Arama

Fibromiyalji çarpıntı yapar mı?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 7 Nisan 2012 Gösterim: 26.362 Cevap: 2
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
9 Ocak 2009       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Fibromiyalji çarpıntı yapar mı?
EN İYİ CEVABI Keten Prenses verdi
fibromiyaljide çarpıntı klinikte saptanmış bir bulgu değildir. ayrıntılı bilgi için inceleyiniz

Sponsorlu Bağlantılar


Hastalık hastası mısınız ?

Size de mi hastalık hastası dediler ilk başta. O kadar dil dökmenize rağmen inanmadılar mı ağrılarınıza.
Hiç üzülmeyin, yalnız değilsiniz. Sadece Türkiye de değil, Amerika da bile on onbeş yıl önce, bankada çalışan memurlar, sekreterler bilgisayar operatörleri, telefon memurları tıpkı sizde olduğu gibi boyun ağrılarından, sırt ağrılarından, ara sıra vücudun belirli yerlerinde oluşan gezici ağrılardan şikayet ederlermiş. Doktorlar bir sürü tetkik tahlil sonrası herhangi bir bulguya rastlamayınca Sizin birşeyiniz yok diyerek göndermek durumunda kalıyorlarmış.
Oysa siz de biliyorsunuz ki, böyle ağralarınız var ve rahatsız oluyorsunuz. Hatta bu rahatsızlığı iki üç yıldan beri çekiyorsunuz.
Biz, uzutmadan size bu rahatsızlığınızın ne olduğunu söyleyeyim. Sonra da hastalık hakkında sohbetimizi sürdürürüz.
Rahatsızlığınız, fibromiyalji adı verilen bir sendrom. Yani rahatsızlığınızın tek bir sebebi yok. Sebepleri okuyunca "Tıpkı bendeki gibi" diyerek onaylayacağınız birçok sebepi var.
Dert bir değil

Evet, nerde kalmıştık? ABD de doktorlar önce bu tür şikayetleri önemsemiyorlar. Ama bu tür şikayetle gelenlerin gün geçtikçe çoğaldığını görüyorlar. Bir kişi değil beş kişi değil... Öyleyse bu konuya eğilmek gerektiğine karar veriyorlar.
Örneğin, hastanın Ağrı var dediği bölgenin kan ölçümünü yapıyorlar. Bakıyorlar ki o bölgede, normal olması gereken kandan daha az kan var. Diyelim ki omuz bölgesi onbeş birim kan olacaksa, on birim kan var.
Sonra sebebini araştırıyorlar. Ortaya çıkan sonuç ilginç. Hareket azlığından kaslar yeteri kadar çalışmıyor. O bölgeye yeteri miktarda kan gitmeyince vücut tepkisini mini mini ağrılarla belirtmeye başlıyor. O bölge kan alamayınca gerilmeler, sertlikler oluyor. Daha başka neler oluyor?
  • Baş ağrısı
  • Kulak uğultusu
  • Çınlama
  • Göz kararması
  • Yorguluk
  • Gaz
  • Kabızlık
  • Hazımsızlık
  • Şişkinlik
gibi belirtiler ortaya çıkıyor. Bunlar da tekrar kısır döngü halinde vücuda ek rahatsızlıklar üretiyor. Yine bir örnek verelim; vücut kabız olunca vücuttan atılamayan toksik maddeler tekrar zehir olarak vücuda gönderiliyor. Gaz olduğunda kalbe baskı oluyor, kalbin çalışması etkileiyor. Göz kararması oluyor, çalışma temposu azalıyor. O zaman stres oluyor. Bu kez beyin etkileniyor... Bunun sonu yok... Düzen bir bozulmaya görsün, insanın hayatı alt üst oluyor...
Kitaplarda yazmaz

Burada, Maraş Akupunktur ve Lazer Tedavi Merkezi olarak 1985 yılından beri gözlemlediğimiz bir konuyu da bu araştırmalara ilaveten belirtmek istiyoruz.
Bu tür şikayetlerle bize gelen hastalarımıza uyguladığımız akupunktur muayenesinde gördük ki, bir çoğunda bir çeşit gizli alerji var. Kiminde immünolojik bağışıklık sisteminde bir anormallik var. Örneğin;
Bir çoğunun kimyasal maddelere, hatta evdeki halıflekse, boya badanaya, sıcağa, soğuğa, alerjisi var. Bunların fibromiyalji sendromunu artırıcı alerjik bir faktör olduğunu gördük.
Henüz hiçbir tıbbi literatürde yer almayan bu konuda, biz hastamızın alerjisini tedavi ettiğimizde bile fibromiyalji k rahatsızlığının kendiliğinden geçtiğini gördük.
Fibromiyalji nedir ?

Miyalji, bilinen anlamıyla ağrı demek. Kas fibrillerinin ağrılı rahatsızlığı yani. Kaslarımız, fibril demetlerinden meydana geliyor. Yün eğirilerek yapılan ipliği hayal edin. O ipliği oluşturan tüycükler gibi, fibriller de kasları oluşturuyor.
Ayrıca bağ dokusu, kollejen lifler, elastiki lifler vs. var. Arada yumuşak doku var. Şani kas denildiğinde bile akla tek faktör gelmiyor. O bakımdan sendrom deniliyor zaten.
Ağrılar nasıl olur ?

Ağrı bazen omuzda, bazen boyunda, bazen sırtta oluşur. Bazen gezinir oralarda. Kimi zaman da vücudun eklem yerlerinde olur. Ama genellikle fibromiyalji sırtta daha ağırlıklı olur.
Eğer vücudun eklem yerlerinde, bileklerde oluyorsa, bu ileride açığa çıkabilecek immünolojik bağışıklık sistemiyle ilgli iltiaplı romatizmanın aynı zamanda habercisidir. (Kalbe vuran akut eklem romatizması değil. O ayrı bir konu.)
Bu tür ağrılar üç yıl dört yıl hatta beş yıl boyunca sürer gider. Hasta doktora gitmiştir kaç defa. Her seferinde yapılan tetkiklerde MR çekimlerinde, tahlillerde herhangi bir sonuç elde edilemez. Romatizma tahlilleri normal çıkar.
Beş yıl önce beş yıl sonra

Hastanın hiçbir kabahati yoktur. Çünkü vücudunun sesini dinlemiş ve ağrıları iin doktora gitmiştir. Ancak bulgu olmayınca kendisine sizde bir şey yok denilmiş ve geri gönderilmiştir. Ta ki, beşinci senede tekrar doktora gidene kadar.
Beş sene sonra artık hangi doktora giderse gitsin, yapılan bir tetkik neticesinde sonuç bulunacaktır. Kan değeri yükselmiş olacaktır. Romatizmal bulgular ortaya çıkmış olacaktır. Dokor üzülerek hastasına sonucu açıklayacaktır:
-Romatizmal rahatsızlık başlangıcı...
A canım doktor, iyi söylüyorsun güzel söylüyorsun da hastalık altıncı safhaya gelmiş.
Oysa aynı haste iki sene üç sene öncesinde fibromiyalji vakası olarak akupunktur teşhisiyle muayene edilmiş olsaydı, bu durum daha açığa çıkmadan belirlenir ve yapılan immonolojik tedaviyle hastanın bu rahatsızlığı daha üçüncü dördüncü safhada durdurulmuş olurdu.
Hoş, şimdi de bu tür vakalarda en etkili tedavi yine akupunkturla yapılan tedavidir. Ancak üç sene önceden olaya müdahale etmek daha iyi olmaz mı?
Kendi kendinize sorun bakalım,
Kim ister bir zaman sonra eklemde şişme olmasını,
Yürüme zorluğu çekmeyi,
Avuçları açıp kapayamayacak hale gelmeyi,
Ceketini giyemeyecek, düğmesini ilikleyemeyecek hale gelmeyi,
Kafasını sağa sola çevirmekte zorlanacak hale gelmeyi,
Sandalyeye bile oturup kalkarken zorlanmayı kim ister?
Dolayısıyla erken teşhis ile ileride açığa çıkabilecek örneğin yüzbin kişinin en az doksan bini bu hale gelmeden önce kurtarılmış olur.
Kimlerde görülür ?

fibromiyalji vakası, daha çok 25 ila 40 yaş arası bayanlarda görülen bir rahatsızlıktır.
Bu kadınlar ağrı şikayetiyle doktora gittikleri halde bir bulgu elde edilemeyince hastalık hastası olarak yorumlanır. Oysa bu kronik ağrıların sebebi fibromiyalji sendromudur.
fibromiyalji rahatsızlığı olanlardan % 5 ila 20 si romatizmal rahatsızlığa adaydır. Diğer bir ifadeyle, on milyon fibromiyalji sendromu vakası varsa, bunun en az bir milyon kadarı romatizmal rahatsızlığa adaydır.
Belirtileri nelerdir ?

Hastaların şikayetleri çok çeşitli olmakla birlikte birkaçını burada belirtmekte yarar var. Örneğin,
  • Ev işi ya da masa başında herhangi bir şekilde çalışırken hissedilen ağrılar.
  • Boyun ve sırt ağrıları
  • Uyku bozukluğu
  • Yorgunluk
  • Tüm vücutta tutukluk
  • Baş ağrısı
  • Kabızlık
  • Bayanlarda ağrılı adet görme
  • Ellerde ve ayaklarda karıncalanma
  • Ellerde ve ayaklarda şişme gibi
Ama bugüne kadar hasta hangi uzman doktora giderse gitsin, bu tür ağrıların ve rahatsızlıkların nedeni henüz saptanmış değildir.
Hastalığa bütüncül yaklaşmak gerekir

Çünkü, insan vücudu bir makine gibi olmakla birlikte bir bütündür. Bir yerdeki aksaklık bütün vücudu etkiler. Parmağa diken batınca beynin zonklaması gibi. Öyleyse, bu tür rahatsızlıkta ne yapmak lazımdır?
Örneğin stresten kabızlık olabilir, sebebinin stresten olduğu bilinmezse sonuç alınamaz.
Bilekte ağrı varsa, romatizma başlangıcı diye ilaç alınamaz.
Gaz varsa, gastrit başlangıcı safra kesesi tembel diyerek yaklaşılamaz.
Ya ne yapılması lazım?
Hastanın hayatı, bu şikayete gelene kadar A dan Z ye bir bütün olarak dinlenir. Anemnez raporu inceden inceye alınır. Şöyle ki;
  • Rahatsızlık ne zamandan beri var?
  • Hasta ne iş yapıyor, neyle iştigal ediyor?
  • Kabızlığı var mı?
  • Evinde boya badana değişimi oldu mu?
  • Halıfleks vs gibi yer yaygısında bir değişiklik oldu mu?
  • Beslenme alışkanlığında değişiklik oldu mu?
  • Çanta taşıyor mu?
Bu tür sorulara verilecek cevap çoğu kez, fibromiyalji sendromuna sebep olan etkenleri yakalamaya yardımcı olmaktadır.
Fibromiyaljik sendrom diyebilmek için

Başta da dediğimiz gibi fibromiyalji k sendrom çok faktörlüdür. Dolayısıyla kişi kendi kendine şu sorulara yanıt vermelidir. Eğer,
  • Tatile gezmeye gittiğinde hafifliyorsa.
  • Yüzmeye gittiğinde hafifliyorsa
  • İş hayatından uzaklaştığında rahatlıyorsa,
  • O işlere ara sıra ara verdiğinde hafifliyorsa,
  • Kabızlığı geçince rahatlıyorsa.
  • İş yoğunluk stresi yaşıyorsa,
  • Amir memur ilişkileri strese sebep oluyorsa, (Başlı başına bu bile etkendir. Vücudu relakse edici maddeler stres sebebiyle beyinde yetirli salgılanamadığı için boyun sırt gerilir. Yoksa aynı yerde yıllarca birlikte çalışan on kişiden neden dördü böyledir de diğelerinde bir şikayet yoktur. İşte sebebi budur.)
  • Bir de gizli alerji faktörü varsa. Bu da çok önemli.
  • Sırtında ter soğudu zaman rahatsızlığı artıyorsa
  • Sıcaktan soğuğa çıktığında bir anda etkileniyorsa,
  • Soğuktan sıcak ortama geçtiğinde anlık rahatlama oluyorsa, (sıcak soğuk allerjisi vardır demektir.)
    Eğer hastada romatizmal sorun da varsa bu kişiler için en büyük etki, iklim değişiklikleri sıcak soğuk nemdir.
  • Yazın güneşe çıktığında etkileniyorsa.
  • Yazın bile iki üç kat çorap giyiyorsa.
  • Ayakarda ve ellerde üşüme oluyorsa.
  • Kışın karda, beyaz görüntüye bakamıyor, gözlerinde bir gerilim hissediyorsa.
  • Normal çalışma ortamından dışarı çıktığında güneşe ve güneşin asfalta yansıyan ışığına bile bakamıyorsa, (alerjik bünyedir)
  • Çok katlı ve manyetik sistemle donatılmış modern binalarda rahatsızlığı artıyorsa, (vücutta statik elektrik birikimi olur)
  • Ayakkabısının topuğundan şikayeti varsa,
  • Boyunda düzleşme varsa,
  • Belinde eğrilik varsa
Bu kişilerde kalp çarpıntısı da olabilir, kabızlık da olabilir, stres de olabilir... Ama fibromiyalji sendromu olduğunu söylemek daha doğru bir yaklaşım olur.
Böyle kişiler hekime gider. Kabızlık, kalp çarpıntısı, yük tansiyon, unutkanlık, hormon bozukluğu, gezici ağrılar, gözlerde kızarmalar, kulaktauğultu vs olarak şikayette bulunurlar. Ama kimine deprasyon denilir, kimine nöroz... Oysa hiç de öyle değildir.
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
9 Ocak 2009       Mesaj #2
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
fibromiyaljide çarpıntı klinikte saptanmış bir bulgu değildir. ayrıntılı bilgi için inceleyiniz

Sponsorlu Bağlantılar


Hastalık hastası mısınız ?

Size de mi hastalık hastası dediler ilk başta. O kadar dil dökmenize rağmen inanmadılar mı ağrılarınıza.
Hiç üzülmeyin, yalnız değilsiniz. Sadece Türkiye de değil, Amerika da bile on onbeş yıl önce, bankada çalışan memurlar, sekreterler bilgisayar operatörleri, telefon memurları tıpkı sizde olduğu gibi boyun ağrılarından, sırt ağrılarından, ara sıra vücudun belirli yerlerinde oluşan gezici ağrılardan şikayet ederlermiş. Doktorlar bir sürü tetkik tahlil sonrası herhangi bir bulguya rastlamayınca Sizin birşeyiniz yok diyerek göndermek durumunda kalıyorlarmış.
Oysa siz de biliyorsunuz ki, böyle ağralarınız var ve rahatsız oluyorsunuz. Hatta bu rahatsızlığı iki üç yıldan beri çekiyorsunuz.
Biz, uzutmadan size bu rahatsızlığınızın ne olduğunu söyleyeyim. Sonra da hastalık hakkında sohbetimizi sürdürürüz.
Rahatsızlığınız, fibromiyalji adı verilen bir sendrom. Yani rahatsızlığınızın tek bir sebebi yok. Sebepleri okuyunca "Tıpkı bendeki gibi" diyerek onaylayacağınız birçok sebepi var.
Dert bir değil

Evet, nerde kalmıştık? ABD de doktorlar önce bu tür şikayetleri önemsemiyorlar. Ama bu tür şikayetle gelenlerin gün geçtikçe çoğaldığını görüyorlar. Bir kişi değil beş kişi değil... Öyleyse bu konuya eğilmek gerektiğine karar veriyorlar.
Örneğin, hastanın Ağrı var dediği bölgenin kan ölçümünü yapıyorlar. Bakıyorlar ki o bölgede, normal olması gereken kandan daha az kan var. Diyelim ki omuz bölgesi onbeş birim kan olacaksa, on birim kan var.
Sonra sebebini araştırıyorlar. Ortaya çıkan sonuç ilginç. Hareket azlığından kaslar yeteri kadar çalışmıyor. O bölgeye yeteri miktarda kan gitmeyince vücut tepkisini mini mini ağrılarla belirtmeye başlıyor. O bölge kan alamayınca gerilmeler, sertlikler oluyor. Daha başka neler oluyor?
  • Baş ağrısı
  • Kulak uğultusu
  • Çınlama
  • Göz kararması
  • Yorguluk
  • Gaz
  • Kabızlık
  • Hazımsızlık
  • Şişkinlik
gibi belirtiler ortaya çıkıyor. Bunlar da tekrar kısır döngü halinde vücuda ek rahatsızlıklar üretiyor. Yine bir örnek verelim; vücut kabız olunca vücuttan atılamayan toksik maddeler tekrar zehir olarak vücuda gönderiliyor. Gaz olduğunda kalbe baskı oluyor, kalbin çalışması etkileiyor. Göz kararması oluyor, çalışma temposu azalıyor. O zaman stres oluyor. Bu kez beyin etkileniyor... Bunun sonu yok... Düzen bir bozulmaya görsün, insanın hayatı alt üst oluyor...
Kitaplarda yazmaz

Burada, Maraş Akupunktur ve Lazer Tedavi Merkezi olarak 1985 yılından beri gözlemlediğimiz bir konuyu da bu araştırmalara ilaveten belirtmek istiyoruz.
Bu tür şikayetlerle bize gelen hastalarımıza uyguladığımız akupunktur muayenesinde gördük ki, bir çoğunda bir çeşit gizli alerji var. Kiminde immünolojik bağışıklık sisteminde bir anormallik var. Örneğin;
Bir çoğunun kimyasal maddelere, hatta evdeki halıflekse, boya badanaya, sıcağa, soğuğa, alerjisi var. Bunların fibromiyalji sendromunu artırıcı alerjik bir faktör olduğunu gördük.
Henüz hiçbir tıbbi literatürde yer almayan bu konuda, biz hastamızın alerjisini tedavi ettiğimizde bile fibromiyalji k rahatsızlığının kendiliğinden geçtiğini gördük.
Fibromiyalji nedir ?

Miyalji, bilinen anlamıyla ağrı demek. Kas fibrillerinin ağrılı rahatsızlığı yani. Kaslarımız, fibril demetlerinden meydana geliyor. Yün eğirilerek yapılan ipliği hayal edin. O ipliği oluşturan tüycükler gibi, fibriller de kasları oluşturuyor.
Ayrıca bağ dokusu, kollejen lifler, elastiki lifler vs. var. Arada yumuşak doku var. Şani kas denildiğinde bile akla tek faktör gelmiyor. O bakımdan sendrom deniliyor zaten.
Ağrılar nasıl olur ?

Ağrı bazen omuzda, bazen boyunda, bazen sırtta oluşur. Bazen gezinir oralarda. Kimi zaman da vücudun eklem yerlerinde olur. Ama genellikle fibromiyalji sırtta daha ağırlıklı olur.
Eğer vücudun eklem yerlerinde, bileklerde oluyorsa, bu ileride açığa çıkabilecek immünolojik bağışıklık sistemiyle ilgli iltiaplı romatizmanın aynı zamanda habercisidir. (Kalbe vuran akut eklem romatizması değil. O ayrı bir konu.)
Bu tür ağrılar üç yıl dört yıl hatta beş yıl boyunca sürer gider. Hasta doktora gitmiştir kaç defa. Her seferinde yapılan tetkiklerde MR çekimlerinde, tahlillerde herhangi bir sonuç elde edilemez. Romatizma tahlilleri normal çıkar.
Beş yıl önce beş yıl sonra

