ZEN sıf. (fars. söze). Esk. “Vurucu vuran, atan, çalan" anlamında bileşik sıfatlar oluşturulur: dest-zen (el vurucu; işe başlayan), hande-zen (kahkaha atan), reh-zen (yol kesen).
ZEN a. (fars. zen). Esk.
1. Kadın: "Uyuşmadı gönlüm merd ile zenle" (Neyzen Tevfik).
2. Pirezen -* PİREZEN.
ZEN a. (japonca zen; çince çan; sans- kritçe dhayana, derin düşünce, murakabe). XII. yy.’da Eisai ve XIII. yy.’da Şoyo Da- işi tarafından Çin’den Japonya’ya sokulan önemli bir buddha okulu.
♦ sıf. Zen'e ilişkin.
—ANSİKL. Eisai, çan" buddhacılığının çin Linçi (japonca: Rinzai) geleneğine bağlıydı. Linçi geleneği, koan'a ve ustanın el çırparak ve ani darbeler indirerek uyandıracağı şiddetli şok etkisine büyük önem veriyor ve bunun yoğun düşünceye dalmış öğrencinin aydınlanmaya (satori) ermesine yardım edeceğine inanıyordu. Şoyo Daişi tarafından Japonya'ya sokulan zen ise, sükunet (zazen) içinde oturarak düşünceye dalma yöntemini tercih etmekte, aydınlanma deneyiminin ancak bu yoldan gerçekleşebileceğini ileri sürmekteydi. Her iki okul da öğretmenin öğrenciyi bilgilendirmesine ağırlık verir, kutsal metinlerin ve öğretilerin rolünü en aza indirir. XVI. yy.'da, zen keşişleri gerek diplomat, gerekse yönetici olarak Japonya'nın tarihinde önemli bir rol oynadılar ve ülke kültürüne büyük bir katkıda bulundular; çay seremonisi, no tiyatrosu gibi japon kültür modellerinin esin kaynağı oldular Zen ustası aynı zamanda çin yenikonfuçiusçulu- ğuna da büyük önem verir. Günümüzde, zen pratiği, Japonya sınırlarını büyük ölçüde aşmış bulunmaktadır.
—Güz. sant. XV.-XVI. yy.'larda Japonya' da en parlak dönemini yaşayan zen, bu ülkenin estetik anlayışını değiştirdi. Coşku içinde büyük bir hızla, her türlü akılcı denetimin dışında mürekkeple yapılan resim (sumi-e) zenin en çok tercih ettiği ifade tarzıdır. Zen resminin ilk büyük temsilcileri Cosetsu, Tenşo Şubun ve Sesşu adındaki keşişler oldu. Bunların kusursuz bir lavi tekniğiyle yapılmış peyzajları, seyredenlerde kendiliğindenlik yanılsaması uyandırır. Zen, ayrıca, çanoyu ya da çay sanatı ve bununla ilişkili bütün sanatlar üzerinde de son derece etkili oldu: seramikçilik, mimarlık, bahçe sanatı, çiçek düzenlemesi, bambu ve metal işçiliği, laka sanatı.
Kaynak: Büyük Larousse