Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 349

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.175.500 Cevap: 8.002
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3481
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Öğretilenlerden

Sponsorlu Bağlantılar
Her yüzüstü bırakıp giden
Birşeyler öğretti
Kimi Ayrılık acısını öğretti
Kimi Yanlızlığın keskin bıçaksı yüzünü

Ama;
Sen sevmeyi öğrettin
Tekrar tekrar
Kaldırması zor sevdaları hep benim omuzlarıma
Yükledin
Giderken bile bana sevecek
bir şeyler bıraktın
Yanlızlığı Gözyaşını
Bilinmeyen herşeyi
Bana bıraktın

Sen sür sefasını sessizliğin
Ufukta fırtına var oysa
Bilinmeyen herşey bilinene doğru yavaş yavaş
akıp giderken
bir kumsaatinin canalıcı sessizliğinde

Bana bırakacağın her şeyin birer eşi
Sende saklı, unutma



Ömer Seydi Ekinci



.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3482
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Beyaz Şehir

Sponsorlu Bağlantılar
Yıllardan beri
İlk kez bu kadar beyazlar giydi İstanbul.
Doğa ile barış imzaladı galiba.

Anlaşmanın ilk maddesi temizlikti.
Dün sabah önce bütün kötülükleri
Çirkinlikleri temizlendi İstanbul'un, yağmurla.
Ve bugün ikinci madde devreye girdi.

Tüm çatılar, ağaçlar beyaz;
Arabalar, köprüler beyazdı.
Camilerin kubbeleri;
Toprak beyazdı.

İki tarafta sözünde duruyordu.
Doğa gri şehri temizlemiş
Yavaş yavaş beyaza boyuyor;
İnsanlarda birbirine gülümsüyor,
Yardım ediyordu.

Son maddenin yerine getirilmemesi için hiçbir sebep kalmamıştı.
İnsanların saçları beyaz,
Ve sonunda yürekleri beyazdı.

10.12.1998/ İstanbul Fidan Aykut

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3483
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Koltuk Değneklerim hayatın hep acı yanlarıyla
yaşamak
sadece ağlamak
yani
kardeş olmak koltuk değnekleriyle...

biz bilmem kaç milyon kardeşiz
hepimiz, aslında daha şanslıyız
sevgiyi ellerin ya da ayakların değeri görenlerden
en azından yüreğimiz var
en azından gerçek sevgiler
yaşıyoruz
gerçekçi olmak gözlerimizi
kollarımızı, ellerimizi alsa da
yüreğimiz bizlere kalıyor

koltuk değneklerim
umudu yaşamak
ayaksız, elsiz de olsa
umutlu olmak..
gerçek sevgi, gerçek aşk
gerçek inanışlar
gerçeğe inanışlar..

evet
aynı göğün altında
ve eğer binebilmeyi başarabildiysek
aynı belediye otobüsü içinde
yanyana, kanadı kırık bir hayat
özürsüzlerle..

allah aşkına bırakın
kendi özrünüze bakın
belki yürüyebiliyor, konuşabiliyorsunuz ama
sevemiyorsunuz
hep lekeli aşklara
kurban giden
bir toprak dolusu
özürsüz

kendi özrünüz
yetmez mi sizin
bıkmadınız mı?
tekerlekli sandalyeme,
koltuk değneklerime bakarak hüküm giydirmelerden

aynı kışın soğuğu
ve aynı sıcağı temmuzun
aynı toprak aynı toplum
aynı güneş aynı yıldızlar
ama
ayrı insanlar
ikiye bölünmüş
özürlüler özürsüzler..
ama hangimiz
özürlü?
Ömer Seydi Ekinci
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3484
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bildiğim Bir Şarkı Var


Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum

Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Butun şarkılar gibi kederli

Ümit Yaşar Oğuzcan
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
7 Mayıs 2007       Mesaj #3485
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
PİŞMANIM


Lanet olsun doğduğum güne
Mutlu olmak hakkım olsa
Bir zalim düşürdü beni bu hale
Pişmanım anam bırakmıyorlar

İstemiyorum soğukta donup kalmayı
Anaların yüreğine kurşun sıkmayı
Veren utansın bu silahı elime
Pişmanım anam bırakmıyorlar

Bir zalim başımda unut diyor
Ne kadar pişman olsam da anam
Bu dağlardan sağ inen olmuyor
Pişmanım anam bırakmıyorlar


Dost bildiklerim pusuda yatıyor
Kaçmaya kalksam sırtımdan vuruyor
Her gece bir zalim benimle yatıyor
Pişmanım anam bırakmıyorlar

Her gün biraz daha azalıyorlar
Çoğu zaman pişmanım diyorlar
Ölüm soğuktur kaçamıyorlar
Pişmanım anam bırakmıyorlar

Bir gün duyarsan öldüğümü
Etrafa saçılsın kanlar bedenimden
İbret olsun benim bedenim genç kızlara
Pişmanım anam bırakmıyorlar


NOT: BU ŞİİR TOKAT IN REŞADİYE İLÇESİNİN ÜÇ YOL KÖYÜNDE ÖLDÜRÜLEN TERÖRİST GENÇ KIZIN CEBİNDEN ÇIKMIŞTIR
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3486
vain - avatarı
Ziyaretçi
SON HIÇKIRIK...
İlk mektup tadında yazılmalıydı
Bir aşkın son satırları da
Sana ilk mektubum say bunu
Belki seni çok özleyeceğim
Ama bil ki seni hep çok sevdim
Ve her zaman seveceğim

Seni çok seviyorum
Her zaman seveceğim
Bin kalbim olsa sana
Hepsini vereceğim

Bir gün kaparsak gözlerimizi
Son hıçkırık göklerde
Buluşturacak bizi

Sana bu kez okeyden çaldığımız taşları değil
Yüzünün kıblesine okuyamadığım duaları yazdım
Ne ezberleyip unuttuğumuz hicaz şarkıları
Ne de zula da söndürdüğümüz sigaraları
Beyaz yalanlarımızın ince hesaplarını da değil
Yıllardır içimden sayıkladıklarımı yazdım sana
İdamımın son dileğine taşıyamadığım itiraflarımı
Çaldığın yıllarımı yazdım bu kez sana

İçimin en iç yanığı
Sakın ağlama sen
Yokluğumu da at pencereden şimdi
Ve okuduğun her satırda yırt beni
Duvarlara astığın her asi sitemini
Tak peşime de gönder hadi

İçimin acıyan yüzü
Sakın ağlama sen
Ağzımdan her kaçanı
Ezberle sadece
Ve söyleyemediğim diğer yalanları da
Bu mektup
Allah'ın emriyle
Bu mektup
Sana tüm hasretimle

Seni çok seviyorum
Her zaman seveceğim
Bin kalbim olsa sana
Hepsini vereceğim

Bir gün kaparsak gözlerimizi
Son hıçkırık göklerde
Buluşturacak bizi

Tıpkı gözlerinin renginde mürekkebim
Satırlarım bahtının karanlığında
Kaybedilmiş bütün savaşlarım adına
Yenilmişliğimin mahçup cesaretine sığınıp da
Sensizliğe ve hep sessizliğe biriktirdiklerimi
İçimde dağları deviren gizleri yazdım sana

Bir gün bu hikayenin biteceği de
Aslında hep aklımda
Sana veremediğim bütün sözler
Artık son satırlarımda

İçimin en iç yanığı
Bendeki bir enkaz yığını
Seni terketmenin bile
Başkaydı tadı
Sana hasretlenmek
Zaten bana mübahtı
Baksana bu ayrılık
İkimize de çok yakıştı

İçimin acıyan yüzü
Sakın ağlama sen
Bendeki bir ayrılığın hüznü
Sende kaybetmişliğin acı telaşı
İnan seninki çabuk geçer
Ama benim ayrılığım
Kim bilir kaç ömür sürer

Bir gün kaparsak gözlerimizi
Son hıçkırık göklerde
Buluşturacak bizi
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3487
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Paylaşamadıklarımız



Yan yana otururken ırmak kıyısında
Öpücüklerin ıslaklığı kalmıştı dudaklarımda
Acımızı paylaşmıştı ağaçlar
İki sevgili gelip
Aşkı sormuştu bize
Gözlerimizle anlatmıştık aşkı
Aşk anılarını anlatıyordu
Deniz
Bizi dinliyordu can
Ruhi sazıyla eşlik ediyordu
Hasretle
Anladım ki hepimiz devrime âşıktık.



Behzat Mansuroğlu
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3488
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ben Kandan Elbise Giydim Hiç Değiştirsinler İstemezdim

Kendinden birşeyler kattın
Güzelleştirdin ölümü de
Ellerinin içiyle aydınlattın
Ölüm ne demektir anladım

Yer değiştiren ben değildim
Farklılaşan sendin
Sendin bana gelen aynalarla
Sendin bana gelen sendin

Artık ölebilirdim
Bütün İstanbul şahidim
Ben kandan elbiseler giydim
Bundan senin haberin var mı


Sezai Karakoç


Guest_ASU - avatarı
Guest_ASU
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3489
Guest_ASU - avatarı
Ziyaretçi
Sahipsiz Kelimeler...

Bembeyaz bir sayfa üzerinde kelimeler sahipsiz kaldı,
neden,niçin ve kime yazıldıklarını bilmeden,
fırtınayla başlayan gece sessizliğe bürünmüştü,
hayallere yenik düşmüştü yaşanan nefes alıp vermeler
ve işte hayat buydu; renklere bürünmüş bir bukalemun misali...
zamansız kalp atışlarımın hızlanmasını özlüyordu bedenim,
yüzümdeki tebessüme imza atıyordu,hızla geçip giden zaman,
tüm dokunuşlar,hissedişler buz tutmuştu ellerimde,
gözlerimin gözbebeklerime bakışı küsmüştü aynalarda,
somut soyut düşsel bir karmaşada kayboluyorduk aslında,
oysa güneş yine tüm parlaklığıyla ışık saçarken dünyaya
şiirlerinde mateme bürünüyordu siyah gözlüklü kadın,
ne gidenler kazanıyordu,nede geride kalanlar bu aşk savaşında,
tüm yaşanmışlıklar,hatıralar,anılar kalplerdeki mabette gizli kalıyor,
sevmek tanrı ile eş değer tutuluyordu.....

alıntı...

nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
7 Mayıs 2007       Mesaj #3490
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Yangın Yangın bakışların saçların rüzgar rüzgar
Savur alevini yansın gözlerine konan turnalar
Savur alevini yansın gözlerine düşen damlalar
Sen hiçmi bahar görmedin
Yüreğini aşka sermedin
Beni kovsan gitmem derdi.
Yaban kokusuz yalancı
Şehirde eskimiz yandı gittin.
Deva bulmam gözlerime degdi
Şimdi kupkuru çöl gibi sözlerin
Yaban kokusuz yalancı...
SANA GELDİM SONA
SENDE YERYÜZÜDÜR GÖLDE VURAN
EY SULARININ SONSUZLUĞU
BAKIŞLARIM DEMİR ALSIN GÖZLERİNİN LİMANINA
FIRTINALAR YORGUNU YÜREĞİM SANA
BÜTÜN SABAHLARIM SESİNDE AĞARSIN
KEDER TIRMANMASIN YÜZÜME BİR DAHA SARMAŞIK GİBİ
ÖPÜŞLERİN DAMLASIN ÇÖL DUDAKLARIMA
BİLİYORUM YÜREĞİM DURGUN SUDUR DİNDİĞİM
KORKU KIYILARIMI SİLDİĞİM
SANA GELDİM SUSTUM VE YUMDUM
İKİ DAMLA ATEŞ DÜŞÜRDÜN GÖZLERİME
AL USLANDIR KORSAN BEDENİMİ
GECE KANAT ÇIRPSIN PARMAKLARIMDA
BİRBİRİMİZDEN KAÇIRACAK YERİMİZ KALMASIN
BİRLEŞSİN YAĞMUR SUYUNDA ELLERİMİZ
BIRAK ÖPÜŞLERİM AĞZINI KAPASIN UZUN UZADIYA
SUSARAK KALALIM BİRBİRİMİZDE
SABAHA SÖYLEYECEK SÖZ BIRAKMAYALIM
KÖPEKLER GİBİ HAYLAYAN ACILARIMIZ SUSSUN
SEVDA ÇÖZMESİN KENDİNİ BİZDEN
SULARCA GÜLÜŞELİM YÜREĞİM ALI KOYSUN GİTMELERİNİ
SANA GELDİM SANA...
En kaynar su bile olsan ateşini söndürürdün
Yüreğine bir sorabilseydin bu zulümü bitirirdin
Yangınına el olanın umutları fot olur
Bir ömür yangınsızda yanar yanar kül olur
Sen hiç mi bahar görmedin beni kovsan gitmem derdin
Yaban kokusuz yalancı
Şehirde eskimiz yandı gitti.
Deva bulmam gözlerine değdi
Şimdi kupkuru çöl gibi sözlerin
Yaban kokusuz yalancı

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya