Meclis Başkanvekilliği görevini ikinci dönem yürütmekte olan Akşener, zaman zaman sert çıkışlarıyla biliniyor. [AA]
Türkiye sağının en kıdemli kadın siyasetçileri arasındaki Meral Akşener, neredeyse yelpazedeki tüm partilere uğradı. Akademik bir geçmişten gelen Akşener, 1995 yılında siyasete atıldığı Doğru Yol Partisi'nde (DYP) lider Tansu Çiller'e yakın isimlerden biriydi. Ülkenin o dönemki başbakanı Tansu Çiller ve eşi Özer Çiller çiftinin Antalya Beldibi'ndeki hazine arazisinde lüks otel inşa etmesini, gelirin şehit annelerine aktarılacağını ilan ederek savundu. Ancak peşinden lüks otelin işletmesinin Bursalı bir işadamına verildiği ortaya çıktı.
3 Kasım 1996 tarihinde Türkiye'yi sarsan Susurluk kazası sonrası İçişleri Bakanlığı'ndan istifa eden Mehmet Ağar yerine Akşener geçti.
Akşener'in görevi devralması aynı zamanda 1998'de Kapatılan Refah Partisi ile Doğru Yol Partisi koalisyonunun iktidarda bulunduğu hassas bir dönemde gerçekleşti. Susurluk Skandalı'nın gölgesinde başladığı görevindeki en önemli çıkışı mecliste PKK lideri Abdullah Öcalan için 'Ermeni dölü' demesi oldu. Peşinden bu sözleri nedeniyle özür diledi ve "Ben Türkiye'de yaşayan Ermenileri değil, genel olarak Ermeni ırkını kastettim" cümlesini kurdu.
'Yağlı kazık' mesajı
28 Şubat 1997'deki tarihi Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında Refah-Yol hükümetinin İçişleri Bakanı olarak askerlerin karşısında oturan siyasetçiler arasındaydı. Türk siyasi tarihinde politikacılar ile Türk Silahlı Kuvvetleri'ni karşı karşıya getiren bu toplantı yüksek gerilime sahne oldu.
28 Şubat sürecinde askerin sivil siyasete müdahale ettiğini düşünen siyasetçilerden olan Meral Akşener, askerle işbirliği yaptığını iddia ettiği dönemin Emniyet Genel Müdürü Alaaddin Yüksel'in yerine Kemal Çelik'i getirmek istedi. Yüksel bu karara direnip görevini bırakmamakta israr edince Akşener, bir gece yarısından sonra Kemal Çelik'i Emniyet'e götürdü ve kapıyı kırarak içeri girip kararını uyguladı.
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'nın başına Bülent Orakoğlu'nu atadı ve hakkında, askerin her şeyi kontrol ettiği dönemde Genelkurmay Başkanlığı’ndaki giriş çıkışlar ile yüksek rütbeli subayların hareketlerini izlettiği yönünde haberler çıktı. Bunun üzerine generallerden biri kendisine "O kadına söyle ayağını denk alsın. [...] Gelirsek onu ve avanesini İçişleri Bakanlığı’nın önünde yağlı kazığa oturturuz..." şeklinde mesaj gönderdi.
Meral Akşener uzun yıllar bu generalin kim olduğunu açıklamadı. 2013 yılında, 28 Şubat davasında yargılanan dönemin Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı Emekli Korgeneral Çetin Saner bu sözü söylediğini itiraf etti ve Akşener'den özür diledi.
28 Şubat döneminde, askerin üniversitedeki akademisyenler, yüksek yargıçlar ve gazetecilere hükümetle ilgili brifingler verdiği bir dönemde valiler de Ankara'daki sunumlara davet edildi. Kendisine karşı sorumlu olan kamu görevlilerini toplayan Akşener, "Bu birifinge hangi vali katılırsa, o valiyi görevden alırım" diyerek brifingi engelledi.
