Arama

Erken Doğum (Miad Öncesi Doğum)

Güncelleme: 20 Ağustos 2010 Gösterim: 6.586 Cevap: 4
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
12 Ağustos 2010       Mesaj #1
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

Erken Doğum

Sponsorlu Bağlantılar
Uzun zamandır vaktinden önce doğan bebekler prematur olarak adlandırılırdı. Ancak son zamanlarda bu eğilim değişmektedir. Maturite yaşı değil fonksiyonu belirtmektedir. Bu nedenle vaktinden önce doğan bir bebek fonksiyonları normal ise prematür olmayabilir.
Tanım olarak bakıldığında erken doğum ya da preterm doğum 37 gebelik haftasının tamamlanmasından önce dünyaya gelen bebeği tarif eder.Doğum sancılarının başlaması ise erken doğum tehdidi olarak adlandırılır. Erken doğumlar tüm doğumların yaklaşık %9-10'unu oluşturur.

Nedenler & Risk Faktörleri

Tıp alanında son zamanlarda yaşanan başdöndürücü gelişmelere rağmen hala daha doğumun nasıl ve hangi etkenlerle başladığı tam olarak açıklanamamıştır. Normal doğumu başlatan etkenler vaktinden önce faaliyete geçerlerse doğal olarak bu erken doğum tehdidine neden olacaktır. Erken doğumun sebepleri arasında suçlanan bazı etkenler vardır. Bunların başında enfeksiyonlar gelir.
Özellikle gebeliğin son dönemlerinde görülen idrar yolu enfeksiyonları ya da vajinal enfeksiyonlar salgıladıkları bazı maddeler ile doğum eylemini başlatabilirler. Yine bu tür enfeksiyonlar sonucu açığa çıkan bu maddeler amniyon zarının direncini düşürerek bu zarın vaktinden önce yırtılmasına yol açabilir. Zarların doğum eylemi başlamadan açılmasına Erken Membran Rüptürü adı verilir.
Zarların açılması erken doğumların önemli bir nedenidir. Erken doğum tehdidinde suçlanan bir diğer faktör de çoğul gebeliklerdir. Burada rahim fazla miktarda gerildiğinden sancılar erken başlıyor olabilir. Polihidramniyos vakalarında da benzer mekanizma ile doğum vaktinden önce gerçekleşebilir.
Çift gözlü rahim gibi doğumsal rahim anomalileri geç düşüklerin ve erken doğumların bir başka nedenidir. Ancak bu tür bir şekil bozukluğu olan her kadın erken doğum yapacak diye bir kural yoktur. Bu hastalarda sadece risk artmıştır.
Uterus myomları rahim içerisindeki hacimi azaltarak erken doğum sancılarını başlatabilir.
Gebeliğin son dönemlerinde ortaya çıkan ve yüksek tansiyon, idrarda protein kaybı, genel ödem ile kendini belli eden preeklempsi vakalarında ve plasentanın erken ayrıldığı abrubtio durumlarında da erken doğum normalden daha fazla görülür. Annede gebelikte ortaya çıkan ya da gebelikten önce var olan kansızlık (anemi)de erken doğumların özellikle ülkemizde önemli bir nedenidir.Yine düşük sosyoekonomik düzeydeki hastalarda erken doğum daha fazla görülür.
Önceden birden fazla geç düşük veya erken doğum öyküsünün bulunması da risk faktörleri arasında sayılır.
Erken doğuma yol açan nedenlerden en önlenebilir olanı sigara kullanımıdır. Erken doğum sigara kullanan anne adaylarını bekleyen önemli tehlikelerden birisidir.
Bazı hallerde ise doğum eylemi ve erken doğum kendiliğinden değil, doktor kararı ve müdahalesi ile gerçekleştirilir. Anne adayının hayatının tehlikede olduğu ve gebeliğin bu tehlikeyi arttırdığı durumlarda anne adayının hayatını kurtarmak amacı ile bir erken doğum söz konusu olabilir. Bu doğum sezaryen veya suni sancı verilerek normal doğum şeklinde olabilir.
Benzer şekilde bebeğin anne karnında durmasının içinde bulunduğu sıkıntıyı arttırabileceği ve bebeğin kaybedilme riskinin yüksek olduğu durumlarda da yine erken doğuma karar verilebilir.

