Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 596

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.173.867 Cevap: 8.002
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
18 Haziran 2008       Mesaj #5951
arwen - avatarı
Ziyaretçi
ben gülerken ağlamak istemiyorum
sen giderken kalbimide götürme
Sponsorlu Bağlantılar
şimdi iki yabancı gibi gözlerimiz
bıktım geçmişi hatırlamaktan

yalancının şahidi sözlerin
iki damla yaş akıttı sahte gözlerin
sen beni yaşarken bitirdin
bıktım seni hatırlamaktan

çık git yüreğimden haber bile verme
sakın birdaha seviyorum deme
karşında sana ağlayan şaiir yok unutma
bıktım senin yalanlarından
bıktım.....
bıktım....
bıktım...

uğur demir

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
18 Haziran 2008       Mesaj #5952
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İçimde tarifsiz sıkıntılar var,
Ağlasam olmuyor; gülsem olmuyor..
Sponsorlu Bağlantılar
Bir garip, anlamsız takıntılar var,
Bilmesem olmuyor,bilsem olmuyor....

Bir liman arıyor; gemim muğlakta,
Kendim buralarda, gönlüm ırakta,
Olanlar olmuyor,iş olacata,
Gitmesem olmuyor,kalsam olmuyor...

Ağaçlar dallara,dallar yaprağa
El verip,sırt verip döndüler bağa,
Damla damla boşaldığım bardağa,
Dolmasam olmuyor,dolsam olmuyor...

Ne bileyim, kaldım; rüya içinde,
Kendimi aradım dünya içinde,
İki diz namazı riya içinde,
Kılmasam olmuyor,kılsam olmuyor...

Yüreğimi yaktım hasret oduna,
Bende ayrı kaldım; baba yurduna,
Ortağım, kalbinde hasret korkuna
Hasrete gül gibi solsam olmuyor...

Serçeler,kargalar, martılar,kuşlar
Görünce içimde bir özlem başlar,
Hasretle örülür, hayaller düşler,
Nemli gözlerimi silsem olmuyor...

gürsoy solmaz


Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
19 Haziran 2008       Mesaj #5953
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
İçimde Kaldı

Yine Karardı Dünya...
Sayılı Güneşimden Biri De Battı Gitti
O Varken Seyrettiğim Herşey Karanlık Şimdi
Şafakla Çıkacağım Kırlar İçimde Kaldı...

Kar Suyuyla Canlanan Nergisleri Koklamak...
Bakttıkça bakacağım Bahar Kayboldu Gitti
Yeşeren Hülyalarım Yine Solgunca Şimdi
Bir Demet Dermediğim Güller İçimde Kaldı

Dermansız Adımlar Kadar Dermansız
Kısrak Gönlüm Kuş Gibi Uçup Gitti
Seni Bulmak Uğruna Neler Düşündüm... Şimdi
Uğruna Başkoyduğum Yollar İçimde Kaldı

Örümcek Sabrı Deyip Gelişini Beklerken
Mevsimi Doldurmadan Ağım eriyip Gitti
sıcak günlerdi Senli... Bahtiyardım Ya Şimdi...
Şavkınla Parıldayan Sular İçimde Kaldı

Ne Günler Olacaktı Mevsimlere Sığmayan
Ah Seneler... Bir Günü Dolduramadı Gitti
Birlikte Bölecektik Tebessümle... Ya şimdi
Hüznümü Paylaştığım Narlar İçimde Kaldı

Ben Hasret Zindanının Son Mecnunuydum belki
Tuğla Tuğla Dizdiğim Surlar İçimde Kaldı
O Duygular, o Hayaller, Ne Temiz...
Soğuk Rüzgarınla Yıkıldı belki
Diyeceklerim...Bestelerim...
Daha Neler, Neler İçimde Kaldı...

