Arama

Mimarlık ile İlgili Kitap ve Yayınlar - Sayfa 6

Güncelleme: 21 Ağustos 2011 Gösterim: 32.430 Cevap: 69
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
18 Ekim 2010       Mesaj #51
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Mimarlık Mimarlığımız

Sponsorlu Bağlantılar
Yazar: Ferhan Yürekli
Yayınevi: Yapı-Endüstri Merkezi

Mimarlık ile İlgili Kitap ve Yayınlar

Ferhan Yürekli’nin tabulara, sloganlara söylemlere aykırı da düşse mimarlık üzerine düşünülsün, tartışılsın isteğini vurguladığı yeni kitabı Mimarlık / Mimarlığımız YEM Yayın’dan çıktı…1970 yılından bu yana, mezunu olduğu İTÜ Mimarlık Fakültesi’nde Mimari Tasarım eğitimi veren Ferhan Yürekli, “Mimarlık / Mimarlığımız” ile 47 yıllık bilinçlenme çabasının ve sürecinin birikimini paylaşıyor. “Bu, ders kitabı ya da mimarlık tarihi kitabı değildir” diyen Ferhan Yürekli, Mimarlık / Mimarlığımız”ı, “Bugüne kadar gördüklerimiz, yaşadıklarımız, yaptıklarımız, söylemek istediklerimiz, söylediklerimizdir” diye tanımlıyor. Tabulara, sloganlara, söylemlere aykırı düşse de düşünülsün, tartışılsın isteyen Ferhan Yürekli, bu kitaptaki kritiğini ulusal ve uluslararası mimarlık örnekleri üzerinden yapıyor. Bu kitapla, genç mimar ve mimar adaylarının bilinçlenmesine katkısı ölçüsünde Türk Mimarlığı’na yararlı olmayı amaçlayan Yürekli’ye göre, Türk Mimarlığı’nı ve geleceğini kısıtlayan durumlardan kurtulmak için Türk Mimarlığı’nın üzerine örtülen kalın örtünün altından çıkabilecek “kardelenler”e gereksinim duyuluyor.İTÜ’nün yanısıra Uludağ, Anadolu, Osmangazi üniversiteleri ile Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde de dersler veren Ferhan Yürekli, mimarlık çalışmalarını Hülya ve Esin Yürekli ile “Deneyler” adlı kitapta toplu olarak yayımladı. Hülya Yürekli ile birlikte yazdığı “Mimarlık - Bir Entelektüel Enerji Alanı” ve “Türk Evi – Turkish House” kitapları yanında “Mimari Tasarımda Belirsizlik: Esneklik/Uyabilirlik” üzerine bir kitabı daha bulunuyor. Yürekli, Archiprix-Türkiye Yarışması Kurucu Üyesi ve Vanlı Mimarlık Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi’dir.

Kaynak:Mimdap

"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
22 Ekim 2010       Mesaj #52
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Ad:  istanbul_paradoksu.jpg
Gösterim: 365
Boyut:  22.5 KB
Sponsorlu Bağlantılar

Yazarı: Pelin Derviş
Yayınevi:
Garanti Gallery

Milyonlarca insanın yaşadığı bir metropol İstanbul. İnşai faaliyetler hiç bitmiyor, öyle ki ufuk çizgisi görünmez oldu. Sınırları da gitgide büyüyor, öyle ki bir kent olmaktan çoktan çıktı, o bir bölgeyi tanımlıyor artık. Binlerce yıllık tarihi birikimi, tekil restorasyon, yeniden işlevlendirme, yıkıp yeniden yapma projelerinin yanı sıra çeşitli ölçeklerde ve çok sayıda kentsel müdahalelerle sürekli can buluyor/veriyor, yeni yüzler ediniyor. İstanbul’a sadece böyle bakarak mimari üretim adına çok güçlü bir potansiyelin varlığından söz etmek mümkün olmalı.

