Arama

Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler - Sayfa 14

Güncelleme: 15 Ağustos 2018 Gösterim: 243.980 Cevap: 685
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
6 Ekim 2006       Mesaj #131
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
CARİ İŞLEMLER AÇIĞININ İLACI "YABANCI SERMAYE"

Sponsorlu Bağlantılar
sp logo

LONDRA/ANKARA - Mustafa Seven - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's Türkiye Direktörü Faruk Soussa, Türkiye'deki cari işlemler açığının sürdürülebilir olup olmamasının, doğrudan yabancı sermaye düzeyine bağlı olduğunu söyledi.
Türkiye'deki cari işlemler açığı konusunda AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Soussa, cari işlemler açığının yabancı sermaye ile finanse edildiğini söyledi.
Türkiye gelen yabancı sermaye içinde ''doğrudan'' yabancı sermayenin önemine dikkati çeken Soussa, özellikle doğrudan yabancı sermaye girişindeki artışın, cari işlemler açığının ''sürdürülebilir düzeyde'' seyretmesi açısından en önemli faktör olduğunu vurguladı.
Hükümetin uyguladığı reformların, Türkiye'ye yabancı sermaye çekmede çok önemli bir katkı sağladığına da işaret eden Soussa, cari işlemler açığının sürdürülebilirliği açısından önemli olan doğrudan yabancı sermayenin devamı için, özellikle iş ortamını geliştirici reformların devam etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Soussa, iş ortamını geliştirici reformların sürmesi halinde, doğrudan yabancı sermaye akışının da devam edeceğini vurguladı.

385pxdots

RAMAZANDA EN ÇOK GIDA VE İÇECEK HARCAMALARI ARTTI

Türkiye'de hane tüketimi konusunda çalışmalar yapan araştırma şirketi HTP'nin hazırladığı ''Ramazan Raporu''na göre, Ramazan ayında oruç tutan hanelerin öğünlerinde azalma olmasına rağmen, hane tüketim ürünleri harcamasında en fazla pay artışı gıda ve içeceklerde gerçekleşti. Araştırmada, kuruyemişçi ve büfeler hariç, tüm perakendeci kanallarında daha fazla para harcandığı, en büyük harcama artışının ise et ve işlenmiş et ürünlerindeki büyümeden dolayı kasaplarda gerçekleştiği belirtildi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
6 Ekim 2006       Mesaj #132
AreX - avatarı
Ziyaretçi
06 Ekim 2006

Sponsorlu Bağlantılar
ABD EKONOMİSİ... -EYLÜL AYINDA İSTİHDAM ARTIŞI BEKLENENİN ALTINDA KALDI

WASHINGTON (A.A) - ABD'de Eylül ayındaki istihdam artışı beklenenin altında kaldı.

Çalışma Bakanlığının açıklamasında, inşaat, imalat ve perakende satış sektörlerindeki zayıflık nedeniyle, Eylül ayında yeni işe girenlerin sayısı 51 binde kaldı.

ABD'de işsizlik oranı da Eylül ayında bir önceki aya göre yüzde 0,1 oranında gerileyip, yüzde 4,6 oldu.

06 Ekim 2006

İŞSİZLERE MESLEK UMUDU... -GAZİANTEP ABİGEM DİREKTÖRÜ SURAN: -''GTO VE İŞKUR İŞBİRLİĞİYLE YÜRÜTECEĞİMİZ PROJE KAPSAMINDA 10 KİŞİYE MESLEK EDİNDİRECEĞİZ''

GAZİANTEP (A.A) - Gaziantep Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) Direktörü Funda Suran, Gaziantep Ticaret Odası (GTO) ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) işbirliğiyle yürütecekleri proje kapsamında 10 kişiye meslek edindireceklerini bildirdi.

Suran, yaptığı yazılı açıklamada, günümüz iş koşullarında, çalışanların iş hayatında başarılı olması için sürekli mesleki bilgi ve becerilerini artırmalarının yanı sıra güncel gelişmeleri yakından takip etmeleri gerektiğini belirtti.

''Bilgisayar Destekli İş İngilizcesi, Dış Ticaret ve Elektronik Ticaret Eğitim Projesi'' kapsamında Türkiye İş Kurumu'na kayıtlı işsizlerin dış ticaret, iş İngilizcesi, bilgisayar ve elektronik ticaret konularında bilgi sahibi olmalarının amaçlandığını ifade eden Suran, şu bilgileri verdi:

''Proje kapsamında verilecek eğitim, kişilerin bilgilerini ve becerilerini artırmalarını sağlamak için tasarlandı. Proje kapsamında eğitim programına katılanlara iş bulmalarında yardımcı olunması hedefleniyor. Böylelikle istihdamın artmasına da katkı sağlanmış olacak.

Gaziantep Ticaret Odası ve İŞKUR işbirliğiyle yürüteceğimiz proje kapsamında 10 kişiye meslek edindireceğiz. Bu kişilerin bilgi ve becerileri doğrultusunda istihdam edilmeleri sağlanacak. 9 Ekim'de başlayacak eğitimler 3 ay sürecek ve katılımcılara başarı sertifikası verilecek.''
Son düzenleyen AreX; 6 Ekim 2006 20:21 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
6 Ekim 2006       Mesaj #133
AreX - avatarı
Ziyaretçi
06 Ekim 2006

RAMAZAN AYINDA EN ÇOK GIDA VE İÇECEK HARCAMALARI ARTIYOR -HTP TARAFINDAN HAZIRLANAN RAMAZAN RAPORUNA GÖRE, ORUÇ TUTAN HANELERİN ÖĞÜNLERİNDE AZALMA OLMASINA RAĞMEN, HANE TÜKETİM ÜRÜNLERİ HARCAMASINDA EN FAZLA PAY ARTIŞI GIDA VE İÇECEKLERDE GERÇEKLEŞTİ

İSTANBUL (A.A) - Türkiye'de hane tüketimi konusunda çalışmalar yapan araştırma şirketi HTP'nin hazırladığı ''Ramazan Raporu''na göre, Ramazan ayında oruç tutan hanelerin öğünlerinde azalma olmasına rağmen, hane tüketim ürünleri harcamasında en fazla pay artışı gıda ve içeceklerde gerçekleşti.

KMG Pazarlama Hizmetleri Grubu şirketlerinden HTP, hızlı tüketim harcama trendindeki değişime yönelik Ramazan dönemlerini daha ayrıntılı inceleyerek Ramazan Raporu hazırladı.

HTP Genel Müdürü Kıvanç Bilgeman yaptığı açıklamada, Ramazan dönemlerinde tahmin edilenin aksine, hızlı tüketim ürünleri harcamalarında artış gözlemlediklerini belirtti.

Bilgiman, 2005 yılında aylık ortalama hane tüketim ürünleri harcamasının 2 bin 450 milyon YTL iken, Ramazan ayında bu değerin 2 bin 842 milyon YTL olarak gerçekleştiğini kaydetti.

-ET, ÇORBA, ÇİKOLATA-

Ramazan aylarında oruç tutan hanelerin öğünlerinde azalma olmasına rağmen hane tüketim ürünleri harcamasında 2005 yılında en fazla pay artışının gıda ve içeceklerde gerçekleştiğini ifade eden Bilgeman, Ramazan aylarında, Doğu Anadolu ve İç Anadolu Bölgesi'ndeki hanelerin harcamalarını, diğer bölgelerdeki hanelere kıyasla daha fazla artırarak gıda ve içecek harcamasından daha fazla pay aldıklarına dikkat çekti.

Bilgiman, kuruyemişçi ve büfeler hariç, tüm perakendeci kanallarında daha fazla para harcandığını, en büyük harcama artışının ise et ve işlenmiş et ürünlerindeki büyümeden dolayı kasaplarda gerçekleştiğini belirtti.

Belli başlı ulusal zincirlerde Ramazan ayındaki alışveriş sepetlerini, ortalama sepetler ile kıyasladıklarını, hediyelik çikolataların tüm bu kanallarda bulunurluğu en çok artan ürün grubu olduğunu ifade eden Bilgeman, bunun yanında çorbaların da bu ulusal zincirlerde aylık ortalamaya kıyasla en çok büyüyen ilk beş kategori arasında yer aldığını kaydetti.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
7 Ekim 2006       Mesaj #134
AreX - avatarı
Ziyaretçi
07 Ekim 2006

ULUSAL TÜTÜN KONTROL PROGRAMI... -PROGRAMA İLİŞKİN STRATEJİLER VE İLGİLİ KURULUŞLAR BELİRLENDİ -2010 YILINA KADAR TOPLUMUN YÜZDE 90'INDA SİGARA KARŞITI BİR TUTUM OLUŞTURMA AMACIYLA HAREKET EDİLECEK -TÜTÜN VE MAMULLERİNİN KULLANIMIYLA MÜCADELE KONUSUNDA ÖRGÜN VE YAYGIN EĞİTİM POLİTİKALARI GELİŞTİRİLECEK VE UYGULANACAK -NİKOTİN BAĞIMLILIĞI TEDAVİSİNDE KULLANILAN İLAÇLARIN KOLAY ULAŞILABİLİRLİĞİNİN SAĞLANMASI VE ÜLKEDE BULUNMAYANLARIN KULLANIMA SUNULMASI SAĞLANACAK -SİGARA ÜZERİNDEKİ VERGİ YÜKÜNÜ 2010 YILINA KADAR YÜZDE 80'İN ÜZERİNE ÇIKARMAK HEDEFİYLE, ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ HEM ORANSAL HEM DE MAKTU OLARAK ARTIRILACAK

ANKARA (A.A) - Ulusal Tütün Kontrol Programına ilişkin stratejiler ve ilgili kuruluşlar belirlendi.

''Ulusal Tütün Kontrolü Programı'' konulu Başbakanlık Genelgesi, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan genelge ile tütün ürünlerine olan talebin azaltılmasına yönelik önlemler, tütün arzının ve tütün ürünlerinin kullanımının azaltılmasına yönelik önlemler ve tütün kullanımı ile ulusal tütün kontrol programının izlenmesi, değerlendirmesi ve raporlanmasına ilişkin stratejiler ve ilgili kuruluşlar belirlendi.

Buna göre, 2010 yılına kadar toplumun yüzde 90'ında sigara karşıtı bir tutum oluşturma amacıyla hareket edilecek. Ulusal Tütün Kontrol Programının kabulünü ve uygulanmasını her düzeyde kolaylaştırmak için tütün ve tütün ürünlerinin sağlık, ekonomik ve sosyal açıdan zararları konusunda halkın bilgilendirilmesi, eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi amacıyla; tütün ve mamullerinin kullanımıyla mücadele konusunda örgün ve yaygın eğitim politikaları geliştirilecek ve uygulanacak.

Tütün mamullerinin tüketiminin itibar düşürücü, olumsuz bir davranış olduğu mesajının topluma verilmesi, tütün mamulleriyle ilgili tüm alanlarda çarpıcı görsel temalar kullanılmasının yaygınlaştırılmasına çalışılacak.

Tütün endüstrisinin geçmişten günümüze uygulamalarıyla ilgili bilgiler toplumun paylaşımına açılacak. Toplumda rol modeli olduğu veya önemli etkisi olduğu bilinen meslek grupları başta olmak üzere, tüm hedef gruplarına yönelik geniş tabanlı eğitim materyalleri geliştirilerek bilgilendirme ve bilinç düzeylerinin artırılmasına yönelik çalışmalar yapılacak. Medyanın bilinçlendirme çalışmalarına aktif katılımı sağlanacak.

-SİGARAYI BIRAKMA-

Sigarayı bırakmanın yaygınlaştırılması, tütün bağımlılığının tedavisinde ve tekrar başlamanın önlenmesinde başarı oranının yükseltilmesi amacıyla;

-2007 yılına kadar toplumda sigara bırakma oranını tespit etmek,
-2010 yılına kadar toplumda sigara bırakma oranını yüzde 40'ın üzerine çıkarmak,

-2008 yılı sonuna kadar sağlık personelinde bırakma oranlarını yüzde 50'nin üzerine çıkarmak,

-2010 yılına kadar öğretmenler, din adamları ve yönetici, görevle bağlantılı meslek mensuplarında sigara bırakma oranını yüzde 50'nin üzerine çıkarmak,

-2008 yılına kadar hamilelik döneminde sigarayı bırakmış olma oranını yüzde 90'ın üzerine çıkarmak hedefleniyor.
Bu hedefler doğrultusunda, düzenli olarak yapılan ''Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması''na sigara içme bırakma oranları konularında soru eklenecek.

Sağlık personelinin ve psikolojik danışmanların mezuniyet öncesi eğitiminde nikotin bağımlılığı, nörobiyolojisi, bıraktırma teknikleri ve tütün kontrolü konusunda standart eğitimin çekirdek eğitim programlarında yer alması sağlanacak.

Nikotin bağımlılığı tedavisinde kullanılan ilaçların kolay ulaşılabilirliğinin sağlanması ve ülkede bulunmayanların kullanıma sunulması sağlanacak.

Okul ve iş yerlerinde sigara içenlerin saptanarak bırakmaları için motivasyon ve destekleme programları başlatılacak.

-FİYAT VE VERGİLENDİRME-

Türkiye'de sigara üzerindeki vergi yükünü 2010 yılına kadar yüzde 80'in üzerine çıkarmak hedefiyle; özel tüketim vergisinin hem oransal hem de maktu olarak artırılması, yapılacak vergi düzenlemelerinin vergi gelir kaybına yol açmayacak ve yasa dışı ticareti özendirmeyecek şekilde hazırlanması, tütün ürünlerine uygulanan fiyat ve vergilendirme uygulamasının diğer tütün mamulleriyle ikame etme imkanı bırakmayacak şekilde düzenlenmesi stratejileri uygulanacak.

Tütün mamulleriyle ilgili her türlü reklam, promosyon ve sponsorluk faaliyetlerinin önlenmesi için yurt içi ve yurt dışı kaynaklı reklam ihlallerini izleyecek ve gerekli ihbarları daha yaygın ve hızlı yapacak mekanizmalar oluşturulacak.

Bu konuda gerekli yasal düzenlemelerin yanı sıra uluslararası yayınlarda görülebilecek açık veya gizli tütün mamulü reklamlarının görülmemesi için gerekli teknolojilerin sağlanmasının ilgili yayın kuruluşu veya ürün sahibi firmanın sorumluluğunda olması için gerekli düzenlemeler yapılacak.

-ARZIN AZALTILMASI-

Tütün arzının ve kullanımının azaltılmasına yönelik olarak 2007 yılı sonuna kadar ülkede yasa dışı ticaretin boyutunu kanıta dayalı yöntemlerle saptamak ve 2010 yılına kadar tespit edilen yasa dışı ticareti ortadan kaldırmak için paketlerin üzerindeki bandrollerin güvenilirliği artırılacak.

Yasa dışı tütün mamulleri ticaretiyle mücadelede karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik olarak ilgili kurum ve kuruluşlardan oluşan bir Çalışma Grubu oluşturulacak. Çalışma grubuna ek bütçe sağlanarak belirlenecek iş planına uygun olarak kanıta dayalı yöntemlerle Türkiye'de yasa dışı ticaretin boyutu araştırılacak.

-PROGRAMIN İZLENMESİ-

Ulusal Tütün Kontrol Programı'nın süreç ve çıktılarının izlenmesi, değerlendirmesi ve raporlanması için model oluşturulması amacıyla Çalışma Grubu tarafından göstergeler belirlenecek.

Belirlenen verilerin rutin olarak toplanması için veri toplama/araştırma protokolleri oluşturulacak. Verilerin toplanması ve değerlendirilmesinden sorumlu bir yapı oluşturulacak.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
7 Ekim 2006       Mesaj #135
AreX - avatarı
Ziyaretçi
07 Ekim 2006

MALİYE BAKANLIĞININ HESAP PLANLARI TEBLİĞİ... -GENEL YÖNETİM KAPSAMINDAKİ KAMU İDARELERİN HESAPLARINDA KONSOLİDASYONUN SAĞLANMASI AMACIYLA ORTAK YARDIMCI HESAPLAR OLUŞTURULDU -KURUMLAR VERGİSİ MÜKELLEFİ OLAN KAMU İDARELERİ, VERGİ KANUNLARI GEREĞİ KULLANDIKLARI HESAP PLANLARINDA YER ALAN İLGİLİ HESAPLARIN DETAYINDA ORTAK YARDIMCI HESAPLARI AÇACAKLAR

ANKARA (A.A) - Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerin hesaplarında konsolidasyonun sağlanması amacıyla, gerekli ve ilgili hesaplarda konsolide mali rapor, tablo ve istatistiklerin üretilmesine imkan verecek detayda ''Ortak Yardımcı Hesaplar'' oluşturuldu.

Maliye Bakanlığı'nın ''Genel Yönetim Kapsamındaki Kamu İdarelerinin Detaylı Hesap Planlarına İlişkin Genel Tebliği'' Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak, yürürlüğe girdi.

Tebliğ, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin detaylı hesap planlarının hazırlanmasında uyacakları esas ve usuller ile kullanacakları ortak yardımcı hesapları kapsıyor.

Buna göre, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin mali işlemlerinin, Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nde belirtilen muhasebe ve raporlama standartlarına göre çerçeve hesap planında yer alan hesaplara kaydedilip, söz konusu yönetmelik eki mali rapor ve tabloların düzenlenmesi ve bu rapor, tablolar esas alınarak ilgili idareler bazında ve konsolide verilerden genel yönetim sektörü düzeyinde mali rapor, tablo ve istatistiklerin üretilip belirlenen sürelerde yayımlanması gerekiyor.

Bu nedenle genel yönetim için hesaplar düzeyinde standardın sağlandığı çerçeve hesap planında olduğu gibi gerekli ve ilgili hesaplarda konsolide mali rapor, tablo ve istatistiklerin üretilmesine imkan verecek detayda ortak yardımcı hesaplar oluşturuldu.

Detaylı hesap planları, ''ana hesap grubu, hesap grubu, hesap (büyük defter hesap), birinci düzey yardımcı hesap, ikinci düzey yardımcı hesap, üçüncü düzey yardımcı hesap, dördüncü düzey yardımcı hesap'' olarak sınıflandırıldı.

Bu kapsamda, ortak yabancı hesaplara kapsama dahil kamu idarelerince hazırlanacak detaylı hesap planlarında yer verilmesi ve en az bu detayda kayıt ve raporlama yapılması zorunlu olacak.

Kurumlar vergisi mükellefi olan kamu idareleri, vergi kanunları gereği kullandıkları hesap planlarında yer alan ilgili hesapların detayında ortak yardımcı hesapları açacaklar.

Bütçe hesaplarında kamu idarelerinin bütçelerinde yer alan bütçe gelirleri ve bütçe giderlerinin ekonomik sınıflandırılmasına paralel şekilde yardımcı hesaplar açılacak. Ödenek hesaplarının detaylarında kesin hesabın çıkarılmasına yönelik olarak oluşturulan kodlar ile bütçe giderlerine ilişkin olarak idare bütçelerinde yer alan ekonomik kodlar bir arada kullanılacak.

Faaliyet hesaplarında yansıtmada ve uygulamada kolaylık sağlanması amacıyla bütçe hesaplarında yer alan ekonomik kodlarla paralellik sağlanacak. Ayrıca faaliyet hesapları ile bağlantılı bilanço hesaplarında '12-faaliyet Alacakları'' hesap grubunda yer alan hesaplarda olduğu gibi dönen varlıklar, duran varlıklar, kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklar ile öz kaynaklar ana hesap gruplarındaki aynı nitelikte olan hesapların detaylandırılmasında da ortak yabancı hesaplar esas alınacak.

-KURUMSAL İHTİYAÇLARA GÖRE AÇILABİLECEK YARDIMCI HESAPLAR-

Öte yandan kamu idareleri, muhasebe düzenlemeleri çerçevesinde oluşturdukları hesap planında yer alan ilgili hesapların detaylarında ortak yardımcı hesaplar ile bütçe gelirleri ve bütçe giderleri hesaplarına kurum bütçelerinde yer alan ekonomik sınıflandırmaya yer vermek kaydıyla, kurumsal ihtiyaçlarına göre ve detaylı hesap planının sınıflandırma mantığına uygun olarak detaylı hesap planlarına istedikleri düzeyde yardımcı hesapları açabilecekler.

Kamu idareleri, hazırlayacakları detaylı hesap planlarını da Maliye Bakanlığı'na uygun görüşe gönderecekler.

Söz konusu tebliğ ile ''24 sıra No'lu Muhasebat Genel müdürlüğü Genel tebliği'' yürürlükten kaldırıldı.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
7 Ekim 2006       Mesaj #136
AreX - avatarı
Ziyaretçi
07 Ekim 2006

EMERGING TURKEY ARAŞTIRMASI: -''TÜRKİYE, BÜYÜYEN EKONOMİSİ VE AB YOLUNDA BİR ÜLKE OLARAK CAZİP YATIRIM İMKANLARI SUNUYOR'' -''RUSYA'NIN KAYGI VERİCİ ENERJİ POLİTİKASI İLE İRAN'IN FİLİZLENEN NÜKLEER PROGRAMI SÜRERKEN, TÜRKİYE, ÖNEMİ GİTTİKÇE ARTAN BÖLGESEL BİR ENERJİ İLETİM ÜLKESİ OLARAK ORTAYA ÇIKTI'' -''TÜRKİYE, ORTA ASYA VE HAZAR İLE AVRUPA ÜLKELERİ ARASINDA BİR ENERJİ KÖPRÜSÜ OLMA POTANSİYELİ TAŞIYOR''

ANKARA (A.A) - Emerging Turkey (Yükselen Türkiye) araştırmasında, Türkiye'nin büyüyen ekonomisi ve Avrupa Birliği (AB) yolunda bir ülke olarak cazip yatırım imkanları sunduğu belirtildi.

A.A muhabirinin, merkezi İngiltere'de bulunan Oxford Business Group (OBG) tarafından hazırlanan Emerging Turkey araştırmasından derlediği bilgiye göre, Türkiye, Uluslararası Para Fonu (IMF) destekli mali istikrar programı ile enflasyonu indirme politikasıyla makro ekonomik istikrarı sağlarken, güçlü bir ekonomik temele sahip bulunuyor.

Araştırmada, Türkiye, 83 yıllık geçmişinde en önemli dönüm noktalarından biri olan AB üyeliği yolunda, müzakerelere başlayarak önemli bir adım attığı ve bunun Türkiye tarihi açısından bir kilometre taşı olduğu kaydedildi.

-SEKTÖREL TEMELE GÖRE TÜRKİYE EKONOMİSİ...-

Emerging Turkey araştırmasında, Türk bankacılık sektörünün, 2001 yılındaki krizden buyana süratle yeniden yapılandığı ve AB sürecinde, yabancı büyük bankaların yoğun ilgisini çektiği kaydedildi.
Araştırmada, Türk bankacılık sektörünün, geçen yıl başlayan yabancı sermaye ile birleşme sürecinin gelecek yıl da devam etmesinin beklendiği ifade edildi.

Türkiye'deki sermaye piyasasının da cazip imkanlar sunduğunun belirtildiği araştırmada, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın geçen yıl, Merkez Bankasının başarılı enflasyon hedefleme politikası, IMF destekli istikrar programı ve AB ile müzakerelerin başlamasının da etkisiyle mükemmel bir yıl geçirdiği vurgulandı.

Ülkede sigortacılık sektörünün de büyüme içinde olduğunun belirtildiği araştırmada, sektörün AB standartlarına uyumunu sağlayacak düzenlemelerin gerçekleştirildiği ifade edildi.

Türkiye'de gayrimenkul ve inşaat sektörünün cazip bir sektör olduğu belirtilirken, özellikle mortgage yasası çerçevesinde bu sektörün gelecek vaat ettiği kaydedildi.

Tarım sektörünün AB fonlarından yararlanabilmesi için AB kriterlerine uygun bir üretim tarzı içinde olması gerektiğinin hatırlatıldığı çalışmada, tarım sektörünün, milyarlarca avroluk tarım fonlarından faydalanabilmesi için tarım reformunun gerçekleştirilmesi gerektiği vurgulandı.

-ENERJİ KOPRÜSÜ OLARAK TÜRKİYE...-

Araştırmada, Rusya'nın kaygı verici enerji politikası ile İran'ın filizlenen nükleer programı sürerken, Türkiye'nin, önemi gittikçe artan bölgesel bir enerji iletim ülkesi olarak ortaya çıktığı vurgulandı.

Emerging Turkey araştırmasında, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hatının açılmasıyla, Türkiye'nin bölgesel bir enerji iletim ülkesi haline geldiğine dikkat çekildi.

Araştırmada, Türkiye'nin, enerji zengini Orta Asya ve Hazar ile enerji yoksulu gelişmiş Avrupa ülkeleri arasında bir enerji köprüsü olma potansiyeli taşıdığı vurgulandı.

-OXFORD BUSİNESS GROUP-

OBG, merkezi İngiltere olan araştırma, danışmanlık ve yayıncılık kurumu. Dünya çapında 27 bölge ve ülkede, yükselen piyasalar hakkında ekonomi ve politika konularında bilgi içeren yayınlar yapıyor. Basılı ve on-line yayınları ile, Oxford Business Group (OBG) bankacılık, sermaye piyasası, enerji, altyapı, endüstri ve sigortacılık alanlarına yoğunlaşan, politik, makroekonomik oluşumlar ve sektör gelişmeleri hakkında kapsamlı ve hassas analizler yapıyor.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Ekim 2006       Mesaj #137
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kamu-Sen: "Asgari geçim sınırı yüzde 2.05 arttı"

Türkiye Kamu-Sen AR-GE Merkezi'nce yapılan araştırma sonucunda oluşturulan Asgari Geçim Endeksi'ne göre, 4 kişilik bir ailenin asgari geçim sınırı bir önceki aya göre yüzde 2.05 oranında artarak 2 bin 43 YTL'ye yükseldi.
Türkiye Kamu-Sen'den yapılan yazılı açıklamada, konfederasyonun AR-GE Merkezi'nce hazırlanan Asgari Geçim Endeksi verileri hakkında bilgi verildi.
Açıklamada, Türkiye İstatistik Kurumu'ndan (TÜİK) alınan Eylül 2006 fiyat verileri baz alınarak hazırlanan endekste, çalışan tek kişinin yoksulluk sınırının bin 28 YTL 7 YKr'ye yükseldiği ifade edildi.
Endekse göre, 4 kişilik bir ailenin geçim sınırının 2 bin 43 YTL 15 YKr'ye yükseldiği vurgulanan açıklamada, bu sonucun 4 kişilik bir ailenin asgari geçim sınırının bir önceki aya göre yüzde 2.05 oranında arttığının göstergesi olduğu ifade edildi.
Çalışan tek kişinin, açlık sınırının ise bir önceki aya göre yüzde 1.68 oranında artarak 787 YTL 77 YKr'ye ulaştığı belirtilen açıklamada, 4 kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamının Eylül ayı için 770 YTL 74 YKr olarak tahmin edildiği kaydedildi.
Araştırmada, 4 kişilik bir ailenin sağlık kuruluşlarının belirlediği gibi sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için yapması gereken harcamanın yine Eylül ayı için günlük 14 YTL 70 YKr olarak belirlendiği açıklamada, şu bilgilere yer verildi: ''Toplam tüketim harcamaları içinde gıda harcamalarının payı yüzde 21.59 ve ailenin aylık gıda harcaması ise 441 YTL 9 YKr olmuştur. Eylül ayı itibariyle ortalama 874 YTL 8 YKr ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının yüzde 50.46'sını oluşturmuştur. Konut gideri ise TÜİK verilerine göre Eylül 2006 ortalama maaşının yüzde 37.71'ine denk gelmiştir. Buna göre bir memur, ortalama maaşının yüzde 88.17'sini yalnızca gıda, barınma harcamalarına ayırmak zorunda kalmıştır. Diğer ihtiyaçları için ise maaşının yüzde 11.83'ü ile yetinmiştir. Ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için Eylül 2006 maaşından geriye yalnızca 103 YTL 40 YKr kalmıştır.'' Açıklamada, ''Kasım 2002=100 olarak kabul edildiğinde Türkiye Kamu-Sen ARGE Merkezi tarafından hazırlanan açlık sınırı endeksi 156.9 olurken, yine Kasım 2002=100 olarak hesaplanan TÜFE endeksi 151.06 olarak hesaplanmıştır. Buna göre, açlık sınırındaki artış, TÜFE'den yüzde 5.84 dana fazla olmuştur'' denildi.
07.10.2006

İstanbul, protestolu senette de birinci

İstanbul, Türkiye'nin ticaret merkezi olduğunu protesto edilen senet sayısı ve miktarında da gösterdi.
Türkiye'nin üç büyük ili İstanbul, Ankara ve İzmir, protesto edilen senette de aynı sıralamada yer aldı.
Merkez Bankası verilerine dayanarak yapılan hesaplamalara göre, bu yılın Ocak-Ağustos döneminde İstanbul'da 610 milyon 713 bin 487 YTL'lik 109 bin 598 adet senet protesto edildi.
Aynı dönemde Ankara'da protesto edilen senet sayısı 62 bin 145, miktarı 337 milyon 734 bin 764, İzmir'de ise bu sayı 160 milyon 669 bin 760 YTL'lik 38 bin 171 adet oldu.
Üç büyük ili protesto edilen senet sayısı bakımından 24 bin 731 adet ile Antalya, 18 bin 432 adet ile Bursa, 10 bin 759 adet ile Konya, 10 bin 138 adet ile Muğla, 9 bin 904 adet ile Adana, 9 bin 148 adet ile Kocaeli ve 8 bin 768 adet ile de Balıkesir izledi.
Ocak-Ağustos döneminde protesto edilen senetlerin miktarlarına bakıldığında ise ilk on sırada İstanbul, Ankara ve İzmir'in ardından, 115 milyon 348 bin 810 YTL ile Antalya, 90 milyon 863 bin 711 YTL ile Bursa, 74 milyon 52 bin 513 YTL ile Konya, 50 milyon 913 bin 188 YTL ile Adana, 45 milyon 4 bin 599 YTL ile Muğla, 42 milyon 501 bin 817 YTL ile Kocaeli, 37 milyon 375 bin 625 YTL ile de Mersin yer aldı.
Söz konusu dönemde en az senet protestosu ise Kilis'te yaşandı.
Bu yılın 8 ayında Kilis'te toplam 432 bin 424 YTL tutarında, 131 adet senet protesto oldu. Kilis'in ardından en az senet protestosu 145 adet ile Tunceli ve 150 adet ile Bayburt'ta görüldü. Protesto edilen senet miktarında ise en alt sıraları Kilis'in ardından 573 bin 260 YTL ile Bayburt, 1 milyon 108 bin 620 YTL ile de Tunceli aldı.
06.10.2006
Son düzenleyen Blue Blood; 7 Ekim 2006 15:05 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #138
AreX - avatarı
Ziyaretçi
09 Ekim 2006

KÖRFEZ SERMAYESİNİN TÜRKİYE İLGİSİ... -SUUDİ ARABİSTAN'IN ANKARA BÜYÜKELÇİSİ EL HÜSEYNİ: -''BUNDAN SONRA İKİ ÜLKE TİCARİ İLİŞKİLERİ ÇOK DEĞİŞECEK, ÇOK GELİŞECEKTİR. ÇÜNKÜ SUUDİ HALKI, BURAYA GELİNMEMESİ İÇİN HİÇ BİR SEBEP GÖRMÜYOR'' -''EĞER BU TÜRKİYE'NİN MENFAATLERİNE HİZMET EDECEKSE, NEDEN İSLAM ÜLKELERİ İLE İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRMESİN?'' -''SUUDİ ARABİSTAN'DA 85 BİN TÜRK İŞÇİSİ ÇALIŞIYOR, BU RAKAM 1 YIL İÇİNDE İKİYE KATLANABİLİR. SON OLARAK BİR SUUDİ ŞİRKETİNDE ÇALIŞMAK ÜZERE 4 BİN TÜRK İŞÇİSİNE VİZE VERDİK'' -''TURİZM ALANI İHMAL EDİLİYOR... KÖRFEZ'DE TÜRKİYE'Yİ GÖRMEK İÇİN CAN ATANLARA DA BUNU SATMALISINIZ'

ANKARA (A.A) - Son olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Kral Abdullah'ın davetlisi olarak hafta sonu ziyaret ettiği Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed El Hüseyni, ''Bundan sonra iki ülke ticari ilişkileri çok değişecek, çok gelişecektir. Çünkü Suudi halkı buraya gelinmemesi için hiç bir sebep görmüyor'' dedi.

Körfez ülkelerindeki sermayenin Türkiye'ye ilgisi devam ederken, A.A muhabirinin, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdülaziz'in Ağustos ayındaki Türkiye ziyaretinin ardından yaşanan gelişmelere ilişkin sorularını yanıtlayan Büyükelçi El Hüseyni, Kral'ın gezisi sırasında çifte vergilendirmenin önlenmesi ve ticaretin geliştirilmesini amaçlayan iki anlaşma imzalandığını hatırlattı.

