Zürafa, tavşan ve tavuk, Tanrı'nın huzuruna çıkmışlar.
Zürafa başlamış:
- Tanrım benim boynum çok uzun, eğilemiyorum, demiş.
Tanrı zürafayı;
- Ama en güzel ve taze taprakları sen yiyorsun, diye yanıtlamış.
Tavşan almış sözü:
- Arka ayaklarım çok uzun düz duramıyorum.
Tanrı cevaplamış tavşanı:
- Ama hızlı koşuyor, tilkiye yakalanmıyor ve hayatta kalıyorsun.
Sıra gelmiş tavuğa:
- Bak Tanrım, demiş. Anlaşma, pazarlık yok. Ya bu yumurta küçülecek, ya da çıktığı yer büyüyecek!