Belirtileri
Doğumun olabilmesi için rahimde kasılma olması ve bu kasılmaların rahim ağzını açacak kadar şiddetli ve sürekli olması gerekir.Ancak her kasılma ağrı olarak hissedilmeyebilir. Genelde belde ve kasıklarda adet sancısına benzer ağrılar hissedilebilir. Kişi bunu karnında bir sertleşme olarak algılar.
Yine halk arasında Nişan adı verilen sümüğümsü bir tıkacın gelmesi ya da normalden fazla sulu bir akıntı olması erken doğum tehdidini düşündürür. İstirahat ile geçmeyen bu tür sancılar olduğunda vakit kaybetmeden hekim ile temasa geçmek son derece önemlidir.
Bebek aşağıya doğru bastırıyor gibi bir his genelde erken doğum tehdidi altındaki pek çok kadında görülür.
  • Erken doğum belirtileri varlığında ne yapılmalıdır
    Belirtiler başladığında ne yaptığınızı hatırlamaya çalışın
  • Yaptığınız işi bırakın
  • Bir saat sol yanınıza dönerek yatın
  • 2-3 bardak sıvı için 1 saat içinde belirtilerde gerileme olmaz ise doktorunuza haber verin
Tanı
Tanı vajinal muayenede rahim açıklığının saptanması, suların geldiğinin tespit edilmesi ve NST'de rahim kasılmalarının görülmesi ile konur. Erken doğumdan şüphelenildiğinde ilk yapılacak iş vajinal muayene ile rahim ağzında bir açıklık olup olmadığının saptanmasıdır. Aynı esnada zarların yırtılıp yırtılmadığıda kontrol edilmeli eğer emin olunamıyor ise turnusol kağıdı koyarak takip edilmelidir.
Daha sonra ultrasonografi ile bebeğin durumu değerlendirilir.
Eğer rahim açıklığı 4 santim ya da daha fazla ise erken doğumu 24-48 saatten daha fazla geciktirmek çoğu zaman mümkün olmamaktadır.

Tedavi
Tanı konduktan sonra tedavi tıbbi olarak yapılır. Çok şiddetli durumlarda hastaneye yatırılarak damardan verilen ilaçlar yardımı ile kasılmalar durdurulmaya çalışılır. Bu sağlandığı taktirde daha sonra ağızdan alınan ya da fitil şeklinde kullanılan ilaçlar ile idame sağlanmaya çalışılır. Bu tedaviye tokoliz adı verilir.Kasılmalar çok şiddetli değilse ve açıklık 4 santimetreden daha az ise ağızdan kullanılan ilaçlar denenebilir.
Gebeliğin devam etmesinin anne ya da bebeğin hayatını tehlikeye atacağının düşünüldüğü durumlarda tokoliz uygulanmaz.
Bazı yazarlara göre 34 haftadan sonra tokoliz uygulanması gereksizdir.
Bu arada eğer saptanabiliyorsa doğum eylemini başlatan sebepler usulunce tedavi edilir.
Tokoliz masum bir tedavi değildir. Anne adayı açısından ciddi yan etkileri olabilir. Kullanılan her grup ilaç farklı yan etkilere sahiptir bu nedenle erken doğum tehdidi tanısının dikkatli konulması, eğer bebek gelişimini büyük ölçüde tamamlamış ise 37 haftadan küçük de olsa eylemin normal seyrine bırakılması önerilebilir.


"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
12 Ağustos 2010       Mesaj #2
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Erken doğum riski

Sponsorlu Bağlantılar
Sağlıklı bir çocuk dünyaya getirmek bütün çiftlerin hayalidir. Ancak bazen elde olmayan bazı gelişmeler yaşanabilir. Beklenmedik bir zamanda bebeğinizin erken dünyaya gelmesi gibi. Buradan anne-babalara sesleniyoruz. Hemen endişelenmeyin ve paniğe kapılmayın... Çünkü bebeğiniz için yapılabilecek birçok şey var.

Erken doğum, gebeliğin 37nci haftasından önce gerçekleşen doğuma denir. Günümüzde, bebeklerin yaklaşık yüzde 9u erken doğmaktadır ve yenidoğan ölümlerinin yüzde 83ü 37nci haftadan önce doğan bebeklerde görülmektedir. Bu nedenle, erken doğan bebeklerin (prematüre) tedavi edilmesinde yenidoğan yoğun bakım üniteleri yaşamsal bir önem taşımaktadır.

Erken doğum önemlidir

Miadında gebelik 37nci gebelik haftasını tamamlamış gebeliktir. Bu nedenle "erken doğum" (miad öncesi doğum), 37nci haftadan önce gerçekleşen doğuma denir. Erken doğum eylemi doğum hekimliğinin başlıca sorunudur. Yılda 300 bini aşkın çocuğun yaşama şansını ve sağlığını etkilemektedir. Günümüzde, bebeklerin yaklaşık yüzde 9u erken doğmaktadır. Yenidoğan ölümlerinin yüzde 83ü 37nci haftadan önce doğan bebeklerde görülmektedir. Erken gebelik haftasında yüksek olan yenidoğan ölüm hızı gebelik haftası ilerledikçe önemli oranda azalır.

Birden fazla sebebi vardır

Doğum ağrılarını vakitsiz başlatan nedenlerin arkasında, gebeliği miada kadar koruyan güvenlik mekanizmasının yetersizliği yatmaktadır. Genellikle erken doğum eyleminin birden fazla sebebi olduğu ve birden fazla mekanizma ile başladığı kabul edilmektedir. Bunlardan bebeğe ait nedenler arasında en başta gelenler; melformasyonlar, çoğul gebelik, bebeğin eşinin erken ayrılması, suyunun fazlalığı veya azlığı vardır. Anneye ait nedenler ise; 17 yaş altında 34 yaş üzerinde olma, aşırı boy kısalığı, boya göre aşırı kilolu olma, enfeksiyonlar, gebelikteki kanamalar, rahim anomalileri, düşükler, sık aralıklı doğumlar, gebelikte tansiyon yükselmesi, annenin akciğer, kalp, böbrek, karaciğer hastalıkları, kansızlık, beslenme yetersizliği, sigara ve alkol içimi, ruhsal bunalımlar, sosyal koşullar ve ağır iş koşullarıdır.

Erken başlayan belirtilerden şüphelenin

Miadından önce rahimde kasılma şeklinde sertleşme veya sancı ifade eden her gebede erken doğum eyleminden şüphe edilmelidir. Ayrıca bel, sırt ağrısı, kasık ağrısı, uyluğa varan ağrı, akıntıda değişiklik, lekelenme ve ishal şikayetleri de erken doğum ihtimalini akla getirmelidir.

Erken doğumu erken teşhisle önleyin

Erken doğumun önlenmesinde yüksek riskli gebelerin erken tanısı ön plandadır. Bu nedenle günümüzde konunun uzmanları tarafından çeşitli sistemler kullanılmaktadır. Erken doğum olaylarına yaklaşımda amaç geri dönüşümsüz safhaya gelmeden erken eylem tanısının doğru olarak konmasıdır. Ancak bu her zaman mümkün olamamakta, gebelerin bu konuda yeterince bilgi sahibi olmadıkları deneyimlerle görülmektedir. Yapılan araştırmalarda gebelerin üçte birinin erken doğum eylemi belirtilerini tanımadıklarını, yarısının ise ikiz gebelik ve daha önce erken doğum yapmış olmanın risk arttırıcı faktör olduğunu bilmedikleri görülmüştür. Son yıllarda çeşitli araştırmacılar tarafından erken doğumu önleme programları geliştirilmiştir. Bu programlar, erken doğum eyleminin uyarıcı belirti ve bulguları konusunda hastanın eğitilmesi esasına dayanmaktadır. Programın temel özellikleri kansızlık, enfeksiyon gibi erken doğuma hazırlayıcı faktörlerin düzeltilmesi, gebelere erken doğum belirtilerinin tanıtılması, bunların nasıl saptanacağının öğretilmesi hastanın herhangi bir sorun anında ilgili sağlık personeli ile temas kurabilme imkanına kavuşması ve düzenli muayenelerle kontrolüne dayanır.

Tedavi anneye ve bebeğe yönelik olmalıdır

Başlangıçta yatak istirahatı, annenin sıvı alımının arttırılması ve sedosyonu en sık kullanılan tedavi şeklidir. Takiben rahim kasılmalarının durdurulması amacıyla çeşitli tedavi yöntemleri, erken doğum eylemine neden olan enfeksiyonların tedavisi için antibiyotik uygulaması ve bebeğin akciğer olgunlaşmasını sağlayıcı ilaçlar uzman hekim tarafından uygulanır.

