Arama

Medya Haber - Sayfa 93

Güncelleme: 13 Ekim 2017 Gösterim: 661.614 Cevap: 1.864
HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
30 Eylül 2008       Mesaj #921
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
2 inç'lik bir LCD ekrana kaç piksel sığabilir? İşte Casio'nun bu soruya verdiği inanılmaz cevap.

Sponsorlu Bağlantılar

Casio'nun geçtiğimiz günlerde duyurduğu 2 inç ekrana sahip yeni TFT LCD'si, inç başına düşen piksel sayısıyla adından çok söz ettireceğe benziyor.
Her bir inç'ine yaklaşık 546 pikselin düştüğü Casio'nun yeni LCD ekranı, 960x540 ekran çözünürlüğüne ulaşarak yeni bir ilke imza atıyor.
QHD (Quarter High Definiton) olarak da anılan Casio'nun küçük ama başarılı yeni TFT LCD'sinin 2 inç olmasına rağmen bu piksel sayısına ulaşmasına neden olan ise Casio'nun geliştirdiği ve HAST (Hyper Amorphous Silicion TFT) ismini verdiği yeni bir teknoloji.
Portatif medya oynatıcıların ve HD cep telefon ekranlarının sayısının artmasıyla beraber, Casio'nun bu yeni ekranı 16.8 milyon renge kadar ulaşıyor ve yakın gelecekte Casio'nun bu yeni ürünün seri üretime geçebileceği konuşuluyor.

HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
30 Eylül 2008       Mesaj #922
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
Şarkıcı Britney Spears Beverly Hills'teki evini satışa çıkardı. Bir dönem sansayonlarıyla gündemden düşmeyen şarkıcı, kötü günler geçirdiği için bu evi "Uğursuz" olarak nitelendirdiği belirtiliyor. İtalyan tarzı evin satış fiyatı ise 7.9 milyon dolar.

Sponsorlu Bağlantılar
24su3

HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
3 Ekim 2008       Mesaj #923
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
Yenikapı’da 4 yıldır devam eden Marmaray ve Metro istasyonları kazılarında İstanbul’un tarihini sil baştan yazdıracak yepyeni bulgulara rastlandı. Tarih ve arkeoloji çevrelerinde büyük heyecan yaratan bulgulara göre İstanbul’un tarihi bilinenin aksine 2.700 değil 8.500 yıl öncesine dayanıyor.


İŞTE KAZI SONUCU ÇIKANLAR

Marmaray kapsamında Yenikapı’da yapılan arkeolojik kazılarda bugüne kadar Theodosius Limanı gün yüzüne çıkarılmış 33 gemi, İstanbul’un Bizans Dönemi’nde yapılan en eski suru, Bizans Kilisesi ve binlerce buluntu ortaya çıkarılmıştı. Ancak son yapılan kazılarda hiç hesapta olmayan ve beklenmeyen tarihi bulgulara rastlandı. Theodosius Limanı’nın altındaki katmanda M.Ö. 6.500’lü yıllara ait olduğu tahmin edilen 4 insan iskeleti ile ahşap savunma silahları, ahşap eşyalar ve kano kürekleri bulundu.

İstanbul’un ilk çiftçileri

Vatan Gazetesi'nden Bülent Günal'ın haberine göre, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü ve Marmaray Kazı Başkanı Dr. İsmail Karamut Yenikapı’daki kazı çalışmalarında 4 yıl içinde 58 bin metrekarelik alanın kazıldığını söyledi: “4 yıl içinde çok önemli tarihi bulgulara, eserlere ulaştık. 33 gemi çıkartıldı. Ancak 2 ay önce hiç birimizin tahmin etmediği bulgularla karşılaştık. Deniz seviyesinin 6 metre aşağısında, Theodosius Limanı katmanı altında 4 insan iskeleti bulundu. Bu iskeletler M.Ö. 6000-6500 yıllarına ait. Bu müthiş bir keşif. Çünkü İstanbul’un tarihinin sil baştan yazılmasını gerektirecek bir durumla karşı karşıyayız! İstanbul’un çevrelerinde neolotik döneme ait bulgulara rastlanılmıştı ancak tarihi yarımada da ilk kez böyle bulguları çıkardık. Kazılarda ahşap eşyalar, savunma silahları da bulduk. Kazı yaptığımız bölge, Likhos deresinin Marmara Denizi’yle buluştuğu nokta. Belli ki bundan 8-8.500 yıl önce o bölgede bir köy vardı ve o köylüler hayvancılık ve tarımla uğraşıyordu.”

