Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 466

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.167.687 Cevap: 8.002
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
16 Ağustos 2007       Mesaj #4651
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Bilmece Gibi

Sponsorlu Bağlantılar
gidenin dönemediği şehirlere benzeyen bir şeyler var havada
siyah gibi öcü gibi
girilmesi yasak bölgeler gibi şimdi
çocukluğumda duvarlarına sataşarak yürüdüğüm
mavi renkli boyalarını kazıyarak suçumu paylaştığım koridorlar
bir sabah kalktığımda üzerimde bulduğum
yırtık pırtık gömleğin polis kelepçelerine benzeyen düğmelerini bir bir açıp
kendimi bildiğimden beri soluduğum havayı değiştirmek istediğimde
kapıların kolları kaybolur gibi oluyor
sanki her arkamı döndüğümde
dedikodular bıçak olup dağlamaya başlıyor
kendimin bile keşfedemediği mahrem yerlerimi
güneş ha gayret derken yumurtasını kırma hevesinde olan minik serçeciğe
yuvasını birkaç dal parçacığıyla hazırlama telaşında olan annelere
ben çoktan küle dönmüş oluyorum - sıcaklığım gonca güller açtıran toprağın ellerinde -
ağlar gibi için için yanıyorum
dedim ya
gidenin dönemediği şehirlere benzeyen birşeyler var havada
ölüm gibi azrail gibi
sırat köprüsü gibi şimdi
terlikli zamanlarımda maviliği kucağında akıp giden
tüm doğum sancılarına şahit derelerin kuğularına
yem atmak için beklediğim değirmen köprüleri

Talip Ceylan

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4652
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Can alıcı gözlerinle,bana bakarken,
O güzel gülüşünle,tebessüm ederken.
Sponsorlu Bağlantılar
Saçlarını bana, göz süzerek tararken,

Gönlü bana kayar diye,
Hiç düsünmedin mi?

Bülbül güller arasında şakırken,
Bülbül güle, deli gibi aşıkken,
Nağmelerin,,kalbimi delerken,

Gönlü bana kayar diye,
Hiç düşünmedin mi?

Güneş ufuktan, tam batarken
Ay gecenin koynunda yatarken,
Güneş tan yarinden doğarken,

Daha uyumamıştır diye,
Hiç,düşünmedin mi?

Nehirler denizlere,çağlarken,
Bülbül güle fiğan edip ağarken,
Gözlerin ciğerimi dağarken,

Bu da,gönlüme çağlar diye,
Hiç dünşünmedin mi?
Hiç düşünmedin mi?

Ferhat şirin için,dağları delerken,
Mecnun leyla için,çöllerde gezerken,
Gönül seyyah olmuş,seni ararken,

Bu da benim için,dağlara düşer diye,
Hiç düşünmedin mi,hiç düşünmedin mi?

Söz yazarı:Erol Sagun


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4653
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Ölüler Ölüler,
Ölüler destek olacak savaşçının silahına
Güç verecek kitlelerin sesine
Yol gösterecek köylünün sabanına.
Ölüler...
Peki kim tutacak ölülerin ellerini?
F.Gordillo Cervantes
NAIAS - avatarı
NAIAS
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4654
NAIAS - avatarı
Ziyaretçi
sawaşın göbeyinde
bir çucuk gözler yaşlı
ayaklar çıplak

feryat figan
anne der durur
bıkmadan

ortalık kan gödeyi
almış gider
çocuk bilmez sawaş ne


anne der anne

ağlamaları duyarmı caniler

kurşun leş

sawaş işte

ağlamaktan gözler olmuş kan

kim göre
kim bile

anne nerde?



zeynep
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4655
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Uykuların Kaçarsa Gece


Uykuların kaçarsa gece,
İşte böyle kalemi, kâğıdı alırsın eline.
Geçmişi
Acı-tatlı haliyle anımsarsın,
Damla damla dökülürcesine yazarsın.

Bu dünyadan göçen sevdiklerin
Canlanır gözünde
Yaşıyor gibi.
Gözlerinde
Bir damla yaş olmadığı halde,
Kan basar sanki gözlerini,
Ağlıyor gibi.

Uykuların kaçarsa gece,
Ölüm gelir aklına ister istemez.
Bir dal kırılır yüreğinde,
Başka denizlere akar ırmakların
Hararetten kurur topraklar
Şırıltısı kesilir pınarların.

Uykuların kaçarsa gece,
Hep kötü şeyler gelir aklına.
Ayrılıklar, özlemler
İhanetler gelir dikilir karşına
Dalarsın dipsiz kuyulara
Uykusuz gecelerde.
Sevdiğini kaybetmekten korkarsın
Ağlarsın hiç sebep yokken
Karanlıkta bir çift ışık ararsın,
Koca ampüller tepende yanıyorken.

Uykuların kaçarsa gece,
Eski sevdiklerin gelir aklına.
Hepsi gelir
Toplanırlar başına.
Tutmak ister, tutamazsın,
Dokunmak ister, dokunamazsın.
Yakınlar uzak olur
Kalabalıklar yalnızlığın,
Hayal mi gördüklerin,
Yoksa gerçek mi?
Anlayamazsın.

Uykuların kaçarsa gece,
Yastık diken olur
Batar yüzüne.
Eski hatıralar
Serilir gözlerinin önüne...
Gece bitmez
Yıl gibi uzayıp gider.
Eski sevgililer gezinir gözlerinde
Bölünür yürekler.
Derken,
Güneş koşar imdadına,
Pencerenden bir dost gibi girer.
Işığı yüzüne vurur
Rahatlarsın.
Herkesin uykudan uyandığı saatte
Sen,
Derin bir uykuya
Yalnızlığın karanlık odalarına dalarsın.



Kâmuran Esen
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4656
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sarıkamış Dadaşım





Sarıkamış yaylasında bir esmer delikanlı,
Kavruk ayaz yanığı, gurur bakışlım,
Yarinin bakışını yüreğinde hisseden
Gülümsemesinde nehirler çağlatan.

Sevdiğinde sevdasını dağa,taşa yazan
Vuslat diyarlar gecesinde gözyaşı akıtan,
Oy esmer delikanlı,cananından yaralı
Can evinden karalı, memleket gözlüm....
Sevsen bile nafile,o yufka yüreğinle
Bakamadın neyleyim,yarinin gül benzine.

Dindir artık yüreğinde vuslat kıvılcımlarını
Sil gözünden akan gözyaşlarını
Zamana bırak yiğidim,Hakka sığın,dayan
Sabret elbet anlaşılacaktır,amansız sevdan.

Unutma yiğidim,türküler vardır bizi söyleyen
Unutma deli gönül,türkülerdir bizle çağlayan
Gurbet yad ellerde,el olsak da şimdilerde
Gün gelecektir elbet gardaş,
Gün gelecektir o gün ,
O gün bayramdır bizlere
Sarıkamış yaylasında bar başlarında
Başı çekeceğiz elbet tüm sevdamızla.

Cirit oynayan yağız delikanlının
Fırlattığı cirit gibi saplamıştı
Yarin kalbine bakışlarını
Bizi biz eden,
Bağlayan bir kenet vardı yarınlara uzanan.

isimsiz kral
RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4657
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Ara sira pencereye çikiyorum.
Etrafa bakiyorum. Geldigini hissediyorum.
Ama sokaklar bombos. Yine yoksun.
Unuttun belkide bu sokaklari.
Oysa her kösebasi bana seni hatirlatiyor.
Sevdalar bitmez sanirdim. Bitiyormus oysa, yanilmisim.
Sen uzak diyarlardasin simdi, ben hala seni bekliyorum biraktigin yerde, gözyaslarimla birlikte.
Belki tekrar dönersin, belki tekrar seversin diye. Unutmak bana göre çok zor,sana göre kolaymis.
Unutmak basitmi acaba?
Asklar bir çirpida bitermi?
Sana soruyorum, sana sesleniyorum.
Bir zamanlar iki yabanciydik, bir zamanlar iki arkadastik,
bir zamanlar bir sevdaydik, simdi ise tekrar basa döndük, yine iki yabanciyiz.
Hala sevdigini hissediyorum, seviyorsun degilmi ? Söyle ne olur yabanci...Sana soruyorum.
Hala seviyormusun beni ?? SELAMİ TAŞDÖĞEN
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4658
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir Yolculuk Esnasında



Bir an hissettim hızın nefesimde
Nasılda içimde bir boşlukta
Öylece alaca karanlığa doğru süzülüşümü
Damarlarımda ki kanın çekilişinde

Aldanmamıştım dikkatsizliğimin verdiği
Bir anlık korku dolu kaygılarıma
Duymak için ilerliyordum
Umudun hıçkırıklarını
Mutluluğun mu bana doğru yaklaşan adımlarını
Saymaktan ki başka yoktu şansım
Bana açılan kapılardan kaçışan ışık tanelerini

Bir yolculuğa çıkmıştım
uzun sessiz ürkütücü ve bir anda
Resimlerimdeki maviliğinde eşsiz benzersiz tadı
bir yandan da hayatın acımasız suratıyla
kendimi buldum
bir yolculuk esnasında
bedenim gidiyor ama ruhum mavi resimlerimde hala......
isimsiz kral
NAIAS - avatarı
NAIAS
Ziyaretçi
17 Ağustos 2007       Mesaj #4659
NAIAS - avatarı
Ziyaretçi
sen beni yanlızlığına mahkum ettin
be kara gözlüm
senin için atan bu kalbi
tek bıraktın



bitecekmi bir yıl

aşkım söyle

yapabilcekmiyiz ayrı kalmayı

şimdiden özledim


zeynep
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
18 Ağustos 2007       Mesaj #4660
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Dolap gibi her girdabı dolandım
Mecnunun çölünde leyla arandım
Ne İsa'ya ne Musa'ya yarandım
Çarmıhdan mı deyim, turdan mı deyim

Alem benim ben alemim diyemem
Dillerim kilitli yarim övemem
Sonsuz bir yoldayım geri dönemem
Sonu mu söyleyim, baştan mı deyim

Ne vermişse geri verdim yarime
Gel istersen senle gidek pirime.
Narın ateşiyle gel de erime,
Pervane mi deyim ateş mi deyim.

Yaşarken ölüyüm, ölünce diri,
Muhabbet bağının oldum esiri.
Balçık tezgahının silik teksiri,
İNCE'den mi deyim telden mi deyim.
Sabit İnce

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya