Arama

"UFO ve Uzaylı Var mı?" Tartışma Konusu - Sayfa 2

Güncelleme: 6 Ekim 2017 Gösterim: 25.792 Cevap: 18
bluecrazy - avatarı
bluecrazy
Ziyaretçi
14 Ağustos 2012       Mesaj #11
bluecrazy - avatarı
Ziyaretçi

UFO Araştırmaları


9 Aralık 1965 tarihinde ABD'nin Pennsylvania eyaletinde Kecksburg'un ormanlık alanına garip bir cismin düştüğüne yüzlerce kişi tanık oldu... 1980, 27 Aralık'ta sabahın erken saatlerinde 2 Amerikan Hava Kuvvetleri güvenlik devriyesi İngiltere Suffolk'daki Rendlesham Ormanının üzerinde parlayan metal bir cismin havada asılı durduğunu gördü... 1989 ile 1990 yılları arasında Belçika hava sahasında üçgen şeklinde ve devasa boyutta yüzlerce cisim görüldü. 2000 yılı 5 Ocak tarihinde ABD, Illinois'de bir iş adamı ve birkaç polis memuru oldukça parlak ve büyük bir cismin gökyüzünü delerek geçtiğini gördüler.
Sponsorlu Bağlantılar

Dünyanın her yerinde binlerce insan buna benzer olaylar gördüklerini bildirmişlerdir. UFO diye tanımlanan bu cisimler acaba bizleri uzak gezegenlerden ziyaret eden uzaylıların uzay gemileri mi? Yoksa sadece yüksek teknoloji ürünü askeri uçaklar, meteoroloji balonları veya basitçe açıklanabilecek başka tür olaylar mı?

Bu yazı UFO üzerine kurulmuş efsaneler ve gizemlerin içine girip, araştırmacıların şimdiye dek yaptığı keşiflerin altını çizmekte ve hala bu uçan garip cisimleri çevreleyen gizemi anlatmaktadır.

20nci yüzyılın ortalarında Amerikan Hava Kuvvetleri bütün “tanımlamayan uçan cisimler” için “UFO” terimini üretti. Bu terim daha sonra UFO bilimciler arasında uzay gemisi ile aynı anlama gelir oldu.

Gökbilimci J. Allen Hynek UFO'yu şöyle tanımlamış:
Gökyüzünde veya yeryüzünün, yörüngenin üzerinde ve genel dinamiği ile ışık saçma tutumu mantıklı, alışılagelmiş bir tanıma uymayan ve bilinen algılayıcılara gizem oluşturmakla kalmayıp aynı zamanda mevcut kanıtların teknik olarak aklıselim bir tanımlama yapabilecek kapasitede kişiler tarafından detaylıca araştırılmasından sonra hala tanımlamayan bir cismin bildirilmiş algısıdır.

UFOların çoğu meteoroloji balonu ve uçak ışıkları şeklinde tanımlanabilmektedir ama UFO olaylarının yüzde 5 ila 10'unda cisim bir gizem olarak kalmaktadır.

UFO vakaları sözde uzaylı kaçırma olayları ile birlikte anılır, bu olaylarda insanlar karşın uzaylılar tarafından kaçırıldıklarını, çeşitli fiziksel deneylere tabi tutulduklarını söylerler hatta uzaylılar tarafından hamile bırakıldıklarını iddia edenler bile vardır.

UFO vakaları sırasında radyo, TV yayının kesilmesi veya araba kontağının arıza vermesi garip bir fenomen sıklıkla bildirilmektedir. Pek çok UFO arkasında garip imzalar bırakır, mesela toprakta çukur veya yanmış, yassılaşmış bitki örtüsü, telefon direklerinden ve ağaçlardan sarkan örümcek ağı gibi kablolar ve dağılmış tanımlamayan enkaz yığınları.

Peki bunlar gerçekten dünya dışı varlıklar tarafından kullanılan uzay araçları mı yoksa dünyaya ait henüz tanımlanamamış cisimler mi? Bu soru, UFOlara inananlar ile daha bilimsel kanıtlar isteyenleri birbirine karşı kışkırtacak kadar çelişkili.

Yapılan araştırmalar göstermektedir ki, ABD'de şaşırtıcı derecede çok insan dünya dışında akıllı varlıkların yaşadığına inanmaktadır. 1997 yılında yapılan bir CNN anketine göre ankete katılanların yüzde 60'ı uzaylıların insanlarla iletişim kurduğuna, yaklaşık yüzde 50'si uzaylıların insanları kaçırdığına ve yüzde 80'i de hükumetin uzaylılarla ilgili bir şeyler gizlediğine inanmaktadır.

UFO gördüğünü iddia eden insanlar gördüklerinin gerçek olduğundan emindirler. Uzaylıların yeryüzüne insan ırkını incelemek, melez bir ırk yaratmak veya sadece insanlarla iletişim kurmak için geldiğini söylerler.

Şüpheci insanlarsa UFO fenomenin aksini veya doğruluğunu kanıtlayacak kadar somut bilimsel bulgu olmadığını iddia eder. UFO olaylarının çoğunun aldatmaca veya meteor balonu gibi tanımlanabilen olaylar olduklarını öne sürerler.

1940lı yıllarda Amerikan hükumeti UFO araştırmasına bir hayli önem vermişti. Amerikan Hava Kuvvetleri 1948 yılında “Project Sign” adı altında UFO olaylarını araştırıyordu. Daha sonra bu isim “Project Blue Book” ile değiştirildi ve 1948 ile 1969 yılları arasında Amerikan hükumeti 12 binden fazla UFO olayını araştırdı. Bunların 11.917 tanesi meteoroloji balonu veya uydu gibi dünyaya ait cisimler, yıldırım veya yansıma gibi meteoroloji olayları, astronomik olaylar veya aldatmaca olarak tanımlanmıştır. Geriye kalan 701 sayıda vaka tanımsız kaldı.

1969 senesinde Project Blue Book programı Amerikan Hava Kuvvetleri tarafından kanıt yetersizliği sebebiyle durduruldu. Programın sonucuna göre:
Amerikan Hava Kuvvetleri tarafından rapor edilen, araştırılan ve değerlendirilen UFO olaylarından hiçbiri ulusal güvenlik açısından bir tehdit oluşturmamaktadır.
“Tanımlanmayan” olarak kategorilenen UFO vakalarından hiçbirinin günümüzdeki bilimsel bilginin ötesinde bir teknoloji veya prensip gösterdiğine dair bir kanıt bulunamamıştır.
“Tanımlanamayan” olarak kategorilenen vakaların dünya dışı araçlar olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunamamıştır.

UFO araştırmaları özel sektörde devam etmiştir SETI (Dünya dışı akıllı yaşam arama) enstitüsü düzenli olarak gökyüzünde uzak gezegenlerden bir işaret aramaktadır. 1990Lı yılların sonunda, 1 milyon mil uzaktan sürekli olarak gelen bir sinyal yakaladılar. Ama birkaç saat içinde bunun dünyanın 1 milyon mil dışında bir uyduda olan güneş izleme aracı SOHO'dan geldiğini tespit ettiler.

Project Blue Book resmi UFO araştırmalarını bitirmiş olsa da hala hükumetin bir şeyler sakladığına inanmakta olan insanlar vardır.

1947 yılında bir yaz gecesinde New Mexico eyaleti Roswell kasabasındaki insanlar kasabanın hemen dışında gökyüzünde bir takım garip ışıklar gördü ve hemen arkasında bir ses duydular. Çok miktarda yıldırım düşen bu gecenin sabahında bir çiftlik çalışanı olan Mac Brazel koyunlarını kontrol ederken garip bir enkaz ile karşılaştı. Yerel polisle bağlantıya geçti ve onlarda yetkililere haber verdi. Enkaz Roswell Askeri Üssüne oradan da Wright Üssüne götürüldü. 8 Temmuz 1947 tarihinde Albay William Blanchard ordunun kaza yapmış bir uzay mekiği bulduğunu basına duyurdu. Birkaç saat sonra General Roger Ramey ilkini yalanlayan bir açıklama yaptı. Ramey'e göre Blanchard'ın askerleri meteoroloji balonu ve onun radarından başka bir şey bulmamıştı.

Peki hangi açıklama doğruydu? UFO bilimciler ilkinin doğru olduğunu ve ikinci açıklamanın gerçeği örtbas etmek için yapıldığını iddia etmektedirler.

Hükumetin gerçekten bir uzay mekiği ve içinde uzaylı cesetleri bulduğuna inanmaktadır. Görgü tanıklarına göre enkazdan çıkarılan üstü kapatılmış bir takım cesetler ordu tarafından götürülmüştür. Az sayıda insan bir uzaylı otopsisi yapıldığına inanmaktadır. Roswell kuramcıları kazadan bu yana hükumetin 51nci bölge olarak anılan Nevada eyaletinin ıssız kesiminde yana uzaylılarla buluştuğunu iddia etmektedirler.

Diğer bir teoriye göre hükumetin yaptığı iddia edilen örtbas planına tanıkları susturma da dahildir. UFO gördüğünü iddia eden bir çok insan, siyah takım elbise giyen bir takım adamların kendilerini susturmak için ziyaret ettiklerini iddia etmektedirler. Bu sözde “Siyah Giyen Adamlar” daha sonra Gray Barker'ın 1956 tarihli “Uçandaireler Hakkında Çok Şey Biliyorlardı” kitabında gündeme geldiler ve bu kişilerin gerçeği saklamaya çalışan uzaylılar veya hükumet ajanları oldukları düşünülmektedir. Birçok kaynağa göre Barker'ın kitabı bir kurgu eseridir. Siyah giyen adamları kuşatmış olan gizem 2 tane popüler filme, bir TV dizisine ve bir video oyununa kaynak oldu.

Devlet UFO örtbas olayları ile alakası olmadığını iddia ederken diğer bir grup insan da UFOlar tarafından kaçırıldıklarını iddia etmektedirler.

Uzaylılar insanları uzay mekiklerine bindirip üzerlerinde bir takım deney yaptı mı gerçekten? Çoğu insan öyle söylüyor. Büyük ihtimalle bu konudaki ilk iddia New Hampshire'da yaşayan Barney ve Betty Hill çiftine aittir. 19 Eylül 1961 yılında çift New Hampshire'ın kırsal bölgesinde arabayla seyir halindeyken gökyüzünde bir ışık fark ettiler. Yaklaştıkça cismin üzerinde camlar olan, çeşitli renklerde ışık saçan bir daire olduğunu gördüler. Barney dürbünü ile cismin içine baktığında içinde yaratıklar gördü. Korkuya kapılan çift arabayla evlerine döndüler. Bu olaydan günler sonra Betty mekiğin içine bindirildiği ile ilgili kabuslar görmeye başladı. Daha sonra hipnoz altında çift UFO tarafından kaçırıldıklarını ve deneylere tabi tutulduklarını hatırladılar.

Peki Hills ailesi ve kaçırıldığını iddia eden diğer binlerce kişi doğruyu mu söylüyor? Şüpheciler Barney'nin tarif ettiği büyük gözlü uzaylıların hipnoz seansından 12 gün önce yayınlanan “Outer Limits” dizisinin bir bölümündekilerin aynısıdır.

Ama kaçırılma öyküleri fark edilir bir biçimde benzerlik göstermektedir. Bir çok insan bir ışığın üzerlerine doğrultulduğunu ve hareket edemediklerini hatırlıyor. Bekleyen uzay gemisine bir ışık huzmesi tarafından taşıdıkları hissi de aynı. Vücutlarının incelendiği bir deney odası tarif ediyorlar. Bir çoğu vücutlarından sperm ve yumurta alındığını iddia ediyor ve bunların insan-uzaylı kırması çocuklar üretmek için kullandığını. Hatta kaçırılma olaylarından bir süre sonra bu çocuklar ile tanıştığını iddia edenler bile var.

Bu anılar hayal ürünü gibi gelse de bazı araştırmacılar kaçırılan kişilerin savaş gazileri gibi aynı şekilde travma sonrası stres bozukluğu belirtileri gösterdiklerini söylemektedir. Deneyimlerine benzeyen ses kayıtları dinlediklerinde fiziksel bazı belirtiler göstermektedirler. Psychological Science dergisinin 2004 Temmuz sayısında Harvardlı araştırmacı Richard McNally ve arkadaşları belirttiklerine göre, kişilerin avuç içleri terlemekte, kasları kasılmakta ve kalp atışları hızlanmaktadır.

Ayrıca bu kaçırılma olaylarının zamanlaması da yakın zamanda görülmüş ve bildirilmiş UFO tanıklık olaylarının zamanı ile uyuşmaktadır. Kaçırıldıkları iddia eden bir çok insan kayıp olarak bildirilmiş kişilerdir ve geri döndüklerinde vücutlarında garip kesikler ve morluklar bulunmuştur.

UFO olayları son yüzyılda popüler olmuş gibi görünse de yazar Erich Von Däniken “Tanrıların Arabaları” dahil bir çok kitabından uzaylıların dünyayı binlerce yıldır ziyaret ettiğini iddia etmektedir. İddiasına göre İncil'de uzaylı ziyaretleri ile ilgili bir çok gönderme vardır. Piramitlerin de bu uzaylılar yardımı ile yapıldığını, antik medeniyetlere sosyal düzeni ve sanatı getirdiklerini ve hatta atalarımızla modern türün oluşumu için çiftleştiklerini iddia eder.

Antik Sanskrit metinlerinde tanrılar tarafından gökyüzündeki savaşlarda kullanılan vimana adındaki uçan aletler tanımlar. Metinlerden birinde vimana şu şekilde tanımlanmaktadır (çevirisi):
... ışıktan yapılmış uçan büyük bir kuş gibi. Cıva motorunun içine demir ısıtma aleti koyulmuş olmalı. Hareket halindeyken kumanda rüzgarını ayarlayan cıvanın içindeki gizli güç sayesinde içinde oturan adam gökyüzünde çok uzak mesafelere yolculuk edebilir. Vimana' nın hareketleri öyledir ki dikey olarak yükselip, dikey olarak alçalabilir, eğimli bir biçimde ileri ve geri hareket edebilir.

Belkide bilinen ilk modern uzaylı teması 1947 yılının 24 Haziran gününde olmuştur. Özel pilot Kenneth Arnold Washington eyaletindeki Rainier dağının yakınlarında uçarken hilal şeklinde dokuz tane uçan cisim gördü. Cisimlerin saatte bin milden yüksek bir hızla tespit ettiklerini gözlemledi ki bu o zamanlar insanlar tarafından yapılmış uçakların hepsinden çok daha hızlıydı. Bu olayı haber yapan bir muhabir uçandaire lafının kullanarak tanımladı ve daha sonra bu tanım popüler bir hale geldi.

O zamandan bu yana İngiltere, Avustralya, Çin, Meksika, Rusya, İspanya, İtalya, ABD ve dünyadaki diğer ülkelerin çoğunda UFO olayları bildirilmiştir.

Kaynak: Amerikan Savunma Departmanı

Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:16
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
15 Ağustos 2012       Mesaj #12
Avatarı yok
Yasaklı

Güney Kutbu'nda Esrarengiz Görüntüler


Antarktika’daki bir araştırma istasyonuna ait videoda, UFO benzeri bir cismin ortaya çıkması bilim dünyasında aşırı bir ilgiyle karşılandı.Antarktika’daki araştırma istasyonu Neumayer-İstasyonu III, birkaç gün önce YouTube’a koyulan bir videoyla internetteki UFO tartışmalarının merkezine oturdu. 10 Ağustos’ta çekilen videoda, Güney Kutup noktası yakınlarındaki istasyonun tepesinde daire şeklinde bir cismin uçtuğu görülüyor. Videonun orijinalliği hakkında kesin bir açıklama yapılmazken, UFO teorisyenleri, önde gelen dünya devletlerinin uzaylılarla gizli deneyler gerçekleştirdiğinden, çok gizli bir silahın denediğine kadar çok sayıda iddia ortaya atmaya başladı.
Sponsorlu Bağlantılar

LiveScience sitesi, video hakkında uzman görüşüne dayanan açıklamalar bulunmasa da, görünen cisim hakkında alışılmış açıklamalar öne sürülebileceğini belirtti. Bunlardan biri, bir balon gibi son derece yuvarlak olduğu görülen cismin araştırma istasyonuna çok yakın bulunması. Bu da, jeofizik, meteoroloji ve atmosfer kimyası deneyleri dahil birçok araştırmanın yapıldığı istasyon üzerindeki cismin bir hava balonu olabileceğine işaret ediyor. Antarktika’da, farklı dönemlerdeki hava değişimlerini ölçmek için hava balonlarının sıkça kullanıldığı biliniyor.

Adının açıklanmasını istemeyen bir Ufolojist, LiveSicence yaptığı açıklamada, “cismin büyük olasılıkla hava balonu olduğunu ancak cisimle ilgili ilginç bir detayın bulunduğunu” söyledi. Bu detay, cismin neden videonun sadece birkaç karesinde belirdiğini kimsenin açıklamaması. Ufolojist, orijinal videonun hızlandırılmış olduğunu, bu yüzden hızlandırılmış görüntülerde sabit olmayan cisimlerin birkaç karede belirdiklerini ifade etti. Bu durum, videonun çerçeve hızı ve cisimlerin hareket hızına bağlı olarak değişirken, ortada aslında çok da esraengiz bir durum olmadığı öne sürülüyor.

Dünya Dışı Yaşam Kanıtı mı?
LiveScience, balonun saatlerce havada kalması halinde, videoda görüldüğünden daha fazla yer alacağını belirtti. Ancak Antarktika’daki hava balonu testlerinin genelde sadece birkaç dakika sürdüğü göz önüne alındığında, istasyondaki araştırmacıların başarılı geçen kısa bir deney yapmış olma ihtimali kuvvetleniyor.

“Neumayer UFO”su olarak adlandırılan cisim, birçok UFO ve komplo teorileri sayfasında tartışılıyor. Hava balonu oluğu öne sürülen cismin, uzaylılara ait bir hava aracı olduğu öne sürülüyor. Diğer teoriler, cismin Niburu, yani Maya kehanetine göre Dünya’nın sonunu getirecek Marduk gezegeni olduğu. LiveScience ise bu görüşe karşı çıkıyor ve “madem hükümetler uzaylıların varlığına ait kanıtları gizliyor, neden bu videonun kamuya sunulmasına izin verdiler” yorumunda bulunuyor.

Site ayrıca, birçok hava kuvvetleri üssüne kıyasla, Neumayer-İstasyonu III’ün kamu erişimine fazlasıyla kapalı olduğuna dikkat çekerek, bölgede sadece ABD hükümetine bağlı kişilerce görüntü alınabileceğini belirtti. Bu bilgi kapsamında, görüntünün nasıl internete sızdığı da kesin değil. Google da kısa bir araştırma yapıldığında, Neumayer istasyonunda geçmişte de UFO olduğu öne sürülen cisimlerin görüldüğüne dair belgeler yer aldığı görülüyor. Kısaca, Güney Kutbu’ndaki araştırma merkezi gizli deneyler ve uzaylılara ait teorilerin odak noktalarından biri.

Kaynak : Ntvmsnbc / LiveScience (15 Ağustos 2012, 09:21)

Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:17
ölmez fenerli - avatarı
ölmez fenerli
Ziyaretçi
14 Kasım 2012       Mesaj #13
ölmez fenerli - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  gizemliuzay_uzayli.jpg
Gösterim: 966
Boyut:  40.2 KB

Eğer uçan daireler bu gün gerçek iseler neden bu zamana kadar insanlığın temsilcileri olan makamlarla bire bir temas kurmuyorlar da elli altmış yıldan beri hemen her gün havalarda dolaşıp duruyorlar ? Neden bilim ya da siyaset adamlarına değil de (pilotlar hariç) genellikle ilgisiz kişilere görünüyorlar? Yüzlerce gözlem uydusu dünyanın çevresinde dönüp duruyor. Bu uydulardan yerdeki birkaç metrelik cisimler bile tespit edilebilirken altlarında dolaşan uçan daireleri neden tespit edemediklerini sormak gerekir. Bu konuda samimiyetine inanmadığım birileri TV’ lerde bu suale U.S.A’ nın hayalet uçaklarını örnek olarak gösteriyorlar, ancak bu uçaklar radarlarda kuvvetli eko vermiyorlar, ama gözle çok rahat izleniyorlar.
Dünyanın her köşesinde her gün, yüzlerce gözlemevinde binlerce astronom mükemmel teleskoplarla gökyüzünü inceliyorlar ve her nedense uçan daireler bu insanlara gözükmüyorlar ! Bilimsel aletlerle, yukarıdan aşağı da bakılsa, aşağıdan yukarı da bakılsa, bilimadamları uçan daire olarak tanımlanabilecek her hangi bir yabancı cisim görmüyorlar. Görüyorlar da saklıyorlar demek - ki bazıları bunu da diyor - tamamıyla doğru değildir.Fakat bir takım gözlem verilerininde askeri istihbaratlarca saklandığı aşikardır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:17
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
3 Nisan 2013       Mesaj #14
Avatarı yok
Yasaklı

FBI'ın 63 Yıllık UFO Bildirisi


ABD Federal Soruşturma Bürosu’nun (FBI) kamuya sunduğu belgeler arasında en çok ilgi gören dokümanın, bir UFO vakasıyla ilgili olduğu anlaşıldı. Bugüne kadar 1 milyondan fazla görüntülenen ve Roswell kazasına ait bilgiler içerdiği öne sürülen iki sayfalık belge, 63 yıl öncesine ait.

Modern çağın en büyük gizemlerinden biri olan UFO’lar, FBI arşivinin de en merak edilen dosyalarını temsil ediyor. Bunun en büyük örneği, 22 Mart 1950 tarihine ait bir UFO belgesi. Washington D.C’deki FBI merkezinde 63 yıl önce görevli olan Guy Hottel tarafından hazırlanan belge, dönemin FBI Direktörü J. Edgar Hoover’a sunulmak için hazırlanmış. Son iki yılda bir milyondan fazla görüntülenen “Flying Saucers, Information Concerning” adlı belge, New Mexico eyaletinde bulunduğu belirtilen ‘belirlenemeyen uçan daireler’den bahsediyor (UFO terimi 1952’de kullanılmaya başlandı).

Hottel, New Mexico’da üç tane uçan daire bulunduğunu, her birinin disk şeklinde ve ortalarının yükselti halinde olduğunu belirtti. Cisimlerin çapı ise yaklaşık 15 metreydi. Her bir uçan dairenin içinde, boyları yaklaşık 90 santimetre uzunluğunda, son derece iyi dokunmuş metalik giysiler giyen üç Dünya dışı varlık bulunuyordu.

Roswell Kazası mı?
Belgenin devamında, uzaylıların test pilotlarının giydiğine benzeyen, siyah tulumlara konulduğu belirtiliyor. Adı karalanarak kapatılan bir muhbire göre, uçan daireler, New Mexico eyaletinde ordunun kurduğu çok güçlü bir radar tarafından tespit edildi. Bilgilere göre, radar, uçan dairelerin kontrol mekanizmasına müdahele edebiliyordu. Belgede, bu noktadan sonra, olay hakkında daha fazla değerlendirme yapılmadığı ifade ediliyor. Dıscovery News’e konuşan UFO araştırmacısı Nick Pope, 63 yıl önce kaleme alınan belgenin, ‘UFO’ların varlığını kanıtlayan en büyük delil olabileceğini’ belirtti. UFO Magazine ve UFO Hunters programının sunucusu Bill Birnes ise bildirinin ‘Roswell kazasının büyük bir delili olduğunu’ ifade etti. Haziran-Temmuz 1947’de New Mexico’nun Roswell kasabasında gerçekleştiği düşünülen UFO kazasında, Dünya dışı çok sayıda varlığın ele geçirildiği, aralarından hayatta kalan bir tanesinin de 51. Bölge olarak bilinen gizli uzay üssüne götürüldüğü öne sürülmüştü.

'UFO Varlığını Kanıtlamıyor'
Her ne kadar UFO teorisyenleri bildirinin büyük bir delil olduğunu düşünse de, FBI böyle bir durumun söz konusu olmadığını belirtti. Gizli bir belge sınıfında olmayan ve 1970’lerden bu yana kamuoyuna açık olan belgenin ‘Roswell kazası’ olarak tarihe geçen olaya değinmediğine dikkat çeken FBI, belgede adı gizlenen muhbirin, aslında başka bir olaydan bahsetmiş olabileceğini ifade etti.

Bu olay, Roswell’den bir yıl sonra, New Mexico’nun Aztec kasabasında yaşanan sahte UFO vakası olabilir. Aztec UFO kazasında, Silas Newton adlı kişi sahte bir kaza senaryosu hazırlamış, New Mexico’lu doktor ve UFO araştırmacı David Thomas bu sahtekarlığı ortaya çıkarmıştı. Sahtekarlığının ortaya çıkmasının ardından Newton, tutuklanarak hapse gönderildi. ABD’de UFO gözlemlerinin doruğa çıktığı 1940-1960’lı yıllara ait olan bildiri, hangi olaya değindiğini saklasa da, günümüzde birçok tartışmaya kaynak olacağı kesin.

Kaynak: Ntvmsnbc / Dıscovery News (02 Nisan 2013, 11:18)
Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:18
TürkMen - avatarı
TürkMen
Ziyaretçi
15 Temmuz 2013       Mesaj #15
TürkMen - avatarı
Ziyaretçi

Dünya Dışı Yaşam Formları


Öncelikle merhaba,bu konu tartışmaya fazlasıyla açık ve bende zamanında araştırmalarıma göre hem bildiklerimi hemde düşüncelerimi sizlere aktaracağım.Evet,uzaylılar var mıdır? tarihi kaynaklara göre :20 Ocak 1996 tarihine yakın günlerde , Varginha bölgesinde ve çevresinde, korku dolu görgü tanıkları tarafından yüzlerce UFO gözlem raporu verilmişti. Afraino da Costa Brasil ( 31 ) yaşında ve dokuz yaşındaki kızı Emeline, 13 Ocak günü evlerinin yakınında havada duran garip bir gemi gözlemlemiştir. Emeline tarafından çizilen geminin diyagramının , sonradan olan biten her şeyle son derece ilgili olduğu ortaya çıkacaktı. Yoğun UFO faaliyetleri , araba sahiplerinden gelen çok sayıda raporu da içermekteydi , bunların bazıları garip kor halinde bir gemi tarafından takip edildiklerinden emindiler. 20 Ocak Cumartesi gününün erken saatlerinde çiftçi Eurico de Freitas ve onun resmi nikahsız karısı Oalina Augusta, ürken atlarının gürültüsüyle, saat 01.00 de yataklarından kaldırılmışlardı.
Ad:  ufo.jpg
Gösterim: 509
Boyut:  69.3 KB

Onlar beklenmedik bir manzarayla karşılaşmak üzere evden dışarıya çıkarken evdeki üç köpek öfkeyle havlıyordu. İkisi de yerden 5 metre yükseklikte tarlaların üzerinde sessizce hareket eden gri renkli bir objeyi hayretler içerisinde izledi. Obje , gecenin karanlığında kaybolmadan önce onlardan uzağa doğru ilerlemeye devam etti. 20 Ocak Cumartesi sabahı saat 08.00 da Varginha şehri itfaiye bölümüne ad verilmeden telefon edilmişti. Bu telefon, onları Jardim Andere bölgesindeki bir parkta görülen gizemli bir yaratıkla acilen ilgilenmeleri gerektiği yolunda uyarmıştı.

Brezilya’da vahşi ve tehlikeli hayvanların , insanların oturduğu bölgelerde dolaşması sıra dışı bir şey değildir ve bu öylesine çok olur ki itfaiye , böyle olaylarla ilgilenme yetkisine sahiptir. Sabah saat 10.00 sıralarında , bir itfaiye kamyonu bölgeye vardı ve 3 numaralı Switzerland sokağının dışındaki bir yamacın üstüne park etti. Onlar vahşi bir hayvanla uğraşacaklarını düşünerek yanlarında kafes ve ağlarla gelmişlerdi , tahminen bir jaguarla veya domuza benzer bir hayvanla ( Güney Amerika’ya mahsus) karşılaşacaklarını sanıyorlardı. Ama dik bir eğimden ağaçlıklı bölgeye doğru aşağıya indiklerinde daha önce hiç görülmemiş bir yaratıkla yüz yüze gelmişlerdi. Tam önlerinde, 1.20 cm boylarında , kan kırmızısı gözlü ve garip yağlı kahverengi derisi olan iki ayaklı bir hayvan yere çömelmişti.

Görünüşe göre yaralanmıştı, yaratığın alnında üç adet belirgin yumru yükselmekteydi. İtfaiyeciler derhal yaratığın üzerine çullandılar ve biraz zorlukla onu bir ağla yakalamayı başardılar. Pacaccini , daha sonra bana, yaratığın ağız yerinde küçük bir deliği olduğunu ve arı kovanından farklı olmayan garip bir vızıltı sesi çıkardığını söyledi. İtfaiyeciler , yaratığı yakalamakla uğraşırlarken , görevli memur 25 km uzaktaki Tres Caracoes üssünü ( Ordu Çavuş Eğitim Okulu ) aradı. Üsteki komutan General Sergio Coelho Lima , derhal taburlara parkı mühürlemeleri emrini erdi. Bir mütahitin asistanı olan Henrique Jose , yakındaki bir evin çatı katından her şeyi görmüştü. Daha sonra araştırıcılara , yaratığın yakalanmasına 4 itfaiyecinin katıldığını ve onu bir tahta kutuya yerleştirdikten sonra ordu yetkililerine haber verdiklerini söyledi, Herkes bölgeyi çabucak terk etmişti. Yaratık , Tres Caracoes’teki askeri okula götürülmüştü. İkinci karşılaşma Aynı gün saat 15.30 sularında , 3 genç kız , hizmetçi olarak çalıştıkları işten dönerken , Beneveuto Bras Vieira Caddesinde 76 Numara olarak belirlenen yerde ( Jardim Arden bölgesi ) bir binanın dışında bir yaratığa rastlayıverdiler.

Bu boş arazi , ilk yaratığın yakalandığı yere yakındır. Liliane Fatima Silva ( 16 ) , kız kardeşi Valquiria Fatima Silva (14) ve bir arkadaşları olan Katia Andrade Xavier (22) kendilerinden 25 adım kadar uzakta tam yollarının üstünde duran yaratığın alnından yükselen üç hörgüçten ve şok edici görüntüsünden dolayı kalakaldılar ve onun “ şeytan “ olduğunu düşündüler. Tam anlamıyla dehşet içinde , bulundukları yerden bağırarak kaçtılar. Gürültüden rahatsız olan yaşlıca bir kadın ve genç bir kız, üç kızı koşarken gördüler ve yaratığa belli bir mesafeden bakarak durdular.Kızlar , kısa sürede Liliane ve Valquiria’nın annesi olan Luisia Silva’nın evine vardılar ve anneleri şaşkınlık içinde onların hikayelerini dinledi. Bu sırada , Benevuto Bras Vieira Sokağında bir kalabalık toplandı. Onlar , endişe duyan mahalle sakinlerinin telefonlarıyla alarma geçen itfaiye ve askeri personelin , yaratığı uzaklaşmadan önce çabucak ağ ile yakalanmasını izlediler.

Pacanni bana, itfaiyeciler yaratığı yakalamaya çalışırken kalabalıktaki bazı çocukların ona taş atarken görüldüğünü söyledi. Yaralı yaratığın taşınıp götürülürken çıkardığı vızıldama sesi anlatılanlara göre acıklı bir manzaraydı. Bölgesel UFO araştırıcısı Franco Rodrigues saat 15.30 da bir dizi telefonla olay hakkında bilgilendirilmişti. Rondrigues , o sırada o gün daha erken saatlerde olan olayların farkında değildi. Üç kızın hepsiyle röportaj yapmıştı ve onların samimiyetinden ve dürüstlüğünden hemen etkilenmişti. Aynı zamanda onların bu deneyimden dolayı şok geçirdiğinin farkına varmıştı. Kaderin garip bir cilvesi, bir diğer UFO araştırıcısı Rodrigues de Pacanni ise sabahki olaylardan haberdardı ama akşamki karşılaşma hakkında hiç bir şey bilmiyordu. Kaçınılmaz olarak iki ufoloğun yolları , görgü tanıklarını ararlarken çakışmıştı.

Ellerinde dünya dışı varlıkların muhtemel yakalanmasıyla ilgili iki tam bağımsız vaka olduğunu keşfettikleri andaki şaşkınlıklarını hayal edebilirsiniz. Gizemi çözmek Brezilyalı UFO araştırmacılarından oluşan ekipler, meydana gelenlerle ilgili ilk elden anlatılacak olanları duymak üzere Varginha’ya akın etti. Halk toplantıları düzenlendi, basının dikkati çekildi, ufak kitapçıklar dağıtıldı ve çok geçmeden 60 görgü tanığı ortaya çıktı. İnanılmaz görünse bile , röportaj yapılan insanların bazıları ordu mensubuydu . Bu gibi birbirlerine yakın topluluklarda , birçok ailenin asker olarak görev yapan üyesi vardır ve 20 Ocak vakası , kahvaltı sofralarında açıkça tartışılmıştı. Çok geçmeden , araştırmacılara birinin kardeşi veya kocasının ya olay mahallinde bulunduğu, ya bir konvoy askeri kamyonla yolculuk yaptığı yada yaratığın hastaneden götürülmesine katıldığı söylenmişti.

İsimler ve mesafeler de bildirilmişti ve araştırıcılar bunları araştırmada hiç zaman kaybetmedi. 20 ocak günü , şehrin Jardim Andere bölgesinde iki ayrı olay meydana geldiğinden kesinlikle hiç şüphe yoktur. Ama bunda sonra ne oldu? Görgü tanıkları anlattıklarıyla birlikte öne çıktıkça , sonunda bir tablo belirmeye ve bulmacanın parçaları yerine oturmaya başladı. Cumartesi günü sabahı yakalanan ilk yaratığın Tres Coracoes’teki Çavuş Eğitim Okuluna götürüldüğü açıktır. Ona sonradan ne olduğu belirsizdir ama ikinci yaratıktan sorumlu olan askeri personel inanılmaz bir şey yapmıştır. Cumartesi akşam üzeri geç saatlerde , Varginha Bölge Hastanesine varmışlar ve yaratığı içeriye taşımışlardır. Ya aynı gün veya ertesi gün Pazar sabahı , yaralı yaratık Varginha’nın 1.5 km uzağındaki Humanitus Hastanesine nakledilmişti. Tıbbi kaynaklara göre bu hastane , onun yaralarıyla uğraşabilmek için daha iyi teçhiz edilmişti. 22 Ocak Pazartesi , saat 10.00-18.00 arası Humanitus Hastanesinin dışında üç askeri kamyon park etmişti. Tıbbi kaynaklar , yaratığın saat 18.00 de öldüğünü açıkladılar. Askeri bir kamyon girişten içeri girdi ve kapıya doğru geri geri gitti. Kapının diğer tarafındaki manzara, orada bulunan birkaç görgü tanığı tarafından tarif edildi. İkinci yaratık küçük tahta bir kutuya yatırılmıştı, kutunun kapağı da oradaydı.

Amonyağa benzer kötü bir koku adayı doldurmuştu. Bu ilginçti , çünkü Cumartesi günü yaratıkla karşılaşan üç kızdan ikisinin annesi olan Luisia Silva , o günün geç saatlerinde onun görüldüğü noktaya geri gitmişti. Ayak izleri görmüştü ve daha sonra araştırıcılar , güçlü bir amonyak kokusunun etrafı sardığını söylemişti. Orada Humanitus Hastanesinde bir odayı doldurmuş olan itfaiyecileri polisler ve askeri görevlilerle birlikte en az 15 doktor vardı. Doktorlardan birinin elinde bir forseps tutarak yaratığa yaklaştığı görülmüştü. Forsepsi yaratığın yüzünün üzerinde gezdirmiş , ince ağzı yükselterek açmış , forsepsi içeriye doğru alçaltmış ve sonunda da siyah bir dili dışarıya çekmişti. Birkaç saniye sonra kavramayı bırakmıştı. Dil , aniden yay gibi geriye fırlamıştı. Görgü tanığına göre , yaratık 3 parmağa sahipti ve alnında yükselen üç hörgüç ( çıkıntı ) vardı. Hiçbir cinsel organ, hiçbir meme ucu ve hiçbir karın deliği yoktu.

Dizlerde buruşmuş ve sıyrılmış görünen eklemler görülüyordu. Sonunda , kutunun kapağı vidalanmıştı ve yüzlerinde maskeleri ve ellerinde eldivenleri olan iki askeri görevli onu arkada park eden kamyona yerleştirmeden önce naylon bir çarşafla sarmaladı. İsimleri sayalım Daha önceden bahsedilen bölgedeki Brezilyalı askeri personel arasında şu kimseler vardı: Yarbay Olimpio Wanderley Santos ( konvoyun komutanı ), Teğmen Temente Tiberio, Yüzbaşı Ramirez, Çavuş Pedrosa ( s-2 Askeri İstihbarat ve görüntüleri bir JVC kameraya kaydeden kişi ) , erler De Mello ve Crillo ( bedenin içinde bulunduğu kamyonu sürmüşlerdi ) Bu adamlar “Çavuş Eğitim Okulu “ndan yolculuğa çıkmıştı ve burası , onların hastaneyi terk ettiklerinde geri döndükleri yer olarak kabul ediliyor. Özetle, sarı bir Volkswagen kamyonun öncülük ettiği uzun bir askeri kamyon ve özel araç konvoyu 23 Ocak Salı günü , sabah saat 04.00 de Varginha’nın dışına yöneldi. 300 kilometrelik yolculuk onları Sao Paulo eyaletindeki “ Subay Adayları Eğitim Okulu”na götürmüştü. Yaratığın daha sonra Unicamp’a ( Campinas Üniversitesi ) götürüldüğü bilinmektedir.

Rodrigez de Pacaccini ile yapılan röportaj sırasında , Varginha’nın Santana bölgesine yolculuk yapmakta olan deneyimli bir avukattan bahsetti. İşine giden yol üzerinde , sıra dışı olduğunu düşündüğü, yol boyunca park etmiş olan birkaç askeri aracı geçmişti , bunun da ötesinde öğle vakti geri döndüğünde araçların hareket etmediklerini görmüştü. Meraklı bir şekilde arabasını belli bir uzaklıkta park etmişti ve kendisine manzarayı mükemmel bir şekilde izleme imkanı veren tedbirli bir görüş açısı almıştı. Savaş teçhizatı kuşanmış olan 7 askerin , araçlarından aniden inip birkaç metre arayla yakındaki ormanlığa yürüdüğünü gördüğünde şaşırmıştı. Adamlar kısa bir süre sonra ağaçların içinde kaybolmuştu, tanık üç ayrı tüfek atışı sesiyle irkilmişti. Bir süre sonra adamlar iki ceset torbası taşıyarak tekrar görünmüştü. Bir tanesi sanki hareket ediyor gibi görünmüştü.

Bu şok edici olay sırasında iki Brezilya Hava Kuvvetleri jeti yukarıda daireler çiziyordu. Santana bölgesi , Jardim Andere’ye komşudur ve üç kızın yaratıkla karşılaştıkları yere çok yakındır Rodrigues e Paccacini vakanın bütün görünümleri konusunda çok açık ve dürüsttü. Ama son zamanlarda aydınlanan bir diğer gerçek konusunda konuşurken ölçülü bir sakinlik içindeydi. Görünüşe göre , cumartesi sabahı vakasında yaratığı yakalamaya çalışan bir polis yaralanmıştı. İki gün sonra genç adamın bir bölge hastanesinde öldüğü onaylanmıştı. Ölüm sebebine , resmi olarak zatürree açıklaması getirilmişti. Ailesi bunu inanılması güç buldu ve otoritelere daha fazlasını sormak için çabaladı. Onların protestoları sağır kulaklarla karşılaştı; aileye bir şekilde “ gidin başımızdan “ denmişti. Oğullarının ölüm şartlarının açıklanması için çabalarına devam ediyor ve cesedin bağımsız bir otopsi için mezarda çıkarılmasını ümit ediyorlar. Pacaccini’yle yaptığımız röportajın sonlarına doğru , vakaya bir Amerikan müdahalesinin olduğunu söyledi. Başlangıçta Harvard Üniversitesi psikiyatri profesörü John Mack’in Varginha ziyaretinden söz ettiği sanıldı.

Prof. Mack o üç görgü tanığı kızla iki saatin üzerinde süren bir röportaj yapmıştı. Mack bu konuda profesyonel olan meslektaşları tarafından davet edilmişti ve kızların doğru söylediğine, aksi kanıtlandığı takdirde diplomasını yırtıp atacak kadar ikna olmuştu. Pacaccini kısa bir süre önce , Brezilya Silahlı Kuvvetlerinin Amerika Birleşik Devletleri tarafından , Brezilya hava sahasına bir UFO girdiği konusunda uyarıldığını söyleyen bir Brezilya Hava Kuvveleri radar operatörüyle röportaj yaptığını açıkladı. Uyarı tam olarak enlem ve boylam koordinatlarıyla birlikte verilmişti ama Amerikalılar UFO’nun inmek üzeremi yoksa çarpmak üzeremi olduğunu anlayamamışlar. Pacaccini , bunun askeri otoritelerin neden hemen bölgede olduklarını açıklamaya yardım edebileceğini söyledi. Normalde onlar her şeyi belli ağırlıkta yapma eğilimindedirler . Bununla birlikte Pacaccini yine de onların yeterince hızlı hareket edemediklerini söyleyerek gülüyor. Zira kendisi ve diğer araştırıcılar kendi hükümeti ve ya Amerikalıların hayal edebileceklerinden çok daha önce bölgeye varmışlardı. Eğer bir düşme olayı söz konusuysa , konuyu örtbas etmekten sorumlu olan kişilerin , Brezilya gibi bir ülkenin en yoğun nüfuslu bölgelerinden birinde bir hayli ter dökmüş olmaları gerek.

Pacaccini aynı zamanda bazıları telefonla yapılan bir çok tehdide maruz kaldığını ve bu hadiselerde kurşun geçirmez yelek giymeye mecbur kaldığını açıkladı . Ordudaki biri onun isminden çokça bahsettiğinde on günlük men cezası aldığı genel olarak bilinmektedir. Gerçekte, son raporlara göre , sıkı tedbirler alınmaya başlanmıştır. General Coelho Lima’nın ordu mensuplarının herhangi bir Brezilyalı UFO araştırmacısıyla konuşmaması konusunda emir verdiği rapor edilmiştir. Bununla birlikte , bu durum , araştırmacıların olayla ilgili olarak yeni ve özel bilgi sızdırmasını engellememiştir. Onlar artık şunları doğrulayabiliyorlar: İlk yaratığın bir askeri kamyona yüklendiği 20 Ocak sabahında Amerikalı bir sivil de vardı. 20 Ocak günü, Uluslar arası Sao Paulo Havaalanında bir AC-5 veya c-17 USAF nakliye uçağı görülmüştü. Aynı uçak 22 Ocak günü Campinas Havaalanında görüldü. Pacaccini bir çeşit kaza olduğuna inanmıştı ama nasıl emin olabilirdi ki? Bu, zihinleri en çok meşgul eden soruydu. Bunun doğrulanması istendiğinde , Pacaccini güldü, sonra Varginha bölgesinden dışarı taşınan enkazı gören görgü tanıkları olduğunu söyledi. Daha fazla görgü tanığının ortaya çıkacağını ve bunların arasında bir veya iki eski hatıra avcısının da bulunabileceği ümidi var. Aynı zamanda Humanitus Hastanesindeki bir doktorun Varginha’nın çevresindeki şehirlerden ve kasabalardan ikinci yaratığın otopsisine katılmaları için uzmanlar çağırdığını keşfettik.

Bunların bazılarına DNA uzmanları deniliyordu. Kayıp Arkadaşları mı Arıyoruz ? Varginha vakası esas olarak 20-23 Ocak 1996’da meydana gelen hadiselere dayanmaktadır. Ancak hemen hemen üç ay sonra , 21 Nisan günü meydana gelen olayları bir düşünün. 67 yaşındaki bayan Terezinha Callo Clepf , Varginha’daki hayvanat bahçesindeki restoranda bir akşam yemeğinin tadını çıkarıyordu. Yaklaşık olarak 21.00 da masasını bir sigara içmek için terk etti. Daha önceden rapor edile yaratığın aynısıyla yüz yüze geldiğinde , neredeyse kalp krizi geçiriyordu. Onun tarifleri, önceden anlatılanlara uyuyordu ve bütün ülkeye şok dalgaları göndermişti. Bayan Clepf , dünyada hayali bir hikaye uyduracak olan en son kişidir ve kendisi yoğun kamuoyu ve medya ilgisine maruz kalmıştır. Anlaşılır bir şekilde , Brezilyalı araştırıcıların zihninde ani sorular ortaya çıktı: Orada , 20 Ocak vakasından sonra hala kayıp olan bir varlık mı vardı? Yoksa arkadaşları , onları aramak için geri mi dönmüştü? Sadece üç hafta sonra, bir motorcu, ön farları 50 metre uzaklıktaki benzer bir yaratığı gösterdiğinde kamyonunu bir virajda sürüyordu. Şoke olan sürücü aniden frene bastığında, yaratığın kan kırmızısı gözlerini korumak için ellerini kaldırdığını ve gecenin içine kaçtığını görmüştü.

Onun da her elinde üç veya dört parmağı vardı. Yaratıkla karşılaşan iki kızın annesi olan bayan Silva , daha sonra , 29 Nisanda saat 22.05 de 4 yabancının evine geldiğini belirtti. Silva’ya kızlarını bu yaratıkla karşılaşma konusunda yalan söylemeye ikna ederse oldukça iyi miktarda para teklif ettiler, Silva onları reddetti Adamların hiçbiri Brezilyalı değildi. Beyaz ve krem rengi Armani imzalı giysiler giymişlerdi. Kocası Jose Lopes de Silva bir otobüs şoförüdür ve o sırada dışarıda işindeydi. Adamlar geri geleceklerini söylemişlerdi. Adamlar deniz mavisi renkli 1994 model Linkoln Continental marka bir arabayla ( Brezilya Federal Lisans Plakalı) gitmişlerdi. Özetle: Brezilya yıllarca bir çok olağanüstü UFO olayına tanık olmuştur, fakat bunlardan hiçbiri araştırmacıları 20 Ocak 1996’da meydana gelen olay kadar derinden etkilememiştir. 20 Ocak sabahı erken saatlerde, çiftçi Eurico de Freitas ve eşi Oralina Augusta tarlalarının üzerinde asılı duran puro biçiminde bir cisim gördüler. Ertesi sabah, Varginha’nın 10km. ilerisindeki Jardim Andere köyü sakinleri, yakınlardaki ormanlık arazide garip bir varlık gördüklerini söyleyerek İtfaiyeye başvurdu. Askeri yetkililerle birlikte olay yerine gelen itfaiye görevlileri yaklaşık 1 metre boyundaki bir varlığı ağlarla yakaladılar. Aynı gün, Liliane ve Fatima adlı iki kız kardeş ve arkadaşları Katia, bir duvarın arkasında büzüşmüş gördükleri bir yaratıkla karşılaştılar. Korkan çocuklar evlerine doğru koşarak kaçtılar. Bir kez daha yetkililere haber verildi ve yaratık yakalandı. Bunu takip eden günlerde, Brezilyalı UFO araştırmacıları aralarında doktorlar, avukatlar ve bazı askeri yetkililerin bulunduğu düzinelerce görgü tanığını sorgulayarak olay hakkında bilgi edinmeye çalıştılar.

Olayı takiben bölgeye pek çok Amerikalı yetkili gelmiş ve enkaz kaldırma çalışmalarında yer almışlardır. Şahitler Konuşuyor: Deneyimli bir pilot olan Carlos de Souza, olay günü uçuş halindeyken bir kazaya şahit olduğunu; bunun Varginha’da ele geçirilen uzaylılarla ilgisi olabileceğini söylemiştir. Sauza, kendisiyle yapılan röportajda şunları söylemiştir: “Gökte gördüğüm cisim oldukça parlaktı; bir puroyu andırıyordu, sadece biraz daha genişti. Önce tökezleyen cisim daha sonra bir şeye çarpıp düşmeye başladı. Onu 20 km. kadar takip ettim. İndiği yere vardığımda orada askerlerin olduğunu gördüm. Beni durdurup geri dönmeye zorladılar. Cismin düştüğü yerde garip şeyler oluyordu. Ordunun 2 Mercedes kamyonu ve yaklaşık 30-40 asker, ormana dalmış bir şeyler arıyor gibiydiler. Bazı parçalar toplayıp kamyona yüklüyorlardı. Bu eğilmiş metal parçalarından birini elime alıp ovduğumda birden normale döndü. Bölgede genelde yaralıları taşımakta kullanılan oldukça büyük bir ordu helikopteri de vardı.

Dikkatimi çeken diğer bir şey de helikopterin içinden yayılan keskin amonyak kokusuydu.” Olayın ilk şahitlerinden Eureka ve Oralina Freitas çifti ise kendileriyle yapılan röportajda olay günü uçan, fakat belirgin biçimde hasar görmüş bir cisim gördüklerini belirtmiş ve şunları söylemişlerdir: “Cisim gri renkteydi ve bir tür denizaltına benziyordu. Çayırların üstünde uçuyordu, etrafında ona saldırmaya hazırlanan kediler vardı. Ben ve eşim onu izlemeye başladık. Fakat etrafındaki dumandan dolayı onu çok iyi gözlemleyemedik.” Olayın baş araştırmacısı Vitorio Pacaccini ise olay hakkında şöyle konuşmuştur: “Varginha Askeri Polisi de gerçekleri inkar ediyor. Fakat askeriyenin olayda oynadığı rol daha esrarengiz bir gerçeği gözler önüne seriyor: 20 Ocak 1996 gecesi, ikinci varlığın yakalanması operasyonunda bulunan, gizli servis görevlisi asker Marco Eli Cheresi’nin ölümü.” Olayın bir diğer baş araştırmacısı Ubirajara Rodrigues ise bu esrarengiz ölüm olayı hakkında şunları söylemektedir: “Ölen polis memurunun annesi, eşi, kız kardeşi ve babası tarafından da onaylanan gerçek şudur: Brezilya gizli servisinde çalışan bu polis 20 Ocak gecesi yapılan yakalama operasyonunda yer almıştır.

Ve son olarak benim düşüncelerimi almak isterseniz:Bence uzayda hayat olabilir ama bu illaki onların ufoları olduğu anlamına gelmez veya mikroorganizma da olabilirler,kısaca ALLAH(C.C.)nin işine aklımız ermez, teşekkürler

Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:19
Intersect - avatarı
Intersect
VIP VIP Üye
19 Kasım 2013       Mesaj #16
Intersect - avatarı
VIP VIP Üye

Roswell Olayı


Roswell UFO vakası, 1947 Temmuz ayında ABD'nin New Mexico eyaletinin Roswell şehrinde meydana geldiği iddia edilen ve Roswell efsanesi'ni başlatan olay, 8 Temmuz 1947 yılında New Mexico eyaletinin Roswell kasabası yakınlarında, ABD'nin İdaho Eyaleti'nde orman servisi için kurtarış pilotluğu yapan Kenneth Arnold'un,

25 Haziran'da kayıp bir uçağı Washington Eyaleti'ndeki Cascade Dağları üzerinde aramaya çıkışının ve tahminlere göre dört metre yükseklikte, saatte 222.000 km (120.000 mil) hızla giden dokuz tane disk şeklinde uçan daireler gördüğünü iddia edişinin iki hafta sonrasında bir "uzay gemisi" ele geçirildiği duyuldu.

Ancak ertesi gün ABD Ordusu bu haberi yalanlayarak bunun bir meteoroloji balonu olduğunu iddia etti.
Ad:  RoswellDailyRecordJuly8,1947.jpg
Gösterim: 349
Boyut:  32.6 KB

Roswell Olayı Hakkında Bir Gazete Haberi

Teğmen Walter Haut
Amerikalı eski bir askeri yetkili, seneler önce ABD’nin New Mexico eyaletindeki Roswell askeri üssü yakınlarına düşen cismin içinde uzaylı cesetleri de bulunan bir UFO olduğunu ve bunların Amerikan ordusu tarafından gizlendiğini ölüm döşeğinde itiraf etti.
O dönemde üssün halkla ilişkiler subayı olan ve 2008 yılında ölen Teğmen Walter Haut, ölümünden sonra açılmak üzere yazdığı mektupta, ABD ordusunun birçok teknolojiyi bu "kazada" ele geçen dünyadışı uzay mekiğinden aldığını iddia etti.
Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:20
Yok bir şey iyiyim. Sadece ölü olmayı tercih ederdim.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
25 Kasım 2015       Mesaj #17
Avatarı yok
Yasaklı

Astronotun Paylaştığı Kare 'UFO' Tartışması Başlattı



Ad:  astronotun-paylastigi-kare-ufo.jpg
Gösterim: 713
Boyut:  17.2 KB
Sosyal medya, 236 gündür Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) yaşayan Scott Kelly'nin Twitter'da paylaştığı kareyi tartışıyor. Söz konusu karedeki cismin bir 'UFO'ya ait olduğunu belirten kullanıcılar yeni bir tartışma başlattı.


Ad:  ufo kare.jpg
Gösterim: 806
Boyut:  68.5 KB
Benzer konulardaki sorular ile çokça karşılaşan NASA, bu tarz iddialara cevap vermiyor.

Twitter ve Instagram gibi platformlar üzerinde en çok takip edilen isimlerden biri olan Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) çalışanı Scott Kelly, sosyal medyada paylaştığı kare ile bir kez daha gündemde. 236 gündür ISS'de yaşayan Kelly'nin Twitter'da paylaştığı karede bir nesnenin bulunduğunu belirten pek çok sosyal medya kullanıcısı bunun bir 'UFO'ya ait olduğunu iddia etti. Kısa sürede sosyal medyanın en çok konuşulan konularından biri haline gelen karenin ISS'nin bir yansıması veya bir parçası olduğunu belirtenlerin sayısı da az değil. Bu ilk defa yaşanan bir olay değil. Daha önce NASA'nın Mars'taki aracından gönderilen fotoğraflarda yer alan şekiller uzaylı izi taşıdığı gerekçesiyle gündeme gelmiş ve uzun süre komplo teoristlerinin gündeminde yer almıştı. 27 Mart'ta Kazakistan'dan ISS'e gitmek üzere yola çıkan Kelly, 1 yıl boyunca uzayda kalarak NASA adına bir rekor da kırmış olacak.

Kaynak: Ntvmsnbc (18 Kasım 2015)
Son düzenleyen Safi; 23 Haziran 2016 00:22
tutibino - avatarı
tutibino
Kayıtlı Üye
3 Ekim 2017       Mesaj #18
tutibino - avatarı
Kayıtlı Üye
BORİSKA, MARS’TAN GELEN İNDİGO OĞLAN
Oğlan, geçmiş yaşamında yedi metre boyunda Marslı bir varlık olduğunu söylüyor
Rusya’nın Volgograd bölgesinde, Volzhsky kasabasında olağandışı bir oğlan bebeği doğdu. Annesi Nadezhda Kipriyanovich oğlunu güzel bir sabah doğurdu. “O kadar hızlı bir doğum oldu ki, herhangi bir ağrı hissetmedim. Bana bebeği gösterdikleri zaman, oğlan bana yetişkin birinin bakışları ile bakıyordu. Bir çocuk doktoru olarak yeni doğan bebeklerin herhangi bir şeye bakmak için konsantre olamadıklarını biliyorum. Ancak, küçük bebeğim bana büyük kahverengi gözleri ile bakıyordu. Bunları bir kenara bırakırsak, tüm diğer çocuklar gibi olağan küçük bir bebekti” diyor annesi.
Anne ve oğlu hastaneden eve döndükleri zaman, kadın küçük oğlu ile ilgili çok tuhaf şeyler fark etmeye başladı. Annesinin Boris adını verdiği oğlan ağlamıyordu ve hastalıklara yakalanmıyordu. Tüm diğer çocuklar gibi büyüyordu, ama sekizinci ayında bütün cümleleri söylemeye başladı. Anne babası çocuğa model parçalar verdi ve oğlan bunlardan geometrik doğru figürler yapmaya başladı, farklı parçaları kesin doğrulukla bir araya getiriyordu. “Ona yabancılar gibi geldiğimiz konusunda çok tuhaf hissediyordum, temas kurmaya çalışıyordu” diyor oğlanın annesi.
Boris veya Boriska, anne babası onu sevgiyle çağırdıkları zaman, ikisine dönüp resimler çizmeye başlıyordu, bunlar önce soyut görünüyordu: mavi ve mor renklerin karışımı idi. Psikologlar resimleri inceledikleri zaman, oğlanın muhtemelen insanların auralarını çizmeye çalıştığını söylediler. Boris anne babasına Evreni anlatmaya başladığında üç yaşında bile değildi.
“Güneş sisteminin tüm gezegenlerinin isimlerini söyleyebiliyordu, uydularının isimlerini bile. Bana galaksilerin sayılarını ve isimlerini anlatıyordu. Önce bunun çok korkutucu buluyordum, ama sonra bu isimlerin gerçekten var olup olmadığını kontrol etmeye karar verdim. Astronomi ile ilgili bazı kitaplar aldım ve oğlumun bu bilim ile ilgili bu kadar çok şey bildiğini görmem beni şok etti” dedi Nadezhda.
Bebek – astronom ile ilgili dedikodular kasabada ışık hızından hızlı yayılmaya başladı. Oğlan bölgenin ünlüsü oldu: insanlar çocuk ile ilgili çok meraklı idiler, herkes onun nasıl bu kadar çok şey bilebildiğini öğrenmek istiyordu. Boriska dünya dışı uygarlıklardan gelen ziyaretçilerini, üç metre boyundaki insanların kadim ırkının varlığını, gelecek iklim ve küresel değişimleri anlatmaya istekliydi… Herkes küçük oğlanı büyük ilgiyle dinliyordu, ama insanlar bu hikayelere inanmıyorlardı.
Anne baba güvende olmak için çocuklarını vaftiz etmeye karar verdiler: bebeklerinde yanlış bir şey olduğunu düşünmeye başlamışlardı. Hemen ardından Boriska insanlara onların günahlarını anlatmaya başladı. Sokakta bir delikanlı ile karşılaşınca, hap kullanmayı bırakmasını söylüyordu; yetişkin adamlara eşlerini aldatmalarını bırakmalarını söylüyordu, vs. Küçük kahin insanları gelmekte olan sıkıntılar ve hastalıklara karşı uyarıyordu, bunlar oğlanın anne babası için olumsuz bir şöhret yaratıyordu.
Nadezhda daha sonra oğlunun ciddi felaketlerden hemen önce kötü hissettiğini fark etti. “Kursk denizatlısı battığı zaman, her yeri ağrıyordu. Beslan’daki rehine krizi sırasında ıstırap çekti, o korkunç saldırı günlerinde okula gitmeyi reddetti.”
Beslan krizi sırasındaki hislerini sorduğu zaman, Boris içinin yandığını söyledi: “Sanki içimde bir ateş yanıyordu. Beslan’daki hikayenin korkunç bir son ile biteceğini biliyordum” dedi oğlan.
Oğlan Rusya’nın geleceği ile ilgili oldukça iyimser: “Ülkedeki durum gittikçe düzelecek. Ancak, Dünya gezegeni iki çok tehlikeli yılı deneyimleyecek – 2009 ve 2013. Bu felaketler su ile ilişkili olacak” dedi Boriska.
Boriska o yılın yazında Rus bilim adamlarının dikkatini çekti. Rus Bilimler Akademisi’nin Dünya Manyetizmi ve Radyo – dalgaları Enstitüsünün uzmanları oğlanın aurasının fotoğrafını çektiler, aurasının olağanüstü güçlü olduğu ortaya çıktı.
Profesör Vladislav Lugovenko “Turuncu spektrograma sahip, bu onun güçlü zekaya sahip neşeli bir kişi olduğu anlamıan geliyor” dedi. “İnsan beyninin iki temel hafıza tipine sahip olduğu ile ilgili bir teori var: çalışma ve uzaktan hafıza. İnsan beyninin en dikkate değer yeteneklerinden biri deneyim, duygular ve düşünceler ile ilgili hem içten hem de dıştan bilgi saklama yeteneğidir, Evrenin tek bilgisel uzayı. O alandan bilgi çekebilen bazı eşsiz bireyler var. Benim fikrime göre, her insan varlığı enerji kanalları vasıtası ile uzayla bağlantılıdır.”
Lugovenko’ya göre, bu prosedürü çok kolaylaştıran özel cihazların yardımı ile insanların duyular dışı niteliklerini ölçmek mümkündür. Tüm dünyadaki modern bilim adamları fenomen çocukların gizem perdesini kaldırmak için geniş araştırmalar yapıyorlar. Son yirmi yılda dünyanın tüm yerleşim olan kıtalarında eşsiz niteliklere sahip olan insanlar doğdu. bilim adamları böyle çocuklara “indigo çocuklar” diyor.
Vladislav Lugovenko “Boriska bunlardan biri. Görünüşe göre, indigo çocukların dünyamızı değiştirme özel misyonları var. Onlardan çoğu değiştirilmiş DNA spirallerine sahip, bu onlara inanılmaz güçlü bağışıklık sistemi sağlıyor, AIDS’i bile yenebiliyorlar. Böyle çocukları Çin, Hindistan, Vietnam’da gördüm. Uygarlığımızın geleceğini değiştireceklerinden eminim.” dedi.
Dünyanın öncü uzay birimleri Mars gezegeninde yaşam izleri bulmaya çalışırken, sekiz – yaşındaki Boriska anne babasına ve arkadaşlarına Mars uygarlığı ile ilgili bildiği her şeyi anlatıyor. Boriska geçmiş yaşamını hatirlıyor. Uzmanlar gerçekte bilemeyeceği bilgilere sahip olduğunu söylüyorlar. Bir Rus gazeteci son zamanlarda eşsiz bilgisi ve deneyim ile ilgili oğlan ile konuştu.
– Boriska, buradaki insanların söylediği gibi gerçekten Mars’ta yaşadın mı?
– Evet, yaşadım, bu doğru. O zamanı hatırlıyorum, 14 veya 15 yaşında idim. Marslılar her zaman savaşıyorlardı, sık sık arkadaşımla birlikte hava baskınlarına katılmak zorunda kalıyordum. Zamanda yolculuk yapabiliyorduk ve yuvarlak uzay gemilerinde uçuyorduk, ama Dünya gezegenindeki yaşamı üçgen gemilerde gözlüyorduk. Mars uzay gemileri çok karmaşıktır. Katmanlıdır ve Evren boyunca uçabilir.
– Şu anda Mars’ta yaşam var mı?
– Evet, var, ama gezegen küresel bir felaket sonucu atmosferini yıllar önce kaybetti. Ama Marslı insanlar yeraltında hala yaşıyorlar. Karbonik gaz soluyorlar.
– Marslı insanlar nasıl görünüyorlar?
– Çok uzunlar, yedi metreden uzun. İnanılmaz niteliklere sahipler.
“Oğlumuzu ufolog, astronom ve tarihçiler dahil çeşitli bilim adamlarına gösterdiğimiz zaman, hepsi tüm bu hikayelerin uydurulmasının imkansız olduğunu kabul etti. Onun söylediği yabancı lisanlar ve bilimsel terimler genellikle bu veya o özel bilimi inceleyen uzmanlar tarafından kullanılıyor.” diyor Boriska’nın annesi.
BU BİLGİNİN DOĞRU OLMADIĞINI DÜŞÜNENLER VARSA ARAŞTIRABİLİRLER Msn Happy BEN BU BİLGİYİ İK DUYDUĞUMDA ÇOK ŞAŞIRMIŞTIM SİZDE FİKİRLERİNİZİ YAZABİLİRSİNİZ
Calm down , look strong, with their weapons and beat your enemies !
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
6 Ekim 2017       Mesaj #19
Avatarı yok
Yasaklı

NASA'nın 51 Yıl Önce Kaydettiği Çekimlerde 'UFO' Gözlendi!


Ad:  ,IPEW_hitOEquMmmvcTPVng.jpg
Gösterim: 405
Boyut:  47.4 KB
NASA, tarafından 51 yıl önce çekilen görüntüler, UFO tartışmalarını alevlendirerek yeniden gündeme taşıdı. Apollo misyonundan önce sayısız denemede bulunan NASA, ilgili misyonlarda sayısız çekim yapmıştı.

Uzun yıllar arşivde kalan söz konusu karelerden biri Dünya dışı yaşam formlarının ve UFO'ların varlığına dair tartışmalara yeniden ivme kazandırdı. İlgili görselde yer alan 3 ışık UFO'ların varlığı konusunda kafalarda soru işareti bıraktı.

Kaynak: Ntv Bilim / Science (4 Ekim 2017)

Benzer Konular

27 Mayıs 2014 / sdgsdg Soru-Cevap
13 Nisan 2015 / misafir Soru-Cevap
28 Aralık 2013 / sempatiq19 Soru-Cevap
5 Ocak 2020 / Misafir Soru-Cevap
26 Nisan 2014 / Misafir Cevaplanmış