Çatalhöyük’le aynı

Marmaray kazılarıyla birlikte bulunan heyecan verici köy, İstanbul’un ilk yaşam merkezi miydi? Bu soruya Dr. Karamut, “Evet, olabilir” diyor. Peki Marmaray kazılarındaki son buluntuların Neolotik çağa, yani cilalı taş devrine ait olduğundan nasıl emin oldular? İşte Dr. Karamut’un kanıtları: “İnsanların avcılık ve toplayıcılıktan yerleşik hayata ve tarım toplumuna geçtiği dönemde yani Neolitik Çağ’da kullandığı malzemeleri biliyoruz. Yenikapı’da bulunan malzemeler, özellikle de seramik parçaları, buluntuların Neolitik Çağ’a ait olduğunu gösteriyor. Zaten, Anadolu’daki bu çağa ait olan buluntularla da Marmaray kazılarından çıkan bulguları kıyasladık. Kazı ekibimizde bulunan Neolitik Çağ uzmanı Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, Yenikapı’da bulunan seramik parçalarıyla, Çatalhöyük’teki neolitik çağda bulunan seramik parçaları arasında büyük benzerlikler olduğunu tespit etti.”

NEOLİTİK ÇAĞ NEDİR?

Neolitik Çağ (M.Ö 8.000-5.500) ya da diğer adıyla Cilalı Taş Devri’nde önceki devirlere göre daha sert ve daha düzgün taş aletler yapıldı. Topraktan veya kilden yapılan kaplar ateşte pişirildi, bunun sonucunda seramik sanatı başladı. Bu devirdeki insanlar bilgi ve teknikte önceki dönemlere göre oldukça ileri bir düzeye çıktı. İnsanların avcılık ve göçebeliği bırakıp yerleşik düzene geçmesi de bu dönemde başladı. Birbirine yakın aileler topluca bir yerde oturarak köyleri meydana getirdi. Böylece tarihteki ilk köyler kuruldu. Ayrıca insanlar tahıl üretimine de başlayıp, hayvanlar evcilleştirilip, insanlar tüketicilikten üretici duruma geçti. İlk defa ticaret de başladı. Neolitik Devrim, ilk olarak Orta Doğu, Önasya , Uzakdoğu gibi geniş ve düzenli akarsuların yaygın olduğu bölgelerde ortaya çıktı.
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
5 Ekim 2008       Mesaj #924
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
1510star
1510bugun
1510hurriyet

1510takvim

1510taraf



1510tercuman

1510vakit

1510vatan


1510yenisafak

1510aksam




1510milligazete

1510radikal

1510sabah
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Ekim 2008       Mesaj #925
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Genelkurmay'dan kayıp asker açıklaması

Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, Aktütün Karakolu'nda yapılan saldırıda kayıp olduğu ifade edilen iki askerin şehit olmuş olabileceğini söyledi.

Orgeneral Hasan Iğsız, Genelkurmay Karargahı İnönü Salonu'nda basını bilgilendirme toplantısı düzenledi. Bilgilendirme toplantısına basın kuruluşlarının savunma muhabirleri ve Ankara temsilcileri katıldı. Yaklaşık 2 saat süren bilgilendirme toplantısında Hasan Iğsız, Hakkari'nin Şemdinli İlçesi Aktütün Sınır Karakolu'ndaki çatışma sırasında irtibat kesilen iki uzman çavuşa halen ulaşılamadığını belirterek, "İki uzmanımız şehit olmuş olabilir. Aramalarımız aralıksız olarak devam etmektedir'' dedi. Hasan Iğsız, 15 şehitten 13'ünün, açılan ilk ateşte havan saldırısı sonucu hayatını kaybettiğini söyledi.

Aktütün Karakolu'nda yapılan saldırıda bir istihbarat zaafiyeti bulunmadığını ifade eden Orgeneral Hasan Iğsız, ABD ile istihbarat paylaşımı konusunda bir sınıntı yaşanmadığını kaydetti. Kuzey Irak yönetimi ile bir istihbarat paylaşımı olmadığını ifade eden Hasan Iğsız, Kuzey Irak yönetiminin Türkiye'nin terörle mücadelesine yeterli desteği vermediğini kaydetti.