İki ülke arasındaki ticaret hacminin, geçtiğimiz yıl 3 milyar dolar seviyesinde bulunduğunu kaydeden Suudi Büyükelçi, ''Bu rakam bir yıl sonra, hiç şüphe yok ki 2-3 katına çıkacak'' diye konuştu.

İki ülkenin serbest piyasa ekonomisine sahip olması nedeniyle ilişkilerin çok hızlı gelişebileceğine dikkati çeken Büyükelçi, şu anda bile Suudi iş adamlarından turizm alanında yatırım yapmak isteyenler bulunduğunu ve bu konuda kendisinden yardımcı olmasını istediklerini anlattı.

-''SUUDİ ARABİSTAN'TA 85 BİN TÜRK İŞÇİ VAR''-

Ülkesinde şu anda 85 bin Türk işçisi çalıştığını ve bu rakamın 1 yıl içinde ikiye katlanabileceğini söyleyen El Hüseyni, gündemde yeni projeler bulunduğunu, Türk girişimcilerin son derece becerikli olduğunu söyledi.

Suudi Arabistan'ın da Türk iş adamı ve işçilerinden gayet memnun olduğunu kaydeden Büyükelçi, son olarak iki hafta önce bir Suudi Şirketinde çalışmak üzere 4 bin Türk işçisine vize verdiklerini kaydetti.

-DEĞİŞİM PROGRAMI GELİYOR-

Türk Kültür ve Turizm Bakanlığının, Suudi Arabistan'da kültür faaliyetleri için girişimleri bulunduğunu, bu kapsamda kitap ve resim sergileri açılması, folklor ekipleri gibi sanatçı gruplarının gitmesinin söz konusu olduğunu da anlatan El Hüseyni, akademik alanda da değişim programı geliştirmeyi amaçladıklarını açıkladı.

Bu kapsamda, Türk öğrencilerinin Suudi Üniversitelerinde arapça, Suudi öğrencilerin de Türk üniversitelerinde Türkçe öğrenmelerinin hedeflendiğini vurgulayan El Hüseyni, şu anda her iki taraftan da 40'ar kişi olmak üzere toplam 80 öğrenci olmasının öngörüldüğünü, değişimin bir yıl içinde gerçekleşebileceğini bildirdi.

-TBMM DELEGESİ ''ŞURA''YI İNCELEYECEK-

Ayrıca TBMM'nin Suudi Arabistan'daki dengi olan Şura Meclisinin başkanının TBMM Başkanı Bülent Arınç'ı arayarak bir delegenin gelmesini talep ettiğini açıklayan El Hüseyni, aynı şekilde Suudi bir delegenin de buraya geleceğini bildirdi.

Bunun ilk defa iki meclis arasında ziyaret alış verişi olacağına işaret eden Suudi Büyükelçi, ''İlk defa bu delege Suudi Arabistan'daki Şura Meclisinin nasıl işlediğini görecek ve bu arada Kralla ve bakanlarla görüşme imkanı da bulacak'' diye konuştu.

-''TURİZM İHMAL EDİLİYOR''-

İki ülke arasındaki ilişkilerde ihmal edilen bir alanında turizm olduğuna vurgu yapan El Hüseyni, Marmaris, Bodrum ve Fethiye gibi tatil beldelerine gittiğini, böylesine güzel yerleri 40 yıllık diplomatlık kariyerinde görmediğini anlattı.

El Hüseyni, Körfeze yönelik tanıtım eksikliğine dikkat çekerek, ''Suudi Arabistan'daki halk Türkiye'deki güzellikleri bilmiyor. Siz daha çok batıya yöneliyorsunuz, tamam, ama Körfez ülkelerinden Türkiye'yi görmek için can atanlara da bunu satmak zorundasınız'' diye konuştu.

Türk turizmine dışarıdan bakıldığında en büyük problemin ''hizmet'' olarak görüldüğünü ifade eden Suudi Büyükelçi, ''Sahilleriniz ve otelleriniz çok güzel, tek sorun servis'' dedi.

-TÜRKLERE ''SUUDİ HAVAYOLLARI'NA ORTAKLIK'' ÇAĞRISI-

Suudi Arabistan'ın Türkiye'deki özelleştirmelerine bakışı konusunda da El Hüseyni, ''Tabii ki özelleştirmeyle çok ilgilenmekteyiz. Bu arada Suudi Arabistan'da da özelleştirmeler yapılıyor. Örneğin, Suudi Arabistan Havayolları da özelleştirilmeye çalışılmaktadır ve belki de Türk girişimcileri de bununla ilgilenecektir'' dedi.

İki ülke arasında petrol alanında zaten büyük hacimli bir ticaret olduğuna dikkati çeken Suudi Büyükelçi, bunun değişik alanlara yayılması gerektiğini vurguladı.

Bu amaçla iş adamlarının karşılıklı ziyaretlerinin artarak devam edeceğini de söyleyen El Hüseyni, ''Bayramdan sonra da bir Suudi delegesi gelecektir. Bundan sonra iki ülke ticari ilişkileri çok değişecek, çok gelişecektir. Çünkü Suudi halkı buraya gelinmemesi için hiç bir sebep görmüyor.''