İstanbul’da mimarlık fakültesi olan üniversite sayısı 10. Mimari yayınların çoğu (süreli/süresiz) yine İstanbul’da basılıyor. Acaba bu mimarlık ortamında gerek düşünsel gerek fiziksel üretimle/katılımla ya da sadece tanık olarak var olmak ne demek? İstanbul’da yaşayan ve mimarlık pratiğini birbirinden farklı yaklaşımlarla, yollarla gerçekleştiren 45 yaş altı üç mimar bireysel deneyimlerinden hareketle bu metropol ve mimarlığı üzerine konuşmaya başlarsa ortaya neler dökülür? Ortaya dökülenler ne kadar öznel ya da ne kadar nesnel olur? İstanbul’da dillenen söylemlerle nasıl ilişkilenir? “istanbul para-doksa” ne eksiksiz bir mimarlık ortamı tariflemenin ne de yeni söylemler geliştirmenin peşinde. “istanbul para-doksa” bu kaygılardan uzak bir tartışmanın ürünü, en anlamlı tarafı da bu kimlikle günümüzden bir kesit sunuyor olması.

Mimdap

_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
22 Ekim 2010       Mesaj #53
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

Mimarlığa Yolculuk
Yayınevi: Yapı-Endüstri Merkezi
Kategori:
Mimarlık Tarihi
Baskı:
3. Bs
Baskı Tarihi:
Mayıs 2010
Yer:
İstanbul
Basım Dili:
Türkçe

Açıklama: Bu kitapla yazar elli yıllık mimarlık yolculuğunda edindiği deneyimleri eğitimci kimliğinin ışığında genç mimar adayları ve aynı zamanda mimarlıkla ilgilenen herkesle, akıcı bir dille paylaşıyor. Onat, henüz yolculuklarının başında olan mimarlık öğrencilerine seslenerek onların zihinlerinde soru işaretleri uyandırmayı ve mimarlığı kendileriyle birlikte düşünmelerini sağlamayı hedefliyor; onların öncelikle iç dünyalarına yönelerek kendi güçlerinin farkına varmalarının ve bu güçleri geliştirebilmelerinin önemini vurguluyor.Yazar, öncelikle kendi yolculuğunda eksikliğini duyduğu konularda, "Mimarlık yaşama amacınızın neresinde? Olmazsa olmazları var mıdır mimarlığın? Aşılması gereken en önemli engel ne? Nereden ve nasıl başlamalı? Kim bize ne öğretiyor?" gibi sorulara yanıt arayarak gençlere yol gösteriyor.

Son düzenleyen NeutralizeR; 13 Mart 2017 20:56
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
27 Ekim 2010       Mesaj #54
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi


Google SketchUp for Site Design

Ad:  30092010134255.jpg
Gösterim: 327
Boyut:  17.1 KB

Konu / Alt Konu : Diğer Yayınlar / Bilgisayar Ve Programlama
Dil
: İngilizce
Yazar
: Yayın Evi : Yapı-Endüstri Merkezi
Basım Tarihi
: 2009
Sayfa Sayısı
: 362
Boyutlar
: 230 x 182 cm

Vaziyet planı için 3 boyutlu modellemede Google Sketch Up programının AutoCAD ile entegre kullanımını anlatan kitap, bilgisayarla modelleme için iyi bir kaynak.

Mimarlık Vakfı
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
1 Kasım 2010       Mesaj #55
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Bir Osmanlı Anadolu Kentinde Tanzimat Reformları ve Kentsel Dönüşüm : Denizli 1839-1908


Yazar
: Yasemin Avcı
Yayınevi: Yeditepe


denizli

Belirli bir kentsel yerleşimi diğerlerinden ayıran asıl unsur o kentin kişi üzerinde bıraktığı imgelerdir. Kentsel imgelerin gelişmesi ve bu imgelere göre o yerleşimin tanımlanması ancak zaman içinde gerçekleşir. Bu sürekliliğin önemine rağmen, kentlerin tarihsel gelişimindeki kırılma noktaları bazen çok belirgin olmakta, kent kimliğinin yeniden şekillenmesine yol açmaktadır. Dolayısıyla bu kırılmaların saptanması kent kimliğinin olgusal gelişiminin tanımlanmasında ve zaman içinde izlenmesinde son derece önemlidir.