Hasan Iğsız, saldırıya uğrayan Aktütün Karakolu'nun, 2 Ordu Komutanı tarafından yerinde incelendiğini bildirdi.

CİHAN
05.Ekim.2008 17:09:08
HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
5 Ekim 2008       Mesaj #926
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
Cepte kontör düşmanı 'aktif arama' tuzağı ve kurtuluş yolu



Cep telefonları ile arama yapıldığında ekranda beliren 'aktif aramalar' yazısının kontör kaybına sebep olduğu iddia edildi.
Zaman Gazetesi'nin haberine göre; Her arama sırasında ekranda beliren 'aktif aramalar' yazısı sebebiyle karşıdaki kullanıcıdan bir kontör düştüğü tespit edildi. Kamudan üst düzey bir yetkili duyum üzerine konuyla ilgili araştırma yaptığını, bilgi almak için başvurduğu cep telefonu şirketlerinin aktif arama sonrasında oluşan kontör kaybını doğruladığını söyledi. Şirketler aynı yetkiliye kontör kaybı yaşamaması için yapması gereken işlemleri de anlatmış. Cep telefonu kullanıcılarının ekranda beliren aktif arama yazısını iptal etmesi gerekiyor. Telefonda sırasıyla ##002# tuşlanarak arama yapılıyor ekranda 'Aktarma iptal edildi' yazısı beliriyor. Bu sayede gelen her aramada ekranda beliren aktif arama yazısı kaldırılıyor.
'Aktif aramalar' yazısı iptal edilmediği müddetçe, aranan kişiye ulaşamayanlardan bir kontör düşülüyor. Eğer aranan kişinin telefonu da telesekreter ayarlı ise dinlenen bir saniyelik 'aradığınız kişiye ulaşılamıyor' mesajı için de kullanıcıların ayrıca bir normal arama karşılığı ücretlendirildiği belirtiliyor. Kullanıcı, eğer iki dakika sonra yine ulaşamazsa 1,5 kontör kaybı daha oluyor. Telesekreterin ücretsiz zannedilmesi tüketicileri mağdur ediyor. Telefon şebeke istasyonu yetkilileriyse bilgi almak isteyen kullanıcılara; ##002#'yi arayarak telesekreterin kaldırılabileceğini anlatmakla yetiniyor. Aboneler "Kullandığımız telefonların bütün özelliklerini bilmiyoruz. Bizden habersiz neden bu tür uygulamalar yapılıyor." şikayetinde bulunuyor.
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
5 Ekim 2008       Mesaj #927
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
Kredi kartında büyük kaos!


Bayram öncesi başlayan kredi kartı krizi skandala dönüştü. POS cihazlarındaki “işleminiz onaylamadı” yazısına rağmen, girilen tutar hesaplara geçti. Vatandaş hem bankaya hem de firmaya para ödedi. Bankalar, “bayram tatilinde alışveriş yapmayın” uyarısı yaptı. Binlerce mağdurun ise bu durumdan haberi bile yok.

Bayram öncesi kredi kartıyla alışveriş yapmak isteyen binlerce müşteri büyük bir şok yaşadı. Pos makinesine şifresini yazarak çekim yaptıran müşterilerin işlemi onaylanmadı. Belirtilen tutar nakit olarak tahsil edildi. Bankalar makineden çekilen tutarı müşteriye borç olarak kaydetti.

Bugün Gazetesi’nden Osman Asiltürk’ün haberine göre, bankaların iletişim sistemleri bayram öncesi yoğunluğa dayanamadı. Bankalar Arası Kart Merkezi'nde yaşanan sistem sorunu alışveriş için kullanılan pos makinelerinin çoğunu kilitledi. Sorun bununla da kalmayıp ciddi bir skandala dönüştü.

Denizli'nin Çivril İlçesinde telefonculuk yapan Haydar Aslan, bir müşterisinin kendi dükkanından alışveriş yaptığı sırada yaşanan olaydan şüphelendi. Dükkanında birçok bankanın pos makinesi bulunduğunu belirten Aslan, "Bir müşterim 95 YTL'lik alışveriş yaptı. Önce bizim pos makinelerinden tutarı çekmeye çalıştık. Müşteri şifresini girdikten sonra 'İşleminiz onaylanmadı. Lütfen bankanızla temasa geçiniz' şeklinde bir uyarı slipi çıktı. Tekrar denedik aynı şeklide oldu. Komşu dükkanlarda da aynı işlemi yaptık fakat sonuç yine değişmedi" diyerek yaşadıklarını anlattı.

SLİPLERİ KONTROL EDİN
Durumu bildirmek için kredi kartını veren bankayı aradıklarını belirten Aslan, "Bankadan, 'İşleminiz onaylanmadı' uyarısı olan her işlemin ardından kalan müşterinin hesabından 3 kez paranın çekildiğini söylediler. Bankalar yaşanan krizi doğruluyor. 'İşlem onaylanmadı' uyarısı alındığı halde kart limitlerinden onaylanmış gibi gözüküyor. Şu an gerekli incelemeler yapılıyor. Müşterilerimizden yoğun şekilde geri dönüşler oldu diyorlar ve ardından telefonu kapatıyorlar" dedi. Haydar Aslan, bu sorunun bütün banka kartlarında yaşandığını belirterek müşterileri uyardı: "Bu tür sorunlar sıklıkla gündeme gelmeye başladı. Kredi kartı kullanan bütün müşteriler sliplerini veya ekstrelerini mutlaka kontrol etsinler. Çünkü ödeme zamanı geldiğinde büyük bir sürprizle karşılaşabilirler."

‘BORCU NAKiT OLARAK ÖDEDiM’
İstanbul'da bayram alışverişine çıkan bir bayan müşterinin başına da aynı olay geldi. Aldığı ürünleri kasaya getiren müşteri borcunu kredi kartıyla ödemek istedi ancak pos makinesi bankayla bağlantı kurulamadığı uyarısı verdi. Kasadaki görevli işlemi iptal edip yeniden denedi ancak sonuç değişmedi. Şaşkın bir halde aracına binen müşteri başından geçenleri şöyle anlattı:

"Kasanın önünde kalmıştım. 160 YTL tutan borcu nakit olarak ödedim. Sonra kullandığım limiti kontrol ettim. Mağazaya ödediğim nakit tutar kadar bağlantı kurulamadığı söylenen hesabımdan da para çekildiğini gördüm. Hemen bankamı aradım ancak bayram tatili olduğu için bayramdan sonra aramamı isteyerek telefonu kapattılar. Benim durumumda olan binlerce müşteri olduğunu tahmin ediyorum. Herkes kart kullanırken dikkat etsin!"

HEDİYEMİ ALAMADIM
Denizli'de arkadaşına bayram hediyesi almak için alışveriş merkezine giden Hasan Durna'nın başından da buna benzer bir olay geçti. Girdiği her mağazada kartını kullanmak istediğinde uyarı alan Durna, başından geçenleri şöyle anlattı: "Hediye etmek amacıyla bir cep telefonu almak istiyordum. Telefoncuya gittim, kredi kartlarının böyle bir sorun verdiğini söyleyerek beni uyardılar. Onların ikazına inanmayıp gittiğim birkaç yerde de aynı sorunla karşılaşınca cep telefonu almaktan vazgeçtim."

MÜŞTERİ ZOR DURUMDA
Bayram arifesinde alışveriş yapan tüketicilerin aşırı kullanım sonucu kredi kartı ödemelerinde aksamalar yaşadığı belirtildi. Bir başka Tüketiciler Birliği’nin Genel Başkanı olan Nazım Kaya da, bütün ikazlara karşın tüketicilerin bayram alışverişlerini kredi kartıyla yapmaya çalıştıklarını söyledi.
MAĞDURİYETİN TAKİPÇİSİYİZ
Mağazalardan alışverişlerini tamamlayarak kasaya gelip ödemelerini kredi kartıyla yapmak isteyen tüketicilerin hayal kırıklığı yaşadığını anlatan Kaya, ''Kredi kartının aşırı kullanımı nedeniyle bankalarla pos cihazları arasında ciddi oranda iletişim sorunu yaşanması tüketiciyi bayram öncesi mağdur etti. Hatlar yoğun, hat düştü diyerek kredi kartı yerine nakit para talep edildi. Bankalar da bu tür durumlara karşı hazırlıksız. Bu durumun takipçisi lacağız” dedi.

HACKER SALDIRISI OLABiLiR
Bayram öncesinde pos makinelerinin tıkandığı konusunda kendilerine yoğun şikayetler geldiğini söyleyen Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Avukat Bülent Deniz, "Görülüyor ki sorun daha da büyük. Bu artık müşterinin cebindeki paranın resmen çalınması anlamına geliyor. Bu durum bankaların iletişim sisteminde çok ciddi bir sorun olduğunu gösteriyor" dedi.

Yaşanan krizin 'hacker saldırısı" şüphesini de akıllara getirdiğini ifade eden Deniz, "Artık bir saldırı mı yoksa sistemdeki çok ciddi bir açık mı belli değil. Bankalar krizin aşırı yüklenmekten kaynaklandığını ileri sürüyor. Kredi kartı sayısı çok arttı. Demek ki bankalar altından kalkamayacakları bir yükün altına girmiş oluyorlar" diye konuştu. Bülent Deniz şunları söyledi: "Bankalar, madem bu yükü kaldıramıyor neden bu kadar kart veriyor? İşin içinde suiistimaller var. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu bir an önce olaya müdahale etmelidir."
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
7 Ekim 2008       Mesaj #928
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
Ülker'den bir gariplik daha!
Arkadaşlar bilginiz belki vardır ama yazmadan edemeyeceğim.
Gıda işiyle uğraştığımız için Ülker'in son çıkardığı "Maltana" içeceği bizim satış noktasına da geldi. İlk geldiğinde şok oldum. Aynı içki kutusu gibi bir ambalaja sahipti. Resimlerini aşağıya veriyorum. Geri kalan yorum size kalmıştır dostlar.
Bu konuyla ilgili gerekli yerlere müracaatlarımı ve şikayetlerimi bildirdim. Sizlerden ricam sizler de aşağıda vereceğim tüketici danışma hatlarına gerekli şikayetleri yapmanızdır.
Bir an evvel bu içeceklerin piyasadan toplanması konusunda baskı yapmamız gerekmektedir.
Tepkisiz kalmayalım lütfen.
Tüketici Danışma Hattı : 0212 567 15 67
Fax: 0212 310 28 38


20e69acbd3bwi9
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
9 Ekim 2008       Mesaj #929
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
BAKANLIKTAN AÇIKLAMA YAPILDI
Medya HaberTürkiye Çin mallarına yasak getirdi
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı: Çin'den bebek mamaları, süt ve süt ürünleri ile süt içeren çikolata ve benzeri gıda maddelerinin ithalatına izin verilmeyecek.

Bakanlık, son üç yılda, Çin'den bebek maması ve süt ithalatı için hiç izin belgesi düzenlenmediğini, sadece bu yıl Nisan ayında dahilde işleme izni kapsamında Çin'den süt tozu ithal edildiğinin belirlendiğini açıkladı.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Çin Halk Cumhuriyetinde üretilen bebek mamaları ile süt ve süt ürünlerinde melamin maddesinin kullanıldığı, bu nedenle bebek ölümleri ve rahatsızlanmaların olduğu konusunda basın yayın organlarında çıkan haberlerin yakından takip edildiği belirtildi.

Açıklamaya göre, çıkan ilk yayınları takiben gıda maddeleri ve gıda ile temasta bulunan madde ve malzemelerin ithalat otomasyon sisteminde yapılan inceleme ve il müdürlüklerinden alınan bilgiler sonucunda; 2006 ve 2007 yılları ile 2008 yılının dokuz aylık döneminde menşe ülkesi ve/veya yükleneceği ülkesi Çin olan mama ve süt için bakanlık tarafından hiç ithalat izni verilmediği, kontrol belgesi onaylanmadığı ve ithalat işlemi yapılmadığı belirlendi.

Dahilde işleme izin belgesi kapsamında bu yıl Nisan ayında süt tozu ithalatı yapıldığı tespit edildi.

Açıklamada, ilgili kanun uyarınca insan sağlığını korumak amacıyla ihtiyati tedbir kapsamında, Çin menşeli bebek mamaları, süt ve süt ürünleri ile süt içeren çikolata ve benzeri gıda maddelerinin ithalatına izin verilmemesi, yeni kontrol belgesi onaylanmaması, mevcut kontrol belgeleri kapsamında ithalat işlemi yapılmaması konusunda il müdürlüklerin talimat verildiği bildirildi.

Ayrıca, söz konusu ürünler için daha önce kontrol belgesi almış olan firmalar da il müdürlükleri tarafından bilgilendirilecek.

AA
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Ekim 2008       Mesaj #930
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ANKARA'DAN RUMLARA UYARI

Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs'ta Yarın Devam Edecek Doğrudan Müzakereleri Öncesi KKTCMehmet Ali Talat'a Tam Destek Verirken, Rumları da Uyardı. Dışişleri Sözcüsü Burak Özügergin, "Bir Fırsat Penceresi Açılırsa, Bunu Değerlendirmesi Lazım. Bu Süreç Sonsuza Kadar Süremez" Dedi.


Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs'ta yarın devam edecek doğrudan müzakereleri öncesi KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'a tam destek verdi. Dışişleri Sözcüsü Burak Özügergin, Talat'ın "yapıcı" tutumunu desteklediklerini söylerken Rumları da uyararak "Bir fırsat penceresi açılırsa bunu değerlendirmesi lazım. Bu süreç sonsuza kadar süremez" dedi. Burak Özügergin, haftalık olağan basın bilgilendirme toplantısında bir soru üzerine Kıbrıs'ta yarın devam edecek doğrudan müzakereleri öncesi Ankara'nın KKTC Yönetimine yönelik desteği yineledi.
-"TÜRK TARAFINA HAKSIZ İTHAMLAR"-
Kıbrıs'ta Eylül başından beri devam eden süreçte Kıbrıs Rum tarafından beklenen ve umulan biçimde hareket etmediğini kaydeden Özügergin, Rumların, Türk tarafına haksız suçlamalarda bulunduklarını kaydetti. Özügergin, şöyle devam etti:
"Türk tarafını hedef alan ithamların BM kapsamlı çözüm felsefesi ve parametrelere aykırı olduğunu düşünüyoruz. Önemli olan bir fırsat penceresi açılırsa, bunu değerlendirmesi lazım. Bu süreç sonsuza kadar süremez. Toplantıların eksersiz haline dönüşülmesine izin verilmemeli."
Mehmet Ali Talat'ın izlediği "yapıcı" ve "lokomotif" tutumunu desteklediklerini de ifade eden Sözcü, çözümün yeni bir ortaklık gerektirdiğini vurguladı. Özügergin, " İki ayrı halk, iki ayrı demokrasinin varlığına dayanması gerekecek. İki kesimli, siyasi bakımdan eşit ve kurucu devletlerin eşit statüsüne dayanacaktır. Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinin devam edeceği bir çerçevede çözüm olacaktır."
-"HER DÖNEM İKİ BAŞLIĞIN AÇILMASINI UYGUN GÖRMÜYORUZ"
Bu arada, Dışişleri Sözcüsü, Fransa'nın AB Dönem Başkanlığı sırasında kaç müzakere başlığının açılmasını beklediklerine ilişkin bir soru üzerine, "Biz mümkün olduğu kadar çok fasıl açılmasını istiyoruz ve bunu dile getiriyoruz" dedi.
Teknik açıdan açılmaya hazır bir düzine başlığın bulunduğunu anlatan Sözcü, buna karşın her başkanlık döneminde iki başlığın açılması gibi "fiili" bir durum oluşmaya başladığını gördüklerini belirterek, "Biz, bunu uygun görmüyoruz. Teknik açıdan açılmaya hazır tüm fasılların açılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.
-"ERMENİSTAN İLE SORUNLAR KONUSUNDA UMUT PENCERESİ"-
Dışişleri Sözcüsü, Ermenistan ile yeni temasların olup olmayacağı sorusunun karşısında da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Erivan ziyaretinin ardından 26 Eylül'de New York'ta Türkiye, Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanları arasında "üçlü toplantı" yapıldığını anımsattı.
Özügergin "Yeni bir umut penceresinin açıldığını düşünmek istiyoruz. Son yaşanan gelişmeler, hem Türkiye ile Ermenistan arasındaki sorunlar, hem de Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki sorunların çözümüne zemin teşkil etmesini ümit ediyoruz" dedi.
Dışişleri Sözcüsü, İsrail'deki iç gelişmeler nedeniyle ertelenen, Türkiye aracılı Suriye-İsrail görüşmelerinin 5. turunun yapılması için taraflarla temasların sürdüğünü belirterek tarafların "yapıcı" bir tutumunun olduğunu da vurguladı. (ANKA)
(CN/BÜN)

Benzer Konular

28 Ekim 2016 / ThinkerBeLL İletişim Bilimleri
20 Ekim 2015 / Jumong Genel Mesajlar
24 Ekim 2008 / CrasHofCinneT Bilgisayar
18 Kasım 2010 / ThinkerBeLL X-Sözlük
21 Şubat 2010 / ThinkerBeLL Bilim ww