Arama

Beyaz Ölüm - Sayfa 4

Güncelleme: 7 Mart 2012 Gösterim: 150.516 Cevap: 75
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
24 Nisan 2006       Mesaj #31
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Amfetamin:
-Kimyasal bir madde,
Sponsorlu Bağlantılar
-Tam sentetik,
-Suni bir uyuşturucu olup;
-Kimyasal bir türev.
Kimyasal açıdan bakıldığında bir çok değişikliğin uyuşturucu imalatçıları tarafından yapılması mümkün, ancak bu arada Amfetaminin temel yapısı aynı kalmakta. Günümüzde genel olarak kullanılan Amfetamin türevleri; MDMA, MDA, MDE, DOB ve MBDB olup, Amfetamin; uyuşturucu pazarı için özellikle yasadışı laboratuarlarda kimyasal ana maddelerden suni olarak elde edilir. Kimyasal yapısı itibariyle, insanda bulunan uyarıcılardan Adrenalin ve Dopamine benzer.

Uyuşturucu imal edenlerin amacı; bilinen uyuşturucu maddelerde kimyasal değişiklikler yaparak kanunla belirlenmiş denetim ve kontrol önlemlerini aşmaktır. Ancak bu arada art niyetli amaçları için ürettikleri hapların bağımlılık yapan etkisini kaybettirmemeye, hatta güçlendirmeye çalışırlar.
Amfetamin(Baz Amfetamin) kötü kokan, kolay ayrışan renksiz bir sıvı olpu daha iyi dayanması ve kolay kullanımı için genelde tuz birleşimli (Amfetamin+ Sülfat+ Hidroklorür) olarak hazırlanır. En yaygın olarak beyaz ve pembe renkteki kristalize toz biçiminde yakalanmıştır. Son zamanlarda Amfetaminsülfat bileşiminden oluşan haplar ve kapsülleri imal etme eğilimi yoğunluk kazanmıştır.
Amfetaminin uyarıcı etkileri bulunur ve müteakip ruhsal ve fiziksel tepkiler yapar;
-geçici güç artışı,
-enerjinin arttığının hissedilmesi,
-abartılı keyif hali,
-iştahsızlık,
-uyku ihtiyacının azalması,
-optik ve akustik haüsinasyonlar görme,
-huzursuzluk,
-gerginlik,
-kan basıncında ve vücut ısısında yükselme,
-kalp atışında yavaşlama,
-tek düze davranışlar da bulunma

GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
25 Nisan 2006       Mesaj #32
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
UYUSTURUCU ROTALARI

Sponsorlu Bağlantılar
Beyaz Ölüm



Uyusturucu, Avrupa pazarina Türkiye üzerinden geçiyor. Dogu'dan gelen 'mal'lar Bati'ya; sentetikler ise Dogu'ya akiyor Her iki yönden transferde geçis noktasi olan Türkiye ise her yil daha çok gencini 'beyaz batakliga' kurban veriyor.

Anadolu kadini, çocugunun disi ya da midesi agridiginda ilk basvurdugu madde olan afyonun tüm dünyanin basina dert açacagini aklinin ucundan bile geçirmedi. Ya da anne karnindaki bir bebegin daha dogmadan bagimli olabilecegini Modern hayatin yarattigi metropoller, artik dogduktan 7 saat sonra eroin krizine girip yasamini yitiren bebeklerin günahini tasiyor. Kesfedilmesi ve kullanilmaya baslamasi insanlik tarihi kadar eski olan uyusturucu maddeler, günümüzde tüm dünyayi tehdit eder boyutlara ulasti. Insan irkinin basina bela olan uyusturucu ve uyarici maddeler, ülkemizde de her geçen gün gençler arasinda hizla yayiliyor.

