Arama

Yalnızlığıma (Yalnızlık) - Sayfa 167

Güncelleme: 21 Ekim 2014 Gösterim: 302.479 Cevap: 1.891
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
21 Ekim 2008       Mesaj #1661
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
SENİ ARIYORUM

Sponsorlu Bağlantılar
Şimdi bir an dönerek gerilere, hani
Bir zamanlar beni ölesiye yaşatan
Ellerimi bırakıp, sevecen ellerini
Çevremi sımsıcak bir sevgiyle kuşatan
Seni arıyorum.

Bir deniz hıçkırıyor ta içimde, dinle
Giderek yalçın kayalar, kumlar eriyor
Şimdi baş başayım bir kıyıda kendimle
Ve bende var ettiğin o ben, can veriyor
Seni arıyorum.

Gülerdin bir zamanlar güneş batmazdı
Baştanbaşa bir gül bahçesiydi ortalık
Renkler ya mavi, ya pembe, ya beyazdı
Oysa şimdi ne yana baksam karanlık
Seni arıyorum.

Varsın ama yoksun. yanımdasın, değilsin
Gözlerim boşuna deliyor geceleri
Tek seni bir kez daha görebilmek için
Daldırıp ellerimi benden içeri
Seni arıyorum.

Ellerim içimde bir kan golüne batıyor
Bağırıyorum kimseler duymuyor sesimi.
Dişlerim hırsla dudaklarımı kanatıyor
Ve senden uzakta verirken son nefesimi
Seni arıyorum.

Bu son aldanışım, son yıkılışım olacak
Gelsen de boş artık gelmesen de, ben yokum
Yine de son bir ümit kırıntısıyla, bak
O, her şeyi yitirdiğim anda bulduğum
Seni arıyorum.


Ümit Yaşar Oğuzcan

fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
23 Ekim 2008       Mesaj #1662
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
İçimde
bir yağmur ikindisi
Sponsorlu Bağlantılar
İçimde sensizliğin üç beş nöbeti...
Gözlerinin uçsuz bucaksız semasında güneş batıyor şimdi ve benim
yüreğim yakamozlu bir gecenin ertesine dönmek üzere...
Senli rüyalar ve sensizliğin kabusları arasındaki uyku vakitlerimde bedenimde durmak bilmeyen titreme nöbetleri...



Sensizliğin yitirmişliğin yağmur damlaları yanaklarımda tuzlu yollar açarken yüreğim hasret kokan bir türkü yakar yalnızlığıma...
Bir gri cigara daha yakarım sonra.Boş paketleri saymayı çoktan bıraktım.Gri dumanlarla örtülü odamın penceresinden gökyüzüne dalar gözlerim.
Kaset çalarda yine bir Sezen parçası...



Geri dönGeri dön
Ne olur Geri Dön
Uzanıp tutver elimi birgün
Utanır diyemem NE OLUR GERİ DÖN...



Geri dön diyememem utanmaktan değil aslında.Geri dön diyememem her gidişin bir parçasını götürmesinden insanın ve o geri dönüşlerde aynı sevdayı sevdalının gözlerinde göremeyecek olmanın korkusu...Geldiğinde tekrar GİT demek zorunda kalmanın ağırlığı belkide...
Bunu yapamam ona diye haykırırım geceye...Kulaklarımda çığlıklarımdan kalma uğultular...



Kaç gecedir bilmemuykusuzluğun oturma eylemleri gözlerimde ve ben bir umut yüreğimin sevda lambalarını bir dakika söndürmekteyim...Gözkapaklarım isyanları oynamakta...



Hadi yüreğim ver elini gidelim uzak diyarlara.Kimse bulamasın bizi.Hadi yüreğim topla bavulunu sende.Acılarıumutsuzluklarıgözyaşlarını bırakalım Marmara'nın derinliklerine...
Denizin mavisiniKız KulesiniBoğazı bütün anılarımı bıraktığımız yerlerden arka cebime koyup gidelim.



Sana bir elveda borcum kalmasın sevgili
Saçlarımın başak sarısınıgözlerimin zaman zaman yeşile çalan rengini bırakıp gideceğim sana.Gözlerine o kahverengi semaya son bir defa bakacağım ve son bakışını nakış nakış işleyip hücrelerimedudaklarından dökülen birkaç damla şiir kırıntısını çalacağım senden.Cennet misali gülümsemenden de bir parça götürmek isteyeceğim.Ama sen gülümsemelerini yüreğinin arka odalarına saklamış ve kilit vurmuşsun bensizlikte.Bİr buruk acı dudaklarının kenarlarında...



Yüreğin artık beni gördüğünde iki bulut arasına salıncak kurup sallnmıyormuşgözlerin dalıyormuş ıssızlığına gecenin ve birkaç parçanı bırakmışsın çoktan çaresizliğe...



Gözlerinde zamansız bir Güneş tutlmasıYüreğinde depremler
Gözlerimde vurgun yemiş yılların sevdalısı...



İçinde Ayaz soğuğu...
İçimde Cehennem ateşi...






Sana bir elveda borcum kalmasın SEVGİLİ...
KENDİNE İYİ BAK BİR ELVEDA CÜMLESİDİR..
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
30 Ekim 2008       Mesaj #1663
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Ekimin Hüznü

Ekimin Hüznü…
Sular çığlıklarını bırakırken içime
Mihricanlar öperdi Ekimin son güllerini
Bir muamma ıslık çınlatırken kulaklarımı
Bulutlar ağır ağır yer yüzüne inerdi
Tırmalanırken yüreğimin yeşili acı acı
Hüzün ve yalan beynimde büyürdü…

Bir ses duymak isterken çok ötelerden
Bir kadının yüreğinde yalnızlık örülürdü
Gözler doyarken ormanların güz manzarasına
Vadilerde son göçmen kuşlar hüzünle şakırdı
Bir teselliyle güneş yararak bulutları
Kapalı pencerelerden içeri sızardı

Ah, sonu önceden yaşanmış yazgı
Vaktin soluğunun kesildiği gecelerde
Her yürek kendi acısıyla düşerken yollara
Her sabah akan hayat suyu
Sürüklemekte bizi selden sellere
Akasyaların üşüten gölgesinde
Bulunur bir vafasızın yüreği

Ey sığındığım hayalerimle avunan divane yanım
Ziyan oldun acı bir su içinde
Günbe gün gayibe akan ömrüm
Sessiz bir ağrıyla gönlümün kanatlarından
O içimin kül rengi bakan çocuğu
Bir göz kırpmasıyla döner mi geri
Mısır tarlalarının hışıltıları arasından

Şimdi akrebin kıskacında günler
Ve anılar ahtapot gibi uyuyor yüreğimde
Ölümün eşiğinde bir fani
Yanmak istiyor yakacak bir ateşte
Ve aşk gülümsüyor derinlerde…

Alıntı
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
30 Ekim 2008       Mesaj #1664
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Yalnızlık

Bir kelepçe gibi takıldı bu yalnızlık kollarıma,
Ve güneş bile yemin etmiş,
Son ödeme tarihi geçmiş umutlarıma doğmamaya,
Ellerimi uzatıp ellerini tutmak isterdim ama,
Bir kelepçe gibi takıldı bu yalnızlık kollarıma,
Bileklerimi acıtıyor, yetişemiyorum sana...

Her hüzünlü şarkının yolları çıkıyor sana,
Sessizlikler bile seninle bozmuş,
Bulduğu ilk fırsatta ışık tutuyor yokluğuna,
Bir ışık da ben tutmak isterdim sarı saçlarına ama,
Bir kelepçe gibi takıldı bu yalnızlık kollarıma,
Gözlerim acıyor, ağlayamıyorum bile sana....

Uykularımı seninle süslüyorum, uykusuzluklarımı da,
Bugün bütün yağmurlar kiralıkmış,
Ben tutup yağdırmak isterdim tüm ayrılıklara,
Hatta avuçlarımı doldurmak isterdim, gözyaşlarıyla,
Bir kelepçe gibi takıldı bu yalnızlık kollarıma,
Avuçlarım delinmiş, tutamıyorum ki, dökülüyorlar yollara....

Ayaklanmış bütün isyanlar, sensizliğe koşmakta,
Ve rüzgar bile eşlik etmiş,
Koparmış en büyük fırtınasını sensiz akşamlara,
Bende ayaklanıp delice koşmak isterdim sana ama,
Bir kelepçe gibi takıldı bu yalnızlık kollarıma,
Bir de yağmur yağınca, tükenmiş, erimiş gönlüm..
Dökülmüş sensiz bir sabahın, ilk ışıklarına..

Alıntı
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Kasım 2008       Mesaj #1665
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bu yağmurlarda alıştım yalnızlığa,
Bırakın onlar anlatsın beni,
Rüzgarın ıslık çaldığı anlarda,
Açılmayan gözlerim anlatsın beni,
Kayan bir yıldız olsun bastığım toprak,
Bir tereddüt alsın başımı,
Soğuklardan ölürcesine üşümek olsun adım,
Ya da dalından kopan ölü bir yaprak
Kalın duvarları olsun yalnızlığımın,
Gökyüzü görünmesin,çünkü o bir yalan,
Artık herşey çok karamsar,çok yapay,
Kendimi kendime adadım,
Yalnızlık oldu adım...
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
4 Kasım 2008       Mesaj #1666
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Bilemedin

Sen beni hiç tanımadın ki
Hiç bilmedin sana esaretimi.
Kolların karanlığı kucaklamadı hiç.
Dehşetini görmedin gecelerin
Gecelerin ayazı vurmadı yüreğini.

Sen beni hiç tanımadın ki
Ben seni hayal bile edemedim.
Milyonluk şehirde,
En büyük yalnızlıktın bazen.
Yanıbaşımda ayrılıktın.
Açık denizlerde,
Kutup yıldızımdın;
Yol göstericim.
Yüreğimde yakarıştın.

Sen beni hiç tanımadın ki
Hiç bilmedin
Issız gözlerinde
Ateşler yaktığımı.
Bir yaşam tükettiğimi bilmedin.
Bembeyazdın gecelerimde,
Soframda fakirliğimdin.
Gözyaşıydın dizelerde.

Sen beni hiç tanımadın ki
Görmedin bir yaşamı,
Seninle nasıl paylaştığımı.
Çaresizliğimi,
Sarhoşluğumu
Bilmedin.
Bilmedin gidişin sıra,
Cadde köşelerinde yıkılışımı.
Bilmedin.
Bilemedin...



Alıntı
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
6 Kasım 2008       Mesaj #1667
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Gafil avlandım yalnızlığımda
Bilirim,
Merhameti yok
Aşk sancısı
Vurdu
Yüreğimin dalgalarına…


Çöreklendi göğsüme
Anıların
Eskimeyen acı derin
Yüzleri…

Izdırap veriyor çileler damgalanmış
Buhranı içimde yürümüş,
İsleri gitmiyor
Göz pınarlarımdan…

Güz gülleri gibi,
Bir açıp bir kapanırken
Ruhum
Sağnak yağmurlara
Tutuluyor
Bedenim…

Hülyalı gözler bekler,
Yüreğimdeki azabın dinmesini..
Dinmez.
Dinsede iksirini salmıştır aşk bir kere
Yayılır
Umman denizine döner benliğim…

Ah! Onmaz artık..
Bu gönül esiri olmuştur
Aşk iksirine…



GÜLAYŞE ULUSOY
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
12 Kasım 2008       Mesaj #1668
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Gitme Nolur!

Gitme Nolur!
Gitme, koca şehirde yapayalnız kalmak istemiyorum.
Gidersen, sensizliğin içinde hangi duvar avutabilir beni ?
Bırakma beni karanlıklara.
Alışkın değilim sabahları sensiz uyanmaya.
Gitme umudum.
Uçurumlardan esen rüzgarlarda tek başıma bırakma beni.
Acıya kanattığım umutlarımı toprakta ezip gitme.
Düş yorgunu gecelerde her sokakta seni aramak acıtır yüreğimi.
Her köşede sensizliğe ağıtlar yakmak sonum olur ömrümün.
Dur gitme.
İçimdeki çocuğun ağlayacak hali kalmadı.
Gidersen, uykulara dalıp unutacağım mı sanıyorsun o gözlerini ?
Sorarım sana ; kolay mı tahta beşiklerde hasretini uyutmak ?
Yıllarca cebimde biriktirdiğim gözyaşlarımı sende kurutmuşken gitme.
Simsiyah bulutlar çöreklenmesin üzerime.
Baharın koynunda uyanırken gözlerimi karanlıklara kapatmayayım.
Gitme ince sızım.
Uzak dağlarına yüreğimi sürüp sana koşmak isterdim ama sırtım kanlı ve yüreğim yaralı. Buğulu camlarda bıraktığım düş mavisi umutlarımı yetim bırakma.
Sürgün__ misali yalnızlığında soğuk prangaları sırdaş bilmek istemiyorum.
Yitik bir yüreğin baharlarında açmış dikenleri serme ellerime..
Batarsa kanar, kanarsa yaşayamaz yüreğim.
Gitme.
Ardından bakakalmasın gözlerim tozlu yollara.
İsyanlara bürünmesin gülen yüzüm.
Ne olur gitme alınyazım.
Acılarımı tütünle sarıp bir sigara dumanında çekerken içime, gitme.
Dayanamaz bu can gidişine.
Rıhtımlara her gece gözyaşımı boşalttırma beni.
Ezik yüreğimi karların üzerine serme.
Sana koşan ayaklarımda hüznün kirli denizlerine sokma beni.
Umutlarımı alıp gitme gül yüreklim…
Hangi denize sığdırabilirim ki sensizliğin acılarını .
Hangi ilaç dindirir sensizliğin sancılarını.
Bu dert içimde kabuk bağlar..
Solmak istemiyorum kırık aynaların suretinde.
Göğümden tüm göçmen kuşlar kanatlanır ucsuz bucaksız diyarlara.
Dur gitme.
Ellerim dikenlerde avunmasın.
Gidişinle yüreğimi yaralarda bırakma ne olur…
Şiirlerim kederimle, yüreğim gidişinle ağlamasın.
Gülen gözlerime hicranlar inmesin.
Bereketin ıslattığı toprağıma siyah bulutlar çöreklenmesin.
Uçurumlar büyümesin duvarlarda.
Pencerelerde kalmasın ıslak gözlerim.
Yorgun düşmesin ayaklarım.
Gitme iki gözüm.
Bırakma beni tek başıma firkatinde.
Düş fakiri olarak gezinmek istemiyorum şehrin ölüm kokan sessizliğinde.
Ne olur gitme sevdiğim… Uyandırma beni ayrılıklarınla.
Gitme diyen dudaklarım senden sonra kanamasın.
Üşümesin senin sevginle gülümseyen gönül bahçem.
Acılarımı unutmuşken sancının kavrulduğu ateşlerde ısıtma beni.
Benek benek açan çiçeklerim mevsimsiz solmasın.
Saçlarına düşen yıldızlar göğsüme ayrılığının hançerini sokmasın.
Gitme canımdaki son can…
Senin gözlerinden, senin yüreğinden başka bir sığınağım yok sevdiğim..
Gitme ne olur.
Yetim kalmasın yüreğim

Alıntı
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
12 Kasım 2008       Mesaj #1669
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Bir Çiçek Aldım

Dün gece yine yalnizdim
Sokaga çiktim
Ve kendime bir çiçek aldim
Kendim almamis gibi yürüdüm sokaklarda
Ve yalniz degilmisim gibi düsündüm
Ama her gece gibi
Dün gece de yalnizdim
Ve kendime bir çiçek aldim
Bir saat geri alinmis saatler
Ben geri almadim
Ve bir saat daha yalniz kalmadim
Bir masaya oturdum
Iki çay ismarladim
Ben içtim
Sen soguttun
Sana söyleyecegim her seyi yuttum
Çok dert etmedim
Çünkü yoktun
Dün gece yine yalnizdim
Rahat agladim
Yoklugundan gizlemedim gözyaslarimi
Ve lambalari hiç karartmadim
Dün gece
Her gece gibi yalnizdim
Sokaga çiktim
Ve kendime bir çiçek aldim
Sen sandim
Koklamadim

Ugur Arslan
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
12 Kasım 2008       Mesaj #1670
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Sırrın Yalnızlığı



Evin içi bazen dışından daha rahat
Kadife bir perde kadar sıcak
Eğer ay ışığında sarhoşssa gece
Tende kıvranan sancıdan beter

Hiç bir zaman kabul görmedi
Dağınık saçlarında gereksiz lutuf
Değirmen taşı gibi yüreği fena ezik
Yakut benzeri gözlerinde
Bir pars kadar öfkeli

Diyelim bir an herşey unutulur.
Nerde ne zaman hangi vakit
Tıpkı bir bilardo sopasından fırlayan
Bir adım sonrası
Karanlık bir boşlukta
Yıldızlar kadar yalnız

Eskiden çok eskiden
Bir damla suda
Yağmurlar ılık iklimleri özler
Parçalanmış bir kayadan daha beter
Vahşi bir orman tadında

Günahın bedeli
Habil ile Kabil
Ve düşler ülkesinde
Bütün masal kahramanları
İnandık hep inandık
Yürüdük bu yolda
Biz bize
El ele

Şimdi burada
Burada olan kim şimdi
Zamir Sıfat
Bir cümlanin sonuna konulan her işaret
Maddenin içinde
Bir atom zerresi kadar
Aklın sırrını param parça eder

Evin içi bazen dışından daha rahat
Gelip konar pencerene
Akşamları bütün kuşlar
Artık şarkılarda hüzün yok
Ağaçlar yaprak döker


Nezir Küçükbayrakdar

Benzer Konular

27 Ekim 2008 / Misafir Genel Galeri
26 Temmuz 2009 / Misafir Genel Galeri
14 Mayıs 2007 / Misafir Genel Galeri
12 Nisan 2012 / Misafir Genel Galeri
17 Eylül 2016 / ThinkerBeLL Genel Galeri