Arama

Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler - Sayfa 2

Güncelleme: 15 Ağustos 2018 Gösterim: 243.768 Cevap: 685
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
27 Temmuz 2006       Mesaj #11
AreX - avatarı
Ziyaretçi
27 Temmuz 2006

Sponsorlu Bağlantılar
TÜRK-İŞ'E GÖRE AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI... -TÜRK-İŞ, 4 KİŞİLİK AİLENİN BU AYKİ ''AÇLIK SINIRINI'' 573 YTL 33 YKR, ''YOKSULLUK SINIRINI'' İSE BİN 867 YTL 54 YKR OLARAK HESAPLADI -TÜRK-İŞ: ''ÇALIŞANLAR BUGÜN, YILBAŞINA GÖRE SADECE GIDA İÇİN 30 YTL, TEMEL İHTİYAÇLARI İÇİN İSE TOPLAM 99 YTL DAHA FAZLA HARCAMA YAPMAK DURUMUNDA''

Türk-İş, 4 kişilik ailenin ''açlık sınırını'', 573 YTL 33 YKr, ''yoksulluk sınırını'' ise bin 867 YTL 54 YKr olarak hesapladı.

Türk-İş'in hesaplamalarına göre, 4 kişilik ailenin dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için yapması gereken asgari harcamayı ifade eden ve ''açlık sınırı'' olarak da adlandırılan tutar, geçen aya göre yüzde 0.31 artarak 571 YTL 57 YKr'den 573 YTL 33 YKr'ye yükseldi.

Ailenin gıda harcamalarının yanı sıra, kira, ulaşım, yakacak, elektrik, su, haberleşme, eğitim, sağlık, iletişim, kültür gibi temel ihtiyaçları için gerekli olan ve ''yoksulluk sınırı'' olarak da ifade edilen tutar ise aynı dönemde bin 861 YTL 80 YKr'den bin 867 YTL 54 YKr'ye çıktı.

Hesaplamalara göre, yılın yedi ayında gıda harcaması tutarı yüzde 5.60 artarken, geçen yılın aynı döneminde bu oran yüzde 3.14'tü. Gıda harcaması tutarı, son bir yılda yüzde 8.17 yükseldi.

-YILBAŞINDAN BU YANA 30 YTL ARTIŞ-

Türk-İş'in ''açlık ve yoksulluk sınırına'' ilişkin açıklamasında, çalışanların bugün, yılbaşına göre sadece gıda için 30 YTL, temel ihtiyaçları için ise toplam 99 YTL daha fazla harcama yapmak durumunda bulundukları ifade edildi.

Bu yıl için hedeflenen enflasyon oranı temel alınarak ücretli ve emeklilere yapılan artışların, yılın 7 ayında gerçekleşen fiyat artışlarıyla ''anlamını yitirdiği'' ve ''dar ve sabit gelirli kesimlerin satın alma gücünün gerilemeye devam ettiği'' kaydedilen açıklamada, ''SSK kapsamında çalışanların yaklaşık yarıya yakınının gelir düzeyi asgari ücrettir. Bazı işverenler tarafından yüksek bulunarak daha da düşürülmek istenen bugünkü asgari ücret ile sadece 6 gün insan onurunun gerektirdiği yaşama düzeyini sağlamak mümkün olmaktadır'' denildi.

-SEBZE-MEYVE FİYATLARI ARTTI-

Açıklamada, ''açlık ve yoksulluk sınırı'' hesaplamalarında temel alınan meyve-sebzelerin geçen yıllarda, özellikle yaz aylarında mutfak harcamasını ''rahatlatan'' harcama grubu olduğu belirtilerek, ancak özellikle son iki ayda sebze-meyve fiyatının ''ortalamada arttığı'' kaydedildi.
A.A.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
27 Temmuz 2006       Mesaj #12
AreX - avatarı
Ziyaretçi
27 Temmuz 2006
MERKEZ BANKASI HAFTALIK VERİLERİ... -MERKEZ BANKASI DÖVİZ REZERVİ, 7-14 TEMMUZ TARİHLERİ ARASINDA 57 MİLYAR 125 MİLYON DOLARA İNDİ -TÜRKİYE, 3-26 TEMMUZ TARİHLERİ ARASINDA 1 MİLYAR 93,44 MİLYON DOLAR DIŞ BORÇ ÖDEDİ

Sponsorlu Bağlantılar
Merkez Bankasının döviz rezervleri, 14-21 Temmuz tarihleri arasında 436 milyon dolar azalışla 57 milyar 125 milyon dolara indi.
Merkez Bankasının döviz rezervi, 14 Temmuzda 57 milyar 561 milyon dolar idi.
Merkez Bankasının haftalık verilerine göre, Türkiye'nin ''uluslararası rezervleri'' de 7 Temmuz itibarıyla 419 milyon dolar artarak 83 milyar 723 milyon dolara yükseldi.
Uluslararası rezervler, 30 Haziranda 83 milyar 304 milyon dolar düzeyinde idi.
Bankalar ve katılım bankalarının toplam döviz rezervleri de 7 Temmuz itibarıyla, 24 milyar 306 milyon dolardan 24 milyar 149 milyon dolara indi.

-REPO İŞLEMLERİ-

Bankaların müşterileriyle yaptığı repo işlemleri, 14-21 Temmuz tarihleri arasında 144,7 milyon YTL azalarak 21 Temmuz itibarıyla 3 milyar 300,1 milyon YTL oldu. Repo işlemleri 14 Temmuzda 3 milyar 444,8 milyon YTL idi.
Mali kuruluşlararası repo işlemleri ise 21 Temmuz itibarıyla 238 milyon YTL azalışla 12 milyar 877,5 milyon YTL'den 12 milyar 639,5 milyon YTL'ye indi.

-DIŞ BORÇ ÖDEMESİ-

Türkiye, 3-26 Temmuz tarihleri arasında toplam 1 milyar 93,44 milyon dolar dış borç ödemesi yaptı.
Ödemelerin 404,80 milyon doları Hazine, 33,96 milyon doları Merkez Bankası ve 208,48 milyon doları genel ve katma bütçeli idarelerin dokümantasyon, kitap bedeli, katılma payı, üyelik aidatı gibi ödemeler ile MSB ve savunma sanayi ödemeleri gibi kalemlerden oluştu. Aynı dönemde IMF'ye 446,20 milyon YTL ödeme yapıldı

-DÖVİZ MEVDUAT HESAPLARI-

Bankalardaki toplam döviz mevduat hesapları, 14 Temmuz itibarıyla 80 milyar 135 milyon dolar oldu.
Toplam döviz mevduat hesapları, 7 Temmuzda 79 milyar 660 milyon dolar idi.
Döviz tevdiat hesapları toplamı 14 Temmuz itibarıyla 64 milyar 33 milyon dolara, yurt içi döviz tevdiat hesapları toplamı 61 milyar 261 milyon dolara çıkarken, yurt dışı döviz tevdiat hesapları toplamı 2 milyar 772 milyon dolara indi



PETROL FİYATLARI... -NİJERYA'DA PETROL ÜRETİMİNİN AZALMASI VE İSRAİL'İN LÜBNAN'A SALDIRISI FİYATLARI YÜKSELTTİ


Uluslararası piyasalarda petrol fiyatları, Nijerya'daki patlamaların petrol üretimini sekteye uğratması ve İsrail'in Lübnan'a saldırısı nedeniyle 74 dolar seviyesinin üzerine çıktı.
ABD ham petrolü 40 sent artışla varili 74,34 dolara yükselirken, Londra Brent petrolünün fiyatı da 50 sent değer kazanarak varili 74,50 dolar seviyesinden işlem görüyor.
Petrol fiyatlarının artmasında, Nijerya'da yaşanan iç karışıklıklarda petrol boru hatlarının zarar görmesinin üretime darbe vurması etkili oldu.
Nijerya'daki en büyük yabancı üretici konumundaki petrol devi Royal Dutch Shell, bu ülkedeki kayıplarının şirketin 2006 yılı petrol ve gaz üretim hedefini kaybetmesine yol açacağını duyururken, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Jeroen van der Veer de dünyada birçok jeopolitik gerilim yaşandığı bir ortamda bunun anlamının ''yüksek petrol fiyatları'' olduğunu belirtti.
Öte yandan, İsrail'in Güney Lübnan'a saldırısının 16. gününe girmesi de Orta Doğu'dan petrol ihracının sekteye uğrayabileceği düşüncesini akla getirerek fiyatların artmasında rol oynadı.




TÜKETİCİ KREDİLERİ 42 MİLYAR YTL'YE İNDİ


Tüketici kredileri, 21 Temmuz itibarıyla 180,9 milyon YTL azalarak 42 milyar 52,3 milyon YTL'ye indi.
Söz konusu krediler, 14 Temmuz tarihi itibarıyla 42 milyar 233,2 bin YTL düzeyinde idi.
Tüketici kredileri kapsamında konut kredileri 20 milyar 640,4 milyon YTL, taşıt kredileri yaklaşık 6 milyar 713,9 milyon YTL, diğer krediler 14 milyar 697,9 milyon YTL olarak hesaplandı.
Bireysel kredi kartları ise 21 Temmuz itibarıyla 19 milyar 760,3 milyon YTL'den 19 milyar 344,1 milyon YTL'ye geriledi.
YTL cinsinden bireysel kredi kartlarının 7 milyar 594,2 milyon YTL'si taksitli, yaklaşık 11 milyar 724,4 milyon YTL'si taksitsiz kredi kartından oluştu.
Tüketici kredilerinin 11,5 milyar YTL'si kamu bankaları, 26,7 milyar YTL'si özel bankalar, 3,9 milyar YTL'si de yabancı bankaları içeriyor.
Tasfiye olacak tüketici kredileri ve bireysel kredi kartları toplamı da, bir hafta içinde 0,50 milyon YTL artarak 1 milyar 878,8 milyon YTL'ye çıktı.


MERKEZ BANKASI HAFTALIK VERİLERİ... -BANKALARDAKİ MEVDUAT 264,8 MİLYAR YTL'YE ÇIKTI -BANKALARIN KREDİ HACMİ, 14 TEMMUZ İTİBARIYLA 165 MİLYAR 458,3 MİLYON YTL OLDU


Bankalardaki mevduat, 7-14 Temmuz tarihleri arasında 1 milyar 119,4 milyon YTL artarak 264 milyar 847,7 milyon YTL'ye çıktı.
Merkez Bankasının haftalık verilerine göre, bankalardaki toplam mevduat 7 Temmuz itibarıyla 263 milyar 728,3 milyon YTL idi.
14 Temmuz itibariyle, bankalardaki yabancı mevduat 93 milyar 860,6 milyon YTL, YTL cinsinden mevduat ise 165 milyar 881,6 milyon YTL oldu.
Bankalararası mevduatın 2 milyar 343,4 milyon YTL'si Türk parası, yaklaşık 2 milyar 762,1 milyon YTL'si de yabancı paradan oluştu.

-KREDİ HACMİ-

Bankaların kredi hacmi, 14 Temmuz itibarıyla yaklaşık 801,6 milyon YTL artarak 165 milyar 458,3 milyon YTL'ye çıktı. Bankaların kredi hacmi 7 Temmuz itibarıyla 164 milyar 656,7 milyon YTL idi.
14 Temmuz itibarıyla mali kesime verilen kredilerin 798 milyon YTL'si mevduat bankaları, 2 milyar 502,1 milyon YTL'si de kalkınma ve yatırım bankaları kredilerinden oluşuyor.
Mali olmayan kesime verilen kredilerin dağılımına bakıldığında da 50,9 milyon YTL'sinin Merkez Bankası, 155 milyar 551,7 milyon YTL'sinin mevduat bankaları, 6 milyar 555,6 milyon YTL'sinin de kalkınma ve yatırım bankaları kredilerinden oluştuğu görüldü.

-TÜKETİCİ FİNANSMAN ŞİRKETLERİNİN KREDİ HACMİ-

Tüketici finansman şirketlerinin kredi hacmi 7,2 milyon YTL azalarak 21 Temmuz tarihi itibarı ile 2 milyar 885,9 milyon YTL oldu.
Tüketici finansman şirketlerinin kredi hacmi, 14 Temmuzda 2 milyar 893,1 milyon YTL düzeyinde idi. Toplam kredinin 2 milyar 83,2 milyon YTL'si bireysel kredi, yaklaşık 802,8 milyon YTL'si de kurumsal krediden oluştu.

-MENKUL DEĞERLER CÜZDANI-

Bankaların alım satım amaçlı ve satılmaya hazır menkulleri, 7 Temmuz tarihinde 98 milyar 484,1 milyon YTL iken 14 Temmuzda 98 milyar 214,2 milyon YTL'ye indi.
Verilere göre, 14 Temmuz itibarıyla mevduat bankalarının portföyünde, 65 milyar 303,2 milyonu YTL, 31 milyar 358 milyon YTL'si de yabancı para menkul değerleri olmak üzere 96 milyar 661,2 milyon YTL'lik değerli kağıt bulunuyor.
Bu bankalardaki yabancı para ve TL cinsinden menkul değerlerin yaklaşık 989,5 milyon YTL'si yurt dışında bulunurken, yurt içi yabancı para cinsinden değerler arasında 30 milyar 136,6 milyon YTL'lik, Türk parası değerler açısından da 62 milyar 334,8 milyon YTL'lik devlet tahvili yer alıyor.

A.A
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
28 Temmuz 2006       Mesaj #13
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi
EkonomiSon indirimle Türkiye, OECD ülkeleri arasında Kurumlar Vergisi en düşük 4. ülke oldu
readmore
27/07/2006 17:40:33
ANKARA - Gelir İdaresi Başkanlığı Grup Başkanı Yüksel Yavuz, Kurumlar Vergisi oranının yüzde 20'ye çekilmesiyle birlikte Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında en düşük orana sahip 4. ülke konumuna geldiğini kaydetti. Ankara Serbest Muhasebeci Mali MüşKamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu yeniden düzenlenecek
readmore
27/07/2006 16:39:02
ANKARA - Hazine, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun yeniden düzenlenmesi çalışmalarına başladı. Kamu kurumlarına ait tasarrufların kamu bankalarında değerlendirilmesi veya Devlet Borçlanma Senetlerine yatırılması ve bu kaynakların Merkez BanPWC'ye göre Türkiye otomotiv üretimini yüzde 36 artırıp, Avrupa'da 7'nciliğe yükselecek
readmore
27/07/2006 16:04:38
İSTANBUL - Türkiye'de 2005 yılında üretilen 828 bin 799 adet hafif araç sayısının yüzde 36'lık artışla 1 milyon 132 bin 570 adede ulaşması bekleniyor. Otomobil üretiminde dünyada 18'inci, Avrupa'da 8'inci sırada olan Türkiye, bu artışla 2010 yılında Elektrik sektörü Enerji Bakanlığı'nda masaya yatırılıyor
readmore
27/07/2006 15:39:39
ANKARA - Serbest elektrik üreticileri ve otoprodüktörlerin sorunlarının masaya yatırıldığı, özel sektörle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerini bir araya getiren zirve, Ankara'da başladı. Türkiye Petrolleri A.O. (TPAO) Lokalinde gerçekleTMSF, 1 Mayıs-14 Temmuz tarihleri arasında yaklaşık 2.7 milyar dolar sattı
readmore
27/07/2006 15:14:02
ANKARA - TMSF, 11 Mayıs-14 Temmuz 2006 tarihleri arasında 4 milyar 284 milyon 165 bin 624 YTL karşılığı, 2 milyar 699 milyon 668 bin 573 dolar ve 10 milyon euro sattı. DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan'ın soru önergesine yazılı yanıt veren DevAntalya Limanı'na en yüksek teklif 60 milyon dolarla Akdeniz Liman İşletmeciliği A.Ş'den
readmore
27/07/2006 13:55:00
İSTANBUL - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu(TMSF)'nin Ortadoğu Antalya Liman İşletmeleri A.Ş'deki yüzde 99.999 oranındaki payının satışı için düzenlenen ihaleyi, 60 milyon dolara Akdeniz Liman İşletmeciliği A.Ş kazandı. TMSF'nin 74 milyon dolar muhammeKale Grubu, 28 milyon YTL'lik yeni yatırımına start verdi
readmore
27/07/2006 13:41:43
ÇANAKKALE - Kale Grubu, 49. kuruluş yıldönümü ve Seramik Bayramı törenleri kapsamında, farklı alanlarda toplam 45 milyon YTL'ye mal olan bitmiş tesislerinin açılışını gerçekleştirerek, 28 milyon YTL tutarındaki yeni yatırımlarının temelini attı. Hazine, DİBS değişim ihalesinde nominal 613.7 milyon YTL'lik satış yaptı
readmore
27/07/2006 13:15:11
ANKARA - Hazine'nin bugün düzenlediği DİBS değişim ihalesinde toplam 613,7milyon YTL'lik nominal satış gerçekleşti. 13 Eylül 2006 vadeli DİBS'e ilişkin gerçekleştirilen geri alım tutarı 601,8 milyon YTL oldu. Geri alım için minimum fiyat 10TİGEM, 81 safkan Arap tayını açık artırmayla satacak
readmore
27/07/2006 12:30:43
ANKARA - Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü, toplam 81 baş safkan Arap tayını satmak üzere ihale açtı. Sultunsuyu Tarım İşletmesi'nin yetiştirmesi 45 baş dişi, 36 baş erkek olmak üzere, toplam 81 baş safkaHisarcıklıoğlu: İşsizler ordusuna her yıl 700 bin yeni kişi katılıyor
readmore
27/07/2006 12:00:45
İZMİR - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 5 milyonluk işsiz ordusuna her yıl 700 bin yeni işsizin katıldığını belirterek, "Bu orduyu eritme görevi özel sektöründür. Özel sektör olarak devletin manevi desteğini


Bu haftaki tüm haberler. Son indirimle Türkiye, OECD ülkeleri arasında Kurumlar Vergisi en düşük 4. ülke oldureadmore27 Tem 2006 17:40:33:000
ANKARA - Gelir İdaresi Başkanlığı Grup Başkanı Yüksel Yavuz, Kurumlar Vergisi oranının yüzde 20'ye çekilmesiyle birlikte Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında en düşük orana sahip 4. ülke konumuna geldiğini kaydetti. Ankara Serbest Muhasebeci Mali MüşaviVOB, günü 83.4 milyon YLT'lik işlem hacmiyle tamamladıreadmore27 Tem 2006 17:25:20:000
İZMİR - İzmir'deki Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası (VOB), günü 83 milyon 353 bin 192 YTL'lik işlem hacmiyle kapadı. Açık pozisyon (alınıp satılan ama kapatılmamış kontrat) sayısı göre 3 bin 305 adet artarak 112 bin 592'ye çıktı. Ayrıca toplam işlem adediPiyasalar rayına oturmaya başladı/ 37 bini deneyen İMKB gün sonunda 763 puan arttı: 36747/ Dolar 1.50'nin altına geldi, faiz gevşedi readmoreborsa427 Tem 2006 16:45:28:000
İSTANBUL - Piyasalardaki, göstergeler olumlu seyrediyor. 37 bin direncini test eden Ulusal Endeks, ikinci seansın sonunda 763 puan (yüzde 2.12) artış kaydederek, 36747 değerinden tamamladı. Serbest piyasada dolar düne göre 2 YKr kayıpla 1.5050 YTL'den, eu







TÜMSİAD'la KOBİ'ler yoluna tam hız devam edecekreadmore27 Tem 2006 16:41:40:000
İSTANBUL - Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD), Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ile işbirliği protokolü imzaladı. Ülkemiz ekonomisine katkı sağlamayı ve tüm sanayici ve iş adamlarına hizTMSF, Antalya Limanı ihalesine yarın pazarlıkla devam edecek readmoreihracat rekor yeni427 Tem 2006 16:25:45:000
İSTANBUL - Ortadoğu Antalya Liman İşletmeleri A.Ş. hisselerinin bugün düzenlenen ihalesinde Akdeniz Liman İşletmeciliği A.Ş. 60 Milyon Amerikan Doları teklif verdi. Fon Kurulu, onaya sunulan ihalenin pazarlıkla devamına karar verdi Tasarruf Mevdu


Hi-LaL - avatarı
Hi-LaL
Ziyaretçi
28 Temmuz 2006       Mesaj #14
Hi-LaL - avatarı
Ziyaretçi
IMF, 3'üncü ve 4'üncü gözden geçirmeleri bugün görüşecek...

Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) karar makamı olan İcra Direktörleri Kurulu'nun bugünkü toplantısında, Türkiye'nin IMF ile yürüttüğü Stand by programının 3'üncü ve 4'üncü gözden geçirme dönemleri ele alınacak. Toplantı sonucunda, söz konusu gözden geçirmelerin resmen sonuçlandırılması ve Türkiye'ye toplam 1,9 milyar dolar tutarında, iki yeni kredi diliminin serbest bırakılması bekleniyor.


IMF İcra Direktörleri Kurulunun, Türkiye'nin programını ele alacağı, geçen hafta IMF'nin Dış İlişkiler Direktörü Mesud Ahmed tarafından açıklanmıştı. Türkiye, kurulun bugünkü toplantısının gündeminde ikinci sırada bulunuyor.
Toplantının ardından, IMF Başkanı Rodrigo de Rato veya IMF Birinci Başkan Yardımcısı Anne Krueger'in imzasıyla, Türkiye ekonomisine dönük genel bir değerlendirmenin yayımlanması da bekleniyor.
Bu arada Üçüncü ve dördüncü gözden geçirmelerinin resmen sona ermesinin ardından, gelecek haftalarda IMF heyetinin beşinci gözden geçirme dönemi için Türkiye'ye gelmesi öngörülüyor.
Türkiye'nin 10 milyar dolar destekli son stand-by programı, geçen yıl yürürlüğe girmişti.

28.07.2006 10:11:00
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
28 Temmuz 2006       Mesaj #15
AreX - avatarı
Ziyaretçi
28 Temmuz 2006

BİLGİ TOPLUMU STRATEJİSİ VE EYLEM PLANI (1) -YPK'NIN HAZIRLADIĞI 2006-2010 YILINA İLİŞKİN BİLGİ TOPLUMU STRATEJİSİ VE EYLEM PLANI YAYIMLANDI -STRATEJİNİN HAYATA GEÇİRİLMESİYLE, 30 YIL İÇİN YILLIK ORTALAMA İSTİHDAMDA YÜZDE 0,6 , İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİNDE YÜZDE 1,4 , GSMH'DE DE YÜZDE 2 ARTIŞ SAĞLANACAĞI TAHMİN EDİLİYOR -STRATEJİDEN: ''TOPLUMUN YÜZDE 62'SİNİN İNTERNET HAKKINDA HİÇ FİKRİ YOK'' -''HANELERİN SADECE YÜZDE 5,9'UNDA İNTERNET BAĞLANTISI BULUNUYOR'' -''TÜRKİYE'DE GENİŞBANT ERİŞİM MALİYETİ, KİŞİ BAŞINA MİLLİ GELİRİN YÜZDE 5,4'ÜNE DENK GELİYOR. OECD ORTALAMASI İSE YÜZDE 2''

Bilgi Toplumu Stratejisinin hayata geçirilmesinin, 30 yıl için yıllık ortalama istihdamda yüzde 0,6, işgücü verimliliğinde yüzde 1,4, GSMH'de de yüzde 2 artış sağlanacağı tahmin ediliyor.
Yüksek Planlama Kurulu (YPK) tarafından kabul edilen ve 2006-2010 yılları arasını kapsayan Bilgi Toplumu Stratejisi ve bu stratejinin eylem planı, Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlandı.
Bilgi Toplumu Stratejisinde, mevcut durum ve Türkiye'nin 2010 yılında bilgi toplumuna dönüşüm potansiyeli değerlendiriliyor. Stratejik öncelikler çerçevesinde de 2010 yılı için hedefler ve bu hedeflere ulaşmak için atılması gereken adımlar tespit ediliyor.
Stratejide, bilgi toplumuna dönüşümün nihai hedefi, rekabet gücü artırılarak dünya hasılasından daha fazla pay almak ve toplumsal refah seviyesini artırmak olarak tanımlanıyor.
Makroekonomik projeksiyonlara göre, stratejinin hayata geçirilmesi ve ağ etkisinin ortaya çıkmasıyla bilgi ve iletişim teknolojilerinin ekonomiye katkısının, 30 yıl için yıllık ortalama yüzde 0,6 istihdam artışı ve yüzde 1,4 işgücü verimliliği artışı ile yüzde 2 seviyelerinde ilave GSMH büyümesi olarak ortaya çıkması tahmin ediliyor.

-TÜRKİYE'NİN POTANSİYELİ-

Stratejide, Türkiye'nin bilgi toplumuna dönüşümde ''hazırlık'' aşamasında olduğu belirtilerek, bundan sonraki dönemde mevcut yetkinlik ve kaynaklarını etkin şekilde kullanması gerektiği vurgulandı. Stratejide, ülke potansiyeli ''vatandaşlar'', 'işletmeler'', ''devlet'', ''bilgi ve iletişim teknolojileri'' ile ''Ar-Ge ve yenilikçilik'' açısından şöyle değerlendirildi:
- Vatandaşlar: Türkiye'de bilgisayar sahipliği ve internet kullanım oranları halen düşük seviyede. 2005 itibarıyla internet kullanan bireylerin toplam nüfusa oranı yüzde 13,9, genişbant abone sayısının oranı ise yüzde 2. AB ortalaması ise 2004 yılı itibarıyla, sırasıyla yüzde 47 ve yüzde 6,5.
Türkiye'de hanelerin sadece yüzde 5,9'unda internete bağlı kişisel bilgisayar bulunuyor. Hanelerde internet kullanımının yaygınlaşmamasının başlıca nedenlerini, maliyet yüksekliği ve yetkinlik eksikliği oluşturuyor. Türkiye'de genişbant erişim maliyeti kişi başına milli gelirin yüzde 5,4'üne denk geliyor. Bu alanda, OECD ortalaması ise yüzde 2.
Toplumun yarısından fazlasının (yüzde 62) internet hakkında hiç fikri olmaması da dikkat çekici.
Öte yandan nüfusun yüzde 54,9'unun 30 yaşın altında olması ve 15 yaşın altındaki bireylerin toplumun yüzde 28,1'ini oluşturması Türkiye için büyük bir potansiyelin işareti.

-''KOBİ'LERDE KATMA DEĞER ARTIRILMALI''

- İşletmeler: Türkiye'de Küçük ve Orta Boy İşletmeler (KOBİ) toplam işletmelerin yüzde 99,8'ini, istihdamın ise yüzde 76,7'sini oluşturuyor. Ancak, GSMH içindeki payı yüzde 26,5 düzeyinde kalıyor. KOBİ'lerde üretilen katma değerin düşük olmasında, bu işletmelerin teknik bilgi ve beceri seviyelerinin, bilgi ve iletişim teknolojilerine erişim fırsatlarının ve bu teknolojilerin sağladığı avantajlardan faydalanma kabiliyetlerinin sınırlı olması rol oynuyor.

-''VATANDAŞ İHTİYACI GÖZETİLMİYOR''-

-Devlet: Son yıllarda kamu bilgi ve iletişim teknolojisi yatırımlarının hızlı bir şekilde arttığı görülüyor. 2002 yılında 380,3 milyon YTL olan kamu bilgi ve iletişim teknolojileri yatırım ödeneği, 2006 yılında 758,3 milyon YTL'ye yükseldi.
Araştırmalardan elde edilen bulgular, kamu hizmetlerinin sunumunda genellikle vatandaş ihtiyaçlarının gözetilmediği ve hizmet süreçlerinin vatandaş odaklı bir şekilde tasarlanmadığını gösteriyor.
Ayrıca, kamuda bilgi paylaşımının sınırlı birkaç örnek dışında yeterince gelişmediği görülüyor. Önümüzdeki dönemde giderek artması beklenen kamu bilgi ve iletişim teknolojileri yatırımlarında mükerrerliklerin önlenmesi ve bütüncül e-devlet yapısının oluşturularak kaynak kullanımında etkinliğin sağlanması önem taşıyor.

-''TELEKOMÜNİKASYONDA VERGİLER AŞAĞI ÇEKİLMELİ''

-Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü: Türkiye'de telekomünikasyon sektörü büyüklüğünün GSYİH'ya oranı yüzde 3,3. Bu, yüzde 3,2 olan OECD ortalamasına yakın. Ancak yüzde 0,8 olan bilgi teknolojileri sektöründeki oran, OECD ortalaması(yüzde 2,9) oldukça gerisinde kalıyor. Bu yapı, 2010 yılına doğru iki alt sektöre ilişkin önceliklerin farklı olması gerektiğini ortaya koyuyor.
Bilgi toplumuna geçiş sürecinde telekomünikasyon sektörü için öncelikli konular; hizmet ve altyapılarda etkin rekabetin tesis edilerek alternatif hizmet ve altyapıların ortaya çıkmasının sağlanması ve çeşitliliğin artırılması, diğer ülkelere kıyasla oldukça yüksek olan vergilerin makul seviyelere çekilmesi ve genişbant iletişim altyapısının yaygınlaştırılması.
Bilgi teknolojileri sektöründe öne çıkan sorunlar ise finansal güç, yetkinlik, deneyim ve ölçek. Bu sektördeki en büyük 20 firmanın yaş ortalaması 13.

-''BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR, ÜRÜNE DÖNÜŞEMİYOR''-

-Ar-Ge ve Yenilikçilik: Türkiye'nin, dünya bilimsel yayınlar endeksinde 2005 yılında 19. sıraya yükselmesi, akademik bilgi üretiminde önemli bir kapasite oluştuğunu gösteriyor. Ancak, araştırma kapasitesindeki artış, araştırma kurumları ile reel kesim arasındaki işbirliğinin istenen düzeyde olmaması nedeniyle gerektiği ölçüde teknoloji ve ticari ürünlere dönüşemiyor.
Kamunun bütçeden Ar-Ge'ye aktardığı kaynak, 2003 yılında 162,2 milyon YTL iken, 2006'da 743 milyon YTL'ye ulaştı. Toplam Ar-Ge harcamalarının GSMH'nin yüzde 0,8'ine denk geldiği tahmin ediliyor.
AB 6. Çerçeve Programı, önemli bir fırsat olarak ortaya çıktı. Ancak araştırma kapasitesinin yetersizliği nedeniyle Türkiye, sağladığı katkı oranında bir geri dönüş elde edemedi.
Bu alandaki stratejiler belirlenirken, TÜBİTAK koordinasyonunda hazırlanan 'Ulusal Bilim ve Teknoloji Politikaları: Vizyon 2003-2023' belgesi esas alındı.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
29 Temmuz 2006       Mesaj #16
AreX - avatarı
Ziyaretçi
29 Temmuz 2006

IMF BAŞKANI DE RATO: ''KÜRESEL GELİŞMELER, TÜRKİYE'Yİ DİĞER GELİŞMEKTE OLAN PİYASALARDAN DAHA FAZLA ETKİLEDİ, ANCAK HÜKÜMET VE MERKEZ BANKASI GEREKEN DOĞRU ÖNLEMLERİ ALDI'' -''PROGRAMDAKİ POLİTİKALARA BAĞLI KALINMASI KİLİT ÖNEM TAŞIYOR'' -''TÜRKİYE'NİN YATIRIMCI GÜVENİNİ YENİDEN KAZANMA ÇABALARI, ULUSLARARASI TOPLUMUN DESTEĞİNİ HAKEDİYOR''

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Rodrigo De Rato, son aylarda ortaya çıkan küresel risklerin Türkiye'yi diğer gelişmekte olan piyasalardan daha fazla etkilediğini, ancak hükümetin ve Merkez Bankası'nın bu duruma karşı makroekonomik politikaları sıkılaştırarak ve yapısal reformları canlandırarak doğru yanıt verdiğini söyledi.

IMF'nin karar makamı olan icra direktörleri kurulunun, Türkiye'nin programının 3. ve 4. gözden geçirme dönemlerini sonuçlandırarak, yaklaşık 1.9 milyar dolar tutarındaki yeni kredi dilimini serbest bırakmasının ardından De Rato, Türkiye'deki ekonomik gelişmelerle ilgili bir değerlendirme yayınladı.

Yüksek büyüme ve düşük enflasyon sağlayacak, piyasa hissiyatında ani değişikliklerin ekonomiye getirebileceği zaafiyeti azaltıcı politikaların uygulanmasının sürdürülmesi gerektiğini belirten De Rato, ''Türk makamlarının parasal ve mali politikaları sıkılaştırarak ve yapısal reformlara bağlılığı yineleyerek yatırımcıların güvenini yeniden kazanma çabaları uluslararası toplumun desteğini hakediyor'' dedi.

Türkiye'nin ekonomik performansının güçlü olduğunu ve yakın zamana dek bunun rekor ölçüde yüksek sermaye girişleri, azalan borç oranları ve güçlü YTL ile görüldüğünü kaydeden De Rato, bazı şokların cari açığın genişlemesi ve enflasyonun yükselmesine yol açtığına işaret etti.

De Rato, ''Bunun yanısıra küresel risklerde meydana gelen artış, gelişmekte olan diğer birçok piyasaya oranla Türkiye'yi daha fazla etkiledi. Ancak Türk makamları, makroekonomik politikaları sıkılaştırarak ve yapısal reformları canlandırarak bu sınavlara karşı doğru yanıt verdi. YTL'de meydana gelen yeni düzenlemenin, cari açığın azalmasına katkıda bulunması beklenirken, daha zor bir enflasyon görünümü ortaya çıkarıyor'' diye konuştu.

Merkez Bankası'nın enflasyonu dizginleme ilkesine bağlılığını memnuniyetle karşıladıklarını belirten De Rato, faiz oranlarındaki son artışların ve piyasadan YTL likiditesinin çekilmesinin, finans piyasalarında istikrarı yeniden kurduğunu ve bu durumun enflasyon beklentilerini yeniden kontrol altına almasının beklendiğini dile getirdi. Türkiye'nin, dalgalı kur rejimine bağlı kalmasının da uygun olduğunu, bu önlemin güvenlik vanası görevi yaptığını belirten De Rato, bunun son piyasa hareketliliğinde de görüldüğünü kaydetti.

De Rato, ''İleriye bakıldığında Merkez Bankası, orta vadeli enflasyon hedeflerinin ulaşılabilir kılınması için gerekirse politikalarını yeniden ayarlamaya hazır'' dedi. Hükümetin, borç oranlarını düşürmek, enflasyonla mücadeleyi canlandırmak ve cari açığı kontrol altına almak amacıyla mali politikaları sıkılaştırdığını hatırlatan De Rato, ''Türk yetkililer, gayrisafi milli hasılanın yüzde 6.5'i olarak hedeflenen faiz dışı bütçe fazlasının aşılması amacıyla fazla harcamalardan kaçınma yönünde önlem aldı ve gelir fazlasını tasarruf etmeyi kararlaştırdılar'' diye konuştu.

Bu hedeflere ulaşılması için nominal harcamaların program çerçevesinde tutulması ve vergi tabanının korunması gerektiğini kaydeden De Rato, kamu borcunun kompozisyonunun iyileştirilmesi yönündeki çabaların da önem taşıyacağını vurguladı. De Rato, ''Yapısal reform gündemi çerçevesinde çabuk hareket edilmesi, büyüme oranı ve piyasa güveninin korunması, zaafiyetin azaltılmasına katkıda bulunacak. Yeni kabul edilen idari ve emeklilik reformu yasalarının zamanlı olarak uygulanması, orta vadeli mali pozisyonun korunmasında kilit rol oynayacak'' ifadelerini kullandı.

''Gelir vergisi ve şirketler vergisi rejimlerinin iyileştirilmesi ilkesine bağlılık, tarafımızca memnuniyetle karşılandı. Ancak vergi yönetiminin güçlendirilmesi yönünde daha fazla çaba gerekiyor'' diye konuşan De Rato, finans sektörü alanında, hükümetin, hızlı kredi artışı ışığında bankacılık denetim çerçevesindeki reformların hızlandırılmasına yaptığı vurgunun doğru olduğunu kaydetti. De Rato, bu önlemin yanısıra, devlet bankalarının özelleştirilerek finans sisteminin verimliliğinin artırılmasının ve yatırım ortamının güçlendirilmesinin gerekli olduğunu dile getirdi.

IMF Başkanı, ''Yüksek büyüme, düşük enflasyon ve piyasa hissiyatındaki değişmelere karşı ekonominin zaafiyetinin azaltılması için bu politikalara bağlı kalınması kilit önem taşıyacak. Türk yetkililerin, parasal ve mali politikalarda kısıntıya giderek ve yapısal reformlara bağlılıklarını yineleyerek yatırımcıların güvenini kazanma çabaları uluslararası toplumun desteğini hakediyor'' dedi.

IMF İcra Direktörleri Kurulu, ayrıca idari ve sosyal güvenlik reformlarına ilişkin yasaların TBMM tarafından kabulü, emeklilik reform yasasının TBMM tarafından kabulü, gelir vergisi reformu yasasının TBMM'ye sunulması konularında Türkiye'nin, IMF'den istediği bazı performans kriteri muafiyetlerini de onayladı.

(A.A)
Hi-LaL - avatarı
Hi-LaL
Ziyaretçi
31 Temmuz 2006       Mesaj #17
Hi-LaL - avatarı
Ziyaretçi
Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler
Kamu-Sen'den stopaj eleştirisi

Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezinden yapılan açıklamada, ''Yabancı yatırımcıya stopaj kıyağı yapılarak bütçeye milyarlarca dolarlık ek yük getirilmesi, hükümetin uyguladığı politikanın vatandaşa değil sermayeye yönelik olduğunu ortaya koymaktadır'' denildi. Açıklamada, alınan son ekonomik kararların ''tam teslimiyetin belgesi'' olduğu savunuldu.

Hükümetin uyguladığı sıcak para politikasıyla soğutulan ekonomide, yabancı yatırımcıya stopajın sıfırlanmasıyla birlikte ''denizin de bittiği'' ileri sürülerek, ''Taşıma su ile değirmenin dönmeyeceğini, yurtdışından gelen sıcak paranın istihdama ve üretime yönlendirilmediği sürece ekonomide yalancı bir baharın ardından çok çetin şartların ortaya çıkacağını belirtmiştik'' denildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Nitekim geçtiğimiz ay yaşadığımız döviz kuru ve faiz hareketleri bunun en açık örneği olmuş ve ekonomik dengelerin sıcak para ile pamuk ipliğine bağlı olduğunu göstermiştir. Bu durum karşısında AKP Hükümeti, küresel sermaye karşısında tam anlamıyla teslim bayrağını çekmiş ve yabancı yatırımcıya ödenen faizden kesilen stopajı sıfırlamıştır. Bu yolla da ekonomide imtiyazlı bir sınıf yaratmış ve yabancıları Türk yatırımcıdan ayrı tutmuştur. Türkiye Kamu-Sen olarak bir kez daha uyarıyoruz: sıcak para ile oluşturulan deniz artık bitmiştir.

Sıcak parayı çekmek için stopajlar dahi sıfırlanmış ve ekonomide de tam teslimiyet gerçekleşmiştir. Bu kararın ekonomi kurmaylarının kendi kararı olmadığı, küresel sermayenin telkinleri ile hayata geçirildiği açıktır. Her fırsatta vatandaştan alınan dolaylı vergilerin artırılmasını isteyen IMF yetkililerinin, ekonomiye milyarlarca dolar yeni yük getireceği açık olan bu kararı alkışlarla desteklemesi manidardır. Memurlarımızın maaşları reel olarak azalırken, vatandaşlarımız alım gücü günden güne düşerken, yabancı yatırımcıya stopaj kıyağı yapılarak bütçeye milyarlarca dolarlık ek yük getirilmesi, hükümetin uyguladığı politikanın vatandaşa değil sermayeye yönelik olduğunu ortaya koymaktadır.''
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
31 Temmuz 2006       Mesaj #18
AreX - avatarı
Ziyaretçi
31 Temmuz 2006

KIRŞEHİR'DE JEOTERMAL ISINMAYA YÜZDE 12 ZAM

Kırşehir'de jeotermal ısınma ücretlerine yüzde 12 zam yapıldı.

Kırşehir Termal Turizm ve Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Yaşar Altıntaş'ın verdiği bilgiye göre, Yönetim Kurulu, Vali Lütfüllah Bilgin başkanlığında toplanarak 2006-2007 kış sezonu jeotermal ısınma ücretini yeniden belirledi.

Buna göre jeotermal enerji ile ısıtılan resmi kurum binaları için geçen yıl 6,80 YTL olan metrekare ısıtma bedeli, KDV dahil bu yıl 8,05 YTL'ye, konutlar için 583 YTL olan ısıtma bedeli KDV dahil 6,51 YTL'ye yükseltildi.

Geçen yıl metrekare ısıtma ücreti 6,50 YTL olan işyeri ısınma ücreti ise bu yıl 7,26 YTL'ye çıkartıldı.

Yeni zamlarla birlikte 100 metrekare bir konutun yıllık ısıtma bedeli de KDV dahil 651 YTL oldu.

Yetkililer, abonelerin, hesaplanacak ısıtma ücretlerinin tamamını Ağustos 2006 sonuna kadar peşin ödemeleri halinde, yüzde 5 indirim uygulanacağını bildirdiler.

Isıtma ücretlerini taksitler halinde ödemek isteyenler ise Eylülde ferdi sözleşmelerini yenileyerek her taksit karşılığında senet veya çek vererek ısıtma ücretlerini 5 eşit taksit halinde ödeyebilecekler. Buna göre 100 metrekare konutun taksitleri Eylül 2006-Ocak 2007 aylarında her ay için 132,20 YTL olarak ödenecek.

Kırşehir'de toplam 1800 konut ve işyeri jeotermal enerjiyle ısıtılıyor.
Hi-LaL - avatarı
Hi-LaL
Ziyaretçi
1 Ağustos 2006       Mesaj #19
Hi-LaL - avatarı
Ziyaretçi
Doğal gaza yüksek zam! ( 1 Ağustos 2006)
Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler

BOTAŞ'tan yapılan açıklamada, uluslararası ham petrol piyasalarında ve döviz kurundaki artışlar nedeniyle BOTAŞ'ın doğal gaz satış fiyatlarında 1 Ağustos 2006'dan geçerli olmak üzere nihai tüketici fiyatlarında, konut ve sanayide yüzde 6,8 artış yapıldığı kaydedildi.

Akaryakıta indirim geldi ( 31 Temmuz 2006)

Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler

Bunun motorin pompa fiyatlarına yüzde 1,65, gazyağı fiyatlarına yüzde 2,2, jet yakıtı fiyatına da yüzde 4,02 oranında indirim olarak yansıması bekleniyor. Yapılan fiyat ayarlamasıyla, motorinin rafineri çıkış fiyatı yüzde 3,23 oranında düşürülerek metreküpü 872,26 YTL'den 844,05 YTL'ye düşürüldü.

Motorinin pompa fiyatları için baz olacak vergiler dahil fiyatı ise yüzde 1,65 düşüşle 2.015,48 YTL'den 1.982,19 YTL'ye indi. Gazyağında da rafineri çıkış fiyatı yüzde 4,03 oranında düşürülürken, bunun pompaya yansımasının yüzde 2,2 civarında olması bekleniyor. Ayarlama sonrası gazyağının KDV'li fiyatı 1.984,52 YTL'den 1.940,81 YTL'ye indirildi. Jet yakıtının rafineri satış fiyatında da yüzde 4,03 oranında indirim yapılırken, bunun pompa fiyatlarına aynı oranda yansıması bekleniyor.

-KALORİFER YAKITI VE BENZİNLERDE GELİR PAYI AYARLAMASI-

Öte yandan, kurşunsuz 95 oktan benzinde, rafineri satış fiyatında bir değişiklik yapılmazken, fiyatlandırmada alınan kalemlerden gelir payındaki artış nedeniyle, pompa fiyatına baz teşkil eden KDV'li fiyatta on binde 8'lik mini bir artış oldu. Bu oran 98 oktan benzin için ise onbinde 6 olarak hesaplandı.

Kalorifer yakıtı ve 6 numaralı fuel oilde ise gelir payındaki indirim nedeniyle mini indirim oldu. Bu indirim, 6 numaralı fuel oilde binde 1,1, kalorifer yakıtında ise onbinde 7 olarak hesaplandı.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
1 Ağustos 2006       Mesaj #20
AreX - avatarı
Ziyaretçi
01 Ağustos 2006

KOÇ FİNANSTAN ÖZEL SEKTÖR TAHVİL İHRACI...(1) -KOÇ FİNANS UZUNCA BİR ARADAN SONRA TÜRKİYE'DE İLK YURT İÇİ ÖZEL SEKTÖR TAHVİL İHRACINI GERÇEKLEŞTİRECEK -TOPLAM 100 MİLYON YTL NOMİNAL DEĞERLİ TAHVİLLER HALKA ARZ EDİLMEK SURETİYLE GARANTİ YATIRIM ARACILIĞIYLA YURT İÇİ BİREYSEL VE KURUMSAL YATIRIMCILARA SATILACAK

Koç Tüketici Finansmanı ve Kart Hizmetleri A.Ş. (Koç Finans), uzunca bir aradan sonra Türkiye'de ilk yurt içi özel sektör tahvil ihracını gerçekleştirecek.
Toplam 100 milyon YTL nominal değerli tahviller, halka arz edilmek suretiyle Garanti Yatırım aracılığıyla 3-4 Ağustos 2006 tarihlerinde yurt içi bireysel ve kurumsal yatırımcılara satılacak.
Tahviller, iki yıl vadeli 6 ayda bir kupon ödemeli ve vade sonunda ana para ödemeli olacak. Tahvillerin vade sonu tarihi 4 Ağustos 2008, kupon ödeme tarihleri ise 5 Şubat 2007-6 Ağustos 2007-4 Şubat 2008-4 Ağustos 2008 olacak.
İhraç, halka arz edilmek suretiyle gerçekleştirilecek. Tahviller İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem görecek.
Altı ayda bir kupon ödemeli olan tahvilin yıllık basit faiz oranı yüzde 20,16, yıllık bileşik faiz oranı ise yüzde 21,18 olacak.
Nominal değeri 100 YTL olan bir adet tahvilin satış fiyatı 100 YTL, minimum satış miktarı ise 10 adet olarak belirlendi. Tahvillerin satış ve başvuru şekli sabit fiyatla talep toplanması yöntemiyle olacak.
Söz konusu halka arzdan tahvil almak isteyen tasarruf sahiplerinin, talep süresi olan 3-4 Ağustos 2006 tarihlerinde Garanti Bankası şubeleri üzerinden talep formu doldurmaları ve tahvil bedellerini peşin ödemeleri gerekiyor.

-''YÜKSEK TALEP GELECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ''-

Koç Finans Yönetim Kurulu Başkanı Rüşdü Saracoğlu, konuya ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, 100 milyon YTL'lik tahvil ihracının Koç Topluluğunun özellikle finansman alanında geliştirdiği ürünlerin bir devamı olduğunu söyledi.
Saracoğlu, borsaya kote olacak bir tahvili ilk defa kendilerinin çıkardığını belirtti.
Koç Finans Genel Müdürü Kürşad Öçel de ekonomideki olumlu gelişmeler ve kamu kesimi borçlanma gereğinin azalmasının özel sektör tahvil ve bono ihraçlarına zemin hazırladığını ifade ederek, ''Koç Finans 2006'ın ilk çeyreğinden bu yana yürüttüğü çalışmalarını sonuçlandırmış ve 2 yıl vadeli 6 ayda bir faiz ödemeli 100 milyon YTL tutarında özel sektör tahvili ihraç etme aşamasına gelmiştir'' dedi.
Koç Finansın yaptığı bu ihraç ile yatırımcılara hem devlet tahvili ve Eurobond yatırımı dışında uzun vadeli yatırım aracı seçeneği sunduğunu hem de şirketlere işletme kredisi veya hisse senedi ihracı dışında finansman alternatifi yaratmada öncülük etmiş olacağını ifade eden Öçel, Koç Finansın gelecekte de sermaye piyasası araçlarını finansman politikasında etkili olarak kullanmayı hedeflediğini kaydetti.
Ağırlıklı olarak otomotiv ve dayanıklı tüketim sektörlerinde faaliyet gösteren Koç Finansın geçen yıl kredi toplamını yüzde 93 artırarak yaşayan tüketici kredisi hacmini 700 milyon YTL'ye ulaştırdığını söyleyen Öçel, Koç Finansın geçen yıl net karını yüzde 140 oranında artırdığını belirtti.
Öçel, Koç Finansın 2 milyon civarında tüketici kredisi verdiğini bildirdi.
A.A.

Benzer Konular

1 Haziran 2007 / virtuecat Ekonomi
27 Ekim 2015 / Misafir Soru-Cevap
18 Ağustos 2013 / Hi-LaL Meslekler
13 Haziran 2008 / Bia Turizm