BASLAMA YASI 12'YE INDI

Türkiye'de bundan 10 yil öncesine kadar 18 olan uyusturucuya baslama yasi, artik 12-13'e kadar indi. Bagimli sayisini artirmak isteyen uyusturucu tacirleri, her zevke ve kisilige göre "mal" üretiyor. Seks isteyene, uyusmak isteyene, hayal görmek isteyene bu etkileri yaratacak sentetikler piyasa sürüyor. Peki uyusturucu baronlari, bu maddeleri nerelerde üretiyor, hangi anayollari kullanarak zehirleyecekleri insanlara ulastiriyor. Türkiye, jeopolitik konumu nedeniyle uyusturucu maddelerin üretildigi ve tüketildigi ülkelerin tam ortasinda yer aliyor. Bu nedenle bu kirli trafik içerisinde çok önemli ve stratejik bir ülke konumunda. Böyle bir konumda olmamiz, uyusturucunun ülkemizde kalmasina ve kullaniminin hizla yayilmasina neden oluyor. Uyusturucu kaçakçilari, Türkiye'nin de içinde bulundugu üç ayri yolu kullanarak uyusturucu maddeyi hedef kitlesinin eline ulastiriyor.

PAZAR "ALTIN HILAL"DE

Birçok uyusturucunun ana maddesi afyon bitkisi, Türkiye de dahil olmak üzere dünyanin bir çok yerinde yetistiriliyor. Ancak dünya uyusturucu pazarinin büyük bir kismini Afganistan, Pakistan ve Iran'da üretilen afyon hashasi karsiliyor. Uyusturucu baronlari, üç ülkeden olusan üçgeni, "altin üçgen" ya da "altin hilal" olarak adlandiriyor. Bu üç ülkenin tercih edilmesinin en önemli sebebi ise özellikle Afganistan ve Pakistan'in cografi sekilleri ve bu ülkelerdeki yönetim bosluklari nedeniyle afyonun çok rahat yetistirilmesi. ABD, 11 Eylül sonrasi bu ülkelere yaptigi operasyonlarla afyon hashasinin ekimi engellenmeye çalissa da saglam uyusturucu agini çökertmeyi basaramadi. "Altin hilal" bölgesinde afyon hashasindan yerinde ve çok rahat üretilen uyusturucu madde, buradan basta AB ülkeleri olmak üzere dünyaya dagiliyor.

SENTETIKLER AB ÜLKELERINDEN

Sentetik maddelerde tam tersi bir durum söz konusu. Ecstasy ve captogon türü laboratuar ortaminda üretilen sentetik uyaricilar, genellikle AB ülkelerinde üretilip, gene büyük bölümü oralarda tüketiliyor. AB ülkelerinde hafta sonlari 30-40 milyona yakin hap tüketildigi biliniyor. Burada üretilen uyarici haplar, gelismekte olan üçüncü dünya ülkelerine de dagiliyor. Türkiye'yi geçis ülkesi olarak kullanan uyusturucu saticilari, ülkemizde kendilerine belirledikleri üç ayri rota üzerinden alicilara ulasiyor. Birincisi Balkan Rotasi olarak adlandiriliyor. Afganistan ve Pakistan'da üretilen uyusturucu maddeleri, Iran ve Türkiye üzerinden geçip Balkan Yarimadasi'nda iki kola ayriliyor. Birinci kol Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya üzerinden Avrupa ülkelerine, ikinci kol ise Türkiye ve Yunanistan üzerinden deniz yoluyla Italya'ya gidiyor. Balkan rotasi üzerinden giden eroin, kokain ve esrar dogudan batiya, ecstasy, captagon gibi sentetik maddeler ise batidan doguya aktariliyor. Her iki ulasimda da Türkiye çift basli akima maruz kaliyor.

