Arama

Dini Şiirler / İlahiler - Sayfa 32

Güncelleme: 6 Ağustos 2020 Gösterim: 373.487 Cevap: 528
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
23 Mart 2007       Mesaj #311
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Yağmur

Sponsorlu Bağlantılar
Vareden'in adıyla insanlığa inen Nur
Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından
Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur
Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından
Rahmet vadilerinden boşanır ab-ı hayat
En müstesna doğuşa hamiledir kainat

Yıllardır bozu bulanık suları yudumladım
Bir pelikan hüznüyle yürüdüm kumsalları
Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım

Hasretin alev alev içime bir an düştü
Değişti hayel köşküm, gözümde viran düştü
Sonsuzluk çiçeklerle donandı yüreğimde
Yağmalanmış ruhuma yeni bir devran düştü

İhtiyar cübbesinden kan süzülür Nebi'nin
Gökyüzü dalgalanır ipekten kanatlarla
Mehtabını düşlerken o mühür sahibinin
Sarsılır Ebu Kubeys kovulmuş feryatlarla
Evlerin arasına dikilir yesil bayrak
Yeryüzü avaredir, yapayalnız ve kurak

Zaman, ayaklarımda tükendi adım adım
Heyûla, bir ağ gibi ördü rüyalarımı
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydim

Yağmur, gülsenimize sensiz, baldiran düştü
Düşmanlik içimizde; dostluklar yaban düştü
Yenilgi, ilmek ilmek düğümlendi tarihe
Her sayfaya talihsiz binlerce kurban düştü

Bir güzide mektuptur, çağlarin ötesinden
Ulaşır intizarın yaldızlı sabahına
Yayılır o en büyük mustu, pazartesinden
Beyazlik dokunmuştur gecenin siyahina
Susuzluktan dudağı çatlayan gönüllerin
Sükutu yar, sevinci dualar kadar derin

Çaresiz bir takvimden yalnızlığa gün saydım
Bir cezir yaşadım ki, yaşanmamiş, mazide
Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydim

Sensiz, kaldırımlara nice güzel can düştü
Yarılan göğsümüzden umutlar bican düştü
Yağmur, kaybettik bütün hazinesini ceddin
En son, avucumuzdan inci ve mercan düştü

Melekler sağnak sağnak gülümser maveradan
Gümüş ibrik taşıyan zümrüt gagalı kuşlar
Mutluluk nağmeleri işitirler Hiradan
Bir devrim korkusuyla halkalanır yokuşlar
Bir bebeğin secdeye uzanırken elleri
Paramparça, ateşler sahinin hayalleri

Keşke bir gölge kadar yakınında dursaydım
O mücella çehreni izleseydim ebedi
Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım

Sarardı yeşil yaprak; dal koptu; fidan düştü
Baykuşa çifte yalı; bülbüle zindan düştü
Katil sinekler deldi hicabın perdesini
İstiklal boşluğunda arılar nadan düştü
Dolaşan ben olsaydım Save'nin damarında
Tablosunu yapardim yıkılan her kulenin
Ebedi aşka giden esrarlı yollarında
Senden bir kıvılcımın, süreyya bir şulenin
Tarasaydım bengisu fışkıran kakülünü
On asırlık ocağın savururdum külünü

Bazen kendine aşık deli bir fırtınaydım
Fırtınalar önünde bazen bir kuru yaprak
Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım

Sensizlik depremiyle hancı düştü; han düştü
Mazluma sürgün evi; zalime cihan düştü
Sana meftun ve hayran, sana ram olanlara
Bir bela tünelinde ağır imtihan düştü

Badiye yaylasında koklasaydım izini
Kefenimi biçseydi Ebva'da esen rüzgar
Seninle yıkasaydım acılar dehlizini
Ne kaderi suçlamak kalırdı ne intihar
Üstüne pırıl pırıl damladığın bir kaya
Bir hurma çekirdeği tercihimdir dünyaya

Suskunluğa dönüştü sokaklarda feryadım
Tereddüt oymak oymak kemirdi gururumu
Bahira'dan süzülen bir yaş da ben olsaydım