Tanzimat Fermanı ile başlayan, 19. yüzyılın ikinci yarısı boyunca devam eden idari reformlar küçük-büyük pek çok Osmanlı kentinde kalıcı etkiler bırakmıştır. Batı Anadolu’da ticari etkinliği ile tanınan Denizli, bu kentlerden birisidir. 1839 yılından itibaren merkezi otorite tarafından yapılan düzenlemeler, Denizli kentinin idari, siyasi ve ekonomik işlevlerini güçlendirerek, art bölgesi ile sürdürdüğü ilişkilerin niteliğini değiştirmiştir. 1883 yılında Denizli’nin geniş bir coğrafyanın idari merkezi haline gelmesi kentin tarihsel gelişiminde önemli bir aşamadır. Böylece hem kentin etkinliği hem de kent eşrafının siyasi ve ekonomik nüfuzu daha önce hiç olmadığı kadar geniş bir bölgeye yayılmıştır. Keza Tanzimat döneminde meydana gelen gelişmeler, kentin mekânsal kurgusuna da yansımış, yeni değişkenler ve etkenlerin belirlediği dönüşüm kentsel dokuda somut kanıtlarla izlenir hale gelmiştir.

Son düzenleyen _Yağmur_; 31 Aralık 2010 11:15
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
25 Kasım 2010       Mesaj #56
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye


New Palladians : Modernity and Sustainability
Yayınevi: Artmedia Press
Kategori: Mimarlık
Baskı Tarihi: Ağustos 2010
Basım Dili: İngilizce


Açıklama: New Palladians dünyanın klasik tarzda tasarım üreten en seçkin sekiz mimarının en son mimari ve kentsel tasarım projelerini zengin bir görsel içerikle ele alıyor. Projeler, 21.yüzyılın ilk yıllarını yaşadığımız bugünlerde çağdaş klasik ve yöresel mimari geleneklerin modern bir fenomen olarak tün dünyada gelişerek yaygınlık kazandığını, geniş bir spektrumdaki mimarlık firmaları, akademisyenler, öğrencileri ve üniversiteler tarafından uygulanıp araştırıldığını gösteriyor. Palladio'nun çalışmalarının etkin didaktik doğası ve farklı koşullara uyum yeteneği yeni Palladyan mimarinin dünyanın farklı bölgelerinde yaygınlık kazanması ve gelişim göstermesinin yolunu açtı. 500 yıldan uzun bir süredir kendisine hayranlık duyulan ve üzerine sayısız çalışma yapılan Palladio bugün Batı mimarisinin tarihindeki en etkin isimlerden biri olarak değerlendiriliyor.

Son düzenleyen NeutralizeR; 13 Mart 2017 20:56
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
31 Aralık 2010       Mesaj #57
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

İstannul Yazıları: LKent ve Mimarlık Üzerine

Yayınevi:
Yapı-Endüstri Merkezi
Kategori:
Mimarlık
Baskı:
2. bs
Baskı Tarihi:
Ekim 2010
Basım Dili:
Türkçe

Açıklama:
Kent ve Mimarlık Üzerine İstanbul Yazıları, bir yandan geçmişin gurur veren fakat giderek varlığı yeni kent kaosu içinde kaybolan mirasını, öte yandan geleceğin düşündürücü karanlığını dile getiren bir seçki. Kitap, okuyucuları tarihe sevgi beslemeye ve geleceği eleştirel bir yaklaşımla ele almaya davet ediyor. Kitabın bu genişletilmiş baskısında, Kuban’ın özellikle Osmanlı Mimarisi (YEM Yayın, 2007) adlı kitabında ayrıntılı olarak anlattığı bazı anıtlara ilişkin bilgilerin yer aldığı yazılar çıkarılarak onun yerine, kentsel ve sosyal gözlemlere ağırlık veren yeni yazılar eklenmiş; böylece kitap, betimlemeden çok eleştirel gözlemlere ağırlık veren bir üslup kazanmıştır.

Kuban, “Eski İstanbullu” adlı şiiriyle başlayan kitabında okuyuculara çok zengin bir İstanbul panoraması sunuyor ve İstanbul’un arkeolojisinden Romalı-Bizanslı kimliğine, Osmanlı dönemindeki gelişmesinden son elli yılda geçirdiği dönüşümlere; Boğaziçi, Ayasofya, Topkapı Sarayı, Süleymaniye gibi simgelere; İstanbul’da yaşanan kültürel ikilemlerden yeni kentlilere kadar çok sayıda olguya değiniyor.


Mimarın, plancının ve bilinçli aydınların içinde yaşadıkları kenti sevmeleri kadar sorgulamalarının da önemli olduğunu vurgulayan Kuban’a göre, İstanbul’u ve İstanbul’la birlikte Türkiye’yi ve Türk toplumunu yıkıcı olacağı kuşku götürmez bir yakın geleceğe hazırlamak için en büyük ve en güzel kentimize ve onun gelişimine eleştirel bir gözle bakmamız gerekiyor.


Umutlu bir tablo çizen Kuban, bunu belki de en güzel şu sözleriyle ifade ediyor: “Topoğrafyanın ve tarihin mirası olmasa, İstanbul’da güzeli bulmanın artık çok zor olduğunu itiraf etmeliyim. Ancak İstanbul’un hâlâ yok edemediğimiz doğal mekânları var. Deniz ve tepelerle oluşan, kıyılarla insanın gözünü uzaklara sürükleyen mekânlar. Üsküdar’la Beşiktaş ve Eminönü arasında gidip gelirken, Bebek’ten Kandilli’ye geçerken, Kadıköy’den Köprü’ye gelirken, Sarayburnu’ndan Boğaz’a bakarken, köprülerden geçerken, kıyı yollarında dolaşırken, Boğaz’dan Karadeniz’e açılır ya da Karadeniz’den Boğaz’a girerken, Marmara’dan ya da Salacak’tan İstanbul’a bakarken, hangi kültür tabakasından gelirseniz gelin bakmaya doyamayacağınız güzellikler var. Hele bunları baharın, dumanla kirlenmemiş bir sabahında, güneş sizi ısıtmaya başladığı zaman, İstanbul’un bir kıyısında, bir kahvesinde, hafif sisler içinde, Sisley’den bir tablo gibi algıladığınız zaman insanların yaptığı bütün kötülükleri unutabilirsiniz. Hafif bir kader ezikliğiyle belki affedebilirsiniz bile. Düşünceyi katmadığınız saf algı anlarında İstanbul’dan daha güzel bir kent olmadığını, dünyayı burada yaşadığınız için şanslı olduğunuzu bile düşünmeye başlayabilirsiniz...”

Son düzenleyen NeutralizeR; 13 Mart 2017 20:56
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
CelestialBody - avatarı
CelestialBody
Ziyaretçi
2 Ocak 2011       Mesaj #58
CelestialBody - avatarı
Ziyaretçi
356 k off

Mimarlık Dergisi
Mimarlar Odası Yayınları

MİMARLIK'tan
N. Müge Cengizkan


‘Çılgın’İstanbul.

Rem Koolhaas Çılgın New York (Delirious New York) kitabında, metropol yaşam tarzının ve onun eş zamanlı olarak ürettiği kendine has mimarlığın kolektif bir deney olarak algılandığı Manhattan’ı, Manhattanism denilen, formüle edilemez, birbirinden kopuk parçalardan oluşan bir teorinin ürünü olarak yorumlar. Tamamen insan eliyle üretilmiş ve geliştirilmiş bu fantastik ve bir o kadar da iddialı projeler bütününün hayata geçme koşulunun, hiçbir zaman net olmayan ve açıkça ortaya konulamaz olma durumuyla bağlantılı olduğundan bahseder.

Dosya üzerinde çalıştığımız günlerde Başbakan bir gazeteciye ‘çılgın projeler’i olduğundan sözetti. O kadar ‘çılgın’ projelerdi ki, bunu açıklamanın ‘prestij’ini kimse Başbakan’dan kapmaya cesaret edemedi. Bugün İstanbul için gündeme getirilen projelerin bazıları o kadar akla hayale sığmaz ki (ya da akla zarar mı demeli?), bu ‘çılgın’lığın düşüncesi bile kentle ilgili insanları ürküttü.

Bu sayı elinize geçtiğinde belki bu proje(ler) açıklanmış olacak, fakat bu durumu değiştirmeyecektir. Çünkü konunun ürkütücü boyutu, böyle bir konunun -artık teamül haline geldi- kentin aktörlerine ve daha önemlisi kentle ilgili bilim insanları görüşüne açılmadan hayata geçirilecek olması. Geçirilecek diyoruz, çünkü İstanbul 2010 AKB bütçesi gibi büyük bütçelerin ne hızla ve nerelere aktarıldığını deneyimleyerek öğrendik.

