.8’lik oran, deneyi birkaç yüz defa gerçekleştirdiğimizde, sadece bir kere hata olacağı anlamına gelir. Ancak bir bu hata oranını milyonda bire indirmek istiyoruz” dedi.

Tesadüf veya Büyük Bir İpucu

Karanlık maddenin izine rastlama sürelerinin yaklaşık 5 yıl sürmesinin nedeninin yüksek kütleli parçacıkları tespit eden germanyum dedektörleri ön plana çıkarmaktan kaynaklandığını söyleyen Mahapatra, daha düşük kütleli parçacıkları tespit eden silikon dedektörlerin elde ettiği verilerin geçmişte iyi değerlendirilmediğini belirtti. Mahapatra, geçmiş yıllarda yapılan karanlık madde deneylerinin daha düşük kütleli parçacık aralığına işaret ettiğini ve bunun beklentileri dışında kaldığı için gözardı edildiğini söyledi. Araştırmacılar, ellerinde önemli bir bilgi bulunduğunu fark edince dört yıldır biriken verileri öne çıkardı.


California Teknoloji Enstitüsü’nden fizikçi Sean Carroll da, ‘henüz bir keşif yapıldığını söylemenin erken olduğunu ancak ağır parçacık yoğunluğunun, karanlık maddenin neden Evren’de bu kadar fazla olduğunu açıklayabileceğini’ belirtti. Carroll, “Her bir normal parçacık için bir tane karanlık parçacık olduğunu söyleyebiliriz” dedi. Bazı teorisyenler, normal madde ile karanlık maddenin kozmik kladogenesis ile ortaya çıktığını düşünüyor. Mahapatra, iki parçacık arasındaki oranın bu hipoteze uyduğuna inanıyor. Mahapatra, “Bu ya bir tesadüf, ya da çok büyük bir ipucu” dedi. Kladogenesis, canlı türünün zaman içinde bölünmesi ve aynı zaman dilimi içinde farklı türler oluşturması düşüncesine dayanıyor. Kladogenesis, 'çatallı evrim' olarak da biliniyor.

Kaynak: Ntvmsnbc / NBCNews (16 Nisan 2013,18:28)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 3 Nisan 2016 21:48
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
3 Kasım 2013       Mesaj #17
Avatarı yok
Yasaklı
Karanlık Madde Yeraltında Bulunamadı

ABD’deki bir altın madeninin derinliklerinde bulunan dünyanın en hassas karanlık madde dedektörü, gerçekleştirdiği ilk deneyde sonuç alamadı. Bilim insanları, arayışın devam edeceğini belirtti. Güney Dakota eyaletindeki bir altın madeninin yaklaşık 1.6 km derinliğinde yer alan Large Underground Xenon (LUX) dedektörü, Evren’in 6’da 5’ini oluşturduğu düşünülen karanlık maddeyi tespit etmek için yapılan ilk deneylerde sonuç alamadı.


265 bin litrelik bir su tankının içinde yer alan ‘Büyük Yeraltı Ksenon Deneyi’, olabildiğince parçacık ve dış etkenlerden arınmış bir ortamda yürütülüyor. 10 milyon doların üzerinde bütçeye sahip olan deneyde, LUX cihazının ilk deneyini tamamladığı ancak karanlık madde izine rastlamadığı belirtildi. Lawrence Berkeley Ulusal Laboratuvarı’nda çalışmalar yapan ve 2011 Nobel Fizik Ödülü’nün sahibi olan Saul Perlmutter, “Evren’in karanlık kısmı, fizikte bugün karşılaştığımız en büyük mücadelelerden biri... Aradığımız şeyi karanlık bölge olarak adlandırıyoruz çünkü Evren’deki enerji ve kütlenin ardında ne var hala bilmiyoruz. LUX’un sunduğu ilk veriler, karanlık bölgenin karanlık maddesini bulmak için harekete geçmemizi gösteriyor” dedi.

Karanlık maddenin, neredeyse Evren’in tümünü kapladığı düşünülse de, ne görmek ne de dokunmak mümkün. Karanlık madde, galaksiler ve yıldızlar üzerindeki yerçekimsel etkisi sayesinde varlığını ortaya koyuyor.

-65 Derecelik Deney

Bilim insanları, yerin derinliklerinde yapılan deneyler sayesinde, karanlık madde dedektörünü ‘zayıf etkileşimli dev parçacıklar’ WIMP) (dışında her parçacıktan izole etmeyi başarıyor. LUX deneyinde yer alan Brown Üniversitesi’nden Rick Gaitskell, “LUX donanımı dünyadaki en sessiz yere kuruldu... Bu sayede tespit edilmesi çok zor olan ve madde ile çok az etkileşime giren WIMP’lerin tespit edilmesi amaçlanıyor” dedi.

Space'in verdiği bilgiye göre, madde ile yerçekimsiz ortamda etkilşime giren WIMP’ler, düşük ve yüksek kütleli olurken, LUX düşük kütleli parçacıkları tespit etmek üzere kuruldu. Üç ay boyunca WIMP tespit etmeye çalışan dedektör, geçmişte yapılan tahminlerin aksine hiçbir ize rastlamadı. LUX ekibi tarafından yapılan açıklamada, “Geçmişte ultra-soğuk silikon dedektörlerde yaşanması muhtemel üç WIMP olayı kaydedildi. Geride kalan 3 ay içinde LUX’ta her 80 dakikada 1 WIMP tespit olasılığı olduğu düşünülüyordu. Ancak hiç sinyal alınmadı” ifadesi kullanıldı.

-65 derece sıcaklıkta, yaklaşık 2 metrelik titanyum tanka doldurulan sıvı ksenon içinde yer alan donanım, kaya bir duvar ve bir su tankıyla örülmüş durumda. Eğer bir WIMP, bir ksenon atomuyla etkileşime geçerse, ışık ve elektron yayıyor. Elektronlar ise etkileşimden daha fazla foton yayıyor. Tankın içindeki çarpışmaları kaydeden dedektör ile fotonların sinyali ve parlaklığı ölçülüyor.


Kaynak: Ntvmsnbc / Space (31 Ekim 2013,15:32)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 3 Nisan 2016 21:47
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
18 Mart 2015       Mesaj #18
Avatarı yok
Yasaklı
Karanlık Madde Süper Devasa Karadeliklerin Büyümesine Kılavuzluk Ediyor

Her devasa galaksinin merkezinde süper büyük bir karadelik bulunur ve galaksi ne kadar güçlüyse karadeliği de o kadar büyüktür. Ama bu ikisi neden birbiriyle bağlantılı? Sonuçta karadelik ev sahibi galaksiden milyonlarca defa daha küçük ve daha az kütleye sahip. Eliptik şekilde dizilmiş yıldızlardan oluşan bir galaksi üzerinde yapılan yeni araştırma, galaksi ve onun karadeliği ile bağlantısı hakkında yeni ip uçları sunuyor. Bulgulara göre karanlık maddenin görünmez eli karadeliğin büyümesine kılavuzluk ediyor.

Araştırmanın lideri Harvard Üniversitesinden Akos Bogdan, "Görünüşe bakılırsa çok farklı boyutlarda olsa bile, galakside bulunan karanlık madde miktarıyla merkezindeki karadeliğin arasında gizemli bir bağlantı var." dedi.Yeni araştırma bu alandaki anlaşmazlıkları işaret etmek için tasarlanmış. Daha önceki gözlemler merkezi karadelik ile eliptik galakside bulunan yıldızların kütlesi arasında bir ilişki olduğunu tespit etmişti. Fakat daha yeni çalışmalar galaksideki karanlık madde ile karadeliğin kütlesi arasında sıkı bağlantı olduğuna işaret ediyor. Fakat hangi ilişkinin ağır bastığı pek belirgin değildi.

İçinde yaşadığımız evrende karanlık madde bildiğimiz normal maddeyi yutacak kadar ortalama 6 da 1 oranda daha fazla. Karanlık maddenin varlığını sadece çekimsel etkisi sayesinde bilebiliyoruz. Galaksileri ve galaksi kümelerini bir arada tutuyor. Her galaksi trilyonlarca güneşin ağırlığında karanlık madde halesiyle çevrilidir.

Karanlık madde halesi ile süper devasa karadelikler arasındaki bağlantıyı araştırmak için Bogdan ile Princeton Üniversitesinden meslektaşı Andy Goulding 3.000'den fazla eliptik galaksiyi inceledi. Yıldızların hareketini galaksinin merkezindeki karadeliğin ağırlığını anlamak için izleme aracı olarak kullandılar. Galaksilerde bulunan sıcak gazların X-ray hesaplamaları galakside bulunan karanlık madde halesinin miktarını bulmalarına yardımcı oldu, galakside ne kadar çok karanlık madde varsa o kadar çok sıcak gaz tutabiliyor.

Ekip galakside bulunan karanlık madde halesiyle merkezindeki karadelik arasında çok belirgin bir ilişki tespit etti. Aynı zamanda bu bağlantı eliptik galaksilerin gelişmesiyle de doğrudan bağlantılı. Bulgulara göre eliptik galaksiler iki galaksinin birleşmesi sonucu oluşuyor, ve birleşen iki galaksinin yıldızlarıyla barındırdığı karanlık madde birbirine karışıyor. Yeni oluşan eliptik galaksideki karanlık madde diğer her şeyden ağır olduğu için galaksiye şekil vererek merkezindeki karadeliğin büyümesine kılavuzluk ediyor.


Kaynak: Sciencedaily (18 Şubat 2015)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
14 Nisan 2015       Mesaj #19
Avatarı yok
Yasaklı
Karanlık Maddenin Haritası Çizildi

karanlik maddenin haritasi cizildids23xe4Q50W6ocKoTOXGrA?width620&ampmodecrop&ampscaleboth&ampv20150414153226989&ampmetarectangle

Bilim adamları, evrenin en büyük gizemlerinden biri kabul eden karanlık maddenin haritasını çıkarmaya başladı.

Gökyüzünün sekizde birinin ayrıntılı haritasını çıkarmayı amaçlayan gök bilimciler, şimdiye kadar yüzde 0,4'lük kısmı haritalamayı başardı.Harita, Şili'deki And Dağları'nda kurulan Cerro Tololo Amerika Gözlemevi'ndeki 570 megapiksel görüntü sağlayan Victor Blanco teleskobundan alınan ilk görüntülerle hazırlandı.

Altı ülkeden 300'den fazla bilim adamından oluşan Karanlık Enerji Uluslararası Araştırma Grubu, elde ettiği verileri, bugün ilerleyen saatlerde yapılacak Amerikan Fizik Derneği'nin yıllık toplantısında sunacak. Araştırma, bilimsel araştırmaların yayınlandığı Arvix internet sitesinde de paylaşılacak.Haritayı çıkarmak için dünyadaki en iyi dijital kameralardan biri kabul edilen Victor Blanco teleskobunu kullanan araştırmacılar, karanlık maddenin konumunu, uzak galaksilerden gelen ışığı kırması sayesinde belirliyor. İki yıl önce başlayan araştırmanın üç yıl daha devam etmesi öngörülüyor.


Manchester Üniversitesi Astrofizik Bölümü'nden Prof. Dr. Sarah Bridle, "Amacımız, görünmez karanlık maddeyi görünür kılmak. Bu, şimdiye kadar evrende karanlık maddenin en ayrıntılı haritası oldu" dedi.Karanlık madde, galaksileri bir arada tutan "görünmez ağ" olarak tanımlanıyor. Bilim adamları, karanlık madde kümelerinin zaman içinde nasıl değiştiğini izleyerek evrenin genişlemesini sağlayan karanlık enerjinin gizemini çözmeyi planlıyor.Evrenin yüzde 68'inin karanlık enerjiden, yüzde 27'sinin karanlık maddeden ve yüzde 5'inin de insanoğlunun bildiği maddelerden oluştuğu sanılıyor.

Kaynak: AA (14 Nisan 2015)

Benzer Konular

16 Aralık 2016 / Bknkral Cevaplanmış
24 Şubat 2016 / Misafir X-Sözlük
19 Eylül 2012 / Jgdsh Genel Mesajlar
2 Mayıs 2010 / Ziyaretçi Cevaplanmış