Arama

Kekemeliğin tedavisi nedir? - Sayfa 4

En İyi Cevap Var Güncelleme: 3 Nisan 2015 Gösterim: 47.197 Cevap: 78
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
18 Nisan 2010       Mesaj #31
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

bilen bilmiyen konuşuyo olmaz böyle ehil olanlar yazsın

Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

Ben 18 yaşımdayım.Kendimi bildim bileli kekemeyim.Bunun bir çaresi yoktur diyen arkadaşlara gerçekten çok özel bir tavsiyem var.Kur'an-ı Kerim okumak belki ilk başlarda kekemeliğiniz artabilir ama okumayı öğrendikçe konuşmanızın güzelleştiğini fark edeceksiniz.Özellikle yüksek sesle okumayı tavsiye ederim.Geçen seneye kadar gerçekten çok fazla kekemeliğim vardı ve kendimi nerdeyse hayattan soyutlamıştım.Bu yaz Kur'an okumaya başladım ilk başlarda konuşmam daha fazla bozuldu ama okudukça nerdeyse kekemeliğim geçti,çok az kekemeliğim kaldı o da geçer inşallah ve okumaya devam etmekteyim.Kur'an okumanın yanında Allah'a da dua edin derdi veren Allah'tan dermanı da isteyin.Allah hepimize şifalar versin,Selametle...

Biz de size bir psikolog ya da psikiyatr ile görüşmenizi öneriyoruz. Bir de kendinize güvenmenizi.

Sponsorlu Bağlantılar
Alıntı
Daisy-BT adlı kullanıcıdan alıntı

Mutlaka bir psikolog ya da psikiyatr ile görüşün. Eğer zaten görüşüyorsanız da bu soruyu ona yöneltin. Açıklamalı yanıtını ve daha fazlasını öğreneceksiniz. Önce kekemeliğin fizyolojik mi psikolojik mi olduğunu meydana çıkaracaktır, sonra da size özel tedavi yollarını belirleyip sizi sorununuzdan kurtaracaktır.
Ben pek çok kere "yüksek sesle kitap okumanın yararlı olduğunu" duydum.


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Mayıs 2010       Mesaj #32
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
tedavi olmak istiyorum ama cesaretim yok
Sponsorlu Bağlantılar
Son düzenleyen Daisy-BT; 26 Mayıs 2010 14:03 Sebep: İletişim bilgisi silndi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
29 Mayıs 2010       Mesaj #33
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ben 22 yaşındayım hecanlannıyorum klitleniyorum askerim komutanlara tekmil verymıyorum cüzümü var mı yardım edin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Haziran 2010       Mesaj #34
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Arkadaslar biliyorum zor bir hastalik ama gercekten özveri ile calismak lazim kitabi alin ayna karsisinda okuyun. Ben bunu bir müddet yaptim konusmam cok düzeldi ama malesef biraktim simdi yavas yavas bozuluyor tekrardan. Bunu her gün en azindan yarim saat yapmalisiniz... Bide hemen netice beklemeyin bi iki ay okuyun sonra farki hissedeceksiniz.. Allah yardimcimiz olsun
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Haziran 2010       Mesaj #35
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Evet Bende 9-10 Yıldır KekeLiyorum ..

Hayatımın %70 ' ini Yaşayamama Durumundayım ..

Artık Yaşamdan Bile Sogumuş Durumdayım . Konuşmak İstemiyorum .. Konuşamayınca Gülen YüzLer Görüyorum Bu Dahada Kötüleştirio Ruh Halimi ..

ArkadasLık İlişkiLerim Sadece Sanal Ortamda [ Msn,facebook gibi] Geçirmeyi Daha Cok Seviyorum ..

Lütfen Yardımcı Olun.
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
28 Haziran 2010       Mesaj #36
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

tedavi olmak istiyorum ama cesaretim yok

Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

ben 22 yaşındayım hecanlannıyorum klitleniyorum askerim komutanlara tekmil verymıyorum cüzümü var mı yardım edin

Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

Arkadaslar biliyorum zor bir hastalik ama gercekten özveri ile calismak lazim kitabi alin ayna karsisinda okuyun. Ben bunu bir müddet yaptim konusmam cok düzeldi ama malesef biraktim simdi yavas yavas bozuluyor tekrardan. Bunu her gün en azindan yarim saat yapmalisiniz... Bide hemen netice beklemeyin bi iki ay okuyun sonra farki hissedeceksiniz.. Allah yardimcimiz olsun

Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

Evet Bende 9-10 Yıldır KekeLiyorum ..

Hayatımın %70 ' ini Yaşayamama Durumundayım ..

Artık Yaşamdan Bile Sogumuş Durumdayım . Konuşmak İstemiyorum .. Konuşamayınca Gülen YüzLer Görüyorum Bu Dahada Kötüleştirio Ruh Halimi ..

ArkadasLık İlişkiLerim Sadece Sanal Ortamda [ Msn,facebook gibi] Geçirmeyi Daha Cok Seviyorum ..

Lütfen Yardımcı Olun.


O kadar çok insan var ki kekeleyerek konuşan. Çoğu da biraz mücadele edip kurtuluyorlar. Ünlülerimiz arasında da çok kişi var bu sorunu yaşayıp kurtulan. Kekemelik sorununu yaşayan çeşitli kişiler arasında yapılan araştırmada ortak yanlarının çekingenlik, içine kapanıklık olduğu gözlenmiştir. Sadece bu konuya özel çalışan merkezler de var.
Mutlaka bir psikolog ya da psikiyatr ile görüşün. Eğer zaten görüşüyorsanız da bu soruyu ona yöneltin. Açıklamalı yanıtını ve daha fazlasını öğreneceksiniz. Önce kekemeliğin fizyolojik mi psikolojik mi olduğunu meydana çıkaracaktır, sonra da size özel tedavi yollarını belirleyip sizi sorununuzdan kurtaracaktır.
Ben pek çok kere "yüksek sesle kitap okumanın yararlı olduğunu" biliyoruz. Unutmayın ki kendinize güveniniz arttıkça sorununuzu daha hızlı aşacaksınız.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Eylül 2010       Mesaj #37
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
5 yasında oglum kekeme 1 aya kadar destek aldı konusma terapisten ama doktorumuz bu cocuk kekeme degıl dedı neyapmam gerekır terapıste devam etsınmı sımdıden tesekkur
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Ekim 2010       Mesaj #38
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yardım edin kekeliyorum
ener - avatarı
ener
Ziyaretçi
15 Ekim 2010       Mesaj #39
ener - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

yardım edin kekeliyorum

Kekemelik Tedavisi
KEKELEMELİK
Kekemelik nedir?
Kekemelik; konuşmanın akıcılığı ve ritminin, duraklamalar, tekrarlar, uzatmalarla ve çoğu kez bunlara eşlik eden beden hareketleriyle kesintiye uğramasıdır. Kekemeliğin miktarı ve şiddeti, farklı ortda, günden güne, hatta aynı gün içersinde bile değişebilmektedir.
Kekemelik popülâsyonun %5’ini etkilemektedir ve en yüksek görülme oranı okulöncesi dönemdedir. Genellikle 2–7 yaş arasında ortaya çıkar ve erkek çocuklarda daha ağır seyreder. Kız-erkek oranı 1/4 tür. Bu çocukların en az %20’sinde kekemelik devam eder, genellikle giderek şiddetlenir ve ergenlik döneminden sonra da devam ediyorsa yaşam boyu sürecek olan bir bozukluk haline gelmesi muhtemeldir.
Kekemeliğin Arttığı Durumlar:

Telefonda, kalabalık dinleyicilere ve otorite figürlerine karşı konuşma, fıkra anlatma, birinin adını söyleme, adı sorulduğunda cevap verme, zaman baskısı altında olma, beklenmedik bir durumla karşılaşma, yeni insanlarla tanışma, yeni bir şey söylemek durumunda kalma kekemeliğin arttığı durumlardır.

Kekemeliğin Azaldığı / Yok Olduğu Durumlar:

Şarkı söyleme, küfür etme, dua okuma, koroyla ya da diğer bir kişiyle birlikte okuma, fısıltıyla konuşma, küçük çocuklarla konuşma, yüksek/ maskeleyici gürültünün etkisi altında konuşma, monoton konuşma, ritim tutarak konuşma. Bu gibi konuşma durumlarında en ağır kekemelerin bile oldukça akıcı konuşabildiklerini görebilirsiniz.

Kekemeliğe ilişkin yanlış inançlar:

“Kekemeliğin nedeni psikolojiktir!”
Günümüzde kekemeliğin nedenlerine ilişkin pek çok farklı görüş ileri sürülmektedir. Bu görüşlerden en yaygın olarak kabul görüleni kekemeliğin psikolojik nedenlerden kaynaklandığı görüşüdür. Pek çok kişi kekemeliğin nedeninin aşırı korku, üzüntü ya da heyecan gibi psikolojik bir nedeni olduğuna inanmaktadır. Bu yaygın kanın aksine uzmanlar, kekemeliğin psikolojik nedenlerden kaynaklanmadığını ancak, bu gibi faktörlerin kekeme bireylerin konuşmaları üzerinde olumsuz etkileri olduğunu kabul etmektedir. Yani hiçbir çocuk ya da yetişkin bir şeyden çok korktuğu ya da bir olaya çok üzüldüğü için kekeme olmaz. Bu gibi nedenlerin, kekemeliğe yatkınlığı olan bireylerde tetikleyici ya da kekemeliği şiddetlendirici etkileri olabilir. Ancak asla kekemeliğin doğrudan nedeni değildirler.