İstanbul yazılarımız zihin açıcı, ezberbozucu... Yazarlarımız sadece mimarlık dünyasından değil, ama hepsi yakından tanıdığınız değerli isimler: Haydar Karabey (dosya editörü olarak teşekkür borçluyuz), Serhan Ada, Behiç Ak, Nur Akın, Ayda Arel, Nezih Başgelen, Murat Belge, Aydın Boysan, Erbatur Çavuşoğlu, Sema Erder, Haydar Ergülen, Sümer Gürel, Doğan Hasol, Beral Madra, Faruk Pekin, Simla Sunay, Çiğdem Şahin, İlhan Tekeli, Bülend Tuna, Asuman Türkün, Murat Cemal Yalçıntan. Ayrıca, fotoğraflar için Cemal Emden’e teşekkür ederiz.

‘Keyifle okuyun’ diyemeyeceğiz; fakat döne dolaşa elinize alıp didikleyerek okumanız dileğiyle.
Son düzenleyen NeutralizeR; 13 Mart 2017 20:55
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
10 Ocak 2011       Mesaj #59
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Masters of Architecture

Yayınevi: Loft Publications
Kategori: Yapım Teknikleri-Materyal
Baskı Tarihi: Kasım 2010
Basım Dili: İngilizce


Açıklama: Bu kitapta yer alan mimarlar, tasarladıkları yeni binalar kültürel, politik ve sosyal öneme sahip oldukları için seçildiler. Tasarımdaki yaratıcılıklarının birer sonucu olan projeleri, kendilerine karakteristik bir görünüm kazandıran orijinal malzemelerin kullanımı ile mimarlık dünyasında olduğu kadar bulundukları bölgelerde ikon haline geldi.Bugün bu ikonik binaların yaratıcıları, mimari bağlam, teknoloji ve binanın temsil etmeyi amaçladığı kimliğin bir araya gelerek stil, işlev ve strüktür arasında bir dengenin yaratılmasını katkıda bulunduğu yapıları tasarlamalarıyla tanınıyorlar. Günümüzde yeni binalar içerisinde bulundukları kentsel çevre ile entegre olacak şekilde ve kent sakinleriyle bir ilişki tesis edecek şekilde tasarlanması artık bir zorunluluk. Bu nedenle mimarlar çevre dostu strüktürler inşa etmek, yenilikçi sistemler geliştirmek ve böylelikle kullanıcıların koşullarını iyileştirmek adına yeni ekolojik teknolojiden faydalanıyorlar.

Son düzenleyen NeutralizeR; 13 Mart 2017 20:55
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
17 Ocak 2011       Mesaj #60
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

Roof Gardens
Yayınevi: Loft Publications
Kategori: İç Mimarlık
Baskı Tarihi: Kasım 2010
Basım Dili: İngilizce

Açıklama: Son yıllarda gelişen bir çevre bilinci günlük hayatımızın bir parçası haline gelerek özel ve kamusal, birçok alanda bizi ilgilendirmeye başlamıştır. Peyzaj bahçeciliği alanında, estetik açıdan etkileyici olmanın yanısıra gürültü ve çevre kirliliğinin azaltılmasında katkıda bulunan sürdürülebilir tasarımlar geliştirilmiştir.Bu kitap çatı katı apartmanları ve terasları için düşünülmüş, kent dokusu içerisinde insanlara yeşilin keyfini sunabilen tasarımlardan geniş bir seçkiyi sayfalarına taşıyor.Ele alınan teras projeleri kullanıcılara ilave yaşam alanları sağlarken, dışardaki yeşil alanın iç mekanla bütünleşmesinin yolunu açıyor. Bu yeşil alanlar sadece sürdürülebilirlik kriterleri gözeterek oluşturulmamış, aynı zamanda iyi tasarım ve işlevsellik te belirleyici unsurlar arasında yer almıştır. Farklı tarzlarda ve boyutlarda tasarlanmış 40 proje ilham verecek şekilde ele alınmıştır.

Son düzenleyen NeutralizeR; 13 Mart 2017 20:56
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

22 Aralık 2010 / melile Cevaplanmış
24 Şubat 2014 / unknownxboy Bilgisayar
14 Ocak 2014 / kahraman365 Genel Mesajlar
27 Nisan 2013 / asla_asla_deme Taslak Konular