Arama

Kutsal Kitaplar - Tevrat

Güncelleme: 21 Aralık 2016 Gösterim: 72.790 Cevap: 9
Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
5 Mart 2008       Mesaj #1
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam

Tevrat

Ad:  Tevrat.JPG
Gösterim: 6578
Boyut:  17.6 KB

Yahudiliğin kutsal kitabı
Sponsorlu Bağlantılar

Hıristiyanlığın kutsal kitabı Kitabı Mukaddes’in Protestanların kanonik saydığı Eski Ahit bölümüyle çakışır. İslam inancına göre Tevrat Hz. Musa’ya vahyedilmiş, ama özgün metni korunamadığı için günümüze ulaşamamıştır. İki bin yılı aşkın süredir Yahudiliğin kutsal saydığı bugünkü Tevrat, Tanrı vahyi olmayan, çok büyük bölümüyle insanlarca kaleme alınmış bir metinler toplamıdır.

Yahudiler ve Hıristiyanlar da Tevrat’ın Hz. Musa ve sonraki peygamberlerce kaleme alındığını kabul etmekle birlikte, özellikle Tutucu ve Gelenekçi Yahudiler ile bazı Protestanlar tümünün ya da en azından ilk beş kitabından oluşan ve Musa’nın Beş kitabı olarak da bilinen Tora’nın her sözcüğünün Tanrı vahyiyle yazıldığına inanırlar. Buna karşılık tarih ve metin araştırmaları Tevrat’ta yer alan en eski metinlerin İÖ 13. yüzyılda biçimlendiğini, bunların ve sonraki metinlerin bir araya getirilerek yazıya aktarılmasının yüzyıllar boyunca sürdüğünü, Tora’nın son biçimini İÖ 5. yüzyılda aldığını, son metinlerin de İÖ 2. yüzyılın sonunda oluştuğunu göstermektedir. Bu metinlerin Tann sözü sayılarak kanonik kabul edilmesi süreci İÖ 621’de Kudüs Tapınağı’nda Tesniye yasalarının bulunmasıyla başlamış, son olarak İS 70’te Kudüs’ün batısındaki Yavne kentinde toplanan hahamlar bugünkü Tevrat metnini bağlayıcı ilan etmişlerdir.

Tevrat’ın geleneksel İbranice metniyse (Masora [İbranice masoreth: “gelenek”] metni) İS 6-10. yüzyıllar arasında Babil ve Filistin’deki Talmud akademilerinde sürdürülen araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştır. Tevrat’ın özgün İbranice metniyle çakıştığı öne sürülen bu metinde her sözcüğün doğru okunuşu ile vurgularını ve duraklamaları belirten özel işaretler kullanılmıştır. Eski metinlerde ünlü harfler bulunmadığı için ayrıca bu sesleri belirten işaretlere yer verilmiştir. Masora metninin, 15. yüzyılda yapılan ilk baskısına değin yazmalar biçiminde büyük ölçüde değişmeden aktarıldığı anlaşılmaktadır. Tanrı vahyinin özünü içerdiğine inanılan Tora’nın parşömen rulolar üstündeki yazmaları bütün sinagoglarda kutsal sandığın içinde saklanır.

Tevrat üç ana bölümden oluşur: Birinci bölüm Tora’nın içerdiği kitaplar Tekvin, Çıkış, Levililer, Sayılar ve Tesniye’dir. İkinci bölüm Neviim İlk Peygamberler ve Son Peygamberler olmak üzere ikiye ayrılır. İlk Peygamberler Yeşu, Hakimler, Samuel ve Krallar kitaplannı içerir. Son Peygamberleri oluşturan kitaplar ise İşaya, Yeremya, Hezekiel ve On İki Peygamberidir. Üçüncü bölüm Ketuvim’de ise Mezmur- lar, Süleyman’ın Meselleri, Eyub, Neşideler Neşidesi, Rut, Yeremya’nm Mersiyeleri, Vaiz, Ester, Daniel, Ezra Nehemya ve Tarihler kitaplan yer alır. Kitabı Mukaddes’in Eski Ahit bölümünde Samuel, Krallar ve Tarihler ikişer kitap, Ezra-Nehemya ise iki ayrı kitap biçiminde düzenlenmiş, On İki Peygamber ise her peygamberin adını taşıyan 12 ayn kitap olarak sıralanmıştır.

Kuran’da Tevrat’ın Hz. Musa’ya vahyedildiğini bildiren pek çok âyetin yanı sıra bazı âyetlerde (Enbiya 48, Furkan 35, Saffât 117-118) Hz. Musa’yla birlikte kardeşi Harun da anılır. Bir âyette (Maide 44) Hz. Musa’dan sonra Tanrı vahyine “teslim olmuş peygamberlerin, bilgin yöneticilerin (rahbaniyun) ve yüksek bilginlerin (ahbar), Allah’ın kitabını korumakla görevli kılındıkları ve onun üzerine şahit oldukları için, Yahudilere onunla hükmettikleri” bildirilir. Tevrat’ın daha sonra Yahudilerce tahrif edilmesi ise pek çok âyetin konusunu oluşturur. Bu âyetlerde Yahudilerin Allah’ın sözünü “bile bile değiştirdikleri”, “kitabı kendi elleriyle yazdıkları” (Bakara 75, 79), “Allah katından olmayan bir kitabı öyleymiş gibi okudukları” (Âl-i İmran 78), sözcükleri “konuldukları yerlerden” saptırdıkları (Nisa 46, Maide 13, 41) bildirilir.

İslam tarihçileri Hz. Süleyman’dan (İÖ 10. yy) sonra İsrailoğullannın başına geçen hükümdarların Hz. Musa’ya bildirilen dinin dışına çıktığı, savaşlar, Asur boyunduruğu ve sürgünler sırasında Tevrat’ın özgün yazılı nüshalarının yitirildiği kabullerinden yola çıkarlar. Bu tarihçiler de “Hz. Musa dinine dönmüş hükümdarlardan biri” (tarihsel verilere göre Yoşiya) döneminde İÖ 621’de Kudüs’te özgün Tevrat olduğu öne sürülen bir metnin bulunduğunu belirtirler, ama bunun gerçekte Azra (Ezra) adlı bir kâhin tarafından yazıldığını ya da bulunan metne Eşar-ı Hamse (İslam kaynaklannda Tora’ ya verilen ad) dışında pek çok şey eklendiği için Tann Sözü sayılamayacağını savunurlar. Gerçekte İÖ 5-4. yüzyıllarda yaşamış olan Ezra’nın Babil Sürgünü’nden dönen Yahudi toplumunu Tora’ya dayanarak yeniden düzenlediği için Yahudilikte Hz. Musa’ya yakın bir önem kazandığı Batılı tarihçilerce de kabul edilir. Ayrıca bak. Kitabı Mukaddes.