Hastanın hiçbir kabahati yoktur. Çünkü vücudunun sesini dinlemiş ve ağrıları iin doktora gitmiştir. Ancak bulgu olmayınca kendisine sizde bir şey yok denilmiş ve geri gönderilmiştir. Ta ki, beşinci senede tekrar doktora gidene kadar.
Beş sene sonra artık hangi doktora giderse gitsin, yapılan bir tetkik neticesinde sonuç bulunacaktır. Kan değeri yükselmiş olacaktır. Romatizmal bulgular ortaya çıkmış olacaktır. Dokor üzülerek hastasına sonucu açıklayacaktır:
-Romatizmal rahatsızlık başlangıcı...
A canım doktor, iyi söylüyorsun güzel söylüyorsun da hastalık altıncı safhaya gelmiş.
Oysa aynı haste iki sene üç sene öncesinde fibromiyalji vakası olarak akupunktur teşhisiyle muayene edilmiş olsaydı, bu durum daha açığa çıkmadan belirlenir ve yapılan immonolojik tedaviyle hastanın bu rahatsızlığı daha üçüncü dördüncü safhada durdurulmuş olurdu.
Hoş, şimdi de bu tür vakalarda en etkili tedavi yine akupunkturla yapılan tedavidir. Ancak üç sene önceden olaya müdahale etmek daha iyi olmaz mı?
Kendi kendinize sorun bakalım,
Kim ister bir zaman sonra eklemde şişme olmasını,
Yürüme zorluğu çekmeyi,
Avuçları açıp kapayamayacak hale gelmeyi,
Ceketini giyemeyecek, düğmesini ilikleyemeyecek hale gelmeyi,
Kafasını sağa sola çevirmekte zorlanacak hale gelmeyi,
Sandalyeye bile oturup kalkarken zorlanmayı kim ister?
Dolayısıyla erken teşhis ile ileride açığa çıkabilecek örneğin yüzbin kişinin en az doksan bini bu hale gelmeden önce kurtarılmış olur.
Kimlerde görülür ?

fibromiyalji vakası, daha çok 25 ila 40 yaş arası bayanlarda görülen bir rahatsızlıktır.
Bu kadınlar ağrı şikayetiyle doktora gittikleri halde bir bulgu elde edilemeyince hastalık hastası olarak yorumlanır. Oysa bu kronik ağrıların sebebi fibromiyalji sendromudur.
fibromiyalji rahatsızlığı olanlardan % 5 ila 20 si romatizmal rahatsızlığa adaydır. Diğer bir ifadeyle, on milyon fibromiyalji sendromu vakası varsa, bunun en az bir milyon kadarı romatizmal rahatsızlığa adaydır.
Belirtileri nelerdir ?

Hastaların şikayetleri çok çeşitli olmakla birlikte birkaçını burada belirtmekte yarar var. Örneğin,
  • Ev işi ya da masa başında herhangi bir şekilde çalışırken hissedilen ağrılar.
  • Boyun ve sırt ağrıları
  • Uyku bozukluğu
  • Yorgunluk
  • Tüm vücutta tutukluk
  • Baş ağrısı
  • Kabızlık
  • Bayanlarda ağrılı adet görme
  • Ellerde ve ayaklarda karıncalanma
  • Ellerde ve ayaklarda şişme gibi
Ama bugüne kadar hasta hangi uzman doktora giderse gitsin, bu tür ağrıların ve rahatsızlıkların nedeni henüz saptanmış değildir.
Hastalığa bütüncül yaklaşmak gerekir

Çünkü, insan vücudu bir makine gibi olmakla birlikte bir bütündür. Bir yerdeki aksaklık bütün vücudu etkiler. Parmağa diken batınca beynin zonklaması gibi. Öyleyse, bu tür rahatsızlıkta ne yapmak lazımdır?
Örneğin stresten kabızlık olabilir, sebebinin stresten olduğu bilinmezse sonuç alınamaz.
Bilekte ağrı varsa, romatizma başlangıcı diye ilaç alınamaz.
Gaz varsa, gastrit başlangıcı safra kesesi tembel diyerek yaklaşılamaz.
Ya ne yapılması lazım?
Hastanın hayatı, bu şikayete gelene kadar A dan Z ye bir bütün olarak dinlenir. Anemnez raporu inceden inceye alınır. Şöyle ki;
  • Rahatsızlık ne zamandan beri var?
  • Hasta ne iş yapıyor, neyle iştigal ediyor?
  • Kabızlığı var mı?
  • Evinde boya badana değişimi oldu mu?
  • Halıfleks vs gibi yer yaygısında bir değişiklik oldu mu?
  • Beslenme alışkanlığında değişiklik oldu mu?
  • Çanta taşıyor mu?
Bu tür sorulara verilecek cevap çoğu kez, fibromiyalji sendromuna sebep olan etkenleri yakalamaya yardımcı olmaktadır.
Fibromiyaljik sendrom diyebilmek için

Başta da dediğimiz gibi fibromiyalji k sendrom çok faktörlüdür. Dolayısıyla kişi kendi kendine şu sorulara yanıt vermelidir. Eğer,
  • Tatile gezmeye gittiğinde hafifliyorsa.
  • Yüzmeye gittiğinde hafifliyorsa
  • İş hayatından uzaklaştığında rahatlıyorsa,
  • O işlere ara sıra ara verdiğinde hafifliyorsa,
  • Kabızlığı geçince rahatlıyorsa.
  • İş yoğunluk stresi yaşıyorsa,
  • Amir memur ilişkileri strese sebep oluyorsa, (Başlı başına bu bile etkendir. Vücudu relakse edici maddeler stres sebebiyle beyinde yetirli salgılanamadığı için boyun sırt gerilir. Yoksa aynı yerde yıllarca birlikte çalışan on kişiden neden dördü böyledir de diğelerinde bir şikayet yoktur. İşte sebebi budur.)
  • Bir de gizli alerji faktörü varsa. Bu da çok önemli.
  • Sırtında ter soğudu zaman rahatsızlığı artıyorsa
  • Sıcaktan soğuğa çıktığında bir anda etkileniyorsa,
  • Soğuktan sıcak ortama geçtiğinde anlık rahatlama oluyorsa, (sıcak soğuk allerjisi vardır demektir.)
    Eğer hastada romatizmal sorun da varsa bu kişiler için en büyük etki, iklim değişiklikleri sıcak soğuk nemdir.
  • Yazın güneşe çıktığında etkileniyorsa.
  • Yazın bile iki üç kat çorap giyiyorsa.
  • Ayakarda ve ellerde üşüme oluyorsa.
  • Kışın karda, beyaz görüntüye bakamıyor, gözlerinde bir gerilim hissediyorsa.
  • Normal çalışma ortamından dışarı çıktığında güneşe ve güneşin asfalta yansıyan ışığına bile bakamıyorsa, (alerjik bünyedir)
  • Çok katlı ve manyetik sistemle donatılmış modern binalarda rahatsızlığı artıyorsa, (vücutta statik elektrik birikimi olur)
  • Ayakkabısının topuğundan şikayeti varsa,
  • Boyunda düzleşme varsa,
  • Belinde eğrilik varsa
Bu kişilerde kalp çarpıntısı da olabilir, kabızlık da olabilir, stres de olabilir... Ama fibromiyalji sendromu olduğunu söylemek daha doğru bir yaklaşım olur.
Böyle kişiler hekime gider. Kabızlık, kalp çarpıntısı, yük tansiyon, unutkanlık, hormon bozukluğu, gezici ağrılar, gözlerde kızarmalar, kulaktauğultu vs olarak şikayette bulunurlar. Ama kimine deprasyon denilir, kimine nöroz... Oysa hiç de öyle değildir.
Quo vadis?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Nisan 2012       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
fibromiyalji sendorumu teşhisi konulduğunda çok geç kalmışsınız dediler beni ve sıkıntılarımı bu kadar güzel anlatan hiç bir yer görmedim teşekkürler. hastalık hastası değil miyalji hastasıyım ve ölmüçeksin sürüneeksin der gibi hiç bir şey yapılamıyor.kim istemezki rahat ve huzurlu yaşamayı stres sıkıntı hepimizde var . ama şunuda unutmayın ilerlemiş fibromiyalji tatatilede çıksanız rahat dliksiz bir uykuda çekseniz fayda etmiyor 41 yaşındayım ve hayatım sızlanmakla geçiyor. herkes bıktı benden görünüşte sağlıklıyız ama içimiz kan ağlıyor

Benzer Konular

4 Aralık 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
25 Nisan 2014 / hakan muslu Soru-Cevap
10 Mayıs 2011 / _PaPiLLoN_ Tıp Bilimleri
18 Ocak 2010 / Misafir Soru-Cevap
25 Aralık 2015 / Misafir Cevaplanmış