-''BATILILAR DA BİZİMLE TİCARET YAPIYOR''-

Son yıllarda Türkiye'den nasıl bir değişim yansıdığının sorulması üzerine de Suudi Elçi, ''Tarafgirlik yapmak istemem, (şu parti, bu parti) diye. Ama Başbakan geldiğinden bu yana Körfez ülkeleri ve diğer Arap ülkeleriyle ilişkiler gelişti. Ancak bunu Araplar ya da Müslümanların menfaati için yapmamıştır, Türkiye'nin menfaati için yapmıştır. Bu nedenle son 3-4 yıldır Arap ülkeleri ile Türkiye ticaret hacmi 2-3 katına çıktı ve eminim ki ülkesine bağlı ve dürüst başka herhangi bir parti de bunu yapacaktır'' diye konuştu.

Bazı batılı ülkelerin Türkiye'yi doğuya, İslama dönmekle suçladıklarını kaydeden El Hüseyni, ''Halbuki bu suçlamada bulunan batılı ülkeler, Suudi Arabistan ve Arap ülkeleriyle çok iyi ilişkiler yürütmektedir. Ve eğer bu Türkiye'nin menfaatlerine hizmet edecekse neden İslam ülkeleri ile ilişkilerini geliştirmesin'' diye sordu.

-SEVDA TEPESİ-

Kral Abdullah'ın İstanbul'da sahip olduğu Sevda Tepesi'ndeki araziye ilişkin tartışmaların hatırlatılması üzerine ise El Hüseyni, konuya ilişkin haberleri gazetelerden izlediğini belirtirken, ''Kral buraya sadece iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirmek için gelmiştir. Konuyla ilgili herhangi bir söz sarf etmemiştir'' dedi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
9 Ekim 2006       Mesaj #139
AreX - avatarı
Ziyaretçi
09 Ekim 2006

DEVLET BAKANI BABACAN, AB TURUNA ÇIKIYOR -BABACAN, İSPANYA, BELÇİKA VE ALMANYA'DA, AB YETKİLİLERİYLE GÖRÜŞMELER YAPACAK

ANKARA (A.A) - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan yarın, İspanya, Belçika ve Almanya'yı kapsayacak Avrupa Birliği (AB) turuna çıkıyor.

Edinilen bilgiye göre, yarın İspanya'nın başkenti Madrid'e gidecek olan Babacan, burada, ekonomi ve AB yetkilileriyle görüşecek.

11 Ekim Çarşamba günü sabah İspanyol işadamları ile görüşmesi beklenen Babacan, aynı gün İspanya Dışişleri Bakanı Miguel Angel Moratinos, Başbakan İkinci Yardımcısı ve Ekonomi-Maliye Bakanı Pedro Solbes ile bir araya gelecek.

İspanya'da, Avrupa Birliği'nden sorumlu Devlet Sekreteri Alberto Navorro Gonzales ile bir çalışma yemeğine katılacak olan Babacan, aynı gün Brüksel'e geçecek.

-BRÜKSEL'DEKİ GÖRÜŞMELER...-

Brüksel temasları çerçevesinde, 12 Ekim Perşembe günü ''Avrupa'nın Dostları'' konulu bir yuvarlak masa toplantısına katılacak olan Babacan, Adalet ve İçişlerinden sorumlu AB Komiseri Franco Frattini ile bir araya gelecek.

Babacan aynı gün Brüksel'de, Bilim ve Araştırmadan sorumlu AB Komiseri Janez Potocnik ve Komisyonun Tarım ve Kırsal Kalkınmadan sorumlu üyesi Mariann Fischer-Boel ile de ayrı ayrı görüşecek.

-ALMANYA TEMASLARI...-

Ali Babacan, 13 Ekim Cuma günü Almanya'ya geçerek, Almanya'nın ekonomi ve AB ile ilişkilerden sorumlu yetkilileriyle bir araya gelecek.

Berlin'de cuma sabahı, Almanya'nın Avrupa işlerinden sorumlu Devlet Bakanı Günter Gloser ile görüşecek olan Babacan, ardından da Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile bir araya gelecek. Öğleden sonra Almanya Federal Ekonomi ve Teknoloji Bakanı Michael Glos ile görüşecek olan Babacan, daha sonra Frankfurt'a geçerek görüşmelerde bulunacak.

Babacan'ın, Almanya'daki temaslarının ardından Türkiye'ye dönmesi bekleniyor.
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
9 Ekim 2006       Mesaj #140
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
SANAYİ ÜRETİMİNDE ARTIŞ

sanayi uretimi 9

ANKARA - Türkiye'nin sanayi üretimi, bu yılın Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,8 oranında arttı.
2005 yılının Ağustos ayında sanayi üretimi yüzde 6,8 artmıştı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2006 Ağustos ayı Sanayi Üretim Endeksi sonuçlarını açıkladı.
Buna göre Ağustos'ta madencilik sektöründe yüzde 6,6, imalat sanayi sektöründe yüzde 4, elektrik, gaz ve su sektöründe de yüzde 9,8 oranında artış yaşandı.
Geçen yıl Ağustos ayında üretim artışları, madencilik sektöründe yüzde 3,6, elektrik, gaz ve su yüzde 11,1, imalat sanayi sektöründe yüzde 6,4 artmıştı.
Sanayi üretimi Temmuz ayında ise yüzde 9,5 artmıştı.

385pxdots

BORSA 1. SEANSTA 36.717,77 PUANDAN KAPANDI

İMKB Bileşik Endeksi birinci seansta, Cuma günü ikinci seans kapanışına göre 19,85 puan azalarak 36.717,77 puandan kapandı. Hisse senetleri ortalama yüzde 0,05 değer kaybeti.

Benzer Konular

1 Haziran 2007 / virtuecat Ekonomi
27 Ekim 2015 / Misafir Soru-Cevap
18 Ağustos 2013 / Hi-LaL Meslekler
13 Haziran 2008 / Bia Turizm