Arama

Parmak Nedir?

Güncelleme: 13 Ağustos 2017 Gösterim: 4.076 Cevap: 6
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
11 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye

PARMAK

Ad:  parmak.JPG
Gösterim: 400
Boyut:  17.4 KB

1. insanda elin ve ayağın, tırnaklan taşıyan, boğumlu, serbest ve hareketli uç bölümü: Elin beş parmağına başparmak, işaretparmağı, ortaparmak, yüzûkparmağı ve serçeparmak denir. Kısa, küt parmaklar.
Sponsorlu Bağlantılar
2. Özellikle el parmağı: Parmaklannı şıklatmak. Parmağı kapıya sıkışmak.
3. Birtakım istekleri belirtmeye yarayan işaretparmağı: insanları parmağıyla göstermek.
4. Bir parmaklığın çubuklarından her biri.
5. Bir tekerleğin merkezinden çemberine doğru uzanan çubuklardan her biri.
6. Parmak atmak, herhangi bir konuda sorun yaratmak. ll Parmak basmak, bir noktayı vurgulayarak ilgi ve dikkatleri onun üzerine çekmek: Özellikle bu noktaya parmak basmak istiyorum; parmağını mürekkebe batırarak imza yerine bastırmak. ll Parmak bozmak, çocuklar arasında bir anlaşmazlık sonucu dostluğu bozarak küsüşmeye karar vermek. ll Parmak hesabı, parmak usulü, parmakların kullanılmasıyla yapılan hesap hece ölçüsü. ll Parmak ısırmak, çok şaşırmak, şaşakalmak. ll Parmak ısırtmak, bir kimseyi şaşırtmak. ll Parmak kadar, yaşça ve bedence çok küçük çocuklar için hafifseme yollu söylenir: Parmak kadar çocuk bu işlerin üstesinden nasıl gelsirr? ll Parmak kaldı, bir şeyin nerdeyse bitmek üzere olduğunu, az kaldığını belirtmek için söylenir. ll Parmak kaldırmak, bir toplantı ya da toplulukta elini ya da işaret parmağını kaldırarak söz istemek. ll Parmak parmak, parmak biçiminde, parmak gibi ll Parmak tatlısı, biçimi parmağa benzeyen bir tür hamur tatlısı. ll Parmak üzümü, bir tür taneli üzüm. ll Parmak yalamak, bir işten hakkı olmadığı halde çıkar sağlamak. ll Parmağı ağzında kalmak, şaşırmak, şaşakalmak. ll (Bir işte) parmağı olmak, bir işe kanşmak, karışmış olmak: Paranın verilmemesinde karşı tarafın da parmağı var. ll Parmağına dolamak, bir konuyu ya da bir kimseyi her fırsatta ve hemen her yerde eleştirmek. ll (Birini) parmağında oynatmak, bir kimseyi dilediğince yönetmek, ona her istediğini yaptırtmak. ll Parmağını bile kıpırdatmamak, oynatmamak, bir işin yapılması için en ufak bir çaba göstermemek; bir kimsenin yardımına koşmamak. ll Parmağını oynatmak, bir işi kolayca yaptırtabilmek için rüşvet vermek, para harcamak. ll Parmağını yaranın üstüne basmak, ayrıntıları bir yana bırakıp sorunun ya da derdin asıl özünü, nedenlerini göstermek. ll Parmağının ucunda çevirmek, bir işi hiçbir güçlük ve sıkıntı çekmeden, ustalıkla yapabilmek. ll Parmağının ucunu göstermemek, kadın sözkonusuysa, vücudunun hiçbir bölümünü göstermeyecek biçimde örtünmek. ll Parmakla gösterilmek, bir şey oldukça az bulunmak, görülmek: Bu yıl yanm ton üretenler bile parmakla gösteriliyor; herhangi bir niteliğiyle seçkin, ünlü olmak. ll Parmakla sayılmak, çok az sayıda Dulunmak. ll Parmakla saymak, parmaklar aracılığıyla hesaplamak. ll Parmaklarını yemek, bir yemeğin çok lezzetli olduğunu, beğenildiğini belirtmek için kullanılır. ll Baş parmak, BAŞ. ll Bir parmak, koyu sıvılara daldırılıp çıkarıldığında parmağa bulaşan miktar için kullanılır: Bir parmak bal, reçel. ll İşaret parmağı - İŞARET. ll Orta parmak, - ORTA. ll Serçe parmak - SERÇE. ll Yüzük parmağı - YÜZÜK.

