Arama

Medya Haber - Sayfa 94

Güncelleme: 13 Ekim 2017 Gösterim: 660.385 Cevap: 1.864
HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
9 Ekim 2008       Mesaj #931
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
fft16mf114786fo8

Sponsorlu Bağlantılar
Tanrı'nın Ayak İzimi?

İngiliz televizyon kanallarında bugünlerde bolca yer alan bu güneş yansıması, görüntüleri izleyenlere sanki Tanrı'nın ayak iziymiş izlenimi veriyor.

İngiltere'nin güneydoğusundaki Sussex şehrindeki Hove kasabasında yaşayan Steve Hann'ın kamerasına takılan görüntü görenleri hayrete düşürüyor.

Bankacılık yapan 56 yaşındaki Steve Haann gördüğü manzarayı 'Sonbaharda gökyüzünün güzelliğini seyretmek için koltuğuma oturmuştum. Bir anda bu kocaman ayak izini gördüm ve hemen görüntülemek için kameraya sarıldım.' şeklinde açıklıyor ve şöyle devam ediyor: 'Gökyüzünde zaman zaman ilginç şekiller oluşabiliyor fakat bu bugüne kadar gördüğüm en ilginç şekil. Çok belirgin ve düzgün biçimliydi.'

Meteoroloji görevlileri gökyüzünde oluşan bu ayak izinin bir mucize olmadığını, küçük bulut parçalarının böyle bir görüntü ortaya çıkardığını belirtiyorlar fakat görnütüleri izleyenlerin kafasında hala bir soru işareti var...

MaRCeLLCaT - avatarı
MaRCeLLCaT
Ziyaretçi
18 Ekim 2008       Mesaj #932
MaRCeLLCaT - avatarı
Ziyaretçi
Tuzla'da 13 tersane kapatıldı
Medya Haber 18 Ekim 2008 10:53
Sponsorlu Bağlantılar
Bakan Çelik, Tuzla'da yapılan denetimlerde bu yılın Ağustos ayına kadar 19 iş yeri için kısmi durdurma, 13 iş yeri için de kapama kararı verildiğini bildirdi.



MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru'nun soru önergesini yanıtlayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, gemi inşa sanayisine yönelik faaliyetleri disipline edebilmek ve planlı hale getirebilmek amacıyla Denizcilik Müsteşarlığı tarafından hazırlanan ''Tersane, Tekne İmal ve Çekek Yerlerine İşletme İzni Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin'', Ağustos ayında yürürlüğe girdiğini hatırlattı.
Çelik, bu yönetmelikle tesislerin; İnceleme, Tespit ve Denetim Komisyonları tarafından her 2 yılda bir fiziki ve teknik olarak denetleneceğini kaydetti.
Bakanlığına bağlı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından, Tuzla'da 2003 yılında 7, 2004 yılında 58, 2005 yılında 64, 2006 yılında 54, 2007 yılında 399 inceleme, kontrol ve denetim yapıldığını açıklayan Çelik, 2008 yılı Ağustos ayına kadar ise 46 genel, 14 kontrol ve 445'i de inceleme olmak üzere toplam 505 denetim yapıldığını bildirdi.
Çelik, son 6 yılda yapılan toplam denetim sayısının 1087 olduğunu belirterek, ''İş Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından ayrıca 2003 yılında 43, 2004 yılında 8 bin 352, 2005 yılında 12 bin 175, 2006 yılında 3 bin 581, 2007 yılında 2 milyon 356 bin 580, 2008 yılı Ağustos ayına kadar da 680 bin 926 YTL olmak üzere toplam 3 milyon 61 bin 657 YTL idari para cezası verildi. 19 İş yeri için kısmi durdurma, 13 iş yeri için de kapatma kararı uygulanmıştır'' dedi.
HeliX - avatarı
HeliX
Ziyaretçi
20 Ekim 2008       Mesaj #933
HeliX - avatarı
Ziyaretçi
Kol uzunluğunda böcek bulundu!



56,6 cm uzunluğundaki böcek, Endonezya'da bir köylü tarafından bulundu.
Endonezya'nın Borneo adasında dünyanın en büyük böceği bulundu.

İngiliz bilim adamları, Endonezyalı bir köylü tarafından bulunan böceğin 56,6 cm olduğunu belirttiler. Neredeyse bir insan kolu uzunluğundaki böcek, daha önceki rekorun sahibi, Malezya'da bulunan ve "P. serratipes" adı verilen böcekten daha uzun.

Sadece gövdesi 35,7 cm gelen böcek, bacakları olmadan, "P. kirbyi" adı verilen ve yine Borneo'da bulunan böceğin rekorunu da elinden aldı.

Bacakları dalı andıran böceğin daha çok bambu filizinde yaşadığı, yumurtalarının ince kanatlara sahip olduğu, böylece bir ağaçtan diğerine kayabildiği belirtildi.

Bir köylü tarafından bulunan böceğin yerel böcek bilimci Datuk Çan Çev Lun'a teslim edildiği ve araştırmaların ardından böceğe "phobaeticus chani" (Çan'ın süper çubuğu) adı verildiği açıklandı.

Böylece "phobaeticus chani" yaşayan en büyük böcek olarak rekorlar kitabına resmen girdi.

Böcek, Londra'daki Doğal Tarih Müzesi'nde görülebilecek.
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
23 Ekim 2008       Mesaj #934
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
MADDENİN YENİ BİR HALİ KEŞFEDİLDİ
ELEKTRONİK CİHAZ ÜRETİMİNDE ÖNEMLİ ETKİSİ OLACAK
Medya Haber
Maddenin yeni bir hali keşfedildi
Kanadalı bilim adamları, elektronik cihaz üretiminde önemli etkisi olabileceği belirtilen maddenin yeni bir halini keşfetti.

McGill Üniversitesinden araştırmacılar, maddenin yeni halinin, modern transistörlerin üretiminde kullanılanlara çok benzeyen bir materyal olan yarı üç boyutlu bir elektron kristali olduğunu belirtti.

Şimdiye dek yapılan en saf yarı iletken üzerinde çalışırken bu buluşu yapan bilim adamları, kristali, uzay ortamından 100 kez daha soğuk ultra düşük sıcaklıkta soğutulan bir cihazın içinde keşfetti. Materyal daha sonra dünyada şimdiye dek oluşturulan en güçlü devamlı manyetik alana konuldu.

Kanadalı fizikçiler, şaşırtıcı gelişmenin, yarı iletken materyalin içindeki iki boyutlu elektron sisteminin, önceden tahmin edilmeyen bir şekilde yarı üç boyutlu sisteme dönüşmesi olduğuna işaret etti.

McGill Üniversitesinin Ultra Düşük Sıcaklıkta Yoğunlaştırılmış Madde Deney Laboratuvarı Direktörü Guillaume Gervais, buluşla ilgili olarak, "Aslında tam 3 boyutlu olmadı, arasında bir durum oluştu ki bu da tamamen yeni fenomen. Bu teorisyenlerin sevdiği bir durum. Şimdi kafalarını kaşıyor ve modellerine ince ayar yapmaya çalışıyorlar" diye konuştu.

Araştırmacılar, bulgularını Nature Physics dergisinde yayımladı.

Amerikalı bilim adamları da, 2004'te maddenin şimdiye dek bilinmeyen yeni bir halini oluşturarak, özellikle süper iletkenler alanında büyük bir gelişmenin yolunu açmıştı.

ABD'nin Ulusal Standartlar ve Teknoloji Kurumu ile Colorado Üniversitesinin ortak çalışmasıyla yapılan ve "fermionik yoğunlaştırma" adı verilen yöntemin, elektrik iletimindeki kayıpları azaltacağı belirtilmişti.

AA
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
24 Ekim 2008       Mesaj #935
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Google'ın Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Başkanı Nikesh Arora'ya göre web ekonomisi de tıpkı basılı yayıncılık ekonomisi gibi gelişecek.

Internette en fazla dataya evsahipliği yapan Google, içeriğinden gelir kazanmaya başladığında reklam gelirlerinden daha büyük bir ciro yapacak.

Internet yayıncılığının ticari mantığı tıpkı basılı yayıncılık ekonomisi gibi gelişecek -yani insanlar Internet'teki içerik için para ödemek durumunda kalacaklar.

Dünya Gazeteciler Birliği 2008 konferansındaki Dünya Editörler Forumunda konuşan Arora kendisini dinleyenlere "Web'teki iş modeli bugünkü iş modelinden farklı olmayacak" diyerek bugünkü durumun ilerde değişeceğinin sinyallerini verdi.

Şu anki mevcut durumda kitlesel bilgi ve haberler çok yoğun bir şekilde web ortamına aktığı için bir yandan içeriğin fiyat ve kalitesi düşerken medya kuruluşları da ilan geliri yoluyla daha fazla gelir elde edebilmek adına daha fazla okuyucu ve izleyiciye ihtiyaç duyuyorlar. Arora açıkça söylemese de anlattıklarından anlaşıldığı kadarıyla yakın gelecekte Internet içeriklerinin içersinde ister istemez bir elenme süreci yaşanacak ve gelir getirmeyen içerik artık net ortamında kendine yer bulamayacak.

Medya siteleri ve blogların kaderi

Blog sitelerinin ve blog tipi içeriğin çokluğuna da değinen Arora bu durumun da bu şekilde devam etmesinin pek mantıklı olmayacağını belirtiyor. Muhtemelen 'American Idol' yarışmasına benzer bir durum yaşanacak. Giderek elenen ve sayıları azalan bloglardan çok azı geriye kalacak. Onlar da en fazla ilgi çeken bloglar olacak.

Gazeteler giderek Internet ortamına bağımlı hale gelecek. Bugün için günde 1.3 milyar insan Internet'e bağlanıyor ama yakın gelecekte bu rakamın 3 milyara çıkmasını bekleyebiliriz. Ürettiğiniz içeriği online ortamda dağıtmak için giderek büyüyen bir fırsat anlamına geliyor bu.

Ama gazeteleri bekleyen asıl sorun, 'paketin parçalara ayrılması' olacak. Bugün ortalama bir gazetede spor sayfaları, sanat sayfaları, politika sayfaları , ekonomi sayfaları, teknoloji sayfaları vb gibi bölümler var ve bunlar adına 'gazete' denen bütünün içinde yer alıyorlar. Oysa online yayıncılığın geleceği bu olmayacak. Bugün için bir Internet kullanıcısı spor sayfası veya teknoloji sayfası için sizin gazetenizin web sitesine gelmişse, diğer bölümlerle ilgilenmeden, 'ilgilendiği konunun uzmanı' olan diğer siteleri ziyaret ediyor. O halde gazetelerin 'el attığı her konuda uzman olmak' gibi bir misyonu olacak. Bu da zorlu bir sınav.

Arora internet ortamında medya yayıncılığının getirdiği bir diğer zorluğa da şöyle dikkat çekiyor: "Gazetelerin güven ve inanılırlık gibi unsurlardan oluşan bir marka değerleri var. Bugünkü okurlar kendilerine bir şeylerin anlatılmasından ziyade kendileri de 'fikir oluşumuna' katkıda bulunmak istiyorlar. Böylesi bir ortamda medya kuruluşlarının kendi marka imajını yani inanılırlık ve güvenilirliklerini korumaları da oldukça zor olacak gibi görünüyor."

Kaynak: Internet sayfaları paralı mı oluyor? - Güncel.net
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
26 Ekim 2008       Mesaj #936
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
ÇAĞRI MERKEZİNDE YAŞANAN TUHAF DİYALOGLAR
Medya Haber
Güldüren THY diyalogları
THY Çağrı Merkezi'nde çalışanlar hergün yüzlerce telefona cevap vermek zorundalar.

Rezervasyon yaptırmak isteyen, uçak saatlerini soran, bilgi isteyen binlerce kişi bu merkezi arıyor.

Tabii arada sırada kimi acemilikten, kimi bu tür konuşmalara alışık olmadığından kimi de bilgisizlikten pek çok tuhaf diyalog oluşuyor.

İşte THY Çağrı Merkezi'nde çalışanlardan birinin kendisinin ve arkadaşlarının başına gelenlerden bir demeti:

- İyi günler, danışma...

- İyi günler, bugün nereden bilet alabiliriz?

- Bugün sadece Taksim ve havalimanı açık.

- Anladım. Taksim'deki havalimanının telefonunu alabilir miyim?

***

- Günaydın, Semiha Yankı Havalimanı'nın telefonunu alabilir miyim?

(Sabiha Gökçen demek istiyor!)

***

- Diyarbakır'a yer var mı acaba?

- Malesef yok efendim?

- O zaman beni yedek kulübesine yazar mısınız?

***

- İyi günler iç hatlar...

- Bant kaydı mısınız, yoksa gerçek mi?

***

- İstanbul'a son uçak kaçta?

- Nereden?

- Buradan...

- Nereden arıyorsunuz?

- Şehir içinden...

- Hangi şehirden?

- Erzurum'dan...

***

Trabzon'dan bir yolcu havaalanını arar ve sorar:

- İyi akşamlar, hanımefendi Trabzon-İstanbul arası ne kadar sürüyor acaba?

- (Call center çalışanı beklemeye alır) Bir saniye efendim...

- Tamam teşekkürler, iyi akşamlar (Telefonu kapatır)

***

- Ne kadar kalacaksınız Almanya'da?

- Neden soruyorsunuz?

- Ona göre bilet keseceğim...

- Eee olsun ben uçakta kalmayacağım ki otelde kalıcam!

***

- Çocuğumla ben uçucam. Oğluma çocuk fiyatı istiyorum ne kadardı?

- Çocuğunuzun 12 yaşını aşmaması gerekiyor, kaç yaşındaydı?

- 32 yaşında!

***

- Telefona İngilizce hat geldiğini ekrandan gören personel:

- Reservation, may I help you?

- Aaa.. Ben yanlış basmıştım. Şimdi İngilizce mi konuşmam gerekecek?

***

- Hiç yer yok malesef!

- Ama ben askerim?

- Hiç yer yok malesef!

- Hiç mi yok?

- Hiç yer yok malesef!

- Ben yere otursam?

- Bizans class'a rezervasyon istiyorum?

***

Adana uçağında yolcu karşılayan hostes koltuğunu bulamayan yolcuya sorar:

- Hangi numarada oturuyorsunuz beyfendi?

- Sanayi Mahallesi, 14 numara.


(Can Ataklı-Vatan)
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
29 Ekim 2008       Mesaj #937
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Mustafa Kemal Atatürk’ün Hayatı 29 Ekim’de Beyaz Perdede

Yıllardır bando ve yürüyüşlerle kutladığımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı‘nı, bu yıl usta isim Can Dündar‘ın, bizlere bugünü hediye eden, Cumhuriyetimizin kurucusu yüce insan Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatını konu alan “Mustafa” adlı yapıtıyla daha anlamlı bir şeklide kutlama fırsatı bulacağız. Yıllardır “Sarı Zeybek” belgeseliyle bizlere Atatürk’ün bilinmeyen yönlerini tanıtmaya çalışan Can Dündar bu kez beyazperde de bizlere yüce önderin hayatını aktaracak.



Film, Mustafa Kemal’in çocukluğundan başlayıp, Türkiye’yi öksüz bıraktığı ana kadar geçen tüm olayları en ufak detayına kadar muhteşem birşekilde gözler önüne serecek. Günümüzde hiçbir eğitici öğretici yanı olmayan filmlere bile sadece zaman geçirmek amaçlı giden ve para veren gençliğimiz için bence bu kaçırılmaz fırsat. Şunu da eklemek gerekir ki filmde hiçbir maliyetten kaçınılmamış ve o sadece zaman öldürücü Hollywood filmlerinden eksik bi yan da bırakılmamış. Örneğin gençliğimizin bayıldığı Harry Potter filmlerinde kullanılan eğitimli kargalar bu kez Mustafa Kemal’in çocukluk yıllarında kovakladığı kargalar olarak kullanılmış. Ayrıca filmin müzik kalitesi de tartışılmaz. Çünkü filmin müziğini yapanda dünyaca ünlü bir isim, Goran Bregoviç.



En başta söylediğimiz gibi sadece okullarda yapılan bandolu yürüyüşler ve genelde 29 Ekim şiirlerinin okunduğu sade eğitim etkinlikleri günümüz gençliğinin bu günün anlamını ve Mustafa Kemal Atatürk’ün önemini kavrayabilmeleri için yeterli gelmemekte. Tabiki hiç bir anlam ifade etmiyor değil. Ama bunların yanısıra bu yıl okullar farklı bir etkinlik olarak bu filmi sinevizyon ortamında öğrencilere izletmeli yada öğrenciler toplu halde sinemaya götürülmelidir.


peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
29 Ekim 2008       Mesaj #938
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
DİKKAT BAŞVURUNUZ REDDEDİLEBİLİR?
Medya Haber
Numara taşımada dikkat edilecek nokta
Telekomünikasyon Kurumu Başkanı Acarer, numara taşınabilirliği sisteminin, 6 ay gibi kısa bir sürede devreye girmeye hazır hale geldiğini bildirdi.

Acarer, Dr. Mehmet Altuner Toplantı Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında, numara taşınabilirliğinin ''Avrupa'da örnek teşkil edecek bir uygulama'' olduğunu söyledi.

Almanya, İngiltere ve Fransa'da bu sistemin planlanan tarihten 8,5 ay geç yürürlüğe girdiğini anlatan Acarer, Türkiye'de ise sistemin 6 ay gibi kısa sürede devreye girmeye hazır hale geldiğini kaydetti.

Acarer, geçen zamanda hataları görerek, en iyi sistemi seçme şansını yakaladıklarını ve Türkiye'de kullanılacak numara taşıma sistemini İngiltere'nin de kısa sürede kullanmaya başlayacağını ifade etti.

Numara taşıma süresinin azami 6 gün olarak belirlendiğini ancak sürenin azaltılmasında hiçbir engel olmadığını belirten Acarer, mevzuat ve sistemin bu uygulamayı 1-2 saat içinde gerçekleştirmeye müsait olduğunu kaydetti.

ÜST SINIR 2 YTL

Dünyada numara taşıma işleminin şirketler aracılığıyla yapıldığını ve bunun için ücret alındığını vurgulayan Acarer, ''Türkiye'de bunun için Telekomünikasyon Kurumu olarak ne aboneden ne de operatörlerden herhangi bir ücret talep etmeyeceğiz'' dedi.

Alıcı ve verici operatörlerin birbirlerinden işlem ücreti talep edebileceklerini belirten Acarer, bunun için üst sınırı 2 YTL olarak belirlediklerini kaydetti. Acarer, operatörlerin bu ücreti abonelerinden isteyebileceklerini kaydetti.

Acarer, 3 mobil telefon operatörünün üst düzey yetkililerinin numara taşıma için ücret talep etmeyeceklerini bildirdiklerini anımsatarak, ''Yazılı deklarasyonda bulunmadılar ama böyle üst düzeyde sözlü deklarasyon yazılı kadar güvenilirdir. Ancak eğer abonelerden alınacak bedel belli bir limiti aşarsa müdahale ederiz. Verici işletmeci ise herhangi bir ücreti abone veya başka bir birimden talep edemez. Ücreti sadece alıcı talep edebilir'' diye konuştu.

Acarer, uygulamanın Avrupa Birliği üyesi 24 ülkede gerçekleştirildiği günden bu yana 8,5 milyon abonenin numarasını taşıdığını, Türkiye'de ise mevcut abonelerin yüzde 10'unun numarasını taşımasının beklendiğini ifade etti.

Numarasını taşıyan abonenin yeni operatöründe faturalı veya kontörlü sistemi tercih edebileceğini bildiren Acarer, taşınan numaraların ve bulundukları operatörlere ilişkin bilgilerin ''www.numaranitasi.gov.tr'' adresinden numara girilerek öğrenilebileceğini söyledi.

Türkiye'de toplam 65 milyon aktif mobil telefon abonesi bulunduğunu kaydeden Acarer, ''Uygulamayla abone sayısında azalma bekliyoruz. Uygulamanın başlamasıyla iki hattı olan bir abonenin, hatlarından birini iptal ettireceklerini tahmin ediyorum'' dedi.

Avrupa'da 5-6 yıldır numara taşımanın yapıldığını anlatan Acarer, ''Türkiye'de bu süreç muhtemelen başlangıçta ilk 2 yılda hızlı, sonra düşen bir süreç olacak'' diye konuştu.

Operatörlerin tarifelerinde indirime gitmesinin olumlu olduğunu ifade eden Acarer, abonenin numarasını taşımak istediği operatörden ''değiştirmemesi yönünde baskı görmesi'' durumunda ise sürece müdahale edeceklerini vurguladı.

Acarer, sabit telefonların da kısa sürede rekabete açılacağını ve bu alandaki numara taşınabilirliği uygulamasının ise 9 Mayıs 2009'da yürürlüğe gireceğini kaydetti.

ELEKTRONİK İMZA, SÜRECİ KISALTABİLİR

Tayfun Acarer, 6 günlük numara taşıma sürecinin elektronik imza (e-imza), mobil e-imza ve telefon kullanımıyla işlem yapılmaya başlanması durumunda çok kısalacağını belirterek, ''Sistemi garantili olduğu için tercih ettik. Ancak bu 6 günlük süre e-imza ve mobil e-imza gibi uygulamalarla birkaç saate inebilir. Şu anda bu süreç kısalmaya çok müsait'' dedi.

Numara taşınabilirliğinin AB müktesebatında istenen bir uygulama olduğunu vurgulayan Acarer, bu uygulamanın aynı zamanda rekabeti çok artıracağını söyledi.

Acarer, bazı abonelerin numara taşıma sürecini istismar ederek, sürekli operatör değiştirmesi durumunda Telekomünikasyon Kurumu olarak bu uygulamaya sınırlama getirebileceklerini belirtti.

Abonenin operatörünün değiştiğinin karşı tarafa bildirilmesi için ''uyarı tonu'' kullanılacağını anlatan Acarer, ''sesli uyarı sisteminin'' dünyada terk edilen bir yöntem olmakla birlikte Türkiye'de ihtiyaç olursa yürürlüğe sokulabileceğini kaydetti.

BAŞVURUDA DİKKAT EDİLECEK KONULAR

Toplantıda, Telekomünikasyon Kurumu uzmanlarından Aysel Kandemir, numara taşınabilirliğine ilişkin bir sunum yaptı.

Uygulama için abonelerin başvuru sırasında başvuru formu doldurmaları ve bireysel abonelerin TC kimlik numarası ve nüfus cüzdanı, kurumsal abonelerin ise ticari unvan ve vergi numarası ile başvuruda bulunabileceklerini kaydetti.

Abonenin mevcut operatörünün numara taşıma talebini reddedebileceğini de belirten Kandemir, reddetme koşullarını şöyle sıraladı:

-''Numaranın başka bir aboneye ait olması,

-Abonenin mevcut işletmecisinde numarasının değiştirilmesi talebinin bulunması,

-Abonenin kimlik bilgilerinin, kimlik bilgisini ispat edemeyecek nitelikte yanlış veya eksik olması,

-Taşınması istenen numaraya ait daha önceden başlatılmış veya devam eden taşıma işleminin bulunması.''

Kandemir, abonelerin taşıma zamanı duyurusunun kendilerine bildirilmesinden hemen önce, geçmek istedikleri operatöre başvurarak numara taşıma işleminden vazgeçebileceklerini bildirdi.

Başkasına ait bir numara için taşıma başvurusu yapılamayacağını vurgulayan Kandemir, başvurunun bizzat veya noter onaylı vekalet verdiği kişi tarafından yapılabileceğini de belirtti.
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
31 Ekim 2008       Mesaj #939
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
GOOGLE'DAN MÜTHİŞ BİR HİZMET DAHA
Medya Haber

Mail adresinden SMS gönderilebilecek !
Mail adresinizden SMS göndermek çok yakında mümkün olacak! Nasıl mı?

Google'ın e-mail servisi GMail'in 'teknoloji oyun parkı' olarak nitelendirilen GMail Labs'a ilginç bir özellik daha eklendi. GMail hesabınız varsa adres defterinizde cep telefonu numarası bulunan kişilere SMS göndermek çok yakında mümkün olacak.

Yapmanız gereken ilk şey -GMail Labs eklentileri Türkçe arayüzde görünmediğinden- SMS seçeneğini görebilmek, daha doğrusu Labs seçeneğine ulaşabilmek için ayarlar kısmından Gmail'i İngilizce yapmak...

Bu adımdan sonra ekranın sol üst köşesinde belirecek olan 'Send SMS' kısmına mesaj göndereceğiniz numarayı ve mesaj metnini yazıp 'send' butonuna tıklıyorsunuz. Böylece mesajınız karşı tarafa gönderilmiş oluyor.

Mesaj gönderdiğiniz şahıs Google hesabınızda kayıtlı olan numaraya cevap yazarsa, karşı taraftan gönderilen mesajı anlık ileti olarak da görmeniz mümkün... (Yetkililer, kullanıcıların en beğendiği özelliğin bu olduğunu belirtiyorlar.)

Küçük bir uyarı: Bu pratik özellik şu an için tüm GMail hesaplarında etkin değil... Kullanıcıların geneline ne zaman ulaşacağı konusunda ise yetkililerden resmi açıklama bekleniyor.


31.Ekim.2008 17:03:18
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
1 Kasım 2008       Mesaj #940
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
2. KEZ YILIN OTOMOBİLİ SEÇİLEN ARAÇ TÜRKİYE'YE NE ZAMAN GELECEK?
Medya Haber

15 bin YTL'ye sıfır otomobil ! - Foto
'2008 yılının en iyi aracı ödülü'ne ikinci kez layık görülen Saga, ocak ayından itibaren Türkiye'de satışa sunulacak. İşte otomobilin fotoğrafları...

Proton'un, satışa sunulan ülkelerde en çok satan Saga modeli, Auto car Asya tarafından küçük Sdn/HB kategorisinde '2008 yılının en iyi aracı ödülü'ne ikinci kez layık görüldü.

Auto car Asya'nın, 22 Ekim 2008'de düzenlediği törende, Yönetim Kurulu Başkanı Dato Zainal Abidin, Proton adına ödülü teslim aldı. Saga, Türkiye'de ocak ayında 15 bin YTL başlangıç fiyatıyla satışa sunulacak.
TIKLA, OTOMOBİLİ YAKINDAN GÖR


Benzer Konular

28 Ekim 2016 / ThinkerBeLL İletişim Bilimleri
20 Ekim 2015 / Jumong Genel Mesajlar
24 Ekim 2008 / CrasHofCinneT Bilgisayar
18 Kasım 2010 / ThinkerBeLL X-Sözlük
21 Şubat 2010 / ThinkerBeLL Bilim ww