Erken doğan bebekler yüksek risk altındadır

Erken doğan bebekler, solunum, mide-barsak, böbrek ve sinir sistemleri komplikasyonları açısından yüksek risk altındadır. Erken doğmasına rağmen yaşama şansına sahip olan bebeklerin önemli bir bölümünde fiziksel ve zihinsel ciddi sorunlar gelişebilmektedir. Komplikasyonların giderilmesi ve rehabilite edilmesi sırasında oluşan tıbbi bölüm masrafları da oldukça büyük rakamlara ulaşmaktadır.

Yenidoğan yoğun bakım üniteleri bebeğinizin hayatını güvence altına alır

Yenidoğan yoğun bakım üniteleri erken doğan bebeklerde (prematüre) yaşamsal bir önem taşır. Yenidoğan bakım teknikleri geliştikçe, erken doğanların hastalık ve ölüm oranları, önemli ölçüde düşmüştür. Günümüzde, yaşatılabilen ve şu anda 6 yaşında olan en küçük bebeğin doğum ağırlığı 280 gramdır. Ancak ne yazık ki her bebek bu kadar şanslı değildir. Bu nedenle, erken doğumlarda bebeği güvence altına alabilmek için, yenidoğan yoğun bakım merkezlerinin ve bu konuda uzmanlaşmış sağlık personelinin yaygınlaştırılması gerekir.

Erken doğum riskine karşı önlem alın

Erken doğum, yenidoğan döneminin hastalık ve ölümlerinin en önde gelen nedeni olup, zeminde yatan hastalık nedeninin kesin olarak bilinmemesi, yetersiz ve geç teşhis gibi nedenlerden dolayı tedavide her zaman istenen sonuç alınamamaktadır. Erken doğum riskine sahip gebelerin dikkatli olması, beslenmesini düzeltmesi, yorucu ve stresli yaşamdan kaçınması, sigara içimini aza indirgemesi, gerekli tıbbi önlemleri dikkatle uygulaması gerekir. Erken doğum belirtileri başlamışsa en kısa zamanda yenidoğan yoğun bakım imkanlarının bulunduğu bir merkeze başvurulması gerekir.


"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Breath - avatarı
Breath
Ziyaretçi
12 Ağustos 2010       Mesaj #3
Breath - avatarı
Ziyaretçi
Erken doğum
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Erken doğum, son âdet tarihinden sonra 37 hafta, yani yaklaşık 9 aylık sürede gerçekleşen doğumlar. Tüm gebeliklerin yaklaşık %8'i erken doğumla neticelenir, ikiz gebeliklerde bu oran daha yüksektir. Bu şekilde doğan bebekler, "prematüre bebek" diye nitelendirilirler ve genelde doğum tartıları 2,5 kg'dan azdır.

Nedenleri
Bebeklerin erken doğması birçok nedene bağlı olabilir. En önemli nedenlerden biri çoğul gebeliktir. Rahim içi ve dışı enfeksiyonlar, amniyon sıvısının fazla (polihidroamnios) olması, rahmin yapısal anormallikleri, rahim iç tabakası içine kanamalar, genetik faktörler, doğumu başlatan fizyolojik mekanizmaların erkenden tetiklenmesi erken doğumun en sık rastlanan sebepleri arasındadır. Ayrıca Kan uyuşmazlığı, eklamsi, sık doğum yapmış olmaktan ya da fetüsün dölyatağında normal olmayan bir biçimde yuvarlanmış olmasından kaynaklanır. Annenin sağlığının bozuk olması, bebeğin normalden küçük olması da olasılığını arttırır. Canlı doğan prematüre bebeklerin çoğu, gerekli bakımların uygulanması koşuluyla yaşamlarını sürdürürler.Prematüre bebek ölümlerinin başlıca nedenleri arasında solunum sorunları, enfeksiyonlar, beyin ve akciğer kanamaları sayılabilir.