'Çatlı'yla yemek' iddiası
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümün'ünden mezun olan Akşener, doktorasını yaptıktan sonra çeşitli üniversitelerde dersler verdi. Üniversite yıllarında MHP'nin gençlik örgütü Ülkü Ocakları'nda aktif isimlerden biriydi, Susurluk kazasında ölen Abdullah Çatlı'yla aynı masada yemek yediği iddaları medyada yer aldı.
Türkiye'nin haberalma servisi Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), 1998 yılında firardaki suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı'nın yerini tespit etti. Operasyon öncesi Çakıcı'nın bir ses kaydı basına yansıdı. Ses kaydında Çakıcı, Akşener'in yakalanmadan önce kendisine yerini değiştirmesi için mesaj gönderdiğini iddia ediyordu.
Basın toplantısıyla ses kaydı açıkladı
1998'te Doğru Yol Partisi'nden milletvekiliyken dönemin Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün, eski Devlet Bakanı Güneş Taner ile yaptığı telefon konuşması bandını bir basın toplantısıyla gazetecilere dinletti.
AKP'den MHP'ye
Necmettin Erbakan'dan kopan yenilikçilere (daha sonra ismi AKP olacaktı) katılan ilk DYP'li unvanını aldığında takvimler 4 Temmuz 2001'i gösteriyordu. Ancak Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları tarafından hayal kırıklığına uğratıldığını söyleyerek 2 Kasım 2001 tarihinde MHP'ye geçti. Partideki ilk görevi Devlet Bahçeli'nin başdanışmanlığıydı.
MHP, 2004 yerel seçimlerinde Türkiye'nin en büyük kenti İstanbul için Akşener'i belediye başkanlığına aday gösterdi. Bu seçimde başarısızlığa uğrayan Akşener, 2007 ve 2011 genel seçimlerinde milletvekili olmayı başardı. Akşener, TBMM Başkanvekili olarak görev yaptı. Meclis'i yönetirken gösterdiği tavırlarıyla siyasette öne çıktı.
7 Haziran seçiminden sonra rüzgar döndü
7 Haziran 2015'teki seçimde MHP'den İstanbul milletvekili olarak Meclis'e girdi. Ancak kulislerde adının TBMM Başkanlığı için geçmesi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin tepkisi çekti. Bahçeli, "Bu şekilde söylenen isimlerden hiç hoşlanmam, ismi geçeni de devre dışı tutarım. Meral Akşener'i eğer çok sık kullanırsanız, o devre dışı tutarım. Meral Akşener’i eğer çok sık kullanırsanız, o devre dışı kalır, haberiniz olsun. 80 milletvekilimiz var, her şeyde Akşener. Bu, o zaman başka bir şey var burada demektir. Onun için bir Meclis açılsın. Zannediyorum başkanvekilliğini de kaybetti" dedi. Sonra da Akşener'i değil Ekmeleddin İhsanoğlu'nu aday gösterdi. Akşener, Meclis Başkanvekilliği koltuğunu da kaybetti.
Başbakan Davutoğlu, hükümet kurulamaması nedeniyle Anayasal zorunluluk gereği oluşturulan geçici hükümette yer alması için Akşener'e de teklif götürdü. Ama teklifi Akşener kabul etmedi. 1 Kasım'da yenilenecek seçim öncesi MHP'nin aday listeleri açıklandığında ise büyük bir sürpriz vardı. Meral Akşener aday gösterilmedi.
'Örtünmeyi düşünmüyorum'
2013 yılında eşiyle beraber hacca giden Meral Akşener'in, ziyareti sonrası meclise başörtüsüyle gelip gelmeyeceği tartışma konusu oldu. Akşener, "Örtünmeyi düşünmüyorum. Bugüne kadar Meclis'te nasıl görev yaptıysam bundan sonra da öyle görev yapacağım" dedi. Hacca giden 4 Ak Partili milletvekili meclise başörtüsüyle gelirken, Akşener başörtüsü takmadı.
Kaynak: Al Jazeera ve ajanslar