IKI ROTA DAHA VAR

Kuzey Karadeniz rotasinin çikis noktasini yine Afganistan olusturuyor. Iki kola ayriliyor. Afganistan'dan çikan uyusturucu madde, Orta Asya Cumhuriyetleri'ni geçerek Rusya, Ukrayna ve Polonya üzerinden Bati Avrupa pazarina ulasiyor. Ikinci kol ise Afganistan'dan çikan uyusturucu Iran, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve Rusya üzerinden Bati Avrupa pazarina ulasiyor. Balkan Rotasi çok sik kullanilmasina ragmen Türkiye'nin aldigi sik önlemler nedeniyle son zamanlarda Kuzey Karadeniz Rotasi, uyusturucu baronlari tarafindan tercih ediliyor. Bir diger yol ise 'Dogu Akdeniz Rotasi.' Pakistan Limanlari'ndan çikan uyusturucu, Hint Okyanusu, Kizildeniz, Süveys Kanali ve Kibris üzerinden Avrupa'ya ulasiyor.

Dogu-bati Uyusturucu Köprüsü

"Altin Hilal" adi verilen Iran, Afganistan ve Pakistan üçgeni, uyusturucunun en önemli üretim merkezlerinden. Bu bölgede üretilen 'mal'lar üç farkli rota ile Avrupa'ya ulasiyor. Dogu'da üretilen saf uyusturucu Bati'ya pazarlanirken sentetik uyusturucular Bati'dan geliyor.


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
26 Nisan 2006       Mesaj #33
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
MDA(3,4-METİLENDİOKSİAMFETAMİN)



İlaç bilimi açısından bakıldığında MDA maddesi hem Amfetamine hem de LSD’ye yakındır. MDA maddesinin etkisi alınan doza bağlı olup düşük dozlar genelde canlanma etkileri yaparken, yüksek dozdaki alımı halüsinasyonlara ve bozuk algılamalara yol açar. Kullananlarda madde alındıktan sonra artan bir iletişim kurma ihtiyacından bahsedilir.
MDA da yanlış doz kullanımında ölümcül olaylar görülür, 300 mg.’da uzun süreli bitkinlik halleri görülmekte olup, 500 mg.’da ise ölüm gerçekleşir. 1960’lı yıllarda A.B.D.’de MDA tüketimine doğrudan bağlanan ölüm olayları kayda geçti.


MDMA(3,4 METİLENDİOKSİ-N-METAMFETAMİN)



MDMA yapısı itibariyle Metamfetaminin bir türevi olpu etkileri olarak bilinç artımı, artan algılama yetisi, keyfin değişmesi ve hareketlilik kazanma gösterilir. Kullanılması neticesinde;
-mide bulantısı,
-şaşkınlık,
-konsantrasyon bozukluğu,
-düşünme ve konuşma da zorlanma, görülür.

MDMA yüksek bir ruhsal bağımlılık potansiyeline sahiptir.


Son düzenleyen GusinapsE; 28 Nisan 2006 17:58
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Nisan 2006       Mesaj #34
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
UYUŞTURUCU MADDELER ve ETKİLERİ

İnsanoğlu, fiziksel ve beyinsel işlevlerinin kendisini rahatsız eder bir niteliğe dönüşmesi ve bu rahatsızlık verici durumları ortadan kaldırmak istemesinin sonucu olarak uyuşturucu maddelerle tanışmıştır. insanlık tarihi boyunca ortaya çıkan hastalıklar ve bunların tedavisi ile ilgili çalışmalar, tıp ve eczacılığı geliştirmiş, çeşitli drog ve ilaçlar bulunarak tedavide kullanılmıştır.
Bazı drogların amaç dışı kullanımında ortaya çıkan etkileri insanoğlunun hoşuna gitmiş ve bunlara da tıpkı ilk çağlardan beri kullanılan bitkiler gibi alışmış ve müptela olmuştur. Drogların tedavi dışı bu kullanımına , amaç dışı kullanım veya suistimal denir.
Bazı droglar, kişisel ve duygusal gereksinimlerin drog olarak giderilmeye çalışılması nedeniyle psikolojik bağımlılık, bazıları ise hem psikolojik hem de uzun süreli kullanımlarda drogun kesilmesi durumunda yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkması ile belirlenen, organizmada droga karşı gelişen, bireylerin sağlığı ve toplumun geleceği için tehlikeli olan fizyolojik bağımlılık yaparlar.
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
27 Nisan 2006       Mesaj #35
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
UYUSTURUCU SÖZLÜGÜ

Afyon: Hashas bitkisinin kapsüllerinden elde edilen bir sakizdir.
Amphetamin: Saf halde iken renksiz, uçucu bir sividir. Agir kokusu ve yakici tadi vardir.
Burundanga: Amerika yerlilerinin borazan biçimli beyaz ve pembemsi çiçekli, yesil ve genis yaprakli bitkiye verdikleri isim.
Depresyon : Fizik veya moral çöküntü. Ruhi ve bedeni düsüklük. Bitkinlik. Iç sikintilar.
Dogal : Tabii, natürel
Dolophine: Methadonun piyasadaki adi.
Emosyon : Heyecan
Enpotans : Iktidarsizlik
Eroinman : Eroin bagimlisi, eroin müptelasi
Esrarkes : Esrar çeken, esrar bagimlisi ,esrar müptelasi
Halüsinojen : (Hayal gösteren – evham veren) hayal ve vehimler olusturan kimyasal maddeler. Hakikatte olmayan hayallere sebep olan maddeler.
Hasis:Esrar yapiminda, ince elekten çikan ilk kaliteye verilen ad.
Hepatit : Karaciger arizalari, zafiyeti...
Hezeyan : Sayiklama, saçmalama... Delüzyon. Gerçek disi, akil ve mantik yolu ile düzeltilemeyen yargi hatalari. Kaynagi suuralti dürtülerdir. Süpheci kisilerde gelisir. Çesitleri vardir.
Ice: Renksiz, kokusuz, parlak, yari beyaz, yari saydam kristallerden olusan uyusturucu madde.
Inhalasyon : Bugu, gaz veya ufak damlaciklar halindeki sivilarin solunmasi .
Inhalants : Solukla içeriye çekilen ilaçlar, uçucular, çözücüler...
Kodein: Afyon kozasi veya afyondan mevcut olup, çogunlukla morfinden kimyasal yolla elde edilir.
Kokain: Beyaz toz (Kristalize pudra) görünümlü uyusturucu bir madde.
Marihuanna: Esrarda ikinci kalite mal.
Methadon: Norkotikler gurubundan uyusturucu bir madde.
Morfin: Afyondan kimyasal islemlerlerle üretilir. Afyon içindeki en taninmis alkoloid (zehir) dir.
Morfinman : Morfin tiryakisi, morfine bagimli (müptela)...
Morfinmani : Morfin kullanma hastaligi.
Narkotik : Afyon ve türevleri soyundan olan uyusturucu maddeler...
Paranoid : Psikoz denilen ruh hastaliginin heyecanli tepkileri. Herkesten süphelenir. Bakis, gülüs ve özel konusmalardan huylanir. Ortadan olaylari kendi aleyhinde olarak degerlendirir. Kendisine komplo, suikast, hiyanet, hakaret seklinde algilar herkese düsmani imis gibi bakar. Kibir, istihza, ima yüklüdür. Öyle konusur.
Psikoterapi : Telkinle tedavi, ruhsal yönlendirme ile bagimliyi tehlikeden kendi iradesiyle uzaklastirma islemi.
ReçineMsn Grinisi kenevirin tepe çiçeklerinden ve yapraklarindan elde edilen koyu sividir.
Sedatif : Sakinlestirici. Müsekkin. Agri dindirici.
Sentetik : Kimyasal islemlerle elde edilen.
Stimulant : Uyarici, uyandirici, kamçilayici, tenbih edici, münebbih.
Sizofreni : Dis alemle irtibatin (ilginin) kesilip içe kapanma olarak açiklanan akil hastaligi...
Toksin : Mikrop v.s. nin ifraz ettigi zehir.
Toksik : Zehirleme niteligi olan, zehirleyici madde...
Toksikoman : Toksit maddelerini kullanma bagimlisi ... (Bunlar çesitli suçlar ve cinayet de isleyebilirler ) Kesin tedavi yok, geçici ve hafifletici tedaviler olabiliyor. Türlü çesitleri ve tezahürleri var.

ahmetseydi - avatarı
ahmetseydi
VIP Je Taime
27 Nisan 2006       Mesaj #36
ahmetseydi - avatarı
VIP Je Taime
Çocuğunuz Uyuşturucu mu Kullanıyor...


Uyuşturucu mu kullanıyor?


Ergen ve kötü arkadaşları olan bir çocuk, her an tuzağa düşebilir.. Ama onu kurtarmanın pratik yöntemi var..


Huzursuz gençlik dönemi, özellikle yuşturuu madde ve alkol kullanımı için risk oluşturuyor. Bu konuda da en büyük etkenlerden biri arkadaşlar. Eğer arkadaş grubu içinde madde kullanan varsa, çocuğunuzun da kullanma riski huzursuz, sıkıntılı olduğu bir dönemde çok yüksek. Peki ne yapılmalı? Çocuğunuzun böyle bir sorunu olup olmadığını nasıl anlayacak ve ne yapacaksınız? Psikiyatr Serdar Serdaroğlu, size yardımcı olacak birkaç pratik adımı şöyle sıralıyor:


• Bu arkadaşla görüşmeyi yasaklamamalı çünkü hiçbir yararı yok.
• Uyuşturucu ve alkol konusunda çocuğunuzu bilgilendirin.
• Bunları kullanan bir çocukla neden arkadaşlık yapmak istediğini öğrenin. Çocuğunuzun da bazı sorunları olduğunu göreceksiniz.
• Asla nasihat etmeyin, işe yaramaz.
• Onu dinleyin.
• Tek bir arkadaşı varsa, teke tek ilişki tercih ediyor, grup arkadaşlıklarına girmiyorsa, seçtiği arkadaş sizde huzursuzluk yaratıyorsa harekete geçin.



cocuk0226ox




ѕнσω мυѕт gσ ση ツ
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
28 Nisan 2006       Mesaj #37
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
UYUSTURUCU ve PKK

Beyaz Ölüm



Beyaz Ölüm Beyaz Ölüm







Terör örgütü PKK'nin, 1984 yilindan beri geçen 16 yillik sürede yöre halkina yönelik uyguladigi vahsetle maskesi düsmüs ve gerçek kimligi ortaya çikmistir.

Son yillarda terör örgütü PKK, güvenlik güçlerimizin 1990 yilindan itibaren 'Terörle Mücadelenin Yol ve Yöntemlerini" profesyonelce kullanmasiyla birlikte Dogu ve Güneydogu Anadolu Bölgelerimizde tamamen etkisiz hale getirilmis ve örgüt adeta bir çikmazin içerisine girmistir.

Halkin destegini alamayan örgüt içine düstügü çaresizligini asmak için, yillardir Marksist-Leninist bir örgüt oldugunu söyledigi halde daha sonra din maskesini kullanmaya baslamis, yine çaresizliginin bir göstergesi olan intihar saldirilarini gerçeklestirmis, bölgedeki sikismisligini asmak için Karadeniz'e açilma girisimlerinde bulunmus, bütün bu yeni taktiklere ragmen umdugunu bulamayan örgüt yasadigi iç isyanlarla bir çözülme sürecinin içerisine girmistir. Örgüt simdilerde ise, Kuzey Irak'ta yakalanan Semdin Sakik'tan sonra Abdullah Öcalan'in da Kenya'nin baskenti Nairobi'de yakalanmasiyla bitme noktasina getirilmistir.

Bugüne kadar örgüte eylem kararlarini bizzat verip uygulattiran ve verdigi sayisiz katliam emirleriyle 30.000 kisinin katili olan Abdullah Öcalan Türk mahkemeleri önünde hesap vermis ve idama mahkum edilmistir.

Terör örgütü PKK'nin faaliyetlerini sürdürebilmesi ve varligini devam ettirebilmesi ekonomik anlamda güçlü olmasina baglidir. Özellikle örgütün kadrolarinin genislemesi ve faaliyetlerinin degisik alanlara yayilmasi onlarin daha fazla gelire ihtiyaç duymalarina sebep olmustur.

Bu çerçevede, gerekli finansin saglanabilmesi için, basvurulan metotlar her örgüt için benzerlik göstermektedir. Fakat bazi örgütler ise sadece kendilerine özgü sekillerde gelir temin etme yoluna gitmektedirler. Bir terör örgütünün bu yollardan hangileri ile finans temin ettigi, örgütün ideolojisine ve çapina göre degiskenlik göstermesine karsin hemen hemen tüm terör örgütlerinin finans ihtiyacini karsilamada uyusturucu kaçakçiligi en önemli gelir kaynaklarindan biridir.

Ülkemizde de, bölge halkina yaptigi insanlik disi katliamlarla tanidigimiz terör örgütü PKK, yüksek miktarlarda paralarin temin edildigi ve örgüt için çok cazip ve kaçinilmaz olan uyusturucu kaçakçiligi faaliyetlerinde bulunmaktadir. Hatta bugün terör örgütü PKK'nin, Ortadogu ve Avrupa baglantili uyusturucu ticaretinde ve bu ticaretin tüketicisi bir çok Avrupali gencin ölümünde çok önemli bir role sahip oldugunu söylemek mümkündür.

Bu çerçevede "Uyusturucu Kaçakçisi Terör Örgütü PKK" isimli bu çalisma ile, terör örgütü PKK'nin dünü ve bu günkü son durumu, örgütün niçin uyusturucu kaçakçiligina yöneldigi, uyusturucu kaçakçiligi çerçevesindeki faaliyetlerinin neler oldugu ve baglantili oldugu ülkeler desifre edilmeye çalisilmistir.
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
28 Nisan 2006       Mesaj #38
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
MDE(METİLENDİOKSİ-N-ETİLAMFETAMİN)



MDE ye MDEA da denilmekte, zayıflatılmış yoğunlukta MDMA da ortaya çıkan etkilerin benzerini göstermekte olup kullanıcılarda; abartılı olarak görülen keyif hali çok kısa sürede depresyona dönüşebilir. MDE nin kullanılması orta halli bir ruhsal bağımlılığa yol açar.




MDE(METİLENDİOKSİ-N-ETİLAMFETAMİN)



MDE ye MDEA da denilmekte, zayıflatılmış yoğunlukta MDMA da ortaya çıkan etkilerin benzerini göstermekte olup kullanıcılarda; abartılı olarak görülen keyif hali çok kısa sürede depresyona dönüşebilir. MDE nin kullanılması orta halli bir ruhsal bağımlılığa yol açar.


Son düzenleyen GusinapsE; 29 Nisan 2006 00:13
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
28 Nisan 2006       Mesaj #39
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Msn Cry


HEPİMİZİN ÇOCUĞU OLACAK VEYA VAR !!!!!!!
YAZARKEN BİLE İÇİM ÜRPERİYOR.....
BİR ARKADAŞIMIN 7.SINIFA GİDEN ÇOCUĞU
VAR.TESADÜFEN BİR
RAHATSIZLIĞINDAN
DOLAYI KAN TAHLİLİ YAPTIRILIYOR.VE YİNE TESADÜFEN
KAN TAHLİLİ
SONUCUNDA
KANINDA "ESRAR"OLDUĞU BELİRLENİYOR.
OLAY EMNİYETE VERİLİYOR.VE YAPILAN SORGULAMALAR
SONUCUNDA ÇOCUĞUN
OKULUN
ÖNÜNDEKİ SİMİTCİNİN SİMİTLERİNİ ÇOK SEVDİĞİ VE
TATİL GÜNLERİNDE
BİLE O SİMİTLERDEN İSTEDİĞİ, BAŞKA HİÇBİR SİMİTİN
BUKADAR LEZZETLİ
OLMADIĞINI
SÖYLÜYOR ÇOCUK.
ANLAŞILIYOR Kİ; OKULUN ÖNÜNDEKİ SİMİTÇİ ESRAR
KARIŞTIRIYORMUŞ.
SİMİTÇİNİN SONUNUN NE OLDUĞU BİLİNMİYOR AMA......
İLKOKUL ÖNLERİNE VE SİMİT KILIFI ALTINDA PAZAR
GELİŞTİRMEK
İSTEYEN
BU
MADDE BAĞIMLILIĞI MAFYASI NERELERE KADAR
İNMİŞ!!!!!!!
AÇIKTAN VE AMBAJAJSIZ YİYECEKLERDEN ALINMAMASI
KONUSUNDA
ÇOCUKLARIMIZI
TEKRAR TEKRAR UYARMALIYIZ.......

alıntı
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
28 Nisan 2006       Mesaj #40
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Kokain

Kokain satıcıları sattıkları kokaini çoğaltmak için kokainin içine diş macunu, bebek maması, floresan lambasının tozu, yemek sodası vb. çeşitli maddeler koyarlar.
Kokain kullananlarda başlangıçta geçici bir zindelik ve neşe hali ile birlikte zeka, söz ve hafızalarında geçici bir berraklık hissederler. Buna bağlı olarak yorgunluk azalır, çok konuşma ve aşırı heyecanlanma meydana gelir.
Kokain burundan çekildikten kısa bir süre sonra merkezi sinir sistemini uyarır. Kalp vurum sayısı, kan basıncı ve solunum artar. Hareket çoğalır. Kaslarda gerilme ve kasılmalar olabilir. Bir süre sonra kokainin merkezi sinir sistemi üzerinde uyuşturucu etkisi olur. Kokain alanlarda bulantı ve kusma görülür.
Uzun süre burundan kokain kullananlarda burun çekme biçiminde bir tik yerleşir. Ayrıca sürekli burun sıkıntısı ve nezle durumu görülür. Kimi bağımlılarda burun deliklerini ayıran bölme delinir.
Uzun süre kokain kullananlarda iştahsızlık, zayıflama, uykusuzluk, mide bağırsak bozuklukları ve cinsel gücün azalması gibi fiziki belirtiler ortaya çıkar. Bedensel çöküntü olur.
Az miktarda alınan kokain ruhsal bir coşku, taşkınlık ve marazi neşe verir. Alınan miktar çoğalırsa, çeşitli algı yanılmaları görülür. Dokunma halüsinasyonları çok sıktır. Kokain kullananlar vücutlarının üzerinde, derilerinin altında kurtlar yürüdüğünden söz ederler. Kimi kez sinema şeridi gibi geçen renkli, hareketli görme halüsinasyonları olur. Bilinç bulanıklığı görülebilir.
Uzun süre kokain kullananlarda bütün zihin yetkilerinin azalması
ve duygusal bitkinlikle birlikte giden ruhsal çöküntü olur. Kişilik ve karakter değişmeleri ortaya çıkar. Toplum ve ahlak dışı davranışlar görülür.
İleri derecede kokain kullananlarda trip hali denilen garip haller, psikolojik bozukluklar meydana gelir. Örneğin; kullandığı maddenin suç olduğunu bildiği için devamlı suretle takip edildiğini, evinin kapısında polisler olduğunu düşünür ve hatta gördüğünü sanır. Eğer kokaini biterse yoksunluk belirtileri başlar, maddenin rengi beyaz olduğu için gördüğü her beyaz noktaya elini dokundurarak ağzına veya burnuna götürür. Hatta bu yaptığı dokunma işini daha da abartabilir, ben buraya daha önce kokain koymuştum deyip kapı kolunu dahi söküp içine bakar, bu ve buna benzer akla-hayale gelmeyecek bir çok trip hali vardır.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün internet sitesinden alınmıştır.


Benzer Konular

16 Haziran 2011 / ThinkerBeLL Türkiye Cumhuriyeti
17 Eylül 2010 / ThinkerBeLL Mitoloji
1 Mart 2009 / ThinkerBeLL Mitoloji
1 Mart 2009 / ThinkerBeLL Mitoloji