Haritanın en beyaz noktasına kan düştü
Kırıldı adaletin kılıcı; kalkan düştü
Mahkumlar yargılıyor; hakimler mahkum şimdi
Hakların temeline sanki bir volkan düştü

Firakınla kavrulur çölde kum taneleri
Ahuların içinde sevdan akkor gibidir
Erdemin, bereketin doldurur haneleri
Sensiz hayat toprağın sırtında ur gibidir
Şemsiyesi altında yürürsün bulutların
Sensiz, yükü zehirdir en güzel imbatların

Devlerin esrarını aynalara sorsaydım
Çözülürdü zihnimde buzlanmış düşünceler
Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım

Sensiz, tutunduğumuz dallardan yılan düştü
İlkin karardı yollar, sonra heyelan düştü
Güvenilen dağlara kar yağdi birer birer
Sensizlik diyarından püsküllü yalan düştü

Yağmur, duysam içimin göklerinden sesini
Yağarsın; taşlar bile yemyeşil filizlenir
Yıldırımlar parçalar çirkefin gövdesini
Sel gider ve zulmetin çöplüğü temizlenir
Yağmur, bir gün kurtulup çağın kundaklarından
Alsam, ölümsüzlüğü billur dudaklarından

Madeni arzuların ardında seyre daldım
Küflü bir manzaranın çürüyen güllerini
Senin için görülen bir düş de ben olsaydim

Şehirler kabus dolu; köylere duman düştü
Tersine döndü her şey sanki; asuman düştü
Kırık bir kayık kaldı elimizde, hayali
Hazindir ki; dertleri asmaya umman düştü

Ayrılığın bağrımda büyüyen bir yaradır
Seni hissetmeyen kalp, kapısız zindan olur
Sensiz doğrular eğri; beyaz bile karadır
Sesini duymayanlar girdabında boğulur
Ana rahminde ölür sensizlikten bir cenin
Şaşkınlığa açılır gözleri, görmeyenin

Saatlerin ardında hep kendimi aradim
Bir melal zincirine takıldı parmaklarım
Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım

Sensiz, ufuklarıma yalancı bir tan düştü
Sensiz kıtalar boyu uzayan vatan düştü
Bir kölelik ruhuna mahkum olunca gönül
Yüzyıllardır dorukta bekleyen sultan düştü

Ay gibisin; güneşler parlıyor gözlerinde
Senin tutkunla mecnun geziyor güneş ve ay
Her damla bir yıldızı süslüyor göklerinde
Sümeyra'yı arıyor her damlada bir saray
Tohumlar ve iklimler senindir; mevsim senin
Mekanın fırçasında solmayan resim senin

Yağmur, birgün elimi ellerinde bulsaydım
Güzellik şahikası gülümserdi yüzüme
Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım

Tavanı çöktü aşkın; duvarlar üryan düştü
Toplumun gündemine koyu bir isyan düştü
İniltiler geliyor doğudan ve batıdan
Sensizlikten bozulan dengeye ziyan düştü

Islaklığı sanadır ahımın, efgahımın
İçimde hicranınla tutuşuyor nağmeler
Sendendir eskimeyen cevheri efkarımın
Nazarın ok misali karanlıkları deler
Bu değirmen seninle dönüyor; ahenk senin
Renkleri birbirinden ayıran mihenk senin

Bir hüzün ülkesine gömülüp kaldı adım
Kapanıyor yüzüme aralanan kapılar
Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım

Yağmur, sayrılığıma seninle derman düştü
Beynimin merkezine ölümsüz ferman düştü
Silindi hayalimden bütün efsunu ömrün
Bir dönüm noktasında aklıma Rahman düştü

Nefsinle yeniden çizilecek desenler
Çehreler yepyeni bir degişim geçirecek
Aydınlığa nurunla kavuşacak mahzenler
Anneler çocuklara hep seni içirecek
Yağmur, seninle biter susuzluğu evrenin
Sana mü'mindir sema; sana muhtaçtır zemin

Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım
Batılı yıkmak için kuşandığın kılıcın
Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım

Kardeşler arasında heyhat, su-i zan düştü
Zedelendi sağduyu; körleşen iz'an düştü
Şarrkısıyla yaşadık yıllar yılı baharın
İnsanlık bahçemize sensizlik hazan düştü

Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım
Dokunduğun küçük bir nakiş da ben olsaydım
Sana sırılsıklam bir bakiş da ben olsaydım
Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım
Bahira'dan süzülen bir yaş da ben olsaydım
Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım
Senin için görülen bir düş de ben olsaydım
Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım
Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım
Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım
Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım
Batılı yıkmak için kuşandığın kılıcın
Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım

Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
23 Mart 2007       Mesaj #312
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Sana hayrandır Efendim

Rûhum sana âşık, sana hayrandır Efendim,
Sponsorlu Bağlantılar
Bir ben değil, âlem sana kurbandır Efendim.

Ecrâm ü felek, Levh u Kalem, mest-i nigâhın,
Dîdârına âşık Ulu Yezdândır Efendim.

Mahşerde nebîler bile senden medet ister,
Rahmet, diyen âlemlere, Rahmandır Efendim.

Kıtmîrinim ey Şâh-ı Rusül, koğma kapından,
Asilere lütfun, yüce fermândır Efendim..

Ta Arşa çıkar her gece âşıkların âhı,
Medheyleyen ahlâkın, Kur'ân'dır Efendim.

Aşkınla buhurdan gibi tütmekde bu kalbim,
Sensiz bana cennet bile hicrandır Efendim...

Dağ kalbime bir lâhzacık ey Nur-i dilârâ,
Nûrun ki; gönül derdime dermandır Efendim...

Ulvî de senin bağrı yanık âşık-ı zârın,
Feryâdı bütün âteş-i sûzandır Efendim...

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #313
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Aşkın aldı benden beni,
seviyorum Rabbim seni!
Senin sevgin, pek tatlıymış,
seviyorum Rabbim seni!

Ne varlığa sevinirim,
ne yokluğa yerinirim.
Aşkın ile zevklenirim,
seviyorum Rabbim seni!

Emrettin ibadetleri,
Övdün iyi hasletleri,
verdin sonsuz nimetleri,
seviyorum Rabbim seni!

Ne nankörsün ahmak nefsim
Zevki için, bana kıydın!
Ben hakiki zevki buldum,
seviyorum Rabbim seni!

İbadetlere yapışmak,
dünya için de çalışmak,
Maksadım sana kavuşmak
seviyorum Rabbim seni!

Sevmek lâfla olmaz Hilmi,
Rabbin, çalışınız dedi.
Hâlinden de anlaşılsın;
seviyorum Rabbim seni!

İslam düşmanları nice,
çatıyor dine sinsice.
Çalış sen de gündüz gece,
seviyorum Rabbim seni!

Aşık tembel oturur mu?
Maşuka toz kondurur mu?
Düşmanı sustur da, söyle:
Seviyorum Rabbim seni!
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #314
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Yağmur

Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım
Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydım
Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım
Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım
Bahira'dan süzülen bir yaş da ben olsaydım
Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım
Senin için görülen bir düş de ben olsaydım
Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım
Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım
Sana hicret eden bir Kureyş'li de ben olsaydım
Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım
Batlı yıkmak için kuşandığın kılıcın
Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım

NURULLAH GENÇ
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #315
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Seni seven âşıkların
gözü, gayra bakmaz imiş
seni maksut edinenler
dünya ahret anmaz imiş.

Sana gönül verenlerin
İlmi sana erenlerin
gözü seni görenlerin
talihleri sönmez imiş.

Ölmez imiş aşık canı
hiç çürümez imiş teni
aşk her kimi kıldı fani
ona zevâl ermez imiş.

Emrine baş eğenlerin
vuslatına erenlerin
bülbül gibi ötenlerin
kimse dilin bilmez imiş.

Aşkın ile bilişenler
senin için sevişenler
halvetine erişenler
ölümden hiç korkmaz imiş.

Helal lokma yutmayanlar
Gönülden kibri atmayanlar
Aşk tadını tatmayanlar
kalbi temiz olmaz imiş.
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #316
NiliM - avatarı
Ziyaretçi

İmana yöneliş



İmanla gönlüm dolmuş
En büyük mutluluk bana
İmanla gönlüm dolmuş
Ne mutlu insanoğlu sana


Allahım bir, resulum bir
Gir kardeşim, gir kardeşim
İman denen kapıdan
İçeri gir



Serdar Sayıl

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #317
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Dertli Dolap

Benim adım dertli dolap
Suyum akar yalap yalap
Böyle emreylemiş çalap
Derdim vardır inilerim.

Beni bir dağda buldular
Kolum kanadım kırdılar
Dolaba lâyık gördüler
Anın için inilerim.

Ben bir dağın ağacıyam
Ne tatlıyam ne acıyam
Ben mevlâya duacıyam
Anın için inilerim.

Âşık Yunus eder âhı
Gözyaşı siler günahı
Hakka âşıkam billahi
Anın için inilerim.
VerSchL@GeN - avatarı
VerSchL@GeN
Ziyaretçi
11 Nisan 2007       Mesaj #318
VerSchL@GeN - avatarı
Ziyaretçi
Gül Yüzünü

Gül yüzünü rüyamızda
Gürelim ya RESULALLAH
Gül bahçene dünyamızda
Girelim ya RESULALLAH

Sensin gönüller sultanı
Getiren yüce Kur'anı
Uğruna tendeki canı
Verelim ya RESULALLAH

Aşkınla yaşarır gözler
Hasretinle yanar özler
Mubarek ravzana yüzler
Sürelim ya RESULALLAH

Veda edip masivaya
Yalvarıp yüce Mevlaya
Şefaat - Mustafa' ya
Erelim ya RASULALLAH

Levleke dedi sana hak
Bağışla yüzümüze bak
Huzurullaha yüzü ak
Varalım ya RASULALLAH

Derviş derki kardeşlere
Çok selavat ver kardeşlere
Gül yüzünü göre göre
Ölelim ya RASULALLAH

YA LEYLA
Sevenlerin kalbinde çakan ilk şimşek gibi,
Akşamın gurup vakti, geliversen, ya Leyla
Şairin kalemini inleten gerçek gibi
Cemal-i mehtabınla gülüversen, ya Leyla...

Hayalinle,gerçeği zorladığım kulvarda
Gözlerimin içine bakıversen, ya Leyla
Yakamozlar oynarken, ağladığım sularda
Sevda pınarlarımdan akıversen, ya Leyla...

Hasretim yıllar yılı, bir ılık bakışına
Müjgan okun kalbime, salıversen ya Leyla
Gönlümü dolamışım, siyah zülfünün nakşına
Bir teliyle bağlayıp, asıversen ya Leyla...

Kaç seyyah geldi geçti, senin yanık şarkınla
Kaç bin aşık o çölde, hoş bir ümit ! ya Leyla
Beni, sana çeviren bitmez derin aşkınla,
Hem Leyla’yım ,hem Mecnun,bu Halit kim ya Leyla ?...

Halit ÖZDÜZEN
Son düzenleyen VerSchL@GeN; 11 Nisan 2007 01:29 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
_RoSe_ - avatarı
_RoSe_
Ziyaretçi
4 Mayıs 2007       Mesaj #319
_RoSe_ - avatarı
Ziyaretçi
Dini Siirler....

Gelin namaz kilalim

2roses8zp2mbox4
Gelin namaz kılalım, kalbden pası silelim,
Allaha yaklaşılmaz, namaz kılınmadıkça!

Nerde namaz kılınır, günahlar hep dökülür,
İnsan, kâmil olamaz, namazı kılmadıkça!

Kur*an-ı kerimde Hak, namazı çok medh etdi,
dedi sevmem kişiyi, namazı kılmadıkça!

Bir hadis-i şerifte: İmanın alameti,
insanda belli olmaz, namazın kılmadıkça!