“Kekemelik kalıtsaldır!”
Toplumda yaygın olarak kabul gören bir diğer görüş ise, kekemeliğin genetik geçiş gösterdiği varsayımıdır. Bir çocuğun anne ya da baba tarafındaki akrabalarından herhangi birinde kekemelik öyküsü varsa, o çocuğun kekeme olma olasılığı yaklaşık %40–60 oranında daha fazladır. Ancak, ailesinde hiç kekemelik öyküsü olmayan kekeme bireyler de vardır. Dolayısıyla kekemeliğin yalnızca genetik nedenlerden kaynaklandığı görüşü doğru değildir. Ayrıca birinci derece akrabalarında kekemelik öyküsü olan pek çok kişide kekemelik görülmemektedir. Günümüzde kekemeliğin nedeni kesin olarak bilinmemektedir. Ancak uzmanlar, kekeme bireylerde, beyin hemisferlerinden konuşmadan sorumlu olan sol hemisferin baskın olmayışının kekemeliğe yol açtığı görüşünde birleşmektedirler. Yapılan araştırmalar bu yönde güçlü kanıtlar ortaya koymakla birlikte henüz kesin bir yargıya varılamamıştır.

“Kekemeliğin tedavisi yoktur!”
Kekemeliğe ilişkin bir başka yanlış inanış, kekemeliğin düzeltilemeyeceği ve tedavisinin olmadığına ilişkindir. Bazen konuşma terapisti olmayan ya da bu konuda yeterli bilgi sahibi olmayan kişi veya kurumlar, aileleri çocuklarının kekemeliğinin kalıcı olduğuna ve hiçbir zaman düzelmeyeceğine ilişkin yanlış yönde bilgilendirmektedir. Bu gibi yanlış telkinler ailelerin ümitsizlik duygularına kapılıp durumu bu şekilde kabullenmelerine ve çocuğu bu problemle tek başına bırakmalarına yol açabilmektedir. Günümüzde çok farklı kekemelik tedavi yöntemleri kullanılmaktadır ve kekeme kişiler bu yöntemlerden fayda sağlamaktadır. Özellikle de okul öncesi dönemde tedavi edilen çocuklar ileriki dönemlerde hiç kekelemedikleri gibi, pek çoğu küçük yaşlarda uygulanan terapileri dahi hatırlamamaktadır. Ancak yetişkinlik dönemine kadar hiçbir terapi görmeyen ya da bilimsel yöntemler dışında bir takım arayışlara yönelen bireylerde kısa sürede kesin sonuç alınması daha güç olmaktadır. Çünkü kişinin yaşı ilerledikçe, hiçbir zaman kekemeliğini kontrol altına alamayacağına inanmaya başlamaktadır. Ayrıca, sürekli olarak etrafındaki kişilerin alaylarına ve eleştirilerine maruz kaldıkları için konuşmayı gerektiren orta dair bir takım korkular geliştirirler. Yetişkin bireylerle çalışırken, okul öncesi dönem çocuklarından farklı olarak konuşmaya, yabancı ortam ve kişilere dair bu korkularının da giderilmesine çalışılmaktadır. Bu da her zaman çok kolay olmamaktadır. Bu nedenle ebeveynlerin çocuklarının kekelediğini düşündükleri durumda hiç vakit kaybetmeden bu konuyla ilgilenen bir dil ve konuşma terapistinden yardım almaları gerekmektedir.

“Kekemelik ilaçlarla geçer!”
Kekemelerin tedavilerine ilişkin bir diğer yanlış inanış ise kekemeliğin ilaçla geçebileceği görüşüdür. Henüz dünyada kekemeliği geçiren bir ilaç tedavisi bulunamamıştır. Fakat bazı doktorlar kekemelik şikâyetiyle başvuran ailelere bazı ilaçlar önermekte ve bu ilaçların çocuğun konuşmasını düzelteceği yönünde yanlış bir izlenim yaratmaktadırlar. Kekemelik tedavisi için önerilen bu ilaçların çocuğu zaman çocuk için zararlı bir etkisi olmamakla birlikte hiçbir yararlı etkisi de bulunmamaktadır. Ailelerin kekemeliği düzeltecek, bilimsel olarak ispatlanmış herhangi bir ilaç tedavisi olmadığı konusunda bilinçli olmaları ve bu tip tedavilere bel bağlamamaları çok önemlidir.
fox_3455 - avatarı
fox_3455
Ziyaretçi
30 Ekim 2010       Mesaj #40
fox_3455 - avatarı
Ziyaretçi
arkadaşlar, bende kekemeydim, ama 5-6 seansda yitirdim ve gayt düzgün konuşabiliyorum şuan, arayın evinize gelip hizmet veren bu müthiş adam çözüm bence, fiyatlarıda çok uygun, tek seans 250 tl alıyor, telefon numarasını veriyorum, telefonu açmazsa mesaj atın kekemelik tedavisi için aramıştım diye 0554 925 80 92

Benzer Konular

16 Ağustos 2011 / Ziyaretçi Tıp Bilimleri
8 Kasım 2014 / Gabriella Tıp Bilimleri
11 Şubat 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
12 Mart 2017 / hgm Tıp Bilimleri
10 Mart 2009 / 07klkn Soru-Cevap