Arama

Tarikatlar - Nakşibendilik (Nakşbendiyye)

Güncelleme: 19 Temmuz 2013 Gösterim: 5.001 Cevap: 2
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
3 Ocak 2011       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Nakşibendilik
MsXLabs.org & İslam Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Bu tarikat, Buharalı Muhammed Bahaüddin tarafından kurulmuştur. Bu zat, 718'de (1318) Buhara köyle­rinden olup sonradan "Kasr-ı Arifan" adı verilen köyde doğmuştur. Tarikat zinciri, beş vasıtasıyla Yusuf-ı Hemedani'ye ulaşan Seyyid Emir Külal'e intisap etmiştir. Küçüklüğünde, Emir Külal'in şeyhini de görmüştür. Bu zat, kendisini evlat edinmiştir. Şey­hinin izniyle Yeseviyyeden Kuşem Şeyh ve Halil Ata'yla da sohbet etmiş­tir. Nakşibendilere göre, Yusuf-i Hemedani'nin halifesi Abdülhalik-ıl Gucduvani'nin rühaniyetinden feyzalmıştır.
Bir müddet Nesep'te, bir zaman da Merv'de oturmuş, iki kere haccet­miş, 791'de (1389), doğduğu köyde vefat etmiş, oraya defnedilmiştir.
Nakşibendiyyede sema' ve cehri zikir yoktur. Bu bakımdan bu tarikat, hafi, yani gizli, sessiz zikir erbabındandır ve tarikat zincirlerinin, bir yandan Hz. Ali'ye, bir yandan da Hz. Peygamber tarafından kendisine giz­li zikir telkin edilen Hz. Ebu-Bekr'e ulaştığına inanırlar.
Nakşibendilerde, salikin şu on bir esası gözetmesi şarttır:
1. Huş der dem (Soluk alıp verdik­çe Tanrı'dan gaflet etmemek)
2. Na­zar ber kadem (Yürürken sağa sola ba­kıp oyalanmamak, gaflete düşmemek için gözü yerde olmak)
3. Sefer der vatan (Yurdundayken de Tanrı'ya yö­netip gitmekte olduğunu düşünmek)
4. Halvet der encümen (Bir toplulukta dahi yalnızmış gibi Tanrı huzurunda olduğunu düşünmek)
5. Yadkerd (Sesli olmamak şartiyle Tanrı'yı kal­biyle de anmaya gayret etmek)
6. Bazkeşt (Dili, Tanrı'yı anarken gön­lünden, "İlahi ente maksudi ve rıza-ke matlubi", yani, "Allah'ım, diledi­ğim sensin; isteğim de senin razılığındır" sözünün anlamını düşünmek)
7. Nigâhdaşt (Dünyaya ait şeyleri gön­lünden çıkarmaya çalışmak)
8. Yaddaşt (Boyuna Tanrı'yı düşünmeye uğraşmak)
9. Vukuuf-ı adedi (Zikrin sayısına riayet etmek)
10. Vukuuf-ı zamani (Vaktini Tanrı'ya ulaşmaya sarfetmek)
11. Vukuuf-ı kalbi (Zik­rederken soluğunu kesip Tanrı'ya bağlanmak
Görülüyor ki bu tarikat, şu on esasla tam mistik bir tarikattır; saliki, gerçekten de bir iç aleme daldıran, ruhi teşevvüşlere düşüren bir yoldur.
Nakşibendilerde zikir, temiz elbi­seyle, temiz ve kimsenin bulunmadı­ğı bir yerde, bilhassa geceleyin, başa beyaz bir örtü atılıp kıbleye karşı otu­rularak, ölüm, öldükten sonra yıkan­mak, gömülmek, soru meleklerinin gelişleri, kıyametin kopuşu, mahşer ve ahiret ahvali düşünülerek, gözler yumulup rabıta yapılmak, yani gönül­den dünya işleri çıkarılıp mürşidin yü­zü, iki kaş arasında farzedilerek yir­mi kere istiğfar, sonra bir Fatiha (su­re. I), üç İhlas (sure CXII) okunmak, sonra da sesli olmamak üzere, yuka­rıda "Bazkeşt'te anlattığımız gibi Al­lah'ın razılığını dilemek suretiyle "Allah" adını, muayyen sayıda an­maktır.
Ayrıca, toplu bir halde yirmi beş istiğfar, yedi fatiha, yetmiş dokuz Elem neşrah (sure. XCIV), bin bir lh­las, tekrar yedi fatiha ve yüz salâvat okunur ki buna "Hatm-i Hacegân - Hacelerin hatmi" denir (Silsile-i aliyye-i Nakşibendiyye-i Halidiyye; tst. Takvimhane-i Âmire - 1275).
Bahaüddin Nakşibend'e de, bir­çok sufilere atfedilen, ölüyü dirilt­mek, mevsimsiz meyve izhar etmek, ölünün selamını duymak ve duyur­mak, Hızır'la konuşmak gibi kera­metler atfedilmiştir (Abdülbski Gö-Ipmarh, 100 Soruda Mezhepler ve Ta­rikatlardan).

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
3 Ocak 2011       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Nakşibendilik
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

Nakşibendilik (Nakşbendiyye, Osmanlıca: ﻧﻘﺸﺒﻨﺪﻴﻪ), Abdulhalik-ıl Güjdevani tarafından sistemleştirilen, Muhammed Bahauddin Şah-ı Nakşibendi'nin isim babası olduğu İslam dini tarikatıdır.

"Nakış yapan" anlamına gelen Nakşibend; Nakşibendi mürşitlerinin, kalbi dünyadan ahirete bağladığı düşünüldüğü için bu adı almıştır.
Nakşibendi tarikatında sessiz zikir uygulanır.

Abdulhalik-ıl Gücdevani'nin tespit ettiği on bir tarikat prensibi şöyledir:

  1. Vukuf-ı Zamanî: Müridin zamanı çok iyi değerlendirmesidir.
  2. Vukuf-ı Adedî: Dersin adedi ve gerçek manası düşünülmelidir.
  3. Vukuf-ı Kalbî: Kalbi uyanık tutmak gerekir.
  4. Hûş der-dem: Nefes alıp verirken, gaflette olmamak.
  5. Nazar ber-kadem: Başkasına değil, kendine bakmalıdır.
  6. Sefer der-vatan: Halktan ayrılıp Hakk'a gitmesidir.
  7. Halvet der-encümen: Halk içinde de olsa, halvet hali olmalıdır.
  8. Yâd kerd: Şeyhin verdiği zikri, kalb ve dil ile daima tekrarlamak.
  9. Bâz geşt: Zikirle Allah'a dönüş, vuslât düşünülmelidir.
  10. Nigah-daşt: Kalbi zararlı düşüncelerden korumak.
  11. Yâd-daşt: Masivâyı bırakarak, sadece Allah'ı düşünmektir.
Ek ibadetler
  • Rabıta: Rabıta arapça "rabt" kökünden türetilmiş,sözlükte 'birleştirmek, bitiştirmek, iliştirmek ve bağlamak' anlamlarına gelmektedir. (Rabita'tul Qurra: Kur'an Hafızları Cemiyeti-Birliği) Ve islam dininde ibadet değildir.mürşidleri habibi zeydidir. habibi zeydi erzurum 1970 doğumludur,
Tasavvufta mürid'in, kendini mürşidi ile yüzyüze gelmiş varsayıp ondan feyiz aldığını (ondan metafizik anlamda güç aldığını ya da nurlandığını) zihninde canlandırması demektir.
  • Hatme: Hz. Muhammed (S.A.V)'e salavat getirilerek yapılan ve Peygamber ruhunun indiği ve hatme yapanlarla iletişime geçtiğine inanılan ibadet.
  • Vird: Dil damağa yapıştırılarak belirli (ders olarak verilen) sayıda dil damaktan ayrılmadan kalben Allah denilerek nefsin durulmasını (terbiyesini) amaçlayan günlük ibadet.
  • Teveccüh: Teveccüh, yönelmek demektir. Bir tasavvuf terimidir.
Daha kesin yapısal Nakşibendi tarikatı oluşumu Seyyid Amir Kulal ile başlamıştır. Görünüm tarafından oluşumu, ardılların arasındaki hiyerarşi halifeler (khalifalar), öğrenciler murid, taraftarlar muhlis ve baş öğretmen murshid gelir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
_VICTORY_ - avatarı
_VICTORY_
VIP Silent storM
19 Temmuz 2013       Mesaj #3
_VICTORY_ - avatarı
VIP Silent storM
Nakşibendilik
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Bahaettin Nakşibent'in (1318-1389 Buhara) kurduğu tarikat.
Temel ilkelerini Yesevîlik'ten ve daha çok Hacegânilik'ten alan, şeriata ve Sünnî inançlara sımsıkı bağlı olan Nakşibendîlik, bir yandan Sünnî ülkelerde büyük ilgi görmüş, öbür yandan da Türkistan'ın Sünnîleşmesinde etkili olmuştur. Tarikatların büyük bir çoğunluğu Şiî eğilimli ve Ali yanlısı olduğu hâlde, Nakşibendîlik Ebubekir'i pir tanır. Bu yönüyle Şiîlik'ten uzak kalarak Sünnî hükümdarların desteğini sağlamış, din adamları arasında da ilgi görmüştür. Tarikatın en belirgin niteliği, gizli zikirdir. Tarikata giren kişi, şeyhinden aldığı zikri (Tanrı adını anma biçimi) içinden ya da diliyle sürekli tekrarlar. Zikir sırasında alçakgönüllülükle Tanrı'ya yönelir ve gönlünü Tanrı'dan başka her şeye kapar. Bu tarikatı benimseyen kişi, topluluk içinde bile Tanrı'dan başka bir şey düşünmemeli, her günün akşamında, o günkü eylemlerini ölçüp biçerek değerlendirmelidir. İslâm ülkelerinin birçoğuna yayılmış olan tarikat, yöresel kollara ayrılarak değişik biçimler almıştır. Tekkelerinde topluca yaptıkları ayinler, öbür tarikatlardan oldukça farklıdır. Zikirleri tekrarlama sayısının, saptanan sayıdan az ya da çok olmaması büyük önem taşır.
Tesadüfen Zirveye Çıkılmaz... Çıkılsa Bile Durulmaz...

Benzer Konular

27 Mayıs 2011 / asla_asla_deme Müslümanlık/İslamiyet
23 Aralık 2016 / kompetankedi Müslümanlık/İslamiyet
19 Temmuz 2012 / ThinkerBeLL Müslümanlık/İslamiyet
6 Haziran 2013 / Bachata Müslümanlık/İslamiyet
18 Ağustos 2013 / Efulim Müslümanlık/İslamiyet