Bir namazı kılmamak, ekber-i kebâirdir,
tevbe ile afvolmaz, kazâsın kılmadıkça.

Namazı hafif gören, imandan çıkar hemen,
olamaz o, müslüman namazın kılmadıkça!

Namaz kalbi temizler, kötülükten men*eder,
münevver olamazsın, namazın kılmadıkça!

2roses8zp2mbox4

--------------------------------------------------------

cicek1ir5İbretcicek1ir5
3y5hbhiio5
Yolcuya habermiş sonsuz makamdan.
İbretli dönüşün ölüm belgesi.
Yalancı ihsanın düşsün yakamdan.
Ölümsüz Nemrud'un hani gölgesi.

Gecenin ortası misafir şafak.
Baktım ki ışıkta tanıdık tabut.
Üstüne kapanmış şifreli kapak.
İçinde bir ömür üç metre çaput.

Yarışta su olmak temizlik sanık.
Terazi şimdilik dengeye ağsın.
Kimisi dereden aksın bulanık.
Hakkıyla arınan buluttan yağsın.
3y5hbhiio5

--------------------------------------------------------------------
cicek1ir5Allah sevgisicicek1ir5
aroos1069smye4ou7
Şehvetinin esiri olmuş her bir nefis
dizginlerinden boşanmış bir at gibidir
Bu atı kırbaçlayıp şÃ¢hâ kaldıran
sinsi şeytanın ta kendisidir
Dizginleri ele alıp atı durduracak kişi
yalnızca atın seyisidir
Bunu da her zaman için yaptıracak olan
yÜrekten gelen ALLAH sevgisidir
aroos1069smye4ou7
-------------------------------------------------------------------------------------

Hz. Muhammed\'in sevgisi (s.a.v.)

gifdividers27dx6
BİZE DOĞRUYU ÖĞRETEN
BİZE İNSANLIĞI ÖĞRETEN
BİZE DÜRÜSTLÜĞÜ ÖĞRETEN
ALLAH RESULÜ YA MUHAMMED (S.A.V.)

İNSANLARA KURAN-I KERİMİ ÖĞRETEN
İNSANLARA HAKKI DİNİ ÖĞRETEN
İNSANLARA SEVGİYİ ÖĞRETEN
ALLAH RESULÜ YA MUHAMMSD (S.A.V.)

gifdividers27dx6
---------------------------------------------------------------------------------------

72214mkpc1İsterİm72214mkpc1
barra0019pwcu4
Ağla***** geldim dÜnyaya
GÜlerek yaşamak isterim
İmanla geldim dÜnyaya
İmanla ölmek isterim
Buluğ çağına erince
Namaz kılmak isterim
Akli kamil olunca
Oruç tutmak isterim
Varlığım çok olunca
Zekat vermek isterim
Bu dÜnyadan göçmeden
Hacca gitmek isterim
ağla***** geldim dÜnyaya
GÜlerek ölmek isterim
İmanla geldim dÜnyaya
barra0019pwcu4
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
6 Haziran 2007       Mesaj #320
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Sayısız isyanla geldim kapına


Ey, yerin göğün sahibi, ey vasfı Allahüssamed!
sayısız isyanla geldim, kapına, beni kılma red!

Lütfunla bu biçareye, fazlınla bu avareye,
affınla yüzü kareye, ey Rabbim sen eyle meded!

Asilere gufran senden, dertlilere derman senden,
adaletle ihsan senden, rahmetine yoktur aded!

Sen canların cananısın, dertlilerin dermanısın,
âlemlerin sultanısın, ben bir garibi hacetmend!

Derdime kılmazsan deva, kime varam senden başka
her iyilik ancak senden, halık, mabud Allah ehad!

Benzer Konular

2 Ekim 2006 / Misafir Din/İlahiyat
26 Ocak 2007 / Misafir Din/İlahiyat
2 Eylül 2006 / Misafir Müslümanlık/İslamiyet
1 Mart 2007 / NihLe Taslak Konular
14 Ağustos 2006 / Misafir Taslak Konular