Kaynak: Ana Britannica

Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:29
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....
Rios - avatarı
Rios
Ziyaretçi
9 Aralık 2009       Mesaj #2
Rios - avatarı
Ziyaretçi

Tevrat

Allah'tan gelen dört büyük kitaptan ilki. İbranice Tura kelimesinin Arapçalaşmış biçimi olan Tevrat kanun, ittifak, birlik, anlaşma, sözleşme, adlaşma gibi anlamları dile getirir. İslâm geleneğinde Hz. Musa'ya nazil olan kitabı belirtir. Yahudi geleneğinde ise, bugün Ahd-i Atik (Eski Ahit) denilen kitaplar toplamının adıdır.

Sponsorlu Bağlantılar
Tevrat Arapça :تور İbranice : תורה Tora (yada Humaş) Yahudiler'in kutsal kabul ettiği kitabın Türkçe ve Arapça'daki adı. Tevrat orijinal olarak İbranice yazılmıştir ve bu dildeki karşılığı Tora'dır. Beş kitaptan oluşur, bu yüzden de bazen Yunanca ismiyle Pentateuch (Penta-beş, teuch-tamamlanmış kitap, beş kitap anlamında) da denir. İbranice'de ise yine beş sayısının karşılığı Hameş'den türeme Humaş kelimesi kullanılır.

Bu 5 kitabın Türkçe adları sırasıyla Tekvin (Yaratılış), Çıkış , Levililer, Sayılar ve Tesniye (Yasanın Tekrarı)'dir. Yabancı dillerde bu kitaplar Latince isimleriyle anılırlar, bunlar Genesis, Exodus, Leviticus, Numerii ve Deutronomy'dirler. Yahudiler genelde her kitabin ilk cümlesinden bir kelimeyi kitap ismi olarak kullanırlar ki, bunlar da Bereşit (Başlangıçta), Şemot (İsimler) , Vayikra (Ve çağırdı), Bamidbar (Çölde) ve Devarim (Sözler)'dir.

Tevrat, Yahudilerin dini kurallarının kökeni ve temelidir. Tevrat bazen Türkçe'de Hristiyanlarca Eski Antlaşma diye bilinen 24 kitabın tümünü (Eski Antlaşma, İbranice Tanah) belirtmek için de kullanılır. Hıristiyanlık, Tevrat ve Tanah'ın diğer kitaplarını kutsal kabul eder ama Tanrı'nın yeni bir ahid kurduğunu kabul ettiğinden içerdiği uygulamaya dayalı kuralları geçersiz ilan etmiştir. İslam dini de Tevrat'ı kutsal kabul eder ama şu anki şeklinin Musa paygambere tebliğ edilmiş versiyonunun değiştirilmiş hali olduğu görüşündedir.

Tevrat'ın son şeklini ne zaman aldığı kesin bilinmemektedir. Yahudi geleneğinde Tanrı tarafından Musa peygambere şahsen yazdırıldığına inanılmaktadır. Kur'an da bu görüşü destekler ve Allah tarafından Hz. Musa'ya indirilmiş bir kitap olarak kabul eder. Ancak modern bilimsel araştırmalar Tevrat'ı farklı gelenek ve hikayeleri içinde toplayan ve birkaç edisyondan geçmiş çok katmanlı ve kompleks bir eser olarak görürler. Bugüne ulaşmış eksiksiz haldeki Tevrat'lar M.S. 10 yy'dan kalma olmasına rağmen, Kumran çölü civarında tarihi M.Ö. 1 yy'a kadar uzanan Tevrat parçaları bulunmuştur. Muhtemelen küçük değişiklikler hariç son halini M.Ö. 6. yy ile M.Ö. 3. yy arası bir tarihte almıştır.

Tercümeler


Tevrat'ın ve tüm Eski Antlaşma'in en eski tercümesi eski Yunanca'ya muhtemelen M.Ö. 3. yy'da İskenderiye'de Yahudiler tarafından gerçekleşmiştir. Bu tercüme adını tercüman sayısından alır ve Septuagint (70) denir. M.S. 5. yy'da Aziz Jerome tarafından gerçekleştirilen Eski Antlaşma'nın Vulgata adlı Latince tercümesine dek Hıristiyanlığın ilk yüzyıllarındaki temel eserdir.

İslami yaklaşımla Tevrat


Allah'tan gelen dört büyük kitaptan ilki. İbranice Tura kelimesinin Arapçalaşmış biçimi olan Tevrat kanun, ittifak, birlik, anlaşma, sözleşme, adlaşma gibi anlamları dile getirir. İslâm geleneğinde Hz. Musa'ya nazil olan kitabı belirtir. Yahudi geleneğinde ise, bugün Ahd-i Atik (Eski Ahit) denilen kitaplar toplamının adıdır.

Dinler tarihçileri 39 kitaptan meydana gelen Tevrat'ı genellikle üç bölüme ayırırlar: 1- Tevrat (Kanun Kitabı), 2- Nebiim (Nebiler Kitabı), 3-Ketubim (Yazılar Kitabı). 1. Bölüm, Hz. Musa'nın ilk beş kitabını ihtiva eder. İslâm âlimlerine göre de Cenab-ı Hak tarafından Hz. Musa'ya verilen asıl Tevrat budur. Bu ilk beş kitap (Fr. Pentateuque) Tekvin, Çıkış, Levlililer, Sayılar ve Tesniye'den meydana gelmektedir. 2. Bölüm, Nebiim 6. Kitap (Yeşu)'dan başlar, 22. Kitap (Neşidelerin Neşidesi)'ne kadar devam eder. 3. Bölüm, Ketubim 23. Kitap İşaya'dan başlar, 39. Kitap olan Malaki ile sona eder.

Yahudiliğe göre Tevrat'ın ilk beş kitabı kelimesi kelimesine Yahveğ ( Yehova) tarafından Hz. Musa (Moşe)'ya bildirilmiş Tanrı kelâmıdır. Beşinci kitaptan sonra gelen Yeşu da aynı kitaptan sayılmış ve böylece altı kitaplık bir deste meydana getirilmiştir. XVIII. yy. Fransız bilginlerinden Jean Astruc'a göre ilk beş kitaptan meydana gelen Tevrat'ın 1. Bölümü, birbirine karıştırılmayan iki ayrı anlatım tarzı ihtiva etmektedir. Bu iki ayrı anlatımdan birinde Tanrı'nın adı Elohim (Ruhlar), diğerinde ise Yehova (Varolan) diye geçmektedir. Diğer bir ifade ile bu iki metne Elohist ve Yahvist metin denilmektedir. Bu iki ayrı metinde birçok çelişkiler tesbit edilmiştir.