Erdal Gişi

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
19 Haziran 2008       Mesaj #5954
arwen - avatarı
Ziyaretçi
El sallarken düşüncelerin sayısı
Ismarlama kentin hüzünlü vedası
Ayrılığın içten burkan ılık sancısı
Yüreğin kırık dökük bunaltısı

Göç mevsimi geldiğinde dönme vakti
Kıymet bilmeyen nankör ahali
Canı yanmış umutsuzun ayak izi
Geriye dönüp, veda etmeli.

kenan gündemir

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
19 Haziran 2008       Mesaj #5955
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bir sonbahar yağmurun da rastladım sana
Islamıştı körpe fidanı andıran bedenin
Elbisen narin vücuduna yapışmış
Hatları sokak lambasının ışığının altında
Görenlerin nefesini kesiyordu

Oysa sen belki de farkında bile değildin
Yarattığın o muhteşem görüntünün
Sığındığın duvar dibin de tir,tir titriyordun
Bakışların bir sokak kedisi kadar masum
Bir ceylanın ki kadar ürkekti

Tanrım bu nasıl bir güzellikti böyle
Kendimi alıkoyamıyordum bir türlü
O muhteşem güzelliği seyirden
Kendimden geçmiş adeta donmuştum
Bilmiyorum ne kadar öyle kala kalmıştım

Dudakların da belirip yüreğimi yakan
Gülümseyişinle kendime geldim
Hiç tereddüt etmeden üzerimdeki
Yağmurluğu bir çırpıda çıkartarak örttüm
O muhteşem güzelliği gizlemek istercesine

Ellerimi ceplerime sokup tek bir kelime
Bile söylemeye cesaret edemeden
Sırtımı dönerek dudaklarım da
Bir sevda türküsüyle gecenin karanlığında
Bir hayalet gibi gözden kayboldum

Her sonbahar yağmurların da
Sokak lambasının altın da saatlerce
Yağmurdan sırılsıklam olmuş bir halde
Karşıdaki duvara umutsuzca bakan birini
Görürsen eğer bil ki o benim…

mustafa ata

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Haziran 2008       Mesaj #5956
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Ben sana mecburum

Ben sana mecburum bilemezsin

Adını mıh gibi aklımda tutuyorum

Büyüdükçe büyüyor gözlerin

Ben sana mecburum bilemezsin

İçimi seninle ısıtıyorum.



Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor

Bu şehir o eski İstanbul mudur?

Karanlıkta bulutlar parçalanıyor

Sokak lambaları birden yanıyor

Kaldırımlarda yağmur kokusu

Ben sana mecburum, sen yoksun!



Sevmek kimi zaman rezilce korkudur

İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur

Tutsak ustura ağzında yaşamaktan

Kimi zaman ellerini kırar tutkusu

Birkaç hayat çıkarır yaşamasından

Hangi kapıyı çalsa kimi zaman

Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu



Fatihte yoksul bir gramafon çalıyor

Eski zamanlarda bir Cuma çalıyor

Durup köşe başında deliksiz dinlesem

Sana kullanılmamış bir gök getirsem

Haftalar ellerimde ufalanıyor

Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem

Ben sana mecburum, sen yoksun!



Belki Haziranda mavi benekli çocuksun

Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor

Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden

Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun

Bütün ıslanmışşın tüylerin ürperiyor

Belki körsün kırılmışsın telâş içindesin

Kötü rüzgâr saçlarını götürüyor.



Ne vakit bir yaşamak düşünsem

Bu kurtlar sofrasında belki zor

Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden

Ne vakit bir yaşamak düşünsem

Sus deyip adınla başlıyorum

İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin

Hayır başka türlü olmayacak

Ben sana mecburum bilemezsin...


atilla ilhan
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
19 Haziran 2008       Mesaj #5957
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Gözlerin bir hayal gibi,
Ulaşılmayacak kadar uzak.
İçinde kayboluyor tüm şehir,
Birde ben tabi..
Aksam gözbebeklerine,
Dalsam içine usul usul
Ve seni yaşasam,
Hayal olan o gözlerde..

seda balcı

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Haziran 2008       Mesaj #5958
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Bir gün sabah sabah

Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni:
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliçten.
Vapur düdükleri ötmededir.
Etraf alacakaranlık,
Köprü açıktır henüz.
Bir gün sabah sabah kapıyı çalsam...