Erken doğum riski taşıyan anne adayları, şu şekilde sınıflandırabilir:
  • Yaşı 17'nin altında veya 35'in üzerindekiler
  • Birden fazla bebek bekleyenler
  • Daha önce düşük ya da erken doğum yaşayanlar
  • Çok doğum yapmış olanlar
  • Bazı sistemik ve enfeksiyon hastalığı olan gebeler
  • Düşük kilolu anne adayları
  • Sigara kullananlar
  • Yüksek tansiyonu (hipertansiyon) olanlar
  • Hamileliğinde vajinal kanama sorunu olanlar
  • Stres altında ve yoğun çalışma şartları altında çalışanlar
  • Düşük gelir grubundan olan hastalar
Önlemler
Anne kilosunun ve yaşının ideal aralıkta tutulması, çalışma şartlarının uygun olması, iki gebelik arası geçen sürenin 1 yıl üzerinde olması, sigara ve diğer kötü alışkanlıklardan uzaklaşılması ve olası erken doğum eyleminin; bel-kasık ağrısı, vajinal akıntı miktarında artış, su gelmesi, vajinal kanama gibi öncü belirtilerinin hasta tarafından erken fark edilmesi ve doktora başvurulması erken doğumu engellemede önemli ölçüde rol oynar.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
20 Ağustos 2010       Mesaj #4
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Hamilelik Erken Doğum Nasıl Önlenir

Henüz doğmamış bebeğiniz sevgiden daha fazlasına ihtiyaç duyar. Gebeliğiniz süresince, bebeğinizin tam bir gelişme ve büyüme süresine ihtiyacı vardır. Gebeliğinizin 37. haftasında ve daha erken doğan bir bebek prematüre olarak değerlendirilir ve hastanede kalmasını gerektirecek sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalır. Bu hastanede kalış sizin için hem duygusal yönden hem de finansal açıdan oldukça külfetli olabilir, fakat, erken doğumu önlemek için alabileceğiniz önlemlerle bunun hakkında daha fazla öğrenebileceğiniz şeylere bu riski azaltabilirsiniz.
Prematüre doğumlar yeni doğan bebeklerin ölümüne ya da hastalanmasına neden olabilecek sonuçlar doğuruyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde her yeni doğan 100 bebeğin 7/6′ sı tam gebelik süresinden önce doğmaktadır. Bu bebeklerin yaklaşık % 2’si 6 haftanın daha erken bir sürede doğmaktadır. Bu bebekler o kadar prematürler ki yaşam şansları ve sağlıklı olmaları oldukça zayıf bir durumdur. Erken doğumlar yaşamın ilk ayında meydana gelen ölümlerin yüzde 75′ini ve uzun dönemli oluşan sağlık sorunlarının yüzde 50’sini oluşturuyor. Pek çoğunun tüm yaşamlarını etkileyecek sakatlık ve yetersizlikleri olacak.İki yaşına kadar bu erken doğan çocukların önemli bir kısmı orta derecede ya da şiddetli bir şekilde duyumsal sorunlardan ki bu sorunların içerisinde bazı sakatlıklar olabilecek örneğin: beyin felci, geri zekalı olma, epilepsi, kör ve sağır olma gibi nedenlerden şikayet etmektedirler.

Erken Doğumu Önlemenin Yöntemleri
Gebeliğiniz süresince mümkün olduğu kadar erken ve düzenli olarak doğum uzmanınızı ziyaret ediniz
Erken doğum bulgularının ne olduğunu ve erken tedavi metotlarını öğreniniz.
Sigara içmeyiniz, alkol ve uyuşturucu almayınız.
Sağlıklı ve iyi dengelenmiş beslenme diyeti uygulayınız.
Stresten kaçınınız
Yüksek yerlerde yolculuk etmekten kaçının

Erken Doğumun Uyarıcı Belirtileri
15 dakikalık aralarla ya da daha yakın rahim kasılmaları( karında hissedilen sıkılık ve sertlik, belki ağrısız olabilecek saatte dört kez ya da daha fazla)
Adet dönemindeki gibi kramplar ( düzenli ya da gelip giden; kasık kemiğinin hemen üstünde)
Zayıf, monoton sırt ağrıları (sürekli ya da gidip gelebilen;pozisyon değişikliği ile giderilemeyen)
Pelvis baskısı (bebek sanki aşağıya doğru baskı yapıyormuş hissi, önde ağırlık hissi)
Vajinal akıntıda değişiklik ya da artış ( normalden daha fazla, daha sulu olması, ya da renginde değişiklik, pembe ya da kanlı)
Vajinadan akışkan sızıntı
Karında kramp( kötü gaz ağrısı gibi bir his, ishalle ya da ishalsiz)
Kendini kötü hissetmek ya da bir şeylerin kötü gittiğine dair genel his.
Eğer yukarıdaki belirtileri kendinizde gözlemliyorsanız, doktorunuzu hemen arayınız ya da bir danışman hemşire ile derhal görüşünüz.


"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
20 Ağustos 2010       Mesaj #5
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Erken Doğum Nasil Anlasilir?

Erken dogum saniriz hic bir anne adayimizin istemedigi bir dogumdur. Ancak yinede eger doğum yaklastiysa ve erken oğum gerceklesecekse neler yapmamiz gerektigini biliyormuyuz? Bu yazimizda sizlerle Doğum kaçınılmazsa ne yapmalıyız? ana sorusunun altinda doğum ile bilgiler verecegiz. Asagida yer alan yazimizda erken doğum, gerekirse sezeryan, suni doğumu başlatmak ile ilgili bilgileri bulabilirsiniz.

Doğum kaçınılmazsa ne yapmalıyız?
Erken doğumu tetikleyen unsurlara dikkat edilmeli. Tüm erken doğumların yaklaşık yüzde 30′luk kısmı Doktor kararıyla gebeliğin sonuçlandırılması şeklinde gerçekleşir.
Anne hayatının tehlikede olduğu her durumda bebeğin olgunlaşma derecesine bakılmaksızın suni sancı ile ya da sezeryan yapılır.

Doktor kararıyla gerçekleştirilen erken doğum:
Tüm erken doğumların yaklaşık yüzde 30′luk kısmı Doktor kararıyla gebeliğin sonuçlandırılması şeklinde gerçekleşir. Anne hayatının tehlikede olduğu her durumda bebeğin olgunlaşma derecesine bakılmaksızın doğum indüksiyon (suni sancı) ile ya da
sezeryan uygulanarak gerçekleştirilir. Gebeliğin devamının sakıncalı olduğu ağır preeklampsi, eklampsi, HELLP sendromu gibi durumlar, anne adayının ağır kalp hastalığının olması ya da kanamalı placenta previa ve ablatio placenta bu duruma örnek olarak verilebilir.

Gerekirse sezaryen yapılabilir
Fetusun uterus içinde yaşamaya devam etmesinin sakıncalı olduğu durumlarda da doğum gerçekleştirilir. Bunun en iyi örneği fetal distres gelişmesidir. Ağır fetal distres gelişmesi durumunda bebek ölmeden ya da asfiksi gelişmeden önce gerekirse sezaryen ile doğum acil olarak gerçekleştirilir ve bebeğe gerekli tedavi yapılır.


Suni doğumu başlatmak
Doğum eylemini başlatmak amacıyla uygulanan indüksiyon anne adayına uterus kasılmalarını sağlamak amacıyla damar yoluyla serum içinde oksitosin hormonu verilmesinden ibarettir. İndüksiyon öncesi serviks olgunlaşmasına bakılır ve olgun olmayan serviksin olgunlaşmasını sağlamak amacıyla bölgeye jel ya da toz şeklinde prostaglandin uygulanır. Serviks olgunlaştıktan sonra indüksiyona geçilirse indüksiyonun başarıya ulaşma şansı (doğum eylemini başlatma şansı) çok yüksektir. Doğum eylemi indüksiyon ile başlatıldığında sonuç alınamazsa sezaryen ile doğum yolu seçilir. Çok acil durumlarda (aniden gelişen fetal distres gibi) indüksiyon denenmeksizin direkt olarak sezeryan ile doğum gerçekleştirilir.

Doğum kaçınılmazsa hangi yöntem uygulanır?
Doğum şekli birçok faktöre bağlıdır. Genel olarak
normal doğum tercih edilmelidir. Ancak bebeğin ağrılar esnasında veya doğum sırasında sıkıntıya gireceğine inanılırsa sezaryen tercih edilebilir.

Erken doğumun durdurulmayacağı Noktalar
- Bebeğin eşinin erken ayrılması
- Şiddetli vajinal kanama
- Gebeliğe bağlı ağır hipertansiyon
- Gebeliği etkileyen enfeksiyon
- Bebeğin tehlikede olması

Yaşamla bağdaşmayan bebek anomalisi Suların miyad dolmadan gelmesi, yani erken membran rüptürü (EMR ) de doğum eylemini başlatan diğer bir etkendir. Suların gelmesiyle açığa çıkan bazı maddeler ve olaya eklenen enfeksiyon erken doğum eylemini tetikler.



"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

12 Eylül 2018 / Misafir Cevaplanmış
14 Ağustos 2017 / RoSSoRoSe Sağlıklı Yaşam
 Doğum
2 Mart 2013 / HerHangiBiri Sağlıklı Yaşam