Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 436

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.173.867 Cevap: 8.002
Dark-Line - avatarı
Dark-Line
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4351
Dark-Line - avatarı
Ziyaretçi
Sevgili

Sponsorlu Bağlantılar
Ben şu şeyda bülbülün şakıyan sesi olsam
Buram buram aşk kokan avuçlarına dolsam
Parmakların ucunda sevgi olup kök salsam
Sonsuza kadar kalsam bıkar mısın sevgili?

İzin verirsen bana düşlerine gireyim
Sevdamın hakkı olan hayalleri dereyim
Yeşilleri süsleyip illerine varayım
Dönüp bir kez yüzüme bakar mısın sevgili?

İpekten kanatlarım incinecek korkarım
Yol ırak, dağlar sapak kaybolursam ürkerim
Yüzün gülmezse bana yüreğimi burkarım
Sevgi ile karşıma çıkar mısın sevgili?

Ruhsatsız bir sevdayı dize dize sözlerim
Sığmıyor yüreğime yarınlara gizlerim
Söyle revaysa bana daha da çok özlerim
Sevgi er meydanıdır yıkar mısın sevgili?

Şahı oldun ömrümün, herkes kalbimin yadı
Gam yemem yaşadım ya sevginle ben miladı
Varsın gülsün el alem geçmesem de sıratı
Mahşerine beni de çeker misin sevgili?

Arının peteğinde bal olamadım ama
Dünyana girdim diye acı veririm sanma
Delik deşik yüreğim tutmuyor artık yama
Son kurşunu da bana sıkar mısın sevgili?

Hercai çiçeklerin kokusu ellerinde
Hicazkar şarkıların nağmesi dillerinde
Bir avuç buse olsam özlemin çöllerinde
Vuslatın ateşini yakar mısın sevgili?

Sevil Nizamoğulları

artos63 - avatarı
artos63
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4352
artos63 - avatarı
Ziyaretçi
slm
Sponsorlu Bağlantılar
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4353
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Muntazam

Seni kamçılardan çıkardım
Tevbelerle başladı rahmet vuruşları
İnsan ağlar oldun yürekli göğüsler kurdun
Sesimi işkencelerden alırdın
Elimin altına dökerdin etlerini
Hızlı varışlara bile hazırım daha
Dayanırdı yelken bezleri saf saf insan enginlikleri
Bir geçmiş zaman kalkanı indi
Çınar ağaçlarından sahil sularına
Kalbim kalkıp indi gemilerden
Çok tarandım başka saçlar tarandım sokaklarda
Kabris kamburu çıkardı yıllar
Ve bir tek çıban çıkaran yoktu sancılarla
Habire vuran rüzgar
Kabirlerde su yollarında
Dehlizlerde
İç çekmeler
Sızlanmalar fısıltılar
Ne zora çekiyor zaman ki bildiler farkettim
Götürüp
Kelimeleri başka bir semte attılar beni
Üzgün melal içre ve aşık
Yürüdüğüm deniz sahillerindeyim
Yakın sabahlarda öğlelerde ve daha
Üç parıltısında günün
Devlerimi güreştirmek işim
üstüm başım heykel kırıkları


Cahit Zarifoğlu
Dark-Line - avatarı
Dark-Line
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4354
Dark-Line - avatarı
Ziyaretçi
Gün Acıya Sığıyor

Her çiçeğin başında birkaç yılan nöbetçi
Kaşların araları kısalmış aynalarda
Sevgi aşkın yedeği kavranmamış dediği
Halk için özel koltuk tek ayak yapılıyor

Yüreğe takılacak kelepçe de bulunmuş
Yürekte yurtlanmıyor nasırı büyüyenler
Bülbülü anırtmaya çalışıyor yöneten
Çalan çanlar çok bilip az anlıyor

Düş körleri ve şarkı sağırları
Emekle yetinmeyip duygu çalıveriyor
Jop ve postalın gölgesi büyüyüp
Bombalar çok çabuk evrimleşiyor

Çiçeğin ağlayışı insanın şarkısına
Heykel ölü doğuyor
Sevinç coşku kovulmuş kiracılar
Gün acıya sığıyor


Numan Ekşioğlu
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4355
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Seni Bırakıyorum

seni bırakıyorum semender ellerimle
seni bırakıyorum
seni bırakıyorum
duvarlarda kurutulan anemon ellerimle

içimdeki sulara
içimdeki sazlıklara
içimdeki bataklıklara

seni bırakıyorum

seni bırakıyorum kendine kapanmış
kollarımın anarşik güzelliğiyle

içimdeki yosun yeşili sulara
içimdeki tehlikeli kıyılara
içimdeki siyah ışığa

seni bırakıyorum

seni yatıracağım ellerimde
bir ıhlamur yaprağı gibi
seni yatıracağım göğüslerimde
menekşeler gibi
seni yatıracağım gözlerimde
bir yağmur suyu gibi...

Lale Müldür
Dark-Line - avatarı
Dark-Line
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4356
Dark-Line - avatarı
Ziyaretçi
Sevmekten Gidince

Sen beni sevmekten gidince ben bana borçlu kaldım
Ya sen bana fazla geldin ya ben sana az kaldım
Gitme bir adım öteye gülüm bir adımda gurbet olur
Gitme bir nefes öteye gülüm her nefes hasret olur

Aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde
El tutmak yol açıyor diye hesapsız
Susmalara kaldırdık tüm tutuşmaları
Yasak kelime oyunu yapmak
Yalan söylemek mecburi ve serbest ayyuka çıkmak
Artık yağmur sonraları toprak kokmak yok
Tomurcuklanmak günah
Ve bir insan gözü yüzünden 100 gün ardarda uyumamak
Kimse ölmesin diye
Kimsenin aklında her sevdalı verdiği sözü geri alacak
Güneşi ayı ve hatta hiç bir tabiat olayı
Şahit gösterilmeyecek hiç bir sevdaya
Ne deniyorsa onu atacak kalp
Ve süresi24 saate çıkarılacak meskun mahallerde ağlamanın

Sen sesini alıp gidince ben burda dilsiz kaldım
Ya sen bana fazla geldin
Ya ben sana az kaldım
Gitme bir adım öteye gülüm bir adımda gurbet olur
Gitme bir nefes öteye gülüm her nefes hasret olur

Yılmaz Erdoğan
Dark-Line - avatarı
Dark-Line
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4357
Dark-Line - avatarı
Ziyaretçi
Yalnızım Antalya' da

-Erdinç Mutlu Ağabeye...
Sahiller bomboş bugün,
Yalnızım Antalya’ da.
Başım da sarhoş bugün,
Yalnızım Antalya’ da.

Akdeniz sensiz bugün,
Düdenler şevksiz bugün,
Caddeler sensiz bugün,
Yalnızım Antalya’ da.

Yeşili görmüyorum,
Denize girmiyorum,
Nedendir bilmiyorum? !
Yalnızım Antalya’ da.

Ne gökte, ne yerdeyim?
Buluttan bir perdeyim,
Çılgın caddelerdeyim,
Yalnızım Antalya’ da.

Kuşlarda kanat kırık,
Boğazımda hıçkırık,
Yeter, bunca ayrılık!
Yalnızım Antalya’ da.

Parklar, bahçeler bomboş
Yollar, caddeler sarhoş,
Gel artık, gel, durma koş!
Yalnızım Antalya’ da.

Mustafa Ceylan
Dark-Line - avatarı
Dark-Line
Ziyaretçi
26 Temmuz 2007       Mesaj #4358
Dark-Line - avatarı
Ziyaretçi
Duvar

- bu şiir ikinci dünya savaşı içinde
kahredilen bütün dünya duvarları
için yazılmıştır.-

ben bir duvarım hiç güneş görmedim
sen hiç güneş görmemiş bir başka duvar
yüzümüz benek benek tahta kurusundan
ve sinemiz baştan başa ak üstünde karalar
- kelepçeden kahroldu kahroldu bileklerim
- sıyrılıp çıktım artık ölüm korkusundan
- dilim dilim sırtımdaki yaralar
ben demirbaşım sığır siniriyle dayak yedim
biz de duvarız dinliyen duyan düşünen duvarlar
bizim kucağımız terkedilmiş bir yatak gibi kirli soğuk
ve bizim kucağımızda kasırgalı insanlar

yüzündeki deniz parlaklığıyla durur hatıramızda
o çocuk yumruklu dev o dev yumruklu çocuk
o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda

Attila İlhan
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
27 Temmuz 2007       Mesaj #4359
arwen - avatarı
Ziyaretçi
sevdamı kaybettiğimde buldum seni.
nazar boncuğuydu gözlerin,
hep gözlerimdeydi sanki.
yürek yarılır mı yarıldı işte.
kalbimin yarısı, aşkına amâde.
sevdim seni tüm bedenim ve ruhumla.
seni öyle sevdim ki İstanbul şaştı bu aşka.
mavi sularda yıkadım gözlerimi,
ben hiç ağlamadım ki.
kelepçeler ellerimde değil,
yüreğimde artık.
sevdan bedenimi yakmıyor.
damarlarımda kırmızı kanda,
hiç durmak bilmiyor.
karabataklar sandallarda.
bir tiyatro sahnesi karşımda.
bense kollarında,
çılgın aşık misali yanında.
her öpüşün yüreğimde bir ok.
seninle gülmek ise ne hoş.
aşk dile geldi bizle.
güneş yaktı sen kavurdun yine.
ellerimiz kenetlendi birbirine.
sevdayla karışık aşk bu işte.


menekşe gülay
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
27 Temmuz 2007       Mesaj #4360
arwen - avatarı
Ziyaretçi
sensizliğe bir düğüm daha attım bu gece
neden böyle, neden yoksun yanımda
öyle özledim ki seni anlatamam,
özlemimi dizelere sığdıramam
hayata kadere herkese meydan okurum
ama seni kalbimden atamam
verdiğimiz sözleri, geçirdiğimiz saatleri unutamam
seni düşünür seni yaşarım
günlerim, saatlerim ve dakikalarım senle dolu
sen bilmesen de özlemsen de beni sen gibi
ben sevdim seni
bırakamam...

gülce Şeren

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya