Arama

Astronomi (Uzay) Haberleri - Sayfa 20

Güncelleme: 15 Ekim 2018 Gösterim: 201.055 Cevap: 523
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
11 Nisan 2011       Mesaj #191
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
FBI raporunda 'uzaylılar'
FBI’ın hazırladığı raporda, 60 yıl önce ABD’ye bir uçan daire düştüğü ve üç cesedin bulunduğu ileri sürüldü.
Sponsorlu Bağlantılar
Federal Araştırma Bürosu (FBI), yaklaşık 60 yıl önce ABD’ye düştüğü iddia edilen bir uzay mekiği hakkında hazırlanan özel raporunu yayınladı.

Raporda, gizli ajan Guy Hottel’in UFO notları da yer aldı. Hottel, Hava Kuvvetleri’nden bir müfettişin uzaydan gelen üç uçan dairenin ABD’nin New Mexico eyaletine iniş yaptığını aktardığını yazdı.

Uçan çisimlerde üç çeset bulunduğu iddia edilen raporda, şu ifadeler yer aldı: “Her araçta insan vücuduna benzer üç ceset bulduk. Bulunanlar 90 santimetre boyunda ve metalik kıyafetler giyiyor. Her birinin vücudu pilotların giydiği kıyafetlere benzer bandajlarla kaplı.”

1947 yılında New Mexico’nun Roswell Kasabası’na uçan daire düştüğü iddiaları ortaya atılmıştı. Ancak yetkililer cismin “meteoroloji balonu” olduğunu açıklamıştı.

Kaynak: ntvmsnbc

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
13 Nisan 2011       Mesaj #192
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Ay'a ilk Ruslar çıksaydı ne olurdu?
Neil Armstrong'un 1969'da Ay'a ayak basmasıyla Amerikalılar uzay yarışında öne geçmişti.
Sponsorlu Bağlantılar

Amerikalı astronot Neil Armstrong'un Ay'a ayak basan ilk insan olması, Sovyetler'in sekiz yıl önce gerçekleştirdiği ilk uzay yolculuğunu gölgede bıraktı. Peki Ay'a ilk Amerikalılar değil de Sovyetler Birliği gitseydi ne olurdu?

Apollo Ay programı 1972'ye kadar devam etti ve bu tarihe kadar 12 astronot Ay'a ayak bastı. Ama Amerikan televizyon kanalları Ay yolculuklarından çabuk sıkıldı. Siyasetçiler de ilgisini kaybedince, Apollo programı sona erdi.

Ondan sonra da Ay'a giden olmadı. Uzay yolculukları, dünyanın alt yörüngesiyle sınırlı kaldı. Ama Ay'a ilk Sovyet bayrağı dikilseydi tarih farklı şekillenir miydi?

'UZAY RUSLARIN İŞİYDİ'
Rus kozmonot Gagarin'in "Starman" adlı biyografisinin müşterek yazarlarından Piers Bizony, "Uzay fethi Rusların işiydi. Amerikalılar bir tür yarış içinde olduklarını düşündüler. Yarışların doğası gereği kazandığınızı düşündüğünüz anda koşmamaya başlıyorsunuz" diyor.

Aya ilk Ruslar çıksaydı, Amerikalılar kadar meydanı hızlı terk etmezlerdi. SSCB'nin Batılı anlamda bir demokrasi olmaması, uzay projelerine para harcamalarını ve ülkenin yeteneklerini, Amerika'nın yapamayacağı yollarla devşirmelerini sağlamış olabilir.

Uzay tarihçisi Dr. Christopher Riley'e göre, Ruslar uzay yolculuklarına devam etmekle kalmayıp belki Ay üsleri bile inşa edeceklerdi. Riley'e göre, bu durumda Amerikalılar da yarışa dahil olup komünist rakibini geçmeye çalışacaktı, "Bambaşka bir tarih yazılacaktı."

'ŞİMDİ AY, 1980'DE MARS'
1980'de 1969 yazında Apollo 11'in mürettebatının Ay yolculuğu sırasında ABD Başkan Yardımcısı Spiro Agnew, 1980'de Mars'a çıkacaklarını ilan etti. 1960'lardaki gelişmelerin hızı dikkate alınınca, bu o zamanlar gerçekleştirilebilir bir hedef olarak görülüyordu.

Dr. Riley, "Şüphesiz kafalarında ve planlarında bu vardı. Rusların Ay'a çıkma olasılığı durumunda devreye sokacakları planları vardı." diyor.

Peki bu alternatif gerçekliğe ne kadar yakındık? Soruya "Bir hayli" diye yanıt veren Piers Bizony'ye göre, "Apollo kendi kendisiyle yarışıyordu diye düşünenler yanılıyor" diyor. Amerika Birleşik Devletleri 1968'de Apollo 8 yolculuğuyla ayın yörüngesine üç astronot gönderdiğinde liderliği elde etmiş görünüyordu. Ama Amerikalılar, Rusların kendilerini yeniden geçebilecekleri korkusuyla projoye hız verdiler.

SSCB o zaman, bugün hala kullanımda olan Proton adlı bir roket kullanıyordu. Sovyetler, kozmonotları yörüngeye girmeden, ayın çevresinde dolaştırıp geri getirme amacıyla denemeler yapıyordu. Apollo 8'in izlediği güzergahta birkaç ay önce insansız bir uçuş gerçekleştirmişlerdi. Sovyetler N-1 adını verdikleri kendi Ay roketlerini ve kozmonotları Ay'a indirecek uzay araçlarını da yapmışlardı.

Peki o zaman nasıl oldu da yarışı Amerikalılar kazandı?

BEYİNGÜCÜ SEFERBERLİĞİ?
Rekabetin tohumları 1957'de, Rusların ilk uyduyu fırlatmasından sonra Başkan Eisenhower atmıştı. Sputnik 1 Amerika'yı çok korkutmuştu. Amerika, Rusya'nın teknolojik açıdan gerisinde kaldığınının farkına vardı.

Başkan Dwight Eisenhower, Amerikan üniversitelerinde akademik standartları yükseltmek için eğitime bütçede ayrılan payı artırma kararı aldı. Dr. Riley'e göre, Amerika beyin gücünü artırarak, teknoloji yarışında Rusların karşısına çıkacak ve onları geçecekti.

Eisenhower ayrıca tonlarca ağırlıktaki casus uyduları uzaya fırlatmak için Saturn 5 fırlatma roketleri için emir verdi. Ama, Beyaz Saray'ın yeni patronu Kennedy, Gagarin'in uzay yolculuğuna yanıt vermek zorunda kaldığında Saturn 5 hala yapım aşamasındaydı. Amerikalıların aya çıkmasını Saturn 5 mümkün kıldı.

Sovyetler'in ilk uzay başarılarının arkasında Sputnik'i ve Yuri Gagarin'i yörüngeye çıkaran R7 roketinin mimarı Korolev vardı. Korolev 1966'da ölünce Sovyetler uzay çabalarında odak noktalarını kaybetti. Peki Gagarin Ay'a ilk ayan basan insan olabilir miydi?

Gagarin 1968'de bir uçak kazasında öldü. Ama zateni bu kadar değerli bir "ulusal hazine" böyle riskli bir yolculuğa çıkarılamazdı.

Bununla birlikte eğer Korolev ve Gagarin biraz daha yaşasalar ve Rus casuslar, Amerika'nın üstün bilgisayar teknolojisini çalabilselerdi belki tarih başka şekilde yazılacak, Ay'da Mars ve belki ötesine insanlı yolculukların gerçekleştirileceği bir üs olacaktı.


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:14
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
13 Nisan 2011       Mesaj #193
Avatarı yok
Yasaklı
Satürn'ün Uçan Daireleri Andıran Uydularının Sırrı Çözüldü

Satürn'ün uçan daireleri andıran uyduları Pan ve Atlas, görünüşleriyle bilim dünyasını uzun zamandır şaşırtıyordu. Avrupa Uzay Ajansı (ESA) araştırmacıları, birkaç yıldır süren incelemelerin ardından artık bu garip görünümlü buz halindeki uydulara dair bazı cevaplara ulaşmış durumda.

Uzmanlar, Satürn gezegeninin 14 küçük uydusunun çok düşük yoğunluğa sahip olduğunu ve bu şekillerin uyduların kendi halkaları üzerinden büyümeleriyle ortaya çıktığını keşfetti.

Küçük moleküllerin halkalar içinde birlikte kaynaşmaları çekimsel anlamda mümkün olmadığından, bir sıçrama noktasına ihtiyaç duyuyorlar. Bu nedenle sahip oldukları halkalar üzerinden büyümeye devam ederek bu görünüme ulaşıyorlar.

ESA'dan Carolyn Porco, "Bu uyduların şimdiki büyüklüklerine ulaşmalarının tek yolunu, her şeyin daha küçük, gözenekli halka molekillerinin kolayca bağlı hale geldiği büyük bir çekirdekle başlamasıyla açıklıyoruz" diyor.

Bu süreçle, bir uydu nispeten Satürn'e yakın olsa bile büyüyor. Sonuçta bir halka bölgesi uydusu, buz halindeki çekirdeğinin yoğunluğunun üçte ikisi büyüklüğüne ulaşıyor. Çekirdek, gözenekli, buz halka materyallerinden oluşan kalın bir kabukla kaplanıyor ve ortaya bu UFO benzeri görünüm çıkıyor.


Kaynak:Gençbilim(Gazeteport-20 Mart 2011)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:32
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
14 Nisan 2011       Mesaj #194
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Emekli mekikler müzeye
Nasa emekliye ayırdığı uzay mekiklerinin hangi müzelere gideceğini açıkladı.
NASA, 1981'den bu yana uçan uzay mekiklerinin emekli olduktan sonra sergilenecekleri müzeleri açıkladı.

Baısn açıklamasına göre, Discovery Virginia’daki Havacılık ve Uzay Müzesi’nin Udvar-Hazy Merkezi’ne, Atlantis Florida’daki Kennedy Uzay Üssü’ne, Endeavour ise Los Angeles’taki Kaliforniya Uzay Üssü’ne gönderilecek.


Hiç uzay uçuşu yapmamış bir prototip olan Enterprise ise New York’taki Intrepid Müzesi’ne gidiyor.


Yuri Gagarin’in uzay yolculuğunun 50. yılı ile ilk uzay mekiği uçuşunun 30. yılı kutlanırken yapılan açıklama esnasında duygulu anlar yaşandı. Daha önce 4 defa mekik yolculuğu yapmış olan astronot Charles Bolden, mekiklerin yeni sahipleri olan müzelerden onlara iyi bakmalarını istedi.


Uzay mekiği programında sona yaklaşıldığı ve geriye sadece iki uçuş kaldığı belirtiliyor. Program dahilinde daha önce 2 uzay mekiği düşmüştü. İlk olarak 1986’da Challenger kalkışta infilak etmiş, 7 mürettebatı da hayatını kaybetmişti. Uzaya çıkan ilk mekik olan Columbia ise yolculuğunu tamamlayıp Dünya’ya dönerken infilak etmiş, yine 7 mürettebat hayatını kaybetmişti.
Kaynak: ntvmsnbc
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:34 Sebep: KIRIK GÖRSEL KALDIRILDI!!
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
19 Nisan 2011       Mesaj #195
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
NASA'ya uzay aracı yapacak firmalar belirlendi
Ticari uzay gemilerinin inşaası için ayrılan bütçe dağıtılıyor.
NASA, sivil uzay araçlarının inşası için ayırdığı 269 milyon doları kimlere vereceğini belirledi. Uluslararası Uzay İstasyonu’na ‘dolmuş’ yapacak olan araçlara NASA belirli bir kira ödeyecek.

Ayrılan bütçenin 92.3 milyon doları Boeing firması tarafından kullanılacak. Onu 80 milyon dolarla Sierra Nevada Corp. izliyor. Elon Musk’a ait Space Exploration Technology (SpaceX) 75 milyon, Amazon e-ticaret portalının kurucusu Jeff Bezos’a ait Blue Origin firmasıysa 22 milyon dolar alacak.


Obama yönetiminin desteklediği ve NASA’nın, ticari mürettebat geliştirme programı adını verdiği proje kapsamında, özel şirketler astronotları yörüngeye daha hızlı ve daha düşük maliyetle ulaştıracak. NASA’ya proje için gelen 22 tekliften 8’i kısa listeye kalmıştı.


Endeavour dışında uzay mekiklerini emekliye ayıran NASA, öze sektörün araçları hizmete girinceye kadar Rusya’nın Soyuz araçlarını kullanacak. Özel sektörün ilk aracı 2014 içinde hizmete sokması bekleniyor. Firmalar UUİ'ye astronot götürmek dışında farklı ticari faaliyetlerde de bu araçları kullanabilecek.


Kaynak: ntvmsnbc
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:38 Sebep: KIRIK GÖRSEL KALDIRILDI!!
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
21 Nisan 2011       Mesaj #196
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
İyi ki doğdun Hubble!
Evrenden en güzel ve detaylı görüntüleri bizlere ileten Hubble uzay teleskobu 21 yaşında.
24 Nisan 1990 tarihinden beri uzayın ve evrenin en ücra noktalarından olağanüstü görüntüler kaydeden Hubble Uzay Teleskobu 21 yaşında.

Doğum günü şerefine gelen son görüntüde birbirine çarpan iki galaksi yer alıyor. UGC 1810 (üstte) ve UGC 1813 (altta) adlı iki galaksinin bir kaç milyon yıl önce birbirinin çok yakınından geçtiği varsayılıyor. Muhtemelen, galaksilerin çekim kuvvetleri birbirine etki ettikçe gaz bulutları birbirine çarpıyor.


Galaksilerin merkezleri de oldukça sıra dışı: Küçük galaksinin merkezi kızıl ötesinde oldukça parlak görünürken büyük olandan bolca iyonize gaz yüzünden ışık saçılıyor. Bunun da çarpışmanın başka bir kanıtı olduğu belirtiliyor.


Çarpışmanın merkezlere doğru sıkıştırdığı gaz küçük galakside yıldız oluşumlarına yol açarken büyük galaksinin merkezindeki kara deliğin etrafında bir yandan ısınıyor diğer yandan da ışık saçıyor. Çarpışmanın sonunda iki galaksinin birleşerek daha büyük tek bir galaksi oluşturacağı tahmin ediliyor.


Bizden tam 300 milyon ışık yılı uzaktaki bu muhteşem görüntüleri bize ulaştırmayı başaran Hubble, bir yandan uzay biliminin gelişimine hizmet ederken diğer yandan da kozmosun büyülü güzelliğini tüm insanlığa ulaştırmayı başarıyor.


Kaynak: ntvmsnbc
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:39 Sebep: KIRIK GÖRSEL KALDIRILDI!!
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
22 Nisan 2011       Mesaj #197
Avatarı yok
Yasaklı
Rusya'da Ele Geçirilen Bilinmeyen Varlık

Rusya’da Ormana ava giden bir kaç genç tarafından bulunan bir ceset izleyenleri hayrete düşürdü.Klasik uzaylı tanımına uyan 35 santim boylarındaki yarı çürümüş cesedin görüntüleri “crimetime.ro” adlı internet sitesinde yayınlandı.Ortaya çıkan görüntülerden sonra uzmanlardan bir açıklama gelmemesi ise kamuoyunun kafasında soru işaretlerine neden oldu.



Kaynak:Habertime(19 Nisan 2011)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:52
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
24 Nisan 2011       Mesaj #198
Avatarı yok
Yasaklı
Kızıl Gezegen Mars Hakkında Yeni Bulgular

Her yıl yeni sırları ortaya çıkarılan Mars'ın üzerindeki araştırmalar şaşırtıcı sonuçlar vermeye devam ediyor. En son olarak, kızıl gezegenin güney kutup bölgesinde sanılandan 30 kat daha fazla kuru buz bulunduğu saptandı.

ABD'nin Mars Keşif Aracı (MRO) radarının yeni ölçümleri sonucu saptanan bu durumun, Mars atmosferinin geçmişte daha yoğun ve nemli olduğunun belirtisi olduğu kaydedildi. Daha önce yapılan araştırmalardan hareketle, kızıl gezegenin güney kutbundaki buzulların hemen hemen tamamen sudan oluştuğu ve kuru buzun, (katı formdaki karbondioksit) sadece yüzeyde bulunduğu düşünülüyordu.

Araştırmayı yapan Colorado'daki Boulder'da bulunan Güneybatı Araştırma Enstitüsü'nde jeofizik uzmanı olan Roger Phillips, yeni keşfin Mars'ın eski atmosferinin büyük bir kısmının bu kuru buz bloklarında yer alabileceğini ortaya koyduğunu belirtti.

Güney kutbundaki kuru buz miktarının yaklaşık 12 bin 500 kilometreküp olduğunun tahmin edildiği ve şu andaki Mars atmosferinde bulunan karbondioksitin (CO2) yüzde 80'ine denk olabileceği kaydedildi.

Mars atmosferinin yüzde 95'i karbondioksitten oluşuyor. Roger Phillips, bugün Mars'taki toplam karbondioksitin yarısının güney kutup bölgesinde bulunan kuru buz halinde, diğer yarısının atmosferde bulunduğunu söyledi.


Kaynak:Chip-Hürriyet(23 Nisan 2011, 20:45)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:49
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
26 Nisan 2011       Mesaj #199
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
'33 gün kaldım, UFO görmedim'
İzmir'deki Uzay Kampı'nı ziyaret eden NASA astronotu Richards, UFO söylentileri hakkında ilginç açıklamalarda bulundu.
NASA’nın önemli astronotlarından Komutan Richard Richards, uzayla ilgili en popüler konulardan biri olan UFO’lara ilişkin "4 ayrı uzay mekiği ile toplam 33 gün uzayda kaldım. Ancak maalesef hiç UFO görmedim. Görmüş olmayı çok isterdim. Uzaydayken gördüğüm milyarlarca yıldız ve bizim yaşadığımız gezegendi" diye konuştu.

Ege Serbest Bölge A.Ş’de (ESBAŞ) dünyadaki 4 örneğinden biri olarak kurulan Uzay Kampı Türkiye’yi ziyaret eden ve uluslararası okul öğrencileriyle biraraya gelen NASA Astronotu Komutan Richard Richards, zaman zaman Türkiye’de de görüldüğü söylenen ve dünya kamuoyunda tartışması bitmeyen UFO’larla ilgili olarak astronot gözünden değerlendirme yaptı. Hürriyet'in aktardığı haberde Richards şöyle dedi:


"UFO’lar dünya dışında başka gezegenlerde yaşayan zeki canlılar bir yerlerde varlarsa onlar da tıpkı muhtemelen bizim gibi evrende yalnız olup olmadıklarını sorguluyorlardır. Ben 4 ayrı uzay mekiği ile toplamda 33 gün uzayda kaldım. Ancak, maalesef hiç UFO görmedim. Görmüş olmayı çok isterdim. Görseydim UFO’larla ilgili araştırmalar yaparak bunları kitaplaştırabilirdim. Bu konunun açığa kavuşmasını, varlığıyla ilgili somut bilgi edinilmesini ben de çok isterim. Ancak uzaydayken gördüğüm milyarlarca yıldız ve bizim yaşadığımız gezegendi."


AY'DAN SONRA HEDEF MARS

ABD’nin uzay uçuşları tarihinin roketlerle başladığını, günümüzde de Uluslararası Uzay İstasyonu çalışmalarıyla sürdürüldüğünü dile getiren Richards, şunları söyledi:

"Çalışmalar uzaydaki düşük yerçekimi ortamında insanların psikolojik olarak karşılaştıkları zorluklara odaklanıyor. Bu zorlukları aşmak, dünyadan daha uzaklara örneğin Ay’a gitmek, dönmek ve oradan da asıl hedefimiz olan Mars’a gidebilmek demek" bilgilerini verdi. Ay’a henüz 6 defa gidildiğini ve bu gezegeni tanımak için daha fazla gitmeye ihtiyaç olduğunu dile getiren Richards, "Mars’ta da sıvı formunda su olduğuna dair kanıtlar var. Ayrıca yanıbaşımızda. O yüzden ’Neden olmasın, neden gidemeyelim?’ diyoruz."


BİR UÇUŞUN MALİYETİ 3 MİLYAR DOLAR

Program kapsamında ise ilk olarak Uzay Kampı Türkiye’de bulunan "Astronotlar ve Kozmonot Ziyaretçiler" köşesinde kurdele kesme törenine katılan Richards, daha sonra Uluslararası Umman Muskat Amerikan Okulu ve Uluslararası Katar Compass Okulu öğrencilerinin de bulunduğu 70’i aşkın öğrenciye sunum gerçekleştirdi, soruları yanıtladı. Richards, bir uçuşun maliyetinin 3 milyar doları aştığını da aktararak uzay mekiğinde hissettiklerini de öğrencilerle paylaştı.

Kaynak: ntvmsnbc
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:49 Sebep: KIRIK GÖRSEL KALDIRILDI!!
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
27 Nisan 2011       Mesaj #200
Avatarı yok
Yasaklı
Uzayda Büyük Patlamadan İzler Aranacak!

Amerika Birleşik Devletleri 30 yıl önce başlatılan uzay mekiği programını sona erdiriyor. Endeavor, 29 Nisan tarihinde son kez uzaya fırlatılacak. Altı astronotlu mekik uzay istasyonuna 7,5 tonluk yük taşıyacak.

Uluslararası Uzay İstasyonu’na son yolculuğunu gerçekleştirecek Endeavor, beraberinde tam 7 bin 500 kg. ağırlığında malzeme bulunduracak. Bu ağır yükün önemli bir kısmını ‘Alfa Manyetik Spektrometre” adlı parçacık fizik deneylerinde kullanılmak üzere geliştirilen bir araç oluşturuyor. Endeavor’daki altı astronottan biri olan Mike Fincke, bu aracın uzay istasyonuna götürülme nedenini şöyle açıklıyor: “Evrenin yüzde seksen beşini anlamadığımız ortaya çıktı. Galaksilerin neden birbirinden uzaklaşarak hareket ettiğini bilmiyoruz, bilim adamları da şaşkın. Şimdi uluslararası bir misyonla gerçekte dışarıda neler olduğunu anlamak için bir fırsat geçti elimize. Biz sadece aracıyız, ama iki milyarlık bu pahalı araca uzaya çıkması ve yeni bulguları açığa çıkarması için iyi bakacağız.”

Büyük Patlamadan İzler

Deneye katılan onlarca ülke arasında Almanya da var. Spektrometre, Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN’de geliştirildi. Bilim insanları, bu deney sayesinde büyük patlamanın kalıntılarını bulmayı umuyorlar. Bu tür deneylerde neyin keşfedileceğini öngörmek mümkün olmadığından her keşif bir başarı olarak nitelendiriliyor.

Öte yandan son kez uzaya çıkacak Endeavor’da 15 metre uzunluğundaki koluyla vinci andıran ve uyduların tamiratında kullanılan bir vinç de bulunacak. NASA Uluslararası Uzay İstasyonu Müdür Yardımcısı Kirk Shireman, “Hatırlarsanız 2007 yılında da bu vinç kolu Uluslararası Uzay İstasyonu’nun solar panellerinin tamiratında kullanılmıştı. Bu olanaktan uluslar arası Uzay İstasyonu’nda da yararlanılacak olması bizi sevindiriyor” diyor.

NASA’lı İşsizler

Uluslararası Uzay İstasyonu’na gelecek yıllarda uzay mekiği gönderilmeyecek. Bu nedenle Endeavor beraberinde bazı stok malzemeleri de götürüyor. Altı kişilik ekibin görevi bu ekipmanı oraya götürerek, istasyonun tamamlanmasına yardımcı olmak. Uluslararası Uzay İstasyonu’na artık mekik gönderilmeyecek olması, binlerce kişinin işini kaybetmesine de neden olacak. Şimdiden bir çoğunun işine son verildi, bazıları da başka işlere atandı. NASA’nın mekik programı sorumlusu John Shannon, “Programı başımız dik şekilde sonlandırıyoruz. Çok karmaşık operasyonlar yürütüyoruz ve Uluslararası Uzay İstasyonu’nu mükemmel bir durumda bırakıyoruz. Buradan edindiğimiz tecrübelerle yeni çalışmalara başlayacağız. Gerçekten de muallâkta olan bazı durumlar var ama bu hep böyle kalmayacak. Bizim bir yönergemiz var; bu mükemmel ekibin bilgi ve tecrübesini başka alanlarda kullanacağından ve çok başarılı olacağından eminim” diyor.

ABD-Avrupa Ortaklığına Devam

NASA Uluslararası Uzay İstasyonu Müdür Yardımcısı Kirk Shireman da Avrupa Uzay Ajansı ile işbirliğinin süreceğini sözlerine ekliyor: “Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki işbirliğinin 2020 yılına kadar süreceğini düşünüyorum. Ayrıca başka proje çalışmalarımız da sürüyor. Bu konuda da bir değişiklik olmayacak.”

Ne var ki Amerika Birleşik Devletleri’nin mekik programına son verecek olması, Amerika’nın gururuna dokunuyor. Zira bundan sonra Amerikalı astronotlar Rus uzay araçlarına muhtaç olacaklar. Uluslararası Uzay İstasyonu ise 2020 yılına kadar araştırma faaliyetlerinde kullanılacak.


Kaynak: Güncelmakale (27 Nisan 2011)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen nötrino; 20 Şubat 2016 11:50

Benzer Konular

5 Ağustos 2018 / nötrino Uzay Bilimleri
15 Eylül 2011 / nünü Uzay Bilimleri
2 Haziran 2015 / nötrino Uzay Bilimleri
1 Mart 2018 / Misafir Cevaplanmış