Arama

Özlem -1- [Arşiv] - Sayfa 69

Güncelleme: 3 Aralık 2006 Gösterim: 179.490 Cevap: 1.193
djturuncu - avatarı
djturuncu
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #681
djturuncu - avatarı
Ziyaretçi
ÜŞÜYORUMMMMM....
DON GEL DON GEL ARTIKK,SENI SEVIYORUM
Sponsorlu Bağlantılar
OZLUYORUM
İSTİYORUM.....
e.t.i.c.h.e.t - avatarı
e.t.i.c.h.e.t
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #682
e.t.i.c.h.e.t - avatarı
Ziyaretçi
Yine de sen son sevdiğim
Uğruna sevgiler aşklar tükettiğim
Sponsorlu Bağlantılar
Yine de sen tek bildiğim
Yollarına aşk tohumları serdiğim
Bu can buna hayran
Sevişine kurban
Alıştırmasaydın insafsız
Bu can sana hayran
Gülüşüne kurban
Şimdi vazgeçemem ben inan
Kurşun adres sormazki
Yaktın beni en derinden
Depremlerde yine yüreğim
Yangınlar çaresiz
Dön gel yine sev beni
Sar sevgine sevgimi
Nefes gibi muhtacım sana

Yine de ben hep seninim
İlk şarabı senin elinden içmişim
Yine de sen ille de sen
Senin ilacın bil ki bende sevgilim
Yine de ben hep seninim
İlk şarabı senin elinden içmişim
Yine de sen ille de sen
Benim ilacım bil ki sende sevgilim
Günahın özü ise seni özlemek
Cezam cehennem olsun...

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #683
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Özlenene

Dudaklar mühürlü,boğazım düğüm
Akıp gitsin zaman diye beklerim
Bir anlık kurtuluş,beklenen ölüm
Dur bakalım sabret be Allah kerim

Özlenen ya ölü ya gurbettedir
Ne o sana gelir ne sen gidersin
Allah ım çektiğim bu acı nedir
Beni ona götür ya da o gelsin
the_pretty - avatarı
the_pretty
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #684
the_pretty - avatarı
Ziyaretçi
Gözlerin Nemlenmesin

Güzel dost ben seni candan severim
Gözlerin nemlensin istemem inan
Dertlerine ortak olmak isterim
Gözlerin nemlensin istemem inan

Yazıların sızlattı yüreğimi
Gözlerim de doldu bilesin emmi
Senden ayrı gelmez, gönlümün demi
Gözlerin nemlensin istemem inan

Sırın da sırımdır bilesin canım
Adın gibi emin olasın canım
Sende kalsın sakla benim sol yanım
Gözlerin nemlensin istemem inan

Anlattıklarına yutkundum inan
Derdin bana derttir inanasın can
Benimde kavgamdır senin bu kavgan
Gözlerin nemlensin istemem inan

Yusuf’um bugünde çok zor uyursun
Sevdiğini sen rüyanda görürsün
Hayalinde bile onla yürürsün
Gözlerin nemlensin istemem inan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #685
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Duygularının varlığına hasret , mantığıyla çevrili parmaklıkların ardında yaşayan adam. Denizlere yoldaş, dalgalarla sırdaş uzak yolların sonunda beklediğim .
Durmadan gözlerimden susuşlara kaçan, kimsesiz çocuk hüznü kaçışlarından kaçan.
İçimin denizi , yurtsuz aşkımın sılası, gözlerimin kıyısında buzun ateşle teması . Sözcüklerimin aşkın çarmıhına takıldığı yerde, dudaklarımdan dökülen geveze suskunluklarımı duyanım. Gelişi içimin şöleni, gidişi ağlamaklı bir gülümseyiş olanım.
Gittin, kaçışlarından kaçan kimsesiz çocuk hüznün kaldı içime.
Gittin, ve ben kimsesizliğimde kaldım.
Gittin, rüzgarın peşine takılan bir nefes gibi.
Gittin ve söyleyemediklerimizi dillendirdi evim.
UMDUĞUM,SEVDİĞİM,BEKLEDİĞİM ŞİMDİ GELİŞLERİNDE KİLİTLİYİM..

Yüreğimdeki inancı umarsızlık sardığında soluğunla ısıt beni günüm güneşim kavgam ol derken şarkı seni yeni gönderdiğim yollarda özledim işte. Aslında hep bana duyumsadıklarımı susmayı öğrettiler ve ben hep sustum önce çocuk sevinçlerimi ve hüzünlerimi . Çocukken öğrendim yalnızlığı, odamın tavanına düşlerimi çizmeyi, saklamayı ağlamayı ve gülmeyi, önce kalabalık oturulan sofralarda tattım güneşin altında donan bir çiçeğinde olabileceğini. Önce şen kahkahaların altında gizledim hüzünleri, haylazlığımla örttüm iç çekişlerimi, sevgileriyle yalnız bırakan insanlar tanıdım her doğum günümde. Öğrendim olmamı istedikleri gibi olsam da yetmeyeceğimi insanlara. Hatırlıyorum da yaptıklarımın değil de yapmadıklarımın görüldüğü anda çocuk kalbim nasılda kırılır, nasıl da iç çekişlerle ağlardım. Oysa o çocuk kalbime tek bir sözcük yeterdi mutluluk naraları attırmaya. Hala nasılda kanatıyor içimdeki çocuğu. Evet sevgilim ben sevgi sözcüklerinin saklandığı, yerine hep eleştirilerin olduğu zamanlarda büyüdüm. Oysa bazen bilmek yetmezdi sevgileri, duymakta isterdi insan. İşte belki bu yüzden bildiğim sevgini duymak istiyor içimde ki çocuk bazen.

Evet sevgilim ben de bilirim tek başına bırakılmaları, kalabalık için deki yalnızlıkları , içinde saklayabilmeyi çoğu şeyi ,içinde kanatabilmeyi yaraları, erken büyümeyi senin yaşındakilerin çocuk oyunlarda kaybolduğu anlarda büyük bir adam olup sorumluluk yüklenmeyi. Sebebi sen olmadığın kavgalarda suçlu hissetmeyi yaşadı içim. Mevsimleri tersine yaşamak gibiydi geçen yıllar. Nasıl anlamam seni , duyumsayamam mı sanıyorsun içini. Beceriksiz olur bazen insan anladığını gösterirken yada hırçın. Bu kız büyüdü evet, biliyor tek başına kalmayı baş edebilmeyi acılarla da, içimdeki çocuk sanki büyümeden geçmiş zamanda kaldı aylar yılar onu geçti de o hep kaldığı yerde duruyor ve içimde ki çocuğu büyütmek istiyorum seninle. Bize öğrettikleri yanlışları ortadan ikiye ayırırcasına. Hani bilmek biraz da bu ben merkezli mahremiyetle biz merkezli mahremiyetin aynı olabileceğini. Kimse kadar emin olmadım yarına ertelerken bir şeyleri. Yarın olabilecek miydi bilemedim hiç. Belki bana öğrettikleri susmak sevgilerimi ama yarın olamazsam hiç duyamayacaksın içimde ki seni. Sana benim gözlerimle bakamayacaksın hiç. Oysa içimde senden gelen duyguları bilmek en çok senin hakkın. Ayrıldıktan bir dakika sonra özlediğim doğru seni, bütün güvenime rağmen kıskanabildiğim de, zaman zaman kaybetmekten korktuğumda ,beni daha çok sevmeni isterken yaptığım hiçbir şeyi bu yüzden yapmadığımda aslında içimden geldiği için yaptığımda, evet evet aldığın bir çakmağın , yolun karşısına peşimden koşup sevdiğini söylemenin dünyanın bütün zenginliklerinden daha değerli olduğu da, seni kızdığım anlarda daha bir çok sevdiğimde , bazen annelik yanıma , bazen dost yanıma bazen kadınlığıma dokunduğun da doğru. Geleceğin ne getireceğini bilmememe rağmen seni çizdiğimde doğru yarınlara. Başkalarının beğenileri umurum da olmadığı halde seni kıskandırmak istediğimde doğru. Ve daha bir çok şey insanların söyleme bunları daha erken dedikleri. Oysa bilmelisin işte içinde nereye koyacağın senin seçimin bunları. Ömrümün ilk göz ağrısısın .

Ahmet Telli ne güzelde söylemiş “Suyu dinle ateşi yak özledim demek bu”

Belki yine gelirsin gibi şimdi burada her şey. Seviyorum seni..

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #686
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
İnanmak

Bardaktan seni içmek
Seni teneffüs etmek havada...
Dolaşmak,dolaşmak sana dönmek
Seni bulmak yuvada...

Yolumuzda aylar, yıllar
Basamak basamak...
Basamakların çıkamadığı yere
Kanatlarınla çıkmak...

Boşaltmak takvimden günleri
Günlerin üstünden yollara bakmak
Rüzgarla esmek, sularla akmak...

Baharı yollamak yollara
Alıkoymak bir nisanın tadını...
Dışarda herkes gibi seslenmek sana
Ve koynunda söylemek asıl adını...

İnanmak,inanmak,inanmak
Ninnilerinle uyuyup,türkülerinle uyanmak...
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
10 Ekim 2006       Mesaj #687
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi

Özlem

Sardı yine deli hasret kozaları,
Sımsıkı boğarcasına,
İpek yumakları değil :
Halatlarla örüldü özlemlerim
Güneş ışığına yasaklı günlerim,
Dut yaprakları misali ,
Delik deşik yüreğim.
Duygulara yenik,
Hüzünlere hazırlıklı,
Sabırsız beklemelere,
Hayallere korkulu,

Tutsak mıyım yıllara?
Tutsak mıyım hasretlere?
Sevinemem bile gelişine
Şimdiden daha ,
Gidişinin acısı çöker YÜREĞİME...

1997

e.t.i.c.h.e.t - avatarı
e.t.i.c.h.e.t
Ziyaretçi
10 Ekim 2006       Mesaj #688
e.t.i.c.h.e.t - avatarı
Ziyaretçi
Bir yıldızla çiğ tanesi
Paylaştılar karanlığı
Bir ayazla dağ ateşi
Bölüştüler yalnızlığı
Keşke ben de kar olsaydım
Bir dağ bulupta yağsaydım
Efkar dolu bu başımı
Bir omuza yaslasaydım

Yalnızlığım yalnızlığım
Kalp yarası yalnızlığım
Taşı bile yosun sarar
Seni kiminle paylaşayım

Bir rüzgarla gül yaprağı
Yaşadılar bu duyguyu
Bir dalgayla ay ışığı
Seviştiler gece boyu
Bir sarmaşık dal olsaydım
Özlemine sarılsaydım
Tek başına böyle değil
Bir omuzda ağlasaydım
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ekim 2006       Mesaj #689
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir Özlem Şarkısı

Ne çok özledim seni bilsen
ne çok arıyorum seni solgun palmiyelerin gölgelerinde
ne çok arıyorum seni ifade yoksunu lal sokaklarından
sağır sultanlardan
acıya hüküm giymiş sevdaların ayak izlerinden
kaldırım taşlarına sinen dolunay sessizliğinden çiçeklerden
her tüyünde alacalı umutlar şavkıyan kuşlardan

ne çok özledim seni bilsen
gecenin titrek kanatlarında hüzne çalarken denizin mavisi
yıkıp yalnızlığın acımasız duvarlarını
tutup sana gelmek isterdim.
henüz uyku sersemiyken yıldızlar
doğmamış başakları okşarken bir rüzgar
ak bir güvercin kanadına salıp yüreğimi
nisan yağmuru gibi yağmak isterdim
teninin karanfile çalan kokusuna
ve bir hançer gibi ansızın girip düşlerine
sesinin aksi sedası olmak isterdim
bir meltem esişinde

ne çok özledim seni bilsen

bir görebilsem yüzünü beklenmedik bir şehirde
ne yaprak düşer sonbaharda inan ne yağmur
ne acı kalır yürekte ne gözyaşı
bir değse gözlerin gözlerime
ne hüzün kalır gecemde ne matem
ne asiliği kalır denizin ne hırçınlığı

ne çok özledim seni bilsen
yitirilmiş sevdaların harman alevi
düşlerinde pusudayım
kulağım kirişte ellerim tetikte
gözlerim ufukta dalgalanacak
o kızıl saçlarında
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Ekim 2006       Mesaj #690
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bazen hic gormedigim diyarlarin hasleti olusuyor icimde.


Gezip gormedigim diyarlar neden icimde bir yaradir ?


Her gecen gunun telasi,icimde ulasamayacagim derin bir ozlem yaratir.


Anlik sevdalara iter beni nefsimle bogusurum.


Hic tatmadigim sarhoslugun cakirkeyfi iliklerimde gezinir adeta.


Gezinirde bir fusun bulamam bir yarin kaslarinda.




Bazen gonul pencereme konan kucuk bir kusdan umarim medeti.


Kulagimda o zarif oten sesi, gozlerimde o cirpinan kanatlarinin ahengi, ogretir sanki bana hayatin en onmaz gerceklerini.


Guzel sesli kusum ucar gonul penceremden,ucarda dileklerim kirik bir ayna gibi kalir hafizalarda.


Derin bir ic cekip,dikerim gozlerimi uzaklara.


Anilarimdaki bir bugu,bir sis gibidir daglarin etekleri.


Gurbetde hic ettigim yillarimi ve yanlizliklarimi dusunurum. Baktikca daglarin yamaclarina.


Uzaklar ve icimde yeserttigim acilar zevk verir gibi,cokerde yere,alirim basimi ellerim arasina.


Ses versem duyulurmu? Bir serin bakis suzulurmu bu gurbetin cocuguna?


Ikram edilirmi teselliden bir serbet ? Serinletirmi yangindan divane olmus ruhumun derinliklerini?


Bir care sessiz bir haykiris gibidir,ice atilmis butun naralar.


Acilariyla oynasip,kimseyle paylasmamak, bir karakter iken ruhumun derinliklerinde, kaleme aldigim bu cirpinislari, meydana dokmekde var boyle.


Heyhat! Nafile teselli bulunmaz bir yangindan yanmis bu ruha.


Sessizligi yirtan bir sesdir, ciglikdir bazen, saatler.


Gece yarisi saatin sesi. tik tak'larda. Gam yuklu kasevetinden daralmis,bir savasdan yenik ve yorgun cikmis gibi bedenim.


Suzmede suzgun bakisli gozler uzaklardan beni.Tartilacak, bagira basilacak yanlarim var.


Beni icimden yasadiklarinda,nedense kacacak delik ararlar.


Kanmam, yanmam bundan boyle baygin bir bakisa.


Ben'ki kendi halinde bir olmazdan teselli arayanlardanim.


Bir kadin bakisi, yurekleri yakisi degildir aradigim.


Yanlizligimin bende gezinen cevheri, bir sicak dokunus degil anladigim.


Kendiliginden gelisen nefs terbiyeciligi var, basimi her secdeye vurdugumda.


Derin manalar yukluyor bana zaman.Yuklendikce doluyorum.


Doldukca icimdeki yanginla bogusuyorum.


Tut'ki uzaklarda, gurbetde yasamamdir butun nedenleri acilarimin.


Ben sadece bu gun degil, cocukkende boyleydim.


Bu yuzdendir farksizlarin, divane yasamina imrenisim.


Hic bir seyin farkina varmadan,cekmeden cilesini yasamin, gayesiz bir hayati surmek isterdim.


Boslukda gezen,hoyrat,bir o kadar ukala,kuru kuru dallarda konmak isterdim.


Yanlizlik ! kelimelerle oynatmayi ogretir insana, ruha zenginlik katmak icin.


Yanlizlik! umidi yesertmeyi ogretir insana, kurutup elde soldurmak icin.


Yanlizlik! aciyi ogretir insana, yudum yudum zevk almak icin.


Yanlizlik! aramayi ve bulmayi ogretir insana, ve bazen kaybetmek icin.


ve ogrendikce pisersin,pisdikce alcalmayi ogrenirsin.


Uzak diyarlar icimde bir ozlemdir. Olmayan kadinimin narin saclari gibi.


Gonul penceremekonan, benim gibi yangin kusun verdigi ilhamdir sadece gece yarisi beni deli eden.


Cinnet uykularindan sicradigim, hikayesi heba bir ruya degil yazdiklarim.


Birazdan acilirim yikadigimda yuzumu,bulurum birazdan beynimdeki her soruya cevabi. Basimi secdeye vurup namaza durdugumda.


Her yangini dindiririm ruhumun derinliklerinde.


Kokusu burnumda diyar, gozlerimde bugu olan vatana ozlemi dindiremem.


Gokte parlayan yildiz gibidir, ve bazen surme gozlu bir kiz, bendeki vatan sevgisi.


Beynimde cirit atan, efkara daldiran yanlizligi yikar yok ederim. Ederim etmesinede bendeki gonul pencereleri hic bitmez.


Doker kendini icin icin, her gece yarisi. Mizacdir isde, bir sir gibi saklanan en mukaddesleri, cirparsin milyonlarin eteklerine birden.


Gonul pencereleri bir yaradir insanlarin kendi ic dunyasinda.


Kimileri doker, dokmesini bilmez. kimileri bulmasini o pencereyi.


Pencereler nefesdir,isikdir acik teslim edilmis saf bir kalp gibidir.okumasini bilene.

Benzer Konular

18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
7 Mayıs 2008 / estudiantes Spor tr
11 Aralık 2015 / asla_asla_deme X-Sözlük
16 Şubat 2015 / Jumong Basın/Magazin tr