PARMAK
1. insanda elin ve ayağın, tırnaklan taşıyan, boğumlu, serbest ve hareketli uç bölümü: Elin beş parmağına başparmak, işaretparmağı, ortaparmak, yüzûkparmağı ve serçeparmak denir. Kısa, küt parmaklar.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Birtakım istekleri belirtmeye yarayan işaretparmağı: insanları parmağıyla göstermek.
4. Bir parmaklığın çubuklarından her biri.
5. Bir tekerleğin merkezinden çemberine doğru uzanan çubuklardan her biri.
6. Parmak atmak, herhangi bir konuda sorun yaratmak. ll Parmak basmak, bir noktayı vurgulayarak ilgi ve dikkatleri onun üzerine çekmek: Özellikle bu noktaya parmak basmak istiyorum; parmağını mürekkebe batırarak imza yerine bastırmak. ll Parmak bozmak, çocuklar arasında bir anlaşmazlık sonucu dostluğu bozarak küsüşmeye karar vermek. ll Parmak hesabı, parmak usulü, parmakların kullanılmasıyla yapılan hesap hece ölçüsü. ll Parmak ısırmak, çok şaşırmak, şaşakalmak. ll Parmak ısırtmak, bir kimseyi şaşırtmak. ll Parmak kadar, yaşça ve bedence çok küçük çocuklar için hafifseme yollu söylenir: Parmak kadar çocuk bu işlerin üstesinden nasıl gelsirr? ll Parmak kaldı, bir şeyin nerdeyse bitmek üzere olduğunu, az kaldığını belirtmek için söylenir. ll Parmak kaldırmak, bir toplantı ya da toplulukta elini ya da işaret parmağını kaldırarak söz istemek. ll Parmak parmak, parmak biçiminde, parmak gibi ll Parmak tatlısı, biçimi parmağa benzeyen bir tür hamur tatlısı. ll Parmak üzümü, bir tür taneli üzüm. ll Parmak yalamak, bir işten hakkı olmadığı halde çıkar sağlamak. ll Parmağı ağzında kalmak, şaşırmak, şaşakalmak. ll (Bir işte) parmağı olmak, bir işe kanşmak, karışmış olmak: Paranın verilmemesinde karşı tarafın da parmağı var. ll Parmağına dolamak, bir konuyu ya da bir kimseyi her fırsatta ve hemen her yerde eleştirmek. ll (Birini) parmağında oynatmak, bir kimseyi dilediğince yönetmek, ona her istediğini yaptırtmak. ll Parmağını bile kıpırdatmamak, oynatmamak, bir işin yapılması için en ufak bir çaba göstermemek; bir kimsenin yardımına koşmamak. ll Parmağını oynatmak, bir işi kolayca yaptırtabilmek için rüşvet vermek, para harcamak. ll Parmağını yaranın üstüne basmak, ayrıntıları bir yana bırakıp sorunun ya da derdin asıl özünü, nedenlerini göstermek. ll Parmağının ucunda çevirmek, bir işi hiçbir güçlük ve sıkıntı çekmeden, ustalıkla yapabilmek. ll Parmağının ucunu göstermemek, kadın sözkonusuysa, vücudunun hiçbir bölümünü göstermeyecek biçimde örtünmek. ll Parmakla gösterilmek, bir şey oldukça az bulunmak, görülmek: Bu yıl yanm ton üretenler bile parmakla gösteriliyor; herhangi bir niteliğiyle seçkin, ünlü olmak. ll Parmakla sayılmak, çok az sayıda Dulunmak. ll Parmakla saymak, parmaklar aracılığıyla hesaplamak. ll Parmaklarını yemek, bir yemeğin çok lezzetli olduğunu, beğenildiğini belirtmek için kullanılır. ll Baş parmak, BAŞ. ll Bir parmak, koyu sıvılara daldırılıp çıkarıldığında parmağa bulaşan miktar için kullanılır: Bir parmak bal, reçel. ll İşaret parmağı - İŞARET. ll Orta parmak, - ORTA. ll Serçe parmak - SERÇE. ll Yüzük parmağı - YÜZÜK.
—Arabc. Tahta bir tekerlekte, göbeği janta bağlayan parçalardan her biri.
—Balıkç. Sazanbalığının ağırlığı 10 g kadar olan yavrusu
—Ed. Parmak hesabı, hece sayılarının parmakla sayılması nedeniyle hece veznine verilen ad. (Eşanl. VEZNİ SENAN.)
—El sant. Parmak ütüsü, bir tür çiçek ütüsü. (Yapma çiçek yapımında bazı çukur kısımların kenarlarını kıvırmada kullanılır.)
—Eldivc. Parmak arası, eldivenin altı ve üstü arasına, parmak araları kısmına yerleştirilen deri bant,
—Elekt. Üç parmak kuralı, içinden bir akım geçen ve kendine dik bir manyetik indükleme alanı içinde yer alan bir iletkene etkiyen kuvvetin yönünü saptamada kullanılan pratik kural. (Örneğin, sol elin başparmak, işaretparmağı ve ortaparmağı alfabetik sırayla düşünüldüğünde, her birine, aynı sırayla kuvvet, alan ve akım yönleri denk düşürülür. Üç parmak kuralı, Ampöre adamı kuralıyla eşdeğer bir kuraldır. Yine benzer bir kural [Fleming’in üç parmak kuralı], bir manyetik indükleme alanına dik yönde devinen bir iletkende indüklenen elektromotor kuvvetin yönünü verir: sağ elin işaretparmağı alan, başparmağı ise devinim doğrultusuna çevrildiklerinde, ortaparmak elektromotor kuvvetin yönünü gösterir. Üç parmak kuralı, Lenz yasasından türetilmiştir.
—Esk. ölçbil. Eski Mısırlılar, Yunanlılar ve Romalılar’ın kullandıkları 18-19 mm uzunluğundaki uzunluk ölçü birimi.
—Fiz. ted. Parmak masajı, parmak uçlarıyla vurarak yapılan masaj.
—Karş. anat. Dörtayaklı omurgalıların her ayağının ucuoçla yan yana dizili bulunan ve akropodu meydana getiren parçalann her biri.
Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 13 Ağustos 2017 18:40
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!