—Arabc. Tahta bir tekerlekte, göbeği janta bağlayan parçalardan her biri.

—Balıkç. Sazanbalığının ağırlığı 10 g kadar olan yavrusu

—Ed. Parmak hesabı, hece sayılarının parmakla sayılması nedeniyle hece veznine verilen ad. (Eşanl. VEZNİ SENAN.)

—El sant. Parmak ütüsü, bir tür çiçek ütüsü. (Yapma çiçek yapımında bazı çukur kısımların kenarlarını kıvırmada kullanılır.)

—Eldivc. Parmak arası, eldivenin altı ve üstü arasına, parmak araları kısmına yerleştirilen deri bant,

—Elekt. Üç parmak kuralı, içinden bir akım geçen ve kendine dik bir manyetik indükleme alanı içinde yer alan bir iletkene etkiyen kuvvetin yönünü saptamada kullanılan pratik kural. (Örneğin, sol elin başparmak, işaretparmağı ve ortaparmağı alfabetik sırayla düşünüldüğünde, her birine, aynı sırayla kuvvet, alan ve akım yönleri denk düşürülür. Üç parmak kuralı, Ampöre adamı kuralıyla eşdeğer bir kuraldır. Yine benzer bir kural [Fleming’in üç parmak kuralı], bir manyetik indükleme alanına dik yönde devinen bir iletkende indüklenen elektromotor kuvvetin yönünü verir: sağ elin işaretparmağı alan, başparmağı ise devinim doğrultusuna çevrildiklerinde, ortaparmak elektromotor kuvvetin yönünü gösterir. Üç parmak kuralı, Lenz yasasından türetilmiştir.

—Esk. ölçbil. Eski Mısırlılar, Yunanlılar ve Romalılar’ın kullandıkları 18-19 mm uzunluğundaki uzunluk ölçü birimi.

—Fiz. ted. Parmak masajı, parmak uçlarıyla vurarak yapılan masaj.

—Karş. anat. Dörtayaklı omurgalıların her ayağının ucuoçla yan yana dizili bulunan ve akropodu meydana getiren parçalann her biri.

Kaynak: Büyük Larousse

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 13 Ağustos 2017 18:40
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Ağustos 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
PARMAK
—Kriminol. Parmak izi, parmağın bir zemin (özel olarak hazırlanmış bir kâğıt, ya da yağlı, renkli, yumuşak bir düzey) üzerine basılmasıyla elde edilen iz. (Parmaktaki çizgileri olduğu gibi yansıtır.) ll Parmak izi incelemesi, parmak izleriyle insanların kimliğini saptama yöntemi.
Sponsorlu Bağlantılar

—Mak. san. Bir ucu, çoğu kez destek görevi yapmak üzere, bir başka parçaya değen küçük silindirsel parça

—Marangl. Parmak birleştirme, kısa tahta parçalarını, uzunlukları yönünde özel bıçaklarla freze makinesinde açılan parmak biçiminde dişlerle yapılan birleştirme. (Bu dişler çok küçük ve fazla derin olmadığı zaman bu birleştirme sıçan dişi birleştirme adını alır.)

—Mutf. Parmak tatlısı, bir tür hamur tatlısı. (Hazırlanan hamurdan koparılan küçük parçalara parmak biçimi verilir, yağda kızartıldıktan sonra şerbete atılır.)

—Ölçbil. 25,4 mm'ye eşdeğer ingiliz-amerikan uzunluk ölçüsü birimi. (Anglosakson ülkelerinde bu birime inch adı verilir.)

— Arşının yirmi dörtte biri.

—Tip. Parmakla konuşma, DAKTİLOLOJİ' nin eşanlamlısı.

♦ sıf.
1. Say. sıf. + parmak, belirten sayıdaki parmağın kalınlığıyla hesaplanan yaklaşık ölçü kadar: Eteğini iki parmak kısaltman gerekiyor. Kurşun başının bir parmak üstünden geçti. Üç parmak kalınlığında bir kemer. Üç parmak kalınlığında bir kemer.
2. Bir parmak, koyu sıvılara batırılan parmağa bulaşan miktarı anlatır

—Mutf. Parmak patates, parmak biçiminde doğranıp kızartılmış patates. ll Parmak patates keseceği, kızaracak patatesleri, aynı boyutlarda kesmeye yarayan mekanik ya da elektrikli aygıt.

—ANSİKL. Anat ve Patol. Parmakların dibi, karşılarına denk gelen tarak kemikleriyle eklemlenir, serbest ve değirmi olan uçlarının alt yüzü çok duyarlı bir deri ile, üst yüzü tırnak denen boynuzsu bir lamla son bulur.

Her elde, beş parmak vardır: başparmak, işaretparmağı, ortaparmak, yüzük- parmağı, serçeparmak. Parmakların en güçlüsü başparmak, en uzunu ortaparmak, en incesi serçeparmaktıc Her parmakta üç boğum ve bunlann arasında da birbirine ekli üç kemik bulunur. Birinci kemik de kendi karşısındaki tarak kemiği ile eklemlenir. Başparmakta üç değil, iki kemik vardır.
Elde, parmakların sırtında gerici (ekstensor) bir kiriş, ön yüzünde biri derinde, öbürü yüzeyde iki bükücü (fleksor) kiriş bulunur. Kemikler arası kaslar ile solu-cansı kaslar parmaklann birbirine yaklaşmasını ve uzaklaşmasını sağlar.

Bunlardan başka, birinci tarak temiği ile başparmak üzerine uzaklaştırıcı kasların ve başparmağın yaklaştırıcı ve karşılaştırıcı kaslarının kirişleri yapışır; bu kaslar başparmağın öteki parmaklara göre çok karmaşık hareketler yapabilmesini sağlar; özellikle öteki parmaklarla karşılaşmanın elin işlevi bakımından rolü büyüktür. Parmakların atardamarları, elin çeşitli atardamar kemerlerinden gelir. Lenf damarları koltukaltı lenf bezlerinde son bulur. Duyu sinirleri orta, dirsek ve kol sinirlerinden gelir.

Parmaklarda çok parmaklılık ve yapışık parmaklılık gibi sayı ve biçim anomalileri görülebilir. Parmak yaraları, bir kirişin, özellikle fleksor kirişlerin ve bir yan sinir dalının kesilmemesi için derinlemesine ve iyice muayene edilmelidir. Bir şeyin batması ya da yaranın mikrop kapması yüzünden parmaklarda enfeksiyonlara sık rastlanır; antibiyotiklerle yapılan tedavi apse oluşumuna (parmaklarda bunlara dolama denir) doğru ilerlemeyi önleyebilir. Parmaklarda burkulmalar, çıkıklar nadir olmamakla beraber genellikle tehlike yaratmaz. Kırıkların tedavisi bazen zor olabilir. Yaylı parmak denen sakatlığın karakteristik belirtisi bükülme sırasında hareketin duraklaması, ve bunun arkasından hareketi tamamlayan ani bir sıçrayışın gelmesidir; nedeni fleksor kirişlerin kılıfları içinde bir düğümcüğün belirmesidir; tedavisi cerrahidir. Karıncalanma ve rahatsız edici bir uyuşuklukla beliren ölü parmak sendromu, vazomotör bir bozukluktan ileri gelir ve Raynaud hastalığı ile hipertansiyon hallerinde görülür.

—Karş. anat. Ön ve arka ayaklarda bulunan parmaklar, bazipot iskeletin akropod denilen kısmına bağlı kiridyum üyenin en uç kısımlarıdır. Her parmak, sayıları 2 ile 5 arasında değişen ve bir parmak kemiği dizi formülü düzenlemeye elverişli olan, birbiriyle eklemli iskelet parçalarından oluşur. ilkel sürüngenlerin ön ayaklarının 2 -3-4-5-3 olan parmak kemiği formülü yavaş yavaş basitleşmiş ve memelilerin 2-3 -3-3-3 formülüne dönüşmüştür. Parmaklar ayakta ön kenardan başlayarak arkaya doğru (insanda içten dışa) romen rakamlarıyla numaralandırılır. I rakamlı parmak her iki ayakta ya da el ve ayakta başparmak adını taşır.

Kiridyumlu omurgalılann üyeleri çoğunlukla 5 parmaklıdır, ama ichtyosauria'da (ikinci Zaman fosil deniz sürüngenleri) olduğu gibi fazla parmaklı, örneğin bir yüzgeç halinde birleşmiş 8-9 parmaklı üyeleri olanlar da vardır. 8u fazladan parmakların izlerine, iskelet parçası olarak hem I. parmağın önünde (filde olduğu gibi başparmağın önünde) hem V. parmağın sonunda rastlanabilir.

Pterozorlarda (ikinci Zaman fosil sürüngenleri) I. parmak ve yarasalarda 5 parmağın hepsi, kanat görevi yapan deri kıvrımı patagyumu taşıyabilmek için uzamış haldedir Suda yaşayan sürüngenlerde ve memelilerde, üyelerin yüzgece dönüşmesi parmakların kıkırdak köprülerle birleşmesinden başka, ya parmak kemiklerinin uzamasına (pleziyozorlar) ya da sayılarının artmasına (ichtyosauria, balinalar) neden olabilir.
Parmaklar, tırnak, cırnak, toynak ve bazı türlerde vantuz adı verilen boynuzsu özel fanerler taşır. Etçiller gibi yürürken ayaklarını yere basanlara digitigrad denir. (EL, AYAK.)

—Kriminol. Daktiloskopi de denen parmak izi incelemesi, antropometride en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Bu yöntem, insanın yaşı ne olursa olsun, parmak izinin ve avuç içi (el ayası) izlerinin değişmediği gerçeğine dayanır. Mum ya da benzeri yumuşak bir yüzey üzerinde ya da mobilya, cam vb. üzerindeki başparmak izi, buraya dokunan eli kesin bir biçimde saptar. Bertillon'un, İngiliz Galton'dan aldığı bu yöntem,-antropometrik kimlik saptamada önemli bir yer tutar. Bu teknik, suç mahallinde alınan parmak izlerinin antropometrik fişlerle karşılaştırılması biçiminde, günümüzün tüm polis örgütünde geniş bir uygulama alanı bulmaktadır.

—Ölçbil. 2,83 cm gelen parmak, başparmağın ilk boğumunun uzunluğu kadardır. Şeriatta uzunluk sorunlarının 6, 12 ve 24 oranlarına göre hesaplanması, bu nedenle arşın'ın (çarşı arşını: 680 mm) 24'e bölünmesi sonucu bu ölçü birimi ortaya çıktı. Öteki birçok İslam ülkesiyle birlikte Osmanlılar'da boğum denilen ölçü birimi de kullanıldı. 1585'ten sonra artık kullanılmayan boğum, işaretparmağının tırnak doğrultusundaki kalınlığı kadardı ve bir boğum iki buçuk parmak uzunluğunda kabul edilirdi; Türkiye'de metre sistemi uygulanmaya başlayıncaya kadar (26 mart 1931) ayak ya da kadem denilen ölçünün birimlerinden biri olarak kullanıldı. 12 parmak 1 ayak-uzunluğuna ve hat denilen ölçü biriminin de on ikide birine eşitti.
Parmak çocuk (7e Petit Poucet), Charles Perrault'nun Histoires ou contes du temps passö (1697) adlı yapıtında yer alan masalı.
Kaynak: Büyük Larousse

Son düzenleyen Safi; 13 Ağustos 2017 18:38
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
7 Haziran 2012       Mesaj #3
buz perisi - avatarı
VIP Lethe

Parmak Adam


  • Çok kısa boylu kimse:
“Tam bu sırada onun yanındaki delikte bir parmak adam daha belirdi.” -N. Hikmet.

Parmak Alfabesi


  • İşitme engelliler için parmaklar kullanılarak oluşturulan alfabe.

Parmak Hesabı


1. Parmaklar kullanılarak yapılan hesap.
2. ed. Hece ölçüsü:
“Öyle bir şey ki ne Acem aruzu ne de parmak hesabı.” -Ö. Seyfettin.

Parmak Parmak


1.sf. Parmak biçiminde: Duvarda parmak parmak yağ lekeleri var.
2. zf. Parmaklayarak:
“Sen şeker ol ben kaymak / haydi yiyelim parmak parmak” -Halk türküsü.

Parmak Üzümü


a. Taneleri uzun olan bir üzüm türü.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 13 Ağustos 2017 18:25
In science we trust.
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
7 Haziran 2012       Mesaj #4
buz perisi - avatarı
VIP Lethe

Badem Parmak


  • Başparmak.

Küçük Parmak


  • Serçe parmak.

Orta Parmak


  • El parmaklarının sağdan ve soldan üçüncü olanı.

Serçe Parmak


  • Beş parmağın en küçüğü, küçük parmak:
“Aynaya bakıyor, gözlerinin altındaki şişkinliklere serçe parmağıyla dokunuyor.” -R. E. Ünaydın.
Son düzenleyen Safi; 13 Ağustos 2017 18:24
In science we trust.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
28 Kasım 2015       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Parmak
-ğı
isim, anatomi
1 . İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan, boğumlu, oynak, uzunca organların her biri:
"Parmaklarımızla masanın tahtasında tempo tutuyoruz."- A. Ağaoğlu.
2 . (sıfat) Eni bu organ kadar olan:
"Değneği iki parmak kısaltmalı."- .
3 . (sıfat) Koyu sıvılara daldırıp çıkarıldığında bu organa bulaşan miktar kadar olan:
"Bir parmak bal."- .
4 . Bir tekerleğin merkezinden çemberine kadar uzanan çubukların her biri.
5 . (matematik) İnç.
6 . (mecaz) Bir işe karışmış olma ilgisi:
"Bu işte onun parmağı var."- .
7 . (eskimiş) Arşının yirmi dörtte biri.

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
  • (birinin) parmağı ağzında kalmak
  • parmağına dolamak
  • (birini) parmağında oynatmak
  • (birinin) parmağını aramak
  • parmağını bile kıpırdatmamak (veya oynatmamak)
  • parmağının ucuyla (veya ucunda) çevirmek
  • parmağını yaranın üzerine basmak
  • (bir işte) parmağı olmak
  • parmak atmak
  • (bir yere) parmak basmak
  • parmak bozmak
  • parmak ısırmak
  • parmak kadar
  • parmak kaldı
  • parmak kaldırmak
  • parmakla gösterilmek
  • parmaklarını (birlikte) yemek
  • parmakla sayılmak
Birleşik Sözler
  • parmak adam
  • parmak alfabesi
  • parmak hesabı
  • parmak izi
  • parmak parmak
  • parmak tatlısı
  • parmak üzümü
  • adsız parmak
  • altıparmak
  • badem parmak
  • başparmak
  • beşparmak
  • bir parmak
  • küçük parmak
  • orta parmak
  • serçe parmak
  • gelinparmağı
  • gösterme parmağı
  • hanımparmağı
  • işaret parmağı
  • salavat parmağı
  • şehadet parmağı
  • vezirparmağı
  • yüzük parmağı
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 13 Ağustos 2017 18:41
perlina - avatarı
perlina
Ziyaretçi
12 Ağustos 2017       Mesaj #6
perlina - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  parmak.gif
Gösterim: 3864
Boyut:  3.23 MB
-

Parmak


Karada yaşayan omurgalılarda el ve ayakların ucunda yer alan oluşumların ortak adı.

Parmakların ucu genellikle tırnak ya da toynak gibi keratinli yapılarla korunur; bu yapılar el ya da ayağı kullanma becerisine de katkıda bulunur. Parmaklar, el ayası ya da ayak tabanı aşağıya bakarken içte kalan başparmaktan başlayarak birden beşe kadar sayılarla adlandırılır.

Türlerin çoğunda parmak sayısı evrim süreci boyunca azalmıştır. Her ayakta dört parmağı olan amfibyumlarda başparmak, kuşlarda ise beşinci parmak körelerek kaybolmuştur. Sürüngenlerde genellikle beş parmak vardır. Soyu tükenmiş bazı dinozor türlerinde parmak sayısı bundan çok daha fazlaydı. Kuşlarda kanattaki parmak kemiklerinin çoğu körelmiş, geriye kalanlar genellikle uçuş sırasında destek olacak biçimde uzamıştır. Memelilerde parmak sayısı türden türe büyük ölçüde değişir. Primatlar ve rakun gibi beş parmağı olanlarda başparmakta iki, öbür parmaklarda üç parmak kemiği bulunur. Sığır ve öbür çift toynaklılarda yalnız üçüncü ve dördüncü parmaklar varlıklarını sürdürür.

Denizde yaşayan memelilerde yüzgeçteki parmak kemiği sayısı çok fazla olabilir. Yarasalarda başparmak dışındaki parmaklarda parmak kemikleri ve öbür kol kemikleri kas yapısı gelişmiş bir kanadın iskeletini oluşturacak biçimde uzamıştır. Başparmak kısa ve öbürlerinden bağımsızdır; ucundan, kıvrılarak uzayan bir tırnak çıkar.

Primatlarda beş parmak bulunur; çoğunda tırnak parmak ucundan çıkmaz ve parmak ucunu üstten örter. Bu parmaklar bağımsız ye ince hareket yapabilme özelliğini taşır. İnsanda kısa, görece hareketsiz ve iş yapma becerisinden yoksun olan ayak parmakları iki ayak üstünde yürümeye uyarlanmıştır.

-

Parmak


Özellikle kumaş ölçümünde kullanılan ve vs yardaya ya da 4V2 inçe (11,4 cm) eşit olan uzunluk birimi.

Bu birim Eski Roma temel uzunluk birimlerinin en küçüğü olan digitus'tan türemiştir. İngiliz ölçü birimi tırnak da digitus’tan gelir; bu birim 3/4 inçe ya da Vi6 ayağa (foot) eşitti; tırnak Vıe yardaya, yani 2 VA inçe eşit olarak da kabul ediliyordu. Bir tırnak, yarım parmak (orta parmağın ucundan ikinci boğumun ortasına kadar) olarak da tanımlanmıştır; böylece iki tırnak, bir parmağa (parmağın ucundan oynak yerine kadar) eşit oluyordu.

Leonardo da Vinci de parmak birimini kullanmıştı, ama onun kullandığı birim parmağın enine eşitti (0,75 inç). Da Vinci’nin kullandığı parmak biriminin dört katı bir avuca (palm), altı avuç ise bir cubife eşitti.

Günlük dilde “parmak”, kadehe konacak içki miktarı ölçüsü olarak kullanılır; örneğin “üç parmak içki” üç parmak eni kadar bir yüksekliği ifade eder.

Kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
13 Ağustos 2017       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM
parmak ingilizcesi
1. finger.
2. toe.
3. spoke (of a wheel).
4. bar, rail (in a railing or grill); baluster.
5. inch (2.5 centimeters).
6. finger (measure used to determine the amount of liquid in a glass).
7. the amount of material that will stick to a finger: bir parmak bal a taste of honey.
8. the length of a finger (used in making rough measurements).
–ı ağzında kalmak to be greatly astonished, be open-mouthed with amazement; to marvel at something wonderful.
– atmak to make trouble, stir up a stink.

– basmak
1. /a/ to draw attention to (a point).
2. to put one´s thumbprint on (a document) (in lieu of a signature).

–ımı basarım. colloq. You mark my words!
–ını bile oynatamamak/kıpırdatamamak not to be able to move a muscle (owing to fatigue).
–ını bile oynatmamak/kıpırdatmamak not to lift so much as a finger (to help).
– bozmak (for children) to be on the outs with each other.
–ına dolamak/sarmak /ı/ to get (something) on the brain.

–la gösterilmek
1. to be a person of distinction, be famous.
2. to be small in number, be so few one can count them on the fingers of one hand (as it were).

– hesabı
1. (doing arithmetic by) counting on one´s fingers.
2. metrical system based on a count of syllables.

– ısırmak to be greatly astonished, be open-mouthed with amazement; to marvel at something wonderful.
– ısırtmak /a/ to leave (someone) open-mouthed with astonishment; to cause (someone) to marvel.
– izi fingerprint, dactylogram.
– kadar small, mere slip of a (child).
– kaldı almost, very nearly.

– kaldırmak
1. to raise one´s hand (with only the index finger extended) (done as a means of asking permission to speak).
2. to vote in favor of a motion.

– kapı
1. gate made of vertical bars.
2. hinged window grate.

–ı olmak /da/ to have a finger in (something), have something to do with (something).
–ında oynatmak /ı/ to twist (someone) around one´s little finger, dominate (someone) completely.
–ını oynatmak to give a bribe, grease someone´s palm.
– parmak finger-shaped, fingerlike.
–la sayılmak to be so few one can count them on the fingers of one hand (so to speak).
–ını sokmak /a/ to interfere in, meddle in (something); to stick one´s oar in.
– tatlısıa sweet, finger-shaped pastry.
–ının ucunda/ucuyla çevirmek /ı/ to do (something) easily and skillfully.
–ının ucunu göstermemek (for a woman) to cover herself so that a man may see no part of her body whatsoever.
– usulü metrical system based on a count of syllables.
– üzümü a grape whose fruit is somewhat elongated.
–ını yaranın üzerine basmak to put one´s finger on the real problem.
–larını (birlikte) yemek to find a food very much to one´s liking, relish every mouthful of a food.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM