Arama

Mahsus Nedir?

Güncelleme: 3 Ocak 2016 Gösterim: 13.041 Cevap: 1
MaRCeLLCaT - avatarı
MaRCeLLCaT
Ziyaretçi
26 Aralık 2007       Mesaj #1
MaRCeLLCaT - avatarı
Ziyaretçi
mahsus (I)
sıfat (mahsu:su) Arapça ma¬¹°¹

Sponsorlu Bağlantılar
1 . Özgü:
"Her sanata mahsus aletler vardır. Bize de böyle bir şeyler lazım..."- H. R. Gürpınar.

2 . Biri veya bir şey için ayrılmış, münhasır:
"Vatan bizim kılıcımızın ekmeğidir. Daima kendimize mahsus, kendimize münhasır biliriz."- N. Kemal.

3 . Özel:
"Kayseri'nin sayın valisine mahsus selam ederim."- B. R. Eyuboğlu.

4 . zarf Özellikle:
"Buraya, mahsus bunun için geldim."- .

5 . zarf Bilerek, isteyerek, kasten:
"... kapıyı mahsus açık bırakmıştı."- A. İlhan.

6 . zarf Şaka olarak, şakadan:
"Mahsus söylüyor, inanmayın."- .



mahsus (II)
sıfat, eskimiş (mahsu:su) Arapça ma§s°s

1 . Duyulan, anlaşılan, hissedilen.

2 . Belli, ortada, aşikâr.
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
3 Ocak 2016       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
MAHSUS sıt. (ar. husus'tan mahsus).
1. Bir kimseye, bir şeye, bir yere mahsus, yalnızca o kimseye, o şeye, o yere özgü olan şey için kullanılır: Düşünmek insanlara mahsustur. Bir ülkeye mahsus özellikleri bilmek. Doğu'ya mahsus gelenekler.
Sponsorlu Bağlantılar
2. Bir kimseye, bir şeye mahsus, o kimse, o şey için ayrılmış, onun kullanımına sunulmuş bir şey, bir yer için kullanılır: Bahçenin bu bölümü aileye mahsustur. Özel otolara mahsus bir park yeri.

—Nümism. Mahsus vezin, OsmanlI döneminde 1697'de alınan bir kararla, ayarı bozuk sikkelere verilen ad.

♦ be.
1. Özellikle, bilhassa: Buraya mahsus bu iş için geldim ama, umduğumu bulamadım.
2. Bilerek, isteyerek: Işığı mahsus açık bıraktım.
3. Şaka olsun diye: Mahsus söyledim, sen de ciddiye alıyorsun.

MAHSUS
sıt. (ar. hiss'ten mahsus). Esk.
1. Hissedilen, algılanan.
2. Açık, belli.

Kaynak: Büyük Larousse


Benzer Konular

25 Şubat 2010 / _KleopatrA_ X-Sözlük
4 Ocak 2010 / _KleopatrA_ X-Sözlük