Arama

Boşanma Nedir?

Güncelleme: 18 Kasım 2016 Gösterim: 16.613 Cevap: 2
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
24 Eylül 2008       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
boşanma
isim

Sponsorlu Bağlantılar

1 . Boşanmak işi:
"Burnundan kanlar boşanmaya başladı."- N. Hikmet.

2 . Eşlerden birinin boşanma ilamı almasıyla evlilik birliğinin son bulması:
"Buna rağmen hiçbir zaman karısından boşanmaya teşebbüs etmedi."- E. Şafak.

Birleşik Sözler

boşanma davası boşanma ilamı


BOŞANMA, evliliğin yasal olarak sona er­mesi demektir. Karşılıklı sevgiye, güvene ve mutluluk beklentisine dayalı olan evlilik iliş­kisinin sona erdiğini belgelediği için acı verici bir olaydır. Ana babanın mutsuzluğundan etkilenen, güven verici aile ortamını yitiren ve ana ile baba arasında bir seçim yapmak zorunda kalan çocuklar için özellikle zordur. Boşanmayla gelen değişiklikler, çoğu zaman çocukların davranış bozuklukları göstermesi­ne neden olur. Dersleri aksar, arkadaşları ile olan ilişkileri etkilenir.

Ne var ki, eşler arasındaki uyumun bozul­duğu, karşılıklı suçlamaların ve saygısız dav­ranışların yer aldığı bir ortamda çocuk mutlu olamayacağı gibi, bu türden etkilerin de davranış bozukluklarına yol açtığı görülmek­tedir. Çocuğa ya da çocuklara gerçekler onların anlayacağı bir biçimde anlatılırsa durumu kabullenmeleri daha kolay olur. Evlilik kadar eski olan boşanma, toplumla­rın tarihsel gelişimine göre değişen özellikler gösterir. Günümüzde hâlâ ilkel bir yaşam süren Pueblo Yerli kabilelerinde kadın koca­sının ayakkabılarını evin eşiğine bıraktığında boşanmış sayılır. Birçok eski toplumda evli­lik erkek çocuk doğarsa kalıcılaşır, kadının kı­sırlığı erkek için haklı bir boşanma nedeni oluştururdu.

Eskiçağın Asur, Babil gibi Mezopotamya toplumlarında boşanma kurallarla düzenle­nirdi. Asur toplumunda, kocanın karısına karşı görevlerini yerine getirmemesi duru­munda kadının boşanma hakkı vardı. Boşa­nan kadın, koca evine getirdiği çeyiz denilen eşyayı geri alabilir ve boşandığı eşinin mirası üstündeki hakları da sürerdi. Tutsak düşmüş bir savaşçının karısı iki yıl bekledikten sonra boşanmış sayılır ve yeniden evlenebilirdi.

İslam hukukunun geçerli olduğu Osmanlı Devleti'nde, boşanma hakkı ilke olarak koca­ya tanınmıştı. Koca karısını tek yanlı olarak boşayabilir, üç kez yinelenen "boş ol" sözle­riyle boşanma kesinlik kazanırdı. Erkek yö­nünden bu kolaylığa karşın, Osmanlı toplu­munda boşanma yaygın değildi. Boşanma, ge­lenekçi bir toplum olan Osmanlılar'da hoş karşılanmazdı.
Hıristiyan dünyasında ise Katolik Kilisesi boşanmaya izin vermez. Bazı Katolik ülkeler­de boşanma bugün bile olanaksızdır. Reform'dan sonra Protestan Kilisesi boşanma­nın hukuk mahkemelerinin ilgi alanına giren "dünyasal bir şey" olduğu görüşünü benimse­di ve boşanmaya karşı çıkmadı.

Günümüzde, Katolik ilkelere sıkıca bağlı olan ve yasaları boşanmaya izin vermeyen İrlanda Cumhuriyeti gibi az sayıda ülke dışın­da, boşanma yasalarla düzenlenmiştir. Bu konuda iki ana eğilim vardır. Kimi ülkeler evlilik birliğinin bozulduğunu ortaya koyan ve yasalarda belirtilen belirli durumlarda boşan­maya izin verir. Boşanma konusunda daha hoşgörülü davranan öteki ülkeler tarafların isteği ile boşanmaya olanak tanır. Birçok Avrupa ülkesi ve sosyalist ülke böyle bir görüşü benimsemiştir. ABD'de boşanma her eyaletin kendi yasalarıyla düzenlenir. Bunla­rın bir bölümü kolayca boşanmaya olanak verirken, ötekiler boşanmak için belirli koşul­ların varlığını gerekli görür.

Türkiye'de, Medeni Kanun'da sayılan bo­şanma nedenlerinden birinin varlığı duru­munda, mahkemeler boşanma kararı verebi­lir. Günümüzde boşanmayı kolaylaştırma yö­nündeki bir eğilim güçlenmektedir. Eşlerin karşılıklı isteği durumunda, yargıçlar kolayca boşanma kararı verebilir.

Son yıllarda boşanma eskiye göre çok fazladır ve her geçen yıl artmaktadır. Örneğin ABD'de her iki evlilikten biri boşanmayla sonuçlanır. Boşanmanın giderek yaygınlaş­masında geleneksel toplumların çözülmesinin yanı sıra, toplumsal yaşamın değişen koşulları etkili olmaktadır. Ekonomik özgürlüğünü ka­zanan, kendi kazancıyla geçinebilen çağdaş kadının mutsuz bir evliliği sürdürmek için artık bir nedeni yoktur. Boşananların çoğu­nun yeniden evlenmesi, günümüz insanının evlilikten çok şey beklediğinin göstergesi ola­rak kabul edilmektedir.

Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica / TDK

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
13 Nisan 2009       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Boşanma Sebepleri

Sponsorlu Bağlantılar
1. Zina
Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.

2. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.

3. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.

4. Terk
Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır. Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilân yoluyla yapılır. Ancak, boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz.

5. Akıl hastalığı
Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hâle gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.

6. Evlilik Birliğinin Sarsılması
Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.

7. Anlaşmalı Boşanma

Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.

Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
SelimeG - avatarı
SelimeG
Kayıtlı Üye
18 Kasım 2016       Mesaj #3
SelimeG - avatarı
Kayıtlı Üye
Boşanma davası açılabilmesi için, boşanmak isteyen eşin haklı bir sebebinin bulunması gereklidir. Boşanma, özel hukuk alanındaki bir çok sözleşmenin aksine fesih ile ortadan kalkmaz. Haklı bir nedene dayanılarak açılmış boşanma davasında mahkeme, bu dayanağın haklı olup olmadığını değerlendirecektir. Eğer mahkeme, haksız bir nedenle boşanma davasının açıldığına kanaat getirirse, davayı reddedecektir. Bu nedenle boşanmak isteyen eşin, halı bir nedene dayanması mecburidir.Boşanma konusunda eşlerin anlaşıp anlaşmadıklarına göre davanın niteliği değişmektedir. Eğer eşler, boşanma ve diğer hususlarda anlaşmaya varmışlarsa anlaşmalı boşanma, aksi halde çekişmeli boşanma davası söz konusu olacaktır. Dikkat edilmesi gereken husus, anlaşmalı boşanma davası için, boşanma konusunda tarafların iradelerinin örtüşmesinin yetmediği, diğer konularda da anlaşmaya varmış olmaları gerekliliğidir.

Boşanma davasının açılabileceği mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri ya da davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.Boşanma davasına dayanak olarak zina ileri sürülüyorsa, boşanma sebebinin öğrenilmesinden itibaren 6 ay ve her halükarda zina eyleminden itibaren 5 yıl içerisinde dava açılmalıdır. Bu süre, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle açılacak dava için de geçerlidir. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle açılacak davalarda süre sınırlaması bulunmamaktadır. Terk nedeniyle dava açılacaksa öncelikle terkten itibaren 4 ayın doldurulmuş olması şarttı aranacaktır. Yapılacak ihtardan sonra geçecek 2 ayın ardından ise dava açılabilecektir. Akıl hastalığı nedeniyle dava açılacaksa, resmi raporun varlığı halinde dava açılabilecektir. Evlilik birliğinin sarsılması dayanağıyla açılacak boşanma davalarında ise belirli özel durumlar hariç, dava her zaman açılabilir.

Anlaşmalı boşanma davasının açılabilmesi için, evlenme tarihinden itibaren en az 1 yılın geçmesi gereklidir.
Boşanma davalarında yetkili mahkeme, Aile Mahkemesidir. Eğer ilgili yargı çevresinde Aile Mahkemesi yoksa, Aile Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi davaya bakacaktır.

Boşanma davası açarken dikkat edilmesi gereken önemli bir husus, boşanma dava dilekçesinin dikkatli, özenli ve hukuki değerlendirmelere uygun bir yapıya sahip olmasıdır. Neredeyse hiçbir boşanma davası, diğerine benzemez. Dolayısıyla hazır dilekçelerle dava açılması, hak kayıplarına sebep olabilir. Zira boşanma davası, salt boşanmadan ibaret değildir.

Benzer Konular

14 Mayıs 2012 / B.L.A.C.K Taslak Konular
5 Kasım 2009 / Misafir Hukuk
23 Ocak 2018 / _KleopatrA_ X-Sözlük
1 Ağustos 2016 / kenan23 Psikoloji ve Psikiyatri