Tevrat'ın bütünü Tevkin'le başlar ve Malaki ile son bulur. Tekvin, "Baslangıçta Allah gökleri ve yeri yarattı" cümlesi ile başlamakta, Malaki de, "O da babaların yüreğini oğullara ve oğulların yüreğini babalarına döndürecektir, ta ki, gelip dünyayı lânetle vurmayayım" cümlesiyle sona ermektedir (Kitab-ı Mukaddes, Eski ve Yeni Ahit, İst., 1965). Halen de mevcut Kitab-ı Mukaddes külliyatının baş kısmında yer alan Tevrat'ın 39 kitabı şu sırayı takibetmektedir: 1- Tekvin, 2-Çıkış, 3- Levililer, 4- Sayılar, 5- Tesniye, 6- Yeşu, 7- Hâkimler, 8- Put, 9, Samuel, 10- II. Samuel, 11- I. Krallar, 12- II. Krallar, 13- I. Tarihler, 14- II. Tarihler, 15- Ezra, 16- Nehemya, 17- Ester, 18- Eyub, 19- Mezmurlar, 20- Süleyman'ın Meselleri, 21-Vaiz, 22- Neşidelerin Neşidesi, 23- İşaya, 24- Yeremya, 25- Yeremyanın Mersiyeleri, 26- Hezekiel, 27- Daniel, 28- Hoşea, 29- Yoel, 30- Amos, 31-Obadya, 32- Yunus, 33- Mika, 34-Nahum, 35- Habakkuk, 36- Tsefenya, 37- Hağgay, 38- Zekarya, 39-Malaki.

Klasik İslâm literatüründe genellikle İbranice, Yunanca ve Samirice olan üç meşhur nüshası bulunduğu kabul edilir. Yahudiler ve Protestanlar İbranice, Roma ve Doğu kiliseleri Yunanca, Samiriler de Samirice nüshayı diğerlerine tercih ederler.

Kur'an-ı Kerîm'in yedi ayrı suresinin 16 ayetinde (Âl-i İmrân, 3/48, 50, 65, 93; el-Maide, 5/43, 44, 46, 66, 68, 110: el-Âraf, 7/157; et-Tevbe, 9/111; el-Feth, 48/29; es-Saf, 61/6; el-Cum'a, 62/5) Tevrat kelimesi geçmektedir (M. Fuad Abdulbâki, el-Mu'cem, Kahire, 1964). Cenab-ı Hak, Tevrat ve İncil'in Kur'an-ı Kerim'den önce indirildiğini (Âl-i İmrân, 3/3), Hz. İsa'ya yazı, hikmet, Tevrat ve İncil'in öğretileceğini (Âl-i İmrân, 3/48), O'nu, Tevrat'ı tasdik edici olarak gönderdiğini (Âl-i İmran, 3/50; el-Mâide, 5/110; es-Saf, 61/6), Tevrat ve İncil'in Hz. İbrahim'den sonra indirildiğini (Âl-i İmran, 3/65), Tevrat'ta bir hidayet ve nur bulunduğunu (el-Maide, 5/44), Tevrat'ın bir tasdikçisi olarak İncil'in indirildiğini (el-Maide, 5/46), Tevrat, İncil, ve Kur'an'ın dosdoğru tutulması gerektiğini (el-Maide, 5/66, 68) beyan buyurmuştur (H. Basri Çantay, Kur'an-ı Hakîm, Meâl-i Kerim, İst. 1962, I-III)

Yukarıda anılan Tevrat'la ilgili ayetlerin açıklanmasında müfessirler, Ehl-i Kitabın, Tevrat sözü ile Hz. Musa'nın yazdığı söylenen Tevrat'ın ilk beş kitabını kastettiklerini, Hristiyanların ise Tevrat kelimesini Ahd-i Atik adı verilen kitapların hepsi için kullandıklarını, Hz. Musa kavminin Tevrat'ı muhafaza edemediklerini özellikle vurgulamışlardır (İbn Kesir, Tefsir, Beyrut, 1966, II, 3 vd.).

Tevrat, Türkiye'de bu orijinal adıyla bilindiği gibi, Ahd-i Atik adıyla da tanınır. Bütün dünyada yaygın olan Kitab-ı Mukaddes Şirketi'nce, Kitab-ı Mukaddes başlığı ile yayınlanan külliyat, Yahudilik ve Hristiyanlığın bütün kitaplarını bir arada sunmaktadır. Yahudiler Hz. Musa'ya Allah tarafından vahyedildiğini, ancak zamanla tahrife uğradığını açıklamıştır. Halen elde mevcut olan Tevrat'ta birçok tenakuzun tesbit edilmiş olması da bunun delilidir. Bu husus dinler tarihi açısından ayrıca önem arzetmektedir.

Her ne kadar Yahudilik tâlimlerinin bütününe Tevrat deniliyor ve bu terim Hz. Musa'ya atfedilen ilk beş kitabı ifade ediyorsa da; Tora, Yahudiliğin diğer kitap ve öğretilerini de içine almaktadır. Yahudiliğe göre Tevrat, 1. Yazılı, 2. Sözlü olmak üzere iki kısımda incelenebilir. 1- Yazılı olan kısım Tûr-i Sina'da (Har Sinay) Tanrı Yahve tarafından Hz. Musa (Moşe)'ya indirilen beş kitap ve eklerini ihtiva eder. 2- Sözlü olan kısım ise, yine Hz. Musa'yı atfedilen ve O'ndan nakledilenlerle, Tevrat'ı tamamlayan açıklamaları ihtiva eder. Günümüz Yahudileri Tevrat karşılığında Tanah terimini kullanmayı tercih etmektedirler. Takriben M. Ö. 1200- 1100 yılları arasında da tamamlanan ve İbranice yazılmış olan Tanah'ın içerisinde birkaç Aramca parça da bulunmaktadır.

Tevrat'ın eski İbranca yazması M.S. VIl, ve X. yy'da kaleme alınmış bir kaynaktır. Bu kaynağın M.Ö. I. yy'daki İbranca metinlere dayandığı dinler tarihçilerince ileri sürülmektedir. 1947'de Kumran Vadi'sinde, Lut Gölü'nün kuzey-batısında ve Yehu'nun 12 km. güneyinde bedevinin birinin mağarada bulduğu eski İbranca yazmalar, gerek umumi tarih, gerekdinler tarihi açısından oldukça önem taşımaktadır. Aynı çalışmaların devamı olan 1951-1958 yılları kazıları da yeni keşiflere ufuk açmıştır.

Yahudiler nazarında Tevrat Allah kelamıdır ve ibadetlerde önemli bir yer tutar. Yahudilerin havra ve sinagoglarında, mihrap denilen bir yerde, dolap içinde, sırmalı ve ipekli örtülere sarılmış yazma nüshalar muhafaza edilir. Tahrife uğramadan önce Süleyman Mâbedi (Beyt Ha-Mikdaş)'ndeki Mukaddes Sandık (Arona Kodeş)'da, Hz. Musa'nın getirdiği Tevrat levhalarının muhafaza edildiğine inanılmakta idi. İbadet için havra veya sinağoğa giden her yahudi, öncelikle Tevrat tomarının korunduğu sandık veya dolabı temmaşa eder, mümkünse ona elini sürer ve öper. Bu hareketler sembolik bir anlam taşır ve belli belirsiz bir şekilde yapılır. Havra veya sinağoğta Tevrat yere düşerse haham (rav) hemen onu alır. Bundan dolayı haham ve oradaki cemaat 30 gün oruç tutmak zorundadır; buna cumhur (cemaat) orucu denir.

Yahudi inancına göre nerede olursa olsun Tevrat okunurken başın mutlaka örtülmesi şarttır. Açık başla mabede girilmez, Tevrat da okunmaz. Ayrıca usulüne göre abdest almak ve temiz bulunmak lâzımdır. Tevrat askeri geçitlerde (Ha Tsaada) askerlerin koruması altında geçirilir. Tevrat'ın tamamı okunduktan sonra, tomar halindeki Tevrat bir tahta konularak sokağa çıkarılır, törenle dolaştırılır. Buna Tevrat Bayramı denir. Bu merasim bütün dünyada aynı şekilde yapılır. Omuzlarda ve kucakta Tevrat taşımak sevap sayılır. Gerek sivil, gerek askerlikte yemin Tevrat üzerine yapılır. Din bilgisi, tarih ve okuma kitaplarına Tevrat'tan seçilmiş metinler konulur. Tevrat hakkında tartışma ve eleştiriye kesinlikle izin verilmez. Okul çağındaki her öğrencinin bir Tevrat'ı vardır ve sınıflarda da ancak baş örtülü olmak şartıyla Tevrat okunabilir.

Tevrat' taki Çelişkiler


İsrail kaynakları; Tevrat'ı teşkil eden ilk beş kitabın Tanrı'nın Hz.Musa'ya Sina Dağı'nda verildiğini, onun eliyle kaleme alındığını kabul eder. Tanah'(Eski Antlaşma) ı oluşturan kitapların da Yahudi peygamberleri tarafından Tanrı'nın esinlenmesi ile yazıldığına inanırlar.

Tevrat'ın aslı; Babillerce Süleyman Tapınağı'nı yıkımı sırasında yok edildiğinden, bilge Yahudilerin sözlü aktarımı ile yeniden kaleme alınmıştı. Bu esnada bazı bozulmaların olacağı, orijinali ile ayni olmayacağı pek tabiidir. Araştırmacılar; Tora (Tevrat) ve Tanah (Eski Antlaşma)da birçok farklılıklar gösteriyorki; bu metinlerin tanrısal vahy olmadığı, Tanrı'nın sözlerini de içerdiği, fakat insan eliyle yazıldığını göstermektedir. Tanrı'nın sözlerinde çelişki olması mümkün müdür?

Tevrat'ta ki birçok çelişkiden birkaç örnek:

1) Tesniye 34/5,6: «RAB'bin sözüne göre, RAB'bin kulu Musa orada, Moab diyarında öldü ve Moab diyarında Beyt-peor karşısında derede onu gömdü.

Görüldüğü gibi Hz. Musa'nın bizzat yazmış olduğu kabul edilen Tevrat'ta, Hz.Musa'nın öldüğünün ve gömüldüğünün yazılması, kitaba başkalarının da karıştırdığının en büyük kanıtıdır.

2) Çıkış 34 / 7 : «...Hiçbir suçu cezasız bırakmam. Babaların işlediği suçun hesabını oğullarından, torunlarından, üçüncü, dördüncü nesilden sorarım.

Tesniye 24 / 16 : « Oğullar için babalar öldürülmeyecekler ve babalar için oğullar öldürülmeyecektir. Herkes kendi suçu için öldürülecektir.»

Birinci alıntıda işlenmiş bir suçun hesabı; işleyenin babasından çocuklarından ve gelecek nesilden sorulur diye yazılmasına karşın, ikinci alıntı da ise yalnızca suçu işleyen günahtan sorumlu olmaktadır.

3) Tekvin 32/30: «Yakub o yerin adını Peniel koydu, çünkü : Tanrı'yı yüzyüze gördüm ve canım sağ kaldı, dedi.

Çıkış 33 / 20 : « (RAB) dedi : Yüzümü göremezsin, çünkü insan Beni görüp de yaşayamaz.»

Her iki anlatım birbiriyle çelişmektedir.

4) Tekvin 1 / 11,27: «Tanrı dedi: Yer, ot, tohum veren sebze ve yer üzerinde tohumu kendisinde olup cinslerine göre meyva veren ağaçlar hasıl etsin ve böyle oldu...Ve Tanrı insanı kendi suretinde erkek ve dişi olarak yarattı.

Tekvin 2 / 5,8: «Henüz yerde bir kır fidanı yoktu, bir kır otu henüz bitmemişti. Çünkü RAB yerin üzerine yağmur yağdırmamıştı. Toprağı işlemek için adam yoktu...RAB Tanrı yerin toprağından adamı yaptı ve onun burnuna hayat nefesi üfledi, adam yaşayan canlı oldu.

Birinci alıntıda bitkilerin insandan önce yaratıldığı bildirilmekte, ikinci de ise insanın bitkilerden önce yaratıldığını yazmaktadır.

5) Çıkış 31/17 : «...RAB gökleri ve yeri altı günde yarattı ve yedinci gün de rahat etti ve dinlendi.»
Yüce Tanrı için rahat etti ve dinlendi kavramları yoktur. O her şeyden arınmış ve her şeyin üstündedir.

6) Çıkış 32 / 11,14: « Musa Tanrı RAB'be yalvarıp dedi:...Ya RAB, niçin kendi halkına karşı öfken alevlensin? Öfkelenme vazgeç halkına yapacağın kötülükten... Böylece RAB halkına yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti.

Yüce Tanrı adil olanların en adilidir, her şeyi yaratandır. Yaptıklarından hiç kimseye karşı sorumlu değildir ve hiç bir kimse O'nu yönlendiremez.

7) Tekvin 15/2 : « Ve İbrahim dedi : Ya RAB Yehova bana ne vereceksin...

Çıkış 6/2: «Ve Tanrı Musa'ya söyleyip dedi : Ben, RAB'bim ve İbrahim'e İshak'a ve Yakub'a kadir olan Tanrı olarak göründüm. Fakat onlara Yehova ismimle malum olmadım.

Birinci alıntıda Hz. İbrahim RAB'be Yehova ismi ile hitap etmiş, ikinci alıntı da ise RAB Hz.Musa'ya, Hz. İbrahim'e Yehova ismiyle malum olmadığını söylemiştir.

8) Sayılar 20 / 27,28 : « Musa RAB'bin emrettiği gibi yaptı, halkının gözü önünde Hor Dağı'na çıktılar... Harun orada, dağın tepesinde öldü...

Tesniye 10 / 6 : « İsrailoğulları Beerot Beneyoakan'dan Mesera'ya göç ettiler. Harun orada öldü ve orada gömüldü...

Birinci alıntıda Hz.Harun'un Hor Dağı tepesinde öldüğü yazılırken, ikincisinde ise Mosera'da öldüğü açıklanmaktadır.

9) Hoşea 12 / 2,3 : « RAB'bin Yahuda ile de davası var ve Yakub'u kendi yollarına göre cezalandıracak, ona işlerine göre ödeyecek. Rahimde kardeşini topuğundan tuttu. Erkeklik çağında Tanrı ile güreşti ve melekle güreşip yendi...

Yaratılmış bir insan; Tanrı ile, melek ile güreşir mi?

10) II Samuel 24 / 1: « İsrail'e karşı RAB'bin öfkesi yine alevlendi. Git, İsrail'i ve Yahuda'yı say, diye Davud'u onlara karşı kışkırttı.

I.Tarihler 21 / 1 : « Şeytan İsrail'e karşı kalktı ve İsrail'i saymak için Davud'u kışkırttı.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:19 Sebep: başlık ve sayfa düzeni
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Kasım 2010       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yahudilerin kutsal kitabı Tevrat, Musa’nın ölümünden yaklaşık 400 yıl sonra yazılmıştır. Tevrat üç ayrı yapıdan oluşur. Kitaptaki ilk beş bölüme Tora Torah denilir. Bu beş bölümün adları Tekvin, Çıkış, Leviler, Sayılar ve Tesniye’dir. Tevrat’ın ikinci bölümü Peygamberler bölümüdür ve bu bölüm sekiz bölümden oluşur. Bu sekiz bölümün adı Yeşu, Hakimler, Samuel, Krallar, İşaya, Yeremya, Hezekiel ve Oniki Peygamber’dir. Üçüncü bölüm ise Ketubim (Yazılar) olarak adlandırılır. Tevrat’ın özünü on emir oluşturmaktadır. On emir ya da on buyruk, bugün kesin olarak bilindiği gibi aslında Hammurabi’nin yasalarıdır.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:46
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
1 Temmuz 2012       Mesaj #4
buz perisi - avatarı
VIP Lethe

Tevrat


Tevrat, üç bölümden oluşan Yahudilerin kutsal kitabı Eski Ahid'in ilk bölümüdür. İbranice yazılmıştır. Bu dildeki adı, kanun ve şeriat anlamına gelen Torah'dır. (Torah'ın sonundaki "he", illetli harflerdendir. Arapça'da olduğu gibi okurken söylenmez.) Torah, Yahudi kültüründe, hem Eski Ahit'in bütünü hem de onun ilk beş kitabı için kullanılır. Beş bölüm olması nedeniyle Batı'da Pentateque denir. Müslümanlarca İsrailoğulları'na peygamber gönderilen Hz. Musa'ya inen kitap olarak kabul edilir. İslamiyet'e göre, dört büyük kitaptan biridir. İslam kaynaklarında Eş'ar-ı Hamse olarak geçer.

İlk indiği halini korumadığı halde Yahudiler, tümünün Tanrı'nın vahyiyle yazıldığına inanır. Oysa Tesniye'nin sonunda Musa'nın ölümü ve gömülüşü yazılıdır. Buna rağmen bu beş kitabın hepsinin Tanrı'nın vahyi ve Musa'nın eliyle yazıldığına inanmak Yahudilere farzdır. Tevrat'ın İbranice en eski metni M.S 9. yüzyıl tarihini taşır.

Tevrat bir kitaplar toplamı olmadan önce, sözlü bir halk geleneği halinde hafızalarda yaşamıştır. Asıl Tevrat, 2 bin yılı aşkın zaman süresinde, rivayetten rivayete, tercümeden tercümeye ve bunların doğal sonucu olarak yapılan düzenlemelerle şekil değiştirmiştir. Yemek şarkıları, hasat sonu şenlik şarkısı, çalışma sırasında söylenen ünlü kuyu şarkısı (Sayılar 21,17) gibi şarkılar; mersiyeler mersiyesi gibi evlenme şarkıları, matem şarkıları, savaş türküleri, dualar ve beddualar Tevrat'ta yer alan sözlü gelenekler arasındadır.

Tevrat'ın yazıya geçirilmesi 13. yüzyılın sonunda gerçekleşir, ancak bu yazım sırasında pek dikkatli davranılmadığı görülür. Örneğin, bizzat Allah'ın elinden çıktığı kabul edilen On Emir, Çıkış (20, 1-21) ve Tesniye'de (5, 1-30) farklıdır. Bugünkü Tevrat'ın, dört ayrı rivayetin birbirine geçirilmesinden meydana geldiği daha 19. yüzyılda anlaşılmış ve kabul edilmiştir. Bu metinler şunlardır:
  • Yahvist metin: M.Ö. 9. yüzyılda Yahuda bölgesinde yazılmış olup Tanrı hakkında Yahve kelimesini kullandığından bu ismi almıştır. İsrailoğulları'nın Yahve tarafından seçilmesi ana fikri üzerinde durur.
  • Elohist metin: Birinci metinden yaklaşık 100 kadar sonra İsrail bölgesinde yazılmış olup Tanrı hakkında Elohim kelimesini kullandığından bu isim verilmiştir.
  • Tesniye: M.Ö. 8. ya da 7. yüzyılda kaleme alınmıştır.
  • Din adamları metni: Babil esareti ya da ondan hemen sonraki döneme yani yaklaşık M.Ö. 6. yüzyıla aittir.
Eski Ahit; Tevrat, Peygamberler (Neviim) ve Kitaplar (Ketuvim) olmak üzere üç ana bölümden oluşur. Birinci bölüm olan Tevrat'ın içerdiği kitaplar; Tekvin, Çıkış, Levililer, Sayılar ve Tesniye'dir. İkinci bölüm peygamberlere ait kitapları kapsar. Bu da iki kısma ayrılır: Önceki Peygamberlere ait kitaplar ve Sonraki Peygamberlere ait kitaplar. Önceki Peygamberler; Yeşu, Hakimler, Samuel ve Krallar kitaplarını içerir. Son Peygamberler'i oluşturan kitaplar ise İşaya, Yeremya, Hezekiel ve On İki Peygamber'dir. Üçüncü bölüm Kitaplar (Menkıbeler)'da ise Mezmurlar, Süleyman'ın Meselleri, Eyub, Neşideler Neşidesi, Ruth, Yeremya'nın Mersiyeleri, Vaiz, Ester, Daniyel, Ezra-Nehemya ve Tarihler kitapları yer alır.

Tevrat'ın içerdiği beş kitaptan ilki olan Tekvin, adını kitabın baş tarafında yer alan yaratılış hikayesinden alır. Alemin yaratılışı, Adem ile Havva'nın cennetten kovuluşu, ilk cinayet, insan neslinin yeryüzünde çoğalması, Nuh Tufanı, "Avot" denilen İbrahim, İshak ve Yakup ile Yusuf'un hikayeleri, Yusuf zamanında İsrailoğulları'nın Mısır'a yerleşmesi gibi konuları kapsar.

Çıkış, İsrailoğulları'nın Mısır'dan çıkışıyla ilgilidir. Bu kitapta Mısır'daki kölelik hayatı, Musa'nın doğuşu, peygamberlikle görevlendirilmesi, Sina'da vahiy gelmesi, On Emir'in verilmesi, Altın Buzağı'ya tapılması ve Ahit Sandığı'nın yapılması gibi konular anlatılır.

Levililer ise kurbanlar, yiyecek ve içeceklerde dikkat edilmesi gereken dini kurallar, doğumdan sonra kadının hali, evlenmesi helal ve haram olanlar, zina, bayramlar, kölelik, anne-baba ve komşulara karşı görevler ve cüzzam hastalığı gibi meseleleri kapsar. Bu bölüm adını, hahamlık ve hahamların görevi üzerinde uzun durması ve dini bir sınıf olan ve kitapta adı çok geçen Levi'im'den alır.

Sayılar kitabının adı, yapılan nüfus sayımına dayanır. Zina ile suçlanan kadının "acı su testi"ne tabi tutulması, nezir yemini, boyların Sina'dan ayrılışı, gökten Man inmesi, Allah'ın zafer kazandıracağına inanmadıklarından İsrailoğulları'nın Kenanlılara yenilmesi, kırmızı inek meselesi, erkek kardeşlerin olmadığı durumda kızlara miras verilmesi ile ilgili vahyin gelmesi ve suçluların kaçıp sığınabileceği şehirlerin belirlenmesi kitabın konularını oluşturur.

Tesniye ise ilk dört kitabın özet tekrarıdır. Üslup bakımından da diğerlerinden ayrılır. İlk dört kitapta hitap, doğrudan Allah'a ait olduğu halde Tesniye'de, Musa'ya aittir. Musa, Mısır'dan nasıl çıktıklarını, ne gibi zorluklarla karşılaştıklarını, hangi yerlerden geçtiklerini, nerelerde konakladıklarını anlatıp önceki olayların bir özetini yapar. Kitap, Musa'nın ölümünün ve gömülmesinin anlatıldığı bölümle son bulur.

Tevrat'ta üç çeşit bölümleme vardır. Hıristiyanların 13. yüzyılda yaptığı ve 14. yüzyılda Yahudilerin de kabul ettiği ilk bölümleme "bap"tır. Bu bölümlemeye göre Tevrat, 187 baptan meydana gelir. İkincisi, cümlelerin içerik birliğine göre yapılan bölümlemedir; cümleler arasında boş alan bırakmak suretiyle yapılır. Bu yönteme göre Tevrat'ta 290 açık, 379 kapalı bölüm vardır. Üçüncü bölümleme yöntemi ise, haftalık okuma parçalarına göre yapılır. Tevrat, her hafta Şabat günlerinde okunmak üzere, 54 haftada bitirilecek şekilde 54 bölüme ayrılır.

Tevrat'ın el yazması metnine "Sefer Torah" denir ve Yahudilikte kutsallık derecesi yüksektir. Sinegoglarda, camilerdeki mihrabın yerini tutan yerde saklanır. 248 sütun halinde yazılmış tek bir uzun sayfadan ibarettir ve iki ruloya sarılmış durumdadır. Üzeri kumaş kılıfla örtülüdür.

Kuran-ı Kerim, Tevrat'tan nasıl bahsediyor?


Tevrat'ın adı, Kuran'da birçok ayette geçer. (Al-i İmran suresi 65. ayet; Maide suresi 44. ve 46. ayetler vb.) (Maide suresi 44. ayet: "İçinde hidayet ve nur olan Tevratı biz indirdik....") Kuran, Tevrat'tan "Kitap" ve "Furkan" sıfatlarıyla da bahseder. Furkan, doğruyu eğriden, hayrı şerden ayıran, buna dair ölçüler getiren anlamına gelir. Örneğin, Bakara suresinin 53. ayetinde bu iki kelime aynı anda kullanılır: ("Musa'ya Kitap ve Furkan'ı verdik...") Ayrıca Saffat suresinin 117. ayeti ile Furkan suresinin 35. ayetinde "Kitap"; Enbiya suresi 48. ayette de "Furkan" olarak geçer.

Furkan suresi 35. ayet: "Gerçekten Biz, Musa'ya Kitabı verdik ve kardeşi Harun'u da maiyetinde yardımcı kıldık." Enbiya suresi 48. ayet: "Biz Musa ile Harun'a, Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için bir ışık ve öğüt olan Furkanı verdik."

Tevrat'ın daha sonra Yahudilerce değiştirilmesi ise pek çok ayetin konusunu oluşturur. Bu ayetlerde, Yahudilerin Allah'ın sözünü "bile bile değiştirdikleri", "Kitabı kendi elleri ile yazdıkları" (Bakara suresi 75. ve 79. ayetler), "Allah katından olmayan bir kitabı öyleymiş gibi okudukları (Al-i İmran suresi 78. ayet), sözcükleri "konuldukları yerlerden" saptırdıkları (Nisa suresi 46. ayet; Maide suresi 13. ve 41. ayetler) bildirilir.

Tevrat'ın özelliklerinden bahseden ayetlerde Tevrat için, "hidayet ve nur" (Maide suresi 44. ayet); "ışık ve öğüt" (Enbiya suresi 48. ayet) anlatımları kullanılır.

Kuran'da ayrıca hem Kuran'ın, hem de İncil'in Tevrat'ı "tasdik etmek" için gönderildiği bildirilir. (Kuran'ın "tasdik etmek" için gönderildiğini bildiren ayetler: Bakara suresi 41, 89 ve 91. ayetler; Al-i İmran suresi 3. ayet. İncil'in "tasdik etmek" için gönderildiğini bildiren ayetler: Maide suresi 46. ayet; Saf suresi 6. ayet.)

Kuran, İncil gibi Tevrat'ın da, Hz. Muhammed'in geleceğini bildirdiğini haber verir. A'raf suresinin 157. ayeti "Onlar ki yanlarındaki Tevrat ve İncillerde vasıfları yazılı o Peygambere tabi olurlar...." diye başlar. En'am suresinin 20. ayetinde de "Kendilerine kitap verdiğimiz ümmetlerin bilginleri o Peygamberi, kendi öz evlatlarını tanıdıkları gibi tanırlar..." ifadesi bulunur.

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlilerinden Doç Dr. Baki Adam'ın "Yahudi Kaynaklarına Göre Tevrat" adlı kitabında verdiği bilgiye göre, Kuran'da 16 ayette 18 defa geçen Tevrat kelimesinin anlamı ve kapsamı açık değildir. Ayetlerdeki Tevrat kelimesiyle Musa'ya verilen kitabın mı, yoksa Eski Ahit'in mi kastedildiğini anlamak zordur. Kuran'da, hem Tevrat'ta, hem Musa'ya verilen kitapta yazıldığı bildirilen konular, bugünkü Eski Ahit'in ilk beş kitabında, yani Musa'ya ait olduğu kabul edilen kitaplarda bulunur. Ancak bunlar sadece birkaç ayet olup bunlardan, Tevrat'ın Musa'ya indirilen kitap olduğunu söylemek kolay görünmez. İncil'in İsa'ya, Zebur'un Davud'a verildiği açıkça belirtilirken, Tevrat'ın verildiği peygamber ismi geçmez. Doç. Dr. Adam şöyle devam ediyor:

"Kuran'daki Tevrat kelimesi, sadece Musa'ya verilmiş kitabı tanımlayan bir isim değildir. Bu kelime, Musa da dahil olmak üzere, bütün İsrail paygemberlerine gönderilen vahiylerin genel adıdır. Dolayısıyla bütün İsrail peygamberlerinin kitapları Kuran'da Tevrat adıyla anılmaktadır. Allah, içindeki şer'i hükümleri kastederek, Tevrat'ı kendisinin indirdiğini bildirmiştir."
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:23 Sebep: başlık ve sayfa düzeni
In science we trust.
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
2 Ağustos 2012       Mesaj #5
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Bugün elde bulunan Tevrat'ın. Musa aleyhi"s-selâm"a nazil olan ilâhî kitabın aynı olduğu söylenemez. Sonradan değişik kimseler tarafından yazılmış, ilâve ve çıkartmalar yapılmış bir kitap haline gelmiştir. İçinde asıl Tevrat'tan parçalar da olabilir.

Çünkü, Musa aleyhi's-selâm'dan sonra birçok savaşlarla İsrailoğulları parçalanmış ve egemenliklerini yitirerek uzun yıllar esir hayatı yaşamışlardır. Ayrıca, Süleyman aleyhi's-selâm'dan sonra gelen Yahudi hükümdarlarının çoğu Hz. Musa'nın dinini terketmişti. Bu yüzden Tevrat'ın asıl nüshası korunamamış, kaybolmuştur.

Hz. Musa'nın dinini terkeden Yahûdî hükümdarlarından biri, daha sonra tekrar Hz. Musa'nın dinine dönmüş; bunun zamanında yaklaşık milattan 622 yıl evvel Azrâ adındaki bir kâhin, kendisinin yazdığı bir kitabı Tevrat diye ortaya koymuştur.İşte bugün, Yahudilerin elinde bulunan ve "Ahd-i Atik" adını taşıyan kitabın durumu budur. Bu kitabın, ilâhî kitap olarak kabul edilmesi mümkün değildir.

Tevrat'ın İbrânice. Yunanca ve Samirîce olmak üzere üç meşhur nüshası bulunmakta, bunlar da birbirini tutmamaktadır.Esasen Kur'an-ı Kerim, Tevrat'ın değiştirildiğini bildirmektedir. (En'am, 6/91)

Diyanet İslam İlmihali
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:24
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ekim 2012       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

TEVRAT NEDİR?


Sözlükte "kanun, talim ve şeriat" anlamına gelen Tevrât, ıstılahta, Yüce Allah'ın vahiy yoluyla Hz Musa'ya, kavmine tebliğ etmesi için indirdiği kitabın adıdır Kur'ân-ı Kerim toplam 17 yerde bu kitaba atıfta bulunmakta, ancak onun Yahûdîler tarafından tahrif edildiğini de bildirmektedir. (Bakara, 2/75; Âl-i İmrân, 3/3, 48,50,56, 93; Mâide, 5/43, 44, 46, 66, 68, 110; A'râf, 7/157; Tevbe, 9/111; Fetih, 48/29; Sâf, 61/6; Cum'a, 62/5) Yahûdîler Tevrat'ın birbirinin tamamlayıcısı olduğuna inandıkları beş kitaptan oluştuğunu kabul etmektedirler Bunlar; Tekvin, Huruç, Tevrat, Sayılar ve Tesniye'dir Tarihî kayıtlara göre ilk kez Asur Kralı Buhtunnasr Kudüs'ü işgal edince Tevrat nüshalarını yakmıştır Yahûdîlere göre Azra isimli biri yüz sene sonra Tevrat'ı ezberinden tekrar yazmıştır Bu nedenle Yahûdîler Azra'yı da peygamber olarak kabul ederler Bu zatın Kur'ân'da zikrolunan Hz Üzeyr olabileceğini düşünenler de vardır Yine Yahûdî kaynaklarına göre Roma Kralı Artiokus da Filistin'i işgal ettikten sonra Tevrat nüshalarını ikinci kez yaktırmıştır Böylece Tevrat'ın nasıl yazıldığı hususunda net bilgi yoktur Ancak Müslümanlar, Allah'ın Hz Musa'ya bir kitap verdiğine ve bunun Tevrat olduğuna inanırlar Fakat o Tevrat'ın bugünkü Tevrat olmadığı da bir gerçektir.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:49 Sebep: başlık düzenlendi
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
15 Kasım 2012       Mesaj #7
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

TEVRAT


MsXLabs. org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

Musa Peygamber'e indiğine inanılan kitap. İbranilerin dinî kitapları, Ahdiatik adı altında toplanan birçok kitaptan oluşur. 17. yüzyıldan beri Tevrat üzerinde yapılan incelemeler, bu kitaplarda Musa devrine ait bazı eski parçalar bulunmakla birlikte, tümünün Musa'dan sonra düzenlenmiş, çeşitli kalemlerden çıkmış olduğunu ortaya koymuştur.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 13:24 Sebep: başlık düzenlendi
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Kasım 2012       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:



Biz, Mûsâ için Tevrât'ın levhalarında, mev'izaya (nasîhatlere) ve din hükümlerinin açıklamasına âit her şeyi yazdık. (A'râf sûresi: 145)

Tevrât kırk cüz idi. Her cüzde bin sûre, her sûrede bin âyet vardı. Şimdi elde bulunan Tevrât'larda bu kadar âyet yok. Çünkü Tevrât'ın ve İncîl'in sonradan tahrîf edildiklerini (değiştirildiklerini) Kur'ân-ı kerîm haber vermektedir. Cebrâil aleyhisselâmın Mûsâ aleyhisselâma getirdiği Tevrât'ı yalnız Mûsâ, Hârûn, Yûşâ ve Uzeyr ve Îsâ aleyhimüsselâm ezberlemiştir. (Nişancızâde, Sa'lebî)

Âsûrî hükümdârı Buhtunnasar, Kudüs'ü alıp Mescid-i Aksâ'yı yıktığı zaman, Tevrât nüshalarını yaktı. Tevrât'ı ezberlemiş olan yahûdîler de zamanla unuttular, azdılar. Nasîhat için gönderilen peygamberlere inanmayıp, çoğunu şehîd ettiler. (Şemseddîn Sâmî)

Bugün elimizde bulunan Tevrât'ın içine birçok yabancı yazılar ilâve edilmiştir. Bunların Mûsâ aleyhisselâma nâzil olan, inen hakîkî Tevrât ile bir alâkası yoktur. Hakîkî Tevrât'ta, Allahü teâlânın Muhammed aleyhisselâm isminde bir son peygamber göndereceği yazılıdır. (Nişâncızâde)

Bugünkü Tevrât, Mûsâ aleyhisselâmdan birkaç asır sonra yaşayan beş haham tarafından kaleme alınmış ve Azrâ adındaki haham bunları tek tek toplayarak Ahd-i atîk'in asıl nüshası olduğu iddiası ile çoğalttırmıştır. Günümüzde Tevrât'ın üç nüshası mevcuttur. Yahûdîler ve protestanların kabûl ettikleri İbrânice nüsha, katolik ve ortodokslarca kabûl edilen Yunanca nüsha; Samirîlerce kabûl edilen Sâmirî dilinde yazılan nüsha. Bunlar Tevratın en eski ve en güvenilir nüshaları olarak bilinmelerine rağmen aralarında birçok tezatlar, tutarsızlıklar vardır. Hiçbir ilâhî dinde bulunmayan insanlara zulüm telkinleri, peygamberlerden bâzılarına karşı çok çirkin ve makamlarına yakışmayan isnadlar, yakıştırmalar vardır.Hakîki Tevrat'ta tezatların ve böyle şeylerin bulunacağından söz edilemez. (Prof. Elliot Friedman)
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 14:15
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Ocak 2013       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Tevrat

İbranîce bir kelime olup “kanun, şeriat ve öğreti” anlamlarına gelir. Hz. Musa’ya indirilmiştir. Esfar-ı Hamse ve şeriat kitabı da denilen Tevrat, Ahd-i Atîk veya Ahd-i Kadîm’in (Eski Ahit) ilk ve en önemli bölümünü teşkil eder. Tevrat’ın aslının Allah kelamı ve peygamberine indirdiği kutsal bir kitabı olduğuna inanmak her müslümana farz olup, bunu inkar etmek kişiyi küfre düşürür. Çünkü Kur’an-ı Kerîm’de Tevrat’ın Allah’ın kutsal kitaplarından biri olduğu açıklanmıştır: “Biz, içinde doğruya rehberlik ve nur olduğu halde Tevrat’ı indirdik…” (el-Maide 5/44).

Tevrat Hz. Musa aracılığıyla İsrailoğulları’na gönderilmiştir. Ancak onlar tarihte yaşadıkları kötü olaylar, maruz kaldıkları sürgünler ve esaretler sebebiyle Tevrat’ın Allah’tan gelen şeklini koruyamamışlardır. Tevrat’ın asıl nüshası kaybolunca, yahudi din bilginleri tarafından kaleme alınan Tevrat nüshaları ortaya çıkmıştır. Bugün elde mevcut olan Tevrat nüshaları çeşitli müdahalelere maruz kalmış, dolayısıyla ilahî kitap olma özelliğini önemli ölçüde yitirmiştir.
Son düzenleyen Baturalp; 21 Aralık 2016 14:17
Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
21 Aralık 2016       Mesaj #10
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi

Tevrat


Tevrat, Tora veya Pentateuk, (Arapça: Tawrah, İbranice: Torah), Tanah ve Eski Ahit'in ilk beş kitabına verilen isim. Musa'nın Beş Kitabı olarak da bilinir. Orijinal olarak İbranice yazılmıştır. Tanrı tarafından Musa'ya indirildiğine inanılan beş kitaptan oluşur.

İslam öğretisinde Museviliğin kutsal kitabının Tevrat olduğu görüşü egemen olmuştur. Oysa Tevrat, Musevi Kutsal Kitabını (Tanah) oluşturan 39 kutsal metnin sadece ilk beşinden ibarettir.

Kökenbilim


Tevrat adı, İbranice Torah sözcüğünün Arapça biçiminin Türkçe'ye uyarlanışıdır. İbranice "öğretme, gösterme, yönlendirme, öğreti, yasa" anlamına gelir.

Tevrat'ı oluşturan kitapların İngilizce ve bazı diğer Batı dillerinde kullanılan adları, Tevrat'ın 2. yüzyılda yapılmış Yunanca çevirisinden gelmiştir. Yunanca ismi olan Pentateuch, penta (beş) ve teukhos (kitap) sözcüklerinin birleşiminden oluşmuştur.

Hıristiyanlık, Tevrat'ı ve Tanah'ın diğer kitaplarını kutsal kabul eder, ancak Tanrı'nın İsa vasıtasıyla yeni bir ahit getirdiğini kabul eder. Bu nedenle Musevi Kutsal Kitabını Eski Ahit olarak adlandırır. Yahudilik İsa'yı ve Yeni Ahit'i kabul etmediği için Tanah'ın Eski Ahit olarak adlandırılmasını uygun bulmaz.

Musa'nın Beş Kitabı
  • Tekvin, veya Yaratılış
Dünyanın ve insanın yaratılışını, Cennetten kovuluşu, Nuh tufanını, İbrani halkının ataları olan İbrahim, İshak, Yakup ve Yusuf'u anlatır.
  • Çıkış, veya Mısır'dan Çıkış
Yahudi halkının Musa önderliğinde Mısır'dan çıkışını ve yıllarca Sina çölünde yolunu kaybedişini, on emrin indirilişini, temel yasaların kabulünü anlatır.
  • Levililer
Harun'un oğullarının kâhin atanmasını ve eski İsrail'in tapınma düzenini anlatır.
  • Sayılar, veya Çölde Sayım
İsrail halkının Sina Dağı'ndan göçüp Kenan ülkesinin doğu sınırına varıncaya kadar başından geçenleri anlatır. Ayrıca Kenan sınırında Tanrının Musa aracılığıyla verdiği yasaları içerir.
  • Tesniye, veya Yasanın Tekrarı
Musa'nın ölümünden önce Moav Çölü'nde halkına verdiği öğütleri içerir.

İslam inancında Tevrat


İslam dini Tevrat'ı kutsal kabul eder, ancak Tevrat'ın özgün metninin zamanla tahrif edildiğini ileri sürer. Kuran' da Tevrat'ın Allah tarafından Musa peygambere indirilmiş bir kitap olduğu belirtilir.

"Sonra iyilik edenlere nimetimizi tamamlamak, her şeyi açıklamak, hidayete erdirmek ve rahmet etmek maksadıyla Musa'ya da Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik. Umulur ki, Rablerinin huzuruna varacaklarına iman ederler." (Enam Suresi, 154. ayet)

"Ondan önce de bir rahmet ve rehber olarak Musa'nın kitabı vardır. Bu (Kur'an) da, zulmedenleri uyarmak ve iyilik yapanlara müjde olmak üzere Arap lisanıyla indirilmiş, doğrulayıcı bir kitaptır." (Ahkaf Suresi, 12. ayet).

Benzer Konular

4 Haziran 2013 / ThinkerBeLL Din/İlahiyat
21 Aralık 2016 / we come one Din/İlahiyat
1 Ekim 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap
8 Mart 2013 / ThinkerBeLL Din/İlahiyat
26 Aralık 2014 / Misafir Cevaplanmış