Yolculuğum uzun sürmüş oldukça
Gece demir köprülerden geçmiştir tren.
Dağ başında beş on haneli köyler,
Telgraf direkleri yollar boyunca
Koşuşup durmuş bizle beraber.

Şarkılar söylemişim pencereden,
Uyanıp uyanıp yine dalmışım.
Biletim üçüncü mevki,
Fakirlik hali.
Lületaşından gerdanlığa gücüm yetmemiş,
Sana Sapancadan bir sepet elma almışım..

Ver elini Haydarpaşa demişiz,
Vapur rıhtımdadır pırıl pırıl,
Hava hafiften soğuk,
Deniz katran ve balık kokulu
Köprüden kayıkla geçmişim karşıya,
Bir nefeste çıkmışım bizim yokuşu...

Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
-Kim o ? dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıktır, mahmursundur.
Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim,
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni,
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliçten.
Fabrika düdükleri ötmededir.
Turgut Uyar
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
20 Haziran 2008       Mesaj #5959
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Yokluğun Yaramdır

Gecenin matemi güne girerken
Çığlığım dilimde türkü dererken
Mızrabım sazıma vuslat ererken
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Serimde ateşsin bacam tüterken
Korların kavurup canım yakarken
Viran oldu bahçem, hep gülsüz diken
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Hasretim sızımdır damlar yürekten
Ömrümü bitirdin geçtim elekten
Hiç mi dilemedin beni felekten
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Uzak oluşundan acım var sanma
Her daim hasrettir bu can canına
Yüreğimde saplı çıkmaz bir kama
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Kırılmış testisi akmıyor suyu
Yürek delirdiyse uslanmaz huyu
Benim karanlığım sevdamda kuyu
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Kaya’yı ufaltıp kumsala serdim
Dalgalar vurdukça cana can geldin
Mavide coşkuyu sevdamdan bildim
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Bülbül olup sesin gelse geceden
Çığlığın durmadan aksa yüceden
Güller mest olup geçse kendinden
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

Yüreğim kesiktir, tuzu içinde
Bastır yüreğini dermanı sende
Benim yollarım hep sevda peşinde
Yokluğun yaramdır ahu zarım ben

rahime kaya

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
20 Haziran 2008       Mesaj #5960
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Şiirler yazmalıyım sana
Ölüm gibi ansızın geliveren
Tüm efsanevi sevdaları anımsatan sevdan
Mutlu insanları anlatmalı
Çocuk saflığında gülen ay ışıklı gözler

Umutlar barındırmalı her dizesinde
Yarınlar deniz melteminde apaydınlık
Bir çocuğun ilk bisikleti özleyişi gibi
Özlemler serpişmeli satır aralarına
Fırından yeni çıkmış ekmek kokmalı
Hiç doyamadığım tenin gelince aklıma
Yürekli özgürce karşı çıkışın sesi duyulmalı
Türkülerim tadında

Sana şiirler yazmalıyım
Aşka özgürlüğe dair yazılmış tüm şiirler sevinmeli
Her dizesi gülümsemeli çocukça yarınlara
Ateş böcekleri aydınlatmalı harfleri
Düne ait ne varsa silikleşirken
Yarınlar yenmeli çirkinliği
Ve gözlerin mavisi bulaşmalı evrene
Bugünü avuçlayan ellerin
Toprağa bereket birleştirmeli tüm elleri

Sana şiirler yazmalıyım
Özgürlük şarkıları dillerde
Eller halayda birleşmiş sen gülümserken bana
Bitmeli şiir
Ay doğmalı mutluluğa
Karnı tok çocuk bağırmalı Afrika’dan
‘’Ey özgürlük’’


esin döndüoğlu

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya